Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Allahcc razı olsun gönüldaş... YA MUNTAKİM-İNTİKAM ALICI ALLLAH... BİZİ İNTİKAMINA MEMUR ET.. ÖTEYE YÜZÜKARA GİTMEYELİM... YA CEBBAR... YA KAHHAR... BESMELE...SELAM...DUA...
ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM... Allahcc yar ve yardımcın olsun kardeşimiz... BESMELE...SELAM...DUA... "Tenimizi ezebilirsiniz… Ama, ruhumuzu asla… Onu ne işkence zapteder, ne kelepçe, ne pranga… Gülümser durur inancımız, hürriyet buudunda sonsuzca… Bizi edebilirsiniz, evimizden, tenimizden… Ama dinimizden? Çok şükür, pişmanlık uğramadı semtimizden… Ya siz? Ezeli pis hayvancıklar… Neye yaradı işkenceniz? Dünyanız kara, ahiretiniz zift… Sizi bekliyor cehenneminiz!.."Salih MİRZABEYOĞLU
İsrail birlikleri, Gazze'de 4 Filistinliyi katletti
İsrail birliklerinin, Gazze Şeridi'nde sınırdan geçmeye çalışan en az 4 Filistinliyi katledildiği bildirildi.
8 Haziran 2009
Haber Merkezi
Filistinli görgü tanıkları ve Hamas güvenlik yetkililerinin verdiği bilgiye göre, çatışma, Filistinlilerin, sınırdaki Karni geçiş noktasının İsrail tarafında devriye gezen askerlerin ateş açması üzerine çıktı.
Bir İsrailli askeri sözcü de, askerlerin, İsrail'e geçmeye çalışan silahlı kişilerin açtıkları ateşe karşılık verdiklerini iddia etti. Sözcü, çatışmada İsrail askerleri arasında yaralanan ya da ölen olup olmadığını henüz bilmediklerini öne sürdü
KARDEŞLERİMİZİ ÖLDÜRMEYE GİDİYORLAR... ALLAHIM... KAFİRLER TOPLULUĞUNU DAĞIT.. ONLARI BİRBİRİNE KIRDIR ALLAHIM.. YA MUNTAKİM ALLAH... YA CEBBAR.. YA KAHHAR...
Afganistan'a büyük takviye
8 Haziran 2009
ABD Başkanı Obama, Beyaz Saray'a yerleşmeden önce söylediğini yaptı. Irak'ı arka plana iten ve "Öncelik Afganistan'da" diyen Obama, tam 7000 askeri bu ülkeye gönderdi. Şimdi, Pakistan'da da etkin hale gelen Taliban'a karşı daha büyük operasyonlar bekleniyor.
ABD Başkanı Barack Obama'nın emriyle Afganistan'daki ABD askerlerine takviye olarak gönderilen yaklaşık 7 bin deniz piyadesinin, Afganistan'ın güneyinde devriye görevine başladığı bildirildi.
Deniz Piyade Üsteğmen Abe Sipe, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletindeki Camp Lejeune askeri üssünden gelen, 2. Deniz Piyadesi Keşif Tugayına mensup askerlerin, Afganistan'a intikal ettiklerini söyledi.
Afganistan'ın güneyinde devriye görevine başlayan deniz piyadeleri, takviye kuvvet olarak Afganistan'a gönderilecek 21 bin Amerikan askerinin bir bölümünü oluşturuyor.
Afganistan'a takviye kuvvet olarak gönderilecek Amerikan askerlerinin büyük bir bölümü, Taliban'ın üst düzey lider kadrosunun üslendiği sanılan, Afganistan'ın güney vilayetleri Helmand ve Kandahar'da görev yapacak.
LOS ANGELES (A.A)
ABD'de Amerikan Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) camilere “muhbir” yerleştirmesi ve camilerin “dinlenmesi” tepkilere yol açtı.
Michigan İslami Kuruluşlar Konseyi bir süre önce Adalet Bakanlığına başvurarak, FBI'ın dini liderler ve topluluk üyelerini izlemek amacıyla camilere muhbir yerleştirmek istediğini, bunun olası teröristler yerine ibadete gelenleri ve din adamlarının izlenmesi sonucu doğurduğunu bildirdi. Başvuruda, uygulamayla cemaatin ve din adamlarının hedef haline getirildiği uyarısında bulunularak, bunun rahatsızlık yarattığı ifade edildi. Konsey'den ABD Başsavcısı Eric Holder'a da bir mektup gönderilerek, bazı kişilerin camilere gelerek, ibadet edenleri gayrı resmi olarak sorgulamaya çalışmasına tepki gösterildi.
FBI Başkanı Robert Mueller ise “muhbir yerleştirme” ve “alan dinleme” eylemini savunarak, “meskenleri değil, kişileri soruşturduklarını” öne sürdü. Muhbir yerleştirerek suç oluşturabilecek konularda bilgi veya kanıt elde edilebileceğini, daha sonraki soruşturma da bunların kullanılabileceğini belirten Mueller, “Bunu (muhbir yerleştirmeyi) yapmayı sürdüreceğiz” dedi. FBI'ın kendi başkanlığındaki yeni yönetiminde de önceliklerde değişiklik olmayacağını belirten Mueller, terörizmle mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti. Güney California'daki caminin üyeleri de birkaç ay önce aynı konuda tepki vermiş, FBI'ın camilere “casus” yerleştirmeye çalıştığını belirtmişti. Bölgedeki Müslüman toplum temsilcileri, FBI'ın 2006'dan bu yana İslami kuruluşlara “sızmaya” çalıştığını ifade ederek, “gerçekte, bu şekilde Müslümanların ve camilerin şüpheli duruma düşürülmeye çalışıldığını” kaydediyor.
FBI'ın işini yapması gerektiğini ve buna karşı çıkmadıklarını vurgulayan temsilciler, “ancak bu kuruluşun yasalara bağlı insanları kışkırtmaya ve tuzağa düşürmeye çalıştığını” ifade ediyor.
FBI yetkilileri ve savcılar ise “ulusal güvenlik tehditleri veya gizlenmiş teröristleri açığa çıkarmak için en uygun silahlarının camilerde casusluk yapmak olduğunu” savunuyor.
Tayland işgalindeki Patani’de Müslümanlara yönelik saldırılar artarak sürüyor. Askerler namaz kılanlara ateş açtı. 10 Patanili şehit oldu Haber: Adem Özköse Bir Güneydoğu Asya Ülkesi olan ve Tayland Yönetimi tarafından işgal altında tutulan Patani’de Müslümanlara yönelik saldırı ve işkenceler artarak sürüyor. Patani’nin Narativa Bölgesi’ndeki Mantikahta Camii’ni basan 50 kadar Taylandlı asker namaz kılan halka ateş açtı. Akşam namazı esnasında meydana gelen olayda aralarında cami imamının da bulunduğu 10 Patanili Müslüman şehit olurken , 11 kişi de yaralandı. Camiye yapılan baskın sonrası Narativa ve Yala’da Patanili Gençlerle Tayland Polisi arasında sokak çatışmaları yaşandı. Çıkan olaylarda 50’den fazla kişinin yaralandığı haber veriliyor.
5 MİLYON MÜSLÜMAN YAŞIYOR
Patanililer ırk olarak tıpkı Malezyalılar gibi Malay Irkı’ndan geliyorlar. 12. Yüzyılda Çin’e ticaret için giden Yemenli Tüccarlar vasıtasıyla İslam’la tanışan Patanililer, 15. Yüzyılda Patani İslam Krallığı’nı kurdular. İslam Krallığı döneminde Patani Güneydoğu Asya’nın en önemli ilim, kültür ve ticaret merkezi haline geldi. Yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin olan Patani, 1900`lü yılların başında İngilizler tarafından işgal edildi. İngiliz işgaline karşı çıkan Patani Halkı’nın bu direnişi Osmanlı Sultanı 2. Abdulhamid tarafından yoğun şekilde desteklendi. İngilizler, tıpkı Ortadoğu’da yaptıkları gibi Güneydoğu Asya`yı da cetvellerle sınırlara ayırdılar ve Patani`yi Budist Tayland Hükümeti`nin yönetimine verdiler. 5 milyon Müslüman`ın yaşadığı Patani`de 30 bin kişi Yala, Narativa, Satun, ve Songlo`daki toplama kamplarında tutuluyor. Aralarında kadın, yaşlı ve küçük yaştaki çocukların da bulunduğu bu toplama kamplarında sık sık işkence, tecavüz ve darp olayları yaşanıyor.
PALU DEVLETİ GUANTANAMODAKI SUÇSUZ TUTSAK UYGUR TÜRKLERİNİ KABUL ETTİ.
Pasifik'teki ada devleti Palau, ABD'nin Guantanamo üssünde tuttuğu 17 Çinli Uygur tutsağı geçici olarak almayı kabul ettiğini açıkladı.
Palau Devlet Başkanı Johnson Toribiong, ABD yönetiminin geçen hafta kendilerinden bu yönde istekte bulunduğunu belirterek, ülkesinin insani bir jest olarak Uygur azınlıktan tutsakları kabul etmekten "gurur ve onur duyduğunu" söyledi.
Toribiong, AP'ye yaptığı açıklamada 17 Uygur tutsağın durumunun belirli zaman aralıkları ile değerlendirileceğini de belirtti.
Filipinler'in doğu kıyısının 800 km açığında, 8 ana ada ve 250'den fazla adacıktan oluşan Palau'nun nüfusu yaklaşık 20 bin.
ABD Savunma Bakanlığı'nın "düşman savaşçı" olmadıklarını açıklamasından sonra geçen yıl federal bir yargıç, Uygur tutsakların ABD'de serbest bırakılmasına karar vermiş ancak üst mahkeme bu kararı iptal etmişti. Böylece Uygur tutsaklar o tarihten bu yana belirsiz bir hukuki duruma sahip oldu.
ABD yetkilileri, Uygur tutsakların Palau'ya gönderileceğini resmen doğrulamaktan kaçındı.
İki ABD yetkilisi ise Uygur tutsakların alınmasına karşılık ABD'nin Palau'ya kalkınma yardımı, bütçe desteği ve diğer yollardan 200 milyon dolara varan bir yardım yapacağını söyledi.
Pasifik'teki ada devleti Palau, ABD'nin Guantanamo üssünde tuttuğu 17 Çinli Uygur tutsağı geçici olarak almayı kabul ettiğini açıkladı.
Palau Devlet Başkanı Johnson Toribiong, ABD yönetiminin geçen hafta kendilerinden bu yönde istekte bulunduğunu belirterek, ülkesinin insani bir jest olarak Uygur azınlıktan tutsakları kabul etmekten "gurur ve onur duyduğunu" söyledi.
Toribiong, AP'ye yaptığı açıklamada 17 Uygur tutsağın durumunun belirli zaman aralıkları ile değerlendirileceğini de belirtti.
Filipinler'in doğu kıyısının 800 km açığında, 8 ana ada ve 250'den fazla adacıktan oluşan Palau'nun nüfusu yaklaşık 20 bin.
ABD Savunma Bakanlığı'nın "düşman savaşçı" olmadıklarını açıklamasından sonra geçen yıl federal bir yargıç, Uygur tutsakların ABD'de serbest bırakılmasına karar vermiş ancak üst mahkeme bu kararı iptal etmişti. Böylece Uygur tutsaklar o tarihten bu yana belirsiz bir hukuki duruma sahip oldu.
ABD yetkilileri, Uygur tutsakların Palau'ya gönderileceğini resmen doğrulamaktan kaçındı.
DOĞU TÜRKİSTAN 250 YILDIR ÇİN İŞGALİ ALTINDADIR.
Türkiye'de yayın yapan ve Uygur Türklerinin sesin tüm dünyaya duyuran Doğu Türkistan Kültür ve Yardımlaşma Derneğinin yayın organı Gökbayrak Dergisi'de son sayısında 17 uygur Müslüman'ın guantanamo işkence kampından serbest kaldıktan sonra sahiplenilmesi yönünde yayın yapmıştı.17 Uygur Türk'üne Kim Sahip Çıkacak? sorusunu yönelten dergi'ye Türkiye ve diğer adı müslüman ülkeler yerine nüfus çoğunluğu hristiyan olan Pasifik'teki ada devleti olan Palau'dan cevap geldi.
Bu hadisede bile hem İslam ülkelerini hem'de Türkistan devletlerinin bu hadiseye duyarsızlıkları Müslüman Uygur Türk'lerinin yarasına yara katmıştır.Halbu ki Çin'e karşı destansı bir şekilde yürütlen mücadelenin sürdüğü o topraklar ve konumu ile DOĞU TÜRKİSTAN İslam dünyasına karşı girişilecek bir saldırı esnasında bir kale konumundadır.
17 UYGUR TÜRK'ÜNE GAZALARI MÜBAREK OLSUN DİYOR ÇİN EMPERYALİZMİNE KARŞI GİRİŞTİKLERİ MÜCADELELERİNDE DOĞU'SU VE BATISI İLE BÜTÜN TÜRKİSTAN'IN GEREK ZAFERLERE ERİŞMELERİNİ DİLİYORUZ!
Masonlardaki Dul Kadin Cagrisi aklima geliyor..
Bu haberin ardindan...
................
.................
Dünyanın lanetlediği kadının şok itirafı
13 Haziran 2009
Dünyanın kanını donduran o fotoğrafların ortaya çıkmasından 6 yıl sonra, o fotoğraflarda bütün utanmazlığı ve aşağlığını sergileyen kadın yeniden ortaya çıktı ve şok bir itirafta bulundu. "Neden pişman olacakmışım?" dedi ve Ebu Garib'te çekilmilş 800 "hatıra fotoğrafının" daha olduğunu itiraf etti
Adı Lynndie England. Bu fotoğraf çekildiğinde henüz 21 yaşındaydı. Yani genç bir kızdı. Buna rağmen yaptıklarıyla dünyanın kanını dondurdu.
Dünyanın lanetlediği kadın Lynndie England şimdi yine ortaya çıktı. Bu kez, hayat hikayesini anlatan otobiyografik kitabıyla.
"NEDEN PİŞMAN OLACAKMIŞIM?"
İngiliz Daily Mail gazetesi, David Jones imzalı haberde, England'ın 6 yıl sonra, tek bir pişmanlık sözcüğü söylemediğini vurgulayarak, Bağdat'taki Ebu Garib cezaevinde Iraklıla'a yaptıkları konusunda duyguları sorulunca "Neden pişman olacakmışım? Onlar düşmanlarımızdı" sözleriyle, en az o fotoğraflarla şoke ettiği kadar yeniden şoke etti ve bir kadının bu denli sadist duygulara sahip olması bir kez daha şaşırttı. O fotoğrafları "hatıra" olsun diye çektiklerini de söyleyen England "Elimde 800 tane daha var" dedi.
PARA KAZANMAK İÇİN ORDUYA YAZILMIŞTI
ABD'nin Batı Virginia eyaletinin küçük bir kasabası olan Keyser'de yaşayan Lynndie England, daha iyi bir maaş kazamnak için orduya yazıldıktan sonra, Ekim 2003'te Irak'a gönderilmiş ve Ebu Garib cezaevinde göreve başlamıştı. Pulitzer ödüllü Amerikalı gazeteci, Seymour Hersh, Ebu Garib'de yaşanan rezilliği ortaya çıkarmış ve Amerikan askerlerinin ne denli sapkın olabileceklerini ortaya koyan işkence fotoğraflarını yayımlamıştı.
O fotoğraflar, dönemin başkanı Bush'un "demokrasi ve özgürlük götürüyoruz" söylemlerini de en ağır biçimde yalanlamış, Amerika ve Amerikan askerlerine karşı nefreti körüklemişti.
EVLİYDİ AMA...FUHUŞ YAPTI..
Lynndie England, fotoğrafların 2003 yılının Ekim sonu- Kasım başı döneminde çekildiğini, evli olduğu halde Irak'ta tanışıp ilişkiye girdiği Onbaşı Charles Garner'la Ebu Garib'te Iraklı tutuklulara işkence yaptıklarını, sonra da seviştiklerini hiç çekinmeden anlattı.
IRAK'TAN HAMİLE DÖNMÜŞTÜ
Rezaletin ortaya çıkması üzerine England, Irak'taki görevinden alındı. O sırada hamileydi ve ABD'de mahkeme önüne çıktığında karnı burnundaydı. Ancak çocuğunun babasını bir türlü açıklamamıştı.
3 yıl hapis cezası alan England, bugün küçük Keyser kasabasında "yerel bir şöhret" olarak yalnız yaşıyor ve kitabından medet umuyor. Maddi sorunlarını bu şekilde çözmeyi umuyor
ABD parayı veriyor, Pakistan kendi halkını vuruyor
Birleşmiş Milletler'in yarım milyon insanın mülteci durumuna geleceğini söylemesine rağmen, Pakistan, savaşı Güney Veziristan'a da taşıdı. Tabii bu taşıma ABD tarafından hemen ödüllendirildi ve verilecek yardımın üç katına çıkarılacağı duyuruldu. Pakistan savaş uçakları bugün Pakistan Taliban lideri Beytullah Mesud'un karargahı olduğu ileri sürülen bir bölgeyi bombaladı. Saldırılar Pakistan devlet başkanı Asif Ali Zerdari'nin yeni operasyonlar başlayacağı açıklamasından hemen sonra başladı. Zerdari'nin açıklaması ardından ABD, Pakistan'a yardımları üç misli artırma kararı aldı. Pakistan ordusu Swat vadisinde Nisan'da başladığı saldırılarda şu ana kadar yaklaşık 1300 Taliban savaşçısının öldürüldüğünü öne sürüyor. Kendi asker kaybı ise 100'ü aşkın. Pakistan ordusu saldırılarında, büyük insani felaket yaşanmasından endişe ediliyor. Bugün erken saatlerde dört savaş uçağı da Makeen'de bazı bölgeleri bombaladı. Swat vadisindeki savaş, halihazırda 3 milyon kişinin mülteci durumuna düşmesine sebep oldu. BM, ABD desteğindeki Vezirastan saldırısının bir 500 bin kişiyi daha mülteci durumuna getireceği uyarısında bulundu. Taliban, Pakistan hükümetinin hiç bir anlaşmaya sadık kalmadığını belirterek her anlaşmayı ihlal etmeye ettiğini ve bunun devam ettiğini kaydetti. Zerdari bugün erken saatlerde yaptığı televizyon konuşmasında, savaşı sonuna kadar götüreceklerini söyledi. Pakistan cumhurbaşkanı Asif Ali Zerdari, Taliban'a karşı başlattığı savaşı savunarak "Pakistan'ın egemenliği için savaştıklarını" ileri sürdü.
AFP'nin haberine göre, Zerdari, Pakistan'ın sonuna kadar savaşacağını söylerken, ABD savunma bakanlığı yetkilileri, İslamabad'ın savaşı Swat'tan Güney Veziristan'a yaymayı planladığını doğruladılar.
Adının açıklanmasını istemeyen ikinci bir ABD'li savunma bakanlığı yetkilisi, gazetecilere, Pakistan ordusunun Güney Veziristan çevresinde konuşlanmaya başladığını belirterek "Operasyonun ilk safhasının başladığını düşünüyoruz." dedi.
Televizyonda bir konuşma yapan Zerdari, "Egemenliğimiz için savaşıyoruz. Savaşı sonuna kadar sürdüreceğiz. Her ne pahasına olursa olsun kazanacağız. Taliban masum insanların düşmanları. İnsanları terörize etmek istiyorlar ve ülkenin kurumlarını kontrol altına almak istiyorlar." dedi.
Zerdari'nin televizyon konuşması, Cuma günü iki camiye bombalı saldırılar gerçekleştirilmesi ve biri tanınmış bir din alimi olan Sarfraz Naimi olmak üzere en az altı kişinin ölmesi ve 100'den fazla kişinin yaralanmasından sonra geldi.
Tahrik-i Taliban Pakistan (Tahrik-i Taliban Pakistan) lideri Beytullah Mesud'un sözcüsü, bir açıklama yaparak, Naimi'nin öldürülmesinin sorumluluğunu üstlenmişti. Sözcü Maulvi Ömer, Peşaver'de Salı günü gerçekleştirilen ve 9 kişinin öldüğü otel saldırılarını da üstlenerek "Amerikalıları memnun etmek için bize karşı gelen herkes aynı akıbete uğrayacak" demişti. dünyabülteni