Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Sen oradan ben buradan... (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan kimkimdir
- Başlangıç tarihi
Allahu Ekber! Rusya yenildi, gidiyor
Rus Kafirleri 10 sene süren 2. savaşıda yenilgiyle terkediyor. Rusya Çeçenistan'da operasyonlara son verdiğini açıkladı!
2009-04-16
Reklam
Allahu Ekber velillahil hamd.
Çeçen Direnişi Sovyetlerden sonra Rus Zaliminede 2. yenilgiyi tattırdı.
Rus kafirler ve işbirlikçi mürtedler her ne kadar mücahidlerin yenildiğini bu nedenle artık operasyona gerek olmadığını söyleselerde mücahid kaynaklar ve bağımsız kaynaklar bu açıklamanın Yenilginin Kabulü olduğunu bildirdi.
ALLAHU EKBER ALLAHU EKBER ALLAHU EKBER
Kafkasya İslam Emirliği ilk vilayetini Ruslardan temizledi, şimdi sıra diğer vilayetlerde.
Nohci yani Çeçenistan vilayetinde şimdi sıra Kafirovskinin askerlerini avlamada. Gerçi mürted ordusu zaten dağılmak üzere ancak Kafkasya cihadı için Bahar başladı biiznillah....
İşte Ajanslardan geçen haberler;
Rus İtar-Tass haber ajansı, Rusya Terörle Mücadele Komitesi tarafından yazılı açıklamada, "Bu kararla bölgedeki durumun normale dönmesi, bölgenin ekonomik ve sosyal altyapısının yeniden inşası ve geliştirilmesi amaçlanıyor" ifadesi kullanıldığını duyurdu.
Çeçenistan Başkanı Ramazan Kadirov da geçen ay yaptığı açıklamada, istihbarat raporlarına göre cumhuriyetteki militan sayısının 480 olduğunun ileri sürüldüğünü, ancak bunun 70'ten fazla olmadığını belirtmiş, terörle mücadele operasyonlarına son verilmesiyle ilgili kararın 31 marta kadar alınabileceğini söylemişti.
Pançenkov, Çeçenistan'da İçişleri Bakanlığına bağlı askerlerin toplam sayısının 20 bin olduğunu belirterek, Çeçenistan'da kendilerine bağlı bulunan 46'ncı tugay ve Savunma Bakanlığı'na bağlı olan 42'inci tümenin operasyonlar resmen sona erdirilse bile kalmaya devam edeceğini sözlerine eklemişti.
İsra haber sitesinin haberi;
Ria Novosti?nin bildirdiğine göre kararı memnuniyetle karşılayan Çeçenistan'ın Rus yanlısı Başkanı Ramazan Kadirov, Çeçenistan'da zor bir safhanın sona erdiğini, Çeçenistan'da barışın sağlandığını ifade etti.
Kadirov, ?Bu konuyla ilgili kararın olumlu olmasını ümit ediyor ve bekliyorduk. Çünkü, Çeçenistan?daki terörle mücadele hedeflerini gerçekleştirdi. Bundan ötürü karar, son derece önemlidir? dedi.
Kadirov açıklamasını şöyle sürdürdü: ?Çeçenistan?da teröristler hezimete uğratıldı. Liderleri ya tasfiye edildi yada tutuklandı. Çeçen birlikleri, bölgedeki güvenliği sağlayabilecek güçtedir. Zaten bunu da ispat ettiler. Rusya?nın aldığı bu karar, bölgenin ekonomik kalkınmasına da yardımcı olacaktır. Asya, Avrupa, Ortadoğu ve batı dünyasından bir çok yatırımcının Çeçenistan?a gelmesini sağlayacak.?
Sıkıyönetim uygulamanın sona ermesiyle bölgedeki 20 bin Rus askerinin de çekilmesi bekleniyor. Sıkıyönetim uygulamasına yol açan kanun 1999'da çıkarılmıştı. Çeçenistan, o tarihten bu yana Rus iç istihbarat teşkilatı FSB tarafından denetleniyordu.
FSB, kontrolü gece yarısından itibaren bıraktıklarını bildirdi. Açıklamada, "Bu, durumun daha da normalleşmesine imkan verecek" denildi.
Rusya İçişleri Bakanlığı, "Çeçenistan Cumhuriyeti'ndeki terörle mücadele operasyonlarına son verilmesi halinde, bakanlığa bağlı 20 bin askerin cumhuriyetten çekileceğini" bildirmişti.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Albay Vasiliy Pançenkov, yaptığı açıklamada, "Eğer Çeçenistan'daki terörle mücadele operasyonlarını sona erdirme yönünde siyasi bir karar alınırsa bölgede bulunan tüm İçişleri Bakanlığı birimleri de pratikte geri çekilmiş olacak" demişti.
Pançenkov, Çeçenistan'da kendilerine bağlı 46'ncı tugay ve Savunma Bakanlığına bağlı 42'nci tümenin ise operasyonlar resmen sona erdirilse bile kalmaya devam edeceğini sözlerine eklemişti.
Kafkasya Emirliği Ne Yapacak?
Rusya?nın bölgeden çekilmesiyle, Dokko Umarov liderliğindeki Kafkasya İslam Emirliği?nin Kadirov yanlılarına karşı saldırılarını artırması bekleniyor.
Kafkasya cephesinde mücadelede eden Kuteyb kod adlı bir direnişçiye, ?Rus birlikleri çekilnce ne olacak?? sorusu sorulduğunda yanıtı şöyle olmuştu:
?Kadirov'un gücü gerçekten de az, Şayet Ruslar, güçlerini Çeçenistan?dan çekerse Kadirov?a bağlı olanlar ümitsizliğe kapılacaklar. Onların güçleri zayıf. Önceleri Ruslar, özel operasyonlar düzenlerdi. Şimdi ise bu yük Kadirov taraftarlarına kalıyor. Onların operasyonları ise çok etkisiz. Çünkü onlarda mücadele edebilecek ruh yok. Mali krizden ötürü maaşlarının ödenmemesi halinde işe gitmeyecekler. Hatta bazıları Çeçenistan?ı terk edip, dışarıya bile gitmeyi düşünüyor.?
Irak mücahidlerinden operasyonlar
Irak'ta mücahidler kafirlere ve işbirlikçilere karşı operasyonlar düzenlemeye devam ediyor. Zafer dolu haberler.
2009-04-17
Reklam
1- Amerikan işgal güçlerine ait bir mayın tarama aracını hedef alan gelişmiş bir patlayıcı Musul?da bu gece infilak etti.
Görgü tanıklarına göre infilak neticesinde Amerikan işgal güçlerine ait mayın tarama aracının imha olduğunu belirttiler. Araçtaki mürettebatın durumu ile ilgili herhangi bir bilgi alınamadı.
Görgü tanıkları patlama sonucunda bölgenin güvenlik çemberine alınarak yolların saatlerce trafiğe kapatıldığı belirtildi.
2-
Bu sabah Amerikan işgal güçlerini hedef alan geliştirilmiş bir patlayıcı Ramadi'de el Cezire bölgesindeki otoyolda infilak etti. Görgü tanıklarına göre askeri bir konvoydaki bir aracı hedef alan geliştirilmiş bir patlayıcı infilak etti. Görgü tanıkları patlama sonucunda araç tamamen imha olurken içindeki mürettebatın tamamı da öldürüldü.
Patlamada ölenlerin kimliği öğrenilemezken imha edilen bu tip araçlarda genellikle Amerikalı üst düzeylerin seyahat ettikleri ve konvoyun hükümet yetkilileri ile görüşmek üzere Anbar'a gittiği belirtildi.
Olayla ilgili Amerikan işgal güçlerinden henüz herhangi bir açıklama yapılmadı.
Cihad ve Değişim Cephesi altında etkin bir şekilde faaliyet gösteren direniş gruplarından 1920 Devrim Tugayları Amerikan işgal güçlerine yönelik 2 operasyonun sorumluluğunu üslendi.
İlk operasyonun Bağdat'ın batısında Amerikan işgal güçlerine ait bir askeri üsse yönelik füze saldırısı olduğu ve operasyonun başarılı olduğu açıklandı. Açıklamda füzelerin hedefe tam isabet ettiği belirtildi.
Devrim Tugayları operasyona ait görüntüleri de yayınladılar.
http://kawlfasl.org//view.php?file=60cfcd4f4f
İkinci operasyonun gelişmiş bir patlayıcı ile bir Humvee'ye yönelik yapıldığı belirtildi. Patlayıcının infilakı ile hedefteki Humvee imha olurken mürettebattan ölü ve yaralıların bulunduğu belirtildi.
4- Anbar eyaleti Rawa şehrinde işgal güçlerine ait askeri üs 15.04.2009 çarşamba günü yoğun bir füze saldırısına uğradı. Görgü tanıkları üsse yönelik füze saldırıları sonrası 2 büyük patlamanın meydana geldiğini ve üsten dumanların yükseldiğini belirttiler.
Bilindiği üzere Rawa'daki işgal üssüne hemen hemen her hafta füze saldırıları yapılmaktadır.
Cihaderi.net
Rantisi'nin eşi Ümmu Muhammed'le röportaj
Asra damgasını vuran Filistin direnişinin ölümsüz ismi Abdulaziz Rantisi'nin eşi Ümmu Muhammed ile yapılan söyleşiyi yayınlıyoruz.
2009-04-17
Reklam
Ümmü Muhammed, Asra damgasını vuran bir liderin eşi. Elindeki silahı havaya kaldırarak ?İşte yol budur?, "Ölüm bizlere eninde sonunda gelecek, ya yatağımızda ya da Apaçi ile... Ben Apaçi'yi seçiyorum" diyen intifadanın ölümsüz önderlerinden Abdulaziz Rantisinin eşi.
Ümmu Muhammed ile Tahran?daki Gazze Konferansında, Şehadetinin 5. yılında Rantisi?den Gazze?deki Furkan Savaşına, Filistin?e dair bir çok meseleyi konuştuk.
İsrahaber: Ümmü Muhammed?i kısaca tanıyabilir miyiz?
Ümmu Muhammed: Rahman ve Rahim olan Allah?ın adıyla..
Adım: Raşa Salid el Adluni. 28.11.1955 tarihinde Hanyunus?da doğdum. Yafa asıllıyız. Hamas?ın kadın kollarında görevliyim.
İsrahaber: Abdulaziz Rantisi?yi bir eş olarak nasıl anlatabilirsiniz?
Ümmu Muhammed: Rantisi, İslami yaşantı açısından dört dörtlük bir insandı. Kuran-ı Kerim?i ezbere bilir ve çok da iyi anlamıştı. Hayatının her alanında da Kuran?ı yaşamıştır. Evinde, pazarda, işyerinde bir doktor olarak ya da üniversitede konferans veren bir öğretim görevlisi olarak en iyi şekilde Kuran?ı yaşamıştı. Anne babaya iyilik emri gereği, anne ve babasına karşı son derece saygılıydı. Erkek ve kız çocuklarını sever, eğitimleriyle bire bir ilgilenirdi. ?Sizin hayırlınız ailesine hayırlı olandır. Ben de ailesine en hayırlı olanınızım? sözünün gereğini yerine getirirdi.
Siyasi bir lider olarak da şu ayette emredilenin gereğini yapardı: ?Ey iman edenler, içinizden kim dininden geri dönerse, Allah Kendisi'nin onları sevdiği, onların da Kendisi'ni sevdiği mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı ise 'güçlü ve onurlu,' Allah yolunda çaba harcayan ve kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk getirir. Bu, Allah'ın bir fazlıdır, onu dilediğine verir. Allah geniş olandır, bilendir.?
İbadet konusuna gelince, en fazla da gece namazlarına riayet ederdi.
İsrahaber: Rantisi?nin Şehadet haberini nasıl öğrendiniz?
Ümmu Muhammed: Doktorun evden çıkmasından beş dakika sonra büyük bir patlama sesi duydum. O anda aklıma ilk önce doktor geldi. Patlama sonucunda doktora bir şey olup olmadığını anlamak için hemen radyoyu açtım. Haber?de doktorun arabasına füze isabet ettiğini söylenmişti. İki koruması şehid düşmüş, doktor da hastaneye kaldırılmıştı.
İsrahaber: Rantisi?nin Şehadet haberini nasıl karşıladınız?
Ümmu Muhammed: Haberi, eşinin şehid olduğu haberini karşılayan tüm Filistinli kadınlar gibi karşıladım.
Şehid olduğu haberi, beni derinden sarsmıştı. Fakat aklımı ve imanımı yitirmedim. Dilimden ?elhamdulillah? sözleri döküldü. Sonra abdest aldım ve yatsı namazını kıldım. Beni ve çocuklarımın ayaklarını sabit kılması için Rabbime dua ettim. Kendi kendime ?o anda yapmam gereken de budur? dedim.
Elhamdulillah? Şehidin ve kardeşlerinin ölümü ümmeti diriltti. Hareket, her gün yeni bir lider dünyaya getiriyor.
İsrahaber: Şehadetini bekliyor muydunuz?
Ümmu Muhammed: Evet, bekliyordum. O, her şeyiyle Allah?ın rızasını gözeten bir hayat sürdü. İşkenceye maruz kaldı, sürgün edildi, doktor ve kardeşleri düşmanın eliyle öldü. Şerefli bir ölümle hayatını yitirdi. Şehid, sürekli şehadet arzusuyla yatıp kalkıyordu. O?nun için Şehadetten daha şerefli bir şey yoktu.
İsrahaber: Abdulaziz Rantisi?nin şahadetinden sonra hayatınızda nasıl değişiklikler oldu?
Ümmu Muhammed: Rantisi?nin şehadetinden sonra hayatımızda herhangi bir değişiklik olmadı. Tıpkı şehadetinden önce nasıl yaşadıysak şehadetinden sonra da aynı yaşantı üzerine olduk. Çünkü İslam, her bir anımızın şu ayetteki gibi olmasını istemektedir: ?De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi alemlerin Rabbi Allah içindir.?
israhaber: Rantisi?nin eşi günlük olarak neler yapmakta?
Ümmu Muhammed: Sabah namazından sonra Kuran okuyorum, zikir yapıyorum. Bundan sonra, hareketin kadın kollarındaki etkinliklerimizi koordine etmek için evden ayrılıyorum. Gün boyu dışarıda olurum genelde. Akşamları eve gelince de Tefsir bölümünde yaptığım master eğitimini ve ümmeti yakından ilgilendiren siyasi meselelere vukufiyetimi artırmak için fikri kitaplar okuyorum.
israhaber: Filistin kadını hakkında neler söyleyebilirsiniz. Hayatın ve mücadelenin her alanında görebiliyoruz onları?
Ümmu Muhammed: Filistin kadını, gençleri her türlü fesattan korumuş, onları cihad ve İslam terbiyesi üzerine yetiştirmiştir. Filistinli kadın hayatın her anında Allah?ın rızasını gözetmiştir. Evinde çocuklarına annelik, hastanede doktorluk yaparken de Allah?ın rızasını gözetmiştir. Bir avukat olarak Filistinlileri savunmuş, okullarda yeni bir medeniyetin inşası için eğitimli bireyler yetiştirmiştir.
Filistin kadını, evladını iman üzerine yetiştirir. Allah yolunda feda olmaya hazır hale getirir. Filistin kadını büyük bir yükü omuzlamaktadır. Eşi, direniş meydanında, esir ya da şehid olunca evin tüm işleri, Filistin kadını tarafından idare edilmektedir.
Filistin kadınının vatanını savunduğu için hapse girdiğine şahit olabilirsiniz.
israhaber: İsrail'in kara, hava ve kara saldırılarına rağmen Gazze zafer kazandı. Size göre zaferin sırrı nedir?
Ümmu Muhammed: Evet,Gazze halkı her şeye rağmen zafer kazandı. Çünkü Gazze'nin çocukları, Şeyh Ahmed Yasin'in elinde yetişti.
Filistin Meclisi?nden önce, Şeyh Ahmed Yasin başta Hamas çocukları olmak üzere tüm Filistin halkını, haklarına sahip çıkacak şekilde sağlam bir akide üzerine eğitti. Şeyh Ahmed Yasin, toprağın akidenin aslından olduğuna inanacak şekilde terbiye verdi. Filistin, mukaddes topraklardır. Kur?an ve Rasulullah?ın sünnetinde bu kutsallığa işaretler vardır. Şeyh Ahmed Yasin, tüm kurumları kullanarak, Filistin?in çocuklarına topraklarına bağlı kalmasını öğretti.
İsrahaber: Filistin kadınının, Ribat?taki direnişçilere yemek ve içecek götürdüğünü biliyoruz. Son zaferde kadınların rolü neydi? Neler yapmışlardı?
Ümmu Muhammed: Evet, zaferin elde edilmesinde, hiç şüphesiz önemli rol oynamışlardır. Fakat, bu bahsettiğiniz, Filistin kadınının yaptıklarının sadece bir kısmıdır. Filistin kadını evinde anne, okulunda öğretmen olarak Filistin neslini terbiye eder, hastanesinde hemşire ve doktor olarak Filistin halkına hizmet eder. Avukat olarak halkını savunur. Üniversitede öğretim görevlisidir ya da öğrencidir. Bazen de direniş meydanında şehadet eylemcisi olarak görürsünüz. Siyasi alanda da etkili rol oynamışlardır. Seçimden önce ve sonrasında etkinlikler yoluyla tüm dünyaya başta ambargo olmak üzere, her türlü zulme karşı çıktığını göstermiştir.
Burada unutmamamız gereken bir husus da var ki Filistin kadınının evladını ve eşini cihada hazırlaması, Allah yolunda feda etmeye hazır olmasıdır.
Filistin kadını tüm bunlarla sahabeyi kendisine örnek almaktadır. Adeta bir Sümeyye ya da bir Esma bint Ebubekir?dirler.
israhaber: Hamas hükümetinin halkıyla ilişkiler nasıl?
Ümmu Muhammed: Hakikatte söylememiz gerekir ki Hamas, hükümetten önce de halkının yanındaydı. 35 sene boyunca halkına tüm alanlarda hizmet etmek için çalıştılar. Filistin Halkı, Hamas?ın çocuklarını fedakar, emin, doğru, tevazu sahibi ve dik duruşlu olarak bilmektedir. Hamas liderleri, direnişin en ön safındaydı.
Hamas?ın seçimi kazanmasında ve tüm bölgesel ve uluslararası çabalara rağmen düşürülememesinde, Hamas liderlerinin bu özelliği etkiliydi. Hamas, ambargonun gerçekten de çok şiddetli olmasına rağmen, bir çok kazanımlar elde etti.
Hamas'ın halkına sahip çıkmasından ötürü halk da Hamas'ına sahip çıktı.
israhaber: Filistinliler arasında devam eden diyalog konusunda ne düşünüyorsunuz? Mahmud Abbas, İsrail?in tanınmasını gündeme getiriyor.
Ümmu Muhammed: Abbas, bunu ilk defa yapmıyor. Sadece Filistinliler değil tüm ümmet, Filistin halkının bir ve bütün olmasını istiyor. Şayet Abbas, diyaloğun başarıyla neticelenmesini isterse, bu gerçekleşecektir. Filistin halkının da menfaatine sonuçlanacaktır. Fakat utanç verici duruşunu devam ettirirse, işgalcilerle güvenlik işbirliğini sürdürürse diyalog başarılı olmayacaktır. Diyalog olmasa da Filistin halkı, direniş etrafında kenetlenecektir. Bu ise Abbas için olumsuz bir durum olacaktır.
israhaber: Araplar ve batılı ülkeler Gazze halkına ambargo uygulamakta, ambargonun bir gün delineceğine inanıyor musunuz?
Ümmu Muhammed: Filistin halkı, Balfour deklarasyonundan bugüne kadar çeşitli zulümlere maruz kalmıştır. Filistin halkı son saldırıda da direndi, sabretti ve toprağına sıkıca bağlandı.
Rasulullah (s.a) demiştir ki: Zafer, sabırla gelir. Bu baskılar, zaferin yaklaştığını müjdelemektedir. Filistin halkının maruz kaldığı sıkıntılara ve ambargoya gelince, Filistin halkı bütün bunları yeni yaşamıyor. Filistin halkı uzun bir süredir baskılara maruz kalmaktadır. Evleri yıkılmış. Terörün her türlüsüne maruz kalmıştır. Fakat tüm baskılara rağmen kadını ve erkeğiyle Filistin halkının başı dik, direnirken görüyoruz. Yeni olan Hamas hükümetinin tasfiyesi için Filistin halkının ihtiyaç duyduğu şeylerin Gazze?ye girmesi engellemektir. Bir diğer konu ise, Filistin halkının kendisine ait bir hükümetinin olmasıdır. Halkın, hükümetinin etrafında kenetlenmesidir.
3 yıla yakın bir süredir devam eden ambargoya rağmen Filistin kadını, hayatı normalin dışına çıkarmadı. Evinde gazı bittiği zaman odunuyla yemeğini pişirdi. Zaruri ihtiyaçların yokluğuna rağmen yaşamı direnişçilere kolaylaştırdı. Kendisini, oğlunu ve eşini Allah yolunda feda etmeye her an hazır olan bir kişinin zayıflaması mümkün müdür?
israhaber: Sayın Ümmu Muhammed, Tahran?dasınız. Tahran?a neden geldiğinizi ve İran?ın Filistin davası karşısındaki duruşunu nasıl değerlendirdiğinizi anlatır mısınız?
Ümmu Muhammed: İran?ın dördüncüsünü düzenlediği Filistin davasına destek konferansı için aldığımız davet üzerine Tahran?a geldik. İran, Filistin davasını destekleyen ülkelerden birisidir. Zulme karşı adaletin yanındadır. İran İslam Cumhuriyetinin Filistin davasındaki duruşunu bu şekilde değerlendiriyorum.
Biz, Filistin halkını ve davasını destekleyen bu duruşu takdir ediyoruz. Her zaman her yerde bu duruşunu koruyan devletler için aynı şeyleri söyleriz. Bu ülkelerin arasında İran da vardır. İran?la birlikte Filistin davasını destekleyen ülkeler, rollerini direnişin yanında olduklarını göstererek oynadılar.
Bize göre Mescid-i Aksa?nın kurtarılması sadece Filistin halkının görevi değildir. Tüm ümmetin görevidir.
israhaber: Türkiye halkının Filistin davasındaki duruşu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ümmu Muhammed: Gerçekten de Erdoğan?ın duruşu çok iyiydi. Peres?in yüzene karşı, işgal ordusunun Gazze?ye yaptığı vahşeti kınayan, Filistin halkını savunan, Gazze?de yapılan vahşetin boyutunu ortaya koydu. Erdoğan?ın bu cesur duruşunu takdir ettik.
Türkiye halkı esas duruşuna geri döndü. Fakat her türlü baskı, dayatma ve tehditlere rağmen Müslüman Türkiye, Filistin?in bir parça olduğunu dünyaya gösterdi. Birileri bunun sonsuza kadar devam edeceğini sanıyordu. Türkiye halkının siyonizme karşı direnci, yalnız olmadığımızı hatırlattı, bizlere ve ribattaki direnen erlerimize moral verdi.
israhaber: Son olarak neler söylemek istersiniz?
Ümmu Muhammed: İslam, bizatihi izzetin kaynağıdır. Allah da bizi İslam?la izzetlendirdi. Gençlerden, izzetin ve şerefin kaynağına dönmesini diliyorum. Allah?ın kitabına ve sünnetine dönünüz. Kur?an ahlakıyla ahlaklanınız. Kuran?ın emirlerini uygulayınız. İslam?ı kendinizde, toplumunuzda ve gittiğiniz her yerde yaşayınız. Görevlerinizi yapmanızı engelleyen günahlardan uzak durunuz. Bunun dışında bir yol izlersek, Allah bizi zillete düşürür.
Müslüman kadınların, İslamı, Kur?an?dan ve sünnetten iyice öğrenmesi gerekmektedir. İslam?ı bu ikisinden öğrenmeliyiz.Resulullah (s.s.v.) ?Size, sarıldığınız müddetçe asla sapıtmayacağınız iki şey bıraktım. Biri, Allah?ın Kitabı, diğeri ise benim sünnetim.? buyurmuştur. Kim bu ikisinden aldıklarını uygularsa izzete ulaşır.
Filistin davası, ümmetin temel davasıdır. Ambargonun delinmesi ise bu davanın bir parçasıdır. Ümmetin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi halinde ambargonun delineceğine inanmaktayım. Ümmet, tüm gücünü kullanarak bu davanın yanında durabilir, Siyonist düşmana ve düşmanı destekleyenlere (Amerika) baskı uygulayabilir.
İsrahaber: Ümmu Muhammed, değerli vaktinizi bize ayırdığınız için teşekkür ediyoruz.
Ümmu Muhammed: Çalışmalarınınzdan ötürü halkım adına teşekkür ediyorum, Türkiye'deki kardeşlerimize selam ve saygılarımı iletiyorum.
Röportaj;İsraHaber.com
Obama Kaşıyor..KAŞINIYOR...Afganistan'daki asker artışının sınır güvenliğini sarsabileceğinden endişe eden Urdulu uzmanlara göre, Obama’nın Afganistan planı Pakistan için kötü haberler içeriyor.
17/04/2009
Pakistanlı birçok uzman ABD başkanı Barack Obama’nın yeni Afganistan stratejisinin ülkenin zaten uzun süredir çatışmalara sahne olan en yakın komşusu olan Pakistan’da daha fazla probleme neden olacağından endişe ediyor. ABD’nin terörle mücadelede en önemli müttefiği olan Pakistan’a yönelik baskıların daha büyük problemlere neden olacağı tahmin ediliyor.
Bir politik analist olan Zahid Hüseyin Timeturk’e yaptığı açıklamada “Obama’nın bu konuda yaptığı son konuşması açıkça Pakistan’ın sınır bölgelerine ve aşiret bölgelerine daha saldırgan bir politika yürüteceği anlamına geliyor” dedi.
Obama 27 Mart Cuma günü yaptığı o önemli konuşmasında Afganistan’da Taliban ve El Kaide ile mücadele için 4 bin asker daha göndereceğini açıklamış, Obama daha önce17 bin yeni asker gönderme kararı vermişti. Pakistan ve Afganistan Talibanı da, Obama’ya karşı birlik oldu.
Pakistan’ın batısı… Amerika’nın yeni düşmanı
Pakistanın sınır bölgelerini ABD’liler için dünyanın en tehlikeli bölgesi olarak ilan eden Obama, El Kaide’yi yeneceklerini ve devre dışı bırakacaklarını iddia etti. Pakistan’a yardımlarını üç kat artırarak beş yılda 7.5 milyar dolar ödeyeceği sözü veren Obama, Pakistan’dan El Kaide ve diğer savaşçı güçlerle mücadelede daha aktif olmasını istedi.
Uzmanlar bu yeni stratejinin ABD’nin sözde terörle savaşında ABD’nin yanında yer aldığı için zaten yıllardır silahlı güçlerin saldırılarına uğrayan Pakistan için zor günlerin geldiği anlamına geldiğinden korkuyorlar.
İslamabad’daki Uluslararası Kaidi Azam Üniversitesinde yardımcı doçent olan Dr. İştiyak Ahmed, Afganistan’a yeni asker gönderme planının sınır ihlallerini de artıracağını söylüyor.
Dr. Ahmed, “Bu Afgan- Pakistan sınırında askeri hareketliliği artıracak bir plan maalesef Pakistan’ın çok fazla seçeneği yok bu sebeple Pakistan çok dikkatli davranmalı” dedi. Pakistan’ın ABD’nin yanında yer almasından ötürü 2 yıldan bu yana saldıran silahlı güçlerin bu saldırılarında bin 700'den fazla insan hayatını kaybetti.
Havuç ve sopa
Dr. İştiyak Ahmed, Obama’nın kendisinden önceki başkan Bush’un politikalarını takip ettiğini belirterek şöyle konuştu: “Birçok şey aynı Afganistan’a yeni askerler gönderme fikri Obama’nın daha önce açıkladığı sorunu silahsız yollarla çözme sözü ile taban tabana zıt."
Uzman bir politikacı ve güvenlik analisti olan Şamim Aktar da, Obama’nın Afganistan planının oldukça karmaşık ve kafa karıştırıcı olduğunu söylüyor. Aktar sözlerine şöyle devam ediyor; “Görünen o ki Obama Afgan sorununu politik araçlarla değil askeri araçlarla çözmeyi tercih ediyor.”
Uzmanlar ayrıca ABD’nin Pakistan’a yaptığı yardımların karşılıksız olmadığını vurguluyor. Profesör Ahmed, Amerika'nın kendilerine yardım etmek istiediğini ama aynı zamanda üzerlerindeki baskıyı artırarak silahlı güçlerle savaşmalarını istediğini belirtti.
Politik analist Hüseyin ise, paketin Pakistan’a daha fazla yük yükleyeceği ve yeni sorunlara neden olacağını söylüyor ve ekliyor: “Bu Pakistan liderliğinin zorluklarla mücadele konusunda sınavı.”
Güvenlik analisti Aktar da, başkan Asif Zerdari’nin bu yeni stratejiyi olumlu karşılamasını anlamlandıramadığını söylüyor.
Obama açık olarak Pakistan’a boş çek uzatmayacağını söyledi. Bu Pakistan’ın daha fazla şey yapması için bir sinyaldi. Karaçi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler eski Dekanı Aktar, bu yeni paketi bir tür havuç ve sopa stratejisi olarak görüyor. Aktar'a göre, Obama aynı anda havuç ve sopa stratejisini kullanıyor. Neredeyse Pakistan’ı El Kaide’ye karşı savaşmazsa sonunun kötü olacağı konusunda tehdit ediyor.
Aktar, Afganistan’da ağır askeri kayıplar veren ABD’nin bu kayıplarını önlemek ve askerlerini korumak amacıyla Pakistan ordusunu Taliban’a karşı geniş çaplı bir saldırıya çekebileceğinden endişe ediyor.
Aktar, aynı zamanda ABD’nin yaptığı parasal yardım karşılığında Pakistan’ın ABD’ye sadece aşiret bölgelerinde değil aynı zamanda Güney Batı Belucistan bölgesinde de insansız uçak saldırıları yapma izni verebileceğini tahmin ediyor. Aktar bu durumu, “Eğer Pakistan 1.5 milyar dolar yardım almayı istiyorsa kendi ülkesinde bir iç savaşı göze almalı” şeklinde yorumluyor.
Ağustos 2008 tarihinden bu yana gerçekleştirilen 35 insansız uçak saldırısında 340’dan fazla insan yaşamını yitirdi. Geniş halk kitleleri bu saldırılar sonrası zadeleri doldurarak protestolar düzenlemişti.
İslamabad yönetimi halkın tepkisini dindirmek amacıyla defalarca ABD’ye bu saldırıları tekrar düşünmesi ve ele alması çağrısında bulunmuştu. Pakistan ABD’yi bu saldırıların iç güvenliği ve otoriteyi sarstığı konusunda da uyarmıştı.
Güvenlik uzmanı Aktar, Pakistan hükümetinin bu stratejiyi olumlu karşılamak yerine ABD’ye bu defa hayır demei gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Pakistan hükümetinin bunu yapması bir mucize olur ama bu her bir Pakistanlının ortak arzusu.”
12
17/04/2009
Bir politik analist olan Zahid Hüseyin Timeturk’e yaptığı açıklamada “Obama’nın bu konuda yaptığı son konuşması açıkça Pakistan’ın sınır bölgelerine ve aşiret bölgelerine daha saldırgan bir politika yürüteceği anlamına geliyor” dedi.
Obama 27 Mart Cuma günü yaptığı o önemli konuşmasında Afganistan’da Taliban ve El Kaide ile mücadele için 4 bin asker daha göndereceğini açıklamış, Obama daha önce17 bin yeni asker gönderme kararı vermişti. Pakistan ve Afganistan Talibanı da, Obama’ya karşı birlik oldu.
Pakistan’ın batısı… Amerika’nın yeni düşmanı
Pakistanın sınır bölgelerini ABD’liler için dünyanın en tehlikeli bölgesi olarak ilan eden Obama, El Kaide’yi yeneceklerini ve devre dışı bırakacaklarını iddia etti. Pakistan’a yardımlarını üç kat artırarak beş yılda 7.5 milyar dolar ödeyeceği sözü veren Obama, Pakistan’dan El Kaide ve diğer savaşçı güçlerle mücadelede daha aktif olmasını istedi.
Uzmanlar bu yeni stratejinin ABD’nin sözde terörle savaşında ABD’nin yanında yer aldığı için zaten yıllardır silahlı güçlerin saldırılarına uğrayan Pakistan için zor günlerin geldiği anlamına geldiğinden korkuyorlar.
İslamabad’daki Uluslararası Kaidi Azam Üniversitesinde yardımcı doçent olan Dr. İştiyak Ahmed, Afganistan’a yeni asker gönderme planının sınır ihlallerini de artıracağını söylüyor.
Dr. Ahmed, “Bu Afgan- Pakistan sınırında askeri hareketliliği artıracak bir plan maalesef Pakistan’ın çok fazla seçeneği yok bu sebeple Pakistan çok dikkatli davranmalı” dedi. Pakistan’ın ABD’nin yanında yer almasından ötürü 2 yıldan bu yana saldıran silahlı güçlerin bu saldırılarında bin 700'den fazla insan hayatını kaybetti.
Havuç ve sopa
Dr. İştiyak Ahmed, Obama’nın kendisinden önceki başkan Bush’un politikalarını takip ettiğini belirterek şöyle konuştu: “Birçok şey aynı Afganistan’a yeni askerler gönderme fikri Obama’nın daha önce açıkladığı sorunu silahsız yollarla çözme sözü ile taban tabana zıt."
Uzman bir politikacı ve güvenlik analisti olan Şamim Aktar da, Obama’nın Afganistan planının oldukça karmaşık ve kafa karıştırıcı olduğunu söylüyor. Aktar sözlerine şöyle devam ediyor; “Görünen o ki Obama Afgan sorununu politik araçlarla değil askeri araçlarla çözmeyi tercih ediyor.”
Uzmanlar ayrıca ABD’nin Pakistan’a yaptığı yardımların karşılıksız olmadığını vurguluyor. Profesör Ahmed, Amerika'nın kendilerine yardım etmek istiediğini ama aynı zamanda üzerlerindeki baskıyı artırarak silahlı güçlerle savaşmalarını istediğini belirtti.
Politik analist Hüseyin ise, paketin Pakistan’a daha fazla yük yükleyeceği ve yeni sorunlara neden olacağını söylüyor ve ekliyor: “Bu Pakistan liderliğinin zorluklarla mücadele konusunda sınavı.”
Güvenlik analisti Aktar da, başkan Asif Zerdari’nin bu yeni stratejiyi olumlu karşılamasını anlamlandıramadığını söylüyor.
Obama açık olarak Pakistan’a boş çek uzatmayacağını söyledi. Bu Pakistan’ın daha fazla şey yapması için bir sinyaldi. Karaçi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler eski Dekanı Aktar, bu yeni paketi bir tür havuç ve sopa stratejisi olarak görüyor. Aktar'a göre, Obama aynı anda havuç ve sopa stratejisini kullanıyor. Neredeyse Pakistan’ı El Kaide’ye karşı savaşmazsa sonunun kötü olacağı konusunda tehdit ediyor.
Aktar, Afganistan’da ağır askeri kayıplar veren ABD’nin bu kayıplarını önlemek ve askerlerini korumak amacıyla Pakistan ordusunu Taliban’a karşı geniş çaplı bir saldırıya çekebileceğinden endişe ediyor.
Aktar, aynı zamanda ABD’nin yaptığı parasal yardım karşılığında Pakistan’ın ABD’ye sadece aşiret bölgelerinde değil aynı zamanda Güney Batı Belucistan bölgesinde de insansız uçak saldırıları yapma izni verebileceğini tahmin ediyor. Aktar bu durumu, “Eğer Pakistan 1.5 milyar dolar yardım almayı istiyorsa kendi ülkesinde bir iç savaşı göze almalı” şeklinde yorumluyor.
Ağustos 2008 tarihinden bu yana gerçekleştirilen 35 insansız uçak saldırısında 340’dan fazla insan yaşamını yitirdi. Geniş halk kitleleri bu saldırılar sonrası zadeleri doldurarak protestolar düzenlemişti.
İslamabad yönetimi halkın tepkisini dindirmek amacıyla defalarca ABD’ye bu saldırıları tekrar düşünmesi ve ele alması çağrısında bulunmuştu. Pakistan ABD’yi bu saldırıların iç güvenliği ve otoriteyi sarstığı konusunda da uyarmıştı.
Güvenlik uzmanı Aktar, Pakistan hükümetinin bu stratejiyi olumlu karşılamak yerine ABD’ye bu defa hayır demei gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Pakistan hükümetinin bunu yapması bir mucize olur ama bu her bir Pakistanlının ortak arzusu.”
12
El Bağdadi'nin yakalandığı iddiası Irak'ı kan gölüne çevirdi
Irak'ın üç farklı bölgesinde peşpeşe patlamalar meydana geldi. Şu ana kadar 80 kişi öldü, çok sayıda yaralı var
Haber Merkezi, Orta Doğu23 Nisan 2009Bu haber 209 kez okunmuştur.
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Irak İslam Devleti Örgütü lideri Ebu Ömer el-Bağdadi'nin yakalandığı iddiası Irak'ı karıştırdı.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Irak Hükümetinin televizyon kuruluşunun geçtiği haberde, önce öldürüldüğü, sonra ise canlı olarak ele geçirildiği iddia edilmiş, ancak görüntülere yer verilmemişti.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Bu haber üzerine ülkenin pek çok noktasında peş peşe patlamalar yaşandı.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İlk patlama haberi Bağdat'tan geldi. [/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Irak Polisine yönelik eylemde, aralarında sivillerin de bulunduğu 28 kişi öldü.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İkinci patlama haberi El-Kaide'nin en güçlü olduğu Diyala'dan geldi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Canlı bomba eyleminde hedefte İranlı turistler ve Irak polisi vardı. Bu saldırıda 45 kişi yaşamını yitirdi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]63 kişi yaralandı.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İranlı turistlerin şii inancına göre kutsal kabul ettikleri ve hacı oldukları Kerbela Kentine gittikleri öğrenildi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Bir başka patlama haberi kuzeydeki Musul'dan geldi. Ancak konuyla ilgili bilgiler henüz netleşmedi.[/FONT]
Irak'ın üç farklı bölgesinde peşpeşe patlamalar meydana geldi. Şu ana kadar 80 kişi öldü, çok sayıda yaralı var
Haber Merkezi, Orta Doğu23 Nisan 2009Bu haber 209 kez okunmuştur.
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Irak Hükümetinin televizyon kuruluşunun geçtiği haberde, önce öldürüldüğü, sonra ise canlı olarak ele geçirildiği iddia edilmiş, ancak görüntülere yer verilmemişti.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Bu haber üzerine ülkenin pek çok noktasında peş peşe patlamalar yaşandı.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İlk patlama haberi Bağdat'tan geldi. [/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Irak Polisine yönelik eylemde, aralarında sivillerin de bulunduğu 28 kişi öldü.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İkinci patlama haberi El-Kaide'nin en güçlü olduğu Diyala'dan geldi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Canlı bomba eyleminde hedefte İranlı turistler ve Irak polisi vardı. Bu saldırıda 45 kişi yaşamını yitirdi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]63 kişi yaralandı.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]İranlı turistlerin şii inancına göre kutsal kabul ettikleri ve hacı oldukları Kerbela Kentine gittikleri öğrenildi.[/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif][/FONT]
[FONT=Century Gothic, Trebuchet Ms, serif]Bir başka patlama haberi kuzeydeki Musul'dan geldi. Ancak konuyla ilgili bilgiler henüz netleşmedi.[/FONT]
düşmanın üstüne gidemiyorsan eğer
eğer "yaradandan" çok korkuyorsan ondan
kölece de olsa yaşama tutkun
aşkınsa yaradana sevginden
ve fikir dediğin eğer
kaçanın can simidi
kuş tüyünden bir yataksa
öfkeden ıraksa
sığınaksa
ve inanç dediğin
yürüyeni durdurmaksa
sen! kötü kadından beter
git kuyruk salla düşmanına
yaran, zararsızlığını göster
ve seyret elde silah döğüşeni
eğer "yaradandan" çok korkuyorsan ondan
kölece de olsa yaşama tutkun
aşkınsa yaradana sevginden
ve fikir dediğin eğer
kaçanın can simidi
kuş tüyünden bir yataksa
öfkeden ıraksa
sığınaksa
ve inanç dediğin
yürüyeni durdurmaksa
sen! kötü kadından beter
git kuyruk salla düşmanına
yaran, zararsızlığını göster
ve seyret elde silah döğüşeni
11 Mayıs 2009 PazartesiİŞGALCİ CONİLER ÇILDIRIYOR! 5 ÖLÜ
Bağdat'taki ABD üslerinden birinde yaşanan olayda ABD'li asker cinnet getirerek, 5 ABD askerini vurdu.
Bağdat'taki Amerikan üssünde beş Amerikan askerinin vurularak öldürüldüğü açıklandı.
5 askerin, öğleden sonra Bağdat Uluslararası Havaalanı yakınlarındaki Amerikan üssü "Camp Liberty"ye açılan ateşte öldüğü belirtildi.
Daha önce Bağdat Uluslararası Havaalanı yakınlarındaki Amerikan üssü "Camp Liberty"ye açılan ateşte öldürüldüğü haber verilen 5 Amerikan askerinin bir başka Amerikan askeri tarafından vurulduğu, ABD Savunma Bakanlığından (Pentagon) bir yetkili tarafından duyuruldu.
Washington'daki bir başka üst düzey askeri yetkili de sadece bir Amerikan askerinin 5 asker arkadaşını öldürdüğü dışında henüz üste olanlar hakkında ayrıntı bilmediğini söyledi.
Bu arada, Irak'taki bir ABD askeri sözcüsü, bu ülkedeki ana üslerden birinde ateş açarak 5 asker arkadaşını öldürülen Amerikan askerinin gözaltına alındığını bildirdi.
Söz konusu olay, Irak'ta 10 Nisandan bu yana tek bir saldırıda en fazla Amerikan askerinin öldüğü olay oldu.
Kuzeydeki Musul kentinde 10 Nisanda, bir polis merkezi yakınında düzenlenen intihar saldırısında 5 Amerikan askeri ölmüştü.
Öte yandan, bu ay başında Irak'ın kuzeyinde bir askeri eğitim merkezinde de Irak askeri üniforması giymiş bir kişinin 2 Amerikan askerini öldürdüğü haber verilmişti.
Irak'tan son olayla ilgili gelen ilk haberlerde, 5 Amerikan askerinin üste düzenlenen saldırıyla öldürüldüğü bildirilmişti.
12 Mayıs 2009 SalıKARDAWİ
APA'YI PROTESTO EDİN! 
Dünya Müslüman alimler Birliği, İslam ve Peygamberimiz hakkında kötüleyici sözlerinden dolayı, özür dileyene kadar Vatikan ve Papa ile her türlü ilişkinin kesilmesine karar verdi.
Dünya Müslüman alimler Birliği, İslam ve Peygamberimiz hakkında kötüleyici sözlerinden dolayı, özür dileyene kadar Vatikan ve Papa ile her türlü ilişkinin kesilmesine karar verdi. Bilindiği üzere cumartesi günü papa Ürdü’ne gelmiş ama özür dilemekten kaçınmıştı.
Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Prof. Doktor Yusuf Karadavi Papa’nın Ürdün’e ziyaretine karşı çıkan Ürdün’deki Müslüman kardeşleri desteklediğini açıkladı. Katar’ın başkenti Duha’daki Ömer b. Hattap camisinde verdiği hutbede şöyle dedi: “Bu tavrınız da sizinle beraberim. Çünkü Papa Müslümanlara, Hz. Muhammed (a.s)’a ve İslam dinine hakaret etmiştir.”
Ayrıca Karadawi, Müslümanlara, Ürdün de Papa ile görüştüklerinde Peygamber efendimize hakaret ettiğinden dolayı özür dilemesi gerektiğini söylemeleri çağrısı yaptı. Karadawi, ‘El Cezire kanalında yaptığı açıklama da Papa’nın İslam ülkelerini gezmesi, Peygamberimizi kötülemesine özür olarak kabul edilemez.’dedi.
Hristiyan dünyasının ruhani lideri Papa 2006 yılında Papalık makamına seçildikten birkaç ay sonraki bir konuşmasında İslam’a hakaret etmiş ve İslamın sadece kılıç ile yayıldığını öne sürmüştü.
Papa Ürdün’e gitmeden, gelmesine karşı çıkan sesler yükselmeye başladı. Öyle ki Cuma hutbelerinde imamlar halka, papanın karşılama törenlerine katılmamaları gerektiğini belirtiyor.
Yusuf Kardavi geçen Cuma’daki hutbesinde de: “Papa hiçbir sebep yokken İslam’a hakaret etmiştir. İslam’ı şiddet dini olarak vasıflandırmış ve İslam peygamberine de saldırarak, peygamberimizin yeni bir din ile gelmediğini ve kılıç ile bu dini yaydığını söylemişti.
Karadawi, Papa’yı misafir ettiğinden dolayı Ürdün hükümetini de eleştirerek: “Papa Ürdün’e gelmede önce özür dileyip Müslümanlar ile arasını düzeltmesini söylemelerini beklerdik.” dedi.
Karadawi: “Biz dünya Müslüman Alimler Birliği olarak peygamberimize ve dinimize hakaretinden dolayı özür dileyene kadar Papa ve Vatikan ile ilişkilerimizi kesmeye devam edeceğiz.”şeklinde konuştu.
ABD ve Pakistan'ın ortak hedefi: Beytullah Mesud
Veziristan'daki kanlı operasyonu ABD ile birlikte yürüttüğü operasyonundaki hedefini açıkladı: Beytullah MesudPakistan ordusunun Taliban direnişçilerine karşı bir cephe daha açma planı olduğu iddia ediliyor. Bu yeni yapılacak operasyondaki hedef ise Afganistan'a bağlı sınır bölgelerini kontrole çalışmak.
İngiltere'nin "The Telegraph" gazetesinin yayınladığı rapora göre, Swat ve Boner bölgelerinden sonra Pakistan ordusu gelecek ayın başında Veziristan'ın aşiret bölgelerine yeni operasyon düzenlemeyi planlıyor.
Kaynaklar, Pakistan ordusunun Haziran'ın başında 'Veziristan' bölgesinde çok büyük operasyonu düzenleyeceğini, bu operasyonda Pakistan ordusundan çok fazla sayıda askerler katılacağını belirtiyor.
Kaynaklar, ayrıca bu operasyonda en büyük hedefin de Taliban hareketinin başkanı 'Beytullah Mesud' olacağı iddia edildi. Beytullah Mesud'un Veziristan'da çok güçlü olduğuda gelen haberler arasında...
Kaynaklara göre, ABD Cumhurbaşkanı Barak Obama'nın iktidara geldiğinden bu yana Pakistan'a Vaziristan'a saldırması için baskılarını arttırmış durumda...
34 yaşındaki Beytullah Mesud geçen mart ayında Lahor'daki bir Polis eğitim merkezine saldırıların sorumluluğunu kabul etmişti. Mart ayında da ABD Beytullah Mesud için 5 milyon dolar vereceğini de bildirmişti
Uzmanlara göre, ABD'nin Afganistan'daki komutanının görevden alınarak yeni askeri komutanının tayin edildiği sırada bu tür haberlerin gelmesi ise dikkat çekiyor.
Ubeyd Rahman- Lahor / Dünya Bülteni
Veziristan'daki kanlı operasyonu ABD ile birlikte yürüttüğü operasyonundaki hedefini açıkladı: Beytullah MesudPakistan ordusunun Taliban direnişçilerine karşı bir cephe daha açma planı olduğu iddia ediliyor. Bu yeni yapılacak operasyondaki hedef ise Afganistan'a bağlı sınır bölgelerini kontrole çalışmak.İngiltere'nin "The Telegraph" gazetesinin yayınladığı rapora göre, Swat ve Boner bölgelerinden sonra Pakistan ordusu gelecek ayın başında Veziristan'ın aşiret bölgelerine yeni operasyon düzenlemeyi planlıyor.
Kaynaklar, Pakistan ordusunun Haziran'ın başında 'Veziristan' bölgesinde çok büyük operasyonu düzenleyeceğini, bu operasyonda Pakistan ordusundan çok fazla sayıda askerler katılacağını belirtiyor.
Kaynaklar, ayrıca bu operasyonda en büyük hedefin de Taliban hareketinin başkanı 'Beytullah Mesud' olacağı iddia edildi. Beytullah Mesud'un Veziristan'da çok güçlü olduğuda gelen haberler arasında...
Kaynaklara göre, ABD Cumhurbaşkanı Barak Obama'nın iktidara geldiğinden bu yana Pakistan'a Vaziristan'a saldırması için baskılarını arttırmış durumda...
34 yaşındaki Beytullah Mesud geçen mart ayında Lahor'daki bir Polis eğitim merkezine saldırıların sorumluluğunu kabul etmişti. Mart ayında da ABD Beytullah Mesud için 5 milyon dolar vereceğini de bildirmişti
Uzmanlara göre, ABD'nin Afganistan'daki komutanının görevden alınarak yeni askeri komutanının tayin edildiği sırada bu tür haberlerin gelmesi ise dikkat çekiyor.
Ubeyd Rahman- Lahor / Dünya Bülteni