Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Müziği dine sokmak (1 Kullanıcı)

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Esselamu aleykum,

Kardeş Rumuzunu değişirmisin,başka bir yere yazdığın bir yazına ek olarak sebebini yazdım okudunda anladıysan açıkca küfre düşersin haberin olsun.

Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Malesef bulamadım kardeşim. Sana zahmet bana özelden tekrar yollarsan sevinirim.

Selam ve dua ile...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
huyela istisareye ayrildi galiba

yani boyle diyenler..ginahi kamista gorenler
kamisla bogazin ne farki var ?

beyin degil gonul isidir zikir

Dilsizler haberin kulaksız dinleyesi
Dilsiz kulaksız sözü, can gerek anlayaşı
Dinlemeden anladık, anlamadan eyledik
Gerçek erin bu yolda yokluktur sermayesi
Biz sevdik aşık olduk, sevildik maşuk olduk
Her dem yeni dirlikte, bizden kim usanası
Miskin Yunus ol veli, yerde gökte dopdolu
Her taş altında gizli, bin imran oğlu

Burdayımda size birşey yazmaya gerek kalmadı. Ne yazzak yazalım kafanıza göre yorumlayacaksınız. Resulullah efendimiz çalgıları kırmak içinde gönderildim buyuruyor, siz ise evliyayı kiram çalgı çalardı saz çalardı diyorsunuz. Sorulara cevab vermiyorsunuz. Kafana göre yorum yapmak için konuyu değiştirmeye çalışıyorsun . Din ne için gönderildi diyorsun. Belli ki bir şeyin haram olup olmadığını sebebe bağlıyacaksın.

Bizden söylemesi . Habercinin vazivesi haber vermektir. İster çalgı türküyle meşgul ol istersen başka bir şeyle. Kalbleri çeviren Allahü tealadır.

Allahü teala bir kimseye nur vermesse o münevver olamaz.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
degerli kardesim siz maalesef kendi yazdiklarinizla celisiyorsunuz

"yani öyle seyler yaziyorsunuz ki gunumuzde ki ehli sunnet alimlerini bile kabul etmiyorsunuz "ben bu sekilde yazarken daha önceki cevaplariniza binaen yazdim buyurun kendi yazdiginizi iyi okuyun!
"Tevbe de. İftira ediyorsun bak her zaman söylerim. Adı sanı ne olursa olsun. Ne kadar ehli sünnet alimi varsa ne kadar ehli sünnet müslüman varsa başımın üstünde yeri vardır.

12/10/2008 tarihli yaziniz ( konu hoparlörden cikan sesin mahiyeti)
"

"Tartışmaya açık diye bir şey olamaz. Verdiğiniz linkteki yazıda kaynak olarak Halil gönenç diye birisini yazmışsınız. Bu zat kimdir müctehidmidir? Hocası kimdir? Kimden icazet almıştır? Ehli sünnetmidir değilmidir? Kaynak olarak kendini göstermiş. Hangi ehli sünnet aliminin kitabından alındığı filan yazılmamış. Tepeten tırnağa kadar kendi yorumu olduğu güneş gibi meydanda. Senelerdir gelmiş olan müctehidler varken nasıl olurda kendi yorumlarını yazan birisine uymamızı istersiniz bizden."
bu sekilde yazmak eger ehli sunnet aliminin bas ustunde oldugunu gosteriyorsa buna bisey diyemem

Bütün ehli sünnet alimleri başımızın üstündedir. Sen o zatın ehli sünnet olup olmadığını araştır. Hocasındanmı naklediyor yoksa yorum mu yapıyor ona bak.





Hanefîler'e göre: Haram olan teganni, sağ olan muayyen bir kadını tavsif, içkiyi ve meyhaneleri meth, müslümanı hiciv gibi gayri meşru hususları anlatan şiirleri yanık sesle okumaktır…

Şafiiler'e göre: İmam eş-Şâfi'î'nin şarkı okumayı kerih (çirkin) gördüğü nakledilmişse de, İmam el-Gazzâlî bu rivayeti batıla benzetmiş, söz konusu hükümle, sadece müziğin yasak olan kısmını kasdettiğini söylemiştir.

Mâlikîler'e göre: İmam el-Gazzâlî'nin naklettiğine göre İmam eş-Şâfi'î, "Ben Hicaz ulemasından, şarkı söylemeyi kerih gören kimse bilmiyorum" demiştir. Özellikle nikâhı ilan etmek için kullanılan def, davul, kaval, zurna gibi müzik aletleri, lehviyyat (günaha kaçan eğlence) sınırına vardırmamak şartıyla kullanılabilir.

Hanbelîler'e göre: Ud, keman, davul, zurna gibi şeyler haramdır. B:u aletlerden birinin bulunduğu bir düğüne davet edilen kimsenin, bu davete icabet etmesi mübah değildir.





Burada müziğin caiz olduğu filan belirtilmemiştir. Teganni etmek farklıdır. İnsanın kendi kendine mübah olan sözleri çalgısız bir şekilde söylemesinin veya şiir okumasının mahsuru olduğunu kim söylediki. Her şarkı çalgılı değildir. Çalgı girdiği an onun mubahlığı kalmaz.

Azıcık insaf edin.

Bak hadisi şeriflere;

(Cenab-ı Hak, zurna, gırnata, ud, def gibi bütün çalgı aletlerini, cahiliyet döneminde tapınılan putları kaldırmamı emretti.) [İ.Ahmed]

Siz ise çalınmasını teşvik ediyorsun. Madem Allaha yaklaştırıyordu efendimiz neden kırmakla emrolundu.

(Bir zaman gelecek, ümmetimden bazısı, zinayı, ipek giymeyi, içki içmeyi, mizmarı [çalgıyı] helal addedecektir.) [Buhari]

Bu hadisi şerifin muhatabı olmaktan çok korkmanız lazım.

(Musiki, kalbde nifak hasıl eder.) [Beyheki]

Siz ise aşıkın aşkını artırır diyorsunuz. İmam-ı gazali hazretlerine iftira atıyorsunuz.

(Ümmetimden bazıları, içkilere başka isim vererek içerler. Şarkıcı kadın ve çalgı aletleriyle eğlenirler. Allahü teâlâ, onları yerin dibine batırır da domuzlar ve maymunlar kılar.) [İbni Mace]

(Şu beş şey zuhur ederse, ümmetimin helaki hak olur: Birbiriyle lanetleşme, içki içme, ipekli giyme, çalgılar ve erkeğin erkekle, kadının kadınla iktifa etmesi.) [Deylemi, Hâkim]

(Şunlar gelmeden önce salih amel işlemekte acele edin. Sefihler başa geçmeden, güvenlik kuvvetleri çoğalmadan, hüküm rüşvetle satılmadan, adam öldürme hafife alınmadan, akraba ziyareti kesilmeden, Kur’an mizmarlardan okunmadan, Kur’anı şarkı gibi okuyanlar öne geçmeden.) [Taberani]

(Kur'anı mizmarlardan [çalgı aletlerinden] okuyanlara Allah lanet eder.) [Müsamere]

Bugün ilahileri çalgı ile okuyan yarın Kuran-ı kerimi de okuyacak görürsünüz.
 

titretttinhoca

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
87
Kafirlerle ticaret yapmanın yasak olduğunu nerede okudun. Ticaret yapmak ayrı sevmek dostluk kurmak ayrıdır.

Dinimizde, ticarette ırk ve din ayrımı yoktur. Her milletten, her dinden insanlarla alış veriş yapmakta, hatta onların işinde çalışmakta mahzur yoktur.

Tarih boyunca Müslüman ülkelerdeki gayri müslimler, İslam devletinin himayesinde gayet rahat idiler. Onların ne dinine karışılıyor, ne de ibadet etmelerine mani olunuyordu. İstedikleri sanat ve ticaret ile serbestçe uğraşıyorlardı.

Dinimiz, ilmi, sanatı, ticareti, ziraatı emretmiştir. Bir âyet-i kerime meali:
(Allah, alış verişi helal, faizi haram kıldı.) [Bekara 275]

Dâr-ül-harbde, bir müslümanın, kazanmak şartı ile, kumar, faiz ve sigorta yolu ile, para kazanmasının caiz olduğu, (Kuduri, Cevhere, Vikâye, Hindiyye, Mebsut, Dürr-ül-muhtâr, Redd-ül-muhtâr) gibi muteber eserlerde yazılıdır. Aynı husus Mecma’ul-enhür ve Dürer’de de, (Lâ ribâ beynel müslimi vel harbiyyi fi daril harbi = Dâr-ül-harbde, müslüman ile kâfir arasında faiz yoktur) hadis-i şerifi ile bildirilmektedir. Çünkü, onların malını rızaları ile almak mubahtır. Ama mallarına saldırmak, zorla almak caiz değildir.

