Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

ŞİİR ODASI (1 Kullanıcı)

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Doğumunun ilk günüydü
İşte o ateş şimdi söndü
Alemlere Rahmet geldin
Sevgili Peygamberim

Yollarına güller serelim
Senin ardından gelelim
İslam şerbetinden içelim
Sevgili Peygamberim

Ben seni görmeden sevdim
O güzel Hadis'lerini öğrendim
Seni bir kere bile göremedim
Sevgili Peygamberim

Ben seni görmeden sevdim
Bu yaşımda adını öğrendim
O güzel sözlerini ezberledim
Sevgili Peygamberim

Şimdi bizden ayrıldın
Geriye Hadis'lerini bıraktın
Sen bir tek Allah'a taptın
Sevgili Peygamberim
''Hüzün yılı'' işte bugün
Bugün mübarek gün
Veda Hutbe'ni yazdın bugün
Emrettiklerinden sapmayacağız Peygamberim
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Rububiyet vahasında
Rahmet nurlarıyla
Nevbahar gönüllerin
Gülşenlerini cuş eyle ten,
Ubudiyet şahikası
Kulluğuyla dünyanın
İbadetle ziynetlenebileceğini,
İbadetinde insanı
İnsan vasfıyla yücelteceğini,
İnsanların hep ondan
Öğrenebildikleri
Garipliğin aslında
Bir hoş yüce unvan olduğunu,
tevazunun en onurlu zenginlik,
Kanaatinde
Kahredici haset ve bencilliğe inat
Gönlün alabildiğine ferah
Oluşunun sebebi hikmetidir
Tüm gönüller güzeli
Hep ondan öğrendi.

Onsuz gönüller virandır,
Onsuz sevgiler yavandır,
Onsuz olan yürekler de
Hicran dolu Matemlerle yaslıdır
Dünyası tul-i emellerle paslıdır.!

Onun Sözleri hak,
Eylemi pak, ahvali dosta doğrudur,

Mahmudu, Muhammed as.
Lütfen ve ahsen selamı şahanelerle
Selatu selam eyleriz ki,
Er-Rahman onu bu hoş selamlarla
Yücelik ve ecelik katında
Tüm insanların gönüllerini
Şak edecek manevi feyizlerle
Şefaatine ermemize vesile kılsın âmin.

Bütün kâinat
Ona hasret ve iştiyakta iken,
Nasıl olurda biz onu anmak
Ve anlatmaktan bıkarız.
Rabbi rahimimiz
Ahir etin soluklarınca
Son nefesimizi sona erdirirken
Onun ismiyle cem eylesin amin.!

 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
HAK YOLUNU BULAN DERVİŞ,
HAK YOLUNDAN SAPARMI.
KÖTÜLÜKLERE BOYUN BÜKEN
ALLAH'IMA TAPARMI.
SENİN İÇİN ALEV ALAN GÖNLÜM,
SENSİZ MUTLU YAŞARMI,
BİRGÜN ECEL GELİRSE,
DİLİM SENİ ANARMI
''RESULÜM''
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
eyresul neredesin
hangiyaban eldesin
öyle aradımki seni
suyu içer gibi
hasretim sana

kabrine gelebilsem
kokunu alabilsem
ravzana yüzüm sürsem
hasretim sana ey resul
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
YA MUHAMMED

GÖNLÜM, MAHBUBUNU ARADI BULDU.
HİCRAN DOLU KALBİM KAVRULDU.
BEDENİM YANDI, KÜL OLDU SAVRULDU.
YA MUHAMMED, SENİN HASRETİNDEN!
AKLIM AKIL SAYILMAZKİ.
SENSİZ REYYANA VARILMAZKİ.
KALBİM BUNA DAYANMAZKİ.
YA MUHAMMED, SENİN HASRETİNDEN!

YOKLUĞUN İÇİMİ PARÇALARKEN!
SEN ÜMMETİM, ÜMMETİM DERKEN.
ÜMMETİN ŞEFEATİNİ BEKLERKEN.
YA MUHAMMED, SENİN HASRETİNDEN!

SABIRMI KALMADI BENDE NE BİLEYİM?
SENSİZ BU DÜNYAYI BEN NEYLEYEYİM?
GİR DÜŞLERİMEKİ, BAŞKA ELE GİTMEYEYİM!
YA MUHAMMED, SENİN HASRETİNDEN!

ŞÜKÜRLE KILDIK, BIRAKMADIK NAMAZI.
ZİKR İLE TESBİH ETTİK CÜMLE NİYAZI.
GÖRÜR GİBİ OLURUM RÜYAMDA BAZI, BAZI.
YA MUHAMMED, SENİN HASRETİNDEN!

SÜNNETİNİ YERİNE GETİRDİK.
ÇÖLLERDE GÜLLER BİTİRDİK.
BU DÜNYADAN ÜMİDİ KESTİK.
YA MUHAMMED; SENİN HASRETİNDEN!

SENSİZLİK NE DEMEK ARTIK BİLİYORUZ.
SOFRAMIZA BİR TABAK DAHA KOYUYORUZ.
ÖYLE ÖZLEDİK Kİ SENİ BEKLİYORUZ.
YA MUHAMMED SENİN HASRETİNDEN!

 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Ben seni görmeden sevdim

Yorgun gecelerde titreyen bir yanı yetim, bir yanı öksüz yüregimle sevdim seni

Ey gönül bahçemde büyüttüğüm nazlı çiçek

Ey sevdamın adı, aşkın gerçek anlamı

Bu hasret bu gurbet söyle söyle ne zaman bitecek

Ben seni görmeden sevdim

Yolunu gözledim bir Medine sabahı

Ellerimde güller, güller ki kokunu aldığım

Kokunu alıp yandığım, yanıp yanıp ağladığım

Ben seni görmeden sevdim

Gözlerini gözlerime değdir efendim

Ellerini ellerime

Sevmeyi senden öğrendim ilkin

Sevilmesi gereken her şeyi senden

Şefkat seninle mana buldu

Buz çöllerini seninle aştım

Abı hayat sundun sıcak ikliminle

Gözlerini gözlerime değdir

Ellerini ellerime efendim

Ben seni görmeden sevdim

Bahar yüzlü insanlar bildim etrafında pervane

Onlardan biri olmak istedim hep

Her emrine amade

Seninle yaşamak

Seninle ölmek

Seninle ağlamak

Ve seninle tebessüm etmek

Aynı sofrayı seninle paylaşmak istedim

Ama en çok seni, seni görmek istedim

Göremesem de

Ben seni görmeden sevdim

Veysel Karani sabrıyla büyüttüm sevgimi

Hüznü yoldaş ettim

Kah yeller gibi estim yemende

Kah mecnun gibi düştüm çöllere

Bil ki, ölüm kapımı çalıp geldiğinde

Ne zaman nasıl kimbilir nerede

Ben seni görmeden sevdim


Ben seni görmeden sevdim

Rüyalarım var sana dair

Özlemlerim var sana

Al yüreğim senin olsun sultanım

Uyandır beni aşka ey gül-i vefa

Ey rahmet sanağı

Yağmur yağmur tane tane düştünde gönlüme

Kurak topraklarım hayat buldu gelişinle

Ben Leyla çölünde seraplar gördüm çok zaman

Boş hülyalara daldım, kayboldum

Su içtiğim pınarlara ateşler dokundu

Ben aşkımın hicranın sırtımda taşıdım

Ben seni görmeden sevdim


Seni görmeden seven milyonlarca sevdalı gibi

En berrak duygular besledim sana

En nadide hisleri

Gel efendim, al götür beni uzaklara

Düşmeden gülün tuzaklara

Gözlerimde yaş akar durur

Bu ayrılık beni yakar vurur

Gözlerini gözlerime değdir

Ellerini ellerime efendim...
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Usanmadın mı bülbül?
Gül için diz çökmeye, Mihal bir vuslat için,
hep gözyaşı dökmeye, Yar belli,
ahval belli aç mahmur gözlerini, Kırıl,parça parça ol,değmez boyun bükmeye. Örnek al hikayemi,ahı sinemi deldi. Taşlar değil,mahsurun bağrını bir gül deldi, "Suçun idam" dediler,cellat yok ip çekmeye, Düşmanlarım ar etmiş,
Dost bildiklerim geldi.
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
ey insan
ey yüz akı gönül aydınlığı
kabul olmuş sadaka kadar güzel
bir duygu sarıyor seni anan yüreğimi
bastığın toprakla yıkadığın gözüme
şimdi güneş bile siyah görünüyor
ey yüz akı gönül aydınlığı

ben kendime ağlarken Uhud'da ağlar mıymış
Hira'yı mahzun gördüm soramadım sevgili
hasretinin dışında başka derdi var mıymış

ey insan
içimde büyüttüğüm tüm çiçekleri
sana adıyorum
ıtırları, yaseminleri, menekşeleri
lâle bana kalsın
kapına çiçeklerin karalısını sunmaktan
utanıyorum

dua çıkmayan göğe sevdalar çıkar mıymış
bülbülünü kaybetmiş bu evrensel bahçede
dikenler bile bir hoş, gayri gül kokar mıymış

ey insan
göklerin öğrencisi, yerlerin öğretmeni ey
sen öğrettin taşa konuşmayı
ağaca selam vermeyi
aya yarılmayı, toprağa dürülmeyi
göklere kurulmayı, durmayı zamanı
yılana ve deveye sevmeyi
ölmeyi, öldürmeyi
yaşamayı sen öğrettin insana

o bengisu gözünden fışkıran pınar mıymış
baharların kaynağı ve yolunu gözleyen
bir ben sevda şehidi, bir de şu çınar mıymış

ey insan
ey tebessümünden cennetler yaratılan
gül bahar geliyor, ağla gök seviniyor
gözyaşını karanfil diye göğüslerine takan melekler
kapında divan durup ağlamanı bekliyor
hüzün kuruluyor ekmekten önce sofrana
bunun için bir bir uçuyor sevdiklerin
bu yüzden öksüz, bu yüzden yetim kalıyor
efendisi yetimlerin.

niçin döndü bu rüzgar yol vermez dağlar mıymış
yine Ferhat kesildin bu ne canhıraş gönlüm
bağrını deldin diye dağlar da ağlar mıymış

ey insan
sen olmasaydın
insanlar ölmeyi öğrenmeden öleceklerdi
yaşamanın özgül ağırlığını
keşfetmeden yaşayacaklardı
hayat fahişe erkeklerin elinde
bir yosma gibi hırpalanacak
hangi mevsime el atsak
elimizde yapış yapış bir şeyler kalacaktı

acımı tartamayan aşkımı tartar mıymış
gönlüme yol vermeyen şu zifiri perdeyi
o cennet elleriyle lûtfedip yırtar mıymış

ey insan
sen olmasaydın
Yusufçuk kuşunun ne dediğini
yılanların niçin toprak yediğini bilmeyecektim
herşey çift yaratılırken niçin birşey tek?
bilmeyecektim bir gövdede mücevhere dönüşen taşı
hem yol, hem yolcu, hem hedef olanın
içinde kopan amansız savaşı
olmasaydın sen

çekilen dizde derman gözümdeki fer miymiş
kendimi bir kum diye atıversem çölüne
ona vurgun bulutlar üstümde gezer miymiş

ey insan
senin sırrın
gözyaşının terkibinde saklıymış
bu gerçeği bir denizin dudağından öğrendim
gecenin bir vaktinde bir sevgili ağlarken
bir dişi varlığını varlığına adarken
bir erkeğin ellerinde
ölüm havlu atarken
haklıymış

söyle gönlüm bu sevda mahşere kalır mıymış
alışılmış sözcükler yükleyip kanadına
ona doğru uçursam katına alır mıymış

ey insan
ey güneş hamilesi
bir kere doğarmışsın
bin kez doğururmuşsun
parmakların sevdanın kesilmeyen çeşmesi
onun için ağlıyor yeni doğan bebekler
doğur, doğur ki dünya kaybetti gözlerini
doğur ey İsrafil'in nefesi
ey güneş hamilesi

sen olmazsan gemide bu tufan diner miymiş
gemilerin de yandı sil aklından dönüşü
vakt indi yüreğim gidenler döner miymiş

ey
ey ins
ey insan
hıncını hıncıma kat
sancını sancıma kat
pamuktan ellerini geçir yürek halkama
ister ayağın katına çek
istersen yerlere at.
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Yerin seni çektigi kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karsındakinin gördüğüdür rengin..
Yasadıklarını kar sayma:
Yasadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yasarsan yasa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakin bitti sanma her seyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Günesin doğusundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karsındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ısığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
Günesin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

iste budur hayat!
iste budur yasamak bunu hatırladığın kadar yasarsın
Bunu unuttugunda aldigin her nefes kadar üsürsün
Ve karsındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...
--------------------------------------
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Aglamak;
Rahmandan kuluna bir armagan, bir rahmet!...
Aglamak;
Içteki slklntllari disa atmaktir... slklntllardan arinmaktir!...
Bazen sevgiliye naz! Bazen sitemdir! Bazen de anlasilamamaktir...
Bazen pismanligin ifadesi...

Aglamak;
Kaybedilene agit! Hüznün doruk noktasi...
Resulün kaybettigi ogluna hediyesi ...
Ya Resulallah! Sen de mi? Dedirten inci taneleri...
Bazen Rabbe yönelis!...
Bazen af dileme!...
Bazen acinin inci inci disa vurumu!
Adeta acinin yikanmasi... topraga karisip yok olmasi...
Bazen sevincin gözlere yigilmasi, ardindan göz pinarlarindan süzülen daneler...
Yürekte sevinç firtinalari koparken, gözlerin mahzunlugu!
Söylemek !hissettiklerini ifade etmek insana uzakken, süzülen damlalarla bunlari tek tek yazmak!
Içteki gök gürültüsünün adeta yagmuru davet edimi...

Yakubun Yusu fa özleminin ifadesi!... Net, yalin, riyasiz hiçbir kelime telaffuz etmeden tüm çiplakligiyla,
duygularin ifadesi...
Ve aglayabilmek;
Gece yarisi mahlukat uyurken, seccadesinde Rab bine husuyla yönelmis,
alin secdede, Rabbi ile bulusmanin doruk noktasinda...
bir müminin gözlerinden süzülen damlalar! Belki de digerlerinin kurtulusuna mütesebbib!...
Rabbinden rahmet olarak....
Bir annenin yavrusuna özlemi, hasretinin ifadesi!...
Duygular kumkumasi içindeyken kalbin birden infilak etmesi...

Ve gözyasi;
Rabbinden rahmettir mümine!...
Bir tesellidir anneye! Sevgiliye siginak!...
Mecnundan Leyla ya kalan hatira!...

ve Resulden ümmetine merhamet!...
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Ehli imanlar saf saf durmuşlar
Mahkameyi kibriyada hesap sormuşlar
Günahı olanlar af dilemişler
Şefaat senindir ya Resul Allah..

Onların yardımcısı cümle enbiya
Onların serdarı habibi Kibriya
Onlar için rica ediyor hatımel enbiya
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Günahı olmıyan ağlayıp geziyor
Günahkar dostunun afını istiyor
Kelimeyi tevhit bülbül gibi okuyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Aşıklar feryadı arşı titretti
Cabrail onların aşkından gürledi
Yer gök onların azameti dinledi
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Rica ediyorlar ehli imanı
Onların boynunda berat fermanı
Muhammed Mustafa?dır onların din imanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Ehli aşk orda ediyor niyazı
Feryadı fiğanı türlü avazı
Hakk huzüründe ediyorlar nazı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Saf saf durmuşlar ne güzel canlar
Yüzünde parlıyor nurun imanlar
Hakk?ından bekliyor büyük fermanlar
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Diyer yarab çaresiz derdimin dermanı
Senin lütfündür emru fermanı
Nuri Ahmed aşkına yürüt bu aşkın kervanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Ehli imanın nuru parlıyor
Fatma anam hüngür hüngür ağlıyor
Ehli imanı rica ediyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Bir yanında Muhammed bir yanında o şahi Haydar
Hatice anamız elinde ferman
Günahkar ümetimin derdine derman
Şefaat senindir ya Resul Allah.
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Ya Resulullah..
Ey güllerin en güzel Gülü,

Bu şiiri masum bir çocuğun gözyaşlarıyla yazıyorum sana..
Bu günahkar ellerim,uzanamıyor kaleme,
Lâyık görmüyor kendini,
Utanıyor senin adını beyaz bir kağıda yazmaya..

Şimdi döküyorum hıçkırarak gözyaşlarımı seni düşününce,
Ama sonra kendime soruyorum..
Niye ağlıyorsun?
Henüz tanıyamadığın biri için nasıl gözyaşları akıtırsın diye..
Ve en büyük utancın burada olduğunu düşünüyorum..
Ve utanıyorum ölesiye,
Gecenin karanlığında bile kendimden saklanacak hiç bir yer bulamıyorum..

Aah..Biz senin gözyaşların kadar bile olamadık..
Sen geceleri ağlardın ümmetim ümmetim diye, gözyaşlarını akıtırtın, hıçkırarak adeta..

Ne kadar da isterdim, gözünden akan bir damla gözyaşı olmak
Sonra yüzunden akıp, seni öpmek...
Ne kadar isterdim ümmeti için ağıran, saçının bir teli olmak..
Yahut, sadece rüzgar olup, sen gelince sana doğru bir kere esip, sana sarılıp seni koklamak..
Öylesine isterdimki, gözünde tek bir bakış olup,
merhamet dağıtan gözlerinle ümmetine sevgiyle bakmak,
ve onların kalbini sevgiyle doldurmak..
Isterdimki, herkesin pür dikkat dinleği, dudağından çıkan tek bir söz olmak..
Senin ağzından, >>Allah<< deyip, yiğitlerini savaşa yollayan, o yiğitlerki senin için gözlerini kırpmadan ölümü hiçe sayan..

Ya Resulullah...
Şimdi ağlıyorum..
Belki, bende o gözyaşları döktüğün ümmetinin birinden olurum diye ..
Ve itiraf ediyorum..
Kapandım kendi dünyama..
Tanıyamadım, ne seni ne de kendimi..
Ben ben olup da göremedim beni?
Belkide..
Bu dünya aynasına bakıp, bakıp da göremedim ötesini..
must3.gif
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Kendimle bir hasbihal edecek oldugumda
Beyhude geçmiş yıllar yazık yazık der bana
Hesabını veremem çürüttüğüm ömrümün
Boşuna akmışım der anlımdaki ter bana

Ne bıraktın ardında adını yad edecek
Bir fatiha okuyup ruhunu şad edecek
Ne mucizeler indi seni irşad edecek
Gafletin iziyim der ruhumdaki kir bana

Hiç dehşete düştümü titreyip duyguların
Bölündü mü sâlâ da o derin uykuların
Yalan Dünya bir oyun sahnesiyken kulların
Kötü rol benimsedim ahbap oldu şer bana

Duymazmısın ezanlar günde beş kez okunur
Ah üşengeç bedenim asi tavır takınır
Ecel gelmiş arkamda omuzuma dokunur
Faydasız gitmem demek kullanıyor zor bana

Daracık yarın altı bir toprak gediğinde
Başımı kaldırınca alnıma değdiğinde
Münkir nekir dikilip Rabbin kim dediğinde
Rabbim Allah diyecek kadar kudret ver bana

İzanım korkulardan çatlasa da ne yazar
Çiyanlar etlerimi kopartır azar azar
Mezar taşım titreyip bir incecik ah sızar
Gözünün önündeyken neden baktın kör bana

Yarın ruz-i mahşerde hesaba çekilirken
Günahlarım önüme yağarken dökülürken
Güneş bir mızrak boyu tepeme dikilirken
Ya Rahman defterimi sağ elimden ver bana
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Gözlerim buğulu günah kesemde,
Rahmânsın Rahîmsin Allâhu Ekber!
Pişmanım ömrümü boş geçirsem de,
Tevvâbsın Allahım Allâhu Ekber!

Ruhum şahlanıyor cesedim yorgun,
Hâlıksın Bârisin Allâhu Ekber!
Beş vakit secdede Miracım her gün,
Hâmidsin Allahım Allâhu Ekber!

Adını anarım Azze ve Celle,
Meliksin Kuddûssün Allâhu Ekber!
Vuslatım düğündür gelir ecelle,
Kâbidsin Allahım Allâhu Ekber!

Hazırsın nazırsın her an her yerde,
Semîsin Basîrsin Allâhu Ekber!
Kapalı kalpgözüm günahtan perde,
Habîrsin Allahım Allâhu Ekber!

Aşkınla yak beni Şevval ayında,
Celîlsin Kerîmsin Allâhu Ekber!
Cesedim yıkansın hurma dalında,
Kâdirsin Allahım Allâhu Ekber!

Affedicisin Sen affı Seversin
Berrusun Hâdîsin Allâhu Ekber!
Hak yolunda ruhum Hakka canversin,
Şekûrsun Allahım Allâhu Ekber!

İstikbal pek vahim acı kulunu,
Râufsun Vehhâbsın Allâhu Ekber!
Nakşeyle banada Yunus yolunu,
Râfisin Allahım Allâhu Ekber!

Ürperir gözyaşım bekliyor sırat,
Kahhârsın Kâbitsin Allâhu Ekber!
Ya Allah Ya Fettâh senden mağfiret
Halîmsin Allahım Allâhu Ekber!

Beşikten mezara vuslata yoldur,
Evvelsin Âhirsin Allâhu Ekber!
Şahadetle Ya Rab! Ömer?i öldür,
Mücîbsin Allahım Allâhu Ekber!
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Yolcuyuz senin yolunda
Çalışmaktayız Cennet dalında
Geliyor ümmetin
Al bizi yanına Muhammed'im.

Yalan dünyanın kahrını çekemem
Kaderime boyun bükemem
Kaderimde varmış diye
Senin yolundan asla dönemem.

Elhamdulillah müslümanız
Yüce Rabbı'mız için burdayız
Bekle ümmetin geliyor
Muhammed diye inliyor.
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
sığınağım ol içinde büyüt beni
sakla bu sensiz yüreğimi
günahlardan ve sürgün gecelerden
demir atayım senin bile bilmediğin düşlere
bir gözlerimiz anlatsın
seni beni ve unuttuğumuz hasretliği
ne kalem nede kağıt
miras bıraktım masama
yıldızları karanlığa
yağmurlarımı da üşüyen kaldırımlara
senindir artık göz yaşlarım
yabancıyım ölü köye ve?
 

safure

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Eyl 2007
Mesajlar
13
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
allah razı olsun kardeşim çok güzel şiirler paylaşmışsın bizlerle ama altlarına bide yazarlarının adlarını yazsak daha iyi ve daha güzel olmaz mı...
 

ty4160

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
63
Minarede ölü var, acı bir sala
Er kişi niyetine saf, saf namaz ne ala
Ölüm vardır da kimse inanmaz hala
Ne tabutu taşıyan nede toprağı kazan
N.F.Kısakürek
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
allah razı olsun kardeşim çok güzel şiirler paylaşmışsın bizlerle ama altlarına bide yazarlarının adlarını yazsak daha iyi ve daha güzel olmaz mı...


Allah(c.c) sizdende razı olsun inşallah...
Daha iyi olur inşallah... Allah(c.c)'ya emanet olun..
 

_Resul_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ocak 2007
Mesajlar
8,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Minarede ölü var, acı bir sala
Er kişi niyetine saf, saf namaz ne ala
Ölüm vardır da kimse inanmaz hala
Ne tabutu taşıyan nede toprağı kazan
N.F.Kısakürek


Allah(c.c) razı olsun inşallah...Allah(c.c)'ya emanet olun..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt