Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Ey can… Bilemem ve Okuyabiliyorum diyemem, Fakat genellikle muhabbet Ve sohbet ettiğimiz dostlar böyle söylerler
Genç, Yaşlı hiç fark etmiyor, Nitelik sahibi dostların ifadeleri Bu yönde olduğunu söylesem kifayet eder mi?
İnsan Her bakımdan kendini Yenilemeli ve sualler sağanağında Değerlendirmeli ilkesini benimserim.
O an ve dile gelen Zamanda yazılanlardır, bir başka zamanda Farklı gözlem olmaması için hiçbir neden yoktur.
Korku Bilgiden Ve yürek gücüne itibar Etmemekten tezahür eden birzafiyettir Bu nevi hallerden uzak olmayı yeğlerim.
Sevgi Ruhtan tezahür eden bir ülfettir, Nefsi tutku ve hevesler gariplik silsilesidir.
Sevmek için anlamak Ve anlamak için iyi okumak Gerekir. Anlayıp, okuyamadan sevmenin Vasfına nail olmak zor olan bir umuttur.
İnsan Zaman ve mekân içinde Anlam kazanan akıl ve iradedir,ruh ve kalptir.
Maverası için Tercihleriyle kaderdir, Aşk ve sevdasıyla münevver olmaya namzet basirettir.
İrfan sahibi Her acıyı tatmadan da neticesine vakıftır.
Bimekan olmak Ve irade ve akıldan sakıt bulunmak, Beşeri zafiyetlerden arınmak olarak anlaşılabilir
Fakat Önderimiz Efendimizin tavsiyeleri ve ashabına Öğütlerini iyi anlamak gerekir diye düşünüyorum.
Ama zamanla, Bu âlem içinde ki zihni Ve kalbi dönüşümleriyle... Sanırım biraz sizinle farklı düşünüyoruz.
Sizin zaviyenizden Bakabilmeye henüz vakıf değilim, Bu bakımdan kabul ve retlerimiz farklılaşır.
Aklın Kifayetsizliği hakikattir. Zaman insan için en değerli hazinedir. Azim ve umut için tercihler mizanında arefedir.
İrade ise Vazgeçilmezidir... Elbette daha güzel, böyle ümitederek tefekkür Ve tahayyül zindeliğine kapı aralamak isabetli olur.Eyvallah
Yar… Gitmiyor Gözümden gitmiyor Bir dem hayalin En güzide ümitlerin Rengârenk hayallerin Ruhumu meftun eden Gönlüme sürur veren Zihnime açıklık getiren Uykularımı şenlendiren Rüyalarımda eksilmeyen Huzur ve saadet adına Dünyalarım için yeten İdeallerime şevk veren Hüzün ve hicranı seven Mazlumlara himmet eden Hazanın rengine imrenen Nisan yağmurlarında gezen Eylül akşamlarında bekleyen Mahzunlara hamiyet gösteren Her gün yeni bir umutla gülen Yeis ve kederi ibreti için seçen İdrakinde ki güzellikleri düşünen Her vakit dikkatimi cezbeden Tefekkür ve tahayyül hazzı veren Ahirim için mütebessim eden Kabir ziyaretlerinde sükûtu seçen Bir kenarda sessizce gözlerini silen Her mütebessim edasında gül ikram eden Bilmem ki nasıl unutayım, anmadan yaşayayım…
Bir figandın Derde deva olan candın Gönlüme sürur veren vicdandın Yardın, imdada koşan ihsandın, yalnız bıraktın
Ne vakit ansam Ruhumda hissettiklerimi anlatsam Yansam, yanında olsam, bizarlıktan kurtulsam Huzur ve saadetin feyziyle vefa hazzını yaşasam
Neler yazsam Gönlümde çağlayan hissiyatı anlatsam Yürek dostlarıyla samimiyet içinde paylaşsam İçimin yanan sızısından biraz olsun ferahlasam
Biliyorum ne çare Ömür her irade ve akla verilmiş bir paye Yaşamak için yaşayan, ne derler için bakınanlar Olmaz bir çare, nefislerini ihya etmek derdinde
Bilmezdim, anlamazdım Ve fakat yanılgılarımla yaşamak için vardım Hakikate ne kadar yakındım ve nasıl uyandım Sabrı ve edebi hikâye sandım, nafile yere kandım
Tebessüm edip Yanıma müsaadeyle oturmuştun Hal hatır sorduktan sonra sualler sıralamıştın Şaşırmıştım, kim bu diye hayretimle bakmıştım
İçime derin bir Haz ve huzur veren tabiatın vardı Kelam ettikçe kendine çeken bir fark başlamıştı Ne kadar etkilenmiş ve birçok seneler tez geçmişti
Şimdi düşünüyorum Nasıl bir ilim ve irfanın, ihlâsın Fedaisi ve hizmetkârı olduğuna emindim Senin yolunda bir zerre olmayı ne kadar isterdim
Ölmek… Onun yolunda Onun rızası uğruna Hak ve hakikat saadeti umuduyla Yar olmak, kul olmak, nur olmak, ahde sahip çıkmak
Neden Paramparçadır Bölünmüşlüğün nifakıdır Kin ve asabiyetin odağı olmaktadır Zalime kulluk eden, mazlumu katleden emel yaradır
Ümmeti Bu hale getiren zalimler Bu oyuna alet olan belam ve müstekbirler Tağut ve hedeflerine kulluk eden satılmış nefisler Batılı, hakka tercih eden gafil ve kararmış katı kalpler
Niçin Hiç sual etmeyiz Muhakeme etmekten imtina ederiz Nefsi ve keyfi heveslerden hiç taviz vermeyiz Dünya ve nimetleri için hesaptan hesaba girer gideriz
Ne garibin Ve ne de mazlumun derdindeyiz Bizler kendi heves ve arzularımız için seferberiz Peki, kime ne kadar zarar verir ve niçin hakkı görmeyiz Sonra huzur ve afiyet için ümitleniriz, derde bana ne deriz
Ne kadar Kendimizle samimiyiz Ruh ve kalp ekseninde huzur içindeyiz Vicdan için niçin sükût ederiz, yoksa mizanı neyleriz Her ölüm ve şahadette ürperir mi kalbimiz, niye bahaneyiz
Yar… Bilmem ki Hangi rüyadayım Rengârenk hülyalar diyarındayım Ruhuma huzur veren esinin bahtiyarıyım Şimdi nasıl uyanayım, yine dünyayı sırtıma mı alayım
Ne latif hatıralar Bir birinden güzel güfteler, besteler Itriden, Fuziliden, Zekâyı dededen gelen meşkler Üsküdar’ı ihya eden, Adaları yâd ettiren terennümler Ruhumu yücelten, yüreğime serinlik veren nice feyizler
Yar, nerede olursan ol Dilersen sultan, dilersen buhran ol Ruh ve kalp her iki canda müsavi olmazsa yeis hazır Her murat, her umut, her arzu, heves yaşatmamalı kor İnsanın yaban olduğu, anlamadan inandığı şey zaten hor
Ne yanağından öpsem Ve ne de yanında ömrün nihayetini görsem Gönül hassasiyeti, ruh yüceliği, irfan dirliği için yaşasam Edebin her sahnesinde haşyete kansam, O’na kulu olsam Aşkın sadrında buharlaşıp, sevdasıyla heveslerden arınsam
Bir yaşlı teyze bakıyor bana Endişeye kapıldım, baktım önüme arkama Tebessüm ediyordu, gözleri bir şeyler söylüyordu Hasretin, ümidin, sabrın, kanaatin izlerini gözlüyordum Biçare oluşu, takatsiz duruşu, aklaşan saçları anlatıyordu
Kalktım, yanına gittim Teyzeciğim bir arzunuz mu var diye sual ettim Gözlerime baktı, derin ve çok uzaktakini bana yaşattı Bir müddet sonra oğlum, evladım, epeydir seni izliyorum Yıllar önce kaybettiğim oğluma benzettiğim için seviniyorum
Dedi ve çok duygulandı Teyzeme sarıldım, haydi teyzem çay içelim dedim Saklı bahçeye giderek bir müddet soluklandıktan sonra Teyzemin hatıralarını yeniden yaşadım ve hüzünle dinledim Bir evladınızda benim, dilediğiniz an hizmetinizdeyim dedim
Yar… Her ibret İdrakimiz içindir, Hesaplanabilir bir aklın Muvazene bulması, Bilgi, gözlem ve tecrübeyle (okumakla) İlintili hakikattir İradi olmak Ve hakikat ekseninde Yol almak ise İnsanın beşer kimliğinden Kurtularak, Kemaliyet kazanmasına Ve ruhun, kalbin, Aklın, iradenin ilim Ve irfan farkıyla ihlâsa Rucu etmesi aslolandır Nefs hakikatimizdir Ve fakat onu nasıl Tezkiye edeceğimiz Elbette ki sır değildir Zaten her bakımdan Hayatımıza mihenk olması Gereken efendimiz Ve ehli hayat ilke Ve duruşlarıyla en güzel ibrettir...
Yar… Neden Görmek istemezsin Basiret sahibi olmayı dilemezsin Münevver olmaktan niçin imtina edersin Her gördüğüne heveslenir, sefilliğe ram eylersin
İnsan Ruhu ve kalbiyle Aklı ve iradesiyle hür olmalı Her varlığında sahibin rızasına kanmalı Nefsi hırs ve asabiyetten emin olup kulluk yapmalı
Nefs Neler istemez ki Tulu emelleri önüne sermez ki Benlik duygusunu kamçılamak istemez ki Enaniyet, tekebbür sahibi olmamızı nasıl dilemez ki
Ey dost Gel yaren olalım Ufkumuzu birlikte afak kılalım Maveranın her halinde haşyeti kuşanalım Kim diliyorsa heves ve hevayı taliplilerine bırakalım
Bir bak Şöyle geriye, göçenlere İbret ve idrakin için seni yetiştirenlere Şefkat ve muhabbeti esirgemeden vefa gösterenlere Seni her şartta nefsine tercih edenlere ve sevenlerine
Kan çekilirken Ter şakaklardan inerken Gözler istem dışı bir şekilde kayarken Dil dönmez, el tutmaz, takat yetmez halde olurken Ölüm gelse aklına ne olacak, kabir seni anlamayacak
Hoca talkın verirken Cenazeni taşıyanlar mahzunlaşacak Seni bir müddet anacak ve sonra dünya olacak Nerede bıraktılarsa yine aynı yerden başlayacaklar Ten ve kemiklerin, bembeyaz kefenin toprağa bulanacak