Kilise tamirinde çalışmak da mekruh değildir. Zira, bu işin kendisi günah değildir. (Bezzaziyye)

İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Ücretle kâfirin şarabını taşımak, domuz çobanlığı yapmak, kilise tamir etmek ve Hıristiyan’a zünnar [papaz kuşağı] gibi küfür alametlerini satmak imam-ı a’zama göre caizdir. (Redd-ül muhtar)

Eski hak dinlerde de kâfir ülkesinde çalışmak ve kâfire hizmet yasak değil idi. Dinimizde de yasak değildir. Şimdiki Müslümanların Avrupa’ya çalışmaya gitmesi gibi, Mekke müslümanları da Habeşistan’a hicret etmişler, orada gayri müslimlerin işlerinde çalışmışlardı.

Yusuf aleyhisselam, Peygamber olduğu halde, kulların sıkıntıda olduğunu görüp, hükümet reisi kâfir iken, ona giderek vazife istedi. Böylece, insanlara hizmet etti. O halde, kullara hizmet edeceğini bilen ve bunu kendinden başka yapacak kimsenin bulunmadığını gören, bu vazifeye bir zâlimin geçmesini önlemek ve Müslümanlara hizmet etmek için, kâfir olan âmirden bile vazife istemelidir.

Peygamber efendimiz vefat ettiği zaman, bir demir zırh ceketi, otuz kilo arpa için, bir Yahudi’de rehin bırakılmış bulundu. Hazret-i Ali de vefat ederken, dünya malı olarak, geride Düldül adındaki, Resulullah efendimizden kalan katırı ile, Zülfikar adındaki kılıcı ve mübarek gömleği kalmıştı. Bunlar da, bir Yahudi’de rehin, yani ipotek idi.

Kâfirlerin yaptığı malları, ürettiği gıdaları, elbiseleri kullanmakta veya onlarla ticaret yapmakta bir sakınca yoktur. Başta Peygamber efendimiz olmak üzere, eshabı kiram ve 14 asır boyunca âlimiyle evliyasıyla bütün Müslümanlar kâfirlerle ticaret yapmışlardır.

sen hangi ticaretten bahsediyorsun ? Islama karsilik hristiyanligi satin alma ticareti mi insan kiliseleri tamir edecek sirkin akssesurelari olan
butun bu `hayirlara` ortak olmak haram degildir oyle mi ama Allahi sevdiren Onu hatirlatan ilahileri dinlemek haramdir

bu nasil bir carptima nasil bir yalan faiz her yerde haramdir domuz eti kilise her yerde kilisedir ne gerek var bunlari ihya etmeye rizkin Allahtan olduguna inanan bir Muslumanin ! Allahin dusmanlarinin tapinaklarini tamir etemeye Muslumanin gonlu elvermez

Hz Ibrahimi as atese attilar putlari yiktigi icin bu nasil Musluman ki putlari tamir edecek ?!

tamam dinde zorlama yok ama putlari tamir ediyorsa insan ve hatta buna cazi diyerek fetvalar cikariyorsa ( Islam alimlerinin sozlerini carpitarak onlari da alet etmekten utanmiyor ceknimiyorsa )ne diye Muslumanim diyor


hangi eski hak dinlerde ?! TEK HAK DIN ISLAMDIR !!


 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
sen hangi ticaretten bahsediyorsun ? Islama karsilik hristiyanligi satin alma ticareti mi insan kiliseleri tamir edecek sirkin akssesurelari olan
butun bu `hayirlara` ortak olmak haram degildir oyle mi ama Allahi sevdiren Onu hatirlatan ilahileri dinlemek haramdir

bu nasil bir carptima nasil bir yalan faiz her yerde haramdir domuz eti kilise her yerde kilisedir ne gerek var bunlari ihya etmeye rizkin Allahtan olduguna inanan bir Muslumanin ! Allahin dusmanlarinin tapinaklarini tamir etemeye Muslumanin gonlu elvermez

Hz Ibrahimi as atese attilar putlari yiktigi icin bu nasil Musluman ki putlari tamir edecek ?!

tamam dinde zorlama yok ama putlari tamir ediyorsa insan ve hatta buna cazi diyerek fetvalar cikariyorsa ( Islam alimlerinin sozlerini carpitarak onlari da alet etmekten utanmiyor ceknimiyorsa )ne diye Muslumanim diyor


hangi eski hak dinlerde ?! TEK HAK DIN ISLAMDIR !!



Yorum yapıyorsun o kitablar osmanlı zamanında yazılmıştır. Ve hepsi ehli sünnet alimlerinin kitablarıdır. SEned getir delilli konuş yazalım. Yorum yapanlarla işim yok.

Senin yorumunu ehli sünnet alimlerinin kitablarından üstün tutacak kadar, ahmak olmadık elhamdülillah.

Yorum yaptığın müddetçe yazdıkların bizim için kıymetsizdir.
 

titretttinhoca

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
87
Yorum yapıyorsun o kitablar osmanlı zamanında yazılmıştır. Ve hepsi ehli sünnet alimlerinin kitablarıdır. SEned getir delilli konuş yazalım. Yorum yapanlarla işim yok.

Senin yorumunu ehli sünnet alimlerinin kitablarından üstün tutacak kadar, ahmak olmadık elhamdülillah.

Yorum yaptığın müddetçe yazdıkların bizim için kıymetsizdir.

yalan yalan yalan
Islam senedtir Islam gercekleri senedtir ! Musluman putlari tamir etmez

yorum yapan istedigin yone ceken sensin


hangi eski hak dinlerde cevab bekliyorum
 

Erzurumli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
1
Puanları
0
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Malesef bulamadım kardeşim. Sana zahmet bana özelden tekrar yollarsan sevinirim.

Selam ve dua ile...


Esselamu aleykum,
Özel mesaj atamıyoruz,ancak buraya yazabilirim, EN-EL-HAK arapçadan türkçeye çevrilince BEN HAK ım oluyor, Oda daha açık anlatımla BEN ALLAH ım demek oluyor,bu sözü SEKR denen velilerin sülük yolunda söylediği sözlerden dir,Allah Tealada fani olan bir EVLİYA zat kendisinden başka bir şey görmeyince gayri ihtiyarı yani Elinde olmadan o halin verdiği sarhoşlukla bazı şeyler söyler,geçmişde yaşamış olan bu zatlardan Muhyiddin Arabi hazretleri ve ismini hatırlayamadığım başka bir veli zat da aynen senin rumuzunda yazan EN-EL HAK yani BEN ALLAHIM demişlerdir,şeriat uygulanmış ve idam edilmiştirler,Onların söyledikleri zahiren küfür isede batınen Mevla bilir sebebini,çünkü SEKR hali dünya sarhoşluğu gibi değildir,seni bu konuda ikaz etmek benim boynumun borcudur,bu RUMUZUNU iptal ettir ve yeni bir rumuz al derim.
 

dinleneyden

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Kas 2008
Mesajlar
20
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
sa ben ney çalıyorum o zaman haram işliyorum.bir an önce neyi bırakmalıyım öyle değil mi? herşey için Allah(c.c.) razı olsun,bırakmalıyım
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Esselamu aleykum,
Özel mesaj atamıyoruz,ancak buraya yazabilirim, EN-EL-HAK arapçadan türkçeye çevrilince BEN HAK ım oluyor, Oda daha açık anlatımla BEN ALLAH ım demek oluyor,bu sözü SEKR denen velilerin sülük yolunda söylediği sözlerden dir,Allah Tealada fani olan bir EVLİYA zat kendisinden başka bir şey görmeyince gayri ihtiyarı yani Elinde olmadan o halin verdiği sarhoşlukla bazı şeyler söyler,geçmişde yaşamış olan bu zatlardan Muhyiddin Arabi hazretleri ve ismini hatırlayamadığım başka bir veli zat da aynen senin rumuzunda yazan EN-EL HAK yani BEN ALLAHIM demişlerdir,şeriat uygulanmış ve idam edilmiştirler,Onların söyledikleri zahiren küfür isede batınen Mevla bilir sebebini,çünkü SEKR hali dünya sarhoşluğu gibi değildir,seni bu konuda ikaz etmek benim boynumun borcudur,bu RUMUZUNU iptal ettir ve yeni bir rumuz al derim.

Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Ayrıca bu sözü söyleyen Hallac-ı Mansur diğer sûfîlerin halkla paylaşmayı uygun bulmadığı sûfî öğretilerini halkın önünde ve yazılarında açıkça ifade etmekten çekinmezdi. Bu tavrı düşman kazanmasına yol açtı ve yöneticiler tarafından varlığı tehdit olarak algılandı. Yaşadığı vecd hallerinden birinde "Enel Hakk", "Ben Hakkım" anlamına gelen (أنا الحق) ifadeler sarfetti. Enel Hakk ifadesindeki Hakk'ın Allah'ın doksan dokuz isminden biri olması onun ilahlık iddiasında bulunduğu kanaatini doğurmuştu.

Abbasi yöneticileri Hallac'ın sözlerinin devletin güvenliğini tehdit ettiğini düşündüklerinden uzun bir mahkemeden ve onbir yıl Bağdat'da bir hapishanede tutulduktan sonra halkın gözü önünde işkence edilip öldürüldü. Bazı kayıtlar elleri ve ayaklarının kesildiğinden söz ederler. Yine bazı kaynaklarda Hallac'ın işkence sırasında bile sükûnetini bozmadığı ve kendisine işkence yapanlar için af dilediği yazılıdır. İnfazı 26 Mart 922'de gerçekleştirilmiştir

Ama daha sonra gelen islam alimleri Hallac'ın anlaşılamadığını aslında En-el Hak (Arapça: أنا الحق, Anal Haq), Arapça "Ben Hakkım" anlamına geldiğini söylemiştir. Ama aslen "Haktan gayrı degilim" demektir."Ben Tanrı'yım" anlamına gelmez. Başka bir şekilde soylemek gerekirse, "Ben Haktan ibaretim, ancak Hak benden ibaret degil" denebilir.

Selam ve dua ile...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Dinle Neyden !

Dinle Neyden !

sa ben ney çalıyorum o zaman haram işliyorum.bir an önce neyi bırakmalıyım öyle değil mi? herşey için Allah(c.c.) razı olsun,bırakmalıyım

Cenabı Hak cümlemizden razı olsun abi.
Bırakın tabiki. Bunu savunanlara sorun. Eline ney alıpta çalan bir tane islam alimi göstersinler. Gösteremezler. Yine bunlara dikkat edin zon zamanlarda eline bir ilahiyat diplaması alıp yada isim yapmış kişilerin sözde fetvalarını yazarlar.
Bakınız işin doğrusu ne.

Sual: Mesnevi’de, (Dinle neyden…) deniyor. Buradaki ney’den maksat çalgı mıdır, yoksa bir benzetme mi yapılmıştır?
CEVAP
Ney çalgıdır; fakat buradaki ney çalgı değildir. Çalgının her çeşidi haramdır. Mevlana Cami hazretleri buyuruyor ki:

Mesnevinin birinci beytinde, (Dinle neyden, nasıl anlatıyor, ayrılıklardan şikayet ediyor) deniyor. Burada neyden maksat, İslam dininde yetişen kâmil, yüksek insan demektir. Bunlar, kendilerini ve her şeyi unutmuştur. Zihinleri her an, Allahü teâlânın rızasını aramaktadır. Ney, Farsça’da, yok demektir. Bunlar da, kendi varlıklarından yok olmuştur. Ney denilen çalgı, içi boş bir çubuk olup, bundan çıkan her ses, onu çalan kimseden hasıl olmaktadır. O büyükler de, kendi varlıklarından boşalıp, kendilerinden, Allahü teâlânın ahlakı, sıfatları ve kemalatı zahir olmaktadır. Neyin üçüncü manası, kamış, kalem demektir ki, bundan da, insan-ı kâmil kastedilmektedir. Kalemin hareketi ve yazması kendinden olmadığı gibi, kâmil insanın hareketleri ve sözleri de, hep Allahü teâlânın ilhamı iledir. (Mesnevi şerhi)
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
sa ben ney çalıyorum o zaman haram işliyorum.bir an önce neyi bırakmalıyım öyle değil mi? herşey için Allah(c.c.) razı olsun,bırakmalıyım

Bakınız..

Şimdiki tarikatçıların yaptıkları gibi, dönmek, dümbelek, ney, saz çalmak haramdır. (Tahtavi şerhi)

Def, tambur ve her çeşit çalgıyı evinde, dükkânında bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediye etmek, ariyet veya kiraya vermek günahtır. (Berika)

Tasavvuf müziği diye bir şey yoktur. Müzik, nefsin gıdası, ruhun zehirdir, kalbi karartır. (Dürr-ül mearif)

Her çeşit çalgı dinlemek haramdır. (Fetava-i Bezzaziyye, Hadika, Ahlak-ı alaiyye)

Tabiinin büyüklerinden Hazret-i Nafi anlatır:
Sahabeden Abdullah bin Ömer’le beraber gidiyorduk. Ney sesi işittik. Kulaklarını parmaklarıyla kapadı. Oradan hızla uzaklaştık. (Ney sesi daha işitiliyor mu?) dedi. (Hayır, işitilmiyor) dedim. Parmaklarını kulaklarından ayırdı. (Resulullah da böyle yapmıştı) dedi. Ben o zaman çocuktum. (Eşiat-ül-lemeat)

Çocuğa günah olmayacağı için, ona da kulaklarını kapat dememiştir. Yoksa Abdullah bin Ömer takvası sebebiyle kulaklarını kapattı demek doğru değildir. Nafi, böyle yanlış anlaşılmaması için, çocuk olduğunu özellikle bildirdi. (Eşiat-ül-lemeat)


Bunların hepsi kıymetli fıkıh kitablarıdır. Bir kimse bütün bunlara rağmen kalkarda yorum yaparsa ona diyecek bir sözümüz yoktur.

Allahü teala rızasına uygun olan işlerden ve sözlerden ayırmasın.

Dua eder dua beklerim.
 

Erzurumli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
1
Puanları
0
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Ayrıca bu sözü söyleyen Hallac-ı Mansur diğer sûfîlerin halkla paylaşmayı uygun bulmadığı sûfî öğretilerini halkın önünde ve yazılarında açıkça ifade etmekten çekinmezdi. Bu tavrı düşman kazanmasına yol açtı ve yöneticiler tarafından varlığı tehdit olarak algılandı. Yaşadığı vecd hallerinden birinde "Enel Hakk", "Ben Hakkım" anlamına gelen (أنا الحق) ifadeler sarfetti. Enel Hakk ifadesindeki Hakk'ın Allah'ın doksan dokuz isminden biri olması onun ilahlık iddiasında bulunduğu kanaatini doğurmuştu.

Abbasi yöneticileri Hallac'ın sözlerinin devletin güvenliğini tehdit ettiğini düşündüklerinden uzun bir mahkemeden ve onbir yıl Bağdat'da bir hapishanede tutulduktan sonra halkın gözü önünde işkence edilip öldürüldü. Bazı kayıtlar elleri ve ayaklarının kesildiğinden söz ederler. Yine bazı kaynaklarda Hallac'ın işkence sırasında bile sükûnetini bozmadığı ve kendisine işkence yapanlar için af dilediği yazılıdır. İnfazı 26 Mart 922'de gerçekleştirilmiştir

Ama daha sonra gelen islam alimleri Hallac'ın anlaşılamadığını aslında En-el Hak (Arapça: أنا الحق, Anal Haq), Arapça "Ben Hakkım" anlamına geldiğini söylemiştir. Ama aslen "Haktan gayrı degilim" demektir."Ben Tanrı'yım" anlamına gelmez. Başka bir şekilde soylemek gerekirse, "Ben Haktan ibaretim, ancak Hak benden ibaret degil" denebilir.

Selam ve dua ile...


Aleykum selam,

Bize düşen ancak uyarmak tır,seni yine uyarmak istiyorum,sebebide şudur,

Arapçada ENE -BEN EL-LAMI TARİF HAK ise Nekredir yani çokluğa işaret eder,HAK kelimesini yanlız başına kullanırsan normal dir ancal evveline lamı tarif ve hemzeyi vasıl olan EL i koyarsan tek bir şeye işaret eder bunun adına da marife derler,daha da açarsak.
ALLAH ismi şerifi aslında LAH-EHE idi kendi başlarına herşey için kullanılırlar,ancak evvellerine gelen EL ile EL-LAH ve İL-EHE türkçe deyimle de AL-LAH ve İL-AHE olurlar,yani HAK kendi başına herkese kullanılır ancak EL-takısı ile tek bir zata ancak ALLAH TEALA ya isim olarak kullanılır.
EN-HAK dersen BEN herkes kadar hak dağıtan biriyim olur,EN-EL-HAK dersen BEN HERKESE HAK DAĞITAN ALLAHIM DERSİN,
Ben den bukadar üç kere uyardım,Allah (c.c) şahit,gerisi sana kalmış.

 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Aleykum selam,

Bize düşen ancak uyarmak tır,seni yine uyarmak istiyorum,sebebide şudur,

Arapçada ENE -BEN EL-LAMI TARİF HAK ise Nekredir yani çokluğa işaret eder,HAK kelimesini yanlız başına kullanırsan normal dir ancal evveline lamı tarif ve hemzeyi vasıl olan EL i koyarsan tek bir şeye işaret eder bunun adına da marife derler,daha da açarsak.
ALLAH ismi şerifi aslında LAH-EHE idi kendi başlarına herşey için kullanılırlar,ancak evvellerine gelen EL ile EL-LAH ve İL-EHE türkçe deyimle de AL-LAH ve İL-AHE olurlar,yani HAK kendi başına herkese kullanılır ancak EL-takısı ile tek bir zata ancak ALLAH TEALA ya isim olarak kullanılır.
EN-HAK dersen BEN herkes kadar hak dağıtan biriyim olur,EN-EL-HAK dersen BEN HERKESE HAK DAĞITAN ALLAHIM DERSİN,
Ben den bukadar üç kere uyardım,Allah (c.c) şahit,gerisi sana kalmış.

Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Uyarın için teşekkürler kardeşim. O zaman da Hallac-ı Mansur anlaşılmamıştı şimdi de anlaşılmasını beklemiyorum.

Yüce ALLAHUTEALA cc benim ne anlamda kullandığımı biliyor elhamdülilllah.

Selam ve dua ile...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Uyarın için teşekkürler kardeşim. O zaman da Hallac-ı Mansur anlaşılmamıştı şimdi de anlaşılmasını beklemiyorum.

Yüce ALLAHUTEALA cc benim ne anlamda kullandığımı biliyor elhamdülilllah.

Selam ve dua ile...

ERzurumlu abi burada doğru söylüyor.

Sizde bilirsiniz ki Hallac-ı Mansur hazretleri 'kuddise sirruh' bu sözü söylediği zaman sekr halinde idi. Ama islam zahire bakar. Bizler sekir halinde olmadığımız için mazur olmayız. Burada niyet kurtarmaz. Sekr hali olmak başkadır. Sahv halinde olup niyetim budur demek başkadır.

İhtiyatlı davranmanızı tavsiye ederim.
 

dinleneyden

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Kas 2008
Mesajlar
20
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
teşekkür ederim huyela abi tabi herkesten paylaşımları için teşekkür ederim benim abimde çalıyor inşAllah o da bırakır.cümleten Allah'a emanet olun
 

Erzurumli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
1
Puanları
0
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Uyarın için teşekkürler kardeşim. O zaman da Hallac-ı Mansur anlaşılmamıştı şimdi de anlaşılmasını beklemiyorum.

Yüce ALLAHUTEALA cc benim ne anlamda kullandığımı biliyor elhamdülilllah.

Selam ve dua ile...


Değerli kardeşim o zaman hallacı mansur hazretlerini anlamamış olabilirler ama ben bir şeyhe bağlı tasavvuf müridiyim inanki senin onu anladığından daha iyi anlıyorum,ayrıca arapça tahsil ediyorum evveline gelen elif ve lam takısı ile herkes için kullanılan isimler nekrelikten çıkar,yanlız o ismi gerçek manada kullanan zat için söylenir buda marifelik bilinirliktir,benim ne demek istediğimi gayet güzel anlıyorsun,Sende Hallacı Mansur hazretlerinin çıktığı makama çık onun gibi sekr yani sülük sarhoşluğu makamına çık,sende o sarhoşlukla BEN HAKIM de Allah (c.c) ile senin aranda olan bir şeydir bu,ama sen daha Elif Lamın arapçada vazifesini bilme kendini Hallacı Mansur (ks) ya benzet sonrada seni uyardık diye bize tarih tasavvuf dersi ver,KÜFRE DÜŞÜYORSUN inat etme vazgeç Her önüne gelen kendine ALLAH TEALA ya özel olan isimleri kullanırsa ne olur,aç Kur-an ı kerimi bak bakam Rahman ve Rahim isimlerinin evvellerinde Elif Lam varmı yokmu,Allah Teala kasd edildiği için ER-RAHMAN ve ER-RAHİM denir tabii R harfi şemsi harflerden olduğu için Lam düşer,ancak bir sürü ismi Rahim yada Rahman olan insan vardır,Allah Teala Peygamber Efendimiz (s.a.v) e sen çok Rahim birisin demiştir,bir ayeti kerimede ER-RAHİM sin dememiştir,çünkü kendine has dır,ER ile başlanması.Eğer bir şeyhe bağlıysan yada bir hocan varsa git deki ben kendime EN-EL HAK diye isim koydum,versinler sana cevabını.Ben sana yalan söyleyecek bir insanda değilim,bir çıkarımda yok,sen benim müslüman kardeşimsin açıkca küfre düşme diye söylüyorum,birde başka bilmeyen kardeşler olur onlara kötü örnek olma.Allah Teala akıl fikir versin sana bırak şu inadı.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
esselamu aleykum
huyella nici bu yazilanlarin cogu dr. ebubekir sifil hocanin yazisiydi nitekim hocamiz mezhep imamlarimizin goruslerini de yansitmis ama yinede anlamak istememissiniz daha ne diyebilirim..
size göre; sizler dogru yoldasiniz! digerleri sapitmislar siz bu kafayla insanlari camiden cemaatten uzaklastirip guya faydali oluyorum zannediyorsunuz yazik...
ayrica ben muzik zaten dinlemem mesela bir örnek günümuzde bazi ilahi soyleyenler sanki pop muzik soyluyorlar yani muzik aletleriyle ud, keman v.s. gibi bunlarla Lafz-i Celil, Esmaul Husna, Salavat ve digerlerini soylemenin dogru olmadigi kanatindeyim...

bakiniz güleryüzlü sirkeci tatlı dili sayesinde müşterileri toplamış, ilgi, alâka görmüş. Ekşi yüzlü, sert ifadeli balcı da balıni satamamış, müşterileri kaçırmıştır. Neden? Çünkü birinin elinde bal, yüzünde sirke; diğerinin elinde sirke, fakat sureti ve dili bal gibi tatlı... 'Kendimize gelelim! İslâm'ın bal gibi hakikatlarından, îmanın nurlarından, kötü davranışlarımızla insanlan mahrum bırakmayalım! böyle zehir zemberek ifadelerle insanlara bisey anlatamazsiniz güzel söz ve tatli dille...

ben bir hadisi serifi sizinle paylasmak istiyorum; Peygamberimz (sav) söyle buyurmuslardir:


يَسِّرُوا وَلاَ تُعَسِّرُوا وَبَشِّرُوا وَلاَ تُنَفِّرُوا

Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.

Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.
 

titretttinhoca

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
87
Islamdan baska hak dinlere inananlar putlarin tamir edilmesinde faizin belli bir arazide haram tutulmasina besmelesiz etin yenmesi helal olduguna inananlar ilahilerin haram oldugunu kulahima anlatacak ..

ilahiler insana Allahi hatirlatir Muslumanlik duygularini diri tutar ..
sadece ilahiler dinleyerek Musluman olanlar Islami kabul edenler var cunku o ilahilerde ilahi ask dile getirilir..


demekki papazlar bu yuzden milletin ilahi dinlemesini istemiyor hristiyanlarin tapinaklarini ihya etsin diye ..

yarin obur gun ayni nakilciler cikipta ALlahi sevmek caiz degildir derse hic sasirmayin ilahilere bu yuzden haram diyorlar
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt