Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Binbir Damla (Allah Dostları) (1 Kullanıcı)

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Şakik Belhi,arkadaşlık yaptığı ve tarikat feyzi aldığı İbrahim Edhem'e, şükrünü nasıl yerine getirdiği hakkında bir sual sorduğunda o:
-Rızık bulduğumuzda şükreder, bulamadığımız zaman sabrederiz, cevabında bulunmuş. Şakik:
-Onu Horosan köpekleri de yapar, diyerek, kendisinin bulduğu zaman tasadduk ettiğini bulamayınca da şükrettiğini söylemiştir.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Şeyhülislam bir gün vaaz vermek için yine kürsüye çıkmıştı.Emir Sultan Hz. Bir talebesini, bir Şeyler almak için çarşıya göndermişti. Bu talebe Şeyhülislamın vaaz verdiğini duyunca, kendi kendine Gidip vaazı dinleyeyim, Şeyhülislamın hayır duasını alayım diye düşünerek Ulu Camiye gitti. O anda camide zelzele olmaya başladı. Cemaatin bir kısmı dışarıya kaçtı. Fakat dışarıda zelzele olmadığı görüldü. Bu durumdan haberi olan Şeyhülislam murakabeye daldı.

Sonra cemaate dönüp İçinizde Emir Sultanın hizmeti ile emir olunan kim ise, çabuk camiden dışarı çıksın, yoksa bizi helak ettirecek dedi. Talebe hemen dışarı çıktı. Caminin sallanması durdu. Bu talebe işini görüp dergaha gitti. Emir Sultanın huzuruna girdi.
Talebe selam verdi. Emir Sulatan başını kaldırıp, sadece talebeye baktı. Talebe hocasının heybetinden düşüp bayıldı.
Ayılınca Emir Sultan o na; Ey oğlum, dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarınız karşılanmadı mı ki; başkalarından yardım beklersiniz. Bir kimse hocasından çeşit çeşit nimetlere kavuşurken, gidip başkasından yardım istemesi,ona sual sorması, ilim öğrenmesi, hem ayıp,hem gevşekliktir buyurdu.
 

CEVDET-71

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Nis 2007
Mesajlar
60
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
62
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

ALLAH RAZI OLSUN KARDEŞİM ELİNE SAĞLIK S.A. B)B)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Yine Şah-ı Nakşibend (k.s) Hazretleri anlatıyor:


_Yine bir defasında Seyyid Emir Külal hazretleri Nesefte idi.
Ben ise Buharada...Mürşidimi ğörmeyi çok istiyordum.Ona kavuşma
arzusuyla Buharadan Nesefe doğru yola çıktım. Seyyid Emir Külal
hazretlerinin dergahına vardım.Seyyid Emir Külal hazretleri beni görünce
şöyle dedi:


Evladım!Tam zamanında geldin.Biz de fırını hazırlamış odun toplayacak
birini arıyorduk.


Onun bu isteğine çok sevindim.Hemen odun toplamaya gittim.
Bir müddet sonra sırtıma odunları ve dikenli çalı çırpıları yüklemiş
olarak geri döndüm.Beni bu halde görünce Seyyid Emir Külal H.zleri
şu şiiri okudu.


Yüceliklerinin güzel yüzü
Neşe ve mutlulukla gülüyor.
Sırtımdaki dikenlerin
Acısında bile odunlar
İpek yumuşaklığında geliyor.
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
Yine Şah-ı Nakşibend (k.s) Hazretleri anlatıyor:


_Yine bir defasında Seyyid Emir Külal hazretleri Nesefte idi.
Ben ise Buharada...Mürşidimi ğörmeyi çok istiyordum.Ona kavuşma
arzusuyla Buharadan Nesefe doğru yola çıktım. Seyyid Emir Külal
hazretlerinin dergahına vardım.Seyyid Emir Külal hazretleri beni görünce
şöyle dedi:


Evladım!Tam zamanında geldin.Biz de fırını hazırlamış odun toplayacak
birini arıyorduk.




Onun bu isteğine çok sevindim.Hemen odun toplamaya gittim.
Bir müddet sonra sırtıma odunları ve dikenli çalı çırpıları yüklemiş
olarak geri döndüm.Beni bu halde görünce Seyyid Emir Külal H.zleri
şu şiiri okudu.


Yüceliklerinin güzel yüzü
Neşe ve mutlulukla gülüyor.
Sırtımdaki dikenlerin
Acısında bile odunlar
İpek yumuşaklığında geliyor.
 

nigdeli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Şub 2007
Mesajlar
4,908
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
Şeyhülislam bir gün vaaz vermek için yine kürsüye çıkmıştı.Emir Sultan Hz. Bir talebesini, bir Şeyler almak için çarşıya göndermişti. Bu talebe Şeyhülislamın vaaz verdiğini duyunca, kendi kendine Gidip vaazı dinleyeyim, Şeyhülislamın hayır duasını alayım diye düşünerek Ulu Camiye gitti. O anda camide zelzele olmaya başladı. Cemaatin bir kısmı dışarıya kaçtı. Fakat dışarıda zelzele olmadığı görüldü. Bu durumdan haberi olan Şeyhülislam murakabeye daldı.

Sonra cemaate dönüp İçinizde Emir Sultanın hizmeti ile emir olunan kim ise, çabuk camiden dışarı çıksın, yoksa bizi helak ettirecek dedi. Talebe hemen dışarı çıktı. Caminin sallanması durdu. Bu talebe işini görüp dergaha gitti. Emir Sultanın huzuruna girdi.
Talebe selam verdi. Emir Sulatan başını kaldırıp, sadece talebeye baktı. Talebe hocasının heybetinden düşüp bayıldı.
Ayılınca Emir Sultan o na; Ey oğlum, dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarınız karşılanmadı mı ki; başkalarından yardım beklersiniz. Bir kimse hocasından çeşit çeşit nimetlere kavuşurken, gidip başkasından yardım istemesi,ona sual sorması, ilim öğrenmesi, hem ayıp,hem gevşekliktir buyurdu.


S.A ALLAH RAZI OLSUN KARDEŞİM...EMİR SULTAN HZ.LERİNİN TÜRBESİNİ ZİYARET ETMEK NASİP OLMUŞTU...RABBİM BU DOSTLARIN YÜZÜ SUYU HÜRMETİNE, BİZLERİ DE AFFINA MAZHAR EYLESİN İNŞ.SELAMETLE...
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
Yine Şah-ı Nakşibend (k.s) Hazretleri anlatıyor:


_Yine bir defasında Seyyid Emir Külal hazretleri Nesefte idi.
Ben ise Buharada...Mürşidimi ğörmeyi çok istiyordum.Ona kavuşma
arzusuyla Buharadan Nesefe doğru yola çıktım. Seyyid Emir Külal
hazretlerinin dergahına vardım.Seyyid Emir Külal hazretleri beni görünce
şöyle dedi:


Evladım!Tam zamanında geldin.Biz de fırını hazırlamış odun toplayacak
birini arıyorduk.




Onun bu isteğine çok sevindim.Hemen odun toplamaya gittim.
Bir müddet sonra sırtıma odunları ve dikenli çalı çırpıları yüklemiş
olarak geri döndüm.Beni bu halde görünce Seyyid Emir Külal H.zleri
şu şiiri okudu.


Yüceliklerinin güzel yüzü
Neşe ve mutlulukla gülüyor.
Sırtımdaki dikenlerin
Acısında bile odunlar
İpek yumuşaklığında geliyor.

ALLAH C.C RAZI OLSUN
SELAM VE DUA İLE B)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Bazan dünyanın işleri o kadar ağırlaşır ki, insan altından kalkamaz.

Bunun için insan, Allahın dostlarıyla irtibat kurmalı, devamlı onlara yönelmelidir.

Gönüldeki imanın feryadını yükseltmeli ki, evliyaların ve dolayısıyla peygamberlerin ondan haberi olsun.

Seyyid Abdulbaki el Hüseyni (k.s)
 

mustafa_46

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
238
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

selam ve dua ile B)B)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

nigdeli yazdı:
mustafa_xtar yazdı:
Şeyhülislam bir gün vaaz vermek için yine kürsüye çıkmıştı.Emir Sultan Hz. Bir talebesini, bir Şeyler almak için çarşıya göndermişti. Bu talebe Şeyhülislamın vaaz verdiğini duyunca, kendi kendine Gidip vaazı dinleyeyim, Şeyhülislamın hayır duasını alayım diye düşünerek Ulu Camiye gitti. O anda camide zelzele olmaya başladı. Cemaatin bir kısmı dışarıya kaçtı. Fakat dışarıda zelzele olmadığı görüldü. Bu durumdan haberi olan Şeyhülislam murakabeye daldı.

Sonra cemaate dönüp İçinizde Emir Sultanın hizmeti ile emir olunan kim ise, çabuk camiden dışarı çıksın, yoksa bizi helak ettirecek dedi. Talebe hemen dışarı çıktı. Caminin sallanması durdu. Bu talebe işini görüp dergaha gitti. Emir Sultanın huzuruna girdi.
Talebe selam verdi. Emir Sulatan başını kaldırıp, sadece talebeye baktı. Talebe hocasının heybetinden düşüp bayıldı.
Ayılınca Emir Sultan o na; Ey oğlum, dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarınız karşılanmadı mı ki; başkalarından yardım beklersiniz. Bir kimse hocasından çeşit çeşit nimetlere kavuşurken, gidip başkasından yardım istemesi,ona sual sorması, ilim öğrenmesi, hem ayıp,hem gevşekliktir buyurdu.


S.A ALLAH RAZI OLSUN KARDEŞİM...EMİR SULTAN HZ.LERİNİN TÜRBESİNİ ZİYARET ETMEK NASİP OLMUŞTU...RABBİM BU DOSTLARIN YÜZÜ SUYU HÜRMETİNE, BİZLERİ DE AFFINA MAZHAR EYLESİN İNŞ.SELAMETLE...

a.s kardeşim amin Allah razı olsun
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

cennet_agaci yazdı:
mustafa_xtar yazdı:
Yine Şah-ı Nakşibend (k.s) Hazretleri anlatıyor:


_Yine bir defasında Seyyid Emir Külal hazretleri Nesefte idi.
Ben ise Buharada...Mürşidimi ğörmeyi çok istiyordum.Ona kavuşma
arzusuyla Buharadan Nesefe doğru yola çıktım. Seyyid Emir Külal
hazretlerinin dergahına vardım.Seyyid Emir Külal hazretleri beni görünce
şöyle dedi:


Evladım!Tam zamanında geldin.Biz de fırını hazırlamış odun toplayacak
birini arıyorduk.




Onun bu isteğine çok sevindim.Hemen odun toplamaya gittim.
Bir müddet sonra sırtıma odunları ve dikenli çalı çırpıları yüklemiş
olarak geri döndüm.Beni bu halde görünce Seyyid Emir Külal H.zleri
şu şiiri okudu.


Yüceliklerinin güzel yüzü
Neşe ve mutlulukla gülüyor.
Sırtımdaki dikenlerin
Acısında bile odunlar
İpek yumuşaklığında geliyor.

ALLAH C.C RAZI OLSUN
SELAM VE DUA İLE B)B)

Amin ecmain
Allaha emanet olun
 

AFRA_NUR

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ocak 2007
Mesajlar
2,128
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
54
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

emeğine sağlık Allah razı olsun kardeşim selametleB)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Ahmed Rufai Hazretleri, bir gün talebelerine:
- İçinizde kim bende bir ayıp görüyorsa bildirsin, dedi.
Müritlerinden biri:
- Efendim, sizde büyük bir ayıp var, diye cevap verdi.
Ayıbını talebesine soracak kadar kendini aşmış bu mütavazi insan hiç kızmadı, talebesi böyle söylüyor diye üzülmedi, belki sadece ayıbından kurtulabilmek ümidiyle sordu:
- Söyle dedi, kardeşim, o ayıbım nedir?
Talebe gözleri dolu dolu:
- Bizim gibilerin size talebe olması, dedi.
Bu söz gönüllere çok tesir etmiş, sohbette bulunan herkes ağlamaya başlamıştı. Ahmed Rufai Hazretleri de ağlıyordu. Bir ara sadece;
- Ben sizin hizmetçinizim, ben hepinizden aşağıyım diyebildi.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

İmam-ı Azam Hazretlerinin genç bir komşusu vardı.
Her gece evine içkili gelir, çıkardığı gürültü ile imamı çok rahatsız ederdi. İmam, gençten hiç şikayetçi olmaz, komşusunun haline tahammül ederdi. Bir gün başkalarının şikayetinden olsa gerek genci hapse attılar. Ertesi gece gencin sesini duymayan Ebu Hanife (r.a.) şaşırdı ve:
- Genç komşumuzun sesleri niçin kulağımıza gelmiyor? diye sordu.
- Efendim, o sarhoşu vali hapse attırdı, dediler.
Ertesi sabah doğruca valinin konağına gitti. Talebeleri, Hocamız her halde valiye teşekkür edecek, diye düşünüyordu. Vali, onu görür görmez ayağa fırladı. Hürmet etti ve:
- Ya imam! Teşriflerinizin sebebini lütfen söyler misiniz? dedi.
O da, komşusu olan gencin serbest bırakılmasını rica etti. Vali:
- Efendim, böyle ehemmiyetsiz bir mesele için iye zahmet ettiniz? Haber gönderseydiniz emriniz derhal yerine getirilirdi, cevabını verdi.
Delikanlı serbest bırakıldı. İmam'la karşılaştıklarında oldukça mahcuptu. Kendisini bizzat çok rahatsız etmişti. Ebu Hanife:
- Bak biz seni unutmuyoruz, sözleriyle iltifat buyurdu.
Genç kısa zaman sonra tövbe etti ve İmam'ın talebeleri arasında katıldı.
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

Şakik-i Belhi hazretleri, bir kıtlık senesinde, herkesin kara kara düşündüğü bir ortamda, zengin bir adamın kölesinin neşeden oynadığını gördü. Ona sordu:

- Herkes kıtlıktan, açlıkla karşı karşıya olmaktan inler dururken sen neye güvenerek böyle oynayabiliyorsun?

Köle cevap verdi:

- Benim efendimin 7 tane köyü var, her ihtiyacımızı efendimiz bol bol sağlıyor.

Şakik-i Belhi hazretleri, kıtlıktan muzdarip talebelerine buyurdu ki:

- Kendimize gelelim! Bir köle efendisinin yedi köyüne güveniyor, kendini emniyet içinde hissediyor. Biz dünyadaki bütün köylerin, şehirlerin sahibi ve her canlının rızkına kefil olan Allahü teâlâya bu nasıl tevekkül ki hâlâ rızk endişesi içindeyiz?
 

ADALETIMAHZA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eyl 2006
Mesajlar
3,630
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.islamiportal.net
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

mustafa_xtar yazdı:
Şakik-i Belhi hazretleri, bir kıtlık senesinde, herkesin kara kara düşündüğü bir ortamda, zengin bir adamın kölesinin neşeden oynadığını gördü. Ona sordu:

- Herkes kıtlıktan, açlıkla karşı karşıya olmaktan inler dururken sen neye güvenerek böyle oynayabiliyorsun?

Köle cevap verdi:

- Benim efendimin 7 tane köyü var, her ihtiyacımızı efendimiz bol bol sağlıyor.

Şakik-i Belhi hazretleri, kıtlıktan muzdarip talebelerine buyurdu ki:

- Kendimize gelelim! Bir köle efendisinin yedi köyüne güveniyor, kendini emniyet içinde hissediyor. Biz dünyadaki bütün köylerin, şehirlerin sahibi ve her canlının rızkına kefil olan Allahü teâlâya bu nasıl tevekkül ki hâlâ rızk endişesi içindeyiz?

S.A.ALLAH RAZI OLSUN.KUŞLAR KADAR OLAMIYORUZ MAALESEF:(
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Binbir Damla (Allah Dostları)

ADALETIMAHZA yazdı:
mustafa_xtar yazdı:
Şakik-i Belhi hazretleri, bir kıtlık senesinde, herkesin kara kara düşündüğü bir ortamda, zengin bir adamın kölesinin neşeden oynadığını gördü. Ona sordu:

- Herkes kıtlıktan, açlıkla karşı karşıya olmaktan inler dururken sen neye güvenerek böyle oynayabiliyorsun?

Köle cevap verdi:

- Benim efendimin 7 tane köyü var, her ihtiyacımızı efendimiz bol bol sağlıyor.

Şakik-i Belhi hazretleri, kıtlıktan muzdarip talebelerine buyurdu ki:

- Kendimize gelelim! Bir köle efendisinin yedi köyüne güveniyor, kendini emniyet içinde hissediyor. Biz dünyadaki bütün köylerin, şehirlerin sahibi ve her canlının rızkına kefil olan Allahü teâlâya bu nasıl tevekkül ki hâlâ rızk endişesi içindeyiz?

S.A.ALLAH RAZI OLSUN.KUŞLAR KADAR OLAMIYORUZ MAALESEF:(

a.s abla amin ecmain
aeo
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt