Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kur’ana göre ibadet (2 Kullanıcı)

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Sual: (Namaz, zekât ve oruç gibi ibadetleri, uyduruk dine, yani hadislere veya mezheplere göre değil Kur’ana göre yerine getirmelidir) deniyor. Hadisler ve mezhepler Kur’ana aykırı mıdır?

CEVAP

Mezhepsizler, (İslam’a göre ibadet edelim) diyorlardı. Demek bunlar da, (Kur’ana göre ibadet edelim) dediklerine göre, mezhepsizlerin başka kolu oluyor. Bu kasıtlı bir reform değilse, çok cahilce bir tekliftir. (Ülkeyi kanunlara, tüzüklere, yönetmeliklere göre değil, sadece Anayasaya göre idare etmelidir) demekten daha yanlıştır. Her şey Anayasada olmaz, Anayasa kanunlara havale eder. Kur’an-ı kerimde namazın farzlarını, namazı bozan şeyleri, namazın rekâtlarını bile bulamayız. Zekâtın farzını, kaçta kaç verileceğini, uşrun ne oranda verileceğini, Kur’an-ı kerimde bulamayız. Namazın, zekâtın, orucun farzlarını, orucu bozanları Kur’an-ı kerimde bulamayız. Bunları Peygamber efendimiz bildirmiştir. Peygamber efendimizin bildirdiklerini de, mezhep imamlarımız açıklamıştır. Onun için namaz, oruç ve zekât gibi ibadetler ancak mezheplere göre uygulanır. Kur’an-ı kerime hatta hadis-i şeriflere göre bile biz uygulayamayız.

Resulullah efendimizin bildirdiklerine ve mezheplere uyduruk din denmesi de, çok çirkin bir iftiradır. Kur’an-ı kerimde, (Resulüme uyun) buyuruluyor. Resulullaha uymamak Kur’an-ı kerime, yani Allahü tealaya uymamak olur. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

(Bazı kibirli kişiler çıkacak, “Allah Kur’anda bildirilenden başka bir şeyi haram kılmadı” diyecek. Yemin ederim ki, benim emrettiğim, yasakladığım, koyduğum hükümler de vardır. Bunların sayısı Kur’andaki hükümlerden daha çoktur.) [Ebu Davud]

(Kur’andan başka delil kabul etmem diyenler çıkacaktır.) [Ebu Davud]

(Hadisi bırak, Kur’ana bak diyerek bana inanmayanlar çıkacaktır.) [Ebu Ya’la]

(Yalnız Kur’andaki helal ve haramı kabul ederim diyenler çıkacaktır. İyi bilin ki, Peygamberin haram kılması, Allah’ın haram kılması gibidir.) [Tirmizi, Darimi]

(Cebrail aleyhisselam, Kur'an gibi, açıklaması olan sünneti de getirdi.) [Darimi]

(Bana Kur’anın misli kadar daha hüküm verildi.) [İ. Ahmed]

İmam-ı Şarani hazretleri buyuruyor ki:

(Bize yalnız Kur’andan söyle) diyen birine, İmran bin Husayn hazretleri, (Ey ahmak! Mesela Kur’anda, namazların kaç rekât olduğunu bulabilir misin?) buyurdu. Hazret-i Ömer, (Farzların seferde kaç rekât kılındığını Kur’anda bulamadık) diyene, (Allahü teâlâ bize, Resulullah’ı gönderdi. Kur’anda bulamadığımızı, Ondan gördüğümüz gibi yaparız. O seferde, 4 rekâtlı farzları 2 kılardı) buyurdu. (Mizan-ül-kübra)


Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Kiri yıkamalı



Kanlı gömlek yıkanmazsa,

Gömlek temiz olur mu hiç?

Kirli gönül ağarmazsa,

Namaz kabul olur mu hiç?



Gönül kiri silinmezse,

Kibir kale’n delinmezse,

Peki ile gelinmezse,

Pirin nazar kılar mı hiç?



Çok kirlidir fani dünya,

Temizlenir sanma suyla,

Erden himmet olmazsa,

Yıllarca pak olur mu hiç?



Yunus gerçeğe ermezse,

Gönlünü aşka vermezse,

Gönüldeki göz görmezse,

Bu baş gözü görür mü hiç?
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
(Bazı kibirli kişiler çıkacak, “Allah Kur’anda bildirilenden başka bir şeyi haram kılmadı” diyecek. Yemin ederim ki, benim emrettiğim, yasakladığım, koyduğum hükümler de vardır. Bunların sayısı Kur’andaki hükümlerden daha çoktur.) [Ebu Davud]
 

Gök Kubbe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ara 2008
Mesajlar
3,422
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
iyi akşamlar paylaşım için teşekkürler
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Ama hala yorum yapıyorsun. Mert ol demedikmi. Yanlız kuran diyorsun ama, çıktı alıcak olsam bir A4 sahifesini doldurur yorumların.

Ne demiştik sadece kurandan delil getirecektin. Bu yazdıklarının hepsi senin görüşün. Hadisi şeriflere uymayın derken, nasıl olurda senin kıt görüşlerine uymamızı isteyebiliyorsun bizden.

Mesela öğle namazını kaç rekat kılıyorsun. Zekatı kaçta kaç veriyorsun. Mesela hamburger yesem, sigara içsem kuran-ı kerimde bunlar orucu bozar diye yazmıyor. Mesela abdestin farzları nelerdir.? Bunları bize göster bakalım ayeti kerime ile.

Ama yorum yaparsan olmaz. Sadece ve sadece Kuran-ı kerimden delil getireceksin. Sen öyle istedin çünkü.


Slmlar.
Yine yazdıklarımdan dolayı banlanacağımı ümit ederek yazılarıma başlıyorum.Aslında yazdıklarınıza cevap vermeyi istiyorum.


"Mezhepsizler, (İslam’a göre ibadet edelim) diyorlardı. Demek bunlar da, (Kur’ana göre ibadet edelim) dediklerine göre, mezhepsizlerin başka kolu oluyor."demişsiniz.
Baştan yanlış yazdınız.Kuran =İslam yada islam =Kuran anlayışı vardır bizde.Yani fırkalara mezheplere bölünmemize gerek yok.Sizdeki gibi İslam =Kuran - Hadis sünnet -icma-kıyas gibi değil.İllaki bizleri de kol kol ayıracaksınız.Dikkat ederseniz ehli sünnet vel cemaatin İslam anlayışını şöylede özetleyebiliriz İslam =Kuran - Hadis sünnet (Buhari ve tirmizi gibilerinin yazdığı kitaplar).-icma-kıyas (din büyüklerinin alimlerinin!! görüşleri karşılaştırmalarıgibi.

"Bu kasıtlı bir reform değilse, çok cahilce bir tekliftir."demişsiniz.
Reform,var olanın yerine yenisini getirmek manalarını taşır.Araştırınız.Biz yeni br şey getirmiyoruz.Kitapta var olanı tekrarlıyoruz o kadar.Çok da cahilce değil bu teklifler.Daha geniş bilgi kaynağı için Uydurulan Din Kuran'daki Din Kuran Kur'an Kuran-i Kerim kuranikerim islam Allah türkçe meal arama çevirisi hadis Tarikatlar mezhepler kadın Namaz Hac Oruç ve Hanif Dostlar gibi sitelerde geniş açıklamalar bulabilirsiniz.

