Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

[Mustafa Cilasun]

Kötü Olan Zandı…

Kötü Olan Zandı…

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x768px.

Yar…
Ne günler geride kaldı
Sabah akşam umut kokardı
Yüreğimiz ümit içinde coşardı
Sevgi ve muhabbet her lahzada vardı
Fedakârlık ve samimiyet asıl olan farktı
Artık her şey başkalaştı, ruh ve kalbimiz ağladı
Anlaşılmadı, anlatılamadı, ne derler prangası sardı
Ömür geçti gitti kim hak ve hakikat için yaşadı, kötü olan zandı…

Mustafa Cilasun​

 

[Mustafa Cilasun]

Eyvallah efendim, müteşekkirim...

 

[Mustafa Cilasun]

Yaşamak Kahır Olur…

Yaşamak Kahır Olur…

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x720px.

Yar…
Gel derdime
Yeni bir dert zerk etme
Sabır ve inayetten geçme
Zafiyetler sokaklarında inleme
Yaptığın hataları başkasına yükleme
Seni seven ve değer verenin samimiyetini köreltme
Ne yaptığını, neden bu hale düştüğünü tefekkür eğle
Yoksa vakit çok geç olur, can çıkmaz, yaşamak kahır olur…

Mustafa Cilasun​

 

[Mustafa Cilasun]

Fedakarlığın İzleri

Fedakarlığın İzleri

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x640px.

Yar…
Her gün boy boy
Resimlerini görüyorum
Aman bu ne saadet diyorum
Yüzüne yansıyan hüznü fark ediyorum
Kendi içinde ne kadar yalnız olduğunu görüyorum
Suskun gecelerde yüreğinden nüksedenleri düşünüyorum
Adanmışlığın, fedakârlığın izlerini yakinen ruhumda hissediyorum…

Mustafa Cilasun​

 

[Mustafa Cilasun]

Böyle Diledin…

Böyle Diledin…

Yar…
Zamansız gitmiştin
Çaresiz bırakıp boyun büktürdün
Hangi suali tevdi etsem kör düğümdün
Üzülmemi, derdinle dertlenmemi istemedin
Sevgi ve muhabbet fedakârlıktır değer vermedin
Birlik ve beraberlik içinde cefayı göğüslemeliyiz demedin
Bir yola baş koymuştuk, varlığımızla umutlanmıştık göremedin
Demek ki hakkıyla sevmedin, sevenin halini hiç düşünmedin terk ettin
Yaşarken ölmek, ümitleri biçmek, huzur ve saadetten geçmek böyle diledin…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Farkına Varmalıydı

Farkına Varmalıydı

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x720px.

Sanki…
Yıkılmaya
Ramak kalmıştı
Mazisinde neler saklıydı
Hangi umutları açtırmış mekândı
Yüreğimde ne derin bir hüzün yaşattı
Dil susarken, gönül yazarken anlaşılmalıydı
Gelip geçenler, göçüp gidenleri hicranla anlamalıydı
Hayatın ibret sayfalarını, idrak dağarcığında yorumlamalıydı
Aşk ve sevdanın, umut ve sabrın, yaşamak için yaşayanın farkına varmalıydı

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Seçilmiş Başkanlar

Seçilmiş Başkanlar

Neden…
Seçilmiş başkanlar
Dört duvar arasında kalmış
Umut bağlamış, sabırla arınmış
Bir ömür cefa içinde gönül bağlamış
Kimi halı başında, kimi tarla çapalamasında
Yaşadığı şehre yabancı kalmış, gezecek imkân bulamamış
Mahalle muhtarları sayesinde tespit ederek gezdirmek ve ümit vermek
Yıllara kederinden bir lahza olsun uzak eğlemek ve yemek ikram etmek
Bu kadar zor mu, devletine adanmış cefakârlara umut olmak yoksa vebal mi?

Mustafa Cilasun​

 

[Mustafa Cilasun]

Gözleri Akıyor, Sesi Titriyordu

Gözleri Akıyor, Sesi Titriyordu

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x640px.

Yaşlı adam…
Cumhuriyet meydanında
Çınar gölgesinde bankta oturuyordu
Başka yerde ve dalgın bir vaziyette bakıyordu
İçim acıdı, selam verdim ve izniyle yanına oturdum
Hal hatırdan sonra samimi bulmuş olmalı ki içini açtı
Emeli bir öğretmenmiş ümit ve beklentileri için ömür tüketmiş
Efradı başka umutları ve sıfatları için yalnızlığa terek etmiş, çaresizmiş
Gözleri akıyordu, sesi titriyordu, hanımı da çocukların yanına gitmeyi seçmiş
Garip bir şekilde hüzünlendim, yaşlı amcanın kederiyle bütünleştim, teselli etmeye gayret ettim…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Kumpas Ne Lazım

Kumpas Ne Lazım

Soykırım
Soysuz olan için lazım
Soyunu bilene kumpas ne lazım
Yaratan hak, haksızlığı yapana bak
Anlamadan, araştırmadan inana gülmek lazım
Nice soysuzlar, soy kırımlar yaptılar lakin sakladılar
Utanıp, arlanmadan göz boyadılar, güya adalet dağıttılar
Bir takım işbirlikçiler alkış tuttular, beyanat vererek nutuk attılar…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Sineler Şad Olur

Sineler Şad Olur

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x705px.

Yar…
Baharın gülleri mi soldu
Niçin çile ve cefa bu kadar yordu
Ömür zaten kendi bahtında sessiz yolcu
Akıl ve irade sahibi olan için akıbet yorucu
Ey gönül sahibi, hüzün naibi olan kim koruyucu
Bazen poyraz, bazen lodos ve bazen de meltem sonucu
Sineler şad olur, baht hazza buluşur, ruh aidiyetinden sorulur…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Yolda Bırakacaktır…

Yolda Bırakacaktır…

Yar…
Ölen için üzül
Lakin kurtulmuş deme
Akıbetini bilmeden fikir serdetme
İbret ve idrak niçin irfan sahiplerinde başkadır
Her lahzada ölümle barışıktır, onu unutan alıktır
Hak rızasından uzak yaşayan, nefsine adanan nadandır
Farkındalık ihsan ve kemaliyet içinde erdemli yaşamaktır
Her ne yaparsan yap, nedenleri için mizan karşına çıkacaktır
Vuslat ne rüyanın ve ne de hülyaların bağrında yaşayan umuttur
Her tercih ve takdirinde Onun rızası yoksa zan elbette yolda bırakacaktır…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Zavallı Hezeyanmış

Zavallı Hezeyanmış

Adam…
Daire başkanı olmuş
Maliyede müfettişlik yapmış
Büyükşehir belediyesine geçiş yapmış
Rant kapısı aralanmış, bu sıfatla saygı kazanmış
Her bakımdan kendi çıkarını düşünerek gariplik yaparmış
Kamusal bir görevi heva ve hevesi için kullanan zavallı hezeyanmış
Yanında gezdirdiği elemanları el pençe duruyor, buna aldanan aptalmış
Böylesi insanları maslahat gözeterek görevde tutalar güya hikmet sahibiymiş

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Kime Lazım

Kime Lazım

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x640px.

Şayet…
Umut olan bir insan
Makam ve sıfatı için ödün veriyor
O makamda kalmak için hakkı görmüyorsa
Seçilmiş başkanın yanlışlarına göz yumuyorsa
Böyle bir maslahat düşündü diyerek fetva veriyorsa
Azimet ve ruhsatı hak rızasından gayrı tutup yaşıyorsa
Her gelene mavi boncuk dağıtarak hala zaman kazanıyorsa
Göstermelik gülücük ve ikramlarla gönül aldığına inanıyorsa
Kime lazım böyle itibar ve şeref, göstermelik hassasiyet dileniyorsa…

Mustafa Cilasun​

 

[Mustafa Cilasun]

Sanki Herkes Razıydı

Sanki Herkes Razıydı

Başkan…
Sevilen bir insandı
Elbette ki zekâsı aşikârdı
Cemaatlerle ilişkisi çok alaydı
Cemiyetleri dikkate alan hissiyattı
Aleyhte olan her kim varsa tedbiri vardı
Hemen kuvvet dengesini kurarak gruba katardı
En çok zafiyeti ne ise planlamasını yaparak yem atardı
Hakkında muhalefet yapan ve yapacak olanı çok iyi tanırdı
Farklı bir çatı altında ve hizmet anlayışla onlara imkân sunardı
Yurtdışı gezileri ve maddi ihtiyaçlarını reklam imkânıyla karşılardı
Sanki herkes razıydı, zaten muhalefet bu duruma dünden bel bağlamıştı…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Milletvekili Olmuştu…

Milletvekili Olmuştu…

Nihayet…
Devlet hastanesinin
Başhekimi ve özel hastanesi vardı
Bir dostum vesilesiyle ziyaretine gittim
Oğlumun sıkıntısını dile getirdim, kolay dedi
Bir ameliyatla tamamen şifa bulur diye ümitlendirdi
İnandım, nede olsa bunun şakası olmaz dedim ve hazırlandım
Konuyu ayalime açtım ve onların endişe içinde umutlanmasına baktım
Her şey yapıldı ve ben ameliyat hanenin önünde sabır hekimi bekliyordum
Ameliyat elbisesi ve sigarasıyla yanıma geldi ve rahatsızlığı şuradandı değil mi dedi
Şaşırdım, bir müddet gözlerine baktım, hayır hoca rahatsızlığı neydi tekrar anlattım
Tamam dedi ve bir müddet sonra çıktı, geçmiş olsun diyerek başarısından arlanmadan söz etti
Cemiyet hayatını iyi takip ettiğinden ve beyanat verdiğinden, kuvvet dengesini oluşturarak milletvekili olmuştu…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Görünce Hayıflandım

Görünce Hayıflandım

Önce…
Anlayamadım
Söylenenlere inanmadım
Olmaz diye kulaklarımı kapattım
Sonra yavaş yavaş düşünmeye başladım
Zan ile desise düzenleyenleri haktan ayırdım
Kendi çıkar ve emeli uğruna iftira atanları tanıdım
Masum ve mazlum gönül insanlarının durumuna acıdım
Bağnaz ve fanus içinde yaşamaya adananları görünce hayıflandım
Her kim haktan uzak ve hakikatten ırak olarak kandırmışsa zehabından arındım

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Hak Ve Hakikat İçin

Hak Ve Hakikat İçin

Yar…
Niyet asıldır
Amele yansıyan ayandır
Nereden ve kimden beslendiği farktır
Akidesi ve edebi sıkıntılı olan için acıdır
Fincancı katırlarını ürküten bir zan hevadır
Emel, hırs ve hınca bulaşmışsa nefs için çabadır
Azim ve şevk hesaplanabilen akıl için nasibi umuttur
Gözü kararan, kalbi katılaşan, hakikatten uzak olan alıktır
İnsan, basiret ve irfanıyla hak ve hakikat için coşan imtihandır…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Ceht Eden Ümittir

Ceht Eden Ümittir

İnsan…
Her şartta
Sınırlı davranmalıdır
Olabilecek hataları anlamalıdır
Seviyorum diye gözlerini kapatmamalıdır
Edep ve nezaketten, ilim ve irfandan olmamalıdır
İnsanlaşma süreci ömürlüktür, beşer kalmak ise nefisliktir
İnsan tekâmül ettikçe, ilim ve basiretle insanlık için ceht eden ümittir
Sosyal şartları okuyamayan, bağnaz davranan, gönül kıran cehalet içindedir

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Solist Ağlıyor

Solist Ağlıyor

Azeri…
Kardeşim figan ediyor
Geçmişin izlerini sorguluyor
Yapılan zülüm ve katliamı unutamıyor
Haksız ve haince saldırı için dayanamıyor
Destek bulan ve katleden hainler adına söylüyor
Yâdında neler varsa, hakka ve insanlığa böyle haykırıyor
Dinlerken yürek sızlıyor, sazendeler kendinden geçiyor, solist ağlıyor
Duy sesimi, feryadımı, ahımı, her kim zulmü alkışlamışsa lanet okuyor…

Mustafa Cilasun
​

 

[Mustafa Cilasun]

Ömrünü Karartıyorsun…

Ömrünü Karartıyorsun…

Neden…
Endişe duyuyorsun
Vehimlere bel bağlıyorsun
Öğrenmek ve anlamaktan kaçıyorsun
Kâbusların içinde yol alıp acizlik yaşıyorsun
İnsan bilgi ve inancıyla emin olur, bilmiyorsun
Bilinçaltındaki tortulara itimat edip avunuyorsun
Sonra kaderin böyleymiş diye umutlara küsüyorsun
Bizzat kendini ve özelliklerini şerh etmek istemiyorsun
Garip ve anlaşılmaz bahaneler bulup ömrünü karartıyorsun…

Mustafa Cilasun
​