Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İŞTE MÜSLÜMANLARA YAPILANLAR...Guantamono.. (1 Kullanıcı)

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Ey Amerika !


Yıkılacaksın,!....Yokolacaksın,.....!


Tıpkı taaaaa okyanus ötesinden gelip işgal ettiğin ,yokettiğin ve çocuk,kadın,genç ve yaşlılardan oluşan bir ailenin evini bombalarınla başına yıktığın gibi......


Sende tadacaksın o acıyı elbet ! O tattırdığın acıyı......Iraklı ve Afganlı ve dahi tüm ezilmiş halkların tattıkları o dehşetengiz acıyı....
39515.jpg


Hemde beklemediğin bir zamanda ,ansızın kapını çalacak olan bir isyanla ,benim coğrafyamdan ,benim aslımdan türemiş gözü kara bir isyan ile .....

Bana ait olan topraklarda eline cetvel alarak çizdiğin o haritanın "Bop" adını verdiğin İslam Ülkelerini terbiye edip köleleştirme hamlesinin son demlerindesin ve girdiğin bu dem evet son demdir ........


Dem bu demdir Katil amerika !


Son demlerini yaşayan aslında senin adına Demokrasi,Özgürlük dediğin ve senin elinle dünyaya yayılan ahlaksız değerlerindir....

Kardeş medeniyetin Batı ile ortaklaşa estirdiğiniz haçlı terörü ve Siyonistlerle yaptığınız anlaşma protokollerinin ışığında İslam topraklarını paylaşma ve kendi egemenliğinizi sağlama girişimlerinizin farkında olan Büyük Doğu Coğrafyasının fedakar, Gerçek Vatansever unsurları ,sana yaranmış işbirlikçileriniz gibi değil bunu biliyorsun .....

QphWuMtM.jpg



Onlar kuşandıkları Fikirleri ve Tarihlerinden aldıkları güç ile direniyorlar senin ordularına... Senin uçaklara doldurup cesetlerini ailelerine teslim ettiğin askerlerin her daim onları hatırlatıyor olmalı sana ...

Iraklı Direnen Vatansever Kardeşim,Afganlı mücahidler,Somalideki kurtuluş savaşçıları seni hüsrana uğrattı hemde, ELİNDEKİ TÜM ÜSTÜNLÜĞE RAĞMEN ...


Sen ne bilirsin Kurtulma Mücadelesini.....


Kurtuluş Savaşı yeni değil bu topraklarda devam ediyor 1 asrı gecen süredir...Ve Kurtulana kadar sürecek ...Tek nefer kalıncaya, Vatan Kurtuluncaya ,Emperyalizmin bayrakları yakılıncaya dek......SÜRECEK BU İSYAN...


İngilizlerin dölleri ile kurduğun ve Amerika Kıtasını işgal ederek oraların asıl sahipleri olan yerlileri katlettiğin gibi bu coğrafyayı da mı eline geçireceğini zannettin kolaycana ?


İzin vermezler, vermeyecekler emin ol !
Bak somalide,ırak'ta,Afganistan ve bütün İşgal beldelerinde Kurtuluş Savaşları yayılmakta ..İnsiyatif Benim mensubu olduğum Büyük Doğu halklarının elinde ......Uhud,Hendek,Mekkenin Fethini gerçekleştiren Asil ve Soylu ve Kutlu bir yolun ve İstanbulu fetheden şanlı ecdadın torunlarıdır onlar....
Yeniden Kurtuluş Savaşı Verenler işte onlar...
Kurtuluşa ayarlı tüm yürekleri benim Halkımın... Anadolunun ,ve bağlı olduğu Büyük Doğu Medeniyetinin tam bağımsızlığı uğruna kurtulma mücadelesi YİNE YENİDEN BAŞLADI coğrafyamda...
untitled.bmp


Bu toprakların asil evlatları kadını,cocuğu ve yaşlısı ile savaşır senin gibi kahbece değil....Eline kazma- kürek alır ,tenceresini alır,tarlasındaki işini bırakıp orakları ile seni defetmek için savaşa koşar senin gibi kahbece değil... Kurtuluş için kahramanca ölmek için.....

İşe onlar Geliyorlar...
Korkusuzca ve tüm inançları ile ölüme yürüyenler ...Seni ve O yalancıktan kurduğun işbirlikçi düzenlerini tarumar ederek geliyorlar ....


"Gözleri kara, alınları fikir çizgili, kalbleri ceylân, iradeleri çelik, imanları volkan, irfanları tarla, idrakleri bıçak, edâları şiir, diyalektikleri ipekten örgü, geliyorlar!.. "


GİDEN SENSİN GELEN BİZİZ AMERİKA !!



 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
ABD Savasmiyor,Sivil Öldürüyor...



20081220182932afeganistaodentro203.jpg



ABD'den Afganistan raporu

Amerikan ordusunun raporuna göre, geçen ay Afganistan'daki hava saldırılarının yol açtığı sivil ölümleri, kurallara uyulmamasından kaynaklanmış olabilir.

ABD ordusu bazı saldırılarda kural ihlalleri olduğunu söylüyor


4 Mayıs'ta Ferah bölgesinde Taleban hedeflerine yapılan yedi saldırıyı değerlendiren ABD ordusu, askeri kurallara uyulmadığını saptadı.

Raporda bu saldırılarda en az 26 sivilin öldüğü belirtiliyor; ancak ölü sayısının daha yüksek olabileceği de kabul ediliyor.

Afgan hükümeti saldırılarda 140 sivilin öldüğünü ileri sürmüştü.

Afganistan'daki Amerikan güçlerinin yeni komutanı General Stanley McChrystal, bir hafta kadar önce BBC'ye yaptığı açıklamalarda, savaşın ancak sivillerin korunmasıyla aşılabileceğini söylemişti.

Amerikalı komutan önceliğini, "sivil kayıplarını azaltmaya çalışmak" diye tanımladı.

McChrystal, Afganistan'daki operasyonun uzun soluklu olup olmayacağının sorulması üzerine "bunun istedikleri türden bir başarı sağlayana dek süreceğini ve kısa olmayacağını" kaydetti.

Amerikalı general, Afganistan'daki İngiliz birlikleriyle işbirliğini devam ettirme ve ilerletmeyi umduklarını da vurguladı.

Irak ve Afganistan'daki Amerikan güçlerinin ortak komutanı David Petreus ise 2001'de Taleban'ın devrilmesinden bu yana Afganistan'da şiddet olaylarının en yüksek seviyede olduğunu açıkladı.

Petreus, militanların sığındıkları yerler Amerikan güçlerince hedef alındığında dahi, durumun ciddiyetini koruyacağını belirtti.

Afganistan'da çoğu NATO komutasında 70 binden fazla yabancı asker bulunuyor.

Obama yönetimi, 21 bin takviye birlik göndermeyi planlıyor.

Geçen hafta içinde isyancıların 400'den fazla saldırı düzenledikleri belirtiliyor.

2004 yılının Ocak ayında bu rakam 50'den azdı.
BBC
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
62734.jpg



ABD'nin Afganistan'daki üssünde işkence




Afganistan'daki bir Amerikan gözetim kampında tutuklulara dayak, tehdit ve kötü muamele yapıldığı ortaya çıktı.





24 Haziran 2009

BBC'nin araştırması, Afganistan'daki bir Amerikan gözetim kampında tutuklulara dayak, tehdit ve kötü muamele iddialarını ortaya çıkardı.

Kampta daha önce kalmış olan kişiler burada dövüldüklerini, uykusuz bırakıldıklarını, köpeklerle tehdit edildiklerini anlatıyorlar.

BBC bu bulgulara Afganistan'ın çeşitli bölgelerinde iki ay süren bir çalışmayla, çeşitli zamanlarda Bagram üssünde tutulmuş 27 kişiyle görüşerek ulaştı.

Teski tutuklularla ayrı ayrı ortamlarda, ve tıpatıp aynı sorular sorularak mülakat yapıldı.

Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon, BBC'nin bulguları sunulduğunda, iddiaları yalanladı ve kamptaki herkesin insanca muamele gördüğünü savundu.

Görüşülen insanlar Bagram üssünde 2002 ile 2008 yılları arasında El Kaide ya da Taleban'a mensup olmak ya da bu örgütlere yardım ve yataklık yapmak suçlamasıyla tutulmuşlardı.

Sonuçta hiçbirisi hakkında dava açılmadı. Hatta bazılarından serbest bırakılırken özür dilendi.

Görüşülen 27 kişiden sadece ikisi kendilerine üste iyi davranıldığını söyledi.

Kötü muamele konusunda, ayrı yerlerde ve zamanlarda yapılan mülakatlarda, görüşülen kişiler benzer yöntemler anlattılar. Stresi artırıcı pozisyonlarda uzun süre tutulma, aşırı sıcak ve soğuk, dayanılamayacak gürültü kullanımı, kadın askerlerin önünde çırılçıplak soyma ve dört ayrı silahla tehdit tanıklığı anlatıldı.

BBC
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
ÖLÜM UÇAKLARI NEREDEN KALKIYOR?



ABD'ye ait insansız uçaklar aylardır Pakistan'ı vuruyor. Her defasında çok sayıda sivil de hayatını kaybediyor.
Son olarak önceki gün böyle bir saldırıda 70 sivil katledildi. Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) tarafından yapılan operasyonlarda kullanılan bu insansız uçaklarla ilgili en büyük muamma ise nereden kalktıkları...
İNSANSIZ UÇAKLAR NEREDEN KALKIYOR
Bu uçaklar, geçen yıldan bu yana Pakistan'a 43 saldırı düzenledi. Ama ABD'nin Pakistan'da kullandığı bu insansız uçakların nereden kalktığı hala merak konusu.
Bazı iddialara gör uçaklar Pakistan topraklarından kalkıyor. Bu vahim iddia doğrulanırsa, uluslararası bir skandal söz konusu. Çünkü yabancı uçakların, bağımsız olduğunu savunan bir ülkenin topraklarından kalıp, o toprakları vurması son derece vahim bir durum.
Amerikalı Senatör Dianne Feinstein, şubat ayında Senato'da yaptığı konuşmada, uçakların Pakistan'daki bir hava üssünden kalktığını söylemişti. Pakistan, Feinstein'ın iddialarını reddetmiş ve saldırılar için izin verilmediğini bildirmişti.
"CIA'NIN UÇAKLARI"
Pakistan'da Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CİA) tarafından yapılan operasyonlarda kullanılan insansız uçakların önceki gün düzenledikleri saldırılarda çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesi, Pakistan'da büyük tepki topluyor. Bu durum, terörle mücadele için ABD ile işbirliği yapan İslamabad hükümetini zor durumda bırakıyor.
ABD'ye ait insansız bir uçağın önceki gün, Pakistan'da düzenlediği hava saldırısında ölenlerin sayısının 70'e yükseldiği bildirildi.
SALDIRILARLA İLGİLİ ABD'NİN TUTUMU
Saldırılar konusunda Pakistanlıların protestolarını önemsemeyen Washington yönetimi, füze saldırılarının İslamabad ile varılan bir anlaşma kapsamında düzenlendiğini ileri sürüyor.
Amerikalı yetkililer, geçen ay yaptıkları açıklamada, Pakistan ile varılan anlaşmaya göre, Pakistan hava sahasındaki insansız keşif uçaklarının Afgan sınırı civarında bulunan militanlarla ilgili topladıkları bilgileri İslamabad yönetimine verdiklerini söylemişti.
PAKİSTAN'IN TUTUMU
Pakistan ise ABD ile herhangi bir anlaşma yaptığı iddiasını reddediyor. İslamabad, ABD'nin öncülüğündeki terörle mücadele operasyonlarına destek verdiğini bildiriyor, ancak topraklarında yabancı askerlerin operasyon yapmasına izin vermiyor.
İnsansız uçaklarla yapılan operasyonların ülke egemenliğini ihlal ettiğini, militanların üstesinden gelmek için gösterilen çabalara zarar verdiğini kaydeden Pakistan, bu tip saldırıların kamuoyunun tepkisine neden olduğunu, militanlara halk desteğini de artırdığını vurguluyor.
ABD NİÇİN SALDIRI DÜZENLİYOR
ABD, 11 Eylül saldırılarından sorumlu tuttuğu El Kaide örgütünün faaliyet gösterdiği Afganistan'daki Taliban yönetimini 2001 yılında devirdi. Bunun üzerine bu ülkedeki bazı El Kaide ve Taliban üyeleri Pakistan'da merkezi otoritenin bulunmadığı aşiretler bölgesine kaçtı.
Peştunların yoğun olduğu bölgeyi mesken tutan militanlar, buradan Pakistan ve Afganistan'daki direniş hareketlerini yönetmeye başladı.
ABD ve Afganistan, militanlara barınma imkanı sağlamaması için Pakistan'a baskılarını sürdürdü.
Pakistan'ın militanlarla mücadelede yeterince başarılı olamadığını ileri süren ABD, son zamanlarda El Kaide ve Taliban militanlarını insansız uçaklarla vurmaya başladı.
ABD, geçen yıldan bu yana bölgede insansız uçaklarla 43 hava saldırısı düzenledi. Pakistanlı kaynaklara göre, saldırılarda aralarında bazı yabancı militanların da bulunduğu yaklaşık 400 kişi öldü.
Hürriyet



 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
65646.jpg



Iraklı 420 akademisyeni kim öldürdü
? / LİSTE


Irak'ta işgalden bu yana binlerce aydın ve akademisyen katliamının perde arkası aralanıyor.




27 Haziran 2009
Haber Merkezi

Irak'ta işgalden bu yana yüzbinlerce sivil ölümün arkasında yeralan bir gerçek de Iraklı akademisyenlere yönelik düzenlenen suikastler. Dünyanın gözden kaçırdığı gerçeğin raporu detaylı olarak yayımlandı.

İşgal karşıtları, Iraklı aydınların sistematik olaral yokedilmesini ve Irak'ı zayıflatmak için iyi organize edilmiş operasyonların işgal güçlerinin cinayet işlemelerine uygun zemin hazırladığına inanıyor.

İnsan Hakları Gözlemci Raporlarına göre ABD işgali başladığından bu yana Irak'ta 1000'den fazla aydın ve bilim adamının vurularak öldürüldüğü polis kayıtlarına geçti. ABD Dış İşleri Bakanlığı üniversitelerde yüzlerce profesörün öldürüldüğünü doğruladı.

Yazar David Howkins'e göre Iraklı entelektüellere yapılan ilk saldırı ABD askeri güçlerinin bilim insanı, öğretmen, profesörler ve araştırmacıdan oluşan 15,500 kişiyi Baas Partisine üye olmakla suçlayarak görevlerinden tasfiye etmesi ile başladı.

Irak Yüksek Eğitim Bakanlığına bağlı Araştırma ve Geliştirme Bölüm Başkanı Usame Abid El-Mecid Iraklı bilim adamlarına karşı sürdürülen şiddet hareketlerinin sorumlusu olarak İsrail gizli servisini MOSSAD'ı suçluyor.

Filistin Haber Alma Merkezinin Haziran 2005 tarihli raporunda, ABD askeri güçleri ile işbirliği yapan MOSSAD'ın 530 Iraklı bilim adamı ve profesörün öldürülmesinden sorumlu olduğu yazılmıştı.


...


liste1.jpg




LISTENIN TAMAMI ICIN TIKLAYINIZ....
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
MüslümanPatani’lere zulüm kareleri...



Patani’de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. En son çekilen fotoğraf kareleri Patani’de yaşanan zulmü bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor
Bir zamanlar Patani İslam Krallığı'nın yönetimi altında barış ve huzur içinde hayatlarını sürdüren Patanili Müslümanlar, toprakları Budist Tayland Ordusu tarafından işgal edildikten sonra acı dolu günler yaşamaya başladılar. 5 Milyon Müslüman'ın yaşadığı Patani'de toplama kamplarında tutulan yüzlerce genç kıza askerler tarafından sistematik olarak tecavüz ediliyor, alimler katlediliyor, camiler ateşe veriliyor, gözaltına alınan insanlardan bir daha haber alınamıyor. Patani'deki toplama kamplarında 30 bini aşkın insan bulunurken başta Müslüman Halklar, Birleşmiş Milletler Örgütü ve İslam Konferansı Örgütü olmak üzere dünya Patani'de yaşananlar karşısında sessiz kalmaya devam ediyor. Aşağıda şahit olacağınız fotoğraf kareleri Müslüman olmanın bedelinin son derece ağır olduğu Patani'de neler yaşandığını son derece net bir şekilde ortaya koyuyor.

50348.jpg

Bu fotoğraf geçen hafta Patani'deki Furkan Mescidi'nde Budist Askerler tarafından gerçekleştirilen katliamdan hemen sonra çekildi.
50349.jpg

Tayland Askerleri Patanililere yönelik gerçekleştirdikleri saldırılarda özellikle alimleri ve cami imamlarını hedef seçiyorlar. Fotoğrafta görülen kişi de Patanili bir İslam Alimi.
50350.jpg

2004 yılından beri Tayland Yönetimi tarafından sıkıyönetim uygulanan Patani'de son 5 yılda 3500'den fazla Patanili Budist Askerler tarafından katledildi.
50351.jpg

Müslümanlara yönelik gerçekleştirilen katliam ve işkencelerde sınır tanımayan Tayland Yönetimi'nin dünyadaki en iyi müttefiği Amerika ve İsrail. İsrail'de belli bir süre eğitim gören Tayland Askerleri daha sonra görev yeri olarak Patani'ye gönderiliyorlar.
50352.jpg

Tayland Hükümeti yer altı kaynakları bakımından son derece zengin olan Patani'yi tamamen Budistleştirmek istiyor. Patanililerden topraklarını terk etmelerini isteyen Tayland Yönetimi bölgeyi Budistleştirmek için şiddet ve katliamı bir araç olarak kullanıyor.

50353.jpg

Patani'de gerçekleşen ölüm vakaları nedeniyle şikayette bulunulacak herhangi bir merci yok. Yakınları katledilen Patanililer Tayland Hükümeti'ne şikayette bulunduklarında çoğu zaman tehdit edilip gözaltına alınıyorlar. Tayland Hükümeti Patanili Müslümanların gösteri yapmalarına da izin vermiyor. Patanililer tarafından düzenlenen gösteriler son derece sert bir şekilde bastırılıyor.

18443.jpg

Adem Özköse'nin Haberi..


 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
ABD'nin Kanlı Tarihi



Kızılderililerin kanları üstüne kurulan Amerika Birleşik Devletleri, kuruluş yıldönümünde yine vahşetleri ile anılmaya devam ediyor.

Resmi olarak 4 Temmuz 1776 tarihinde Kızılderililerin kanları üstüne kurulan Amerika Birleşik Devletleri, kuruluş yıldönümünde yine vahşetleri ile anılmaya devam ediyor. 1492'de keşfedilen Amerika Kıtası, bu tarihten itibaren insanlık tarihinin en büyük cinayetlerine sahne olmuştu. Avrupa'nın vahşi devletleri olan İspanyollar, Portekizliler, Fransızlar ve İngilizler, buradaki yerli halkları akıl almaz şekillerde katletmiş ve soykırıma tabi tutmuşlardı. Amerika'nın yerlisi olan Kızılderililer ve Afrika'dan köle olarak getirdikleri siyah derililerin kanları üstüne kurulan Amerika bugün de aynı vahşetlerini dünyanın tüm coğrafyalarında devam ettiriyor.

Vahşi Amerika'nın katliamlarından bazıları

Amerika'nın işkencelerini belgeleyen Carol Richardson'un 'What does god require? Working to close the 'school of assassins' adlı eserinde yer alan Amerika'nın katliamları ve işkenceleri bu vahşi devletin kuruluş yıldönümünde bir daha akıllara geldi. İşte o katliamlardan bazıları:

- 1898'de Meksika'yı işgal etti, aynı yıl Küba'ya girdi.

- 1921 yılında Nikaragua'yı işgal etti. Anti-emperyalist direnişin başını çeken Sandino ve 300 kişiyi katletti. 40 yıldan fazla sürecek bir terör devrini başlattı. Sabotaj ve suikastlar düzenledi.

- 1945'te Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atom bombası atarak bir anda 250 bin kişiyi vahşice öldürdü.

- 1950-53 yılları arasında yüz binlerce Koreliyi katletti.

- 1954'de binlerce Guatemalalıyı öldürdü.

- 1955'de Endonezya, Laos ve Kamboçya'da çok sayıda CIA operasyonu düzenledi.

- 1950-59: Küba'da 60 bin kişi, ABD destekli Batista birliklerince katledildi.

- 1961'de Küba'ya karşı Domuzlar Körfezi çıkarmasını örgütledi.

- 1965'de Dominik'e paraşütçülerini indirdi ve 10 bin Dominikliyi katletti.

- 1973'de Şili'de CIA'nın düzenlediği darbe ile 30 bin kişi katledildi.

- 1975'de Vietnam'dan kovulduğunda arkasında milyonlarca ölü ve sakat bıraktı. ABD'nin saldırıları sonucunda Vietnam'da milyonlarca insan yaşadıkları yerlerden sürüldü, on binlerce kadına tecavüz edildi, yüz binlerce insan sakat bırakıldı ve milyonlarca insan işkenceden geçirildi.

- 1970-75 yılları arasında Kamboçya ve Laos'ta ABD, 1 milyon insanı katletti.

- 1983'de Lübnan'a müdahale etti. 14 bin deniz piyadesinin katıldığı operasyonda binlerce Lübnanlı katledildi.

HEP "ÖZGÜRLÜK" YALANININ ARKASINA SIĞINDI

- Yine 1983'de Lübnan'a ikinci bir müdahalede bulundu. Amerikan 6. Filosu'na ait savaş gemileri Lübnan'a günlerce bomba yağdırdı.

- 1986'da uluslararası haydutluk örneği sergileyerek Libya'yı bombaladı, bine yakın sivili katletti. Ülkeye ambargo uygulayarak deniz ablukasına başvurdu.

- 1989'da Panama'ya asker çıkarttı ve 5 bin Panamalıyı katletti.

- 1991'de Irak'ın Kuveyt'e girişini bahane ederek diğer emperyalist güçleri de ardına takarak Irak halkına karşı bomba yağdırdı. ABD uçakları bu ilk Körfez Savaşı esnasında Irak halkının üzerine 12 bin sorti yaptılar.

- Somali'deki durumu bahane ederek yine diğer emperyalist güçleri de peşine takarak ülkeyi işgale girişti.

- Latin Amerika'da ABD'nin bulaşmadığı savaş, katliam, insan hakları ihlali yok gibi. Nikaragua'dan kaçan işkenceci, halk düşmanı örgütleri destekledi ve Nikaragua halkının üstüne saldırttı.

- Birçok Latin Amerika ülkesinde de Ulusal Muhafızlar adı altında Ölüm Mangaları'nı örgütledi, eğitti, finanse etti, silahlandırdı ve halkın üzerine saldırttı.
- ABD son olarak Irak ve Afganistan'da yüz binlerce Müslümanı şehid etti, kadınların namuslarına el uzattı ve hapishanelerde on binlerce Müslümana sistematik işkenceler yaptı.


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
KALLEŞ CONİLER IRAKTAN KAÇIYOR..
Fahri Önder
Aslında zannettiğimiz kadar uzak değil bize IRAK… Yanı başımızda, hemen sınırlarımızın dibinde cereyan eden bir savaş… Dünyanın efendisi olma iddiacısı, hatta bununla da yetinmeyip tarih boyunca gelip geçen firavunlara, nemrutlara taş çıkartıcı bir enaniyetle ilahlığa soyunan domuz ABD ile komşumuz, kardeşimiz Irak arasında.
Geçen günlerde; 30 Haziran 2009 itibariyle Irak şehirlerinden ordularını çekmeye başladığını ilan etti ABD… Artık amaca ulaşılmış ve kurbanlık koyunlar gibi Irak sokaklarında dolaşan ABD askerleri yerine, kraldan daha fazla kralcı, ABD menfaatlerini ABD askerlerinden daha iyi koruyacak bir kadro elde edilmiştir kanaatinde Yahudi stratejistler… Elbetteki, kahramanları kadar hainleri ile de meşhur bu coğrafyada sahicidir zanları… Artık çekilebilir sıcak hatlardan coni’ler… Ne de olsa onların yerine, onlar için ölebilecek uşaklar ikame edilmiştir iktisadi bir terimle.
Bilanço açıklıyor ABD, iştirakçilerine – dünya üzerindeki satılık işbirlikçilerine: Savaş boyunca hayatını kaybeden – katledilen iki milyon insan; kaybedilen, bir daha bulamamacasına elden çıkarılan insanlık; Ebu Garib’te, Guantanamo’da işkence edilen, tecavüze uğrayan, aşağılanan insanların şahsında…
Suç, yalnızca ABD’de ve onun arkasında sinsice sırıtan karanlık yüzlü Yahudi’de değil elbette. Tabii, Dostoyevski’nin şaheseri “Suç ve Ceza”nın histerik kahramanı Raskolnikov’u kelepçeleyen, acılar içinde kıvrandıran vicdanı gibi bir yükseklik duygusuna sahip olabilseydik. O zaman alçaklıklarımız içinde bizi kıskıvrak yakalayan o üstün mahkemenin huzuruna ilk kendimizi çıkarır ve “insanlığın katili” yaftası ile ilk kendimizi gönderirdik hadesin dipsiz mahzenlerine.
ABD çekiliyor yerle yeksan edilmiş Irak şehirlerinden… Tüm dünyanın gözünün içine baka baka söylenen yalanların mesnet noktası kabul edildiği ve aslında yine bütün unsurlarıyla o dünyanın hiçte kaale alınması gerekmeyen sefiller ve vicdansızlar sürüsü olduğu hakikatini haykıran naralar eşliğinde başlayan – başlatılan bir savaşın sonunda; ortasında veya en başında… Şimdi herkes ABD’nin dize getirici büyük gücünden ve zaferinden dem vuruyor, sanki gerçekten kendi alçaklıklarının perdesi olabilirmişçesine… Oysa zafer sadece Newyork Times sütunlarında ve CNN ekranlarında, yoksa savaşı bizzat yaşayan; El-kaide’nin aslanları ve şehit Saddam Hüseyin’in yiğitleri; ehli sünnet savaşçılarını tanıma talihsizliğine (!) erişen conilerin kafasında – kanaatince değil.
ABD çekiliyor, “Aydınlık Savaşçıları” haricinde bütün insanlık kadrosunun izzetini ve haysiyetini kaybettiği bir savaşın kanlı meydanlarından. Bu savaş yalnızca Irak’lıların savaşı değildi; iyi ile kötünün, aydınlık ile karanlığın savaşı idi. Kaybeden muhakkak ki, hakikat olmadı ama maalesef o hakikate muhatab olması gereken insanlık oldu. Arenalardaki vahşi mücadeleleri tribünlerinden keyifle izleyen Roma soyluları – soysuzları gibi, savaşı yalnızca evlerindeki televizyonlarından izleyen kaygısız, kayıtsız, seyirci insanlık…
Sivri dişleri ile dehşet hissi uyandırma derdindeki Sam amca, Obama’nın renginde bulduğu yeni imajı ile Saddam’sızlaştırmak istediği fakat binlerce yeni Saddam’ın ortaya çıkmasına yol açtığı Irak’tan tamamen çekilmenin hesaplarını yapıyor. Çünkü mağlubiyet, kötülük karşısında dilsiz şeytanlaşan insanlığın olmakla birlikte esasında onun tâbi olduğu kötülüğün açık adresi olması hasebiyle en başta ABD’nin de…
Savaşın tarafı olması sebebiyle belki de normal kabul edilebilir ABD için kaybedilenler… Oysa insanlık – insanlığımız ne de çok şey kaybetti bu orantısız savaş ve onun yaşattıkları ile birlikte. Galiba, aslında bize o kadarda uzak olmayan IRAK ve savaşının hatırlattığı bir sual halinde, kat kat toprağın altına gömdüğümüz insanlığımız adına sormanın tamda vakti geldi: Kaybettiklerimiz yanında, yitirmeye korktuklarımız ne kadarda hafif kaçmıyor mu?..
 

lokman25

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 May 2009
Mesajlar
38
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
61
ALLAHIM tüm müslümanların yardımcısı olsun bu zalim kefereleri kahhar ismiyle kahr etsin.biz müslümanlarada bunlardan ders çıkarıp birlik beraberlik ihsan edip bunu görmemizi nasıp etsin.selam ve dua ile.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ALLAHIM tüm müslümanların yardımcısı olsun bu zalim kefereleri kahhar ismiyle kahr etsin.biz müslümanlarada bunlardan ders çıkarıp birlik beraberlik ihsan edip bunu görmemizi nasıp etsin.selam ve dua ile.
AMİN.AMİN.AMİN...
İnşaALLAH...
Allahcc yar ve yardımcınız olsun kardeşimiz...
SELAMETLE...
 

ahde

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2009
Mesajlar
590
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
62734.jpg



ABD'nin Afganistan'daki üssünde işkence



Afganistan'daki bir Amerikan gözetim kampında tutuklulara dayak, tehdit ve kötü muamele yapıldığı ortaya çıktı.





24 Haziran 2009

BBC'nin araştırması, Afganistan'daki bir Amerikan gözetim kampında tutuklulara dayak, tehdit ve kötü muamele iddialarını ortaya çıkardı.

Kampta daha önce kalmış olan kişiler burada dövüldüklerini, uykusuz bırakıldıklarını, köpeklerle tehdit edildiklerini anlatıyorlar.

BBC bu bulgulara Afganistan'ın çeşitli bölgelerinde iki ay süren bir çalışmayla, çeşitli zamanlarda Bagram üssünde tutulmuş 27 kişiyle görüşerek ulaştı.

Teski tutuklularla ayrı ayrı ortamlarda, ve tıpatıp aynı sorular sorularak mülakat yapıldı.

Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon, BBC'nin bulguları sunulduğunda, iddiaları yalanladı ve kamptaki herkesin insanca muamele gördüğünü savundu.

Görüşülen insanlar Bagram üssünde 2002 ile 2008 yılları arasında El Kaide ya da Taleban'a mensup olmak ya da bu örgütlere yardım ve yataklık yapmak suçlamasıyla tutulmuşlardı.

Sonuçta hiçbirisi hakkında dava açılmadı. Hatta bazılarından serbest bırakılırken özür dilendi.

Görüşülen 27 kişiden sadece ikisi kendilerine üste iyi davranıldığını söyledi.

Kötü muamele konusunda, ayrı yerlerde ve zamanlarda yapılan mülakatlarda, görüşülen kişiler benzer yöntemler anlattılar. Stresi artırıcı pozisyonlarda uzun süre tutulma, aşırı sıcak ve soğuk, dayanılamayacak gürültü kullanımı, kadın askerlerin önünde çırılçıplak soyma ve dört ayrı silahla tehdit tanıklığı anlatıldı.

BBC



Ulu Allah azametin aşkına
İslam düşmanını kahreyle gitsin
Fırsat verme kâfire,dönsün şaşkına
İslam düşmanını kahreyle gitsin

Bölünsün kâfirin vatanı, ili
Ağzında dönmesin, çürüsün dili
Kör olsun dilleri, kırılsın beli
İslam düşmanını kahreyle gitsin

Beli doğrulmasın, yüzü gülmesin
Dermansız derde sal, çare bilmesin
Zalim münafığın soyu kalmasın
İslam düşmanını kahreyle gitsin

Yetimin hakkını yiyeni toptan
Transparan, mini giyeni toptan
Düşkünü mazlumu döveni toptan
İslam düşmanını kahreyle gitsin


allah (cc) yar ve yardımcımız olsun
hasbinallah ve niğmel vekiil
en güzele emanetsiniz değerli kardeşim
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Bölünsün kâfirin vatanı, ili
Ağzında dönmesin, çürüsün dili
Kör olsun dilleri, kırılsın beli
İslam düşmanını kahreyle gitsin

Beli doğrulmasın, yüzü gülmesin
Dermansız derde sal, çare bilmesin
Zalim münafığın soyu kalmasın
İslam düşmanını kahreyle gitsin

AMİN...AMİN...AMİN...
Allahcc yar ve yardımcınız olsun kardeşimiz...
Selametle.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
67208.jpg



ABD Pakistanlılara niçin kendilerini öldürdüğünü anlatacak!


ABD'den Pakistan'da büyük tepki çeken insansız uçak saldırıları konusunda yeni strateji: Neden öldürdüğünü anlatmak!




15 Temmuz 2009 1

Haber Merkezi

Amerikan hükümeti'nin Pakistan'la ilişkilerde tansiyonu yükselten insansız uçaklarla saldırılar konusunda yeni bir strateji üzerinde çalıştığı kaydedildi. Üzerinde çalışılan yeni strateji ise, "Pakistan halkının insansız uçaklarla yapılan füze saldırılarının önemine ikna edilmesi", yani kapsamlı bir PR operasyonu..


ABD dışişleri bakanının Asya'dan sorumlu genel yardımcısı Paul Jones, Kongre'ye anlattığı yeni stratejinin, Pakistan'daki Amerikan taktiklerinin anlaşılabilmesi için başlanılacak yeni bir halkla ilişkiler girişimi olduğunu söyledi.


Amerika'nın Pakistan'daki taktikleri arasında en önemlisinin "stratejik iletişim" olduğunu savunan Jones, planın bir ayağının da yeni PR girişiminde kullanılmak üzere İslamabad'a yapılacak yardımların artırılması olduğunu ifade etti.


"Bu tür bir program, halkın Pakistan hükümetinin ve uluslararası güçlerin amaçlarını, Pakistan'a nasıl yardım edildiğini anlamasına yardım edecektir" ifadesini kullanan Jones, ülkeden yükselen tüm itirazlara rağmen insansız uçaklarla gerçekleştirilen füze saldırılarının devam edeceğini de açıklamış oldu.

Pakistan'da ve Afganistan'da yüzlerce sivilin ölümüne neden olan insansız uçak saldırılarına karşı her iki ülke de tepkiler her geçen gün artıyor.

Bu saldırıların ısrarla sürdürülmesinin, halkın hükümete karşı olan güvenini azalttığını savunan bazı Amerikalı uzmanlar ise, ABD'nin bu uygulamasının Pakistan'daki istikrarsızlığı körüklediğini ifade ediyor.
 

Zeki.42

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
447
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
allah belalarını versin allah onları gazabına ugratsın.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Bu Türbeler neden kapalı?



Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan, II. Mahmud, II. Abdülhamid ve Sultan Abdülaziz'in de aralarında bulunduğu tarîhi şahsiyetlerin türbeleri, aylardır kapalı. Peki neden?
1950'den bu yana açık olan türbelerin kapılarına, personel yetersizliği gerekçesiyle kilit vuruldu. Türbelerin açılmasıyla ilgili isteklere Kültür Bakanlığı da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de kulaklarını tıkamış durumda. Ziyaret edip tarihî simalara dua etmek isteyen halk ise bu duruma tepkili.
Türbelerin kapısı kilitli yetkililer sessiz


Ülkemiz insanı ecdadını çok seviyor, ondan her daim övünerek bahsediyor olsa da onların hatırasına hakkıyla sahip çıkmayı maalesef başaramıyor. Bu konuda binlerce örnek sıralamak mümkün; fakat son günlerde yaşanan tek bir örnek üzerinde durmak bile bu garabetin boyutunu anlamaya yetebilir. İstanbul'da bulunan en önemli türbelerin kapısı görevli eksikliği nedeniyle uzun zamandır kilitli. O çok meşhur bürokratik anlaşmazlıklardan, tarihî ve kültürel değere sahip türbeler de nasibini aldı. İstanbul'da yerli ve yabancı birçok ziyaretçinin kapısından döndüğü türbelerin sayısı açık olanların 5 katı olmuş durumda. Üstelik kapalı türbeler içinde Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan, II. Mahmut, II. Abdülhamid ve Sultan Abdülaziz gibi tarihimize mal olmuş isimlere ait olanlar da var. Gelen ziyaretçilerin kapıdan dönmesi, pencere kenarlarından içeri bakma çabaları içine düştüğümüz içler acısı durumu göstermeye yetiyor. Zira ziyarete uzun zamandır kapalı olan ve üç padişahın mezarının bulunduğu II. Abdülhamit, Sultan Abdülaziz ve II. Mahmut türbeleri Çemberlitaş'ta metruk bir mahal gibi bekliyor. Kapısındaki kilit neredeyse paslanmak üzere olan türbenin bahçesini ve önemli şahsiyetlerin yattığı mezarlığı, ziyaret için gelenlerden çok, çay içip vakit geçirmek için gelenler dolduruyor. Yerli ziyaretçiler ülkelerinin bu konudaki tutumunu iyi bildikleri için durumu çok fazla garipsemese de yabancılar böylesine önemli yerlerin kapalı olmasını anlamakta güçlük çekiyor.

Kanuni'nin türbesi aylardır kapalı

Gezdiğimiz yol üzerinde aylardır kapalı olan türbelerden biri de tarihimizin en büyük padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman'a ait. Aynı avluda bulunan Hürrem Sultan ve Kanuni Sultan Süleyman türbelerinin kapılarında tadilat nedeniyle kapalı oldukları yazılı. Fakat Kanuni türbesinin sundurmasından dökülen sıva bunun pek de böyle olmadığını gösteriyor. Ziyaretçiler Kanuni'nin sandukasını görmek için pencerelere eğilip içeri bakmaya çalışıyor; ama nafile. Bu tadilatın ne olduğu ve ne zaman biteceği ile ilgili de yetkililerden henüz sağlıklı bir açıklama yapılmış değil. "Kanuni gibi dünyayı sarsan bir padişahın mezarı ancak bizim gibi bir ülkede kapalı tutulabilirdi herhalde." diyor ziyaretçilerden Serkan Oğulcan. Bu kadar uzun süredir türbeyi kapalı tutmanın izahının olmadığını düşünen ziyaretçiler ecdat mezarını görmek için geldikleri onca yoldan kendilerini boş döndürmeye kimsenin hakkı olmadığını söylüyor.

Bazı türbelerin bahçesine bile girilemiyor

Süleymaniye'den boynu bükük aşağı sallananlar Yenicami'nin hemen arkasında aynı zamanda bir mimarî harikası olan Hatice Turhan Sultan ve Havatin türbelerine rastlayabilir; daha doğrusu bu türbelerin bahçesinin dış duvarını dışarıdan görebilir. Sultan IV. Mehmet ve padişah ailesinden birçok ismin medfun bulunduğu mekâna gidenler kotçuların, seyyar satıcıların türbenin bahçesini çevrelediğini görüp şaşırıyor. Ziyaretçilerin türbe bahçesinden bile içeri giremiyor olması, olayı daha vahim kılan bir durum.

Belediye elini çekti türbelere kilit vuruldu

2005 yılında Koruma Kurulu'ndan onay alan 32 türbeyi ihale safhasına getiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi, türbelerden elini geçen yıl çekmiş. İhale döneminde türbeleri ihaleye dahil etmeyen belediye, 29 türbedeki 10 güvenlik elemanını da almış. İstanbul Türbeler Müze Müdürü Hayrullah Cengiz, böylece 120 türbeden açık olan 29'undan 10'unun yeterli görevli olmaması nedeni ile ziyarete kapandığını söylüyor. Cengiz, 10 özel güvenlikçi, 5 bekçi ve 4 uzman eleman kadrosuyla türbeleri açık tutmaya çalışsa da kapalı olan türbelerin eşyalarını denetlemenin bile zorlaştığı fikrinde.

Ecdat yadigarı meşhur İstanbul türbelerinin kimi yıllardır kimi ise aylardır açılmayı bekliyor. Ziyaretçileri paslı kilidiyle geri çeviren en önemli sebep ise bürokratik çıkmazlar. Fakat türbeleri ziyarete gelenlerin hak ettikleri bir açıklamaya ihtiyaçları var. Türbelere aylardır neden istihdam yapılamadı ve hem tarihî hem de manevî değere sahip olan bu güzelim yapıların açılması için Kültür Bakanlığı neden hiçbir şey yapma ihtiyacı hissetmiyor?
turbe01.jpg

Hatice Turhan Sultan Türbesi, Eminönü

turbe02.jpg


II. Mahmud, Sultan Abdülaziz ve II. Abdülhamid'in Çemberlitaş'ta medfun bulunduğu türbe.

turbe03.jpg


Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan'ın (sağda) Süleymaniye Camii avlusunda bulunan türbeleri.

turbe04.jpg


Cağaloğlu'nda yüksek binaların arasında bulunan bu yapı, Mahmut Nedim Paşa'nın türbesi. Uzun zamandır kapalı olan türbenin içine girmek ne yazık ki mümkün değil.


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Mısır'da 3 muhalif blogger tutuklandı



Mısır'da muhalefete yönelik takibat blog sayfalarına kadar uzandı.

Mısır, yıllardır baskı ve denetim altında tuttuğu muhalaefeti ve özelikle Müslüman Kardeşler üyelerini internet yoluyla da gözetim altına aldı. Mısırlı internet kullanıcıları arasında önemli yere sahip 3 blog yazarının tutuklandığı duyuruldu. Blog yazarlarının 48 saattir tutuklu bulundukları bildirildi.

Tutuklanan isimlerden Ahmed Ebu Halil'in evine güvenlik kuvvetlerinin sabah vakti geldikleri, kapıyı kırdıkları ve kitapları karıştırdıkları da gelen haberler arasında. Tutuklanan Ebu Halil'le ilgili suçlama ailesine bildirilmezken, nereye götürüldüğü hakkında da herhangi bir bilgi verilmedi. Ebu Halil'in blog sayfası El-Bayarek (fener) adını taşıyor.

Tutuklanan diğer blog yazarlarının ise Abdurrahman Ayyaş ve Mecdi Sad olduğu ve Kahire Havaalanı'nda tutuklandıkları bildirildi. İki yazarın Türkiye'den dönmekte oldukları ifade edildi. Ayyaş'ın blog sayfasının Abdurrahman'ın Blogu, Sad'ınkinin ise "Yalla Meş Mohem" (Tamam, birşey farketmez) adında oldukları belirtildi.

Ahmed Ebu Halil, Abdurrahman Ayyaş ve Mecdi Sad ismindeki 3 blog yazarının Mısır'daki muhalif yazarlar arasında etkili isimler oldukları biliniyor. Yazarların diğer muhalif gruplarla diyalog ve Müslüman Kardeşler içinde de reform istedikleri ifade edildi. Tutuklanan yazarların Müslüman Kardeşler'in Rehberlik Konseyi üyesi iken tutuklanan Dr. Abdulmuneym Ebu'l-Fütuh'un serbest bırakılması için düzenlenen bir kampanyada yer aldıkları da bildirildi. Ebu'l-Fütuh, Müslüman Kardeşler içerisinde reform çabalarını en fazla destekleyen isimlerin başında geliyor.


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
KAFİRLER"Osmanlı’nın intikamını almaya çalışıyorlar"



Bulgaristan Başmüftü vekili Vedat Ahmet, Osmanlı’nın emaneti olan Bulgaristan Müslümanlarının çok ciddi sıkıntılar içerisinde olduğunu dile getirdi.
Bulgaristan'da İslam yayıldıkça İslam karşıtı saldırılar da hızla artıyor. Geçtiğimiz günlerde Bulgaristan Başmüftülüğü ve 16 Bölge müftülüğünün yayınladığı bildiri ile alakalı olarak konuştuğumuz Başmüftü vekili Vedat Ahmet, Osmanlı'nın emaneti olan Bulgaristan Müslümanlarının çok ciddi sıkıntılar içerisinde olduğunu dile getirdi. Yayınlanan bildiride Müslümanlara karşı son yıllarda hızla artan ırkçı saldırılara, Bulgaristan devletinin politikalarına ve izin verilmeyen cami ve İslam Merkezi yapımına değinilmişti. Vedat Ahmet'te kendilerine sürekli engel olan Sofya Büyükşehir Belediye Başkanının önceki gün Başbakanlığa gelmesi ile sıkıntıların giderek büyüyeceğinden endişe ettiklerini söyledi.

Bulgaristan Başmüftü vekili Vedat Ahmet; “Irkçı partiler Bulgaristan'ın yeniden İslamlaştığını iddia ederek çok sert bir şekilde saldırıyorlar. Sofya'da yapmak istediğimiz 2. camiye müsaade etmeyen belediye başkanının ülkenin başbakanı olması da sıkıntılarımızı iyice büyütebilir” dedi.

22017.jpg

Bulgaristan Başmüftülüğü tarafından hazırlanan fakat Sofya Büyükşehir Belediyesi'nin engel olduğu İslam Kültür–Eğitim Merkezi'nin projesi
22018.jpg

Bulgaristan Müslümanlarına karşı sürdürülen zulmün en büyük göstergelerinden olan ve 1598 yılında Bosnalı Mehmet Paşa adında hayırsever bir zengin tarafından Mimar Koca Sinan'a yaptırılan Kara Cami, şimdilerde Kilise olarak kullanılıyor.


22019.jpg
Bulgaristan Başmüftü vekili Vedat Ahmet; “Irkçı partiler Bulgaristan'ın yeniden İslamlaştığını iddia ederek çok sert bir şekilde saldırıyorlar. Sofya'da yapmak istediğimiz 2. camiye müsaade etmeyen belediye başkanının ülkenin başbakanı olması da sıkıntılarımızı iyice büyütebilir” dedi.
Bulgaristan Devleti'nin resmi olarak 1 Milyon Müslüman olduğunu kabul ettiği ülkede Müslümanlar nüfusun %20'sini oluşturuyorlar ve gerçek rakamın 1.5 Milyon olduğunu iddia ediyorlar. Bulgaristan'da İslam yayıldıkça İslam karşıtı saldırılar da hızla artıyor. Geçtiğimiz günlerde Bulgaristan Başmüftülüğü ve 16 Bölge müftülüğünün yayınladığı bildiri ile alakalı olarak konuştuğumuz Başmüftü vekili Vedat Ahmet, Osmanlı'nın emaneti olan Bulgaristan Müslümanlarının çok ciddi sıkıntılar içerisinde olduğunu dile getirdi.

BAŞMÜFTÜLÜK: İSLAM KARŞITI IRKÇI SALDIRILAR ARTTI
Bulgaristan Başmüftülüğü ise geçtiğimiz günlerde 16 bölge müftüsü ile birlikte bir bildiri yayımlayarak, bazı devlet kurumları ve siyasal örgütlerin ülkedeki Müslümanlara karşı ırkçı bir yaklaşım içinde olduklarını belirterek duruma isyan ettiler. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Parlamento Başkanına gönderilen bildiride, “Müslümanlara karşı son yıllarda artan saldırgan tavır ve ön yargılar endişe verici boyuta ulaştı” denildi. Bulgaristan'daki Müslüman cemaatin, geleceği göremeyen, boş konuşan politikacıların hedefi haline geldiğinin belirtildiği bildiride, bu konuda ilgili devlet kurumlarının zaman kaybetmeden gerekli tedbirleri alması istendi. Bulgaristan Müslümanlarının sadece, kendi kültürel-dini kimliği ile yüzyıllarca bu topraklarda yaşayan atalarının gelenek ve miraslarını korumaya çalıştıklarının belirtildiği bildiride, Müslüman topluluğunun, eski komünist rejimin asimilasyon politikası uygulayarak el koyduğu tarihi miras ve kültürel değerlerini koruma girişimlerinin “İslamlaştırma girişimi” olarak algılandığı belirtildi. Ülkedeki Müslümanların, 1989 yılında sona eren komünist rejimin sebep olduğu manevi çöküşün etkilerini halen aşmaya çalıştığının ifade edildiği bildiride, şunlar kaydedildi: “Bulgaristan Müslümanları psikolojik baskı altında tutulmaktadır. Devlet güvenliğinden sorumlu kurumlar bile, Müslüman topluluğa karşı belli siyasi çevreler tarafından yürütülen yalan ve karalama kampanyasının adeta destekleyicisi durumuna gelmektedir.”
CAMİLERE YÖNELİK 110 SALDIRI YAPILDI
Ülke genelindeki Osmanlı emaneti camilere yapılan ırkçı saldırıların da dile getirildiği bildiride buna karşılık tek bir suçlunun dahi henüz yakalanmadığına vurgu yapıldı. Bildiride; “Komünizm rejiminin yıkılmasından bu yana camilerimize toplam 110 saldırı düzenlenmiştir. Bütün bu gelişmeler haklı olarak bizleri kaygılandırmaktadır” denildi. Bildiride, komünist rejimin el koyduğu çok sayıdaki vakıf mülkünün iadesi konusunda da hiçbir ilerleme sağlanamadığı kaydedilerek, buna karşılık Ortodoks, Musevi ve Ermeni cemaatlerinin, tüm mülklerini hiçbir sorunla karşılaşmadan devletten geri aldıkları belirtildi. Bulgaristan Müslümanları Başmüftüsü Aliş Haci, Yüksek İslam Şurası Başkanı Basri Pehlivan ve Başmüftü yardımcıları ile 16 bölge müftüsünün imzaladığı bildiride, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Parlamento Başkanı'ndan Müslümanların bu sorunlarına çözüm getirilmesi için girişimlerde bulunmaları istendi.
“BULGARİSTAN YENİDEN İSLAMLAŞIYOR” DİYEREK SALDIRIYORLAR
Başmüftü vekili Vedat Ahmet ise kendilerine sürekli engel olan Sofya Büyükşehir Belediye Başkanının önceki gün Başbakanlığa gelmesi ile sıkıntıların giderek büyüyeceğinden endişe ettiklerini söyledi. Ahmet; “İçinde bir caminin de yer aldığı İslam Kültür-Eğitim Merkezi projesi için yaptığımız inşaat izni başvurusuna hala yanıt gelmemiştir. Bu proje çok önemliydi çünkü İslam Konferansı Teşkilatı'ndan (İKT) akademik akreditasyon almamız için 'İslam Kültür–Eğitim Merkezi'ni bir an önce açmalıyız. Sofya'da yaşayan 30 bine yakın Müslüman için hizmete açık sadece tek bir cami var ve bizim bu Eğitim Merkezimiz içerisinde de olmasını planladığımız küçük tatbikat camii sorun oldu. Biz de bunun üzerine bunu çıkarttık. Bu tür cami taleplerimiz büyük sorun oluyor. Burgaz'da da 10.000 Müslüman var ve orada yapılması planlanan camiye de izin vermediler. Sofya belediyesi ikinci bir caminin inşası konusunda Başmüftülüğün talebine yanıt vermemektedir ve şimdi bu başkan, ülkenin başbakanı oldu. Sıkıntılarımız giderek artabilir. Zaten İslam düşmanı ve Osmanlı'nın intikamını bizden almak isteyen bazı Milliyetçi Partiler sürekli bize saldırıyorlar. Biz çeşitli ülkelerin büyükelçiliklerini geziyoruz, sıkıntılarımızı anlatıyoruz fakat Bulgaristan'daki bu zihniyet değişmeden sorunlar çözüme kavuşamaz. Irkçı partiler Bulgaristan'ın yeniden İslamlaştığını iddia ederek çok sert bir şekilde saldırıyor” diye konuştu.
MUSTAFA R. ÖZGÜR - VAKİT


 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt