Zikirde önce kul sonra Mevlâ, muhabbette ise, önce Mevlâ sonra kul gelir.
Yani kul önce Mevlâ'sını zikredecek ki, Mevlâ da onun kalbine muhabbetini koysun, böylece o da Rabbisini sevebilsin.
Çünkü muhabbet, Allah vergisidir; onu kalbine koyacak olan Allah'tır..
MERKEP KADAR OLAMAYANLAR
Allahu Teâlâ Kur'anı Kerim'de biz kullarına; namaz, oruç hac, zekât gibi hususlarda birtakım emirler beyan buyurmuştur. Ve hiçbiri hakkında "çok namaz kılın" "çok oruç tutun" şeklinde emredilmemiş; ancak zikirle alâkalı olarak "Ey iman edenler! Allah'ı çok zikredin..."(1) buyrulmuştur.
Peki, "çok zikredin" ifadesi ne demektir? Hazardaseferde, sağlıkta hastalıkta, sıkıntıdarahatta, ayakta otururkenyatarken, kısaca her yerde ve her durumda Allah'ı çokça anın ve zikredin demektir.
Allah'ı çok zikretmek gerektiği hadisi şeriflerde de beyan edilmiştir. Efendimiz Aleyhissalâtu Vesselâm bir hadisinde: "İnsanlar (size) mecnun (deli) deyinceye kadar Allah'ı zikretmeyi çokça yapın." buyurmuştur.(2)
Bütün kâinat yaratılalı beri, arşdan ferşe, zerreden küreye ne varsa Mevlâ'yı tesbih etmektedir. Nitekim Mevlâ Teâlâ: "Yedi kat gökler ve yer ve onlarda olanlar da O'nu tesbih ederler. Hiçbir şey yoktur ki, O'nu hamd ile tesbih etmesin. Lâkin siz onların tesbihlerini anlayamazsınız. Şüphe yok ki O Halîmdir, Gafûrdur."(3) buyurmuştur.
Semavat, nebatat, bütün mahlûkat her şey Allah'ı zikrediyor. Suyun çağlaması, yaprağın hışırtısı, kapının gıcırtısı, damın tıkırtısı, hep Allah'ı zikirdir. Havada uçan her kuş, denizde yüzen her balık, ağaçtaki her yaprak Mevlâ'yı zikreder. Zikretmeyen ise, sadece gafil olan insandır... Halbuki eşrefi mahlûk olarak yaratılan ve envai çeşit nimetlerle kuşatılmış olan insanoğlu, her şeyden daha çok Allah'ı zikretmeli değil mi?.. İnsan Rabbini zikirden gafil olunca, ne kendine ihsan edilen nimetleri, ne de o nimetleri vereni görmüyor demektir ki, bu çok büyük bir nankörlüktür. Aslında insan istese de istemese de Allah'ı zikreder.
Çünkü Allahu Teâlâ bizi ona göre programlamıştır. Nefes alıp verirken "Huu" diye almıyor muyuz? İşte bu "Hu" lafzı
Alahu Teâlâ'ya delalet eder. Nefes alıp vermeden kim yaşayabilir?
Rivayet edilir ki, hayvanların ömrü zikirleri adedincedir. Kaç adet zikri varsa, onu tamamlar ve ölür.
Merkebin bir günde beş bin defa Allah'ı zikrettiği rivayet edilir. Belki bu hayvanı beğenmezsin; ama çoğundan fazla Allah'ı zikrediyor.
Yani kul önce Mevlâ'sını zikredecek ki, Mevlâ da onun kalbine muhabbetini koysun, böylece o da Rabbisini sevebilsin.
Çünkü muhabbet, Allah vergisidir; onu kalbine koyacak olan Allah'tır..
MERKEP KADAR OLAMAYANLAR
Allahu Teâlâ Kur'anı Kerim'de biz kullarına; namaz, oruç hac, zekât gibi hususlarda birtakım emirler beyan buyurmuştur. Ve hiçbiri hakkında "çok namaz kılın" "çok oruç tutun" şeklinde emredilmemiş; ancak zikirle alâkalı olarak "Ey iman edenler! Allah'ı çok zikredin..."(1) buyrulmuştur.
Peki, "çok zikredin" ifadesi ne demektir? Hazardaseferde, sağlıkta hastalıkta, sıkıntıdarahatta, ayakta otururkenyatarken, kısaca her yerde ve her durumda Allah'ı çokça anın ve zikredin demektir.
Allah'ı çok zikretmek gerektiği hadisi şeriflerde de beyan edilmiştir. Efendimiz Aleyhissalâtu Vesselâm bir hadisinde: "İnsanlar (size) mecnun (deli) deyinceye kadar Allah'ı zikretmeyi çokça yapın." buyurmuştur.(2)
Bütün kâinat yaratılalı beri, arşdan ferşe, zerreden küreye ne varsa Mevlâ'yı tesbih etmektedir. Nitekim Mevlâ Teâlâ: "Yedi kat gökler ve yer ve onlarda olanlar da O'nu tesbih ederler. Hiçbir şey yoktur ki, O'nu hamd ile tesbih etmesin. Lâkin siz onların tesbihlerini anlayamazsınız. Şüphe yok ki O Halîmdir, Gafûrdur."(3) buyurmuştur.
Semavat, nebatat, bütün mahlûkat her şey Allah'ı zikrediyor. Suyun çağlaması, yaprağın hışırtısı, kapının gıcırtısı, damın tıkırtısı, hep Allah'ı zikirdir. Havada uçan her kuş, denizde yüzen her balık, ağaçtaki her yaprak Mevlâ'yı zikreder. Zikretmeyen ise, sadece gafil olan insandır... Halbuki eşrefi mahlûk olarak yaratılan ve envai çeşit nimetlerle kuşatılmış olan insanoğlu, her şeyden daha çok Allah'ı zikretmeli değil mi?.. İnsan Rabbini zikirden gafil olunca, ne kendine ihsan edilen nimetleri, ne de o nimetleri vereni görmüyor demektir ki, bu çok büyük bir nankörlüktür. Aslında insan istese de istemese de Allah'ı zikreder.
Çünkü Allahu Teâlâ bizi ona göre programlamıştır. Nefes alıp verirken "Huu" diye almıyor muyuz? İşte bu "Hu" lafzı
Alahu Teâlâ'ya delalet eder. Nefes alıp vermeden kim yaşayabilir?
Rivayet edilir ki, hayvanların ömrü zikirleri adedincedir. Kaç adet zikri varsa, onu tamamlar ve ölür.
Merkebin bir günde beş bin defa Allah'ı zikrettiği rivayet edilir. Belki bu hayvanı beğenmezsin; ama çoğundan fazla Allah'ı zikrediyor.