mustafa_xtar
Kayıtlı Kullanıcı
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)
Yeni Müslüman olmuştu. Peygamberimizin (s.a.v.) huzuruna koştu. Onu (s.a.v.) görecekti ve Ona (s.a.v.) bağlanacaktı.
Kalbi heyecanla coştu. Peygamberimizin (s.a.v.) yüzüne baktı.
Bu nasıl bir güzellikti. Bu nasıl bir sevimlilikti.
Onu (s.a.v.) o kadar sevdi ki ! her şeyden çok sevdi. Tüm sevdiklerini Ona (s.a.v.) vermek istedi.
Henüz örtü ayeti gelmemişti. Kadınlar erkeklerin yanında oturabiliyordu. Aişe de oradaydı.
Bu yeni Müslüman olan kişi Peygambere(s.a.v.) öyle bir gönül verdi ki Hz. Aişe yi eş olarak Ona (s.a.v.) pek yakıştıramadı. Güzelliğini uygun bulmadı.
Bir şeyler yapmalıydı. Masum dileğini hemen Peygambere (s.a.v.) bildirdi.
“ Ey ALLAH (c.c.) Resulü (s.a.v.) benim bu beyaz kadından daha güzel iki eşim var. Onlardan birini boşayayım da sen al. “ dedi.
Bu nasıl bir sevgiydi ki en sevdiği şeyi Peygamberine (s.a.v.) verebiliyordu.
Bu yeni Müslüman Dahhak bin Süfyan el-Kilabi, tüm samimiyetiyle Peygambere (s.a.v.) kendisince Hz. Aişe den daha güzel bir eş teklif ediyordu. Kendi eşini.
Duyduğu nasıl bir sevgiydi ki en değerli ve en sevdiği insandan vaz- geçebiliyordu.
Peygamberimiz (s.a.v.) gibi insan haklarına saygılı birinin bu teklifi kabul etmeyeceği açıktı. Gülümseyerek reddetti.
Hz. Aişe ise bu teklifi pek münasebetsiz buldu. Adama kızmıştı. Hemde eşinin Aişe den daha güzel olduğunu söylüyordu.
Dahhak ise yaratılışça güzel değildi.yüzü ve görünüşü hoş olmayan biriydi.
Hz. Aişe hemen Dahhak a sorusunu sordu.
“ söyle bakalım senmi güzelsin. Yoksa o boşayacağın kadınmı güzel ? “
Bu soru Dahhak ı rahatsız etmişti. Hemen cevapladı.
“ tabii ki ben güzelim. “
Dahhak ın bu cevabı ve HZ. Aişe nin imalı nüktesi Peygamberimizi (s.a.v.) güldürmüştü.
O (s.a.v.) aynaydı :
Bütün varlıkların rızasına ermeyi, cemalini görmeyi arzuladıkları Maksud`un…
Yeni Müslüman olmuştu. Peygamberimizin (s.a.v.) huzuruna koştu. Onu (s.a.v.) görecekti ve Ona (s.a.v.) bağlanacaktı.
Kalbi heyecanla coştu. Peygamberimizin (s.a.v.) yüzüne baktı.
Bu nasıl bir güzellikti. Bu nasıl bir sevimlilikti.
Onu (s.a.v.) o kadar sevdi ki ! her şeyden çok sevdi. Tüm sevdiklerini Ona (s.a.v.) vermek istedi.
Henüz örtü ayeti gelmemişti. Kadınlar erkeklerin yanında oturabiliyordu. Aişe de oradaydı.
Bu yeni Müslüman olan kişi Peygambere(s.a.v.) öyle bir gönül verdi ki Hz. Aişe yi eş olarak Ona (s.a.v.) pek yakıştıramadı. Güzelliğini uygun bulmadı.
Bir şeyler yapmalıydı. Masum dileğini hemen Peygambere (s.a.v.) bildirdi.
“ Ey ALLAH (c.c.) Resulü (s.a.v.) benim bu beyaz kadından daha güzel iki eşim var. Onlardan birini boşayayım da sen al. “ dedi.
Bu nasıl bir sevgiydi ki en sevdiği şeyi Peygamberine (s.a.v.) verebiliyordu.
Bu yeni Müslüman Dahhak bin Süfyan el-Kilabi, tüm samimiyetiyle Peygambere (s.a.v.) kendisince Hz. Aişe den daha güzel bir eş teklif ediyordu. Kendi eşini.
Duyduğu nasıl bir sevgiydi ki en değerli ve en sevdiği insandan vaz- geçebiliyordu.
Peygamberimiz (s.a.v.) gibi insan haklarına saygılı birinin bu teklifi kabul etmeyeceği açıktı. Gülümseyerek reddetti.
Hz. Aişe ise bu teklifi pek münasebetsiz buldu. Adama kızmıştı. Hemde eşinin Aişe den daha güzel olduğunu söylüyordu.
Dahhak ise yaratılışça güzel değildi.yüzü ve görünüşü hoş olmayan biriydi.
Hz. Aişe hemen Dahhak a sorusunu sordu.
“ söyle bakalım senmi güzelsin. Yoksa o boşayacağın kadınmı güzel ? “
Bu soru Dahhak ı rahatsız etmişti. Hemen cevapladı.
“ tabii ki ben güzelim. “
Dahhak ın bu cevabı ve HZ. Aişe nin imalı nüktesi Peygamberimizi (s.a.v.) güldürmüştü.
O (s.a.v.) aynaydı :
Bütün varlıkların rızasına ermeyi, cemalini görmeyi arzuladıkları Maksud`un…