İbni Sebeciler, Müta (yani avrat kiralamak) helaldi, Ömer bunu kendi ictihadı ile yasak etti. Ömer avrat kiralamayı yasak etmeseydi, pek az kişi zina ederdi diyorlar.
CEVAP
Mütayı Hazret-i Ömer yasak etmedi, Resulullahın yasak ettiğini, Onun yasakladığı şeyi yaptırmayacağını söyledi. Eshab-ı kiramın hepsi, halifenin bu sözünü destekledi. Hiçbiri buna muhalefet etmedi ve icma hasıl oldu. Şimdi mütanın ne olduğuna, dinimizdeki yerine bakalım:
Müta, dört mezhepte de haramdır, bâtıldır. Müta, şahitsiz olarak bir kadına belli para verip, belli zaman için [mesela bir saat, bir gün, on sene] beraber yaşamayı sözleşmek demektir. Mütanın haram olduğunu bütün Ehl-i sünnet âlimleri icma ile bildirdi. (Mizan-ül-kübra, İbni Abidin)
Mütanın haram edildiğini bildiren hadis-i şerif, Buhari, Müslim, Tirmizi ve Muvatta’da yazılıdır. Bunu haber verenlerden biri de Hazret-i Ali’dir. İbni Sebecilerin, müta için Hazret-i Ömer’in ictihadı demeleri de, çok yanlıştır. Çünkü, Eshab-ı kiramdan hiçbiri buna muhalefet etmedi ve icma hasıl oldu. Fetava-yi Hindiyye’de diyor ki: (Ücret karşılığı zina yapan fahişeye [genel evdeki kadına], İmam-ı a’zama göre had vurulmaz. İkisi de şiddetli tazir olunur ve tevbe edinceye kadar hapis olunur. İmameyne göre, ikisine de had cezası yapılır. Müta yapana da fahişe gibi had vurulmaz.) Fakat zinanın had cezası yapılmayan kısımları da haramdır. (Berika)
Tefsir ve fıkıh kitapları diyor ki: Nisa suresinin (İstimta ettiğiniz kadınların ücretini verin) mealindeki 24. âyeti, müta için değil, nikahtaki mehir parasını vermek içindir. Beydavi tefsiri bu âyeti açıklarken buyuruyor ki: (Bu âyet, sahih olan nikahı bildiriyor, mütayı bildirmiyor. Mehir parasını emrediyor. Müta, önce mubahtı, sonra yasak edildi.) [Şeyhzade tefsiri c.2, s.26]
Büyük âlim Burhaneddin-i Mergınani’nin Hidaye kitabının şerhi olan İnaye kitabında, Mevlana Ekmelüddin buyuruyor ki: Müta bâtıldır. Abdullah ibni Abbasın bildirdiği gibi, müta önceleri mubah idi. Fakat, hadis-i şerif ile, bunun yasak edildiğini, Eshab-ı kiram söz birliği ile bildirmektedir. Muhammed ibni Hanefiye dedi ki: (Babam imam-ı Ali buyurdu ki Hayber kalesi alındığı gün, Resulullah mütayı yasakladı. Eshab-ı kiramdan Rebi bin Meysere buyuruyor ki: “Hayber’i feth ettiğimiz gün, Resulullah, mütayı, üç gün helal etti. Ben, amcamla bir kadının kapısına geldik. Gayr-i müslim bir kadın kapıya çıktı, beni içeri aldı. O gece orada kaldım. Sabah olunca, Resulullahın sokaklarda, (Ey Müslümanlar, Resulullah müta nikahını yasak etti) diye ilan ettirdiğini duydum. Hepimiz mütadan vazgeçtik.”
Resulullah, hayatta iken, mütayı yasak ettiğini, Eshab-ı kiram, icma ile bildirmektedir. İcma, âyeti ve hadisi değiştirmez, âyetin ve hadisin değiştirildiğini haber verir.
Cabir bin Zeyd diyor ki: Abdullah İbni Abbas da, ölmeden önce, mütanın yasak edildiğini söyledi. Böylece, icma hasıl oldu. İmam-ı Malik, Muvatta’da Hazret-i Ali’nin bildirdiği hadis-i şerifi yazmaktadır. Hazret-i Ali buyurdu ki: (Hayber kalesini aldığımız gün Resulullah eşek eti ile mütayı yasak etti.) [İnaye s. 231]
İbni Mace’nin bildirdiği hadis-i şerifte, Hazret-i Ömer’in, (Fahr-i alem mütayı, üç kere helal, üç kere de haram etti. Vallahi, evli birinin, müta yaptığını işitirsem, onu recm eder, İslamiyet’in emrini yerine getiririm) demesi, mütayı Hazret-i Ömer’in yasak ettiğini değil, Resulullahın yasak ettiğini, Onun yasakladığı şeyi yaptırmayacağını gösteriyor. Eshab-ı kiramın hepsi, halifenin bu sözünü destekledi. İbni Abbas hariç, hiç kimse tarafından itiraz olunmaması da, bunun önceden yasak edilmiş olduğunu herkesin bildiğini göstermektedir. Hazret-i Ali, Abdullah ibni Abbas’a, (Sen yanılıyorsun, Fahr-i alem, mütayı yasak etti) dedi. İmam-ı Ali’nin bu sözü üzerine, İbni Abbas da, sözünden dönmüş, mütanın sonradan haram edildiğini söylemiştir. (Buhari)
CEVAP
Mütayı Hazret-i Ömer yasak etmedi, Resulullahın yasak ettiğini, Onun yasakladığı şeyi yaptırmayacağını söyledi. Eshab-ı kiramın hepsi, halifenin bu sözünü destekledi. Hiçbiri buna muhalefet etmedi ve icma hasıl oldu. Şimdi mütanın ne olduğuna, dinimizdeki yerine bakalım:
Müta, dört mezhepte de haramdır, bâtıldır. Müta, şahitsiz olarak bir kadına belli para verip, belli zaman için [mesela bir saat, bir gün, on sene] beraber yaşamayı sözleşmek demektir. Mütanın haram olduğunu bütün Ehl-i sünnet âlimleri icma ile bildirdi. (Mizan-ül-kübra, İbni Abidin)
Mütanın haram edildiğini bildiren hadis-i şerif, Buhari, Müslim, Tirmizi ve Muvatta’da yazılıdır. Bunu haber verenlerden biri de Hazret-i Ali’dir. İbni Sebecilerin, müta için Hazret-i Ömer’in ictihadı demeleri de, çok yanlıştır. Çünkü, Eshab-ı kiramdan hiçbiri buna muhalefet etmedi ve icma hasıl oldu. Fetava-yi Hindiyye’de diyor ki: (Ücret karşılığı zina yapan fahişeye [genel evdeki kadına], İmam-ı a’zama göre had vurulmaz. İkisi de şiddetli tazir olunur ve tevbe edinceye kadar hapis olunur. İmameyne göre, ikisine de had cezası yapılır. Müta yapana da fahişe gibi had vurulmaz.) Fakat zinanın had cezası yapılmayan kısımları da haramdır. (Berika)
Tefsir ve fıkıh kitapları diyor ki: Nisa suresinin (İstimta ettiğiniz kadınların ücretini verin) mealindeki 24. âyeti, müta için değil, nikahtaki mehir parasını vermek içindir. Beydavi tefsiri bu âyeti açıklarken buyuruyor ki: (Bu âyet, sahih olan nikahı bildiriyor, mütayı bildirmiyor. Mehir parasını emrediyor. Müta, önce mubahtı, sonra yasak edildi.) [Şeyhzade tefsiri c.2, s.26]
Büyük âlim Burhaneddin-i Mergınani’nin Hidaye kitabının şerhi olan İnaye kitabında, Mevlana Ekmelüddin buyuruyor ki: Müta bâtıldır. Abdullah ibni Abbasın bildirdiği gibi, müta önceleri mubah idi. Fakat, hadis-i şerif ile, bunun yasak edildiğini, Eshab-ı kiram söz birliği ile bildirmektedir. Muhammed ibni Hanefiye dedi ki: (Babam imam-ı Ali buyurdu ki Hayber kalesi alındığı gün, Resulullah mütayı yasakladı. Eshab-ı kiramdan Rebi bin Meysere buyuruyor ki: “Hayber’i feth ettiğimiz gün, Resulullah, mütayı, üç gün helal etti. Ben, amcamla bir kadının kapısına geldik. Gayr-i müslim bir kadın kapıya çıktı, beni içeri aldı. O gece orada kaldım. Sabah olunca, Resulullahın sokaklarda, (Ey Müslümanlar, Resulullah müta nikahını yasak etti) diye ilan ettirdiğini duydum. Hepimiz mütadan vazgeçtik.”
Resulullah, hayatta iken, mütayı yasak ettiğini, Eshab-ı kiram, icma ile bildirmektedir. İcma, âyeti ve hadisi değiştirmez, âyetin ve hadisin değiştirildiğini haber verir.
Cabir bin Zeyd diyor ki: Abdullah İbni Abbas da, ölmeden önce, mütanın yasak edildiğini söyledi. Böylece, icma hasıl oldu. İmam-ı Malik, Muvatta’da Hazret-i Ali’nin bildirdiği hadis-i şerifi yazmaktadır. Hazret-i Ali buyurdu ki: (Hayber kalesini aldığımız gün Resulullah eşek eti ile mütayı yasak etti.) [İnaye s. 231]
İbni Mace’nin bildirdiği hadis-i şerifte, Hazret-i Ömer’in, (Fahr-i alem mütayı, üç kere helal, üç kere de haram etti. Vallahi, evli birinin, müta yaptığını işitirsem, onu recm eder, İslamiyet’in emrini yerine getiririm) demesi, mütayı Hazret-i Ömer’in yasak ettiğini değil, Resulullahın yasak ettiğini, Onun yasakladığı şeyi yaptırmayacağını gösteriyor. Eshab-ı kiramın hepsi, halifenin bu sözünü destekledi. İbni Abbas hariç, hiç kimse tarafından itiraz olunmaması da, bunun önceden yasak edilmiş olduğunu herkesin bildiğini göstermektedir. Hazret-i Ali, Abdullah ibni Abbas’a, (Sen yanılıyorsun, Fahr-i alem, mütayı yasak etti) dedi. İmam-ı Ali’nin bu sözü üzerine, İbni Abbas da, sözünden dönmüş, mütanın sonradan haram edildiğini söylemiştir. (Buhari)