Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

DAVAMIZI hatırlıyor musunuz? (1 Kullanıcı)

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
OĞLU CENAZEYE KATILAMIYOR

Salih Mirzabeyoğlu'nun vekili Avukat Ali Rıza Yaman, Mirzabeyoğlu'nun, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerekçe gösterilerek, cenazeye katılımının mümkün olmayacağını dile getirerek, Mirzabeyoğlu'nun bu sebeple üzüntüsünün katlanmış olduğuna dikkat çekti.

ÖZEL İZİNLE ERGENEKONCULARA İMKAN SAĞLANMIŞTI


Ergenekon sanıklarından Doğan Yurdakul'a eşi nin vefatı dolayısıyla cenaze törenine katılması için iki günlük “özel izin” verilmişti. Daha sonra da bu türden izinlerin yasal bir zemine kavuşturulması maksadıyla, yine Ergenekon sanıklarından Mehmet Haberal'ın hasta annesini görebilmesi için yasal bir düzenleme geçtiğimiz haftalarda Meclis'te komisyonda kabul edilmişti. Bu hafta da aynı düzenleme Genel Kurul'a gelerek yasalaşacak. Ancak yasa olmadan “özel izinle” istisnai olarak gerçekleşebilen böyle izinlerin Mirzabeyoğlu'ndan esirgenmiş olduğu bildiriliyor.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
YOKTAYIM



“Gecenin bir yarısı

Ser serî bal arısı

Çileden çıktı demek

Sebeb tutmaz zemberek

Külfetsiz boşluktayım

Kim sorarsa yoktayım



Nizamîye vak’ası

Gözde gönül ağrısı

Bala karıştı petek

Ölüm sırtımda gömlek

Fikrimce bolluktayım

Bir garîb ufuktayım



Sularda deniz kızı

Varlığı kadar sessiz

Kalsın sözün yaldızı

İçim efkârı engiz

Gül kokan soluktayım

Kim sorarsa yoktayım”


S.Mirzabeyoğlu
 

esraisra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Kas 2011
Mesajlar
337
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
nereye gidiyor efendimin ümmeti anlamadım ki ya :((((
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
407029_285048854877752_174031492646156_745982_929234160_n.jpg
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
542949_414776368548435_139646542728087_1615874_593487970_n.jpg


4826 GÜNDÜR YUSUFİYE MEDRESESİNDE,
Allah ve Resul Dediği İçin 13 Yıldır Hapiste...
 

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45


4829 gündür, gözler kör, kulaklar sağır, ağızlar dilsiz...

Hücrede bir metefekkir, ülkede bir kayıtsızlık...
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
abdulkadirpolatder.jpg


Salih Mirzabeyoğlu 14 Yıldır Zindanda!



Dağdağalı 28 Şubat dönemi…

Başörtüsü, Müslüm Gündüz, Merve kavakçı, Hizbullah, Medya, Derin devlet, Kapanan partiler, Susurluk davası, Ekonomik Kriz, İmam hatiplere baskı, İslami hareketlenme ve Salih Mirzabeyoğlu…

Durun bir dakika!

Salih mirzabeyoğlu dedim fark ettiniz mi?

Göz yaşı ve zulüm kokan 28 Şubat'ın arefesinde, İlkokulda okuyan kızını almak üzere gittiği okulun önünde, kendisine herhangi bir bildirimde bulunmayan MİT elemanları tarafından eşinin ve çocuklarının gözü önünde apar topar gözaltına alınan Salih Mirzabeyoğlu’ndan bahsediyorum hatırladınız mı? Hani o günden sonra müthiş bir dezenformasyon çalışmasına maruz kalmıştı?

Sahi suçu neydi bileniniz var mı?

Kendini bilmez iftiracı bir şahıs, Adana Devlet Güvenlik Mahkemesinde; “Yaptığımız tüm işlerin emrini Mirzabeyoğlu verdi” demiş ve olanlar olmuştu. Sorgulamalarda gerçekleri tüm samimiyetiyle anlatmaya çalışan Mirzabeyoğlu’na sürekli aynı şey söyleniyordu;
Sen ne söylersen söyle, savcı da hâkim de sana değil önlerine konulan belgelere inanacaklar.

Ne kadar garip değil mi? Hüküm şimdiden verilmişti bile! İyi ki hukuk devletinde yaşıyoruz yoksa halimiz ne olurdu ki bilir!

***

Gerçek adı Salih İzzet Erdiş olan Mirzabeyoğlu, dile kolay tam 14 senedir cezaevinde. Bu süre içerisinde maruz kalmadığı hukuksuzluk kalmadı. Geçtiğimiz ay annesi vefat eden Mirzabeyoğlu’nun cenazeye gitme isteği “sebepsizce” reddedildi. Sakın bu duruma normaldir demeyin çünkü Ergenekon ve Balyoz davası sanıklarının herhangi(!) bir akrabası ölünce Mirzabeyoğlu’nda olduğu gibi sebepsizce karşı çıkılmıyor, aksine derhal izin veriliyor! Bu ne yaman çelişkidir? Ha tabi hukuk devletinde yaşıyorduk değil mi? Unutmuşum pardon!

Salih Mirzabeyoğlu, zihin işkencesi (Telegram) başta olmak üzere her türlü işkenceye maruz bırakıldı. 2005 yılından beri yani 7 yıldır sadece ve sadece 3 metrelik bir hücrede tutuluyor. Fikirlerine karşı olabilirsiniz hatta kendisini sevmeye de bilirsiniz(!) ama gerçek şu ki: Ufak çaplıda olsa tek bir silahlı eylemi olmayan ve sadece yazdığı kitaplarıyla davasını anlatan biridir Mirzabeyoğlu.

Aynı zaman şu su götürmez bir gerçektir ki, Kumandan lakaplı Mirzabeyoğlu 28 Şubat sürecinin en büyük mağdurlarından biridir.

Son birkaç yıldır mevcut düzenin verdiği rahatlıkla, o zamanda yapılan zulmü ifşa çalışmaları içerisinde olan hiç bir 28 şubat belgeseli hazırlayıcısı onu hatırlamadı.
Aslına bakılırsa, en azılı teröristlere bile “özgürlük” sözlerinin yüksek sesle konuşulduğu bu dönemde Mirzabeyoğlu’nun bir köşede çürümeye mahkûm edilmesi 28 Şubat’ın maske değiştirdiğini ve hala devam ettiğini gösterir nitelikte ama ne gam!

***

Olacak şey değil ama hadi herkesi geçtim. Vasıfsız insan silosunu(TBMM) , batı sevdalılarını, din düşmanlarını, akıl yoksunlarını vesaire…
Peki İslami camiada neden kimseden ses çıkmıyor?

Nerede o diline yandığım sivil toplum kuruluşları? Cemaat liderleri neden hiç bu konuya değinmiyor? Hani kahramanlık söylemlerinde ısrarcı olan mücahid(!) yazarlar? Sahi İslamcı görülen gazeteler, tvler ve dergiler neden yıllarca sus pus kaldı bu duruma?

Yazıklar olsun! Yazık olunmaya yüz tutmuşlara. Ve yine yazıklar olsun ‘bende inananlardanım’ deyip laf salatası yapanlara!

***

“Hiç kimseden korkmayın ve yine öyle savunun hakkı” diyen bir ecdadın torunlarıyız biz, ne çabuk unuttunuz?

Yahu bırakın kınasın dünya. Kaç yazar zaten en başından beri bozuk olan taksimetreleri? Hatta bırakın Amerika kınasın sizi ve ayıplasın pahalı kravat takan yorumcu ağabeyler gece programlarında.

Hani hoş görülüydü Mevlana misali dünya devletleri? Sizi de hoş görürler biz gibi, birkaç kurşuna. Sahi bırakın kınasın sizi, dini istismar eden siyasi partiler ve ağzı bozuk liderleri.
Ebu Cehiller, Ebu Lehebler, Bushlar, Obamalar ve Putinler kınasınlar bizi.

Ama kınarken unutmasınlar ki;

Allah yolunda mücahede edenler hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayacaklardır. (Maide suresi 54. ayet)


Abdulkadir Polat
 

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
2 Nisan 2001 Mütefekkir SALİH MİRZABEYOĞLU'nun fikrinden dolayı idam cezasına çarptırıldığı gündür. SALİH MİRZABEYOĞLU'nun şahsında en büyük hasleti düşünmek olan -insan- ve bu haysiyete sahip insanlık cezalandırılmıştır. İnsanlık onuru adına SALİH MİRZABEYOĞLU ve herkes için adalet !
 

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
28 Şubat yargı kararlarının iptali talebiyle imza kampanyası yapılacak. Kampanya Mazlum-Der öncülüğünde 2 Nisan günü basın toplantısıyla ilan edilecek.

Basın toplantısına dönemin mağdurlarıda katılıyor. Katılacak isimler arasında Salih Mirzabeyoğlu'nun avukatı, Bekir Yıldız, Hanife Gökdemir, Yakup Köse ve Nurettin Şirin var.

Bir çok STK'nın da destek verdiği kampanya Saat 10:00'da Metropol Otel'de gerçekleşecek. (Olgunlar Sokak Bakanlıklar No.5 Ankara )
 

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45


Bolu f tipi cezaevi önûnde Mirzabeyoğlu için toplanan gruplar sloganlarla cezaevinde bekleyişlerini sürdürüyor.
 

hasgül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Mar 2009
Mesajlar
1,965
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45



Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan Coşkun bugün köşesinden yayınladığı bir yazı'da Salih Mirzabeyoğlu'ndan bahsetti.Ahmet Hakan Coşkun'un yazısı Salih Mirzabeyoğlu'nun o günlerde yaşadıklarının bir özeti şeklinde.


2000 yılıydı.
Ocak ayının başı...
İBDA-C örgütünün lideri olduğu gerekçesiyle cezaevinde tutulan Salih Mirzabeyoğlu, kolları arkasından bağlı bir şekilde mahkemeye getiriliyordu.
İki yanında jandarmalar olduğu halde.
Fakat o da ne?
Salih Mirzabeyoğlu’nun durumu vahim görünüyordu.
Yüzünde yara izleri vardı.
Her tarafı morarmıştı.
Ayağı aksıyordu.
Ayakta zor duruyordu.
Saçları kesilmişti.
Saatler süren işkencenin ardından bu hale getirilmişti Salih Mirzabeyoğlu...

O günlerde bu açık zulüm karşısında hiç kimse “gık” bile demedi.
İslamcı aydınlar sustu.
İslamcı teşkilatlar sustu.
İnsan hakları dernekleri sustu.
Siyaset sustu.
Salih Mirzabeyoğlu hakkında kalem oynatmanın artık sıfır risk taşıdığı bugün kim konuşuyor, kim yazıyorsa o gün sustu.
Ben de susanlar arasındaydım.
Ben de sustum.

Salih Mirzabeyoğlu’nun iki avukatıyla buluştum geçen akşam...
Avukatlar anlattı, ben dinledim.
Ama gözümde hep Salih Mirzabeyoğlu’nun işkence sonrası hali vardı.
Kalbimde ise o gün duruma isyan etmemiş olmanın derin utancı...
Avukatlar, o işkenceyi de anlattılar.
Bütün ayrıntılarıyla...

Biliyorum, o gün susmuş olmamın derin utancını bastırmayacak ama yine de şunu söylemek istiyorum:
28 Şubat’ın olağanüstü koşullarında yargılanan, “anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmek” suçundan idam cezası alan, idam cezası kalkınca da cezası ağırlaştırılmış müebbede dönüşen Salih Mirzabeyoğlu...
Eline silah almamış, herhangi bir eyleme katılmamış, 50’yi aşkın kitap yazmış bir düşünce adamıdır.
Bırakın “ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezası” ile cezalandırılmayı, karakola çekilmesini gerektirecek bir kanıt bile yoktur ortada.
Demem o ki:
Yıllardır tecritte unutulmuş, hakkı hukuku asla savunulmamış bu fikir adamı için önce vicdanlar ayağa kalkmalı, ardından da bir şeyler yapılmalıdır.

Ahmet Hakan Coşkun /Hürriyet
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt