Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

kaza namazı olan sünnet ve nafile namaz kılabilir mi (1 Kullanıcı)

aşık74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Kas 2008
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Esselamu aleyküm hüyela kardeşim,hayırlı sabahlar :)
Allah razı olsun bilgiler için :)
Ben başladım bu şekilde uygulamaya kaza namazlarımı,kaldı 11 sene :(
svg...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
selamunaleykum,

Ve aleyküm selam...

konu dikkatimi çekti ve nacizane birşeyle söylemeden geçmek istemedim. öncelikle şunu belirtmek isterim ki bu söyleyeceklerim kendi fikirlerimdir. her türlü eleştiri ve varsa yanlışların düzeltilmesine açıktır. kimseyi söylediklerini de yermek amacıyla yazmıyorum.

Allahü teala razı olsun.

şöyle başlamalıyım ki: birşeyin herkes tarafından yapılıyor olması onun doğruluğunu göstermez. doğru olanı yapmak doğrudur.

Amenna .. Olduğu gibi katılıyorum. Linke bakarmısınız.

http://forum.islamiyet.gen.tr/dini-sohbet/75257-cogunluga-uymak.html



ayrıca islam mantık dini değildir. İslam mantığa hükmeder. yani birşeyleri biz anlamıyoruz diye öyle olmaması anlamını taşımaz. bizim anlamamız aklımızın yetersizliğindendir. birşey kafamıza yatmadı diye haşa İslam'da yoktur diyemeyiz.

Aynen öyle. İslamiyet nakil dinidir, selim olan akla uygundur. Eğer bizim aklımıza uymuyorsa bizim aklımız selim değildir. Ne yazıkki bazı arkadaşlara bunuda anlatamıyoruz. Eğer mantık dini olsaydı insanların mantıkları farklı farklı olduğundan bir sürü dini hüküm çıkarırıdı herkes. Nitekim bugün kendi mantığına aldananlar böyle yapmaktalar.

Asıl konuya geldiğimizde ise, en çok ikilemde kaldığım konulardan biridir kaza, nafile ve sünnetler. birşey dikkatimi çekti yukarıdaki konularda. yatsı namazının son sünneti için deniyor ki vitire niyet edilir ve 3 rekaat kılınarak hem sünnet hem de kaza eda edilmiş olur. anlayamadığım nokta şu ki: Allah c.c neden yatsı namazının son sünnetini 3 değil de 2 olarak kılınmasını emretmiş ve Rasulune böyle uygulatmıştır.

Emretmemiştir. Sünnetler emir değildir. Peygamber efendimizin 'aleyhisselam' ümmetine tavsiyeleridir. Yani kılmıyana azap yapılmaz. Devamlı olarak özürsüz terkeden azarlanır.


akşam namazı için de aynı durum söz konusudur. eğer sünnetler kaza yerine geçiyorsa bize bu ruhsat zaten verilirdi en azından bu ruhsatı kullanmaya dair koşullar hazırlanırdı.

Sünnetler kaza yerine geçmez. Sadece kılınmış olan farzların içindeki eksiklikleri tamamlar. Yoksa kılınmamış farzın yerine geçmez.

Nafile farzın yerine geçmez. İmam-ı Rabbani hazretleri (Nafile farzın yanında denizde damla bile değildir) buyuruyor.

Nafile farzın yerine geçseydi, sadaka, hayır hasenat yapanların verdikleri, zekat yerine sayılır, ayrıca zekat farzına lüzum kalmazdı.

Nafile farzın yerine geçseydi, nafile hac, umre yapanların yaptıkları hac farzının yerine kabul edilir, ayrıca hac farzına lüzum kalmazdı.

Nafile farzın yerine geçseydi, nafile oruç tutanların tuttukları oruç, farz olan Ramazan orucunun yerine kabul edilir, ayrıca Ramazanda oruç tutmaya lüzum kalmazdı.

Nafile farzın yerine geçseydi, vakitleri ve şartları belirli olarak 5 vakit namaz farz olmaz, farzı vaktinde kılmamak yani kazaya bırakmak büyük günah olmazdı. Namazı kazaya bırakmak haramdır, kaza etmedikçe farz borcundan kurtulamaz. Bir farz namazı, vakti çıktıktan sonra kılmakla, yani kaza etmekle, kazaya bırakma günahı affolmaz. Ayrıca tevbe etmesi de gerekir.

Hadis-i şerifte, (Bir namazı, bilerek, özürsüz kılmayan, seksen hukbe [1 hukbe 80 yıl] cehennemde kalacaktır) buyuruluyor. Bu müthiş günahların altından kurtulabilmek için, namazları bir an önce kaza etmek gerekir. (Tergib-üs-salât)

İbni Nüceym hazretleri buyuruyor ki:
Farz namazları vaktinde sonraya bırakmak büyük günah olup, ancak tevbe etmekle affolur. Tevbe ederken, kılmadığı namazları kaza etmesi gerekir. Kaza etmeye gücü varken kaza etmezse, ayrıca büyük bir günah daha işlemiş olur. (Kebair ve segair)

Müslim'deki bir hadis-i şerifte, (Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece [teheccüd] namazıdır) buyuruldu. Bir kimse, ömründe hiç teheccüd kılmasa, ahirette hiçbir ceza verilmez. Çünkü nafiledir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Farz namaz borcu olanın, nafile namazı kabul olmaz.) [Dürret-ül fahire Fütuh-ul-gayb, Zahire-i Fıkh]

Bunun gibi, hayatında hiç sadaka vermeyene, hiç hayır hasenat yapmayana, hiç umreye nafile hacca gitmeyene, hiç nafile oruç tutmayana ceza bildirilmedi. Farzların yerlerine geçselerdi, hem ceza bildirilirdi, hem de farzlara lüzum kalmazdı.


somut örnek verecek olursak teşbihte hata olmasın namazı kompozisyon olarak düşünebiliriz. Ana fikri verdiğimizde sadece konu anlaşılmıştır aslında. ama giriş ve sonuçları olduğunda daha anlaşılır olur. kaldı ki kompozisyonda kontrol insanken ibadette Rabbimdir ve O'nun rahmeti sonsuzdur. Şüphesiz O çok bağışlayandır.

Bu örneği anlıyamadım özür dilerim.

Hepimizin iyi bildiği bir hadiste de dediği gibi: Hz. Ali r.a. (yanılıyor olabilirim) müşriklerden biriyle konuşurken diyor ki varsayalım haşa Allah yok ahiret diye bir şey de yok. Bu durumda ben dünyada fazladan biraz gayret göstermiş olurum birşey kaybetmem diyor. Ama Ya Allah ve ahiret varsa ben zaten birşey kaybetmemişken kazanan da olurum diyor.

Amenna...

Ben önceden sünnet yerine kaza kılıyordum.

Ne güzel yapıyormuşsunuz. bi abimle oturduk hesapladık benim namazdan sonra kaza kılmam ortalama 3 dakikamı alıyor. yani 3 dakika için sünnetten vazgeçmiş oluyorum.

Sünnetleri kılarken kazaya niyet eden, sünnetten vazgeçmiş olmuyor. Eğer sadece farzı kılıp kalkarsanız sünneti terk etmiş oluyorsunuz.

Linke bakmanızı rica ederim.

Sünnet terk edilmiş olmaz .:.: www.dinimizislam.com :.:.

Hem bakın sünnetleri kılarkan kazaya niyet edilmesini söyleyen alimler fazladan kaza kılmayın demiyor. Günde 10 günlük kaza namazı kılsanda yine sünnetler yerine kazaya niyet edin 11 gün olsun diyor. Çünkü bu borcun bir an önce bitmesi gerekiyor.


yine belirtiyorum şahsi fikrimdir kimseyi etkilemek niyetinde değilim kesinlikle doğrudur veya yanlıştır demiyorum ki burda bunu yazma sebebim daha net bir karar vermemde yardımcı olmanız inşallah. nihayetinde En doğrusunu Rabbim bilir. O bizi yanlış yolda olanlardan eylemesin...her iki şekilde de namaz kılmış biri olarak Rabbim eksiklerimizi rahmetiyle tamamlasın inşallah.

Amin inşaallahü teala.

Sonuç olarak hiçbir iyiliğin hiçbir ibadetin -bazı kurallar çerçevisinde- Allah c.c. katında zayi olacağını düşünmüyorum. inşallah karşılığını mükafatını alacağızdır.

Bakın sizde diyorsunuz bazı kurallar çerçevesinde diye. Doğrusuda bu ibadetten murad, maksat emredileni yapmaktır. Yoksa kendi kafamıza göre yapmak değil.

Sorularla İslamiyet | Sünnetlerin yerine kaza namazı kılınabilir mi?

bu linkte her iki görüşü de destekleyen bilgiler bulunmaktadır. benden daha açıklayıcı:)

Lütfen aksini düşünen veya bir yerde yanlış düşündüğümü yanlış birşey söylediğimi gören arkadaşlar uyarsınlar çünkü bunları söylemekle beraber yanlışlık da varsa kabulumdür.herkes hakkını helal etsin inşallah...
Selam ve Dua ile


Helal olsun sizde hakkınızı helal ediniz. Bu son paragrafınızdan dolayı yukarıdakileri yazmak zorunda hissettim kendimi. Selam ve dua eder dua beklerim. Allahü tealaya emanet olunuz.
 

denizhkn

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Mar 2009
Mesajlar
421
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
esselamunaleykum ve rahmetullah..
Allah razı olsun zahmet ve emeğiniz için. özenle okudum yazdıklarınızı.
konuyu ilk okuduğumda yazılanların bir çoğunu tek tek okuyabilmiştim. onların üzerine bu düşüncelerimi yazdım. siz de dediğim gibi büyük bir zahmetle tek tek değerlendirmişsiniz yazdıklarımı Allah razı olsun tekrardan. bir yeri anlayamamışsınız örnekle iligli. orada demek istediğim şuydu ki: farz namazdan önce sünnetin kılınması farz namaza hazırlık ve yatsı öğle ve akşam namazını bitiriştir. yani tamamlama olarak görüyorum. En iyisini tabiki de Rabbim bilir.
tekrar geri dönüp baktığımda bir üye farz namazı kılınmadan önce kaza kılınmadığını bildiğini söylemiş. ben de bu konuda hemfikirim. yani günün üzerine farz olan namazını eda etmeden kaza kılınmayacağını biliyorum ama yine de araştıracağım. eğer bu konuda bir bilginiz varsa cümleyi soru olarak algılabilirsiniz cevabınızı beklerim.
diğer bir konu da şu ki ben sünnetlerin veya nafilelerin farz namazlar yerine geçeceğini söylemiyorum. öyle olsa idi farzın ikamesi diye birşey olurdu. farz farzdır. yapılması şarttır. benim ve konuyu açan arkadaşın demek istediği sünnetin farzı tamamlamada yardımcı olabileceğidir. yani farzın eksik kalan yerlerini belki de sünnetlerle Rabbim tamamlayacaktır. Bilgi sahibi O'dur. Hesap günü geldiğinde en doğrusunu söyleyecek olan da O'dur.
Diyelim ki kazalarımız bitmeden sünnet ve nafile namazlarımız kabul olmuyor. Ben her gün sünnetlerimi ve gücüm yettiğince kazalarımı kılmaya çalışıyorum. akşam namazından sonra evvabin namazını da kılıyorum. Rabbim kabul etsin...kazalarım olmadığı için bu kıldıklarımın kabul olmadığını varsayalım. bu durumda benim sadece farz ve kaza namazım kabul olur. diğerleri de boşa gitmiş olur yani her vakitte ortalama birkaç dakika fazladan ibadet etmiş olurum. ama aynı zamanda kazalarımı da kılmış olurum.
diğer yandan eğer sünnetlerin kılınması gerekiyorsa terk edilmemesi gerekiyorsa benim burda bir kaybım olmaz. ben zaten kılıyor olurum hem sünnetleri hem de kazaları kılmış olurum. bu durumda hangi daha doğru olur? boşa geçti dediğimiz yerlerde Kuran-ı Kerim okuduğumuzu O'u tesbih ettiğimizi Efendimiz s.a.v'e Salat-u Selam getirdiğimizi düşünürsek bence hepsi boşa gitmiş olmuyor elde kalan birşeyler var oluyor.
İslam bir bütündür. Kuran-ı Kerimi kabul ediyorum haşa hadisleri reddediyorum diye birşey olamaz. benim burdaki niyetim inkar değil aklımın yetersizliğidir. her iki taraf da kaynak gösterirken aslında kaynakların birbirine ters düşüşüdür. işte anlamadığım nokta bu...
hakkınızı tekrardan helal edin...
Allah'a emanet olun sürçü lisan ettiysek affola..
Selam ve Dua ile...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
esselamunaleykum ve rahmetullah..

Ve aleyküm selam ve rahmetullah...

Allah razı olsun zahmet ve emeğiniz için. özenle okudum yazdıklarınızı.

Cenabı Hak cümlemizden razı olsun . Teşekkür ederim.


konuyu ilk okuduğumda yazılanların bir çoğunu tek tek okuyabilmiştim. onların üzerine bu düşüncelerimi yazdım. siz de dediğim gibi büyük bir zahmetle tek tek değerlendirmişsiniz yazdıklarımı Allah razı olsun tekrardan.

bir yeri anlayamamışsınız örnekle iligli. orada demek istediğim şuydu ki: farz namazdan önce sünnetin kılınması farz namaza hazırlık ve yatsı öğle ve akşam namazını bitiriştir. yani tamamlama olarak görüyorum. En iyisini tabiki de Rabbim bilir.

İşte tamamlama değil. Bakın bir kimse sadece öğle namazının farzını kılıp kalksa mahşer günü sen öğle namazını kılmamışsın demezler. Yani farzı tam kılmış. Borcunu ödemiş. Ama öğle namazının farzını kılmadan 100 rekat nafile namaz kılsa, neden farzı kılmadın emri yerine getirmedin diye hesaba çekilir. Bunu herkes biliyor. Sünnetleri kılınmayan namaz eksiktir diye bir hüküm hangi din kitabında yazıyor. İşte araya bizlerin mantığı girince iş bozuluyor.

tekrar geri dönüp baktığımda bir üye farz namazı kılınmadan önce kaza kılınmadığını bildiğini söylemiş. ben de bu konuda hemfikirim. yani günün üzerine farz olan namazını eda etmeden kaza kılınmayacağını biliyorum ama yine de araştıracağım. eğer bu konuda bir bilginiz varsa cümleyi soru olarak algılabilirsiniz cevabınızı beklerim.

Bakın buda halk arasında yanlış bilinen konulardan biri. Fıkh kitablarında buyuruluyorki mekruh vakitler haric her zaman har vaktin kaza namazı kılınabilir. Yani vaktin farzı kılınmadan kaza kılınmaz diye bir şey hiç bir yerde yazmıyor.


diğer bir konu da şu ki ben sünnetlerin veya nafilelerin farz namazlar yerine geçeceğini söylemiyorum. öyle olsa idi farzın ikamesi diye birşey olurdu. farz farzdır. yapılması şarttır. benim ve konuyu açan arkadaşın demek istediği sünnetin farzı tamamlamada yardımcı olabileceğidir. yani farzın eksik kalan yerlerini belki de sünnetlerle Rabbim tamamlayacaktır.

Tamam . Zaten kitablarda böyle yazıyor. Kılınmış olan farzların içindeki eksiklikleri tamamlıyacak. Yoksa hiç kılınmamış farzın yerine geçmez. Bu konuda mutabıkız.

Bilgi sahibi O'dur. Hesap günü geldiğinde en doğrusunu söyleyecek olan da O'dur.
Amenna.

Diyelim ki kazalarımız bitmeden sünnet ve nafile namazlarımız kabul olmuyor.

Evet

Ben her gün sünnetlerimi ve gücüm yettiğince kazalarımı kılmaya çalışıyorum. akşam namazından sonra evvabin namazını da kılıyorum. Rabbim kabul etsin...kazalarım olmadığı için bu kıldıklarımın kabul olmadığını varsayalım. bu durumda benim sadece farz ve kaza namazım kabul olur.

Evet kaza namazı borcunuz varsa sadece farz ve kaza namazlarınız kabul olur. Zaten farzın kazasıda farzdır. Farzı bırakıp sünnetle nafileyle meşgul olunmaz.

diğerleri de boşa gitmiş olur yani her vakitte ortalama birkaç dakika fazladan ibadet etmiş olurum. ama aynı zamanda kazalarımı da kılmış olurum.
diğer yandan eğer sünnetlerin kılınması gerekiyorsa terk edilmemesi gerekiyorsa benim burda bir kaybım olmaz. ben zaten kılıyor olurum hem sünnetleri hem de kazaları kılmış olurum. bu durumda hangi daha doğru olur?

Burada kaybınız şu. Evet boş vakitlerinizde hep kaza namazı kılın. İslam alimleride böyle söylüyor. Ama nafile veya sünnet namaz kılmaya vakit buluyorsanız bunlar yerinede kaza kılın. Siz atıyorum günde 20 rekat nafile namaz kıldınız, işte kaybınız bu yirmi dakika oluyor. Bu yirmi dakikada bir gün kaza namazı borcu ödeyebilirdiniz. Atıyorum 10 senede bitecek borcu 5 seneye indirebilir ve bir an önce bu büyük günahtan kurtulursunuz.



boşa geçti dediğimiz yerlerde Kuran-ı Kerim okuduğumuzu O'u tesbih ettiğimizi Efendimiz s.a.v'e Salat-u Selam getirdiğimizi düşünürsek bence hepsi boşa gitmiş olmuyor elde kalan birşeyler var oluyor.

Netice olarak farz borcu varken farz sevabı almak varken nafileyle meşgul oluyorsunuz. Yani emredilen şeyi yapmayıp kendi isteğinize göre ibadet etmiş oluyorsunuz.


İslam bir bütündür. Kuran-ı Kerimi kabul ediyorum haşa hadisleri reddediyorum diye birşey olamaz. benim burdaki niyetim inkar değil aklımın yetersizliğidir. her iki taraf da kaynak gösterirken aslında kaynakların birbirine ters düşüşüdür. işte anlamadığım nokta bu...

İşte bunu yanlış düşünüyorsunuz. Ne yazıkki sünnet yerine kaza kılınmaz diyenler kaynak gösteremiyorlar. Evet gösterdikleri bir şey var ama fıkh kitablarını yanlış anladıklarından kaynaklanıyor. Fıkh kitablarında bir hüküm var. Namazı kazaya kalmış tertib sahibi kimsenin, yani namaz borcu 6 vakitten (yani toplam 24 rekat olsun vitr dahil) az olan kimsenin sünnetleri kazaya niyet etmeyip bu altı vakit namazı ayrıca kılması eftaldir deniyor. Bakın kılamaz denmiyor.Daha iyidir deniyor. 6 vakit namaz yaklaşık 20 dakikada biteceğinden bunları hemen kaza edip sünnetleri yine sünnet olarak kılması eftaldir deniyor.Kılamaz denmiyor. Bu bile sünnetleri kılarken kazaya niyet edebilir. Nerde kadldıki senelerce kaza namazı borcu olanlar sünnetleri kılarken kazaya niyet edemesin. İşte bu hükmü yanlış algılayanlar sünnet yerine kaza kılınmaz diyor.


hakkınızı tekrardan helal edin...

Estağfirullah . bir hakkımız yok. Sizde hakkınızı helal ediniz.

Allah'a emanet olun sürçü lisan ettiysek affola..
Selam ve Dua ile...

Allahü teala razı olsun. Estağfirullah. Bizim bir yanlışımız olduysa kusurumuza bakmayınız.

Fi emanillah.

Dua eder dua beklerim.
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Evet kaza namazı borcunuz varsa sadece farz ve kaza namazlarınız kabul olur. Zaten farzın kazasıda farzdır. Farzı bırakıp sünnetle nafileyle meşgul olunmaz.

Kazaları bırakın vaktinde kılınan namzarın bile kabul olunacağı sadece umulur Bunu ancak Allah'u teala bilir.Vakit namazının kabul olabilmesi için gereken şartları yaparız eğer eksik ise işte mevla sünnetler vesilesi ile bu eksikleri giderir.Hadiste anlatılmak istenen budur.
Mesela kılınmayan namazları kaza etmeye gerek yok diyen alimlerde vardır.Namazın kazaya bırakmak bigi bir lüksü yoktur müslümanın.(Uyku Hastaslık Bayılma vs.) o nedenle namazın kazası olmaz diyorlar.
Bir örnek vermek gerekirse islamın en büyük emri namazdır dinin direğidir bir çok ayet hadis bunu açıklamaktadır.
(Örnek.Kişi ile küfür arasında namazı terketmek vardır.Tirmizi)
Şimdi buna binaen Allah hayızlı kadına namazını kaza ettirmezken tutulamayan orucun tutulmasını istemiştir.Bundaki hikmeti hiç düşündünüzmü.
Şimdi arkadaşlar olay şudur ınsan o veya bu nedenle namazlarını kılmadı ise ve günün birinde kafasına takedip pişman oldu ise ve namaza başladı ise yapacağı iş şudur.Namaz kılmadığı için girdiği günahları için içten güzel bir tövbe etmek mevlaya yalvarmak ve af dilemek olmalı.Ondan sonra sünnetleri ile beraber farzları kılmalı ve kılabildiği kadarda kabul olunacağı umularak kaza kılmalı sünneti terk etmemeli zamanında kılmayarak yapılan yanlışa birde sünneti terkettirmek yanlışını eklememeli.
Eğer gerçekten pişman olan bir insan kazalarda gevşeklik yapmaz nefsinize sorun eğer kaza kılmakta gevşeklik ediyorsa o zaman tövbenizi ve pişmanlığınızı tekrar mevlaya arz edin taki kaza kılmakta artık gevşeklik göstermeyene kadar benim hocam şöyle demişti ben ne ınsanlar bilirim 1 senede 10 senelik kaza nazanını kıldılar demekki biz nefiserimizi bir daha bu konuda muhasebeye çekmeliyiz ve ondan sonra konuyu tekrar değerlendirmeliyiz
Selametle kalın
 

denizhkn

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Mar 2009
Mesajlar
421
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Evet kaza namazı borcunuz varsa sadece farz ve kaza namazlarınız kabul olur. Zaten farzın kazasıda farzdır. Farzı bırakıp sünnetle nafileyle meşgul olunmaz.

Kazaları bırakın vaktinde kılınan namzarın bile kabul olunacağı sadece umulur Bunu ancak Allah'u teala bilir.Vakit namazının kabul olabilmesi için gereken şartları yaparız eğer eksik ise işte mevla sünnetler vesilesi ile bu eksikleri giderir.Hadiste anlatılmak istenen budur.
Mesela kılınmayan namazları kaza etmeye gerek yok diyen alimlerde vardır.Namazın kazaya bırakmak bigi bir lüksü yoktur müslümanın.(Uyku Hastaslık Bayılma vs.) o nedenle namazın kazası olmaz diyorlar.
Bir örnek vermek gerekirse islamın en büyük emri namazdır dinin direğidir bir çok ayet hadis bunu açıklamaktadır.
(Örnek.Kişi ile küfür arasında namazı terketmek vardır.Tirmizi)
Şimdi buna binaen Allah hayızlı kadına namazını kaza ettirmezken tutulamayan orucun tutulmasını istemiştir.Bundaki hikmeti hiç düşündünüzmü.
Şimdi arkadaşlar olay şudur ınsan o veya bu nedenle namazlarını kılmadı ise ve günün birinde kafasına takedip pişman oldu ise ve namaza başladı ise yapacağı iş şudur.Namaz kılmadığı için girdiği günahları için içten güzel bir tövbe etmek mevlaya yalvarmak ve af dilemek olmalı.Ondan sonra sünnetleri ile beraber farzları kılmalı ve kılabildiği kadarda kabul olunacağı umularak kaza kılmalı sünneti terk etmemeli zamanında kılmayarak yapılan yanlışa birde sünneti terkettirmek yanlışını eklememeli.
Eğer gerçekten pişman olan bir insan kazalarda gevşeklik yapmaz nefsinize sorun eğer kaza kılmakta gevşeklik ediyorsa o zaman tövbenizi ve pişmanlığınızı tekrar mevlaya arz edin taki kaza kılmakta artık gevşeklik göstermeyene kadar benim hocam şöyle demişti ben ne ınsanlar bilirim 1 senede 10 senelik kaza nazanını kıldılar demekki biz nefiserimizi bir daha bu konuda muhasebeye çekmeliyiz ve ondan sonra konuyu tekrar değerlendirmeliyiz
Selametle kalın

Rabbim sizden razı olsun kardeşim. en doğrusunu tabiki Rabbim bilir. Mevlana'nın nice insanlar gördüm üstünde elbisesi yok nice elbiseler gördüm içinde insan yok " sözünde olduğu gibi nicemiz var namaz kılıyoruz diyoruz ama aslında kılmıyoruz. o yüzden mahşer günü inşallah kurtuluşa erenlerden namazı O'nun katında kabul olunanlardan oluruz inşallah. Hepimizin niyeti Rabbimin rızasını kazanmak. bu yolda harcadığımız emekler zayi olmasın inşallah. hatalarımız kusurlarımız bizim kulluğumuzdandır. Onları affedecek Rahmetiyle kuşatacak ancak Yaradan'dır. bizim O'na layık taat ve ibadetimiz yoktur o yüzden hiç bir ibadetimiz için bu Rabbim katında kabul olmuştur cesaretinde bulunamayız.
Huyela kardeşim tekrardan Rabbim razı olsun senden ve cümlenizden. bu konuyu daha derin araştıracağım inşallah. gösterdiğiniz kaynakları da tabi inşallah.

Sonuç olarak her ibadetimizle her hareketimizle inşallah O'na yaraşır kul Habib'ine yaraşır ümmet oluruz...

Selam ve Dua ile...
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Konuyu baştan sona okudum,bana bu kardeşimizin yazdığı daha mantıklı geldi.
35 yaşımdayım ve yaklaşık 4 aydır namazlarımı kılmaya başladım.
Dolayısıyla yaklaşık 23 senelik namaz borcum var :a33:

Ben 1.şıkdakini uygulamayı düşünüyorum,inşaallah yanlış birşey yapmıyorumdur.
Rabbim kabuul eder inşaallah ...
svg...

Abicim siz nasiblisiniz . Doğrusuda o zaten. Hem sünnetler kılınırken kazaya niyet edilecek, hemde her boş vakitte kaza namazı kılınacak. Mübarek olsun.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Arkadaşlar bakıyorumda herkes bişeyler yazıyo.Biz bin yıldır nasıl kılmışız namazı.Sünnetleriyle değil mi.Peki biz sünneti terkedersek Peygamberimizi a.s küstürmüş olmazmıyız.Ya sünnetini terkederek O nun şefaatinden mahrum kalırsak

Peki Farzı terkederek geciktirerek Allahü tealayı gücendirmiş olmuyormusunuz. Hem sünnet yerine kazaya niyet edince sünnet terkedilmiş olmuyor. Velevki terk edilmiş olsun. Keyfin içinmi terk ettin. Allahü tealanın emrini yani farzı yerine getirmek için terkediyorsun. Nerde kaldıki sünnetleri kılarken kazaya niyet edildiği zaman sünnet terkedilmiş olmaz.

Hem hangi sünneti terk eden şefaatten mahrum kalır onuda aşağıdan okuyunuz lütfen. Sünnet nedemektir nerede ne manaya gelir onu bilmek lazım.

Sünnet ne demektir


Sual: Farzı bırakıp haram işleyen şefaate kavuşurken, Peygamberimiz, (Büyük günah işleyene şefaat edeceğim) buyururken, “Sünneti terk eden şefaate kavuşamaz” demek doğru mu?
CEVAP
Sünnet kelimesi üç anlama gelir:
1- Kitab ve Sünnet ifadesindeki sünnet, hadis-i şerifler demektir.

2- Farz ve Sünnet ifadesindeki sünnet, Resulullahın emirleri demektir. Bunlar ikiye ayrılır:

Sünnet-i zevaid: Peygamber efendimizin ibadet olarak değil, âdet olarak devamlı yaptığı şeylerdir. Elbiselerini giyiniş şekli, temiz şeylere sağdan başlaması gibi.

Sünnet-i hüda: Yalnız dinimizin şiarı olan işlerdir. Ezan okumak, cemaatle namaz kılmak gibi.

3- Sünnet yalnız olarak kullanılınca, İslamiyet anlaşılır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ümmetimin arasında fitne fesat yayıldığı zaman sünnetime uyana, [Dinin bildirdiği ibadetleri yapıp haramlardan kaçana] yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]

(Bir zaman gelir ki, sünnetim [İslam] unutulur, sünnete uyan garip olur.) [Şir’a]

(Sünnetimi [İslam dinini] terk edene şefaatim haramdır.) [H.Erbain]
(İslamiyet’ten ayrılan şefaate kavuşamaz) demektir. (Şerh-i hadis-i erbain, Şir’a)

Sünnetin diğer manası
Sünnet, yol, iş, âdet, çığır gibi manalara da gelir. Mesela Sünnetullah, Allah’ın âdeti, işi demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Dinimizde bir “sünnet-i hasene” çıkaran [iyi çığır açan] bunun sevabı ile, bununla amel edenlerin sevabına kavuşur, o yolda gidenlerin sevabından da hiçbir şey eksilmez. Kim de, dinimizde bir “sünnet-i seyyie” çıkarırsa, [kötü çığır açarsa] bunun günahı ile, bu yolda gidenlerin günahı, ona da verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez.) [Müslim]

Hadis-i şerifteki Sünnet-i seyyie kötü yol, kötü çığır demektir. Sünnet-i seyyie = Bid'at-i seyyie demektir. Âlimler, minare gibi güzel işlere, Bid'at-i hasene demişlerdir. İmam-ı Rabbani hazretleri ise, minare, kitap, mektep gibi güzel işlere, Bid'at-i hasene yerine Sünnet-i hasene demiştir. Kıyamete kadar Sünnet-i hasene çıkarmak çok sevaptır. Sünnet-i seyyie ise bid'attir, günahtır. (Faideli Bilgiler)

Avret yerini açmadan, necaseti temizlemek imkansızsa, namazı öyle kılar. Çünkü, temizlemek emirdir. Açmak yasaktır. Günahtan kurtulmak önce gelir. Sünnet emirden de sonra gelir. Sünnet, sevap kazanmak için yapılır. Mekruh olan bir şeyi işleyerek de sünnet yapılmaz. Ama farz yapılır, borç ödenmiş olur. Mesela başkasının suyu ile abdest almak, mekruh ise de, farz olan taharet hasıl olur. Abdestli olan, başkasının suyu ile abdest alınca, sünnet sevabı hasıl olmaz. (Redd-ül Muhtar)

Demek ki, kaza kılıp büyük günahtan kurtulmak, sünnet kılmaktan önce gelir.
Vacibi geciktirmemek için sünnet terk edilir. İmam, sabah namazını kıldırmaya başlarken gelen, caminin dışında veya içerde, direk arkasında sünneti kılar. Böyle, cemaatten ayrı bir yer bulamazsa, sünneti kılmadan hemen imama uyar. Çünkü, cemaat ile namaz kılınırken, yalnız olarak namaza başlamak mekruhtur. Mekruh işlememek için, sabah sünneti bile terk edilir. (İmdâd-ül-fettâh)

Namaz vakti daraldığı zaman, nafile kılmak tahrimen mekruhtur. Çünkü, farzın vaktini kaçırmaya sebep olur. Farz olmayan namazı kılarak, farz olan namazı kaçırmış olur ki, aklı olanın yapacağı iş değildir. Güneş doğarken ve tepede iken ve batarken de, nafile kılmak böyledir. Bu nafileler, beş vakit namazın sünnetleri olsa da, yine böyledir. (Merakıl-felah ve Tahtavi)

Haram işlememek için
Namaz vakti daraldığı zaman, farzdan evvelki sünneti kılmak, farzın kazaya kalmasına sebep olursa, bu sünneti kılmak haram olur. (Hadika)

Bir hakim, vazifesini yapmak için ve bir talebe din dersini kaçırmamak için, sabah namazından başka namazların sünnetlerini terk edebilir. (Mülteka)

Hakimin vazifesi, farz-ı ayn olmadığı halde, sünnetleri terk etmek için özür sayılınca, birikmiş kazaları ödemek, farz-ı ayn iken ve cezası pek şiddetli iken, bunları ödemek özür olmaz mı?

Abdestte uzuvları üç kere yıkamak müekked sünnettir. Suyun pahalı olması, soğuk olması, suya muhtaç olmak gibi özürlerle bu sünneti terk etmek mekruh olmaz. (İbni Abidin)

Terk edilmiş namazı bir an önce kaza edip, büyük günahtan kurtulmak için, sabah namazından başka sünnetleri kılarken, kazaya da niyet gerektiği buradan da anlaşılmaktadır.

Şafii’de farz kazası olanın, sünnet ve nafile kılması haramdır. Nafaka kazanacak kadar zaman ayırıp, başka hiçbir sebeple kazayı geciktirmesi caiz değildir. (Fetava-i fıkhiyye)

Özürsüz terk edilen namazı kılmakta dört mezhep arasında fark yoktur.

 

musabtnr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2009
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
huyela kardeşim lütfen Allah rızası için anlayın lütfen ben hanefilere göre konuşuyorum mezhebin hanefiyse yanlış konuşuyosun.Ömer Nasuhi bilmen buhari hazretleri gibi alimalerim kitaplarında var şafiler sünnetleri kılmayabilir ama hanefiler için bu durum böyle değil lütfen herkes doğru söylüyo ama mezhepler arasında farklılıklar var.Başkalarınıda yanlış yönlendirmeyelim.

Diyanet işleride sünnetler kılınacak der.Gidin sorun lütfen.Hanefiler sünnetleri kılacak vede kaza borcu olanlarda ayrıyetten farzları kaza etcekler.Neden hala aynı şeyleri yazıp insanların kafalarını karıştırıyosunuz anlamıyorum.Farzlar tabikide öncelikli borcumuz varsa kaza etmeliyiz etmeyelim demiyoruz ki.Ama hanefi kardeşlerimize yanlış bilgiler veripte sünnetleri terk ettirmeyin.Peygamberimiz s.a.v bilmiyomuydu demişmiki hiç sünnetleri terkedin diye.Ben nasıl kılıyosam öyle kılın demiyomu.1400 yıl ötesinde neler olcağını görüyoda kaza namazları konusunumu göremiyo.Sünnetleri terkedin dememiş.Bilakis size iki emanet bırakıyorum biri Kuran diğeri sünnetlerim dememişmi.Lütfen biraz düşünün ve mantıklı olun insanları yanlış yönlendirmeyin.Hanefilerde böyle bişey yok.

İmam Azam hazretleri bilmiyomuydu.Peki O neden sünnetleri terk edin farzlara niyet edin dememiş.Lütfen Allah rızası için her mezhebin görüşleri farklı olabilir şafi mezhebinde yada diğerlerinde kaza borcu olan sünnetleri kılmayabilir ama hanefi mezhebinde sünnetler kılınacak ve kaza bocun varsa kazalarda ayrıyeten kılınacak.İnsanlar sigara içmeye dakikalarını harcıyolar namazlardan sonra kaza namazı kılmak için 3 dakikayımı çok görüyolar nelere vakit harcamıyoruz ki.Lütfen dikkatli olalım biraz düşünürsek anlarız.
 

musabtnr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2009
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
huyela kardeşim yukarda ne güzel yazmışın bak yazdıklarında ne diyo

Şafii’de farz kazası olanın, sünnet ve nafile kılması haramdır. Nafaka kazanacak kadar zaman ayırıp, başka hiçbir sebeple kazayı geciktirmesi caiz değildir. (Fetava-i fıkhiyye)

(Ümmetimin arasında fitne fesat yayıldığı zaman sünnetime uyana, [Dinin bildirdiği ibadetleri yapıp haramlardan kaçana] yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]

(Bir zaman gelir ki, sünnetim [İslam] unutulur, sünnete uyan garip olur.) [Şir’a]

(Sünnetimi [İslam dinini] terk edene şefaatim haramdır.) [H.Erbain]


daha ne diye sünneti terk edelim kazamızıda kılalım sünnetide
 

aşık74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Kas 2008
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Hadi bakalım gelde çık işin içinden şimdi :(
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Hadi bakalım gelde çık işin içinden şimdi :(

Mutmainne olduysanız daha araştırmanın alemi yok ki kardeşim..Herkes bir yorum yapıyor,kafasına göre.Anlaşılan şunu anlamak biraz zor geliyor çoğu kimseye,sünnet terk ediliyor sanan kardeşlerim yukarıdaki huyela kardeşin yazılarını iyi okursalar zaten sünneti terk edin denilmemekte.Sünnet namazların vaktinde kaza namazı kılmak sünneti terk değil.Sünnet olan farzların önünde ve arkasında namaz kılmak.Sünnet yerine kaza kılınırsa bu sünnet terk EDİLMİYOR.Selametle kalın.Polemik yapmanın lüzumu da yok,hiç birimiz malumunuzdur ki birşey kazanmaz,aksine kaybederiz.Selametle kalın..
 

aşık74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Kas 2008
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Doğru diyorsunuz. Bende sizin gibi düşünüyorum,ve uyguluyorum rabbimin izniyle.
Hergün bir günün kazasını kıldığımda 20 yılda bitiyordu namazlarım.
Şu an sünnet olan namazlarımı,farzların kazası olarak kılıyorum ,yani 1 günde 2 gün lük borcumu ödemiş oluyorum,yani 10 yıllık borcum kalmış oldu şu an .

esselamu aleyküm...
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Doğru diyorsunuz. Bende sizin gibi düşünüyorum,ve uyguluyorum rabbimin izniyle.
Hergün bir günün kazasını kıldığımda 20 yılda bitiyordu namazlarım.
Şu an sünnet olan namazlarımı,farzların kazası olarak kılıyorum ,yani 1 günde 2 gün lük borcumu ödemiş oluyorum,yani 10 yıllık borcum kalmış oldu şu an .

esselamu aleyküm...

Ve Aleyküm Selam.
buyrun buradan dinleyin.Link altta.Selametle kalın kardeşim.
GÖNÜL PINARI
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
huyela kardeşim lütfen Allah rızası için anlayın lütfen ben hanefilere göre konuşuyorum mezhebin hanefiyse yanlış konuşuyosun.Ömer Nasuhi bilmen buhari hazretleri gibi alimalerim kitaplarında var şafiler sünnetleri kılmayabilir ama hanefiler için bu durum böyle değil lütfen herkes doğru söylüyo ama mezhepler arasında farklılıklar var.Başkalarınıda yanlış yönlendirmeyelim.

Diyanet işleride sünnetler kılınacak der.Gidin sorun lütfen.


Diyanet filörtede caiz diyor. Daha başka şeylerde var. Diyanet söyledi diye kabul etme gibi bir zorunluluk mu . Peygamber efendimiz ' aleyhisselam' dininizi diyanet işlerinden öğreninmi dedi . Yoksa varisim olan islam alimlerindenmi öğrenin dedi. Diyanete uyma zorunluluğu nerede yazıyor. Diyanetin huccet senet olacağını nereden çıkardınız.



Hanefiler sünnetleri kılacak vede kaza borcu olanlarda ayrıyetten farzları kaza etcekler.Neden hala aynı şeyleri yazıp insanların kafalarını karıştırıyosunuz anlamıyorum.Farzlar tabikide öncelikli borcumuz varsa kaza etmeliyiz etmeyelim demiyoruz ki.Ama hanefi kardeşlerimize yanlış bilgiler veripte sünnetleri terk ettirmeyin.Peygamberimiz s.a.v bilmiyomuydu demişmiki hiç sünnetleri terkedin diye.Ben nasıl kılıyosam öyle kılın demiyomu.1400 yıl ötesinde neler olcağını görüyoda kaza namazları konusunumu göremiyo.Sünnetleri terkedin dememiş.Bilakis size iki emanet bırakıyorum biri Kuran diğeri sünnetlerim dememişmi.Lütfen biraz düşünün ve mantıklı olun insanları yanlış yönlendirmeyin.Hanefilerde böyle bişey yok.

İmam Azam hazretleri bilmiyomuydu.Peki O neden sünnetleri terk edin farzlara niyet edin dememiş.Lütfen Allah rızası için her mezhebin görüşleri farklı olabilir şafi mezhebinde yada diğerlerinde kaza borcu olan sünnetleri kılmayabilir ama hanefi mezhebinde sünnetler kılınacak ve kaza bocun varsa kazalarda ayrıyeten kılınacak.İnsanlar sigara içmeye dakikalarını harcıyolar namazlardan sonra kaza namazı kılmak için 3 dakikayımı çok görüyolar nelere vakit harcamıyoruz ki.Lütfen dikkatli olalım biraz düşünürsek anlarız.

İmam-ı Azam hazretleri 'rahmetullahi aleyh' zamanında kaza namazı borcu olan yoktuki . Bu musibet daha sonraki asırlarda başladı. Ortada yanlış yönlendirme yok .Orjinal senetleride yazdık yukarıda.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
huyela kardeşim yukarda ne güzel yazmışın bak yazdıklarında ne diyo

Şafii’de farz kazası olanın, sünnet ve nafile kılması haramdır. Nafaka kazanacak kadar zaman ayırıp, başka hiçbir sebeple kazayı geciktirmesi caiz değildir. (Fetava-i fıkhiyye)

(Ümmetimin arasında fitne fesat yayıldığı zaman sünnetime uyana, [Dinin bildirdiği ibadetleri yapıp haramlardan kaçana] yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]

(Bir zaman gelir ki, sünnetim [İslam] unutulur, sünnete uyan garip olur.) [Şir’a]

(Sünnetimi [İslam dinini] terk edene şefaatim haramdır.) [H.Erbain]


daha ne diye sünneti terk edelim kazamızıda kılalım sünnetide

Sünnet kelimesi tek başına kullanıldığı zaman islamiyet manası anlaşılır. Mesela abdest alırken başın tamamını mesh etmek sünnettir. Bu sünneti bakın etrafınızda kaç kişi uyguluyor. Bunu terkedenlerin hepsi şefaatten mahrum mu kaldı. Bunun gibi eznı yükseğe çıkarak okumak sünnettir. Kaç tane din adamı buna riayet ediyor. Hiç . Sünneti terk ettiler. Hepsi şefaatten mahrum kaldı dime. Sünnet kelimesinin nerede ne manaya geldiğini yukarıdada açıklamıştık.
 

musabtnr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2009
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
neden anlamak istemiyosunuz

neden anlamak istemiyosunuz

Huyela kardeşim zaten osman ünlü kardeşimiz karıştırıyo bence herşeyi hem onun hocası kimmiş merak ettim nerede eğitim almış.Hocalığı nerden geliyo.anlatırsanız sevinirim.

Aşağıda yazacağım insanların hocalarıda belli eğitimleride.Bir Ömer Nasuhi Bilmen hoca diyanet işleri başkanlığından neden istifa etmiş biliyomusunuz.Ezanın türkçe okunması için imza atmamak için hem hayatını okursanız bir ehli sünnet alimi olduğunu anlarsınız.Şimdi siz diceksiniz benim yazdığım kaynaklardaki hocalarda ehli sünnet alimi diye doğrudur
onlar anlatıyoda siz anlamıyosunuz anlamak istemiyosunuz.Yada işinize geldiği gibi algılıyosunuz.Oh ne ala sünnetle beraber kazalarda düşer.Onu Allah 'a bırakalım bence biz hem sünneti hem farzları hem kazaları kılalımda ondan sonra ALLAH 'a bırakalım.Üç beş dakika için sünnet terkedilir mi

"Peygamber efendimiz ' aleyhisselam' dininizi diyanet işlerinden öğreninmi dedi "demişsin peki Peygamberimiz s.a.v sünnetlerin yerine farzlaramı niyet edin dedi.İmam Azam hazretleri zamanında eminmisin yada o zaman mı yaşadın kide kaza namazı olan yok diyosun.Bişri Hafi hazretleri içki içmiyomuydu hayatını biliyosundur belkide namazda kılmıyodu peki buna ne dersin demekki her dönem var kardeşim namaz kılmayan.Emin olki İmam Azam hazretleri diğer mezhep imamları gibi belirtirdi ama Hanefi mezhebinde bu yok sünnetler kılınacak yani.

Ömer nasuhi Bilmen hazretlerinin ilmihal kitabı heralde en çok okunan ilmihal kitabı orda açık net yazıyo Buhari Hazretleride yazmış.Allah aşkına anlamak istediğiniz gibi algılamayın bu meseleyi namazlardan sonra 3 dakikanızı ayırın kazanızı kılın zor mu ya.Eğer Hanefiyseniz tabi.Bakın MAHmud Esad Coşan hocamızında görüşleri var bu insanlara inanıyorum sizin yazdıklarınız doğru ama Hanefi mezhebine göre değil.Kaynaklarınızda doğrudur eminim ama kardeşlerim diğer üç mezhebe göre bunlar.

Şimdi Mahmud Coşan Efendinin güncel meseleler 2 adlı eserinden aşağıdaki alıntıyı okumanızı rica ediyorum
Soru:

--Namaza yeni başlayıp da kaza namazları çok olan bir kimse, vakit namazlarındaki sünnetleri terkedip kaza namazı kılabilir mi?

--Câiz değildir. Vakit sünnetlerini kılacak. Ayrıca bizim tarif ettiğimiz işrak namazı, duha namazı, evvâbin namazı, teheccüd namazı ve sâireyi de kılacak, onları da bırakmayacak. Ötekisini de ödemeye geçecek. Bizim mezhebimiz --Hanefî mezhebi-- böyledir.

Bazı başka kaviller var... Şafiî mezhebinde, "Önce farzları ödesin!" demişler ama, bizim mezhebimizde büyüklerimiz diyorlar ki: "Bu namazları vaktinde kılmadın, bir edepsizlik yaptın, bir günaha girdin, bulaştın. Şimdi o günahı telâfi edeceğim derken, bu sefer Peygamber Efendimizin sünnetlerini kılmayıp, oradan bir başka kusur yapıyorsun; uygun olmuyor.

Sen onları kıl; ötekilerini de belirli bir plan dairesinde, yavaş yavaş ödemeğe giriş. Allah nasıl olsa, rûz-i mahşerde kulların namaz ibadetlerini hesaplarken, farzlarını hesaplayacak; farzlarda eksik varsa, sünnetlerle tamamlayacak. Ondan sonra nafilelerle tamamlayacak. Hesabı Allah'a ait... Sen Allah'a güzel kulluk et; o hesabı doğrultur. Yoksa, kimse ameliyle cennete girecek değil...

Büyüklerimiz bu kanatte, bizim mezhebimiz bu... Başka mezheplerde, başka türlü düşünceler olabilir.

Soru:

--"Kazası olan kimse, akşamdan sonra evvabin namazını ve diğer nafile namazları kılamaz; kılsa bile Allah kabul etmez!" diyorlar. Lütfen bunun hakkında açıklama yapar mısınız?
-

-Muhterem kardeşlerim! Akılla mantıkla gelin bu meseleyi çözelim. "Kılsa bile Allah kabul etmez!" diyormuş. Yâhû sen Allah'ın vekili misin? Bir kul namaz kılıyor, "Kılsa bile Allah kabul etmez!" diyor. Kimsin sen yâhu, Allah'tan mesaj mı aldın? Bu ne biçim laf?

Bizim ulemamız, "Kılsa kabul olur." diyor, niye kabul olmayacakmış? Kabul olur kardeşlerim. Peygamber Efendimiz'in hadis-i şerifte, "Kılın! Denizlerin köpüğü kadar günahınız olsa bile affeder." diye teşvik ettiği bir namazı, "Rasûlüllah emretmiş, tavsiye etmiş; ben de kılayım!" diye kılsam, niye kabul etmesin Allah? Bu nerden çıkıyor, bu ne biçim laf?

Bizim Hanefî mezhebimizde böyle bir mesele yok... Kılınan nafile namazlar sevaptır, kılınır.

--Kaza borcu varsa hocam?

--Kaza borcu varsa, kaza borcunu ödesin!

Zaten namazı vaktinde kılmamış, kazaya bırakmış, bir günah işlemiş; şimdi onu ödeyeceğim diye bu sefer burdaki sevaplı işleri bırakıyor. Olur mu? Bir kabahat işlemiş, o kabahati temizlemek için, bir çok iyi şeyi yapmıyor. Olur mu? Olmaz!..

Onun için, kardeşlerimiz duha namazını kılacak, işrak namazını kılacak, evvâbin namazını kılacak, gece namazını kılacak, teheccüd namazını kılacak. Ondan sonra Allah'tan öteki borçlarını da ödemesi için yardım isteyerek, fırsat buldukça ötekileri de kılmağa girişecek. Mâdem zamanında kılmamış, bir edepsizlik etmiş; onu yavaş yavaş ödemeğe gayret edecek. Hadis-i şeriflerde kılın diye Efendimiz'in tavsiye ettiği namazları kılmamak sûretiyle, ikinci bir edepsizlik yapmayacak. İkinci bir fırsat kaçmış oluyor bu sefer elinden...
O bakımdan bu mantık mantık değildir. Bizim mezhebimizde böyle şey yok... Onları kılacak!.. Hem, kabul olmaz sözü bayağı ayıp...

--Allah bunu kabul etmez!..

--Nerden bildin? Sen Allah'ın vekili misin? Allahın gönderdiği selâhiyetli şahıs Peygamber Efendimiz, "Şu namazları kılın!" diyor. Sen de dikilmişsin kılacak insanın karşısına: "Sen kılma, kabul etmez Allah!.." diyorsun.

Tövbe estağfirullah... İnsanların aklı karıştı mı, nasıl karışıyor. Sen bizi akıl nimetinden mahrum etme yâ Rabbi

M.Esad Coşan hoca
 

aşık74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Kas 2008
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Esselamu aleyküm ...

Kardeş yanlız şöyle bir incelik var,eğer ben yanlış anlamadıysam.

Burada sünnet namaz'dan kasıt, peygamberimiz (a.s) farz namazların öncesinde ve sonrasında namazlar kılarmış.
Yani biz farz namazların öncesinde ve sonrasında kaza namazlarımızı kıldığımız zaman,zaten sünneti terk etmemiş olmuyormuyuz ?
Yani farz öncesinde ve sonrasında namaz kılmış oluyoruz.
Dolayısıyla sünneti seniyeyi terk etmemiş oluyoruz rabbimin izniyle.

Ben kendi adıma , sizin ne demek istediğinizi anlıyorum kardeşim.
Ama düşünsenize ben 35 yaşımdayım, yaklaşık 22 yıllık farzlarımı terk etme edepsizliğini malesef yapdım,çok ağlıyorum,çok üzülüyorum,ama malesef oldu :(

Mesela ben ; hem vaktin sünnet lerinden 1 günlük farzlarımı kılıp ödüyorum inşaallah, hemde sizin dediğiniz gibi namazlar bittikden sonra , o vaktin 1 kazasını daha ödüyorum inşaallah.

Dolayısıyla 1 günde 2 günlük borcumu ödemiş oluyorum rabbim kabul ederse.

Yani 22 yıllık olan borcumu 11 yıla düşürmüş oluyorum.

Hergün bir günü ödediğimde 2030 yılında ( ömrüm yeterse ) bitecek olan kaza namazlarımı , rabbimin izniyle ( ömrüm yeterse ) 2020 yılında bitiriyorum inşaallah.

Uzun lafın kısası, korkuyorum arkadaşım ,hemde çok korkuyorum.
Ya ömrüm 2030 'a yetmezse,ya borçlu gidersem, o yüzden FARZLARA önem verip
bir an önce bitirmeye çalışıyorum inşaallah :)
Belki rabbim ömrümü 2020 lere yetiştirir de bende FARZ olan borçlarımı bitirmiş olurum inşaallah..

Esselamu aleyküm...
 

musabtnr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2009
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Bakın bu konu neden uzadı bilmiyorum açık net herşey

Bakın bu konu neden uzadı bilmiyorum açık net herşey

Bak kardeşim Ben demiyorum bunları Alimler net şekilde diyo.Zaten ALLAH c.c inş. sünnetleri farzlar yerine tamamlıcanı söylüyo yani hanefi mezhebinde kafamıza göre sünnete niyet edemeyiz.İmam AZAM hazretleri böyle kılmış bizde O na tabi oluyasak böyle kılcaz.Peygamberimiz a.s bazen ikindi ve yatsı namazların sünnetlerini terk etmiş mesela Bedir savaşında ama bazen fakat bunu dışındaki sünnetleri terk etmemiş bizimde etmemizi istemez bence.

Biri çıkıyo hangi mezhepten olduğunu söylemeden böyle yapcaksın diyo.Kardeşlerim Alimler nafileyle uğraşmak farzlara göre denizde bir damla gibi diyolarsa doğrudur buna kimse yanlış demiyo ama Alimler sünnetleri terk edin demiyo hanefilere.Bir tane hadis getirsinler sünneti terk edildiğine dair ben tamam derim yok çünkü.Kardeşlerim osman ünlü kardeşimize inanıyoda İMam AZAM hazretlerine , M.Esad Coşan hocaya (onunda hocası hocaların hocası M. ZAHİT KOTKU hocadır) Ömer Nasuhi Bİlmen hocaya son zamanların ehli sünnet alimlerine inanmıyolarda onlar yalan söylüyoda osman ünlü birde hoca diyolar ona inanıyolar kardeşim bizim hanefi mezhebinde böyle sünnetler terk edilmez.Daha fazlada uzatmaya gerek yok ALLAH ahirette zaten tamalıcanı söylüyo nafilelerle Sen haşa ALLAH 'tan c.c daha iyimi biliyosun ki sünnet yerine kazaya niyet edilir diye.

Neymiş ben sünneti terk etmiyorumki ozaman niyetini düzgün yap sadece sünnete niyet et.ALLAH c.c demiyomu "kulum bana nafilerlerle yaklaşır" diye. Daha neyin tartışması ki bu kimse farzlardan üstün demiyoki sünnet için.Bu konular basit değil arkadaşlar Yoksa bu alimlere karşı haksızlık ederiz ALLAH c.c korusun biz kimiz ki.

Bir osman ünlüye inanıyolarda M.Esad COŞAN hocaya inanmıyolar.Hayatını ilme adamış dünyayı gezmiş ve Avusturalyada bir cami açılışına giderken trafik kazasında hayatını kaybetmiş.Hizmet yolunda istanbulda camilerde senelerce vaaz vermiş nasihat etmiş hadis okumuş.Lütfen ya biraz insaf bu insanlar osman ünlüden daha iyi araştırdıklarına eminim hocaları zaten M.Zahit KOTKU r.a biraz insaf bu insanların görüşlerini beğenmiyosunuz basit geliyo size bunlar Peygamber a.s varisleri kardeşlerim dikkat edin.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt