Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Evlenecek gençlerin dikkatine! (1 Kullanıcı)

bayantehlike

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2008
Mesajlar
9
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
RABBİM kimseyi sonradan keşke olmasaydı diyecegi kişilerle karsılastırmasın..inşallah iyiki sen oldun diyecegimiz insanlarla oluruz... ELLERİNE SAGLIK BU ARADA..
 

GEVHER

Yönetici
Katılım
9 Eyl 2008
Mesajlar
3,971
Tepki puanı
2,515
Puanları
163
hayatımıza dair alacağımız en önemli kararlardan birisi evleneceğimiz kişiyi seçmek..
aynı anne babanın yetiştirdiği kardeşler aynı evde anlaşmazlığa düşüp sorunlar yaşayabilirken , iki farklı aile kültürüyle yetişmiş iki ayrı ruhun bir çatı altında uyumu yakalaması elbette ki çok zor ve emek isteyen bir durum. bu nedenle de '' dünyada ki cennet , ailenizdir .'' deniliyor ya.
etrafımıza baktığımızda ne yazık ki güzel örneklerin sayısı gittikçe azalıyor ve bu nedenle içimize bir karamsarlık çöküyor..az bulunan kıymetlidir, inşallah kıymetli evlilikler yapar, mutlu yuvalar kurarız.
Rabbim bizlere ,hem dünya da hem de ahirette cenneti yaşatmaya vesile kılacağı birer eş nasip etsin.
ama evlilik kurumunun iki tarafın da emeğiyle , ilgisiyle besleneceğini de hep aklımızda tutmalıyız . eşimizin bize Rabbimizin bir emaneti olduğunu hiç unutmayalım ve her adımımızı bunu düşünerek atalım inşallah..
 

vaktileyl

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Tem 2008
Mesajlar
2,887
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Web Sitesi
www.vaktileyl.com
EVLİLİK ÖNCESİ GEREKLİ SORULAR
Evlenmek isteyen eşler birbirlerini görüp iman, ahlâk,
takva ve fiziksel güzellik konularında anlaşma
sağlayabildikleri takdirde, karşılıklı olarak
konuşma safhasına geçmeli, birbirlerinin düşünce ve
görüşlerini almalı, aynı zamanda evlilikten sonra mutlu
ve düzen dolu bir yaşam sürdürebilmeleri için, varsa
şartlarını açıklamalıdırlar. Biz bu şartları, sorular hâlinde
getirerek yazdık. On altısı erkek tarafından kıza, on
üçü de kız tarafından erkeğe yönelik olan bu sorular,
tamamı karı-koca haklarını içeren yirmi dokuz sorudan
oluşmaktadır.
ERKEĞİN SORMASI GEREKEN SORULAR
Erkek tarafından titizlikle üzerinde durulması gereken
sorular şunlardır:
1- Evlenmekten amaç mal ve kocanın fiziki güzelliğinden
yararlanmak değil de iyi bir aile oluşturup nefsi
istekleri kontrol etmek ve nesli çoğaltmak olmalıdır.
Sizin bu konu hakkında görüşleriniz nelerdir?
2- Yüce ALLAH, Nisâ sûresinin 34. ayetinde ailenin
sorumluluğunu erkeğin üzerine yüklemiştir. Sizin görüşünüz
nedir?
3- İslâm, kadının yalnızca kocasına ait olduğunu ve
dolayısıyla yabancı erkeklerin karşısında tamamen tesettürlü
olması gerektiğini vurgulamaktadır. Sizin görüşünüz
nedir?
4- Kadın, kocasını, onun sevdiği isimlerle çağırmalı,
yine onu karşılarken güler yüzle karşılamalı; cevaplarını
sıcak bir şekilde vermeli, kısacası, kocasına karşı
davranışlarında saygılı ve hoşgörülü olmalıdır. Düşünce
ve görüşleriniz nelerdir?
5- Yüce ALLAH bizi imtihan eder de, bir müddet için
işsizlik ve fakirlikle denerse, tahammül edebilir misiniz?
Yi-ne fakirliğimizden dolayı zengin kadınlara özenerek
haysiyet ve şerefimizi düşürür müsünüz? Gerçekten
de bu kötülüğü yapar mısınız?
6- Kadın, genelde evde olmalı, ev işlerini belli bir
düzene sokmalı, dışarı çıkmak istediği zamanlarsa kocasından
izin almalıdır. Sizin görüşleriniz nelerdir?
7- Kadınlar, erkeklerin işlerinde yeteri derecede
bilgiye sahip olamadıklarından, kocaları tarafından
kendileriyle meşveret edilmesini beklememelidirler.
Erkek, sadece eşinin bilgi sahibi olduğu, özellikle de
çocuklarına yönelik konularda onunla meşveret etmelidir.
(Zira "Meşveret ile hareket eden dağdan aşmış,
meşveretsiz hareket eden düz ovada yolunu şaşmış."
168
sözü gayet meşhurdur.) Düşünceniz nelerdir?
8- Kadın, kocasının her türlü sorunlarını anlamalı,
onu bu konuda yalnız bırakmamalıdır. Aynı şekilde koca
da eşinin sorunlarına karşı böyle olmalıdır. Sizin görüşünüz
nedir?
9- Kadının hedefi, kocasının sevgi ve rızasını kazanmak
olmalı, onun mutlu olması için çaba göstermeli,
bu arada falcılık, üfürükçülük ve hokkabazlık gibi batıl
inançlardan medet ummamalıdır. Düşünceniz nedir?
10- Eşler, kendi ayıp ve kusurlarını, öz anne ve
babaları dahi olsa başkalarına açmamalı, birbirlerine
karşı mükemmel birer sırdaş olmalıdırlar. Doğru buluyor
musunuz?
11- Kadın, kendi akrabalarına hürmet edip saygı
gösterdiği gibi kocasının akraba ve yakınlarına da sevgi
ve saygı göstermelidir. Düşünceniz nelerdir?
12- MaazALLAH, eğer kadın veya erkeğin yakınları
kıskançlık, alçaklık ve her türlü rezilliklerle arabozuculuk
yapmaya çalıştıkları görülürse onlara uymamalı,
karı ve koca birbirlerine destek olarak ömürlerinin sonuna
dek birlikte yaşayacaklarını vurgulamalıdırlar.
Hatta, bu işin failleri anne, baba ve kardeş dahi olsa...
Düşünceniz nelerdir?
13- Kadının hamile olup olmaması ve çocuk sayısının
ne kadar olacağı hakkında İslâm erkeğe daha fazla
tercih hakkı tanımıştır. Bu konuda sizin görüşleriniz nelerdir?
169
14- Ben de her insan gibi kadınların güzel ve çekici
olduğuna inanıyorum. Ancak, güzelliğin her işin başı
olduğundan yana da değilim. Siz ne dersiniz?
15- Kadının şer'an ve örfen kocasına itaat etmesi
gerekir. Bu itaat yalnız kadına ait olup, gerçekleştirmediği
takdirde vazifesini ifa etmemiş sayılır. Bu gibi durumlarda
erkek, karısına nafaka da vermeyebilir. Sizin
görüşleriniz nelerdir?
16- Sizinle anlaşabilir; mevcut koşullar çerçevesinde
evlenip de birbirimize eş olursak, yakınlarımdan veya
yabancılardan birisi benim yanıma gelerek: "Bu nasıl
bir eştir? Sen nasıl oldu da bu kadınla evlendin, nasıl
onu seçebildin?" der ve kendi görüşüne göre, senden
daha güzel, daha marifetli ve daha hünerli birkaç
kızın ismini bana söylerse ve hatta, o kızları, benim onların
içerisinden birisini beğenmem için yanıma getirmiş
olursa, kızların yüzüne bakmayacağım gibi, onun
beyhude ve saçma sapan sözlerini dinlemem ve ona
şunları söylerim: "Ben eşimi uygun görüp kendi isteğimle
onu seçmişim. Senin fuzuli ve anlamsız sözlerini
dinlemiyorum. Git ve cehennem ateşini kendin için bedavaya
satın alma. İyi anlaşan iki mutlu yârin arasına
ayrılık kıvılcımları düşürme. Eğer iki yâri ayırmak isteyen
böyle bir şeytan sizin de yanınıza gelir, benden daha
iyi gençlerin olduğunu söyler ve onların isimlerini de
teker teker size verirse, ona cevap olarak siz neler söylersiniz?


KIZIN SORMASI GEREKEN SORULAR
1- Evlenmekten amaç kadının mal ve güzelliğinden
yararlanmak değil de iyi bir aile oluşturup nefsi istekleri
kontrol etmek ve nesli çoğaltmak olmalıdır. Sizin görüşünüz
nedir?
2- Koca, eşi için yiyecek ve giyecek eşyalarını temin
etmeli, hatta gücü yeterse ziynet eşyalarını bile almalıdır.
Kadın hastalandığı vakit onu doktora götürmeli,
maddî imkânlar elverirse ev işlerinde yardımcı olacak
bir hizmetçi tutmalıdır. Bu hususta görüşünüz nedir?
3- Kadına ayak bağı veya bir fazlalık gözüyle bakılmamalıdır.
Zira kadın, aileyi teşkil eden ana elemanlardan
biridir. İslâm dini, kadını ALLAH tarafından kocaya
verilmiş bir emanet olarak gördüğünden kocanın
ona anlayışlı ve sıcak davranması gerekir. Bunu, İslâm
gerekli kılmıştır. Aynı şekilde İslâm dini kadını erkeğin,
erkeği de kadının örtüsü olarak nitelendirmiştir. Bu konuda
sizin görüşünüz nedir?
4- Beyin hanımını dövmeye hakkı yoktur. Olur da
döverse dinimizce şart koşulan diyetini vermelidir. Bu
arada kadın, kocasına karşı itaatsizlik gösterir ve nefsine
uyarak ona karşı çıkarsa, önce nasihat edilmelidir.
Neticesiz kaldığı takdirde ise "yalnızca kadın suçunu
anlayabileceği miktarda" usulünce uyarılmalıdır. Ne biraz
fazla ve ne de biraz eksik... Yalnız, dövme zararsız
olmalı, can yakmamalıdır. Örneğin, kadının sırtına veya
kalçasına elinin tersiyle vurarak onun suçlu olduğunu
171
anlatmaya çalışabilir. Aksi takdirde diyet ödenmelidir.
Hele daha da fena olursa (maazALLAH) mahkeme ile
boşanma durumu ortaya çıkabilir. Görüşleriniz nelerdir?
5- Erkek de eşi gibi, en azından az bir farkla beden,
elbise, saç ve diş temizliğine özen göstermelidir. Hatta
erkeğin güzel kokular kullanması dinimizce müstehap
bilinmiş, önemle üzerinde durulmuştur. Siz ne dersiniz?
6- Koca, eşini İslâmî sınırları aşmayan ve buna özen
gösterilen düğün törenlerine ve matem yerlerine
gitmekten alıkoymamalıdır. Zira, aksini yaparsa kadın
yıkama, pişirme, temizlik vb. görevler gibi örfi vazifelerini
yerine getirmeyebilir. Bu konuda düşünce ve görüşleriniz
nelerdir?
7- Erkeğin, eşine olan sevgi ve muhabbetini artırması
için, eve girerken veya evden çıkarken görüşme
ve vedalaşması dinimizce müstehap kılınmıştır. Ne
dersiniz?
8- Hz. Ali (a.s)'ın ev işlerinde mübarek eşleri Hz.
Fatı-ma (s.a)'ya yardım ettikleri gibi, kocanın eşine yardım
etmesi iyi olacaktır. Siz ne dersiniz?
9- İslâm, pişirilecek yemeğin çeşidini seçmede erkeğe
öncelik tanımıştır. Fakat erkek, eşinin durumunu
göz önünde bulundurarak bu hakkı ona verebilir. Sizin
görüşleriniz nelerdir?
10- Erkek, eşi hata yaptığında ona öfkeyle bağırmamalı,
hatasını affetmelidir. Sizin görüşleriniz nelerdir?
11- Kadının ev içerisinde olsun, dışarıda olsun
çalışarak helâl para kazanması (dolayısıyla aile
bütçesine katkıda bulunması) hakkındaki görüşleriniz
nele1rd2i-r ?Y alnız yolculuğa çıkan kocanın, eve dönerken
ucuz veya az da olsa eşi ve çocuklarına hediye getirmesi
dinimizce müstehap kılınmıştır. Dîni bayram ve
törenlerde de böyledir. Bu konuda sizin görüşleriniz nelerdir?
13- Erkek, kadına karşı şüpheli olmamalı, böyle
davranmamalıdır. Dolayısıyla fitnecilerin sözlerine inanmamalı,
anne ve baba dahi olsa onlara uymamalı,
sözlerine kulak asmamalıdır.
Gerçi insan anne ve babasına saygılı davranmalıdır
ancak, bunlar cahilliklerinden dolayı asılsız veya yanılgıdan
kaynaklanan yanlış şeyler anlatırlarsa, işte o
zaman iddia ettikleri bu şeyin yanlış olduğunu açıklamalı,
onlara inanmamalıdır. Siz ne dersiniz
 

tbsh06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eyl 2008
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
benm sorum evlilk üzerne olcaktı bnm erkek arkdşm alevi ben ise hanfe meshbndenm bu arkdşm alevlklle ilgili bildiği tek şey hz.ali soyundan geldğne inanmasdır..sonrdan alevi olnmycağna göre buna inanyorm...peygmbrrnn hz.mhmmed(sav)kitabn kuranı kerm oldğunu söler bizlerde ne varsa yapar cuma namzlarına giden namzlrnı kılan içki haram oldğnu bilir ve kullnmas sigarası bile yok çok şükür ayet hadis bunları bilen bir insan ve bizler gibi uymaya çalşır hatta tanıdğım bir çok sunniden daha inançlı..böyle bir evllk olurmu , eğer olmazsa bu ayrımcılk niye bn anlamıyorm elbet çok farklı yanstın aleviler var sapknlklara düşnler var ama böyle bizlerden farkı olmynlara çevredeki tepki neden ne olur eğer evlenirsek aramızda hiç bir görüş ayrılğı olcağına inanmıyorm namazı olandan abdesti olandan ne zarar ggelebilrki...! aksine hz.ali soyu olması beni gururlandırır! yanlşm varsa düzltn beni bilgilendirirsenz tşk ederm şimdiden--------------------------------------------------------------------------------
 

yağmur kaçağı23

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Eyl 2008
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
16
Hakikaten önemli nasihatler....kulağimiza küpe olmali..allah hayirli evlilikler nasip eylesin cümlemize..
 

BurhanT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Nis 2008
Mesajlar
24
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Evlenmekle ilgili olarak Kur’ân-ı Kerîm’in Nûr Sûresi’nde şöyle buyurulur:

"İçinizden bekârları ve kölelerinizden, câriyelerinizden iyi davranışta olanları evlendirin! Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lutfu ile onları zenginleştirir. Allah, (lutfu) geniş olan ve (herşeyi) bilendir." (104)
EVLİLİĞİN HİKMETLERİ

“O Allah ki, sizi bir tek canlıdan yarattı ve bundan da, gönlü kendisine ısınsın diye eşini yarattı.” (Araf, 189) “O Allah’ın delillerinden biri de, kendilerine ısınmanız için size içinizden eşler yaratması, birbirinize karşı sevgi ve şefkat var etmesidir.” (Rum, 21) Abdullâh İbn-i Mesûd radiyallâhu anh anlatıyor: Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem ile bulunduğumuz sırada Resûlullâh şöyle buyurdu: “Kimin evlenmek külfetine gücü yeterse evlensin! Zîrâ tezevvüc, gözü haramdan son derece muhafaza eder. İffeti de o nisbette korur. Nikâh masrafına muktedir olmayan kimse de oruç tutsun: Zîrâ oruç, sâim için ş‏ehveti keser.” Yeni evlenen Cabir bin Abdullah’a Allah Resulü şöyle buyurur: “Âilene kar‏şi âkil ol, reş‏id, bagli ol! Allâh'dan evlâd taleb ediniz!”

“Evleniniz, çoğalınız, ben kıyamette sizin çokluğunuzla övüneceğim”

EVLİLİĞİN HÜKÜMLERİ

Farz evlilik: Eğer insan, kendini muhafaza edemiyorsa, harama düşme ihtimali varsa, evlenmesi farzdır.
Sünnet evlilik: Harama düşme ihtimali olmadığı halde vakti geldiğinden dolayı ve Efendimiz’in sünnetine tabi olmak için evleniyorsa bu, sünnet evliliktir.

Haram evlilik: Evlendiğinde eşine zulmedecekse, haram yedirecekse, bakımını görümünü yapamayacaksa bu şahsın evlenmesi haramdır.


Görüldüğü gibi evlenmek, Kur’ân-ı Kerîm’in emridir. Bu emir, mükellefin evlenme ihtiyacı ve durumuna göre farzdan harama doğru derecelenir.Hadîs-i şerîfde: "Kişi evlenmekle dîninin yarısını tamamlamış olur. Diğer yarısı için de Allah’dan korksun!" (105) buyurulur.

Bir başka hadîs-i şerîfde de Peygamber (s.a.v.) Efendimiz:

"Size dîninden ve huyundan memnun olduğunuz bir kimse kız istemeye gelince, onu evlendiriniz. Eğer (böyle) yapmazsanız, yeryüzünde fitne ve büyük fesad zuhur eder."

"Yâ Rasûlallah! dediler, eğer onda fakirlik ve soy asâletsizliği varsa?

Hz. Peygamber (s.a.v.):

"Size dindarlığını, huyunu beğendiğiniz bir adam gelince onu evlendiriniz!" (106) buyurdu ve bunu üç defa tekrar etti.

Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz âile ocağında karı-kocanın mes’ûliyetlerini şöyle belirtir:

"Dikkat ediniz ki, hepiniz çobansınız. Ve her biriniz güttüğünden sorumludur. Devlet reîsi bir muhâfızdır. Ve maiyyetindekilerden (emri altındakilerden) mes’ûldür. Erkek, ev halkının üzerinde bir muhâfızdır. O da ev halkından mes’ûldür. Kadın da, kocasının evinde bir çobandır ve güttüğünden sorumludur. Hizmetçi, efendisinin malı üzerinde bir bekçidir ve ondan mes’ûldür. Hulâsa, sizin her biriniz bir çobansınız ve beklediklerinizden mes’ûlsünüz." (107)


Sehl b. Sa'd Saidî (r.a.) şöyle rivayet etmiştir:
Bir kadın Resulüllah'a (a.s.) gelerek: "Ey Allah (c.c.)'ın Resulü! Kendimi sana hibe etmeye geldim" dedi. Hz. Peygamber (a.s.), kadına bakarak onu tepeden tırnağa süzdü. Sonra başını eğdi. Kadın Peygamber'in kendisi hakkında bir hüküm vermediğini görünce bir yere oturdu. Bu arada ashaptan birisi ayağa kalkarak: "Ey Allah (c.c.)'ın Resulü! Eğer senin bu kadına bir ihtiyacın yoksa onu benimle evlendir" dedi. Resulüllah ona: "Yanında (mehir verecek) bir şey var mı?" diye sordu. O zat: "Yemin olsun hayır! Ey Allah (c.c.)'ın Resulü!" dedi. Resulüllah: "Evine gidipte bak, bir şey bulabilir misin?" buyurdu. O zat gitti, sonra dönüp geldi ve: "Hayır vAllah (c.c.)i Ey Allah (c.c.)'ın Resulü! Hiçbir şey bulamadım" dedi. Resulüllah: "Demirden bir yüzük olsun bak" buyurdu. O zat yine gitti. Sonra dönüp gelince: Hayır Ey Allah (c.c.)'ın Resulü! Demirden bir yüzük dahi bulamadım. Ancak işte kaftanım (Ravi Sehl Bu şahsın bütün malı bundan ibaretti, demiştir.) Bunun yarısı kadının olsun, dedi. Bunun üzerine Resulüllah: "Senin izarını ne yapsın? Onu sen giymiş olsan, kadının üzerinde bir şey kalmayacak; kadın giyse senin üzerinde ondan bir şey kalmayacak!" buyurdu. Adam bulunduğu yere oturdu. Bir hayli oturduktan sonra kalktı. Dönüp giderken Resulüllah onun çağrılmasını emir buyurdu. Adamı çağırdılar, gelince Peygamber ona hitaben: "Kur'an'dan ezberinde ne var?" diye sordu. O sahabe: "Filan ve filan sureler ezberimde," diyerek bildiği sureleri saydı. Resulüllah (a.s.): "Bu sureleri ezberinden okuyabilir misin?" diye sordu. O zat: "Evet" cevabını verdi. Resulüllah: "Haydi git! Ezbere bildiğin surelerle o kadına malik kılındın" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2554

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Evli insanın kıldığı iki rekat namaz, geceyi ibadetle geçiren ve gündüzleri de oruç tutan bekar insanın (ibadetinden) daha hayırlıdır."
Men la Yehzuruh'ul-Fakih, c. 3, s. 384
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Uyuyan evli kimse Allah nezdinde geceleri ibadet eden gündüzleri ise oruç tutan bekardan daha üstündür."

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Ümmetimin iyileri evliler, kötüleri ise bekarlardır."

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Evlenen kimse dininin yarısını korumuş olur. (Başka bir hadiste de şöyle buyurulmuştur. Geri kalan yarısı hususunda da Allah'tan korkmalıdır."

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Cehennem ehlinin çoğu bekarlardır."
Men La Yehzuruh'ul-Fakih, c. 3, s. 384
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "En kötü ölüleriniz bekarlardır."
et-Tehzib, c. 7, s. 239
çııÖÖçşResulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a temiz ve tahir olarak (günahsız bir şekilde) kavuşmak istiyorsa evlenmelidir."
Men La Yehzuruh'ul-Fakih, c. 3, s. 385
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Evlen, aksi takdirde Hıristiyan ruhbanlarından (Başka bir rivayette ise, "Şeytanın kardeşlerinden") olursun."
Bihar'ul-Envar, c. 103, s. 221


İlahi Rahmetin ve Güzel Ahlakın Anahtarı Evliliktir.

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Göklerin rahmet kapısı dört yerde açılır: Yağmur yağarken, çocuk anne ve babasının yüzüne bakarken, Kabe kapısı açılırken ve nikah kıyılırken."
Bihar'ul-Envar, c. 103, s. 221
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Bekar çocuklarınızı evlendirin, zira bu vesile ile Allah ahlaklarını güzelleştirir, rızıklarını genişletir ve haysiyetlerini/mürüvvetlerini çoğaltır."
Bihar'ul-Envar, c. 103, s. 222
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Evlenin ve bekarlarınızı evlendirin. Zira evlilik çağına eren kızlarını ve kız kardeşlerini kolayca evlendirip, düzene koyması, her Müslüman erkeğin en büyük mutluluğudur."
el-Kafi, c. 5, s. 328
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Allah azze ve celle'ye İslam'da nikah ile kurulan evden daha sevimli hiçbir şey yoktur. Allah azze ve celle'nin en çok buğz ettiği şey ise, İslam'da ayrılık, yani talak ile dağılan evdir."
el-Kafi, c. 5, s. 328
Evlilikte Acele Etmek

Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Bekar kızlar, ağaçtaki meyveler gibidir. Meyveler yetişir de toplamazlarsa, güneş bozar ve rüzgar dağıtır. Bekar kızlar da işte böyledir; kadınların derk ettiğini derk ettikleri zaman artık onları evlendirmekten başka bir çare/ilaç yoktur. Aksi takdirde fesada düşmeyeceklerinden emin olunamaz. Zira şüphesiz onlar da insandır. (beşeri iç güdülere sahiptir.)"
el-Kafi, c. 5, s. 337
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: Gençliğinin başında evlenen genç kimse için şeytan şöyle feryat eder: Eyvahlar olsun bana, eyvahlar olsun bana, dininin üçte ikisini benden korudu."
Bihar'ul-Envar c. 103, s. 221
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Ey gençler, evlenmeye gücü yetenleriniz evlensin. Zira evlilik gözlerinizi (günahlar peşinde koşmaya) kapar ve ırzınızı korur."
Müstedrek'ül-Vesail'uş-Şia, c. 14, s. 153
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki Peygamber (erkekler için) dünyayı terk edip evlilikten kaçınmayı nehy etmiş ve kadınları da nefislerini evlilikten alıkoymaktan sakındırmıştır."
Müstedrek'ül-Vesail'uş-Şia, c. 14, s. 248
Şer'i Evliliğe Yardımcı Olmak
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Allah bir araya getirsin diye (mümin ve mümine kulun) helal evliliği için çalışan kimseyi, Allah da cennette Hur'ul-Ayn ile evlendirir. Bu yolda attığı her adım ve konuştuğu her kelime için kendisine bir senelik ibadet sevabını verir."
Bihar'ul-Envar, c. 103, s. 221
Emir'el-Müminin İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Şefaatlerin en üstünü Allah bir araya getirsin diye iki kişi arasında (evlilik konusunda) şefaat etmendir."
et-Tehzib, c. 7, s. 415 ve el-Kafi, c. 5, s. 331
İmam Kazım (a.s) şöyle buyurmuştur: "İlahi rahmet gölgesinden başka hiç bir gölgenin olmadığı günde şu üç kişi Allah'ın arşının gölgesinde gölgelenirler: Müslüman kardeşini evlendiren, ona hizmet eden ve sırrını gizleyen kimse."
Bihar'ul-Envar, c. 74, s. 356
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bir bekarı evlendiren kimse, Allah'ın kıyamette kendisine (rahmet gözüyle) bakacağı kimselerdendir."
et-Tehzib, c. 7, s. 404
İmam Kazım (a.s) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki kıyamet günü Allah-u Teala'nın elinin altında bir gölge vardır ki altında Peygamber, Peygamberin vasisi, mümin bir kulu azad eden mümin, mümin bir kulun borcunu ödeyen mümin veya mümin bir kulun evliliğini üstlenen mümin dışında hiç kimse gölgelenemez."
Bihar'ul-Envar, c. 74, s. 256
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Bir araya gelsinler diye iki müminin evliliği hususunda çalışan kimseyi Allah azze ve celle, her biri inci ve yakuttan köşkler içinde bulunan bin Hur'ul-Ayn ile evlendirir."
Vesail'uş-Şia, c. 20, s. 46
İman ve Doğruluk Gölgesinde Evlilik
İmam Cevad (a.s) şöyle buyurmuştur: "Dininden ve emanetdarlığından razı olduğunuz birisi sizinle evlenmek isterse onunla evlenin."
Men La Yehzuruh'ul-Fakih, c. 3, s. 393
Adamın biri İmam Hüseyin (a.s)'ın yanına gelerek şöyle dedi: "Benim bir kızım var, onu kiminle evlendirmemi istersin?" İmam Hüseyin (a.s) şöyle buyurdu: "Allah azze ve celle'den sakınan kimse ile evlendir. (zira bu şahıs) onu severse kendisine ikram eder, buğz ederse asla zulüm etmez."
el-Müstetref, c. 2, s. 218
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Kızını fasık biri ile evlendiren şüphesiz ki onunla sıla-i rahimini (yakınlığını) kesmiştir."
el-Müheccet'ül-Beyza, c. 3, s. 94
Evlilikte Erkeğin Niyeti

284-Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Bir kadınla sadece yüzünün güzelliği için evlenen kimse (din ve ahlakını göz önünde bulundurmayan kimse) şüphesiz ki onda sevdiği şeyi bulamaz. Her kim de bir kadınla malı için evlenirse Allah da onu o malıyla baş başa bırakır. O halde siz dindar olanlarını seçiniz." (Zira bütün hayır ve saadet onun varlığında gizlidir.)
et-Tehzib, c. 7, s. 399
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir kadınla malı için evlenirse Allah onu o malıyla baş başa bırakır. (Yani zorluklar karşısında ilahi inayet ve lütuftan mahrum bırakır.)
el-Kafi, c. 5, s. 333
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir kadınla malı için evlenire Allah onu o malına havale eder. Her kim bir kadınla güzelliği için evlenirse onda istemediği şeyleri görür. Her kim de bir kadınla dini için evlenirse Allah bütün o güzellikleri kendisi için bir araya toplar."
et-Tehzib, c. 7, s. 399
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir kadınla güzelliği için evlenirse Allah o kadının güzelliğini kendisi için bir günah ve azab sebebi kılar."
Vesail'uş-Şia, c. 20, s. 53
İmam Seccad (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah azze ve celle ve sıla-ı rahim için evlenen kimseye Allah mülk ve keramet tacını giydirir."
Men La Yehzuruh'ul-Fakih, c. 3, s. 385
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Kadınlarla güzelliği için evlenmeyin. Zira güzelliği iffetsizliğine neden olabilir. Kadınlarla malı için de evlenmeyin, zira malı da tuğyan ve isyanına neden olabilir. Kadınla dini için evlenen kimseye, Allah bütün bu güzellikleri bir araya toplar."
el-Müheccet'ül-Beyza, c. 3, s. 85

Geçimini Temin Etmek
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Melundur, ailesini zayi eden/muhtaç bırakan kimse melundur."
Men La Yehzuruh'ul-Fakir, c. 3, s. 168
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Her kim hanımının kötü ahlakına sabrederse (küstahlığı sebe­biyle ona kızmaz onu dövmez, kötü laf etmez, iyi ge­çindirir ve ayni ile mukabelede bulunmazsa) sabır mü­kafatını Allah’tan dilemelidir. Allah-u Teala şükredenle­rin sevabını mutlaka verecektir.”
Men La Yehzuruh’ul-Fakih, c. 4, s. 16
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ailesinin geçimi için çalışan kimse Allah yolunda cihad eden kimse gibidir.”
el-Kafi, c. 5, s. 88
Men La Yehzuruh’ul-Fakih, c. 3, s. 168
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Erkek için ailesini zayi etmesi/nafakasız terk etmesi kendisine günah olarak yeter.”
Men La Yehzuruh’ul-Fakih, c. 3, s. 168
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ailesinin sorumluğunu üstlenmek erkeğin saadet ve mutluluğundandır.”
Men La Yehzuruh’ul-Fakih, c. 3, s. 168



Bihar’ul-Envar kitabında Peygamberden şöyle nakledilmiştir: Osman b. Maz’un’un eşi Ümmü Se­leme’nin evine geldi. Ümmü Seleme kendisine, “Neden güzel koku sürünmüyor, süslenmiyor, kına ve benzeri şey kullanmıyorsun?” diye sordu. O şöyle dedi: Şüphe­siz ki eşim Osman b. Maz’un falan günden beri bana hiç yaklaşmamıştır. Ümmü Seleme, “Neden?” diye sordu. O şöyle dedi: “O kendine kadını haram kılmış ve kenara çekilmiştir.” Bunun üzerine Ümmü Seleme Resulullah (s.a.v)’e bunu haber verdi. Resulullah (s.a.v) ise hemen ashabını toplayarak onlara şöyle buyurdu:
“Kadınlardan yüz mü çeviriyorsunuz, şüphesiz ki ben kadınların yanına gidiyorum, gündüzleri yemek yi­yorum, geceleri uyuyorum. Kim benim sünnetimden yüz çevirirse şüphesiz ki benden değildir.”
Bihar’ul-Envar, c. 93, s. 73
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Kim GEÇİM korkusu ile evlilikten kaçınırsa Allah azze ve celle’ye kötü zanda bulunmuştur. (Allah’ı kullarına rızık vermekten aciz kabul etmiştir.)
 

papatyalı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2008
Mesajlar
83
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
59
eğmegıne soğlık herşey için teşekkurler:T
 

zeymes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Şub 2008
Mesajlar
64
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
ALLAH senden razı olsun kardeş güzel bir konuyu ele almışsın
 

hk8506

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2008
Mesajlar
229
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Allah razı kardeşim gerçekten çok güzel bir yazıydı bence herkes bu konu üzwerinde yeterince düşünmeli selametle kalın..
 

osmank

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2008
Mesajlar
15
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
51
Ben bu konuya en başından başlamak istiyorum... Muhammed Enes arkadaşımızın dediklerine katılıyorum.. bunlara ilave olarak.. arkadaşlar bunu hanımlarada beylerede söylüyorum...kendinizden çok zengin yada çok fakir birisiyle evlenmeyi yani kendi gelir ve tahsil düzeyinde olmayıncada ileride sorunlar çıkıyor.. bir arkadaşım var.. bir kızı sevdi öğrenciyken..bana hep ailesi çok zengin banada yardım ederler derdi.. halbuki arkadaşımda orta halli durumu iyi bir insan..ben başkasının malına güvenme seviyorsan evlen derdim..evlendi.. kızın ailesi şimdi onu hor görüyor beceriksiz ve yetersiz buluyor...elindeki kenardaki parasıınıda onlara yetişmek için yiyor..yani hergün dahada eriyor....bırakın yardımı dahada fakir ettiler.. çünkü o insanlar yokluk görmemişler...yada bir yakınımız kız bir fabrikatörle evlendi...ailemiz onların villalarına gittiğinde damat oldukça saygısız ve kızın ailesinin yanında ben olmasam böyle villada nasıl oturacaktın ddiyor...bunlar tabiiiki herkese rastlayacak değil...çok zengin diye evlenip adamın 1 yıl içinde battığı sıfırı bırakın hayat boyunca çalışıp ödeyemeyecek borçların çıktığı evliliklerde gördüm.. maddiyata odaklanarak evlenmeyin...iyi huy çalışkanlık merhamete bakın...ve yukarıdaki nasihatlarla birlikte... ailenizin içindekileri kötüleri sır tutun....örnek kayınvalideniz birşey dedi... bunu olay haline getirmeyin kulaklarınızı tııkayın... eşinizle tartıştınız bunu kalkıp ana babanıza anlatmayın.. birde komik ama evliliği zedeleyen çocuksu davranışlar.. tartışılır kız ana evine gider birsüre... neden kız gider onunda evi..kşmse biryere gitmesin.. konuşun paylaşın..eşlerinizin yanında olun...saygıyı bozmayın saygı olmayan yerde sevgi olamaz... RABBİM HEPİMİZİ EŞLERİNİ SEVEN VE SEVİLEN MUTLU AİLELERDEN ÇOCUKLARIYLA MESUT İNSANLARDAN EYLESİN
 

Medine028

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Güzel Nasihatiniz icin tesekür ederim. Sadece sizlerin bir fikrinizi almak istiyorum akradaslar. Eger sevgi ve saygi varsa, ayleler razi gelmisse, dinimize yakismis ise bi tarafi evlenecek olandan bir sir saklarsa günahmidir? Bu sir cünkü ciktigi an o evlilik olmaz ve o yuva kurulmaz.
Böyle bi durumda ne yapmali? Sonucda gen bayan o siri sakliyorsa hayirli bir is icin sakliyor. Ne dersiniz degerli müslüman kardeslerim? Bi Cevap verirseniz sevinirim...Saygilar
 

esma koyuncu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Eki 2008
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
önce iyi bir eş olmak gerekiyor sanırım.teşekkürler bilgiler için...ben bu sitede yeniyim,sayenizde bilmediğim çok sorunun cevabını alabiliyorum.sağolun...
 

esrasultan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Eki 2008
Mesajlar
10
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Burhan T rumuzlu arkdasimdan ALLAH razi olsun.Evlilik uzerine Kurandan ve peygamber efendimizden hadislerle ne kadar guzel anlatmis.Bir muslumanin evlilige nasil bakmasi gerektigini.Tebrik ediyorum.Ablasi olarak insaALLAH bu bilincle pisman olmayacagi kanaatindeyim.
Kendime gelince bende maalesef evlenmis ve bosanmis birisi olarak,evliligin bir sans isi olmadigini inanc mukabilinde Yuce rabbimizin bizi utandirmayacagi kanaatindeyim.Ben evlendigimde dinime bu kadar bagli degildim , bagli olsaydim,kesinlikle bu basima gelmezdi.Buna %100 inaniyorum.Simdi Elhamdullilah dogru yolu buldum.Yuce Rabbimin takdiri ilahisi, o ne derse o olur.Ama bize dusen de acizane dua etmektir.Tabii ki hepimiz gayesi once ahiret olmali bizi ahirette cennete tasimaya yardim edecek esi bulmak bence hem bu dunya da hem de ahirette mutlulugu getirecektir .Bu da ancak islamin hukumlerine inanmak ve bunlari tatbik etmekle olur.Onun disindaki kiskanclikmis,ofkeymis ..vb gibi yine insani nefsinde bulunan ve terbiye etmesi gereken huylari da yine esler birbirlerine yardimci olarak asmaya calismalidirlar.Tabii oncelikle Yuce Rabbimizin yardimi ve dua ile...
Tum burda bulunan bekar kardeslerime hayirli nasipler diliyorum.Ve inaniyorum ki iyi bir musluman pisman olmaz(Cok mu hayalperest oldu:)).Neyse saglik,selamet ve dua ile kalin.
 

_gezegen_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Kas 2008
Mesajlar
11
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Allah razı olsun paylaşım için kardeşim. Evlenecek çiftlerin her yönden uyumlu olmaları yuvanın ömrünü uzatır sorunların azalmasını sağlar.
 

Elemirem

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eki 2008
Mesajlar
201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Allah razı olsun kardeşim emeğine sağlık..
 

iyi bir insan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2007
Mesajlar
26
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Konum
istanbul
Güzel Nasihatiniz icin tesekür ederim. Sadece sizlerin bir fikrinizi almak istiyorum akradaslar. Eger sevgi ve saygi varsa, ayleler razi gelmisse, dinimize yakismis ise bi tarafi evlenecek olandan bir sir saklarsa günahmidir? Bu sir cünkü ciktigi an o evlilik olmaz ve o yuva kurulmaz.
Böyle bi durumda ne yapmali? Sonucda gen bayan o siri sakliyorsa hayirli bir is icin sakliyor. Ne dersiniz degerli müslüman kardeslerim? Bi Cevap verirseniz sevinirim...Saygilar

Değerli kardeşim....

Benim düşünceme göre bu sır evlendikten sonra çıkacak olursa iki tarafa da çok büyük yük ve eziyet olur.Bu meseleyi evlenmeden çözerlerse ayrılık ta olsa çok yıpranmazlar.Çünkü evlenip ayrılmış kişi kendini biraz zor toparlıyo.Ayrıca erkek tarafına bişey olmaz ama bayan tarafına çok büyük bi engel olur.Dul bi kadına toplumumuz pek hoş gözle bakmaz.Bu bence yanlış ama herkez benim gibi düşünmüyo.Allahtan korkan bi insan zaten dul kadına hor gözle bakmaz ona yardım etmek için uğraşır..Allah kimseyi bu durumlara düşürmesin inş.Bu mesele inşallah evlenmeden önce çözülür.Benim yardım edebileceğim bi konu olursa yardım etmeye hazırım.

Allaha emanet olun değerli kardeşim....
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt