Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Bir sazda… Niyazın ve huşunun feyzi vardı Sazendegeçmiş zamandan ibret sunan hicrandı Ruhi yüceliği artıkça tınılarıkuşatan vicdandı, özlen vardı Anlatılmayan,gün yüzüne çıkamayan kimi duyguların ve umutların figanıydı Saz anlattı,sazende mızrabı notalarla gönlüme suhuletle aktardı ve derin bir sürur yaşattı Rabbim işini rastgetirsin, umutlarıyla yüzleştirsin, ruhunun ve aklını ahdiyle yüzleştirsin inşallah
Neyzen... Hüzzam baş taksimi yapıyor Bizleri tarihin mistik sahnelerine götürüyor Ruhun ve gönlün özlemini ne güzel dilegetiriyor Kaybeden dünya ve heveslerinden alıp huzuradavet ediyor Her notası ve nefes verdiği hakikati insanlığınvicdanına sessizce soruyor Fani olan, yalan diye adlandırılan, hülyasıylasinelerde ukde bırakanları silip yok ediyor Ruhi ve kalbi anlamda, akli ve vicdani bağlamdatefekkür ve tahayyül etmenin iştiyakına erdiriyor
Hasret... Ne derin bir umut Ruhuma firkati yaşatan sonuç Vuslat sevdası, gönül yarası hazzı sürur bahşeden oruç Her yutkunduğunda,gözler muhabbetle uzaklara daldığında yaş başlar Akan her damlada özlemin, hasretin, sabrın, umudun, sevincin heceleri yatar Ne gece ve ne de gün ruhumdaki derin hasretin yâdına kanar, sevmek ve sadakat göstermek samimiyete bakar
Ne aklıma... Ne irademe Hükmetme, sadecesöyle Tercih ve takdir hakkım olduğunu unutma Esaret içinde bırakan sevdalara avunma ve kandırma Ruh veren, gönül bahşeden, akıl ve irade veren hür bırakırken Ancak benin kadar kulluk hak ve hürriyetin varken, tahakküm niye Ne emeğin hakkı içinve ne de sevdanın hatırı için ezmek insanlık değildir İnsan, şayet erdem ve fazilet sahibiyse ihlâs ve ihsandan vazgeçmez, onu bir şeye değişmez
Sessizce... Bitkin bir halde yatıyordu Yılların yorgunluğuher halinde aşikârdı Artık ümitleri yavaş yavaş solmaya yüz tuttuğu belliydi Derman olmak, devasunmak, umutlarına bir çare olmak için Yanına oturdum,ellerini tutum, şaşkın bir vaziyette gözlerime bakıyor Ve hatta nereden tanıyorumdiye kendi kendine sorular sorarak sıkılıyordu Bir ömrün, kimsesizliğin,garipliğin, aczi yetin ruhunda açtığı derin yaralarla ağlıyordu Bey amca dedim,ellerimi sıktı, başını öne eğerek halsiz bir şekilde hıçkırmaya başlamıştı
İnsan... Düşleyen, düşünen Fikir haline getiren,bekleyen En uygun zamanda meramını dile getirendir Beşer, küçük aklıyla an'a sığınan ve düşünmeden Hislerinin ve heveslerinin istikametinde konuşan varlıktır İnsan, aklı, ilmi, irfanı mantık boyutunda inşa eden tekâmüldür Beşer, zanneden, düşlerine önem veren, hülyasıyla keyiflenen zavallıdır İnsan kaderi, takdir hakkı bulunduğu belalarda iradesi bilir,beşer her şeyi kader diye basite indirir İnsan, azmedip araştırır öğrenir, muhakemesini önceler, adabı muaşereti içselleştirerek amel eder Beşer, ne söylerlerse, taklidi ve kolayı seçerken, zekâ ve iradesini keyfine göre kullanarak mazeret üretir
Yine... Hatırıma geldin Beslediğim umutlarımda ferdin Yâdımın edebi, nezaketi, suhuleti ve ülfetiydin Yıllar geçti hala bir haber vermedin, sessizliğe çekildin Yanlış ve hatalarım varsa bilmek isterdim, ümitle bekledim Eskimeyen ve zedelenmeyen bir güvenle yılları sabırla tükettim Ne eylül akşamları, ne hazan kokuları ve ne de zemheri sükûtunda aradın Sabır tükenirken, ümit kesilirken, şevk terk ederken bir lahza olsun ümit vermedin
Hangi... İnsana sorsam Dinlediğim dertlerini bir bir sıralasam Vehim ve keder olanları bir kenara koysam Çile, cefa, yara,elem çekenlerin hikâyelerini yazsam Her dinlediğim figanın güftelerini, sinemin derinliklerine bıraksam Ruhumdan neşet eden niyaz ile sahibe el açıp, mahcubiyetimle yakarsam
Yetim... Haneye gittim Şefkat ve hamiyeti hissettim Sahipsiz gözlerin nazarında eridim Her meramlarında heves gördüm, umut beklerdim Yöneten her kimse gönüllü ve hizmete amade olmasını dilerdim Nizam ve disiplin için otoriteden başka gönül dili olduğunu söylerdim Korku ve şiddetin, hiddet ve asabiyetin daha kötü sonuçlar vereceğini öğütlerdim
Gel... Sevdaya dalma Gözyaşlarına boğulma Hasretin bağrında yaşama Bir heves uğruna hırsına kurban olma Başkalarını görüp aaldanma, kahırla anma Gönül sevmeli, akıl onu desteklemeli, bilgi yol göstermeli Hiçbir fiziki yapı, ruhu ve kalbi temsil etmez, ahlak ve edepsizliği gizlemez İnsana, adam gibi adam olana, ahdine sahip çıkana, bağnaz olmayana kahır edilmez
Gez... Gör ki, okumuş ol Anlamak ve tanımaktan korkma ayol Emin olmak ve vakıf olmaktan var mı başka çıkar yol Ruhunun ve kalbinin, aklının ve iradenin, basiretle sahibi ol Dünyaya nam salan, hırsve hıncıyla boy atan, salyaları akan geziyor kol kol Baki olan varken, doğrular seni beklerken, hakikate ruhun ve kalbin şahitlik ederken kul ol
Günler... Bir bir eriyordu Zaman içinde götürüyordu An her ibrette izana bir şeyler söylüyordu Gözler bakarken görmüyor, gönül hissetmiyordu Akıl ilim ve irfanla fikir haline gelmedikçe geçmiyordu İçgüdüler, bilinçaltılar, zanlar, ne derler her bakımdan hükmediyordu İnsan inandığı zaman aşk ve sevdası yoksa muhakemeden uzaksa cezp etmiyordu Ve fakat inandık ve iman ettik derken, neyi ne kadar biliyor ve tanıyordu, sual bile sormuyordu Herkes nereye gidiyorsa bizde oraya gideceğiz demekten mahcubiyet duymadan gülüyordu
Adam... Kanmış, inanmış Yalnızlıktan sıkılmış Evlenmek için umut bağlamış Orta yaşın üstünde olduğu için talip bulamamış Bir zaman sonra bazı insanlar ne hikmetse ön ayak olmuş Nihayet adam ve kadın bir vesileyle buluşmuş ve uzun uzadıya konuşmuş Kadının talepleri varmış, adamda ne kadar sıkıldıysa tamam diyerek onaylamış Bir müddet sonra resmi işlemler yapılırken ev ve varlıklar kadının üzerine geçmesi sağlanmış Adam üç hafta sonra şiddetli geçimsizlik şikâyetiyle mahkemede kendini bulmuş ve bir celsede kadın boşamış Adam ortada kalmış, yüksek tepelere çıkarak rahmetlik olan hanımına derdini ağlayarak anlatmaya başlamış
Âşık... Dünyadan geçer Sevdasında umut biçer Heves ve hevayı rıza için terk eder Ruhi ve kalbi tekâmülü ve muhabbeti seçer Ne urbayı v ene detaamı zevki için tanzim eder Zarureti yerine getirmek için ruhsat ve maslahattan hayâ eder Feda olmak için, hizmete adanmak için ise inşirah ve haşyet diler Garip karşılayan vealay eden, nefsinin peşine düşenler için sabır ve sükûtu seçer
Figana... Her kim yetişmişse Yüreğinde hissedip gönül vermişse Hak rızası için varlığını hasrederek ilgilenmişse O an ki mahzun ve mağduriyeti gidermek için emek sarf etmişse Nefsini ve enaniyeti dikkate almadan, mürüvvet göstermişse, gönül insanıdır Ruhunun ve aklının, bilgi ve görgüsünün farkında lığına erişmiş kalp ve ruh demektir
Hüda... Taklidi neyler Aklını kullanmayanı ikaz eğler Hak rızası nedir, ayetleriyle vicdana hitap eder Akıl ve izan sahibine sualler tevdi ederek dikkat çeker Sadık ve samimi olan, edep ve tevazua kana kullarını över Her bela ve musibeti çin ikaz ve müjdelerini gönüllere inşirah eğler Hanif olmak, İbrahim'iöğretilerle tevhide kanmak, umuda sancak olmayı diler Rol model olmayan,hayatın hakikati bulunan Efendimizi ve eşsiz sadakatini ve muhabbetini izaheder
Yetiş... Artık geç kalma Sabır yordu, umutlarsoldu Cefa ve çile heryolun başında beni buldu Elimi açsam, ruhumunhicran damlalarını bıraksam Sahranın en müstesnalahzasında umutlarımı bir bir yoklasam Gönlümün en mahzun anındave gözyaşlarımla sahibime yakarsam Bilmem ki duyarmısın, imdat etmek için anar mısın, figanıma yaren çıkar mısın?
Korkma... Güneydoğudan İnsan ve candan tavırlarından Bir asırdan fazla ihmal edilen umutlarından Yanık ozanlarından, güzel sesli candan sanatçılarından Kalbi olan, samimiyet ve sadakatlerinde sadık olan canlardan Namert her yerde namerttir, nefsi ve kişilik bozukluğuna delalettir Beşer önce insan olmalı, sonra kulluğunun farkında lığını kazanmalı Yalan ve yanlışlarla uğraşan ve aldananlar adına her cemiyet suçlanmamalı Zalimin ve hainin kim olduğu anlaşılmalı, hakka teslim olmuş canlar gönülde yaşatmalı
Şu an... Ne kadar bitkinim Sanki yılların yorgunu gibiyim Başım ağrırken, gözler süzülürken ne söylerim Ne kadar dinlenmek istesem de, ümit etsem de gidemiyorum Önümde bekleyen ve çözülmesi gereken gerekçelerden fırsat bulamıyorum Yüksek ve sessiz mekânlara, ruhuma ve gönlüme deva olacak farkı arıyorum Demlenmiş kelam ve meramın, çile ve cefanın, dünya ve ukba'nın, vefa ve sadakatin samimiyetini anıyorum