SADDAMA RAHMET...
ABDYE LANET...
Saddam Hüseyin'e göre, Bağdat'ın düşmesinde ihanet yok, yakalanması ise en yakın arkadaşının satması sonrasında.
Bir dönem Ortadoğu'nun yakın siyasi tarihine ışık tutması beklenen Saddam'ın hatıralarında, Bağdat'ın düşmesinde, askerinin kendisine ihanet ettiğini kabul etmiyor. Saddam,
'Bağdat düşmedi, işgal edildi, direnişçiler yeniden kurtaracak' diyor.
Sudan'da basılan ve Ürdün gibi satışa sunulan ülkelerde adeta yok satan hatıratta, Saddam Hüseyin, tutuklanışının gerçek hikayesini anlatırken, zindandan kaçma planlarını da, tutuklanmadan önce zaten yaptığını söylüyor.
Saddam Hüseyin hatıratında, oğullarının Amerikalılar tarafından öldürülmesi sonrasında, 'Onlar şehit oldu' diyor ve gurur duyduğunu söylerken, Bağdat'ın düşmesinde, ordunun ihanet iddialarını ise kesinlikle kabul etmiyor.
'
Bağdat düşmedi işgal edildi, direnişçiler Bağdat'ı ihtilalden kurtaracak' diyen Saddam'ın hatıratındaki en ilginç detaylardan biri ise zindandan kaçmayı, tutuklanmadan önce planmış olması.
Eğer yakalanırsa, nasıl kurtulacağının planını bile yapan Saddam, direniş gruplarının ve özel kuvvetlerin işbirliği ile bulunduğu hapishanenin işgal edilmesini hedeflemiş.
Saddam hatıratında, kendisini koruyan Amerikan askerlerinin, hafif ve orta silahlar taşıdığını da belirterek, kaçma girişiminde, bu korkak Amerikan askerlerine iki tokat atarak, silahlarının rahatlıkla elinden alınabileceğini düşünmüş.
Saddam, tutuklama sebebi olarak en yakın ve güvendiği arkadaşlarından biri olan Gays El Namık'ın, mükafatı almak için hainlik yaptığını, yerini Amerikalılara söylediğini belirtiyor.
Amerikalıların Bağdat'a girmesinden sonra sabit bir yerde yaşamayan, devamlı hareket eden, Saddam, çoban elbisesi giyerek gizlenmiş.
Saddam tutuklanış anında Amerikan askerlerine niçin direnmediğini ise 'Irak halkının liderini kaybetmesinden korktuğu' şeklinde açıklıyor. Savaştan önce ülke dışına kaçmamasını da, 'Kendi kendime, nasıl olur da Irak halkını kendi başına bırakarak ülke dışına kaçarım' dedim' ifadesiyle anlatıyor.
Yanındaki Amerikan askerlerinin kendisinden hatıra imzası istediklerini anlatan Saddam, askerlere Irak tekrar bağımsızlığına kavuştuğunda kendilerini misafir olarak davet edeceğini söylediğini ve askerlerin de gelme sözü verdiklerini söylüyor.
Amerikalıların günde iki defa ateşini ölçtüğü Saddam, askerlere sağlığının son derece yerinde olduğunu belirtmek için şakayla karışık; 'Halk isterse evlenebilirim' demiş.
Saddam hatıratında, kendisine Amerikan askerlerine verilen yemekten verildiğini 2006 yılında ise 8 ile 20 Temmuz tarihleri arasında açlık grevi yaptığını da yazdı.
Hatıratında adil bir yönetici olduğunu, bu konuda en yakınlarına karşı bile son derece sert tavır takındığını anlatan Saddam; 'Oğlum Udey, Kamil Hanna'yı öldürdüğü zaman yargıçlardan adil karar vermelerini istedim. Adalet bakanı ve Irak mahkemelerinin bana karşı mahcup olduklarını hissettim ve kendi oğlum Udey'in idamına karar verdim. Ancak Udey'in annesi, Ürdün Kralı Hüseyin'e haber vermiş. Kral Hüseyin bana, eğer Udey'i affetmezse bir daha Irak'a gelmeyeceğini söyledi ve yemin etti. Ben de Arap adetlerine göre öldürülenin velisi affederse, affederim' dedim" ifadesini kullanıyor.
İçişleri bakanıyken üvey kardeşi Vatban İbrahim Hasan'ı da neden görevinden aldığını da şöyle anlatıyor. 'Kardeşim içişleri bakanıyken, şoförü trafik kurallarına uyarak, kırmızı ışıkta durunca, kızarak trakfik lamabasına ateş etmiş. Bunu öğrenir öğrenmez hemen görevine son verdim.'
Hatıratında yargıçın kendisi hakkında idam kararı verdiği anı da anlatan Saddam, o anda hiç korkmadığını, doktorunun sakinleştirici hap alması konusundaki önerilerini de kabul etmediğini ve doktora; 'Dağlar rahat olmak için sakinleştiriciye ihtiyaç duymaz' dediğini aktarıyor.
Hatıratın yayınlanan ilk bölümü tutukluluk döneminde Saddam ile 144 defa görüşen avukatlarından Halil El Dilimi tarafından hazırlandı. Kağıt ve kalem yasak olduğu için 480 sayfalık ilk bölümü Saddam, avukatına sözlü olarak anlattı.
Saddam'ın hatıratında, en tartışma doğuracak bölümlerden biri ise 'Irak'ın Kuveyt'i işgalinin hata, ancak İran ile tutuştukları savaşın doğru olduğunu ifade ettiği bölüm…
Dünya Bülteni