Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
namaz (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan dost_37
- Başlangıç tarihi
A
RE: Sen namazı da kaza et
RE: Sen namazı da kaza et
ALLAH (CC) NAMAZIMIZI KABUL ETSIN DUALARIMIZI DA KABUL ETSİN
AMİN
RE: Sen namazı da kaza et
ALLAH (CC) NAMAZIMIZI KABUL ETSIN DUALARIMIZI DA KABUL ETSİN
AMİN
İki Rekat Namaz Kılıyorum...
İki Rekat Namaz Kılıyorum...
Namaz kılınacak yerin ve üzerinin temiz olmasına dikkat ederim.
Abdest alıp, kıbleye dönerim.
Hangi namazı kılınıyorsam ona niyet ederim.
Şimdi sabah namazının sünneti kılacam onun için niyet ediyorum.
"Niyet ettim Allah rızası için sabah namazının sünnetini kılmaya"
Ellerimi omuz hizama kadar kaldırıyorum.
Ayaklarım az açık.
Vücudum dik.
Ellerim göğüs üstünde.
Gözlerim secdeye bakar durumda.
Birinci Rekat
Allahu Ekber diyorum.
Gözlerim secdeye bakıyor
Ellerim göğüs üzerine bağlı.
Sağ elim sol elim üzerinde.
Ayaklar az açık.
Vücudum dik..
Ellerimi bağladıktan sonra önce:
Sübhaneke okuyorum.
Sonra Euzu Besmele çekip
Fatiha-i Şerife okuyorum:
Sonunda Amin diyorum.
Peşinden bir süre okuyorum.
Ellerimi yana salarak:
Allahu Ekber diyerekek ruküa eğiliyorum.
Gözlerim ayak ucuma bakıyor.
Ayaklarım az açık.
Başım sırt hizasına gelmeyecek kadar az eğik.
Diz ve dirseklerim hafif bükük.
Ellerim dizlerimin üzerinde.
Rükuda üç kere:
Sübhane rabiye'l azıym
diyorum.
Semiallahü limen hamideh ve Rabbena lekel hamd
diyerek doğruluyorum.
Peşinden
Allahu Ekber
diyerek secdeye varıyorum.
Alın ve burnum yere değiyor
Başım iki elim arasında
Parmaklarım kıbleye doğru
Dirseklerim yere değiyor ve vücuduma yapışık,
Oyluklarım da karnıma bitişik
Ayaklarımın üstü yere gelmiş
Her iki ayağım sağa yatık
Secdede üç defa:
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
secdeden kalkıyorum.
Dizlerimin üstünde kısa bir müddet duruyorum.
Allahu Ekber diyerek
tekrar secdeye varıyorum.
Yine secdede üç defa
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
ikinci rekata kalkıyorum.
İkinci Rekat
Önce Besmele çekiyorum
Fatiha-i Şerife okuyorum
Sonunda Amin diyorum
Peşinden bir süre okuyorum.
Ellerimi yana salarak:
Allahu Ekber diyerekek ruküa eğiliyorum.
Rükuda üç kere:
Sübhane rabiye'l azıym
diyorum.
Semiallahü limen hamideh ve Rabbena lekel hamd
diyerek doğruluyorum.
Peşinden
Allahu Ekber
diyerek secdeye varıyorum.
Secdede üç defa:
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
secdeden kalkıyorum.
Dizlerimin üstünde kısa bir müddet duruyorum.
Allahu Ekber diyerek
tekrar secdeye varıyorum.
Yine secdede üç defa
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
ikinci rekata kalkıyorum.
Ellerim dizim üstünde serbest
Ayaklarımın ikisi de sağda
Yere oturuyorum
Gözlerim dizlerime bakıyor
İkinci secdeden sonra:
Allahu Ekber
diyerek oturuyorum
Bu oturuşta
"Etteahiyyatü,
Allahumma Salli,
Allahumme Barik,
Rabbena dualarını okuyorum.
Dualardan sonra,
Başımı önce sağa çeviriyorum
Gözlerimle omuzuma bakıyorum
Es-selâmü aleykum ve rahmetüllah diyorum
Başımı sonra sola çeviriyorum
Es-selâmü aleykum ve rahmetüllah diyorum.
Böylece iki rekat sabah namazının sünnetini kılmış oluyorum.
Aynı bu şekilde 2 rekatta sabah namzının farzını kıldıktan sonra tesbih çekip dua ediyorum.
Nasıl mı?
Tesbih ve Dua
Namazımıı bitirip selam verdikten sonra,
Allahumme ente's-selamu ve min-ke's-selam tebârekte yâ ze'l Celali ve'l-İkram diyorum.
Sonra "Ala Resulinâ salâvât" diyerek salâvat-i şerif getiriyorum.
Arkasından:
Sübhanellahi ve'lhamdü lillahi ve lâ ilâhe illallahu vellahu ekber ve lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil aliyyi'l-azim diyorum.
Bundan sonra, bir
Ayete'l-kürsi okuyorum
Ardından
33 kere Sübhanellah
33 kere Elhamdülillah
33 kere Allahu Ekber
dedikten sonra,
Lâ ilahe illallahu vahdehu lâ şerike leh lehül-mülkü ve lehü'l,hamdü ve hüve alâ külli şeyin kadîr
diyerek ellerimi kaldırıp
dua ediyorum...
İki Rekat Namaz Kılıyorum...
Namaz kılınacak yerin ve üzerinin temiz olmasına dikkat ederim.
Abdest alıp, kıbleye dönerim.
Hangi namazı kılınıyorsam ona niyet ederim.
Şimdi sabah namazının sünneti kılacam onun için niyet ediyorum.
"Niyet ettim Allah rızası için sabah namazının sünnetini kılmaya"
Ellerimi omuz hizama kadar kaldırıyorum.
Ayaklarım az açık.
Vücudum dik.
Ellerim göğüs üstünde.
Gözlerim secdeye bakar durumda.
Birinci Rekat
Allahu Ekber diyorum.
Gözlerim secdeye bakıyor
Ellerim göğüs üzerine bağlı.
Sağ elim sol elim üzerinde.
Ayaklar az açık.
Vücudum dik..
Ellerimi bağladıktan sonra önce:
Sübhaneke okuyorum.
Sonra Euzu Besmele çekip
Fatiha-i Şerife okuyorum:
Sonunda Amin diyorum.
Peşinden bir süre okuyorum.
Ellerimi yana salarak:
Allahu Ekber diyerekek ruküa eğiliyorum.
Gözlerim ayak ucuma bakıyor.
Ayaklarım az açık.
Başım sırt hizasına gelmeyecek kadar az eğik.
Diz ve dirseklerim hafif bükük.
Ellerim dizlerimin üzerinde.
Rükuda üç kere:
Sübhane rabiye'l azıym
diyorum.
Semiallahü limen hamideh ve Rabbena lekel hamd
diyerek doğruluyorum.
Peşinden
Allahu Ekber
diyerek secdeye varıyorum.
Alın ve burnum yere değiyor
Başım iki elim arasında
Parmaklarım kıbleye doğru
Dirseklerim yere değiyor ve vücuduma yapışık,
Oyluklarım da karnıma bitişik
Ayaklarımın üstü yere gelmiş
Her iki ayağım sağa yatık
Secdede üç defa:
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
secdeden kalkıyorum.
Dizlerimin üstünde kısa bir müddet duruyorum.
Allahu Ekber diyerek
tekrar secdeye varıyorum.
Yine secdede üç defa
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
ikinci rekata kalkıyorum.
İkinci Rekat
Önce Besmele çekiyorum
Fatiha-i Şerife okuyorum
Sonunda Amin diyorum
Peşinden bir süre okuyorum.
Ellerimi yana salarak:
Allahu Ekber diyerekek ruküa eğiliyorum.
Rükuda üç kere:
Sübhane rabiye'l azıym
diyorum.
Semiallahü limen hamideh ve Rabbena lekel hamd
diyerek doğruluyorum.
Peşinden
Allahu Ekber
diyerek secdeye varıyorum.
Secdede üç defa:
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
secdeden kalkıyorum.
Dizlerimin üstünde kısa bir müddet duruyorum.
Allahu Ekber diyerek
tekrar secdeye varıyorum.
Yine secdede üç defa
Sübhane rabbiye'l âlâ
diyorum.
Allahu Ekber diyerek
ikinci rekata kalkıyorum.
Ellerim dizim üstünde serbest
Ayaklarımın ikisi de sağda
Yere oturuyorum
Gözlerim dizlerime bakıyor
İkinci secdeden sonra:
Allahu Ekber
diyerek oturuyorum
Bu oturuşta
"Etteahiyyatü,
Allahumma Salli,
Allahumme Barik,
Rabbena dualarını okuyorum.
Dualardan sonra,
Başımı önce sağa çeviriyorum
Gözlerimle omuzuma bakıyorum
Es-selâmü aleykum ve rahmetüllah diyorum
Başımı sonra sola çeviriyorum
Es-selâmü aleykum ve rahmetüllah diyorum.
Böylece iki rekat sabah namazının sünnetini kılmış oluyorum.
Aynı bu şekilde 2 rekatta sabah namzının farzını kıldıktan sonra tesbih çekip dua ediyorum.
Nasıl mı?
Tesbih ve Dua
Namazımıı bitirip selam verdikten sonra,
Allahumme ente's-selamu ve min-ke's-selam tebârekte yâ ze'l Celali ve'l-İkram diyorum.
Sonra "Ala Resulinâ salâvât" diyerek salâvat-i şerif getiriyorum.
Arkasından:
Sübhanellahi ve'lhamdü lillahi ve lâ ilâhe illallahu vellahu ekber ve lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil aliyyi'l-azim diyorum.
Bundan sonra, bir
Ayete'l-kürsi okuyorum
Ardından
33 kere Sübhanellah
33 kere Elhamdülillah
33 kere Allahu Ekber
dedikten sonra,
Lâ ilahe illallahu vahdehu lâ şerike leh lehül-mülkü ve lehü'l,hamdü ve hüve alâ külli şeyin kadîr
diyerek ellerimi kaldırıp
dua ediyorum...
Namazdan sonra seccede üzerindeyken ölen kişi şehid midir?
Namazdan sonra seccede üzerindeyken ölen kişi şehid midir?
Namazdan sonra seccede üzerindeyken ölen kişi şehid midir?
Uykuyla hislerimiz bu dünya ile ilgilerini keser kesmez rüya aleminde ayrı şeyler gördüğümüz, farklı konuşmalar dinlediğimiz ,.., gibi, ölümle bedenden ayrılan ruhumuz, kabir alemi dediğimiz bir yeni alemle tanışır. Ölüm anında Azrail aleyhisselamı gören insan bu yeni alemde sorgu melekleriyle karşılaşılır. Müminin güzel amelleri sevgili birer arkadaş gibi onunla bu yeni hayatta birlikte olurlar.
Kabir hayatı dünya hayatıyla ahiret arasında bir köprüdür. Bu yüzden bu hayata berzah hayatı da denilir. Bu alem her insan için farklı bir şekilde kendini gösterir. Şehitler bu hayatı öldüklerini bilmez bir halde geçirirken, ilim tahsili üzere ölenler bu alemde de ilme devam ederler. İnançsızlar için ise bu alem cehennem azabının ilk numunelerinin tattırıldığı bir azap ülkesidir.
Ölüm, ruhun bedenden ayrılmasıdır. Yaşadığımız âlemden kabir âlemine yolculuktur. Ruh, Azrail Aleyhisselam vasıtasıyla "berzah alemi"ne götürülür. Bu alemde göreceğimiz ilk melek Azraildir. O, en kıymetli cevherimiz olan ruhumuzu gönül rahatlığıyla teslim edebileceğimiz güvenilir bir emanetçidir.Ölüm anında, ruh, beden hapsinden kurtulur; fakat bütün bütün çıplak kalmaz. Çünkü, "misali bir cesetle" başka bir tabirle "latif bir gılaf" ile kuşatılmıştır.
Dünyada kaldığı sürece bedene bağlı olan ruh, ölüm sebebiyle bir derece serbest kalır. Bedendeyken görmek için göze, işitmek için kulağa, düşünmek için beyne muhtaçken, artık bu aletlerin varlığına gerek duymadan görür, işitir, düşünür ve bilir. Rüyada olduğu gibi…..Berzah, "geçit" demektir ve berzah alemi, dünya ile ahiret arasında bulunan bir "bekleme salonu"dur. Ruhlar, orada kıyameti ve dirilişi beklerler. "münker ve nekir taifesinden" olan sorgu melekleriyle karşılaşma, ilk mahkeme, ilk ceza ve ilk mükafat burada gerçekleşir.
Berzah, başka bir tabirle kabir hayatı, hadisin ifadesiyle, "ya cennet bahçelerinden bir bahçe" veya "cehennem çukurlarından bir çukurdur."Ancak, burada azabın veya lezzetin muhatabı, cisimden mahrum kalan ruhtur. Kabir hayatından sonra, "mahşer"de, yeniden yaratılan bedenine döner, dünyada yaptıkları için o "büyük mahkeme"de hesap verir. Sonrası, ebedi cennet veya cehennemdir. Bu menzillerde lezzet de elem de hem cisimle hem de ruhla tadılır; dünyada olduğu gibi.
Kabir hayatını yeniden diriliş takip edecektir. Ruh zaten ölmediğinden diriliş beden için söz konusudur. Ba’s (diriliş) ile ruhlar yeni bedenlerine kavuşurlar ve hesaba çekilmek üzere mahşer meydanına çıkarlar. Orada vakfe denilen bir süre kalındıktan sonra mizan safhasına geçilir. İman ile ölen ve bu mizanda sevapları günahlarından ağır gelenler ebedi saadet menzili olan cennete sevk edilirler. Küfür üzere ölenler Allah’ın azap diyarı alan cehenneme giderler. Günahları sevaplarından daha ağır gelen müminler de bu günahlarının temizlenmesi o dehşetli cehennem azabını tadarlar. Daha sonra onlar da cennete ulaşırlar.
Namazdan sonra seccede üzerindeyken ölen kişi şehid midir?
Namazdan sonra seccede üzerindeyken ölen kişi şehid midir?
Uykuyla hislerimiz bu dünya ile ilgilerini keser kesmez rüya aleminde ayrı şeyler gördüğümüz, farklı konuşmalar dinlediğimiz ,.., gibi, ölümle bedenden ayrılan ruhumuz, kabir alemi dediğimiz bir yeni alemle tanışır. Ölüm anında Azrail aleyhisselamı gören insan bu yeni alemde sorgu melekleriyle karşılaşılır. Müminin güzel amelleri sevgili birer arkadaş gibi onunla bu yeni hayatta birlikte olurlar.
Kabir hayatı dünya hayatıyla ahiret arasında bir köprüdür. Bu yüzden bu hayata berzah hayatı da denilir. Bu alem her insan için farklı bir şekilde kendini gösterir. Şehitler bu hayatı öldüklerini bilmez bir halde geçirirken, ilim tahsili üzere ölenler bu alemde de ilme devam ederler. İnançsızlar için ise bu alem cehennem azabının ilk numunelerinin tattırıldığı bir azap ülkesidir.
Ölüm, ruhun bedenden ayrılmasıdır. Yaşadığımız âlemden kabir âlemine yolculuktur. Ruh, Azrail Aleyhisselam vasıtasıyla "berzah alemi"ne götürülür. Bu alemde göreceğimiz ilk melek Azraildir. O, en kıymetli cevherimiz olan ruhumuzu gönül rahatlığıyla teslim edebileceğimiz güvenilir bir emanetçidir.Ölüm anında, ruh, beden hapsinden kurtulur; fakat bütün bütün çıplak kalmaz. Çünkü, "misali bir cesetle" başka bir tabirle "latif bir gılaf" ile kuşatılmıştır.
Dünyada kaldığı sürece bedene bağlı olan ruh, ölüm sebebiyle bir derece serbest kalır. Bedendeyken görmek için göze, işitmek için kulağa, düşünmek için beyne muhtaçken, artık bu aletlerin varlığına gerek duymadan görür, işitir, düşünür ve bilir. Rüyada olduğu gibi…..Berzah, "geçit" demektir ve berzah alemi, dünya ile ahiret arasında bulunan bir "bekleme salonu"dur. Ruhlar, orada kıyameti ve dirilişi beklerler. "münker ve nekir taifesinden" olan sorgu melekleriyle karşılaşma, ilk mahkeme, ilk ceza ve ilk mükafat burada gerçekleşir.
Berzah, başka bir tabirle kabir hayatı, hadisin ifadesiyle, "ya cennet bahçelerinden bir bahçe" veya "cehennem çukurlarından bir çukurdur."Ancak, burada azabın veya lezzetin muhatabı, cisimden mahrum kalan ruhtur. Kabir hayatından sonra, "mahşer"de, yeniden yaratılan bedenine döner, dünyada yaptıkları için o "büyük mahkeme"de hesap verir. Sonrası, ebedi cennet veya cehennemdir. Bu menzillerde lezzet de elem de hem cisimle hem de ruhla tadılır; dünyada olduğu gibi.
Kabir hayatını yeniden diriliş takip edecektir. Ruh zaten ölmediğinden diriliş beden için söz konusudur. Ba’s (diriliş) ile ruhlar yeni bedenlerine kavuşurlar ve hesaba çekilmek üzere mahşer meydanına çıkarlar. Orada vakfe denilen bir süre kalındıktan sonra mizan safhasına geçilir. İman ile ölen ve bu mizanda sevapları günahlarından ağır gelenler ebedi saadet menzili olan cennete sevk edilirler. Küfür üzere ölenler Allah’ın azap diyarı alan cehenneme giderler. Günahları sevaplarından daha ağır gelen müminler de bu günahlarının temizlenmesi o dehşetli cehennem azabını tadarlar. Daha sonra onlar da cennete ulaşırlar.
BİN YIL KILINAN NAMAZ
BİN YIL KILINAN NAMAZ
aziz kardeşlerim cebrail aleyhisselam namaz kılmaya başlar ve her kıldığı namaz ..1000 yıl sürer allahu taala cebraili çağırır ey cebrail ne zamandır namaz kılıyosun ..yarabbi ..1000 yıldır kılıyorum.benim kullarımın kıldığı iki rikat namaz senin kıldığın ..1000 yıl namazdan daha efdaldir der düşüne biliyomusunuz aziz kardeşler namazımızın bizlere faziletini... allaha emanet olunuz ...SELAMETLE KALIN
BİN YIL KILINAN NAMAZ
aziz kardeşlerim cebrail aleyhisselam namaz kılmaya başlar ve her kıldığı namaz ..1000 yıl sürer allahu taala cebraili çağırır ey cebrail ne zamandır namaz kılıyosun ..yarabbi ..1000 yıldır kılıyorum.benim kullarımın kıldığı iki rikat namaz senin kıldığın ..1000 yıl namazdan daha efdaldir der düşüne biliyomusunuz aziz kardeşler namazımızın bizlere faziletini... allaha emanet olunuz ...SELAMETLE KALIN