"(Ülkeyi kanunlara, tüzüklere, yönetmeliklere göre değil, sadece Anayasaya göre idare etmelidir) demekten daha yanlıştır. Her şey Anayasada olmaz, Anayasa kanunlara havale eder"demişsiniz.
Hani Kuran hiç bir kitaba benzemezdi.Kendine has bir üslubu vardı.Unuttunuz galiba bir an bunları.O hiç bir kitaba benzemediği için kafirler bile gizli gizli dinlerlerdi hani.Bu arada Üslup ve yazılış tekniği Allah C.C. tarafından belirlenmiş bir kitabı,yazılış ve üslup olarak insani olan bir kitapla özdeşleştirme ve birbiri arasında bağlam kurduğunuz için sizi uyarırım.Birisi Allahtan,diğeri insani.hiç bir şekilde hiç bir kitapla karşılaştırılamaz bile.Allah bu kitabı kendi üslubuna göre indirdi şüphesiz.İnsanların anayasa kitabına benzetmek için değil.
"Her şey Anayasada olmaz, Anayasa kanunlara havale eder."demişsiniz.Evet insan yapımı olan bir kitap bu şekilde dallararına yönetmeliklerine ayrılabilir.Çünkü insan denilen varlık,içinde herşeyin eksiksiz olduğu,detaylıca açıklanmış,detaylandırılmış(Fassalna),hiç birşeyin unutulmadığı,her türlü örneklerin verildiği bir kitabı daha yazmayı başaramadı.Bunu sadece Allahın kitabında görebilirsiniz.
Biz bu kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmadık
Rabbin asla şaşırmaz
Rabbin asla unutkan değildir.


"Kur’an-ı kerimde namazın farzlarını, namazı bozan şeyleri, namazın rekâtlarını bile bulamayız. Zekâtın farzını, kaçta kaç verileceğini, uşrun ne oranda verileceğini, Kur’an-ı kerimde bulamayız. Namazın, zekâtın, orucun farzlarını, orucu bozanları Kur’an-ı kerimde bulamayız."demişsiniz.

Lütfen tekrar düşünün.Tövbeye davet ediyorum sizi.Rabbim unuttumu bunları(Ayetler yukarıda)Rabbim şaşırdımı(Ayetler yukarıda) "Biz bu kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmadık" ayeti neyi hatırlatıyor size.Düşünün ki (kimin başına gelmiştir o da ayrı bir soru ama bu bile es geçilmemiş )süt kardeşlerin bile evliliğine hayır diyen Kuran,zorluk zamanı domuz bile yiyebileceğimizi söyleyen Kuran,her gün vakit vakit kılmamız gereken,terkedilmemesi gereken namaz hakkında açıklayıcı bilgi vermeyecek.Öyle mi?Orucun nasıl tutulacağı ve zekatın nasıl verileceği Kuran da yoktur diyorsunuz öyle mi?Vay ki vay.Bunları Kuran okumuş bir kafir bile iddia edemiyor farkında mısınız?Hocalarınızın sözlerini getirmeseydiniz keşke bana.Lütfen Kuran okuyarak bu eksikliğinizi giderin ve ayetleri -bilmeden söylediğiniz farzediyorum- inkar etmeyin.Şeytan dosdoğru yol üzerinde duruyor maalesef.


(Bazı kibirli kişiler çıkacak, “Allah Kur’anda bildirilenden başka bir şeyi haram kılmadı” diyecek. Yemin ederim ki, benim emrettiğim, yasakladığım, koyduğum hükümler de vardır. Bunların sayısı Kur’andaki hükümlerden daha çoktur.) [Ebu Davud]

(Kur’andan başka delil kabul etmem diyenler çıkacaktır.) [Ebu Davud]

(Hadisi bırak, Kur’ana bak diyerek bana inanmayanlar çıkacaktır.) [Ebu Ya’la]

(Yalnız Kur’andaki helal ve haramı kabul ederim diyenler çıkacaktır. İyi bilin ki, Peygamberin haram kılması, Allah’ın haram kılması gibidir.) [Tirmizi, Darimi]

(Cebrail aleyhisselam, Kur'an gibi, açıklaması olan sünneti de getirdi.) [Darimi]

(Bana Kur’anın misli kadar daha hüküm verildi.) [İ. Ahmed]

İmam-ı Şarani hazretleri buyuruyor ki:

(Bize yalnız Kur’andan söyle) diyen birine, İmran bin Husayn hazretleri, (Ey ahmak! Mesela Kur’anda, namazların kaç rekât olduğunu bulabilir misin?) buyurdu. Hazret-i Ömer, (Farzların seferde kaç rekât kılındığını Kur’anda bulamadık) diyene, (Allahü teâlâ bize, Resulullah’ı gönderdi. Kur’anda bulamadığımızı, Ondan gördüğümüz gibi yaparız. O seferde, 4 rekâtlı farzları 2 kılardı) buyurdu. (Mizan-ül-kübra) demişsiniz.

Burada getirdiğiniz kaynaklar onun bunun görüşleri.
Allah katında tek hüküm sahibinin kim olduğunu anlamak için Kuran okuyunuz.
Yukarıda adı geçen ve Ebu diye başlayan herkes kendi görüşlerini ancak ve ancak hadisler/rivayetler ile kabul ettirebilirlerdi.Tabiki bu sözleri peygamberimize isnat edecekler.İnsani sözlerin,hocaların görüşlerinin bizim için bir önemi yok.Elbetteki Kurandan getir diyeceğiz.Çünkü rabbimizin karşısında bu kitaptan sorguya çekileceğiz.Yukarıda saydığınız isimler biraz düşündüğünüz de çok da alimce laflar etmemişler.Abarttığınız insanların yanlışları benim doğrum olamaz.Sizin de öyle olmalı


Israr ediyorum.Peygamberimizin tüm sünnetleri ve hadisleri zaten Kuran da vardır.İsteyene ayetler Kuranda sizi beklemekte.Israr halinde burada da verilebilir.Buhari ve tirmizinin derlediklerine hiç ihtiyacımız yoktur.


(İnşallah banlanmam bu yazdıklarımdan sonra.Ve bu yazdıklarım inşallah silinmez.Hakkımı helal etmem Vallah billlah.)

Kalın Sağlıcakla Allaha emanet olun.
 
E

es_selam

hiç sormayın yerli yerinde bir koNU VALLAHİ aslında varya o kuranı okuyup bilenler asıl durumun farkında ama ne yazıkki kendilerini düzeltemedikleri için etrafa saldıranlar varya asıl onlar suyu yokuşa götürüyo yani okumayıpta onların söylediklerinden etkilenen insanlar ne olcak bu insanların hali... YARDIM ET ALLAHım yol göster ALLAHım..sizdende ALLAH razı olsun....
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
“De ki: “Allah'a ve peygamberlere itaat edin. “Yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah inkâr edenleri sev­mez.
Allah’a itaat yanında , peygambere itaat edin diyor Rabbımız.Rabbimiz kendisine itaatin yanı başında peygam­be­rine itaat istiyor. Çünkü Allah’a itaat Resule itaattir. Resule itaat, Re­sule tebeiyyet Allah’a itaattir. Allah’a itaatle peygambere itaat eş de­ğerdedir. Çünkü Allah’a itaatin modelidir peygamber. Allah’a itaatin nasıl olacağını bize gösteren peygamberdir. Allah’a itaatin pratiğidir peygamber.
Yani biz hem Allah’a iman ve itaat etmek, hem Resûlüne iman ve itaat etmekle mükellefiz. Yâni hem “Eşhedü en la İlâhe illal­lah” diyerek Allah’a iman ve Ondan başka İlâh olmadığına şehâdet ederken, hem de “Ve eşhedü enne muhammeden abdühu ve Rasûlühu” diyerek Rasûlullah efendimizin örnekli­liğine şehâdet etmek zorundayız. Bizler hem Kur’an okumak, Allah’ın kitabıyla bir­likte olmak, hem de sünnet okumak, sünneti tanımak ve onunla bir­likte olmak zorundayız. Dinde Allah’la peygamberin arasını ayırmaya hakkımız da yetkimiz de yoktur.
Peygamberin görevi sadece bize kitabı ulaştırmaktır, o sadece bir postacı olarak bize Kur’an’ı ulaştırmıştır, peygamberin bunun dı­şında başka bir görevi, başka bir fonksi­yonu yoktur. Binaen aleyh bize Kur’an yeter. Bizim Allah’ın kitabı­nın dışında başka hiçbir şeye ihtiya­cımız yoktur. Biz Kur’an’la be­raber olduk mu, Kur’an’la amel ettik mi bize yeter. Bizim Resûle de, onun örnekliliğine de ihtiyacımız yoktur mu diyorsunuz.Bu büyük zulümdür. Kime karşı zulümdür? Allah’a karşı, Al­lah’ın âyetlerine karşı, Kur’an’a karşı, peygambere karşı işlenmiş en büyük bir zu­lümdür bu. Allah’ın bu kadar apaçık âyetlerini duyduktan, tanıdık­tan sonra bir müslümanın böyle bir zulmün içine düşmesi mümkün değildir.
Çünkü eğer gerçekten peygambere ihtiyaç olmasaydı, pey­gamberin varlığı, peygamberin uygulamaları, peygamberin ha­yatı, peygamberin sünneti bizim için hiçbir değer ifade etmeyecek olsaydı o zaman Allah bu kitabı herkese gönderirdi. Ki­taplarından anladıkları gibi bir hayat yaşarlar olur biterdi. Ama ba­kıyoruz ki Hz. Adem’den bu yana yeryüzünde peygambersiz bir toplum olmadığını, peygamber örnekliliğinde din gön­derildiğini görüyoruz. Allah her topluma o toplum içinden seçtiği peygamberleri önekliğinde din göndermiştir.
Ve gönderdiği bu dinin temel kitabında da kendisine itaatle birlikte peygamberine itaat istiyor.Peki bunu neyle izah edeceğiz. Sadece kendisine itaat isteseydi mesele açıktı. Ama bakıyo­ruz ki kendisine itaatle birlikte peygambere itaati da farz kılıyor Rabbimiz. Bakıyoruz ki kitapsız ve sahifesiz dönem var, toplum var ama pey­gambersiz hiçbir toplum yoktur. Bu neyin ne­sidir? Allah ne anlatıyor bu sünnetiyle bize? Anlatıyor ki mutlak olarak peygamberlere itaat edilecektir. Allah kendilerine itaat edilsin diye peygamber gönder­mektedir.
Öyleyse Resûle itaat olmayan, peygamberin örnekliliğini red­deden bir din anlayışını yasallaştıracak olursak acaba bu âyetleri ne­reye koyacağız? Eğer bu âyetlerde anlatılan peygambere itaatten ka­sıt ona indirilen Kur’an’a itaat anlamına geliyorsa o zaman zaten kita­bının her bir bölümünde kendisine ve kitabına itaati vurgulayan Rabbimizin bir de ayrıca Resûlüne itaati gündeme getirmesinin ne anlamı olacaktı? Ne gerek vardı buna?
Rabbimiz kitabının pek çok yerinde Resûlünün risâletine, Re­sûlünün hayatına, hayatının tertemiz oluşuna şehâdette bulu­narak, örnekliliğine dikkat çekerek ona itaati emrediyor. Evet acaba Rabbimizin Resûlünün hayatını tescil edip onayladığını ıs­rarla bize bildirmesinin alamı ne olabilir? Madem o peygambe­rin hayatı, onun sünneti bizi ilgilendirmeyecekti de neden ısrarla örnekliliğinden söz ediliyor? Neden ısrarla ona itaat vurgulanıyor? Bunu bir düşünelim.
Eğer yüz çevirirlerse… Eğer Allah’a itaatten, peygambere ita­at­ten yüz çevirirler, Allah’a ve peygamberine itaatten çıkarlar, peygam­berin örnekliliğini reddeder, ona itaatten çıkarlarsa bilesi­niz ki Allah böyle kâfirleri asla sevmez. Demek ki Allah’a itaatten çıkmak da kü­fürdür, peygambere itaatten yüz çevirmek de küfür­dür.
"O gün Allah onlara seslenir: "Peygamberlerime ne cevap verdiniz?" der."
Herhalde şöyle mi diyeceğiz: Ya Rabbi senin peygamberin bize bir şey demedi ki, biz ona bir cevap verelim. Bir şey sormadı ki o bize, biz ona cevap verelim. Tamam bir peygamber göndermişsin bize. Bizimle hiç konuşmadı. Bize hiçbir mesaj ulaştırmadı. Bizim dinimizi bize o anlatmadı ki. Bizim dinimizi bize babalarımız anlattı, hocalarımız anlattı. Biz dinimizi onlardan öğrendik. Senin peygamberin zaten bizim dönemde gelmedi. Çok önceleri gelmiş ve kendi toplumunu ilgilendiren sözler söylemiş, uygulamalarda bulunmuş. Bizim onun ne dediklerinden haberimiz yoktu diyeceğiz herhalde. Çünkü peygamberi tanımayan, peygamberin sözlerini, peygamberin uygulamalarını tanımayan bir adam bundan başka ne diyebilir ki?
Peki gerçekten öyle mi? Gerçekten peygamber hiçbir söz söylemeyen, hiçbir teklifte bulunmayan veya teklifleri sadece kendi dönemi insanlarını bağlayan, bizi bağlamayan mı? Hayır Allah’ın Resûlü 60 bin civarında sözü olan, teklifi olan ve bu teklifleri de sadece kendi dönemini değil kıyamete kadar tüm mü’minleri ilgilendiren bir örnekti. İşte bu 60 bin civarındaki peygamber sözüne, peygamber teklifine ve uygulamalarına ne cevap verdiğimiz, nasıl bir tavır takındığımız sorulacak. Ne cevap vereceğimizin kararını siz verin yada dersiniz Allah’ım Kur’an indirdin ya bende ona göre amel ettim peygambere ihtiyaç duymadım dersinizde Allah bu ayetleriyle hükmünüzü verir diyorum
Selam Peygamberimiz Muhammet Mustafa sellelahu aleyhi veselleme onun pak ve temiz ailesi ve ashabına onun sözlerini bize kadar ulaştıran alimlerimize olsun
selametle
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Kur'anın eksik olduğunu söyleyen yok bunu bizim söylediğimiz iddaasında siz bulunuyorsunuz.

Peygamber Kur'anın örnekleyicisidir postacı değildir ve bizdende bu örneğin örnek almamızı rabbimiz istemektedir.siz örnek almak istemiyorsanız almayınız fakat burda insanları yanlış yönlendirmeye kalkmayınız.Sizin dediğiniz gibi ise sizde bizde kurtuluruz eğer bizim dediğimiz gibi ise (ki öyledir) size cehennem yolu gözükür.

Peygamberin günahkar olduğunu söyleyecek kadarda cahilsiniz birde Kur'anı anlayım yaşayacaksınız ha sizin şu yazınıza herkes güler Allah Peygaberiniz günahsız oldugunu bildiriyor siz ise günah işlediğinden bahsediyorsunuz yuh yani

Kelimeleride öteye beriye çevirmeyiniz ayetlerden haberimiz var Allah'a şükür hangi kelimenin ne olduğunu anlarız.Onun için burda ayetleri kelimelerin manalarını örtmeye kalkmayınız.Haddinizi bilin ve davetinize sizi davet ediyorum.
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Rabbim hidayet eylesin diyorum.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
--------------------------------------------------------------------------------


Sevgili huyela kardeşim Hadisler ve mezheplerin bir bölümü Kuran'a aykırıdır. İçinde Kuran ile çelişmeyen her hadisi doğru olarak düşünebilirsin aynı şeyi mezhepler içinde kabul edebilirsin ama örneğin hadislerde geçiyor diye bana kimse eşek eti haramdır diye kabul ettiremez ama zamanında haram edilmiştir Kurandaki yenilmeyenler açıkça belli iken kim bana bunu haram diye savunursa dinden çıkar. İletsim denen arkadaşda bunun gibi konuları kastederek Kitabımızın yeterli olduğunu söylüyor
Bana dinin Kemale erdiğini bildiren ayetin Peygamberimize ne zaman geldiğini söyleyebilirmisin sevgili kardeşim
Maide
(3) Ölmüş hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, (henüz canı çıkmamış iken) kestikleriniz hariç; boğulmuş, darbe sonucu ölmüş, yüksekten düşerek ölmüş, boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafından parçalanmış hayvanlar ile dikili taşlar üzerinde boğazlanan hayvanlar, bir de fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı. İşte bütün bunlar fısk (Allah'a itaatten kopmak)tır. Bugün kafirler dininizden (onu yok etmekten) ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim. Kim şiddetli açlık durumunda zorda kalır, günaha meyletmeksizin (haram etlerden) yerse şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Enam
(119) Allah, yemek zorunda kaldıklarınız dışında size neleri haram kıldığını tek tek açıklamışken, üzerine adının anıldığı hayvanları yememenizin sebebi nedir. Gerçekten birçokları nefislerinin arzularına uyarak bilmeden (halkı) saptırıyorlar. Şüphesiz senin Rabbin, haddi aşanları çok iyi bilir.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Siz öncelikle şunu okuyunuz onun üzerinden konuşalım isterseniz.

Sizi ilgilendiren forum diğeri. Siz yanlız kuran demiyorsunuz. O yüzden o foruma bakmanız faydanıza olucaktır.

Devamını konuşuruz inşaallahü teala.

http://forum.islamiyet.gen.tr/hadis...sunnet-kitaplarinda-uydurma-hadis-yoktur.html


--------------------------------------------------------------------------------


Sevgili huyela kardeşim Hadisler ve mezheplerin bir bölümü Kuran'a aykırıdır. İçinde Kuran ile çelişmeyen her hadisi doğru olarak düşünebilirsin aynı şeyi mezhepler içinde kabul edebilirsin ama örneğin hadislerde geçiyor diye bana kimse eşek eti haramdır diye kabul ettiremez ama zamanında haram edilmiştir Kurandaki yenilmeyenler açıkça belli iken kim bana bunu haram diye savunursa dinden çıkar. İletsim denen arkadaşda bunun gibi konuları kastederek Kitabımızın yeterli olduğunu söylüyor
Bana dinin Kemale erdiğini bildiren ayetin Peygamberimize ne zaman geldiğini söyleyebilirmisin sevgili kardeşim
Maide
(3) Ölmüş hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, (henüz canı çıkmamış iken) kestikleriniz hariç; boğulmuş, darbe sonucu ölmüş, yüksekten düşerek ölmüş, boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafından parçalanmış hayvanlar ile dikili taşlar üzerinde boğazlanan hayvanlar, bir de fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı. İşte bütün bunlar fısk (Allah'a itaatten kopmak)tır. Bugün kafirler dininizden (onu yok etmekten) ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim. Kim şiddetli açlık durumunda zorda kalır, günaha meyletmeksizin (haram etlerden) yerse şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Bilalce kardeşim sen Allah'ın sabır isminden nasip almayanlardansın herhalde neyse şimdi sözünü dinleyip gidiyorum yarın inşallah devam edeceğim
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili bilalce kardeşim sana ve senin gibi düşünenlere tek sorum var Kuran ibadet ve cennete gitmek için yeterli bir kitap değildir diyebilirmisiniz?
Lütfen evet demeyin cevap vermesenizde olur.
Bu konuda daha fazla yazmak istemiyorum çünkü kurandaki din adlı site benden daha açıklayıcı olarak detaylandırmış
Sevgili din kardeşlerim Kuran'ı Kerim içindekiler uygulandığında Allah için yeterlidir ama onun istediğinin dışında fazladan yapılanlar sünnete girer sizler fazla yapın ki yapmadığınız veya yanlış yaptıklarınıza kefaret olur inşallah.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Aleyküm Selam sevgili bilalce kardeşim dediğim gibi benim düşüncem belli ama senin dediğin gibi Kuran'ı sünnetle döğüştürme olayına katılmıyorum çünkü Kuran'ın başka kitaplara karşı yenilme ihtimali yok. Zaten bu konuyu daha önceden başka bir sitede fazlasıyla yazdığım için tekrar yinelemek istemiyorum ama sorduğun soruya cevap vereyim
Ahzab
(72) Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek
istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalimdir, çok cahildir.
Bu ayette bırakılan emanetin ne olduğuda yazar. Bilmeyenlere!!!
72. İnna aradnel emanete ales semavati vel erdı vel cibali fe ebeyne ey yahmilneha ve eşfakne minha ve hamelehel insan innehu kane zalumen cehula

Enam9 Eğer onu (Peygamberi) bir melek kılsaydık yine onu bir adam (suretinde) yapardık ve onları yine içinde bulundukları karmaşaya düşürmüş olurduk
İsra
(95) De ki: "Eğer yeryüzünde, (insanlar yerine), yerleşip dolaşan melekler olsaydı, elbette onlara gökten bir melek peygamber indirirdik."
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili Bilalce kardeşim Allah hidayetini artırsın Sen benim cevap vermeye tenezzül edeceğim tarzda kibarca yazışma yolunu tercih edene ve benden özür dileyene kadar mesajlarına benden cevap alamayacaksın.
Sevgili dusunur kardeş Allah adın gibi olmanı ve ondan sonra mesaj yazmanı nasip etsin inşallah
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Selamun Aleykum
Şunu unutmamak lâzımdır ki, fena bir adama "İyisin, iyisin!" denildiğinde iyileşmesi ve iyi adama "Fenasın, fenasın!" denildiğinde fenalaşması çok vuku bulur. Şuna buna çatmak, kâfir veya münafık damgasını basmak, damarlara dokundurucu konuşmalar yapmak, İslâm'a uygun bir .üslûp değildir, zararlıdır. İslâm'a hizmet, Kur'ân ahkâmım tatlı dille anlatmak ve kendi nefsinde yaşamakla olur. Kötü sözlerden, kırıcı davranışlardan kaçınalım. Güleryüzlü, tatlı dilli olmaya çalışalım. Bizden beklenen budur.

Vazifemiz yara açmak değil, açılmış yaralan sarmaktır. Yıkmak değil, yapmaktır.

Meşhurdur Güleryüzlü sirkeci tatlı dili sayesinde müşterileri toplamış, alâka görmüş. Ekşi yüzlü, sert ifadeli balcı da balıni satamamış, müşterileri kaçırmıştır. Neden? Çünkü birinin elinde bal, yüzünde sirke; diğerinin elinde sirke, fakat sureti ve dili bal gibi tatlı... 'Kendimize gelelim! İslâm'ın bal gibi hakikatlarından, îmanın nurlarından, kötü davranışlarımızla insanlan mahrum bırakmayalım! böyle zehir zemberek ifadelerle insanlara bisey anlatamazsiniz güzel söz ve tatli dille...
m. celaleddin rumi ne güzel söylemis;
" comertlikte ve yardimda akarsu gibi ol,
sefkat ve merhamette günes gibi ol,
baskalarinin kusurunu örtmede gece gibi ol,
hiddet ve asabiyette ölü gibi ol,
tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol,
hos görmede deniz gibi ol,
ya oldugun gibi görün, ya göründügün gibi ol.!"
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt