selamunaleykum,
Ve aleyküm selam...
konu dikkatimi çekti ve nacizane birşeyle söylemeden geçmek istemedim. öncelikle şunu belirtmek isterim ki bu söyleyeceklerim kendi fikirlerimdir. her türlü eleştiri ve varsa yanlışların düzeltilmesine açıktır. kimseyi söylediklerini de yermek amacıyla yazmıyorum.
Allahü teala razı olsun.
şöyle başlamalıyım ki: birşeyin herkes tarafından yapılıyor olması onun doğruluğunu göstermez. doğru olanı yapmak doğrudur.
Amenna .. Olduğu gibi katılıyorum. Linke bakarmısınız.
http://forum.islamiyet.gen.tr/dini-sohbet/75257-cogunluga-uymak.html
ayrıca islam mantık dini değildir. İslam mantığa hükmeder. yani birşeyleri biz anlamıyoruz diye öyle olmaması anlamını taşımaz. bizim anlamamız aklımızın yetersizliğindendir. birşey kafamıza yatmadı diye haşa İslam'da yoktur diyemeyiz.
Aynen öyle. İslamiyet nakil dinidir, selim olan akla uygundur. Eğer bizim aklımıza uymuyorsa bizim aklımız selim değildir. Ne yazıkki bazı arkadaşlara bunuda anlatamıyoruz. Eğer mantık dini olsaydı insanların mantıkları farklı farklı olduğundan bir sürü dini hüküm çıkarırıdı herkes. Nitekim bugün kendi mantığına aldananlar böyle yapmaktalar.
Asıl konuya geldiğimizde ise, en çok ikilemde kaldığım konulardan biridir kaza, nafile ve sünnetler. birşey dikkatimi çekti yukarıdaki konularda. yatsı namazının son sünneti için deniyor ki vitire niyet edilir ve 3 rekaat kılınarak hem sünnet hem de kaza eda edilmiş olur. anlayamadığım nokta şu ki: Allah c.c neden yatsı namazının son sünnetini 3 değil de 2 olarak kılınmasını emretmiş ve Rasulune böyle uygulatmıştır.
Emretmemiştir. Sünnetler emir değildir. Peygamber efendimizin 'aleyhisselam' ümmetine tavsiyeleridir. Yani kılmıyana azap yapılmaz. Devamlı olarak özürsüz terkeden azarlanır.
akşam namazı için de aynı durum söz konusudur. eğer sünnetler kaza yerine geçiyorsa bize bu ruhsat zaten verilirdi en azından bu ruhsatı kullanmaya dair koşullar hazırlanırdı.
Sünnetler kaza yerine geçmez. Sadece kılınmış olan farzların içindeki eksiklikleri tamamlar. Yoksa kılınmamış farzın yerine geçmez.
Nafile farzın yerine geçmez. İmam-ı Rabbani hazretleri (Nafile farzın yanında denizde damla bile değildir) buyuruyor.
Nafile farzın yerine geçseydi, sadaka, hayır hasenat yapanların verdikleri, zekat yerine sayılır, ayrıca zekat farzına lüzum kalmazdı.
Nafile farzın yerine geçseydi, nafile hac, umre yapanların yaptıkları hac farzının yerine kabul edilir, ayrıca hac farzına lüzum kalmazdı.
Nafile farzın yerine geçseydi, nafile oruç tutanların tuttukları oruç, farz olan Ramazan orucunun yerine kabul edilir, ayrıca Ramazanda oruç tutmaya lüzum kalmazdı.
Nafile farzın yerine geçseydi, vakitleri ve şartları belirli olarak 5 vakit namaz farz olmaz, farzı vaktinde kılmamak yani kazaya bırakmak büyük günah olmazdı. Namazı kazaya bırakmak haramdır, kaza etmedikçe farz borcundan kurtulamaz. Bir farz namazı, vakti çıktıktan sonra kılmakla, yani kaza etmekle, kazaya bırakma günahı affolmaz. Ayrıca tevbe etmesi de gerekir.
Hadis-i şerifte, (Bir namazı, bilerek, özürsüz kılmayan, seksen hukbe [1 hukbe 80 yıl] cehennemde kalacaktır) buyuruluyor. Bu müthiş günahların altından kurtulabilmek için, namazları bir an önce kaza etmek gerekir. (Tergib-üs-salât)
İbni Nüceym hazretleri buyuruyor ki:
Farz namazları vaktinde sonraya bırakmak büyük günah olup, ancak tevbe etmekle affolur. Tevbe ederken, kılmadığı namazları kaza etmesi gerekir. Kaza etmeye gücü varken kaza etmezse, ayrıca büyük bir günah daha işlemiş olur. (Kebair ve segair)
Müslim'deki bir hadis-i şerifte, (Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece [teheccüd] namazıdır) buyuruldu. Bir kimse, ömründe hiç teheccüd kılmasa, ahirette hiçbir ceza verilmez. Çünkü nafiledir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Farz namaz borcu olanın, nafile namazı kabul olmaz.) [Dürret-ül fahire Fütuh-ul-gayb, Zahire-i Fıkh]
Bunun gibi, hayatında hiç sadaka vermeyene, hiç hayır hasenat yapmayana, hiç umreye nafile hacca gitmeyene, hiç nafile oruç tutmayana ceza bildirilmedi. Farzların yerlerine geçselerdi, hem ceza bildirilirdi, hem de farzlara lüzum kalmazdı.
somut örnek verecek olursak teşbihte hata olmasın namazı kompozisyon olarak düşünebiliriz. Ana fikri verdiğimizde sadece konu anlaşılmıştır aslında. ama giriş ve sonuçları olduğunda daha anlaşılır olur. kaldı ki kompozisyonda kontrol insanken ibadette Rabbimdir ve O'nun rahmeti sonsuzdur. Şüphesiz O çok bağışlayandır.
Bu örneği anlıyamadım özür dilerim.
Hepimizin iyi bildiği bir hadiste de dediği gibi: Hz. Ali r.a. (yanılıyor olabilirim) müşriklerden biriyle konuşurken diyor ki varsayalım haşa Allah yok ahiret diye bir şey de yok. Bu durumda ben dünyada fazladan biraz gayret göstermiş olurum birşey kaybetmem diyor. Ama Ya Allah ve ahiret varsa ben zaten birşey kaybetmemişken kazanan da olurum diyor.
Amenna...
Ben önceden sünnet yerine kaza kılıyordum.
Ne güzel yapıyormuşsunuz. bi abimle oturduk hesapladık benim namazdan sonra kaza kılmam ortalama 3 dakikamı alıyor. yani 3 dakika için sünnetten vazgeçmiş oluyorum.
Sünnetleri kılarken kazaya niyet eden, sünnetten vazgeçmiş olmuyor. Eğer sadece farzı kılıp kalkarsanız sünneti terk etmiş oluyorsunuz.
Linke bakmanızı rica ederim.
Sünnet terk edilmiş olmaz .:.: www.dinimizislam.com :.:.
Hem bakın sünnetleri kılarkan kazaya niyet edilmesini söyleyen alimler fazladan kaza kılmayın demiyor. Günde 10 günlük kaza namazı kılsanda yine sünnetler yerine kazaya niyet edin 11 gün olsun diyor. Çünkü bu borcun bir an önce bitmesi gerekiyor.
yine belirtiyorum şahsi fikrimdir kimseyi etkilemek niyetinde değilim kesinlikle doğrudur veya yanlıştır demiyorum ki burda bunu yazma sebebim daha net bir karar vermemde yardımcı olmanız inşallah. nihayetinde En doğrusunu Rabbim bilir. O bizi yanlış yolda olanlardan eylemesin...her iki şekilde de namaz kılmış biri olarak Rabbim eksiklerimizi rahmetiyle tamamlasın inşallah.
Amin inşaallahü teala.
Sonuç olarak hiçbir iyiliğin hiçbir ibadetin -bazı kurallar çerçevisinde- Allah c.c. katında zayi olacağını düşünmüyorum. inşallah karşılığını mükafatını alacağızdır.
Bakın sizde diyorsunuz bazı kurallar çerçevesinde diye. Doğrusuda bu ibadetten murad, maksat emredileni yapmaktır. Yoksa kendi kafamıza göre yapmak değil.
Sorularla İslamiyet | Sünnetlerin yerine kaza namazı kılınabilir mi?
bu linkte her iki görüşü de destekleyen bilgiler bulunmaktadır. benden daha açıklayıcı
Lütfen aksini düşünen veya bir yerde yanlış düşündüğümü yanlış birşey söylediğimi gören arkadaşlar uyarsınlar çünkü bunları söylemekle beraber yanlışlık da varsa kabulumdür.herkes hakkını helal etsin inşallah...
Selam ve Dua ile
esselamunaleykum ve rahmetullah..
Ve aleyküm selam ve rahmetullah...
Allah razı olsun zahmet ve emeğiniz için. özenle okudum yazdıklarınızı.
Cenabı Hak cümlemizden razı olsun . Teşekkür ederim.
konuyu ilk okuduğumda yazılanların bir çoğunu tek tek okuyabilmiştim. onların üzerine bu düşüncelerimi yazdım. siz de dediğim gibi büyük bir zahmetle tek tek değerlendirmişsiniz yazdıklarımı Allah razı olsun tekrardan.
bir yeri anlayamamışsınız örnekle iligli. orada demek istediğim şuydu ki: farz namazdan önce sünnetin kılınması farz namaza hazırlık ve yatsı öğle ve akşam namazını bitiriştir. yani tamamlama olarak görüyorum. En iyisini tabiki de Rabbim bilir.
İşte tamamlama değil. Bakın bir kimse sadece öğle namazının farzını kılıp kalksa mahşer günü sen öğle namazını kılmamışsın demezler. Yani farzı tam kılmış. Borcunu ödemiş. Ama öğle namazının farzını kılmadan 100 rekat nafile namaz kılsa, neden farzı kılmadın emri yerine getirmedin diye hesaba çekilir. Bunu herkes biliyor. Sünnetleri kılınmayan namaz eksiktir diye bir hüküm hangi din kitabında yazıyor. İşte araya bizlerin mantığı girince iş bozuluyor.
tekrar geri dönüp baktığımda bir üye farz namazı kılınmadan önce kaza kılınmadığını bildiğini söylemiş. ben de bu konuda hemfikirim. yani günün üzerine farz olan namazını eda etmeden kaza kılınmayacağını biliyorum ama yine de araştıracağım. eğer bu konuda bir bilginiz varsa cümleyi soru olarak algılabilirsiniz cevabınızı beklerim.
Bakın buda halk arasında yanlış bilinen konulardan biri. Fıkh kitablarında buyuruluyorki mekruh vakitler haric her zaman har vaktin kaza namazı kılınabilir. Yani vaktin farzı kılınmadan kaza kılınmaz diye bir şey hiç bir yerde yazmıyor.
diğer bir konu da şu ki ben sünnetlerin veya nafilelerin farz namazlar yerine geçeceğini söylemiyorum. öyle olsa idi farzın ikamesi diye birşey olurdu. farz farzdır. yapılması şarttır. benim ve konuyu açan arkadaşın demek istediği sünnetin farzı tamamlamada yardımcı olabileceğidir. yani farzın eksik kalan yerlerini belki de sünnetlerle Rabbim tamamlayacaktır.
Tamam . Zaten kitablarda böyle yazıyor. Kılınmış olan farzların içindeki eksiklikleri tamamlıyacak. Yoksa hiç kılınmamış farzın yerine geçmez. Bu konuda mutabıkız.
Bilgi sahibi O'dur. Hesap günü geldiğinde en doğrusunu söyleyecek olan da O'dur.
Amenna.
Diyelim ki kazalarımız bitmeden sünnet ve nafile namazlarımız kabul olmuyor.
Evet
Ben her gün sünnetlerimi ve gücüm yettiğince kazalarımı kılmaya çalışıyorum. akşam namazından sonra evvabin namazını da kılıyorum. Rabbim kabul etsin...kazalarım olmadığı için bu kıldıklarımın kabul olmadığını varsayalım. bu durumda benim sadece farz ve kaza namazım kabul olur.
Evet kaza namazı borcunuz varsa sadece farz ve kaza namazlarınız kabul olur. Zaten farzın kazasıda farzdır. Farzı bırakıp sünnetle nafileyle meşgul olunmaz.
diğerleri de boşa gitmiş olur yani her vakitte ortalama birkaç dakika fazladan ibadet etmiş olurum. ama aynı zamanda kazalarımı da kılmış olurum.
diğer yandan eğer sünnetlerin kılınması gerekiyorsa terk edilmemesi gerekiyorsa benim burda bir kaybım olmaz. ben zaten kılıyor olurum hem sünnetleri hem de kazaları kılmış olurum. bu durumda hangi daha doğru olur?
Burada kaybınız şu. Evet boş vakitlerinizde hep kaza namazı kılın. İslam alimleride böyle söylüyor. Ama nafile veya sünnet namaz kılmaya vakit buluyorsanız bunlar yerinede kaza kılın. Siz atıyorum günde 20 rekat nafile namaz kıldınız, işte kaybınız bu yirmi dakika oluyor. Bu yirmi dakikada bir gün kaza namazı borcu ödeyebilirdiniz. Atıyorum 10 senede bitecek borcu 5 seneye indirebilir ve bir an önce bu büyük günahtan kurtulursunuz.
boşa geçti dediğimiz yerlerde Kuran-ı Kerim okuduğumuzu O'u tesbih ettiğimizi Efendimiz s.a.v'e Salat-u Selam getirdiğimizi düşünürsek bence hepsi boşa gitmiş olmuyor elde kalan birşeyler var oluyor.
Netice olarak farz borcu varken farz sevabı almak varken nafileyle meşgul oluyorsunuz. Yani emredilen şeyi yapmayıp kendi isteğinize göre ibadet etmiş oluyorsunuz.
İslam bir bütündür. Kuran-ı Kerimi kabul ediyorum haşa hadisleri reddediyorum diye birşey olamaz. benim burdaki niyetim inkar değil aklımın yetersizliğidir. her iki taraf da kaynak gösterirken aslında kaynakların birbirine ters düşüşüdür. işte anlamadığım nokta bu...
İşte bunu yanlış düşünüyorsunuz. Ne yazıkki sünnet yerine kaza kılınmaz diyenler kaynak gösteremiyorlar. Evet gösterdikleri bir şey var ama fıkh kitablarını yanlış anladıklarından kaynaklanıyor. Fıkh kitablarında bir hüküm var. Namazı kazaya kalmış tertib sahibi kimsenin, yani namaz borcu 6 vakitten (yani toplam 24 rekat olsun vitr dahil) az olan kimsenin sünnetleri kazaya niyet etmeyip bu altı vakit namazı ayrıca kılması eftaldir deniyor. Bakın kılamaz denmiyor.Daha iyidir deniyor. 6 vakit namaz yaklaşık 20 dakikada biteceğinden bunları hemen kaza edip sünnetleri yine sünnet olarak kılması eftaldir deniyor.Kılamaz denmiyor. Bu bile sünnetleri kılarken kazaya niyet edebilir. Nerde kadldıki senelerce kaza namazı borcu olanlar sünnetleri kılarken kazaya niyet edemesin. İşte bu hükmü yanlış algılayanlar sünnet yerine kaza kılınmaz diyor.
hakkınızı tekrardan helal edin...
Estağfirullah . bir hakkımız yok. Sizde hakkınızı helal ediniz.
Allah'a emanet olun sürçü lisan ettiysek affola..
Selam ve Dua ile...
Evet kaza namazı borcunuz varsa sadece farz ve kaza namazlarınız kabul olur. Zaten farzın kazasıda farzdır. Farzı bırakıp sünnetle nafileyle meşgul olunmaz.
Kazaları bırakın vaktinde kılınan namzarın bile kabul olunacağı sadece umulur Bunu ancak Allah'u teala bilir.Vakit namazının kabul olabilmesi için gereken şartları yaparız eğer eksik ise işte mevla sünnetler vesilesi ile bu eksikleri giderir.Hadiste anlatılmak istenen budur.
Mesela kılınmayan namazları kaza etmeye gerek yok diyen alimlerde vardır.Namazın kazaya bırakmak bigi bir lüksü yoktur müslümanın.(Uyku Hastaslık Bayılma vs.) o nedenle namazın kazası olmaz diyorlar.
Bir örnek vermek gerekirse islamın en büyük emri namazdır dinin direğidir bir çok ayet hadis bunu açıklamaktadır.
(Örnek.Kişi ile küfür arasında namazı terketmek vardır.Tirmizi)
Şimdi buna binaen Allah hayızlı kadına namazını kaza ettirmezken tutulamayan orucun tutulmasını istemiştir.Bundaki hikmeti hiç düşündünüzmü.
Şimdi arkadaşlar olay şudur ınsan o veya bu nedenle namazlarını kılmadı ise ve günün birinde kafasına takedip pişman oldu ise ve namaza başladı ise yapacağı iş şudur.Namaz kılmadığı için girdiği günahları için içten güzel bir tövbe etmek mevlaya yalvarmak ve af dilemek olmalı.Ondan sonra sünnetleri ile beraber farzları kılmalı ve kılabildiği kadarda kabul olunacağı umularak kaza kılmalı sünneti terk etmemeli zamanında kılmayarak yapılan yanlışa birde sünneti terkettirmek yanlışını eklememeli.
Eğer gerçekten pişman olan bir insan kazalarda gevşeklik yapmaz nefsinize sorun eğer kaza kılmakta gevşeklik ediyorsa o zaman tövbenizi ve pişmanlığınızı tekrar mevlaya arz edin taki kaza kılmakta artık gevşeklik göstermeyene kadar benim hocam şöyle demişti ben ne ınsanlar bilirim 1 senede 10 senelik kaza nazanını kıldılar demekki biz nefiserimizi bir daha bu konuda muhasebeye çekmeliyiz ve ondan sonra konuyu tekrar değerlendirmeliyiz
Selametle kalın
Konuyu baştan sona okudum,bana bu kardeşimizin yazdığı daha mantıklı geldi.
35 yaşımdayım ve yaklaşık 4 aydır namazlarımı kılmaya başladım.
Dolayısıyla yaklaşık 23 senelik namaz borcum var :a33:
Ben 1.şıkdakini uygulamayı düşünüyorum,inşaallah yanlış birşey yapmıyorumdur.
Rabbim kabuul eder inşaallah ...
svg...
Arkadaşlar bakıyorumda herkes bişeyler yazıyo.Biz bin yıldır nasıl kılmışız namazı.Sünnetleriyle değil mi.Peki biz sünneti terkedersek Peygamberimizi a.s küstürmüş olmazmıyız.Ya sünnetini terkederek O nun şefaatinden mahrum kalırsak
Hadi bakalım gelde çık işin içinden şimdi
Doğru diyorsunuz. Bende sizin gibi düşünüyorum,ve uyguluyorum rabbimin izniyle.
Hergün bir günün kazasını kıldığımda 20 yılda bitiyordu namazlarım.
Şu an sünnet olan namazlarımı,farzların kazası olarak kılıyorum ,yani 1 günde 2 gün lük borcumu ödemiş oluyorum,yani 10 yıllık borcum kalmış oldu şu an .
esselamu aleyküm...
huyela kardeşim lütfen Allah rızası için anlayın lütfen ben hanefilere göre konuşuyorum mezhebin hanefiyse yanlış konuşuyosun.Ömer Nasuhi bilmen buhari hazretleri gibi alimalerim kitaplarında var şafiler sünnetleri kılmayabilir ama hanefiler için bu durum böyle değil lütfen herkes doğru söylüyo ama mezhepler arasında farklılıklar var.Başkalarınıda yanlış yönlendirmeyelim.
Diyanet işleride sünnetler kılınacak der.Gidin sorun lütfen.
Diyanet filörtede caiz diyor. Daha başka şeylerde var. Diyanet söyledi diye kabul etme gibi bir zorunluluk mu . Peygamber efendimiz ' aleyhisselam' dininizi diyanet işlerinden öğreninmi dedi . Yoksa varisim olan islam alimlerindenmi öğrenin dedi. Diyanete uyma zorunluluğu nerede yazıyor. Diyanetin huccet senet olacağını nereden çıkardınız.
Hanefiler sünnetleri kılacak vede kaza borcu olanlarda ayrıyetten farzları kaza etcekler.Neden hala aynı şeyleri yazıp insanların kafalarını karıştırıyosunuz anlamıyorum.Farzlar tabikide öncelikli borcumuz varsa kaza etmeliyiz etmeyelim demiyoruz ki.Ama hanefi kardeşlerimize yanlış bilgiler veripte sünnetleri terk ettirmeyin.Peygamberimiz s.a.v bilmiyomuydu demişmiki hiç sünnetleri terkedin diye.Ben nasıl kılıyosam öyle kılın demiyomu.1400 yıl ötesinde neler olcağını görüyoda kaza namazları konusunumu göremiyo.Sünnetleri terkedin dememiş.Bilakis size iki emanet bırakıyorum biri Kuran diğeri sünnetlerim dememişmi.Lütfen biraz düşünün ve mantıklı olun insanları yanlış yönlendirmeyin.Hanefilerde böyle bişey yok.
İmam Azam hazretleri bilmiyomuydu.Peki O neden sünnetleri terk edin farzlara niyet edin dememiş.Lütfen Allah rızası için her mezhebin görüşleri farklı olabilir şafi mezhebinde yada diğerlerinde kaza borcu olan sünnetleri kılmayabilir ama hanefi mezhebinde sünnetler kılınacak ve kaza bocun varsa kazalarda ayrıyeten kılınacak.İnsanlar sigara içmeye dakikalarını harcıyolar namazlardan sonra kaza namazı kılmak için 3 dakikayımı çok görüyolar nelere vakit harcamıyoruz ki.Lütfen dikkatli olalım biraz düşünürsek anlarız.
huyela kardeşim yukarda ne güzel yazmışın bak yazdıklarında ne diyo
Şafii’de farz kazası olanın, sünnet ve nafile kılması haramdır. Nafaka kazanacak kadar zaman ayırıp, başka hiçbir sebeple kazayı geciktirmesi caiz değildir. (Fetava-i fıkhiyye)
(Ümmetimin arasında fitne fesat yayıldığı zaman sünnetime uyana, [Dinin bildirdiği ibadetleri yapıp haramlardan kaçana] yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]
(Bir zaman gelir ki, sünnetim [İslam] unutulur, sünnete uyan garip olur.) [Şir’a]
(Sünnetimi [İslam dinini] terk edene şefaatim haramdır.) [H.Erbain]
daha ne diye sünneti terk edelim kazamızıda kılalım sünnetide