Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

ABD İran’ı vakit kaybetmeden vurmak istiyor ama nasıl? (1 Kullanıcı)

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
bu arada Nursinin kureyi arz diye ovdugu Amerika hakkindaki sozlerini sen mi yazarsin ben mi yazayim ? o zaman ne kadara amerkanci oldugunuz cikar ortaya

kimin kim oldugu ve kimden yana oldugu veeee tabi kime hizmet ettigi ..

BEN BİLMİYORUM..SEN YAZ..KAYNAĞINI DA YAZ...ABD DECCAL CUMHURİYETİDİR...BABABDA OLSA KARŞI ÇIKARIM...BİZ ŞAHISLARIN PEŞİNDE DEĞİLİZ..İNANCIMIZIN KAVGASINDAYIZ..SAİD İNURSİ HAZRETLERİNİ ALİM BİLİRİZ...YANLIŞA YANLIŞ DERİZ...YAZ ŞİMDİ Bakalım..Ne yazacakmışsın...
 

titretttinhoca

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
87
BEN BİLMİYORUM..SEN YAZ..KAYNAĞINI DA YAZ...ABD DECCAL CUMHURİYETİDİR...BABABDA OLSA KARŞI ÇIKARIM...BİZ ŞAHISLARIN PEŞİNDE DEĞİLİZ..İNANCIMIZIN KAVGASINDAYIZ..SAİD İNURSİ HAZRETLERİNİ ALİM BİLİRİZ...YANLIŞA YANLIŞ DERİZ...YAZ ŞİMDİ Bakalım..Ne yazacakmışsın...

normal sorular soruyorum cevab yazmiyorsun
tama ben yazayim..kaynagini da sozlerini de
bu arada risaleyi nurdaki sia geleneklerini de konusalim
cevseni mesela
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
CEVŞENİ BİLMİYORUM...Araştırmam lazım..
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
[sıze=3]niyetin nedir allah aşkına? [/sıze]

[sıze=3]nerede bir şia düşmanı bir hareket olsa en başta seni görüyorum. [/sıze]
[sıze=3]şia düşmanlığı yaparak ne geçecek eline?[/sıze]
[sıze=3]şiilere karşı böyle bir kin ve nefret beslemenin ne bu dünyana ne de ahiretine bir faydası olacaktır.[/sıze]

[sıze=3]şia düşmanlığı yapmanın kime bir yararı olacak? [/sıze]
[sıze=3]bu kimin işine yarar bir düşün bakalım? [/sıze]
[sıze=3]kim bundan hoşnut olur? [/sıze]
[sıze=3](cevap: Abd & israil)[/sıze]

[sıze=3]daha önceki açılmış konularda bütün şiilere hakaret ve küfüre varan kelimeler kullandın fakat cevap dahi vermedim. [/sıze]
[sıze=3](kötü söz sahibine aittir.) [/sıze]
[sıze=3]hiçbir delil göstermeden iftiralar attın. Yine cevap vermedim. [/sıze]
[sıze=3]yazdığın yazılarından şiilikle ilgili bilgi sahibini olmadığını görüyorum. [/sıze]
[sıze=3]kafanın içinde belli başlı birkaç kişi ve görüş var. Basmakalıp bir şekilde aynı şeyleri tekrar edip duruyorsun. [/sıze]

[sıze=3]senin bu forumda bulunma amacın ibda propagandası yapmak ve şii düşmanlığını körüklemek..[/sıze]
[sıze=3]daha önce forumdan atıldığın halde bu amaçlar için değişik kullanıcı adıyla tekrar kayıt olduğun da bariz bir şekilde anlaşılıyor. [/sıze]


[sıze=3]senin için söyleyecek başka da bir şey bulamıyorum.[/sıze]
hz ömer ra efendimize saldıran sen değilmisin..hz ebubekir ra efendimize küfreden sen değilmisin....sen burda neyin propagandasını yapıyorsun....burası ehli sünnet müslümanlarının yeri...
 

titretttinhoca

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
87
Saidi Nursinin batilasma sevdasindan bahsedelim
Patriklerle papazlarla manastirda aldigi egitimden
ittikadi bozukluklarindan uydurdugu kufurlerinden
ama kendiniz de nurcu kardeslerinizin bu forumda RISALEYI NUR bolumunde yazdiklari yazilarini okuyarak da gorebilirsiniz bunlari goremiyorsaniz bi soz soyelyin yardiminiza yetisirim

Ehli Sunnet mizaninda tartariz bu iddialari papazlarla ettigi ittifaklari :)

“İsevilik dini ve o dinden gelen adat–ı müstemirresini muhafaza hesabına çalışan bir hükümet ile (Hristiyanlığın sağlam kurallarını sürekli savunan hükümet, y.n) resmi ilanıyla, zulmetli pis menfaati için dinsizliğe ve bolşevizme yardım edip terviç eden (destekleyen) bir diğer hükümet ki, yine hasis menfaati için İslamlarda ve Asya’da dinsizliğin intişarına tarafdar olan (yayılmasını isteyen) fitnekar ve cebbar (zorba) hükümetlerle muharebe eden evvelki hükümetin şahs–ı manevisi temessül etse ve dinsizlik cereyanının bütün taraftarlarının şahs–ı manevisi tecessüm eylese ... (Kastamonu Lahikası 76–78, Yirmiyedinci mektuptan)

“…Küre–i Arz’ın şimdiki en büyük devleti Amerika’nın bütün kuvvetiyle din hakikatlerine taraftar çıkması ve İslamiyetle Asya ve Afrika’nın saadet ve sükünet ve müsalaha bulacağına (barış bulacağına) karar vermesi ve yeni doğan İslam devletlerini okşaması ve teşvik etmesi ve onlarla ittifaka çalışması, kırkbeş sene evvel olan müddeayı isbat ediyor, kuvvetli şahit olur.”
(Tarihçe– Hayat , 88, Arabi Hutba–i Şamiye Eserini tercümesi / Birinci Kelime / Haşiye, İçtima–i Reçeteler II/101, Arabi Hutbe–i Şamiye Eserinin Tercümesi / Birinci Kelime/Haşiye)


evet Saidi Nursi amerikanci idi amerikanin adami idi
Risaleyi nurlari da AVRUPA basmis hepimizin bildigi arac uaglari ureten SHELL sirketi
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Niyetin nedir Allah aşkına?

Nerede bir Şia düşmanı bir hareket olsa en başta seni görüyorum.
Şia düşmanlığı yaparak ne geçecek eline?
Şiilere karşı böyle bir kin ve nefret beslemenin ne bu dünyana ne de ahiretine bir faydası olacaktır.

Şia düşmanlığı yapmanın kime bir yararı olacak?
Bu kimin işine yarar bir düşün bakalım?
Kim bundan hoşnut olur?
(cevap: ABD & İsrail)

Daha önceki açılmış konularda bütün Şiilere hakaret ve küfüre varan kelimeler kullandın fakat cevap dahi vermedim.
(Kötü söz sahibine aittir.)
Hiçbir delil göstermeden iftiralar attın. Yine cevap vermedim.
Yazdığın yazılarından Şiilikle ilgili bilgi sahibini olmadığını görüyorum.
Kafanın içinde belli başlı birkaç kişi ve görüş var. Basmakalıp bir şekilde aynı şeyleri tekrar edip duruyorsun.

Senin bu forumda bulunma amacın İBDA propagandası yapmak ve Şii düşmanlığını körüklemek..
Daha önce forumdan atıldığın halde bu amaçlar için değişik kullanıcı adıyla tekrar kayıt olduğun da bariz bir şekilde anlaşılıyor.


senin için söyleyecek başka da bir şey bulamıyorum.

.........................ey ondaon..hz fatıma annemizden kırk hadis başlığıyla açtığın konuda hz ebubekir ra ve hz ömer ra ya küfrettin...BUNU BİR İTİRAF ET HELE...SENİN KİM OLDUĞUN BİR ANLAŞILSIN....
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
[sıze="3"]niyetin nedir allah aşkına?
Nerede bir şia düşmanı bir hareket olsa en başta seni görüyorum.
şia düşmanlığı yaparak ne geçecek eline?
şiilere karşı böyle bir kin ve nefret beslemenin ne bu dünyana ne de ahiretine bir faydası olacaktır.

şia düşmanlığı yapmanın kime bir yararı olacak?
Bu kimin işine yarar bir düşün bakalım?
Kim bundan hoşnut olur?
(cevap: Abd & israil)

daha önceki açılmış konularda bütün şiilere hakaret ve küfüre varan kelimeler kullandın fakat cevap dahi vermedim.
(kötü söz sahibine aittir.)
hiçbir delil göstermeden iftiralar attın. Yine cevap vermedim.
Yazdığın yazılarından şiilikle ilgili bilgi sahibini olmadığını görüyorum.
Kafanın içinde belli başlı birkaç kişi ve görüş var. Basmakalıp bir şekilde aynı şeyleri tekrar edip duruyorsun.

Senin bu forumda bulunma amacın ibda propagandası yapmak ve şii düşmanlığını körüklemek..
Daha önce forumdan atıldığın halde bu amaçlar için değişik kullanıcı adıyla tekrar kayıt olduğun da bariz bir şekilde anlaşılıyor.

Senin için söyleyecek başka da bir şey bulamıyorum.[/sıze]

esselam site sakini kardeşlerim...bu ondaon nikli şahıs bir konu açtı..hz fatıma annemizden kırk hadis diye..orda uydurma gulatı şia anlayışıyla hz ebubekir ra ve hz ömer ra efendilerimize küfretti....birde üste çıkıyor..sen bir cevap ver..utanma ondaon..orda negüzel yazdın..suçüstü yakalandın ..burda hiçbir müslüman sana kanmaz..sen eniyisi bir şia sitesine takıl...............
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
16-02-2009, 18:28 #6 (permalink) ondaon

Kayıtlı Kullanıcı

uye.gif




Üyelik Tarihi: 08.02.09
Yaş: 30
Mesajlar: 65
Konular: 27
Seviye: 6 [
s_yellow.gif
s_yellow.gif
s_yellow.gif
s_yellow.gif
]

Paylaşım: 44 / 148
img_left.gif
orange.gif
hp.gif
img_right.gif

Güç: 21 / 28
img_left.gif
green.gif
mp.gif
img_right.gif

Tecrübe: 95%
img_left.gif
blue.gif
exp.gif
img_right.gif




Ziyaretine Gelen Kadınlara Konuşması

36- Resulullah’ın kızı Fatıma (a.s)’ın hastalığı ağırlaşınca, Muhacir ve Ensar’dan oluşan bir grup kadın, Hz. Fatıma’nın ziyaretine giderek; “Ey Resulullah’ın kızı, bu hastalığınla nasıl sabahladın, durumun nasıldır?” diye sorduklarında şöyle buyurdu:

“Allah'a and olsun ki, dünyanızı sevmediğim, erkeklerinize darıldığım halde sabahladım. Onları denedikten sonra uzağa attım, sınadıktan sonra onlara sinirlendim. Keskinin körelmesi, ciddiyetten sonra gevşeklik, başı taşa vurmak, mızrağın (veya kanalın) çatlaması, görüşlerin bozulması, isteklerin sapması ne de kötüdür! “Kendileri için nefislerinin takdim ettiği şey ne de kötüdür. Allah onlara gazaplandı ve onlar azapta ebedi kalacaklardır.”[63] Çaresizlikten onun (Fedek ve Hilafetin) yularını onlara taktım, onu onlara yükledim, baskınını da onlara yaptım (diyeceğimi dedim). Zalim kavim hayır görmesin, neticesiz kalsın, rahmetten uzak olsun. Yazıklar olsun onlara! Onu (hilafeti), risalet kökünden (merkezinden) nübüvvet ve delalet temelinden, Ruh’ul Emin’in (Cebrail’in) indiği evden, din ve dünya işlerine alim olanın elinden çıkardılar. “Bilin ki bu, büyük ve apaçık bir hüsrandır.”[64] Ali’den intikam almalarının sebebi ne idi? Allah'a and olsun ki, onun kılıcının kimseyi tanımamasından, ölüme itina etmemesinden, düşmanları çiğnemesinden, kılıcının darbesinden ve Allah rızası için olan öfkesinden dolayı ondan intikam aldılar. Allah’a and olsun ki, eğer yoldan çekilseydiler (mani olmasaydılar), Resulullah’ın Ali’ye bıraktığı yulardan (önderlikten) ve onu kabul etmekten vazgeçselerdi ve onu (hilafet devesinin dizginini) Ali’ye bıraksalardı, bu deve onları doğru yola götürürdü, burunsallığı kimseyi yaralamazdı, yürümesi ağırlaşmazdı, binicisi yorulmazdı, onları hazmettirici ve kandırıcı temiz bir su kaynağına götürürdü, yanları suyu bulandırmazdı, onları doyurup geri getirirdi.
Hz. Ali onlara, gizlide ve açıkta nasihat etti. Hilafete ulaşsaydı zenginlikten çok süslenmezdi (Beyt-ul maldan kendisi için zahire etmezdi), susuzluğunu ve açlığını gidereceği az bir miktar hariç dünya malından bir şey toplamazdı. O zaman kimin zahit, kimin dünyaya haris olduğu, kimin doğru konuşan, kimin de yalancı olduğu ortaya çıkmış olacaktı. “Eğer halk inansalardı, korkup-sakınsalardı, gerçekten üzerlerine hem gökten, hem de yerden bolluklar (bereketler) açardık; ancak onlar yalanladılar, biz de onları kazandıkları şeylerden dolayı cezalandıracağız.”[65] “Bunlardan zulmetmiş olanlara da, kazanmakta oldukları kötülükler isabet edecektir ve onlar (Allah'ı) aciz bırakabilecek de değillerdir.”[66]

Ebu Bekir’le Ömer’in Özür Dilemeleri

37- Hz. Ali (a.s) camide beş vakit namazlarını kılıyordu; namazını kılıp bitirdiğinde Ebu Bekir ve Ömer; “Resulullah’ın kızının hali nasıldır?...” diye sordular. Sonra şöyle dediler: “Senin de bildiğin gibi bizimle onun arasında bir rahatsızlık olmuştur, eğer uygun görüyorsan bizim için izin iste de suçumuzdan dolayı ondan mazeret dileyelim.”
Hz. Ali (a.s) cevaben şöyle buyurdu: “Bu sizin bileceğiniz bir şeydir.” Sonra Hz. Ali (a.s) Hz. Fatıma’nın yanına gelerek şöyle dedi: “Ey hür kadın! Filan şahıslar kapının arkasındalar, sana selam vermek istiyorlar, bu konuda görüşün nedir?” Hz. Fatıma (a.s) cevaben şöyle dedi: “Ev senin evindir, hür de senin eşindir, istediğini yapabilirsin.” Hz. Ali (a.s); “Öyleyse çarşafını başına at” dedi. Hz. Fatıma da çarşafını başına atıp yüzünü duvara döndü.
Sonra o ikisi içeri girip selam verdikten sonra; “Bizden razı ol, Allah da senden razı olsun” dediler. Hz. Fatıma (a.s); “Sizi buraya getiren ve bu sözü söylemenize sebep olan şey nedir?” diye sordu. Onlar cevaben; “Biz, kötü iş yaptığımıza itiraf ediyoruz, bizi affetmeni ümit ediyoruz.” dediler. Hz. Fatıma (a.s) onların bu sözlerine karşılık şöyle buyurdular: “Eğer sözünüzde sadıksanız, öyleyse sizden soracağım şey hakkında bana görüşünüzü bildirin; ben sizin de bildiğinizi bildiğimden dolayı sizden bir mesele soracağım, eğer beni tasdik ederseniz buraya gelmenizde sadık olduğunuzu anlamış olurum.”
O ikisi; “İstediğin meseleyi sorabilirsin.” dediler. Bunun üzerine Hz. Fatıma (a.s) şöyle buyurdu: “Allah aşkına, acaba Resulullah (s.a.a)’in şöyle buyurduğunu duymuş musunuz?:
“Fatıma bedenimin bir parçasıdır; öyleyse ona eziyet eden bana eziyet etmiştir.” O ikisi cevaben; “Evet, Resulullah bunu buyurmuştur.” dediler. Onların bu sözü üzerine Hz. Fatıma (a.s) ellerini göğe kaldırarak şöyle dedi:
“Allah’ım, o ikisi bana eziyet ettiler, ben onları sana ve resulüne şikayet ediyorum. Hayır, Allah’a andolsun ki, babam Resulullah’a kavuşana dek kesinlikle sizden razı olmayacağım ve sizin yaptığınızı O Hazrete bildireceğim; sizin hakkınızda hüküm veren O olacaktır!...”[67]

Zalimlerin Kendisine Cenaze Namazı Kılmalarına İzin Verilmemesini Vasiyet Etmesi!

38- “Emir-ul Müminin Ali hakkında Allah’ın ve Peygamber’in ahdini bozan, hakkımdan dolayı bana zulmeden, mirasımı gasp eden, babamın bana yazdığı Fedek’in malikiyet senedini yakan ve tanıklarımı yalanlayan kimseler bana namaz kılmasınlar. Allah’a and olsun ki, o tanıklar Cebrail, Mikail, Emir-ul Muminin Ali ve Ümmü Eymen’di. Bize yardım edilmesi gerektiğinde onlar (ashap) evlerine çekildiler. Oysa Emir-ul Müminin Ali, beni, Hasan ve Hüseyin’le birlikte gece ve gündüz onların (Muhacir ve Ensarın) evlerine götürüyordu. Allah'ı, Peygamberi onlara hatırlatıyordum; “Biz Ehl-i Beyt’e zulmetmeyin, Allah’ın bize verdiği hakkı gasp etmeyin” diyordum. Gerçi; “Size yardım edeceğiz” diye olumlu cevap veriyorlardı, ama gündüz olunca bize yardım etmekten vazgeçiyorlardı. Nihayet bizim eve saldırdılar, kapımızın önüne yığınla odun topladılar, o odunları yakarak bizi yakmak istediler... Böyle bir ümmet mi bana namaz kılacak?!!”[68]


Hz. Ali’ye Vasiyeti


39- “Ya Ali! Ben öldüğümde sen bana cenaze guslü ver, kefenleme işlerimi sen üstlen, (cenaze) namazımı sen kıl, beni kabrime koyarak defnet, kabrimin üzerindeki toprağı dümdüz et, yüzüme taraf baş ucumda otur, çok Kur’an ve dua oku. Çünkü bu anlar, ölünün dirilerle üns etmeye (birlikte olmaya) muhtaç olduğu anlardır. Ben seni Allah’a ısmarlıyor, evlatlarım hakkında güzel davranmayı ise sana tavsiye ediyorum.”[69]

Yazılan Vasiyetname!

40- Hz. Fatıma (a.s) vefat ettikten sonra Hz. Ali (a.s) camiden gelerek, onun yüzündeki örtüyü açınca baş ucunda bir mektup gördü; o mektupta (vasiyetnamede) şöyle yazılmıştı:
“Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. Bu, Resulullah’ın kızı Fatıma’nın vasiyetnamesidir. O (Fatıma), Allah’tan başka bir ilahın olmadığına, Muhammed’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna, cennet ve cehennemin hak olduğuna, kıyamet gününün geleceğine ve onun gelmesinde bir şüphe olmadığına ve Allah’ın kabirdekileri dirilteceğine tanıklık ediyor. Ya Ali! Ben Muhammed’in kızı Fatıma’yım, dünya ve ahirette seninle olmam için Allah beni seninle evlendirdi. Sen başkalarından bana daha yakınsın. Geceleyin cenazemi yıka, secde uzuvlarıma hanut koy ve beni kefenle. Geceleyin (cenaze) namazımı kıl ve hemen defnet, kimseye de haber verme. Seni Allah’a ısmarlıyorum; kıyamet gününe dek evlatlarımı selamlıyorum.”[70]









******​

KAYNAKLAR:

[1] - Bihar, c. 68, s. 249. Avalim, c. 11, s. 623. Nehc’ul- Hayat, s. 25.

[2] - Şerh-i Nehc’ul- Belağa, c. 16, s. 211. Nehc’ul- Hayat, s. 36. Fatımat’uz- Zehra Behcet’ul- Kalb’il- Mustafa, s. 265, H: 1.

[3] - Yenabi’ul- Mevedde, s. 213. Menakıb-i Harezmi, s. 47. Zehair’ul- Ukba, s. 92. Nehc’ul- Hayat, s. 48.

[4] - Bihar, c. 75, s. 401. Avalim, c. 11, s. 628. Nehc’ul- Hayat, s. 26.

[5] - Delail’ul- İmamet, s. 7; Nehc’ul- Hayat, s. 157.

[6] - Bihar, c. 101, s. 36. Keşf’ul- Ğumme, c. 2, s. 23. Nehc’ul- Hayat, s. 160. Hilyet’ul- Evliya, c. 2, s. 40. Fatımat’uz- Zehra Behcet’ul- Kalb’il- Mustafa, s. 267, H: 6.

[7] - Bihar, c. 43, s. 92. Avalim, c. 11, s. 223. Mecma’uz- Zevaid, c. 9, s. 202. Nehc’ul- Hayat, s. 164.

[8] - Musned-i Ahmed, s. 28. Kenz’ul- Ummal, c. 16, s. 426. Nehc’ul- Hayat, s. 312.

[9] - Vekayi’ul- Eyyam, c. Siyam, s. 295. Nehc’ul- Hayat, s. 271.

[10] - Delail’ul- İmamet, s. 7. Avalim, c. 11, s. 626. Nehc’ul- Hayat, s. 158. Müstedrek’ul- Vesail, c. 1, s. 565.

[11] - Nefais’ul- Lübab, c. 3, s. 124.(el yazılı). Avalim, c. 11, s. 629. Nehc’ul- Hayat, s. 56.

[12] - Bihar, c. 43, s. 82. Keşf’ul- Ğumme, c. 2, s. 25. Beyt’ul- Ahzan, s. 22. Nehc’ul- Hayat, s. 149.

[13] - Bihar, c. 2, s. 3. Mehaccet’ul- Beyza, c. 1, s. 30. Avalim, c. 11, s. 621. Nehc’ul- Hayat, s. 225.

[14] - A’yan’uş- Şia, c. 1, s. 323.

[15] - İhkak’ul- Hak, c. 4, s. 481. Ğayet’ul- Meram fi Rical’il- Buhari, s. 295. Nehc’ul- Hayat, s. 35.

[16] - Bihar, c. 37, s. 103., H: 7. Fezail’ul- Hamse, c. 2, s. 147. Nehc’ul Hayat, s. 19.

[17] - Tefsir’ul- Burhan, c. 4, s. 21. Avalim, c. 11, s. 620. Leali’l- Ahbar, c. 5, s. 156. Nehc’ul- Hayat, s. 26. Bihar, c. 68, s. 155. Fatımat’uz- Zehra Behcet’ul- Kalb’il- Mustafa, s. 298, H: 57.

[18] - Fatımat’uz- Zehra Behcet’ul- Kalb’il- Mustafa, s. 288, H: 50.

[19] - Fatımat’uz- Zehra Behcet-u Kalb’il- Mustafa, c. 1, s. 304.

[20] - Delail’ul- İmamet, s. 1; Fatımat’uz- Zehra Behcet-u Kalb’il- Mustafa, c. 1, s. 275, H: 30.

[21] - Bihar’ul- Envar, c. 8, s. 309; Fatımat’uz- Zehra Behcet-u Kalb’il- Mustafa, c. 1, s. 304, H: 76.

[22] - İhkak’ul- Hak, c. 7, s. 308.

[23] - Yenabi’ul- Mevedde, s. 44.

[24] - Müsned-i Fatımat’uz- Zehra, s. 215.

[25] - a.g.e. s. 227.

[26] - a.g.e. s. 235.

[27] - Bihar, c. 23, s. 259. Tefsir’ul- Burhan, c. 3, s. 245. Nehc’ul- Hayat, s. 37.

[28] - Reyahiyn’uş- Şeria, c. 1, s. 93. Nehc’ul- Hayat, s. 44.

[29] - Bihar, c. 43, s. 158. Hisal, c. 1, s. 173. Delail’ul- İmamet, s. 38. Nehc’ul- Hayat, s. 42.

[30] - Kasas/68.

[31] - Hacc/46.

[32] - Bihar, c. 36, s. 353. Avalim, c. 11, s. 444. Ğayet’ul- Meram, s. 96. Nehc’ul- Hayat, s. 38. Fatımat’uz- Zehra Behcet-u Kalb’il- Mustafa, c. 1, s. 281, H: 40.

[33] - Ahzab/33.

[34] - Avalim’ul- Ulum ve’l- Mearif (Behrani), c. 11, s. 635; İhkak’ul- Hak, c. 2, s. 557-558; Nur’ul- Afak, (Şeyh Keni) s. 4, b. Tahran; Müntahab’ul- Kebir (Mecma’ul- Bahreyn kitabının sahibi Allame Tureyhi); el-Ğurer-u ve’d- Durer (İrşad kitabının sahibi Allame Deylemi).

[35] - Avalim, c. 11, s. 454. Menakıb, c. 1, s. 242. A’lam’un- Nisa, c. 4, s. 113. Nehc’ul- Hayat, s. 199.

[36] - Bihar, c. 43, s. 176, b. Beyrut. Avalim, c. 11, s. 487. Nehc’ul- Hayat, s. 71. Bihar, c. 8, s. 221-223, b. Kompani.

[37] - Bihar, c. 53, s. 18. Kafi, c. 1, s. 460. Avalim, c. 11, s. 401. Nehc’ul- Hayat, s. 137. Fatımat’uz- Zehra Behcet-u Kalb’il- Mustafa, c. 1, s. 559, H: 37.

Bihar’ul- Envar kitabında (c. 43, s. 198), bu olayla ilgili şöyle nakledilmiştir: “Bu sırada Ali bin Ebi Talip (a.s) sıçrayıp Ömer’in yakasından tuttu, sonra onu sallayıp yere serdi, onun burun ve boynunu ayağının altına alıp çiğnedi, onu öldürmek istedi, ama Resulullah (s. a.a)’in sabr etmesiyle ilgili söz ve tavsiyelerini hatırlayınca şöyle dedi: “Ey Sahhak (Hattap) oğlu! Muhammed’i peygamberlikle üstün kılana and olsun ki, eğer Allah’tan taraf bir kitap geçmiş olmasaydı (kader böyle olmasaydı), şüphesiz evime giremeyeceğini elbette anlamış olacaktın.” Bu esnada Ömer yardım dilemeğe başladı...”

[38] - Al-i İmran/102.

[39] - Fatır/28.

[40] - Tevbe/128.

[41] - Nisa/84.

[42] - Maide/50.

[43] - Neml/16.

[44] - Meryem/5-6.

[45] - Enfal/75.

[46] - Nisa/11.

[47] - Bakara/180.

[48] - Casiye/27.

[49] - En’am/67.

[50] - Zümer/40.

[51] - Al-i İmran/144.

[52] - Kayle, Evs ve Hazrec’in ninesidir.

[53] - Tevbe/13.

[54] - İbrahim/8.

[55] - Şuara/227.

[56] - Sebe/46.

[57] - Hud/121.

[58] - Meryem/5-6.

[59] - Neml/16.

[60] - Yusuf/18.

[61] - Muhammed/24.

[62] - Mü’min/78. Şerh-i İbn-i Ebi’l- Hadid, c. 16, s. 236. Keşf’ul- Ğumme, c. 1, s. 492. Müruc’uz- Zeheb, c. 2, s. 311. A’lam’un- Nisa, c. 4, s. 116. Tezkiret’ul- Havass, s. 179. Keşf’ul- Mehacce, s. 124. el- İmamet-u ve’s- Siyase, c. 2, s. 14. el-İsabe, s. 61. Usd’ul- Ğabe, c. 2, s. 522. Tarih-i İbn-i Kesir, c. 12, s. 441. İkd’ul- Ferid, c. 2, s. 6. Mizan’ul- İ’tidal, c. 2, s. 172.

[63] - Maide/81-82.

[64] - Zümer/15.

[65] - A’raf/96.

[66] - Zümer/51. İhticac, c. 1, s. 108. Emali, c. 1, s. 384. Delail’ul- İmamet, s. 39. Belağet’un- Nisa, s. 32. Keşf’ul- Ğumme, c. 23, s. 147. Şerh-i İbn-i Ebi’l Hadid, c. 16, s. 233. A’lam’un- Nisa, c. 4, s. 123. Bihar, c. 43, s. 158. Avalim, c. 11, s. 445. İhkak’ul- Hak, c. 10, s. 306. Nehc’ul- Hayat, s. 126.

[67] - Bihar, c. 28, s. 303; c. 43, s. 203; el-İmamet-u ve’s- Siyase (İbn-i Kuteybe), c. 1, s. 20.; A’lam’un- Nisa (Cahiz) c. 3, s. 1214.

[68] - Bihar, c. 43, s. 204. Keşf’ul- Ğumme, c. 1, s. 494. Mecma’un- Nureyn.147. Nehc’ul- Hayat, s. 291.

[69] - Bihar, c. 79, s. 27. Beyt’ul- Ahzan, s. 176. Nehc’ul- Hayat, s. 315.

[70] - Bihar, c. 43, s. 214. A’yan’uş- Şia, c. 1, s. 321. Avalim, c. 11, s. 514. Nehc’ul- Hayat, s. 320.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
işte kardeşlerim..ondaon gulatı şianın astığı yazı..BURDA HZ EBUBEKİR RA VE HZ ÖMER RA EFENDİLERİMİZE ZALİM DİYOR...OKUYUN LÜTFEN BU İFTİRALARI..OKUYUN VE BU SAPIĞI SİTEDEN BANLAYIN.....
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Niyetin nedir Allah aşkına?

Nerede bir Şia düşmanı bir hareket olsa en başta seni görüyorum.
Şia düşmanlığı yaparak ne geçecek eline?
Şiilere karşı böyle bir kin ve nefret beslemenin ne bu dünyana ne de ahiretine bir faydası olacaktır.

Şia düşmanlığı yapmanın kime bir yararı olacak?
Bu kimin işine yarar bir düşün bakalım?
Kim bundan hoşnut olur?
(cevap: ABD & İsrail)

Daha önceki açılmış konularda bütün Şiilere hakaret ve küfüre varan kelimeler kullandın fakat cevap dahi vermedim.
(Kötü söz sahibine aittir.)
Hiçbir delil göstermeden iftiralar attın. Yine cevap vermedim.
Yazdığın yazılarından Şiilikle ilgili bilgi sahibini olmadığını görüyorum.
Kafanın içinde belli başlı birkaç kişi ve görüş var. Basmakalıp bir şekilde aynı şeyleri tekrar edip duruyorsun.

Senin bu forumda bulunma amacın İBDA propagandası yapmak ve Şii düşmanlığını körüklemek..
Daha önce forumdan atıldığın halde bu amaçlar için değişik kullanıcı adıyla tekrar kayıt olduğun da bariz bir şekilde anlaşılıyor.


senin için söyleyecek başka da bir şey bulamıyorum.
SENİN NİYETİN NE..BÖYLE SAHABELERİMİZE KÜFREDEREK ELİNE NE GEÇECEK..ŞEYTANIN OYUNCAĞI OLMAKTAN BAŞKA..NERDE BİR EHLİ SÜNNETE KÜFREDİLSE SENİ GÖRÜYORUM...YAHUDİ İBNİ SEBENİN SAPIKLIKLARINI TEKRARLAYIP DURUYORSUN...KAFANIN İÇİNDE SAHABE DÜŞMANLIĞI VAR...BASMAKALIP BAĞNAZCA SALDIRIP DURUYORSUN..UTANMIYORMUSUN SAHABELERİMİZE SALDIRMAYA...SAPIK ŞİANIN PROPAGANDASINI YAPMAK KİME YARAR..SADECE ŞEYTANA..ABD VE İSRAİLE...BEN EHLİ SÜNNETİM..İBDA EHLİ SÜNNET..NAKŞİYİM...TÜRKÜM...SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN HZ..SAİD İ NURSİ HZ..NECİP FAZIL HZ..ESAD COŞAN HZ..İMAM I NAKŞIBEND HZ..ES SEYYİD ABDÜLHAKİM ARVASİ HZ..MAHMUD HOCA HZ..MENZİL ŞEYHLERİ..FATİH SULTAN MEHMED HAN HZ..KADİRİ..RIFAİ..ŞEYLERİ AŞIĞIYIM...MÜSLÜMAN TÜRKTEN-KÜRTTEN..ARAPTAN YANAYIM.......SEN KİMSİN....Başka kapıya......................
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Sen beni kendinle karıştıryorsun galiba.
Ben hiçbir Müslümana küfür etmem. Aklı başında olan hiçbir Müslüman da diğer bir Müslümana küfretmez.

Çünkü Ehl-i sünnet kaynaklarında da (Sahih-i Buhari c1 s19; Sahih-i Müslim c1; s81) rivayet olunduğu üzere "Müslümana küfretmek fısk, onu öldürmek ise kafirliktir." denilmektedir.

Daha önceki konularda kullandığın küfürleri okursan kimin kime küfür ettiğini görürsün. Ettiğin küfürleri de aynen tarafınıza iade ediyorum.


Benim sorularıma cevap vermek yerine hep aynı şeyleri anlatıp duruyorsun. Bilmiyorsun ki Şia sahabelere küfretmez.

Bizler sahabeye küfretmek bir kenara dursun onların muhlis olanları için (Kuran'da şükredenler olarak tanıtılmışlardır) hayır talep etmekteyiz.
Sadece Resulullah'tan (saa) sonra yollarını değiştirip geri dönenlerden ve birçok Müslümanın yoldan çıkmasına sebep olanlardan teberri eder, onlarla ilişiğimiz olmadığımızı bildiririz, ama yine de onlara küfretmeyiz!!!

kimmiş ulan yollarını değiştirenler..KİMMİŞ DÖNENLER...KİMMİŞ MÜSLÜMANLARIN YOLDAN ÇIKMASINA SEBEP OLANLAR..HZ ÖMER RA MI...ÜSTTEKİ YAZINDA ÖYLE YAZIYOR..KIVIRMA....KARA ÇALMA..SEN ŞİASIN..BEN EHLİ SÜNNET..SENİN İTİKADIN SANA ..BENİM İTİKADIM BANA...
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
HZ ÖMER RA YA..HZ EBUBEKİR RA YA ZALİM DİYORSUN..BU KÜFÜR DEĞİLMİ..Sizin sahabe sevginizi yesinler...TAKİYYE SİZİN İTİKADINIZDA VAR....
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
BU TOPRAKLAR HZ ÖMER RA İÇİN ÖLENLERLE DOLUDUR..BU TOPRAKLARDA HZ ÖMER RA EFENDİMİZE KÜFREDEREK YOL ALAMAZSINIZ....EKMEK YOK BU YOLDA..Dönün ..KURANI KERİMİ BİZE ULAŞTIRANLARA KARA ÇALMAYIN..ONLARA ÇALDIĞINIZ KARA KURAN I KERİM E GİDER..DÜŞÜNMEZMİSİNİZ..NE BU HZ ÖMER RA EFENDİMİZE KİNİNİZ..SİZİN DİNİNİZ İTİKADINIZ BUMU..HİÇMİ Utanmıyorsunuz...
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
ŞİA fırkaların sahabeleri sapıklıkla suçlamaları şaşılacak bir durumdur. Bunlar, sahabelerin dalalette olduklarını kabul ettiklerinden, sahabeler tarafından nakledilen hadisleri kabul etmezler. Aslında bu grubun, bu sebepden dolayı, Kur'an'ı da kabul etmemeleri gerekir. Sahabeler (r.a) bize nasıl hadisleri nakletmişlerse, böylece Kur'an'ı da nakletmişlerdir. Şayet bu kişiler Kur'an’ı kabul ediyorlarsa hadisleride kabul etmeleri gerekir. Zira ikisini de sahabeler nakletmişlerdir." (Akidede Sünnetin Yeri)
__________________
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Kitap ve Sünnete uymak, bunların hükümleriyle amel etmek yerine, kendi hevâ ve heveslerine, nefsanî arzularına ve anlayışlarına uymak da ehl-i Bid'atın bir başka özelliğidir. Çünkü bu topluluklar kendi görüşlerinin doğruluğunu isbat etmek ve taraftarlarını çoğaltmak, diğer mezhebleri kötülemek için doğru yolda olduklarını iddia ederek, ayet ve hadislere sarılırlarsa da, bunları kendi arzularına, kendi kötü emellerine, nefsanî menfaatlerine göre tevil edip yorumladıklarından Ehl-i Sünnetin yolundan ve görüşlerinden ayrılmışlardır. (Geniş bilgi için bk. Tehânevî, Keşşâf, "bid'at ve dalâlet" maddeleri,; eş-Şâtibî, el-İ'tisâm, I, s.36; İsfahânı, Müfredat, ilgili maddeler; Abdülkâhirel-Bağdadî, el-Fark Beyne'l-Fırak, Mezhebler Arasındaki Farklar, Terc. Doç. Dr. E. Ruhi Fiğlalı; el-Cîlânı, el-Ğunye, I, s.59, Kahire, 1331).
__________________
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Hayatın, imkân ve ihtimâllere açılan arazdan yürüdüğü hakikatini bilenler, mezheblerin doğuş hikmetini anlayacakları gibi, zaruretini de kestirirler: Hakikatiyle mezhebler, İslâm’a muhatab anlayışın doğru yolu üzerinde, esasta değil de, “esası zedelemeyici” bir takım teferruat noktalarında ve “rahmete vesile ihtilâf sırrı” içinde farklılık gösterirken, farklılıklarında birbirlerine halef olucu ve iltica edici geçit noktaları bulan bir birlik arzederler...Şia ve Alevîlik ise, bu mânâda bir mezheb değil, sapık bir koldur... Hazret-i Ali’yi sevme zannı etrafında, gerçekte sahabeye ve Hazret-i Ali’nin hakikatine ihânet içinde bulunan bir zümre; ruhî gıdaları da Rahmanî değil, Şeytanî... Üstadım’ın güzel bir misâli var: “Hazret-i Ali sevgisi, Sünnet ve Cemaat ehli ölçüsüne bağlıdır; ve tıpkı Musa ve İsâ Peygamberlerin gerçek kıymet ve hakikatlerini bulmak isteyenlerin; bunu Yahudiler’de ve Hıristiyanlar’da bulmak yerine İslâm’da görmek mevkiinde olmaları gibi!”...S MİRZABEYOĞLU...
__________________
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
ŞİA fırkaların sahabeleri sapıklıkla suçlamaları şaşılacak bir durumdur. Bunlar, sahabelerin dalalette olduklarını kabul ettiklerinden, sahabeler tarafından nakledilen hadisleri kabul etmezler. Aslında bu grubun, bu sebepden dolayı, Kur'an'ı da kabul etmemeleri gerekir. Sahabeler (r.a) bize nasıl hadisleri nakletmişlerse, böylece Kur'an'ı da nakletmişlerdir. Şayet bu kişiler Kur'an’ı kabul ediyorlarsa hadisleride kabul etmeleri gerekir. Zira ikisini de sahabeler nakletmişlerdir." (Akidede Sünnetin Yeri)
__________________

.................................
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
BU TOPRAKLAR HZ ÖMER RA İÇİN ÖLENLERLE DOLUDUR..BU TOPRAKLARDA HZ ÖMER RA EFENDİMİZE KÜFREDEREK YOL ALAMAZSINIZ....EKMEK YOK BU YOLDA..Dönün ..KURANI KERİMİ BİZE ULAŞTIRANLARA KARA ÇALMAYIN..ONLARA ÇALDIĞINIZ KARA KURAN I KERİM E GİDER..DÜŞÜNMEZMİSİNİZ..NE BU HZ ÖMER RA EFENDİMİZE KİNİNİZ..SİZİN DİNİNİZ İTİKADINIZ BUMU..HİÇMİ Utanmıyorsunuz...
...........................
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt