Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Binbir Damla (Allah Dostları) (2 Kullanıcı)

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
İmam-ı Rabbanînin şöhreti yayılıp uyanları çoğalınca, onu çekemeyen hasetçiler sultana şikayet ederek aleyhinde çekiştirdiler (Hindistanda). Sultan da onu hapsettirdi. Üç yıl hapiste kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Serbest bırakılması da şöyle olmuştu: Zindan her taraftan sağlam koruma ve güçlü nöbetçilerle çevrili olduğu halde, İmam Hazretleri Cuma namazı için dışarı çıkarak namazı kılıp yerine dönüyor, nereden çıkıp gittiğini ise bilemiyorlardı. Onun bu kerametli halini gördükleri zaman hapisten çıkarıp serbest bırakmışlardı.





Allahın işine bak abi.Allah razı olsunB)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

resul acer yazdı:
mustafa_xtar yazdı:
İmam-ı Rabbanînin şöhreti yayılıp uyanları çoğalınca, onu çekemeyen hasetçiler sultana şikayet ederek aleyhinde çekiştirdiler (Hindistanda). Sultan da onu hapsettirdi. Üç yıl hapiste kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Serbest bırakılması da şöyle olmuştu: Zindan her taraftan sağlam koruma ve güçlü nöbetçilerle çevrili olduğu halde, İmam Hazretleri Cuma namazı için dışarı çıkarak namazı kılıp yerine dönüyor, nereden çıkıp gittiğini ise bilemiyorlardı. Onun bu kerametli halini gördükleri zaman hapisten çıkarıp serbest bırakmışlardı.





Allahın işine bak abi.Allah razı olsunB)B)

öyle kardeşim
ALlah dostlarının içeri alanların tekrar dışarı çıkarmasının sebebi içeridekilere islamı öğretmesdir
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
resul acer yazdı:
mustafa_xtar yazdı:
İmam-ı Rabbanînin şöhreti yayılıp uyanları çoğalınca, onu çekemeyen hasetçiler sultana şikayet ederek aleyhinde çekiştirdiler (Hindistanda). Sultan da onu hapsettirdi. Üç yıl hapiste kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Serbest bırakılması da şöyle olmuştu: Zindan her taraftan sağlam koruma ve güçlü nöbetçilerle çevrili olduğu halde, İmam Hazretleri Cuma namazı için dışarı çıkarak namazı kılıp yerine dönüyor, nereden çıkıp gittiğini ise bilemiyorlardı. Onun bu kerametli halini gördükleri zaman hapisten çıkarıp serbest bırakmışlardı.





Allahın işine bak abi.Allah razı olsunB)B)
öyle kardeşim
ALlah dostlarının içeri alanların tekrar dışarı çıkarmasının sebebi içeridekilere islamı öğretmesdir



Kesinlikle doğru Allaha emanet ol...B)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Bir gün, Hz. İsâ Aleyhisselam, ashabına:

-Bir arkadaşınız uyurken rüzgar elbisesini açsa ne yapardınız? diye sordu. Onlar da:

-Onu örtüp kapatırdık, dediler. Hz. İsâ Aleyhisselam:

-Hayır, aksine onun avretini açardınız! dedi. Ashabı:

-Sübhanallah! Bunu kim yapar? dediler. O da:

-Sizden biriniz kardeşi hakkında uygunsuz bir kelime duyar, arkasından ona biraz da kendisi ekleyerek onu olduğundan daha büyüterek insanlar arasında yayar, İşte, bu yaptığınız onun avretini açmaktır, dedi.

[Sühreverdî, Avarif, 441. [Trc: 570].]
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Büyük ariflerden İmam Şiblî hazretlerine bir tanıdığı geldi; hacca gideceğini söyleyip, duasını talep etti ve bir isteğinin olup olmadığını sordu. Şiblî (k.s), "Yanına iki büyük çuval al, onları orada rahmetle doldur ve bize getir ki, hacdan nasibimiz olsun ve bizi ziyarete gelen dostlara da ondan ikram edelim" dedi. Adam pek bir şey anlamadan vedalaşıp gitti. Hacdan döndüğünde aralarında şu konuşma geçti:

"Haccettin mi?"

"Evet."

"Haccetmek için ne yaptın?"

"Guslettim, ihrama girdim, iki rek'at namaz kıldım, telbi-ye getirdim ve Allah için haccetmeye ahdettim."

"Peki, bu ahdinle, daha önce Allah'ın razı olmadığı bütün ahid ve akidlerini bozmaya karar verdin, hepsine tövbe ettin mi?"

"Hayır."

"Öyleyse sen gerçek haccı akdetmemişsin. Peki, temizlik yapınca içindeki bütün manevî kirleri ve hastalıkları temizledin mi?"

"Hayır, sadece gusül alıp çıktım." "Öyleyse sen gerçek temizliği yapmamışsın. Sonra sen telbiye getirdin; buyur Allahım dedin mi?" "Evet, bol bol telbiye getirdim." "Peki, telbiyenin karşılığını aldın; Allah'tan, 'Buyur kulum' cevabını duydun mu?" "Hayır."

"Öyleyse sen gerçekten telbiye getirmemişsin. Sonra Harem-i şerife girdin mi?" "Evet." "Bütün haramlardan çıkmaya ahdettin mi?"

"Hayır."

"Öyleyse sen Harem'e girmemişsin. Sonra Kabe'yi gördün mü?" "Evet" "Allah için kastettiğin gayene erdin, aradığını buldun mu?"

"Hayır."

"Sen gerçekten Kabe'yi görmemişsin. Sonra, Safâ'da sa'y edip tekbir getirdin mi?"

"Evet."

"Safâ'ya çıkmakla gönlün saflaştı mı? Allahüekber (Allah en büyüktür) deyince gözünde Allah'tan gayri her şey küçüldü mü?"

"Hayır."

"Öyleyse sen Safâ'ya çıkmamışsın ve gerçekten tekbir getirmemişsin. Daha sonra kurban kesip şeytanı taşladın mı?"

"Evet."

"Peki, kurbanla birlikte içindeki şehveti kestin mi? İradeni Hakk'ın rızâsında yok ettin mi? Şeytan taşlarken cehaleti defedip içinde ilim meydana geldi mi?"

"Hayır."

"Öyleyse sen, gerçek kurbanı kesmemişsin, şeytanı içinden defetmemişsin. Haccın sonunda veda tavafı yaptın mı?"

"Evet."

"Peki, nefsine veda edip tamamen Allah'a bağlandın mı?"

"Hayır."

"Ey dostum sen, gerçekten haccetmemişsin. Sen, kötü arzularına değil Kabe'ye veda etmişsin. Eğer istersen tekrar bir hac yap ve yeni hac yaparken bu söylediklerime dikkat et!"
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Seyyid Ata Hazretleri, iman saadetine ulaşmış ve ömrünün son demlerine kadar büyük bir tevazu içinde yaşayarak nefislerini itham etmeye devam etmişlerdi. Bayezid-i Bestamî Hazretleri ise; Arifin marifeti arttıkça kendi nefsini itham ve tahkir etmesi artar. derdi.

Allah dostlarının ulaştığı marifet ilmi, üç şekilde gerçekleşir:

1-) Murâkabe Usûlü:

Kişinin sürekli olarak Allah Tealayı düşünüp, yaratılanları unutmasıdır. Bir başka ifadeyle müridin, daima Allah Tealaya nâzır olması, bütün yaratılmışlarda ise fenâ hâlini görmesidir. İnsanlar arasında bu şekilde murâkabeye devam edenler çok azdır. Biz bu murâkabenin meydana gelme durumunun, nefse karşı koymakla gerçekleştiğini tecrübe ettik.

2-) Müşâhede Usulü:

Geçmiş zaman aracılığıyla, kalbe inen kesintisiz bir kayboluş hâlidir. Bunun akılla kavranması mümkün değildir. Ancak bizde bu hâl, bir sıfatla meydana gelir. Biz bu hâli daralma, sıkılma (kabz), genişleme ve rahatlama (bast) hâlleriyle anlayabiliriz. Kabz hâlinde, celal sıfatını müşâhede ederken bast hâlinde, cemal sıfatını görürüz.

3-) Muhasebe Usulü:

Ömrümüzden geçen her anı hesaba çekmemiz, geçen vakitlerimizin huzurla mı yoksa gaflet ile mi geçtiğini muhasebe etmemiz gerekir.

Nefisle böyle bir hesaplaşmaya girdiğimizde, amellerimizin hep noksan olduğunu görürüz. Amellerimizi, kâmil hâle getirmek için dört elle sarılmamız gerektiğini anlarız.




Nitekim Azizân Hazretleri şöyle buyurur:

- Senin salih amellerde bulunman ve tüm bu amellerine rağmen; kendini sanki hiç amel yapmamış gibi görmen gerek. Ayrıca her seferinde, nefsine hisse vermeksizin, amellerini yeni baştan ele alıyormuş gibi davranman en doğrusu olur.





Hace Alaüddin Hazretleri şöyle anlatır:

- Müritler, Şah-ı Nakşibend Hazretlerinin nazarının bereketiyle daha ilk adımlarında, murâkabe saadetine ulaşırlardı. Hace Hazretlerinin bu konudaki nazarlarının bereketi artınca, müritler fenâ derecesine ulaşır, nefislerinde fâni olup, Allah Teala’da bekâ makamına kavuşurlardı.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

ve aleykümselam ablam amin Allah senden razı olsun
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Şahı Nakşibend Hz. : Bizim hem yasayanlara hem olulere faydamız vardır.Şöylekı bız bır beldenın insanlarından razı oldukmu onların olulerıde bızden fayda gorur.Ama bır beldenın ınsanlarına kahır ettıkmı onların olulerıde zarar gorur.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

SEYDA HZ.'DEN: BENİM ALLAH IN RIZASINDAN BİR DERDİM VE HZ RASULULLAH (S.A.V) İN SÜNNETİNİ İHYADAN BAŞKA BİR İŞİM YOKTUR DİYEN SEYDA HZ (K.S)

'' EY İMAMN EDENLER ALLLAH TAN KORKUN VE SADIKLARLA BERABER OLUN.'' AYETİNİ OKUYARAK BİR SOHBETİNE ŞÖYLE BAŞLAMIŞTIR.

'' SADIKLARALA BERABER OLAN KİMSE ONLARALA BİRLİKTE HAŞREDİLİR.

BAKSANIZA ASAHB I KEHFİN KÖPEĞİ TEMİZ OLMADIĞI HALDE, ONLARAL BİRLİKTE OLDUĞU İÇİN CENNETE GİRECEKTİR.

İNSAN NE OLURSA OLSUN SADIK KULLARLA, ALLAH DOSTLARIYLA BİRLİKTE BULUNMALI.

ZAHİREN BERABER OLMAYAN KİMSELER KALBEN ONLARLA BİRLİKLTE OLMAYA ÇALIŞMALI.

SEYDA HZ ; İKİ GÜN HIRSIZLA GEZERSEN ÜÇÜNCÜ GÜN SENDE HIRSIZ OLURSUN'' DERDİ. BUNUN İÇİN

RASULULLAH (S.A.V) KİŞİ ARKADAŞININ DİNİ (HAL VE GİDİŞATI) ÜZEREDİR DİYE BUYURMUŞTUR
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

BEHLÜL-İ DÂNÂ HAZRETLERİ

VE MENKIBELERİ


Meczûb. Hak âşığı. Çok tanınmış evliyâdan biri. Asıl ismi Vüheyb bin Ömer Sayrâfî'dir. Behlûl-i Dânâ adıyla şöhret buldu. Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir. Kûfeli olduğu hâlde ömrünün çoğunu Bağdât'ta geçirdi. Hârûn Reşîd'in kardeşi olduğuna dâir rivâyetler varsa da aslı yoktur. Hârûn Reşîd'e nasîhat verirdi. Herkese ders olacak hikmetli sözleri çok meşhûrdur. 805 (H.190) senesi Bağdât'ta vefât etti. Dicle kenarında Şunûziyye kabristanlığına defnedildi.

Behlül-i Dânâ, zamânın büyüklerinin sohbetlerinde bulundu. Eymen bin Nâbil, Amr bin Dînâr ve Âsım bin Ebi'n-Necîd'den hadîs-i şerîf öğrendi. İbretli mânâlı sözler söyledi. Menkıbeleri dilden dile aktarıldı.



Bir gün Behlül-i Dânâ'nın evine hırsız girmiş, evde ne bulduysa götürmüştü. Doğruca kalkıp kabristânlığa gitti ve kapısına oturdu. Bunun farkına varanlar başına toplanıp; "Niçin hırsızın peşinden gitmedin de buraya geldin?" dediler. Onlara; "Yolunu şaşırmış o adamcağızı burada bekliyorum." diye cevap verdi. Bu söze oradakiler kahkaha ile güldüler ve; "Hay Allah iyiliğini versin, o adamın burada işi ne?" dediler. Bunun üzerine Behlül hazretleri; "Siz hiç merak etmeyin o mutlakâ bu kapıya gelecek. Ecel onu buraya getirecektir." buyurdu. Bu sözler üzerine herkes derin düşüncelere daldı
 

erdal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Nis 2006
Mesajlar
3,212
Tepki puanı
1
Puanları
38
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

S.A.

MUSTAFA KARDEŞ ALLAH RAZI OLSUN...

CEVAP YAZAMASAKTA , OKUYOR VE MANEVİ HALİMİZİN MUHASEBESİNİ YAPIYORUZ...

YAZMANDAN BÜYÜK MUTLULUK DUYDUĞUMU ARZETMELİYİM....A.E.O.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

erdal yazdı:
S.A.

MUSTAFA KARDEŞ ALLAH RAZI OLSUN...

CEVAP YAZAMASAKTA , OKUYOR VE MANEVİ HALİMİZİN MUHASEBESİNİ YAPIYORUZ...

YAZMANDAN BÜYÜK MUTLULUK DUYDUĞUMU ARZETMELİYİM....A.E.O.

ve aleykümselam kardeşim Allah raazı olsun
okumanıza çok sevindim çünkü bizler için çok güzel ibret verici tablolar ver
şu aralar yazamıyorum yoğunluğumdan dolayı
devam edecek inş
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
"Yüz müslüman birbirini severse, iclerinden hangisinin mertebesi yüksekse hepsini o mertebeye yükseltirler ki oraya ayrilik girmesin"


Seyyid Burhaneddin Hz.


kendisi Hz. Mevlananin Hocasi, Mürsidi ve yol göstericisi idi...
Türbesi Kayseride bulunmaktadir.


Allah dostlarını sevmek neden önemliymiş sizce ????
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt