Emir Muhanned'den Ümmete sesleniş
Ensarların Emiri Muhanned'den dünya Müslümanlarına, Kafkasya'daki mücadele ile ilgili oldukça önemli açıklamalar var.
Alkavkaz websitesinin yayınladığı konuşmanın Türkçe metni şöyledir. Video için
tıklayınız.
Rahman ve Rahim Allah'ın adı ile
Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh
Kafkasya olayları ile ilgilenen tüm Müslüman kardeşlere sesleniyorum.
Kafkasya'da bulunan mücahitlerin sayıları günden güne artmaktadır. Onun için dert etmeyin üzülmeyin, vallahi her gün buradaki mücahitlerin akideleri, duruşları düşmana karşı sertlikleri günden güne artmaktadır.
Kuran'da Allahu tealanın buyurduğu gibi, Allah onların imanını arttıracak ve kâfirleri silip süpürecektir. Ve burada bakıyoruz ki önceden teheccüd namazı kılmayan mücahitler, teheccüd namazı kılmaya başladılar. Dünyayı sevenler, dünyayı arkasına attılar.
Allah'a hamd olsun ki düşmanlarımıza musibetler altlarından üstlerinden her taraflarından ulaşmaktadır. Münafıklar artık birbirlerini öldürmeye başlamışlardır. Onlardan büyük komutanlardan birisini (Sulim Yamadayev) kendileri katlediyor. Ve şu andan birbirlerine karşı kan savaşına başlıyorlar.
Ve biz burada şunu da görmekteyiz. Allah'ın yeryüzüne gönderdiği belalar (domuz gribi gibi) ki bunlar daha önceden hiç yoktu. Şuan da dünyaya yayılmaktadır. (Allah biz Müslümanları bu belalardan korusun.)
Allah'a hamd olsun onların kendi aralarındaki fitneler, mücahitlerin ve Müslümanların imanlarını ve akidesini güçlendiriyor. Onlar acizleşirken bizler güçleniyoruz.
Allaha yemin ederim ki, ben size gerçekleri hiçbir nefsi menfaat gözetmeden söylüyorum. Allah'ın izni ile yakında Kafkasya'da zafer olacaktır. Bunu da yeminle söylüyorum ki, sizlerin maneviyatınızı yükseltmek için değil ve yahut ta sizin karşınızda iyi durumda olduğumuzu göstermek için değil veya cihadın devam ettiğini ilan etmek içinde değil.. Tamamen gerçekleri söylüyorum.
Vallahi bu konuşmamdan şahsi hiçbir menfaat beklemiyorum. Eğer savaşı kazanırsak bu Allah tandır. Eğer savaşı kaybedersek buda bizim günahlarımızdandır. Yalnız bunların hepsi Allah'ın kaderinde vardır.
Bizler burada şunu görmekteyiz. Gençlerin cihada karşı sevgileri artmaktadır. Eskiden de vardı, fakat bu kadar değildi. Şimdi nereye giderseniz gidin gençlerin telefonlarında kameralarında mücahitlerin görüntüleri vardır. Bunların hepsi bize katılmaktadır ve yardım etmektedir. Misal vereyim; bizim Rusya topraklarında adamımız yok iken biz düşmanın topraklarında 2-3 operasyon yaptık. Nice şehirlerde bizim hiç adamımız yok iken şu anda guruplarımız oluşmuştur.
Allaha hamd olsun Rusya'da daha önce hiçbir şey yapamıyorduk. Ama şu anda yapabiliyoruz ve hatta Rusya'nın başkenti etrafında adamlarımız oluşmaktadır. Kısacası bunların hepsi şuna işaret etmektedir; mücahitler güçlenmektedir. Kâfirlerin gücü ise azalmaktadır. Münafıklar birbirlerini öldürmektedirler.
Kadırov gurubunun bazı kişiler ile görüşme çabaları vardır. Muhatap oldukları kişilerde artık saçmalamaya başlamışlardır. Vallahi bu insanların toplum içinde hiçbir değeri yoktur. Ve şunu söylemek istiyorum. Kadırov gurubunun bu çabaları mücahitlerin çalışmalarını hiçbir şekilde etkilemeyecektir.
Bunlara örnek olarak ta mücahitlerin içinde zayıf imanlı olanlar bizden onlara gitmişlerdir. Eski savunma bakanı Muhammed Hambiev onların safına katıldı. Allaha hamd olsun. Allah içimizden zayıf olanları ayıklamaktadır. Eğer ki zayıf olan her kim varsa onlarda zamanla kalplerindeki hastalıktan dolayı gideceklerdir. Allahu teala bütün bunların hepsini insanların gözleri önünde temizleyecektir. Herkes bu insanları görecektir.
Diğer bir konuda mücahitlerin çalışmalarıdır. Mücahitlerimiz her zaman hakkı söylemekte geri durmuyor ve bu uğurda canlarını vermeye devam etmektedirler. Mücahitlerimiz için endişelenmeye gerektirecek bir şey yoktur.
Onlar, Rusların boğazlarına takılmış kemik gibi duruyorlar. Vallahi yemin ediyorum ki, mücahitlerin düşmana karşı durumları çok iyidir. Hatta bazı mıntıkalarda insanları sıkıştırarak gidin mücahitlere söyleyin onlara ev vereceğiz, para veririz.. Diye bize haber gönderip yalvarmaktadırlar. Ne yapacaklarını bilemiyorlar her çareyi arıyorlar...
Allaha hamd olsun. Mücahitler bu tuzağa düşmeden cihada devam etmektedirler. Yemin olsun ki düşmanın bu oyunlarına biz gelmiyoruz. Biz mücahitler arasında hiçbir ayrıcalık ihtilaf yoktur. Eğer ki dışarıda bir takım şeyler duyuyorsanız inanmayınız. Eğer öyle bir şey olsaydı. Biz bunu size söylerdik. Çünkü bizler Allah katında sorumluyuz. Bahsedilen şeylerden bizler tamamen uzağız.
Başka konuya geçersek, evet mücahitlerin çok büyük komutanları şehit olmuşlardır. (Şehit olan lider ve komutanların bazılarının isimlerini belirtiyor.) Yalnız biz bunların hepsini Allahın izni ile tedarik ediyoruz. Biz bu konuyu çok büyük bir sorun yapmadık. Bununla alakalı baş sağlığı bile kabul etmedik. Düşman bizi sarsmaya çalışıyor. Fakat hamd olsun verdiğimiz bu şehitler bizim gücümüzü azaltmadı. Mücahitlerin kalpleri korkmadı. Ayakları sabit bir şekilde ayakta sabit durmaktayız.
Ve biz mücahitlerin hepsi Allah yolunda canlarını feda etmeye hazırdırlar. Allaha hamd olsun gücümüz, kuvvetimiz yerindedir. Biz istediğimiz yere istediğimiz zaman girebilmekteyiz. İstediğimiz her yeri vurabiliriz. Hatta başkent Grozniiye girebilir ve orayı belirli süre kontrolümüzde tutabiliriz. Yalnız bizim istediğimiz bu değildir. Çünkü biz bu büyük şehirlere girince Ruslar orayı muhasaraya alarak üşüşeceklerdir. Uçaklar ve tanklarla buraları vuracaklardır. Birçok sivil halk ölmesine sebep olacaklardır. Ama bizim isteğimiz bu topluluğu halkı korumaktır. Yeri ve zamanı geldiğinde inşallah kardeşlerinizin oralara nasıl hükmettiğini göreceksiniz.
Allaha hamd olsun biz dağlara ve ovalara sahip olmaktayız. Siz biliyorsunuz ki bu din bir gecede zafere ulaşacak diye bir kaide yoktur. Çünkü sizlerde biliyorsunuz, Resulullah 12 sene davet 10 senede cihat etti. Sonrasında da sahabeler aynı şekilde bu yola devam ettiler. Ondan sonra bütün kapılar onlara açıldı. Zorlandıkları dönemde onlar; Resullullaha gelip dua et Allah bizi zafere ulaştırsın diyorlardı. Resulullah onlara siz çok acele eden bir kavimsiniz dedi. Resulullahın yüzünde kızgınlık alameti belirdi.
Allahın izni ve koruması ile buradaki cihadımız devam etmektedir. Endişelenmeyin, şüphelenmeyin, şeytanların sözlerine uymayın. Bizim sizden tek isteğimiz; buradaki cihadımızı dert edinmeniz ve cihad eden kardeşlerinize dua etmenizdir.
Allahın izni ile göreceksiniz, belki bizler şehit olur veya yaşayanlar arsında kalırız. Ama inşallah bu düşman topluluğunun sonunun geldiğini yaşayanlarımız görecektir. Bunun hiçbir başka çıkar yolu yoktur. Allahın izni ile Müslümanların galip geleceğini sizler göreceksiniz. Çünkü buradaki kardeşleriniz sadece Allahın şeriatının gelmesini istemektedir. Allahın kanunlarının ve Resulullahın sünnetinin tatbik edilmesini istemektedirler. Bekleyin göreceksiniz çok güzel haberler duyacaksınız.
Bu konuşmayı yapan kardeşiniz Muhanned bu kaseti 01.05.2009 tarihinde yapmaktadır. Dualarınızı unutmayın ve benden bütün Müslümanlara, ulemalara, ilim talebelerine selam olsun..
Gevşemeyin, üzülmeyin, eğer gerçekten iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.
(Ali İmran suresi ayet 139)
Kavkaz Center