Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

NAMAZ VAKİTLERİNİN SIRRI.... (1 Kullanıcı)

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Selamünaleyküm Kardeşim. emeğine sağlık ALLAH razı olsun.
ALLAHım gereğince AMEL etmeyi nasip etsin.
Nazlım Niyazım Namazım....

Selametle kalınız...
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
________________________________________



Kılmazsam yaşayamam diyebilmek

Biz her namazı son namaz olarak kılarız. İkindiyi kıldık. Şu an ölebiliriz. Akşama yetişirsek, akşamı da son namazımız gibi kılarız. Yatsıya yetişmek diye bir garanti yok elimizde... İnsanın ölmesi çok basit... Kalp durdu mu işimiz bitti. Kalbimizi çalıştıran ALLAh , kalbimize dur dese, bir sonraki namaza yetişemeyiz!

İnsanda tembellik kulağı vardır. Yani her insanda zaman zaman tembellik olabilir. Önemli olan, tembellik ibadete mani olmasın. Dinlenmek iyidir. Uyku ne büyük nimet. Amma uykuyu tembelliğe dönüştürmesi kötü. Uyuyalım amma sabah namazına engel olmasın. Tembellik duygumuz içimizden üflüyor; "Yahu yat!" Açlık kulağımızla açlığımızı hissediyoruz mesela. Organların insanlara hükmetmesidir bu. Vücut diyor ki: "Ben yorgunum!" Onun sözüne kulak asıp yatıyoruz.
İnsan ebediyen yaşayacağını zanneder. Ölmek aklına bile gelmez. İnsan şöyle düşünmeli: "Ölmeden şu akşam namazımı da kılayım..."
Ben bu yaşa geldim. Düşünüyorum; elimde hiçbir şey yok. Öldüğüm anda elimde kalacak tek şey ibadetler... Tek kazancım ibadetler. Gerisi boş... Çok güzel yemekler yedik. Hepsi gitti. Gezdik eğlendik. Hepsi geçti. Para biriktirdik, yiyemedik. Şöhretimiz dağlar kadar yükseldi. İşe yaramadı. Elimizde bir tek şey kaldı. İman ve ibadet... Sanki ömrümüz boşa geçti. Her şey boşmuş...
"Her gün her gün ekmek yersin, su içersin, havayı teneffüs edersin; sana onlar usanç veriyor mu? Madem vermiyor; çünkü ihtiyaç tekerrür ettiğinden usanç değil, belki telezzüz ediyorsun. Öyle ise, hane-i cismimde senin arkadaşların olan kalbimin gıdası, ruhumun ab-ı hayatı ve lâtife-i Rabbaniyyemin hava-yı nesîmini cezb ve celb eden namaz dahi, seni usandırmamak gerektir." (21. Söz)

Bir ömür boyu nefes alıp verdik. "Yeter artık, nefes almayacağım!" diyor muyuz? Bir ömür boyu su içtik. "Artık su içmeyeceğim!" diyor muyuz? Öyle bir iman gerek ki, namaz su gibi, hava gibi olsun...

"Kılmazsam yaşayamam." diyebilmek...
Ben öyle şahıslar gördüm ki, odasında bir tane rahle var. Kendisi kıbleye dönmüş, namazda oturur gibi oturuyor. Uykusu gelirse, başını rahleye koyuyor. Her anı secdede... "Namaza doyamıyorum!" diyor. Rabb'imiz böyle mübarek kulları ne de güzel övüyor: Onlar ki namazlarını sürekli kılarlar aksatmazlar. (Mearic 70/23) Onlar ki namazlarını muhafaza ederler. (Mearic 70/34)

Eğlenceler, dünya hayatının meşgaleleri bize hastalık verirken, namaz kılmak, hastalıklarımıza ilaç gibi tesir ediyor. Kalbimiz rahatlıyor. Üzüntümüz hafifliyor. Elemler geçiyor...

Biz namazı bitirdik, sarhoş kadehi bitirdi, kumarbaz oyunu bitirdi...

Bugün, şu an ölsek, namazımız bize arkadaş, yoldaş. Gerisi burada kalacak...

alıntı

kesınlıkle katılıyorumm..ınsan yemek ıcmek gbı hayatına yerlestrmelı namazı...ımanın ıkız kardesı demısler ee daha ne olsun!:H
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Selamün Aleyküm dost yürekli kardeşim.
Güzel yüreğinize sağlık olsun inşallah..Allah c.c bizleri ibretlenenlerden kılsın ve namazlarımızı, ehemmiyetini kavrayarak kılmamıza vesile eylesin inşallah bu önemli paylaşımı..

''Onlar namazlarında devamlı ve samimidirler.'' ayet-i kerimesindeki övgüye mazhar olmak duası ile..Dualarımdasınız güzel kardeşim..Rabbimize emanetimsiniz inşallah..B) Muhabbetle..B)

 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38

Esselamun aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü.
Allah razı olsun kardeşim,
Namazın dindeki yeri, başın vücuttaki yeri gibidir,
Namaz dinin direği olduğuna göre, terk edersek dinimizi yıkmış oluruz kardeşim,
Selam ve baki dua ile kalın.

 

Lunada

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Çok güzel bir paylaşım.Allah razı olsun.Teşekkürler.
 

sonayg

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 May 2008
Mesajlar
455
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
1-Sabah namazını terk edenin yüzünde nur olmaz
2-Öğle namazını terk edenin rızkından bereketi kalkar
3-İkindi namazını terk edenin vucudunda takat olmaz
4-Akşam namazını terk eden evladının hayrını görmez
5-Yatsı namazını terk eden uykusunda rahat edemez
6-Namazdan alıkoyan rızka(işe)ALLAH c.c.bereket vermesin diyerek Peygamber efendimiz sallalahu aleyhi vesselem beddua etmiştir ki onun duası mutlak kabul olur…..
bunları ilk defa duyuyorum sağolasın Allah razı olsun Allaha emanet ol
 

ALİCİİ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 May 2008
Mesajlar
13
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Allah cc razı olsun inşallah.
Güzel bir paylaşım.
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
41
Konum
sakarya
-Namazdan alıkoyan rızka(işe)ALLAH c.c.bereket vermesin diyerek Peygamber efendimiz sallalahu aleyhi vesselem beddua etmiştir ki onun duası mutlak kabul olur…..



selamun aleykum kardeşim.çok acıki bende namazlarımı doğru bir şekilde eda edemiyorum:(Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim allaha emanet olun
 

baturay.m

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
98
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
Konum
İST.
Cemaatle namaz kilmak

Cemaatle namaz kilmak

Cemaatle kılmak vacibdir diyen âlimler çoktur. (Vacibi, özürsüz bir kere bile, terk etmek günah olur) diyen âlimler vardır. Terk etmeyi âdet ederse, sözbirliğiyle günah olur. Sünneti terkse, günah olmaz. (Redd-ül-muhtar)
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Cemaati terk edip evde namaz kılan, sünneti terk etmiş ve sapıtmış olur.) [Müslim]
(Ezanı duyup da cemaate gitmemek, asilik ve bedbahtlıktır.) [Taberani]
(Geceleri ibadet eden, gündüzleri oruç tutan, cemaate gelmezse Cehenneme gider.) [Tirmizi]
(Sabahı cemaatle kılmak, yatsıdan iki misli daha faziletlidir.) [İbni Huzeyme]
(Emekleyerek de olsa, yatsı ve sabahı cemaatle kılmaya gidin!) [Taberani]
(Sabah namazını cemaatle kılan, Allahü teâlânın himayesindedir.) [İbni Mace]
(Hastalar, çocuklar ve kadınlar olmasaydı, sabah namazı için, mazeretsiz cemaate gelmeyenlerin evlerini yakardım.) [İ. Ahmed, İbni Mace] (Bu hadis-i şerif, sabah namazı için camiye gelmenin önemini bildiriyor. Ev yakmak tabiri bir deyimdir, işin önemini gösterir. Yoksa evin yakılması gerektiğini göstermez.)
Bir mazereti olmayan, beş vakti cemaatle kılmaya çalışmalı. Evde de cemaatle kılınabilir.
ALLAH kıldığımız tüm namazlarımızı kabul etsin. AMİN..........
 

cihanyangin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Tem 2008
Mesajlar
66
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Ikindi namazi ve önemi

Ikindi namazi ve önemi

İKİNDİ NAMAZI VE ÖNEMİ

Kur ’ an-ı Kerimde “Namazlara ve özellikle de orta namaza devam edin ; huşu içinde, Allah için namaza durun” ( Bakara Süresi, 238 ) ayetinde geçen “orta namazın” ın ikindi namazı olduğu ifade edilmektedir.

İkindi namazının önemi konusunda Hz.Peygamberden pek çok hadis nakledilmiştir.Bir rivayete göre Hz.Peygamber; “Kim iki serin zamanın namazını kılarsa cennete girer.”( Müslim, Mescid,215 ) demiştir.Başka bir rivayette “Güneşin doğumundan ve batımından önceki namazları kılanlar, asla cehenneme girmeyecekler” ( Münziri, Terğib 1/290 ) denilmiştir.Hz. Ebu Hüreyye’ nin naklettiği bir hadiste şöyle denilmiştir.Hz.Peygamber buyurmuştur ki; sırayla gece ve gündüz melekleri sizlerle beraber olurlar.Sabah ve ikindi namazlarında bir araya gelirler; sonra gece vakitlerinde sizin yanınızda olan melekler göklere yükselir.Allah onlara ; kullarımı ne halde bıraktınız? Diye sorar.Onlarda onlardan ayrıldığımız sırada namaz kılıyorlardı, derler.”(Münziri Tergib 1/293)

Hz.Peygamber’ in “Ahzab” savaşı sırasında kendilerini ikindi namazını kılmaktan alıkoyan müşrikler için çok ağır sözler sarfettiği nakledilmektedir.(Hak Dini Kuran Dili, 2 / 810 )

İkindi vaktinin ve namazının bu kadar önemli görülmesini izah ederken İslam alimleri, ikindi namazı vaktinde herkesin ticaret ve geçimle meşgul olduğunu , dolayısıyla o henganemede işlerinden ayrılıp namaza vakit ayırmalarını manevi karşılığınında yüksek kılındığını söylemişlerdir.



[/B]
 

BaFrALı AhMeT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2008
Mesajlar
136
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Web Sitesi
ahmetcy.tr.gg
Selamun aleyküm

Selamun aleyküm

Selamün aleyküm..Namaz kılmamanın çok büyük çekemeyeceğimiz yükleri var.O yüzden ALLAH(cc)bizi namazdan soğutmasın..
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
41
Konum
sakarya
Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..
Allah, hepimizin muîni olsun!.
 

baturay.m

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
98
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
Konum
İST.
Dualarınız dualarımız olarak yüce rabbimim katında kabul olur inşALLAH. AMİN.
 

rumuzgüller

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Tem 2008
Mesajlar
264
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Konum
istanbul
seccadem

seccadem

Seccadem
Yine seninleyim. Günlük buluşmalarımızdan birini gerçekleştiriyoruz seninle. Günde en az beş kez ayağımızın altına seriliyorsun hiç bıkmadan usanmadan.
Sana dokunuyorum zarifçe… İncitmemek için elimden geleni yapıyorum. İlmek ilmek dokunuşuna gözüm takılıyor. Namazdaki huşumu bozuyorsun diye kızıyorum aslında. Rengarenk olmana takılıyor gözlerim, onun için serzenişim.
Şahidim ol Rabb’ın huzurunda. Beni yalnız bırakma.
Bir gelini hazırlamanın güzel telaşı gibidir, benim seninle hazırlığa geçme anım. Büyük bir saygı ve sevgi ile serilirsin yere… Dokunurum yine sana. Kıyamam basmaya. Sen basmaya o kadar hazırsın ki, selama durursun bana. Derim ben de hemen Bismillah… Yapılacak ne varsa dökülür dilimden, yükselir arşı a’laya. Buluşmanın tatlı huzur ve telaşı sarar beni. Yüreğim pır pır eder, kalbim yerinden fırlayacak gibidir şimdi. Buna mani olmak gelmez senin elinden. Sen beni O’na götürecek vesilelerimden birisin çünkü. Ben ve sen her gün hemhalız ya. Aramıza girmesin hiçbir yabancı. Gelen her yabancı bozar seninle olan muhabbetimi. Özen gösteririm seninle olacağım anlara. Farkındasındır biliyorum. Aynı heyecan ve telaşımı sana da katarım, ondandır bilmem. Gelen yabancı kesinlikle sırasını beklemelidir. Seninle olan buluşma anlarımı asla ertelemem. Ertelemeyi aklımdan bile geçirmem.
Hazırlıklıyımdır seninle buluştuğum anlarda. Öncesinden telaşım başlar. Misafir geleceği zaman annemin acelesinin ve telaşının bir benzeri gibi gelir bana bu telaş. O da büyük bir keyifle bir o tarafa bir bu tarafa koşuşturur dururdu. Bendeki koşuşturmaca da bazen onun koşuşturmacasıdır sanki. Çok uzun sürmez hazırlığım. Temiz ve pak bir şekilde seni karşılamam gerekir ye, telaşım ondandır. Mis gibi kokmak adına her hazırlığı yapmışımdır artık.
Buluşmanın heyecanı sarar beni.
Göz yaşlarımı Sen’den saklayamam. Bütün anlarımı bilirsin. Yakarışlarımı da bilirsin. Dualarımı Sen duyarsın. Mırıldanırım sadece ama, o kadar yakınsın ki, duymaman imkansız. İşte bu nedenle gizli değildir hiçbir şeyim Senden. Hem neden gizleyeyim ki, emin bir dostun sıcaklığı var Sen’de. Bu eminlikle nasıl saklarım Senden dünyamı? İstemiyorum ki saklamak. Sen ve ben günlük buluşmalarımızın telaşında huzur buluruz. Sükuna erer ruhum. Bedenen olan yorgunluğu Sen’in yüzünün bana dönük olmasıyla yok ederim. Bitiririm buluştuğumuz anlarda o yorgunlukları.
Eğilirim usul usul… Tam alnından öpmek gelir içimden. Dokunurum nazikçe. İncitmek istemem seni. Yavaş ama saygılı olurum o demde. Eğilen sadece bedenim değildir. Bütün hücrelerim ve ruhum o eğilmenin manasıyla hazroldadır.
Ruk’u da iken bunun provasını yaparım adeta. Egemenlik artık O’ndadır, her zaman olduğu gibi. Eğilen bedenim bunun canlı tanığıdır. Bütün eylemlerimin yönü O’na dönmüştür. Her şey O’na bakar. Ben ise her şeye. Beni O’na ulaştırmada bana vesile olsunlar diye. Yardımlarını esirgemesin hiç bir şey ve sen değerli seccadem.
Son secdede kocaman bir gül bırakırım tam en uç ve en başa… Finalde kazanmanın haklı gururuyla, bunu bir daha ki sefere, bir demete dönüştürmek üzere ayrılığın geldiğini bile bile, yavaşça uzaklaşırım senden sonra. Kesinlikle bırakmam seni öyle yalnız tek başına ulu orta. Büyük bir özen ve titizlikle eğilirim seni alırım yanıma. Daha sonraki kavuşmanın hasretini o andan itibaren hissederek, ayrılığın geçiciliğini bilerek bırakırım senin için hazırlanmış, evin en güzel yerlerinden olan bir yerlere. Öyle nazlı seyredersin sende karşıdan bizleri. Her an almaya ve kullanmaya müsait bir şekilde, bir asker edasıyla bizi bekleyerek vakit geçirir durursun oracıkta.
Seni dokuyan ellere teşekkür ederek, buluşmak umuduyla, ayrılırız bir dahakine kavuşmak üzere.
Senin kıymetini biliyorum ve onun için buluşma anımıza kadar, sana hasret kalacağımı bilmeni istiyorum. Görüşmek ve kavuşmak umuduyla benim sevgili seccadem…
 

uzgun_42

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Mar 2008
Mesajlar
1,218
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
40
Konum
KONYA
hayirli sabahlar kardeşim.
Eline emegine saglik güzel bir paylaşimdi.
Allah c.c. Razi olsun.
Selam ve dua ile...
 

ipekkk

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Şub 2008
Mesajlar
49
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Bir Profesörün ilk namazı...

Bir Profesörün ilk namazı...

Bir Profesörün İlk Namazı
Prof. Jeffrey Lang

jeffrey_lang.jpg
Amerika'nın muhtelif üniversitelerinde görev yapan matematik Prof. Jeffrey Lang İslam'a giriş hikâyesini yazmış olduğu 'Melekler soruncaya kadar' (Even Angels Ask: A Journey to Islam in America) isimli eserinde derin felsefi düşüncelerle, ruhani duygular arasında ilk namazını şöyle dile getiriyor:

"Müslüman olduğum gün cami imamı, bana namazın kılınışını açıklayan bir kitap verdi. Ancak Müslüman talebelerin buna endişelerini gördüm, bana: "Acele etme, rahat ol, zamanla yavaş yavaş yaparsın" dediler. Ben de kendi kendime, namaz bu kadar zor mu? Dedim ve talebeleri duymazlıktan gelerek, hemen vaktinde beş vakit namaz kılmaya karar verdim. O gece, loş ve küçük odama çekilerek kitaptan abdest ve namaz hareketleri eksersizlerini yaptım, namazda okunacak bazı surelerin Arapça okunuşlarıyla İngilizce anlamlarını ezberlemeye çalıştım. Bu çalışmalar saatlerce devam etti.

İlk namaz denemesi için kendime güven gelince yatsı namazını kılmaya karar verdim. Vakit gece yarısıydı, kitabı alıp banyoya girdim, kitabı açarak, mutfaktaki ilk yemek denemesi yapan aşçı gibi kitaptaki talimatları dikkat ve incelikle bir bir uyguladım.

Abdest bitince odanın ortasında durup, kapı ve pencerelerin kilitli ve kapalı olmasından emin olduktan sonra kıble olarak bildiğim tarafa yöneldim, derin bir nefes aldım ve elimi kaldırarak alçak bir sesle Allahu Ekber dedim. Kimsenin
beni işitmemesini ve görmemesini umuyordum, yavaş yavaş Fatiha suresi ile kısa bir sureyi Arapça olarak okudum. Öyle zan ediyorum ki herhangi bir Arap beni dinlemiş olsaydı benim okumamdan bir şey anlamayacaktı.

İkinci bir tekbir alarak Rükua gittim, rükuda biraz tedirginlik hissettim, çünkü hayatımda hiç kimseye eğilmemiştim. Odada yalnız olduğumu hatırlayınca sevindim. Subhane Rabbiyel azim dediğimde kalbimin hızla çarptığını hissettim. Tekrar tekbir getirerek doğruldum ve artık secdeye varma zamanı gelmişti. Secdeye varmak üzere ellerimi ve dizlerimi yere koyunca dona kaldım, secdeye gidemiyordum, efendisinin önünde başını yere koyan köle gibi yüzümü, burnumu yere koyup kendimi zillet sandığım bir duruma düşüremiyordum, üstelik bacaklarım da katlanamıyordu, utandım gülünç duruma düştüm zannettim.
Bu durumda beni gören, arkadaş ve tanıdıklarımın önünde acınacak ve alay edilecek halimi düşündüm, arkadaşlarımın kahkahalarını duyar gibi oluyordum. 'San Francisco'da Araplar çarptı bu hale düştü' gibi sözler sarf edeceklerini tahayyül ederek zavallı duruma düştüğümü hissettim. Bir müddet tereddüt ettikten sonra derin bir nefes aldım başımı seccadeye koydum, zihnimdeki bütün düşünceleri attım, dikkatimi dağıtacak düşüncelere yer vermeden ikinci secdeye de vardım. Bu esnada kendi kendime "Daha önümde üç tur daha var"
diye düşündüm ve kararlıydım: Neye mal olursa olsun bu namazı tamamlayacağım. Kalan rekâtlarda işler gittikçe daha da kolaylaşıyordu.
Son secdede tam bir sükûnet hissettim. Nihayet teşehhütten sonra selam verdim.

Selamdan sonra bulunduğum yerde olduğum gibi kaldım, geriye dönüp nefsimle giriştiğim savaşı aklımdan geçirdim, bir savaştan çıktığımı hissettim sonra başımı önüme eğerek mahcup bir şekilde "Allah'ım geri zekâlılığımdan ve tekebbürümden dolayı beni bağışla, uzak bir yerden geldim ve daha önümde kat edilecek uzun bir yol var" diye dua ettim.

Bu esnada daha önce hiç yaşamadığım bir şeyi hissettim. Bunu kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Vücudumu, kalbimin bir noktasından çıktığını hissettiğim ve anlatmaktan aciz kaldığım bir dalga kapladı, soğuk gibiydi, ilk etapta irkildim, vücuduma olan etkisinden ziyade garip bir şekilde duygularımı etkiledi ve görünür bir rahmetin varlığını hissettim. Bu rahmet sonra içime nüfuz ederek içimde kaynamaya başladı.

Sonra sebebini bilmeden ağlamaya başladım, ağlamam artıp gözyaşlarım aktıkça, rahmet ve lütuftan harika bir gücün beni kucakladığını hissettim. Günahkâr olmama rağmen, günahlarımdan veya utanç ve sevinçten dolayı ağlamıyordum. Sanki büyük bir set açılmış ve içimdeki korku ve keder sel olup gidiyor. Bu satırları yazarken kendi kendime diyordum: "Allah'ın rahmet ve mağfireti, sadece günahları affetmiyor, o aynı zamanda bir şifa ve bir sekinedir". Uzun bir süre başım eğik bir şekilde öylece diz üstü kaldım.

Ağlamam durunca, yaşadığım deneyin akıl ile izah etmenin mümkün olmadığını anladım, Bu esnada idrak ettiğim en önemli husus ise, benim Allah'a ve namaza şiddetle muhtaç olduğum gerçeği oldu. Yerimden kalkmadan önce de şu duayı yaptım: "Allah'ım bir daha küfre girmeye cüret edersem beni, o küfre girmeden önce öldür ve bu hayattan kurtar, hata ve eksiksiz yaşamanın çok zor olduğunu biliyorum, ancak şunu yakinen biliyorum ki, bir tek gün dahi olsa sensiz yaşamak senin varlığını inkar etmem mümkün değildir".



daha ne söylenebilir ki...
alkis2.gif
 

Rüyam3

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ağu 2007
Mesajlar
2,204
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Selamün Aleyküm

Allah c.c. razı olsun....Hayırlı Cumalar...
 

minoug

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Haz 2008
Mesajlar
250
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Selamün Aleyküm ve Rahmetullah mükemmel GÜZEL VE MÜKEMMEL DİNİMİZİN DEĞERİNİ BİLMELİYİZ.
HAMDOLSUN BİZİ YEDİREN,İÇİREN VE MÜSLÜMAN KILAN RABBİME!!!
 

oznuragan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Haz 2008
Mesajlar
57
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
güzel bir paylaşım.Allah razı olsun kardeşim.selam ve dua ile..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt