paylaşım için teşekkürler,, ben bir sıkıntımı paylaşmak istiyorum,, namaza 17 yaşımda başladım,, şimdi ise 22 yaşındyım.başlarda istekle şevkle kılıyordum, son iki senedir bu istek kayboldu yine de kılıyorum ancak Allah affetsin bir alışkanlıkmıdır yoksa korkumudur nedir bilmiyorum o yüzden kılıyorum,, ama ben bile memnun değilim kıldığım namazlardan,, Allah nasıl memnun olsun diyorum,, Allah beni ve benim gibi durumda olanları kurtarsın inşallah,,,
Allah razı olsun paylaşım için...
Bence bunu namaz kılmayanların bizzat okumasın lazım ..!
Allah razı olsun.
AminAllah razı olsun!
arkadaşlar lütfen benim için dua edermisiniz.zaten çalışma saatlerimden dolayı bazı vakitleri kılamıyordum.şimdilerde hiç kılmıyorum kılamıyorum diyemiyorum.elim ayağım kalbim bağlanmış sanki eskisi gibi namazımı kılmak istiyorum,kur'anımı okumak istiyorum.allah rızası için dua edin selamlar
arkadaşlar lütfen benim için dua edermisiniz.zaten çalışma saatlerimden dolayı bazı vakitleri kılamıyordum.şimdilerde hiç kılmıyorum kılamıyorum diyemiyorum.elim ayağım kalbim bağlanmış sanki eskisi gibi namazımı kılmak istiyorum,kur'anımı okumak istiyorum.allah rızası için dua edin selamlar
Allahu teala namaz kuran aşkı versin.
Allahın sevmesi bize namazı sevdirmesidir.
Ama Ben Kılamıyorum Ailem Karşı Çıkıyor Ben Ne Yapacam
Ama Ben Kılamıyorum Ailem Karşı Çıkıyor Ben Ne Yapacam
Ama Ben Kılamıyorum Ailem Karşı Çıkıyor Ben Ne Yapacam
Bu yazıyı tekrar okuyun ve öyle düşünüp yazın. O sıkıntıları aileniz değil siz çekiceksiniz. Peygamberlerimiz o kadar sıkıntı çekmişler namazı ve önemini bizlere anlatmak için. Karşımıza her ne kadar güçlük çıkarsa çıksın hepsini yenmemiz için...
Şimdi onların sıkıntıları boşa çıkmasın kardeşim. Bu 15 sıkıntıdan kendinizi kurtarın. Asıl uğraştığınız umarım nefsiniz değil de ailenizdir..
Allah'a emanet olun
Allah razı olsun. Namaz kılmayanlara ibretlik bir yazı gerçekten. 14 yaşından beri namazımı kılıyorum. Allah kılmayanlara da nasip etsin inşallah..
Bir Çocuğun Namaz Kılma Öyküsü...
Türkan Hanım dindar bir ailede büyümüştü. Annesi her fırsatta ona ve kardeşlerine namaz kılmalarını söyler, hatta kızarak onları uyarırdı. Türkan Hanım namazın kılınması gerektiğine inanır, ama yine de kılmazdı, çünkü kılmak nefsine zor geliyordu. Bazen başlar, sonra terk ederdi.
Evlendi ve çocukları oldu. Annesi her geldiğinde aynı şekilde namaz kılmaları için ikaz etmeyi sürdürüyor, o da ısrarla kılmamaya devam ediyordu. Çok istemesine rağmen bir türlü nefsine galip gelemiyordu. Bir gün arkadaşları ona oturmaya geldi. İçlerinden biri annesini de yanında getirmişti. Teyze çok mübarekti. Öyle tatlı konuşuyordu ki, onu dinleyen saatler geçse usanmazdı. Teyze bir ara namaz konusuna değindi. O anlatırken, Türkan Hanım annesini hatırlamış ve annesinin eski günlerdeki namaz ikazlarını düşünüyordu. Misafirler de teyzeyi zevkle dinliyordu.
Türkan Hanımın küçük oğlu Zekeriya, dört yaşındaydı. Oynadığı oyunu bırakmış, teyzenin koltuğu dibinde iki elini yumruk yapıp yüzüne dayamış bir şekilde, kıpırdamadan dinliyordu. Annesi ikram için mutfakla salon arasında koşturup dururken mevzu değişmişti. O da onların yanına oturup sohbetin güzelliğine kapılarak çayını yudumlamaya başladı.
“Anne, senin yerine ben namaza başlayacağım”
Tam bu sırada mutfaktan bir gürültü geldi. Arkasından da oğlunun çığlığı duyuldu. Telâşla mutfağa koştu Türkan Hanım. Misafirler de korkuyla peşinden gittiler. Oğlu bir sandalye koyarak lavaboya çıkmıştı. Bir ayağı lavabonun içinde, diğeri ise dışarıdaydı. Sandalye devrilmiş yerde dururken, oğlu da lavabonun kenarında korkmuş bir şekilde asılı duruyordu. Koşup kucağına aldı. Su içeceğini zannederek:
“İsteseydin ben verirdim yavrum, ya düşüp bir yerine zarar verseydin” diye çıkıştı.
Türkan Hanım oğlunun verdiği cevabı, uzun yıllar geçmesine rağmen hâlâ unutamaz; çünkü şöyle demişti çocuğu:
“Anne, ben abdest alacaktım. Teyze dedi ya, namaz kılmayanlara Allah ceza verecekmiş diye. Ben de, sen ceza almayasın diye senin yerine namaza başlayacaktım.”
O an Türkan Hanım, tepeden tırnağa titrediğini hissetti. Allah, yıllarca namaz kılmayan Türkan Hanıma oğlunun davranışıyla müthiş bir ders vermişti. Yavrusuna sarılıp dakikalarca ağladı.
Bu hikâye birçok bakımdan ders verici. Aslında çocuklar büyüklere değil, anne babalar evlâtlarına namazı öğretmeli. Çünkü, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocuklarımıza yedi yaşına geldiklerinde namaz kıldırmamızı ve on yaşına geldiklerinde ise ciddi bir şekilde üzerinde durmamızı emreder.
Çocuklarımıza küçük yaşlarda gerek camilere götürerek, gerek ise evde cemaat yaparak- namazı sevdirmeli ve onlara örnek olmalıyız. Namaz çocuklara tatlı bir üslûpla, sevdirilerek anlatıldığı takdirde çocukların namaza karşı ilgi ve sevgileri kaçınılmaz olur.
alıntıdır...
selamun aleykum kardeşim öncelikle Allah yardımcınız olsun ama bide düşünün ki ne kadar şanslısınız Rabbim size dinimizin gereğini yapma arzusunu bahşetmiş ya bi haber ya umursamaz olsaydınız.Bu uğurda çektiğiniz sıkıntı inşallah günahlarınıza kefaret olur kardeşim.Allah ın üzerimize farz kıldığı ibeadetlere anne babanızın müdahale hakkı yoktur elbette fakat anlaığım kadarıyla size sıkıntı ediyorlar direnin kardeşim vazgeçmeyin inşallah.Son bişe daha sölemek istiyorum anne babanıza rest çekmek yerine dualarınızda onlar içinde hidayet dileyin Rabbim kısa zamanda sizi umduğunuza kavuşturur selam ve dua ile...Aşırı Kominist Bir Ailenin Çocuguyum Gerisini Siz Düşünün Artık Görmediğim Zulm Yemediğim Dayak Laf Kalmadı Halende Öyle Elbette Gizliden Gizliye Elimden Geleni Yapmaya Çalışıyorum Ama Sabah Namazına Niyetlenipte Sırf Aile Baskısı Yüzünden Gidip Abdest Alamamak Kadar Acı Birşey Yoktur Evden Çıkıp Camiye Gitmek Bile Yasak Bunlar Daha Hiçbirşey Ama Az Kaldı Ekonomik Özgürlüğümü Elime Aldığımda Bu Tür İnsanlara Kesinkez Restimi Çekecem Benim Her Zaman Ettiğim Dilimden Düşmeyen Duayı Tekrarlıyorum Allah Hiçkimseyi Hiçkimseye Muhtaç Etmesin Amin!
Ellerine sağlık,cehenneme atılır demişsin ya,GAYYA KUYUSU na atılırmışlar,Cehennemin en derin yeri.Allah ım cümlemizi uzak etsin oralardan...
amin kardeşim
hoşgeldin ve yakşamlar