Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İŞTE MÜSLÜMANLARA YAPILANLAR...Guantamono.. (1 Kullanıcı)

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
78034.jpg



Nijerya'da müslümanlar vahşice katledilmiş




Dört gün boyunca korkunç bir katliamın yaşandığı Jos'ta kuyulardan cesetler çıkmaya devam ediyor, bugün 200 ceset bulundu



Cami ve hükümet yetkilileri, Nijerya'daki Jos kenti yakınlarındaki bir kasabada kuyular ve kanalizasyon çukurları içinden cesetler çıkarmaya devam ederken, bölgede planlı bir katliam yapıldığı da belgelendi.

Jos'ta incelemelerde bulunan Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü, yaşananların tam anlamıyla "müslümanlara yönelik planlanmış bir katliam" olduğunu söyledi, soruşturma başlatılmasını istedi.

Nijerya hükümeti yüzlerce müslümanın, hristiyanlar tarafından vahşice katledildiği olaylara dört gün sonra müdahale etmişti.

Jos'daki defin işlemleriyle ilgilenen cami görevlilerinden Muhammed Tanko Şittu, Kuru Karama köyünde bugün 200'den fazla ceset bulunduğunu açıkladı.

Kuyulara atılan ve etrafta terkedilmiş çok sayıdaki müslümanın, 20 ocak günü çoğunluğu müslüman olan Kuru Karama'da "diri diri yakılan ya da kaçmaya çalışırken öldürülenler" olduğu bildirildi. Görgü şahitleri, kendilerine saldıranların "satır, tüfek, sopa ve taş torbaları" ile köye girdiğini ve "camileri, evleri ateşe verip, herkesi öldürdüklerini" anlattı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, köyde yanmış ve parçalanmış 30 civarında çocuk cesedi bulunduğunu, balta ile yaralanan 11 ile aylık kız çocuğunun da hastanede olduğunu kaydetti.


nijerya-jos-musluman.jpg


BİNLERCE KİŞİ KAÇTI

Nijerya'nın kuzeyindeki Jos şehrinde dört gün süren olaylarda çoğu Müslüman 500'ü aşkın kişi öldü. 17 bin kişinin evlerini terketmek zorunda kaldığı şehirde, sokağa çıkma yasağının kalkmasına ve askerlerin bölgeye sevkedilmesine rağmen binlerce insan geri dönmek istemiyor.


Kaynak: Reuters
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
77842.jpg



Bako Haram katliamı için soruşturma



Nijerya Meclisi, El Cezire'de yayımlanan polis katliamı görüntüleri üzerine soruşturma başlattı



Nijerya Temsilciler Meclisi İnsan Hakları, Emniyet ve Adalet Komisyonu, Nijerya polisinin savunmasız sivil halkı katlettiği görüntülerin El Cezire'de yayımlanması üzerine soruşturma başlattı.

Aralarında çocukların ve sakatların da bulunduğu Nijeryalılar'ın Bako Haram'da geçen yıl yaşanan olayların ardından polis tarafından yargısız cinayetlere kurban gitmesi görüntüleri dün haber kanalında yayımlanmıştı.

Soruşturmayı başlatan Abdurrahman Süleyman Kawu, televizyon ekranlarına yansıyan katliamın "ülkenin imajını bir kez daha zedelediğini" söyledi, "eğer izlediğim olay gerçekse, Nijerya Polis teşkilatı yasal koruma görevi dışına çıkmış demektir" dedi, ilk defa ellerinde polis şiddetini kanıtlayan bu kadar güçlü bir delil olduğunu savundu.

Kawu, Jos kentinde geçtiğimiz hafta yaşanan müslüman katliamı ile ortaya atılan iddiaların da, son gelişmeler ışığında, soruşturulması talebinde bulundu.
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Ruslar kanlı katliamlarında yabani sarımsak toplamaya giden 200 kişilik bir gruptan çocukları öldürdü

Geçen Perşembe ve Cuma İnguşetya'nın Arştı ve Dattıh köylerinde Rusların gerçekleştirdikleri kanlı katliamları hakkında yeni detaylar geliyor.



Kavkaz Center'ın elde ettiği bilgilere göre, Çeçenya'nın Açhoy-Martan köyü sakinlerinden büyük kısmı öğrencilerden oluşan yaklaşık 200 Çeçen yabani sarımsak (Allium Ursinum) toplamak üzere İnguşetya'nın Arştı köyü üzerinden ormanlara gitti.



KC haber kaynağı ilk gelen bilgilere göre, Rus kafirleri ormanlık alanda yabani sarımsak toplayıcılarının etrafını kuşattı ve kurdukları mini işkencehanede gün boyunca yeni yetme gençlere çeşitli işkence metotları uygulayarak onları sorguladı.



Bu işkence ve sorgulamalar sırasında ilk verilere göre nerdeyse tamamı öğrenci olan 12 genç öldürüldü.



Öldürülen çocuklardan ve gençlerden bazılarının kimlikleri tespit edildi. Bunlardan ikisi 17 yaşındaki lise öğrencisi Mansur Dahayev ve erkek kardeşiydi. Öldürülen bu gençlerin akrabalarına göre, iki kardeş Mansur Tsurayev'in yabani sarımsak toplama grubu içerisindeydi; ağır silahlı işgal güçlerini karşılarında gördüklerinde şaşkınlığa kapıldılar ve Rusların ellerini havaya kaldırmalarına yönelik taleplerine hemen tepki veremediler.



Öğrencilerden birisi "ben militan değilim" diye bağırınca Rus işgalcilerden yanıt olarak "sizleri militan yapacağız" cevabı geldi. Peşinden açılan ateşle 11.sınıf öğrencisi genç öldürüldü.



Kurbanlardan bir diğerinin isminin ise Vahayev olduğu öğrenildi.



Yabani sarımsak toplayıcılarını Arştı üzerinden ormanlık alana taşıyan Açhoy-Martan sakini otobüs şoförü Dukvaha Elihanov'un akıbeti ise bilinmiyor.



Bu arada Rus kafirler "Umarov'un 14 militanını" öldürdüklerini iddia etmeye devam ediyor. İşgalciler, geçtiğimiz Perşembe ve Cuma günleri Arştı ve Dattıh köylerinin bulunduğu alanda 20-30 Çeçen Mücahid ile "şiddetli çatışmalar" yaşandığında ısrar ediyor.



Hatırlatalım, Kafkasya Emirliği Silahlı Kuvvetleri Sunja Sektörü Mücahid Komutanlığı'nın bir temsilcisi Kavkaz Center'ın haber kaynaklarından birisi ile son gelişmeler ortaya çıkmadan önce bir telefon görüşmesi yapmıştı. Kaynağa göre, mücahidlerin sorumluluk sahasında işgalcilerle herhangi bir temas yaşanmadı.


Kavkaz Center Arştı ve Dattıh köylerin yakınlarında Ruslar tarafından kanlı katliamları hakkında bilgi toplamaya devam edecektır.

Kaynak:Kavkaz Center
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Taliban'ın Fransız Esirlerinden, Sarko'ya Çağrı

Taliban, Aralık 2009 tarihinde esir aldığı iki Fransız asker aracılığıyla Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'e seslendi.

Taliban, 31 Aralık'ta esir aldığı iki Fransız gazetecinin görüntülerini bugün yayınladı. Fransız gazeteciler video görüntülerinde, serebst bırakılmaları için, Taliban'la yapılacak görüşmelerin hızlandırılması istendi.

Fransız gazetecilerden bir tanesi "Biz, üç haftadır buradayız. Fransız hükümetinden istediğimiz bu insanlarla görüşmeleri ve mümkün olan en kısa zamanda serbest bırakılmamızı sağlamaları" dedi.

Bir diğeri ise "Nelerin olup bittiğinden haberim yok. Fakat müzalerelerde ilerlemenin yaşandığını ümit ediyorum. Burada bize iyi davranılsa da geçen günlerin ve haftaların ağırlığını hissediyorum" dedi.

Taliban'ın resmi sözcüsü Zebihullah Mücahid, bugün yaptığı basın açıklamasında, savaş medyanında mücahidler tarafından esir alınan iki Fransız gazetecinin hala hayatta olduğunu, Fransa hükümetine sundukları teklifin hala geçerliliğini koruduğunu belirtti.

Taliban, daha önceden yaptığı açıklamasında, iki gazetecinin serbest bırakılması karşılığında, Afganistan'daki Fransız askerlerinin ülkeyi terk etmelerini istiyor.

31 Aralık'ta kaçırılan Fransız gazeteciler, Fransa 3 kanalı adına çekim yapmak için Kabil'den ayrılmış ve Kapisa bölgesinde kaçırılmışlardı. Kapisa bölgesindeki Fransız birliğinde 700 asker bulunuyor.

Kapisa, Taliban'ın sık sık operasyon düzenlediği bölgelerden bir yer. Fransa askerleri, üslerinden 3 km uzak mesafeye gidebilmek için dahi, geniş güvenlik tedbirleri alıyorlar, ince planlar yapıyor.

Afganistan'da 3300 Fransa askeri bulunmakta.

Kaynak: İsra Haber
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Afganistan'da çatışmalar sürüyor

thumbnail.php

18 Şubat 2010
NATO'nun Afganistan'da başlattığı saldırı devam ediyor. Bugünkü saldırılarda bir NATO askeri öldü. NATO saldırılarında ölen ve yaralanan sivil sayısı ise her geçen gün artıyor.
Afganistan’da işgalin başladığı 2001 yılından bu yana yapılan en büyük saldırı olan "Müşterek" devam ediyor.

NATO tarafından yapılan açıklamada, Taliban’a karşı düzenlenen saldırıda 1 NATO askerinin öldüğü kaydedildi. Açıklamada askerin ölümüne yol açan olay ile milliyeti hakkında bir bilgi verilmedi. Böylece bügün 5’inci gününe giren operasyonda ölen yabancı asker sayısı 10'a yükseldi.

ABD Genelkurmay Başkanı Oramiral Mike Mullen, Afganistan'da NATO önderliğinde düzenlenen geniş çaplı saldırının iyi başladığını, ancak ne zaman biteceğini tahmin etmenin zor olduğunu söyledi.

Temaslarda bulunduğu Mısır'dan İsrail'e geçen Mullen, bir soru üzerine, saldırının ne zaman sona ereceğini tahminin gerçekten zor olduğunu, başlangıçta birkaç haftada tamamlamayı planladıklarını, ancak bunu bilemeyeceğini kaydetti.

NATO güçleriyle Afgan birlikleri, güneydeki Helmand vilayetinin Marcah bölgesinde geçtiğimiz cumartesi günü geniş çaplı saldırı başlatmıştı.

NATO, Afganistan’da sivilleri öldürerek ‘ilerliyor’

NATO saldırılarında hayatını kaybeden sivillerin sayısı artıyor. Bugünkü saldırı da 3 sivilin yaşamını yitirdiği vurgulandı. Böylece 5 günde ölen sivil sayısı 15'i buldu.

NATO’dan yapılan açıklamalarda, “başarıyla ilerlediği” ifade edilen saldırının ikinci gününde 12 sivil öldürülmüştü. Uluslararası Kızılhaç örgütü de, Marjah kentinde kurduğu acil yardım karargahında saldırıdan etkilenen çok sayıda yaralıyı tedavi ettiğini duyurdu.

Afganistan'daki 12 sivilin öldüğü ev bilerek vurulmuş

Afganistan'ın güneyindeki İngiliz güçlerinin komutanı, 12 sivilin öldüğü eve düşen füzenin, hedeflediği yeri vurduğunu söyledi.

General Nick Carter, gazetecilere yaptığı açıklamada, füzenin ne arızalı olduğunu ne de yanlış hedefe düştüğünü söyledi. Carter füzenin olması gereken hedefe ulaştığını belirtti.

NATO'dan yapılan açıklamada ise füzenin hedeften 300 metre saptığı ve "müşterek" adlı operasyonun yapıldığı Marcah'ın dış kesimlerindeki eve düştüğü bildirilmişti. Ölenlerin 6'sının çocuk olduğu açıklanmıştı.

Öte yandan, NATO ve Afgan subaylar, yerel aşiret liderleriyle yaptıkları toplantılarda amaçlarını anlatırken, ele geçirilen bölgelerde güvenliği sağlamak için çok sayıda Afgan polis görevlisinin sevk edilmesinin planlandığı açıklandı.

NATO, 125 bin nüfuslu Marjah kenti ve çevresinde “güvenliği” olabildiğince kısa sürede sağlayıp, buraya yardım ve kamu hizmetleri getirmeyi planlıyor.
Marjah’ta saldırılara ağırlıklı olarak 4 bin civarında Amerikan deniz piyadesinin katıldığı, İngiltere ordusundan askerlerin de Nar Ali bölgesini hedef aldıkları açıklandı.

Saldırıya, kukla Afgan ordusunun yanı sıra işgalci Natoya destek veren Kanada, Danimarka ve Estonya ordusundan da katılım olduğu bildirildi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
9948295.jpg



NATO Afganistan'da yine katliam yaptı



NATO, Afganistan'da sivilleri vurmaya devam ediyor. Son olarak, Birliğin Afganistan'ın güneyinde gerçekleştirdiği bir hava saldırısında "yanlışlıkla" 33 sivil hayatını kaybetti.




Afganistan hükümeti, NATO güçlerinin Uruzgan vilayetinde bir ana yola çıkan üç minibüsü vurması sonucu, 33 kişinin öldüğünü, 12 kişinin de yaralandığını açıkladı.

NATO, bölgedeki savaş uçaklarının içinde isyancıların bulunduğunu sandıkları bir grup araca ateş açtıklarını, ancak daha sonra araçlarda kadın ve çocukların olduğunun fark edilmesi üzerine ateşi kestiklerini açıkladı.

Afganistan kabinesi saldırıyı kınarken, ölenlerin arasında dört kadın ve bir çocuğun bulunduğunu belirtti. NATO ise can kaybı sayısı konusunda açıklama yapmadı.


NATO ÖZÜR DİLEDİ


NATO komutanı General Stanley McChrystal saldırıdan dolayı derin üzüntü duyduklarını belirtirken, Birlik'ten yapılan açıklamada, komutanın şahsen Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai'den de özür dilediği ifade edildi.

Afgan hükümeti ile NATO, operasyondaki sivil can kayıplarıyla ilgili soruşturma başlatırken, Uruzgan'daki hava saldırısının komşu vilayet Helmand'da yürütülen Müşterek Operasyon'la ilgisi olmadığı bildirildi.


ROKETLER EVE İSABET ETMİŞTİ


Taliban'a karşı 2001'den bu yana girişilen en büyük operasyon olan ve yaklaşık 15 bin NATO askeriyle Afgan güvenlik güçlerinin ortak olarak düzenlediği harekatta geçtiğimiz hafta, iki NATO roketinin bir eve isabet etmesi sonucu 12 sivil hayatını kaybetmişti.
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
104 Arakanlı Müslüman Açlıktan Öldü

Myanmar rejiminin baskıları yüzünden topraklarını terk etmek zorunda kalan Arakanlı Müslümanlar, bir umut olarak yerleştikleri Bangladeş’te de büyük sıkıntılar içerisinde yaşam mücadelesi veriyor. Bangladeş’te kamplarda yaşayan Arakanlılar açlıkla mücadele ederken Bangladeş’in Kutupalong bölgesinde 52’si çocuk 104 kişi açlıktan hayatını kaybetti.

Myanmar, 1989 yılına kadar Burma adı ile bilinen bir Güneydoğu Asya ülkesi. Yaklaşık 50 milyonluk nüfusun büyük bir kısmını Budistler oluştururken ülkenin yüzde 4’ü Müslüman halktan oluşuyor. Askeri cunta hükümeti tarafından yönetilen ülkede temel hak ve özgürlükler ihlal edilirken Müslüman halk büyük bir zulüm altında yaşıyor.

Arakan ise Myanmar’ın kuzeybatısında kalan bölge. Arakan nüfusunun önemli çoğunluğunu “Rohingya” Müslümanları ile Budist “Rakhine”ler oluşturuyor. İslam, Arakan’da 8. yüzyıldan itibaren bölgeye gelen Müslüman tüccar ve dervişler vasıtasıyla yayıldı. Arakan’da 1430’da bir İslam devletinin kurulduğu ve bu devletin 1784 yılında Budist krallık tarafından işgal edilinceye kadar 354 yıl bağımsız bir devlet olarak kaldığı bilinmektedir.

1948 yılından beri Budist Myanmar devletinin işgali altında bulunan Arakan’daki Müslümanlar, büyük baskı ve kısıtlamalar içerisinde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Bölgede Müslümanların evlenmeleri, seyahat etmeleri ve okumaları yasak. Müslüman çocukların sadece ilkokula kadar okuyabilmelerine izin veriliyor. Müslümanların seyahat yasakları o kadar geniş ki başka bir kasabaya ailelerini ziyarete gitmek için bile izin almaları gerekiyor.

Bangladeş’te de huzur bulamadılar

Arakan’da Müslüman sayısı 4 milyonu bulurken, Müslüman nüfusun yarısı baskılardan dolayı göç etmek zorunda kaldı. Öz vatanlarını terk etmek zorunda kalan Müslümanlar sığındıkları ülkelerde de büyük sıkıntı içerisinde yaşam mücadelesi veriyorlar. Müslümanların en yoğun olarak sığındıkları ülke olan Bangladeş’te 600 bin Arakan’lı mülteci bulunuyor. Ancak Bangladeş’te kamplarda yaşayan Müslümanlar burada da yaşam mücadelesi veriyorlar. Çalışma izinleri olmayan Arakanlılar kamplarda çoğu zaman yiyecek ekmek bile bulamıyorlar.

Yardım bekliyorlar

Türkiye halkına yardım çağrısında bulunan Myanmarlı Ahmet Samir, “Durum o kadar vahim hale geldi ki Bangladeş’in Kutupalong bölgesinde kamplarda kalan 52’si çocuk, 30’u kadın toplam 104 kişi açlıktan hayatını kaybetti. Bölgeye acil yardım yapılmadığı takdirde ölümlerin artacağından korkuyoruz” dedi.

Arakanlı mültecilere yardım için bağışta bulunmak isteyen hayırseverler, İHH İnsani Yardım Vakfı’na bağışta bulunabilirler.
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Filistinliler için gıyabi namaza hapis cezası!

Ocak 2009'da İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamın ardından şehidler için düzenlenen gıyabi cenaze namazı ve basın açıklamasında izin almadıkları gerekçesiyle 8 kişiye ceza verildi!


Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen İrfan der davası sonuçlandı. Mahkeme heyeti, tamamen hukuk çerçevesi içerinde gerçekleştirilen basın açıklamasıyla ilgili Kızıltepe Emniyeti Müdürlüğü’nün yaptığı suç duyurusunu kabul etti. Basın açıklamasında hiçbir suç unsuru olmamasına rağmen İrfan der başkanı ile birlikte 8 kişiye ceza vererek skandal bir karara imza attı.

Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde geçen Cuma günü görülen karar duruşmasında Mahkeme heyeti, İrfan – Der Başkanı Şehmuz Akman, İbrahim Bahadur, Yusuf Aktay, İsmail Çevik, Mehmet Sadık Abdülhalimoğlu, Mahmut Kılıç, Veysi Boz ve Zeynettin Güler’e toplantı ve yürüyüş kanuna muhalefet etikleri gerekçesiyle her sanığa ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti verilen cezayı CMK’un 231/8. maddesi uyarınca 5 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulmasına karar verdi.

Öte yandan sanık avukatları ise, savcılık mütalaasında geçtiği gibi etkinliğin toplantı değil, basın açıklaması olduğunu, yasalara göre basın açıklamalarının her hangi bir izne veya bildiriye tabi tutulmadığını ifade ederek, verilen kararın hukuki değil, siyasi bir karar olduğuna dikkat çektiler.

Kızıltepe İlçesinde faaliyet yürüten İrfan – Der, 10 Ocak 2009 yılında İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamda hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı düzenlemiş ve namazdan sonrada okunan basın açıklamasıyla İsrail’i protesto etmişti. Basın açıklamasında ve gıyabi cenaze namazında en ufak bir taşkınlık yaşanmadığı için Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü dernek yetkililerine teşekkür etmişti. Dernek yetkililerine teşekkür eden Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü, daha sonra Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe yazarak etkinlikle ilgili soruşturma başlatılmasını talep etmişti.

Yapılan suç duyurusu dilekçesinde, “Olay esnasında topluluk tarafından Çocuk katili İsrail, Kahrolsun İsrail ve Katil İsrail Filistin’den defol ibareli dövizlerin taşındığı tespit edilmiştir” ibaresinin kullanılması dikkat çekti.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Taliban'a karşı 1000 füze

03 Mart 2010
ABD, Taliban'a karşı kullanmak amacıyla 1000 tane füzeyi Pakistan'a gönderiyor
ABD, Pakistan'a aşiretler bölgesindeki Taliban'a karşı kullanmak amacıyla F-16 savaş uçaklarına monte edilecek bin lazer güdümlü bomba göndereceğini açıkladı.

Pakistan'da yayım yapan Dünya News televizyonunun haberine göre, ABD Hava Kuvvetleri, Afganistan sınırındaki direnişçilere karşı kullanılmak amacıyla F-16 savaş uçaklarına monte edilebilen bin lazer güdümlü bombayı Pakistan'a gönderecek.

ABD Hava Kuvvetleri Komutanı Michael Donley'in açıklamasına yer verilen haberde, Pakistan Hava Kuvvetleri Komutanı Rao Kamar Süleyman ile Aralık ayında yapılan görüşmede, lazer güdümlü bombaların Pakistan'a bağışlanmasının kararlaştırıldığı bildirildi.

23362_NpAdvHover.jpg
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Müslümanlara sokak ortasında infaz.

feoX_345.jpg

03 Mart 2010
Nijeryada Silahsız müslümanlar sokak ortasında yan yana diziliyor. Ardından yere yatırıyorlar. Sonra da keleşle tek tek vuruyorlar.

İzleyenlerin kanını donduran görüntülerde, ağırlıklı olarak Müslümanların yaşadığı kuzey bölgesinde polis ve askerlerden oluşan bir özel birim görevlileri, Nijerya genelinde şeriat kanunlarının hakim olmasını isteyen Boko Haram adlı bir grubun üyeleri oldukları bildirilen Nijeryalıları tek tek öldürüyor.
Görüntülerde Nijeryalı polis ve askerler, düzenledikleri baskınlarda yakaladıkları gençleri ve engelli insanları işlek bir caddede yüz üstü yere yatırıp kalaşnikoflarla vuruyor.

Uluslararası kamuoyunu şoke eden olayın, geçtiğimiz yılın Temmuz ve Ağustos aylarında Nijerya`nın kuzeyinde Boko Haram grubuyla polis arasında çıkan çatışmaların ardından yaşandığı öne sürülüyor. Borno, Yobe, Kano ve Bauchi eyaletlerindeki çatışmalarda yaklaşık bin kişi hayatını yitirmişti. Olaylar Nijerya`da Batı tarzı eğitimin yasaklanmasını isteyen Boko Haram üyelerinin bir polis karakoluna saldırmasının ardından alevlenmişti.
11467.jpg


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Felluce`de İşgalin Faturası Ağır.

savas_ve_cocuklar_lubnan-felluce_haberkenti.jpg

06 Mart 2010
BBC`nin Irak`ta yaptığı bir araştırma, Felluce`de kusurlu doğumların ciddi oranda arttığını ortaya koydu.
Kentteki bir hastanede çalışan bir doktor, BBC`ye günde iki ya da üç kusurlu doğum vakasıyla karşılaştıklarını söyledi.
Yerel yetkililer de Felluceli kadınlara "çocuk sahibi olmama" tavsiyesinde bulunuyor.
Kusurlu doğumların sebebi konusunda yapılmış bilimsel bir çalışma yok.
Ancak ebeveynler, bundan altı yıl önce Sünni isyancılarla kentte büyük çatışmalara girişen Amerikan ordusunu suçluyor.
Yerel halk, Amerikalıların kullandığı gelişkin silahların uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açtığını söylüyor.
Ordunun açıklaması
ABD ordusu ise bölgede kusurlu doğumların arttığını gösteren resmi bir rapor görmediklerini vurguladı.
Ordu yetkilileri ayrıca, çatışma bölgesindeki halkın sağlığı konusundaki kaygıları "çok ciddiye" aldıklarını belirtti.
ABD Ordu Sağlık Sistemi İletişim Direktörü Michael Kilpatrick, kentte isyancıların kullandığı patlayıcılar da dahil patlamamış mühimmat bulunduğunu ve bunun ciddi bir tehlike arzettiğini söyledi.
Ancak yerli halk, sorunun patlamamış mühimmattan değil, ABD askerlerinin Felluce operasyonu sırasında kullandıkları silahlardan kaynaklandığını söylüyor.
Yerel inanışa göre bu silahların artıkları ABD operasyonunda yerle bir olan binaların enkazı ile birlikte nehre döküldü; bu nehrin suyunu içen kadınlar da engelli çocuklar doğurmaya devam ediyor.
Irak hükümetinin kaygısı
Araştırmayı yapan BBC Dünya Haberleri editörü John Simpson`a göre, Irak hükümeti Amerikalılar için sorun olabilecek bilgilerin ortaya çıkmasından endişe ediyor.
Resmi rakamlar hala, Felluce`deki kusurlu doğumlarda yılda ancak bir iki vakalık bir artış olduğunu gösteriyor.
Ancak Amerikalıların yaptırdığı bir hastanenin çocuk koğuşunda görev yapan Doktor Samire el Ani, çoğu kalp sorunları olmak üzere günde iki ya da üç kusurlu doğumla karşılaştıklarını söyledi.
Bu, orta büyüklükte bir kent olan Felluce`de yılda binin üzerinde kusurlu doğum yaşandığı anlamına geliyor.
Beyaz fosfor
İtalyan televizyonu Rai, operasyondan bir yıl sonra yayınladığı bir belgeselde, ABD ordusunun beyaz fosfor bombası kullandığını duyurmuş, ABD iddiaları önce reddetmiş fakat daha sonra kabul etmişti.
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon`dan bir sözcü, bu maddenin çıkardığı yangın ve dumanın, düşman savaşçılarını saklandıkları yerlerden çıkarmak amacıyla kullanılmış olabileceğini söylemişti.
bbc
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Nijerya'da Müslüman KATLİAMI!

07 Mart 2010
Nijerya'nın güneyinde Hristiyanlarla Müslümanlar gruplar arasındaki çatışmalarda 200'den fazla kişinin öldüğü bildirildi. Ölenlerin büyük bölümü kadın ve çocuklardan oluşuyor..
Görgü tanıkları, Jos kentinin 5 kilometre güneyine düşen Dogo Nahawa köyündeki olaylarda ölenlerin büyük bölümünün kadın ve çocuklar olduğunu ve bıçaklanarak öldürülen bu kişilerin cesetlerinin sokaklarda görüldüğünü söylediler.
Bölgedeki bir muhabir, cesetleri bir eyalet yetkilisiyle birlikte saydıklarını duyurdu.
Kızılhaç sözcüsü Robin Waubo da askerlerin çatışmaların yaşandığı bölgenin etrafını çevirdiğini bildirdi.
Görgü tanıklarına göre, Hristiyanların çoğunlukta yaşadığı köydeki çatışmalar, öğleden sonra, sokağa çıkma yasağının geçerli olduğu saatlerde başladı.
Jos kentinde Ocak ayında büyük bölümü Müslüman olan 300 kişinin öldüğü şiddet olaylarının yaşanmasından bu yana belli saatlerde sokağa çıkma yasağı uygulanıyor.
Yetkililer komşu Bauçi eyaletinde yaklaşık 600 kişinin çatışmaların yayılabileceği endişesiyle yakınlardaki bir kampa sığındığını açıkladı.
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Said Buryatski'nin Şehadeti Doğrulandı!

Kafkasya Emirliği Ğalğayçö (İnguşetya) Vilayeti Mücahid Komutanlığı Şeyh Said Buryatyalı (Said Buryatskiy / Said Ebu Saad)'in şehadeti (inşaAllah) ile ilgili haberi resmi olarak doğruladı.

"Müminlerden öyle yiğitler vardır ki Allah'a verdikleri sözü yerine getirip sadakatlerini ispat ettiler. Onlardan kimi adağını ödedi, canını verdi, kimi de şehitliği gözlemektedir. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmediler".
(Kur'an-ı Kerim, 33. Ahzab Suresi, ayet 23)
Kafkasya Emirliği Ğalğayçö (İnguşetya) Vilayeti Mücahid Komutanlığı Şeyh Said Buryatyalı (Said Buryatskiy / Said Ebu Saad)'in şehadeti (inşaAllah) ile ilgili haberi resmi olarak doğruladı.

Habere göre Said Ebu Saad 17 Rebiyülevvel 1431 (3 Mart 2010) tarihinde İnguş Ekajevo köyünde meydana gelen uzun süreli ve şiddetli çatışma sunucu Şehid oldu (inşaAllah).

1982 doğumlu olan Şeyh Ebu Saad, Rus ve Buryat (Buryatlar Sibirya'da Moğollara çok yakın yaşayan bir azınlık grubudur) bir ailedendi. 2004 yılında Orenburg bölgesindeki İslam ilmi eğitimi veren, Buguruslan medresesinin kapatılmasından sonra Mısır'a İslam ilmi tahsiline giden Buyartskiy birkaç sene önce Mısır'daki El Ehzar İslam Enstitüsü'nden mezun oldu.

Buyartskiy Rusya'ya döndükten sonra önde gelen genç Müslüman vaizlerden biri oldu. Rusya'nın Müslüman toplumu iyi vaizler konusunda eksikti ve Buyartskiy bir İslam davetçisi olarak kısa zamanda başarılar gösterdi. Hisli vaazları iyi hazırlanmış, Kur'an bilgisi ve genel din bilgisi olağan üstü olduğu ifade edilen Buryatskiy'nin hutbeleri, risaleleri ve kasetlerinin halk arasında çok yaygın olduğu vurgulandı. Said Buryatskiy, ayrıca akıcı bir biçimde Arapça konuşuyordu.

Said Buryatskiy önceden (Rusya Müslümanları Din İdaresi tarafından kontrol edilen ve ana amacı Rusya'da İslam için propaganda yapmak olan) Radyo İslam'da vaaz veriyordu. 2008 yazında Rusya'daki en meşhur ve otorite İslam aktivistlerinden biri olan Şeyh Said Buryatyalı, Kafkasya Cihadı'na katıldı.

Şeyh Buryatsky, Çeçenya'ya varışının akabinde, "Kafkasya Emirliği'nin ilanından sonra Müslümanların bu cihada ilgisiz kalmak için hiçbir bahanelerinin kalmadığını" söylemişti.

***

Yüce Allah (c.c), Şeyh Ebu Saad kardeşimizin Şehadetini kabul eylesin. Amin...
Şehid Şeyh Said Buryatski'nin Şehadetinden sonra çekilmiş fotoğrafı...
adszzyn.jpg

badr_said.jpg

Cihaderi.net /kavkazcenter
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
10026061.jpg


MÜSLÜMANLAR KALLEŞÇE KATLEDİLİYOR...
Din temelli çatışmalara sahne olan Nijerya'da, silahsız Müslümanları sokak ortasında infaz etmekle suçlanan çok sayıda güvenlik görevlisi tutuklandı.




Müslümanlarla Hristiyanlar arasında gerginliğin sürdüğü Nijerya'da geçtiğimiz haftalarda El Cezire televizyonunun, güvenlik güçlerini sokak ortasında silahsız Müslümanları infaz ederken gösteren bir video yayınlamasının ardından başlatılan soruşturma kapsamında 17 görevli gözaltına alındı.

İzleyenlerin kanını donduran görüntülerde, ağırlıklı olarak Müslümanların yaşadığı kuzey bölgesinde polis ve askerlerden oluşan bir özel birim görevlileri, Nijerya genelinde şeriat kanunlarının hakim olmasını isteyen Boko Haram adlı bir grubun üyeleri oldukları bildirilen Nijeryalıları tek tek öldürüyor.

Görüntülerde Nijeryalı polis ve askerler, düzenledikleri baskınlarda yakaladıkları gençleri ve engelli insanları işlek bir caddede yüz üstü yere yatırıp kalaşnikoflarla vuruyor.

Uluslararası kamuoyunu şoke eden olayın, geçtiğimiz yılın Temmuz ve Ağustos aylarında Nijerya'nın kuzeyinde Boko Haram grubuyla polis arasında çıkan çatışmaların ardından yaşandığı öne sürülüyor. Borno, Yobe, Kano ve Bauchi eyaletlerindeki çatışmalarda yaklaşık bin kişi hayatını yitirmişti. Olaylar Nijerya'da Batı tarzı eğitimin yasaklanmasını isteyen Boko Haram üyelerinin bir polis karakoluna saldırmasının ardından alevlenmişti.


İNSAN HAKLARI DERNEKLERİ UYARIYOR


Associated Press haber ajansına konuşan polis sözcüsü Yemi Ajyai, Nijerya polisinin Özel Kuvvetler Departmanı'nın, bu olaya karıştıklarını düşündükleri görevlileri geçtiğimiz hafta sonu sorgulanmak üzere tutukladıklarını açıkladı.

Nijerya polisi ve ordu yetkilileri geçmişte, ülke içinde çıkan karışıklıklarda yargısız infaz gerçekleştirdikleri yönündeki suçlamaları inkar ederken, insan hakları dernekleri Batı Afrika ülkesindeki güvenlik güçlerinin bu tür uygulamalara sık sık başvurduğunu ifade ediyor.

Kuzey bölgesindeki 12 eyaletinde şeriat kanunları geçerli olan Nijerya'da, nüfusun yarısını Müslümanlar, diğer yarısına yakınını ise Hıristiyanlar oluşturuyor.

Yaklaşık 150 milyonluk nüfusuyla Afrika'nın en kalabalık ülkesinde, zaman zaman gerilimler yaşansa da, iki toplum çoğunlukla barış içinde yaşıyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Nijerya'da korkunç katliam: En az 500 ölü




Nijerya'nın Plateau eyaletinde bir grubun silahlarla ve palalarla üç köye düzenlediği saldırıda yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği bildiriliyor. Nijerya devlet başkanı, olaylar nedeniyle güvenlik güçlerini harekete geçirdi.




Nijerya'daki etnik gerilim dün şiddet olaylarına dönüştü. Reuters haber ajansı başkent Jos'un güneyindeki Dogo Nahawa'ya düzenlenen saldırıda, saldırganların sabaha karşı köyleri basarak ilk önce havaya ateş açtıklarını, daha sonra da evlere girerek çoğunluğu kadın ve çocuk yüzlerce kişiyi palalarla keserek öldürdüklerini bildirdi.

AFP ajansı da görgü tanıklarına dayandırdığı haberinde, saldırıdan kaçmak isteyenlerin köylerin etrafına konulan kapanlar ve ağlara takıldıklarını söyledi. Saldırganların, kapanlara ve ağlara takılan köylüleri öldürdükleri belirtildi.

Resmi açıklamaya göre, olaylarda en az 500 kişi hayatını kaybetti. Yardım kuruluşlarının yetkilileri ise ölü sayısının şu ana kadar 200-250 civarında olduğunu söyledi.

Jos kenti yakınlarında bulunan Rotsot ve Zat köylerinde saldırganlar ayrıca onlarca evi de ateşe verdiler.

Nijerya'da bir süredir Müslüman ve Hıristiyan gruplar arasında tansiyon yükseliyordu. Hıristiyan Berom grubunu hedef alan saldırıyı Müslümanların düzenlediğinden düzenlediğinden şüpheleniliyor. Ocak ayındaki seçimlerden sonra yaşanan şiddet olaylarında da yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti.

Kasım 2008'de yine aynı bölgede Müslümanlar ile Hıristiyanların arasındaki çatışmalarda 1,000'e yakın kişinin hayatını kaybetmesi üzerine devlet başkanı bölgeye asker göndermek zorunda kalmıştı.
10072329.jpg
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Amerika Pakistan'a SALDIRDI

thumbs_heron.jpg

16 Mart 2010
Amerikan insansız hava uçağıyla füze saldırısı düzenledi.
Resmi kaynakların verdiği bilgiye göre, Kuzey Veziristan'ın Dathel bölgesinde direnişçilerin sığındığı iki mağaraya insansız Amerikan uçaklarının attığı 4 füze, 11 kişinin ölümüne, çok sayıda kişinin de yaralanmasına yol açtı.
İnsansız Amerikan uçaklarının yılbaşından beri Pakistan topraklarında düzenlediği 19 saldırıda, 110'dan fazla kişi öldü.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD Askerlerinden `Kan Donduran` İtiraflar.

80973.jpg

tarih.gif
12 Nisan 2010, 17:20
kullanici.png
Anadolu Haber
Irakta 2003'te başlayan ABD işgalinin karanlık yüzünü ortaya çıkarmak için Amerikalı gaziler tarafından kurulan Truthout (Gerçekler Ortaya Çıksın) Derneği, Bağdat ve çevresinde görev yapan askerlerin akıl almaz itiraflarını yayınladı
ABD`li askerlerden insanın kanını donduran itiraflar: Çocukları canlı kalkan olarak kullanıyorduk...Irak’ta 2003’te başlayan ABD işgalinin karanlık yüzünü ortaya çıkarmak için Amerikalı gaziler tarafından kurulan Truthout (Gerçekler Ortaya Çıksın) Derneği, Bağdat ve çevresinde görev yapan askerlerin akıl almaz itiraflarını yayınladı.

Irak’ı yedi yıl önce işgal eden ABD güçleri 2011’de bu ülkeden tamamen çekilmenin hesaplarını yapsa da Iraklılar bölgede yaşanan insanlık dramının yaralarını sarabilmiş değil. İşgal boyunca ölen Iraklı sivillerin sayısı bile kesin olarak bilinmiyor. Iraqi Body Count 103 bin Iraklının öldüğünü savunurken, Lancet 600 bin, Opinion Research Business araştırması ise 1 milyon Iraklının işgal nedeniyle öldüğünü öne sürüyor. Bu kayıplar işgali daha da tartışmalı hale getiriyor. Truthout Derneği’nin yayınladığı itiraflar ise bu tartışmayı daha da alevlendirecek gibi görünüyor: Yasağa uymayanı öldürüyorduk.

Garret Reppehnagen (Er): Bağdat’ta sokağa çıkma yasağı ilan edilen bir gece, akşam devriyesi sırasına tarlasında toprağıyla uğraşan iki çiftçi gördük. Yanımdaki asker hemen üzerlerine ateş açtı ve emirlerin sokağa çıkma yasağını delen herkese ateş edilmesi şeklinde olduğunu söyledi. Ölen iki çiftçinin hikayesini sonradan öğrendik. Tarlayı sulamak için kullandıkları pompa elektrikle çalışıyormuş. Gündüzleri elektrik olmadığı için gece tarlada iş yapmak zorunda kalmışlar. Onları öldüren askere, “Bunu bilsen yine de ateş eder miydin” diye sordum. Bana, “Emirler böyle” diye yanıt verdi.

Kadını parampaça ettik

Jason Washburn (Onbaşı): Devriyedeyken bir Iraklı kadın karşıdan geliyordu. Elinde büyük bir çanta vardı. Bize doğru ilerlediğini ve bomba taşıdığını varsayarak hemen bomba atar diye “önleyici saldırı” yaptık. Havayı kaplayan toz bulutu kalktığında çantanın içinde bizim için hazırladığı meyveler olduğunu gördük. O bize yemek getirmişti, biz onu parçalara ayırdık. Yanımızda ekstra silahlar taşıyorduk.

Ne zaman masum bir sivili öldürsek hemen cesedinin üzerine bu silahı yerleştirip öldürdüğümüz kişiye direnişçi süsü veriyorduk. Bunu komutanlardan aldığımız talimatla yapıyorduk. Ölenlerin sayısı hesaplanmıyordu. Bu şekilde kaç Iraklı hayatını kaybetti bilmiyorum. Ama inanın sayısı çok fazladır.

Tüm taksileri taradık

Hart Viges (Er): Bir keresinde direnişçilerden birinin bir takside olduğunu söyleyen komutan telsizden gördüğümüz tüm taksilere ateş açmamız emrini verdi. Hazır bekleyen keskin nişancılar şaşırmıştı, “Tüm taksilere mi ateş açacağız? Yanlış duyuyorum heralde” dediler.

Telsizden yarbayın cevabı duyuldu: Beni doğru duydun asker! Sana bütün taksilere ateş etmeni emrediyorum! Bu emir sonrası taksilere mermi yağdırmaya başladık.

Brian Casler (Onbaşı): Bazen Iraklı çocuklara ABD ordusunun bize verdiği hazır yiyeceklerden dağıtırdık. Ama bazı askerlerin bu yemeklerin içine işediğini gördüm. Bazıları da içecek şişelerinin içine işedikten sonra o şişeleri çocuklara fırlatırdı.

Cesetlerle hatıra fotoğrafı

Jason Moon (Er): Kadınlar ve çocuklar konvoyumuzun önüne çıktığında kesinlikle yavaşlamamamız ve durmamamız konusunda kesin emir almıştık. Eğer bir direnişçinin sivillerin arasından konvoya saldırdığına emin olursak saymamız emredilmişti. Sivillerin sayısı 30’un altındaysa ateş açabiliyorduk. Peki ateş altındayken hangimiz “Burada 30 kişiden fazlası var ateş edemem” diye düşünür ki?

Vincent Emanuele (Er): Devriye çevreye gezerken rastgele ateş açar, bir şarjörü boşaltırdık. Yoldan geçen araçlara rastgele ateş ederdik. 8 ay boyunca bu şekilde davrandık. Yoldaki cesetlerin üzerinden Humvee ciplerimizle geçer sonra durup cesetlerle hatıra fotoğrafı çektirirdik.

Beyaz bayraklıları vurduk

Jason Wayne Lamue (Er): Kürek taşıyan (yol kenarı bombası için çukur kazdıkları gerekçesiyle), çatıda cep telefonuyla konuşan ya da sokağa çıkma yasağını ihlal eden herkes, öldürülmesi emredilen kişilerdi. Emin olun bu şekilde hayatını kaybeden çok insan oldu. Subaylar, “Siz insanlara çekinmeden ateş edin biz sizi kurtarmak için gereğini yaparız” diyordu.

Michael Leduc (Onbaşı): 2004’teki yapılan Felluce baskınına katıldım. Bize verilen emir şuydu: Size doğru beyaz bayrak sallayarak yaklaşan birini görürseniz bunun numara olduğundan emin olun ve onu öldürün. Komutanlar sivil kayıpları önemsemiyordu ve kurallara uymadan sivil kayıplara neden olanlara göz yumuyordu. Hatta rastgele ateş açmayı teşvik ediyordu.

Çocuklu binaya bomba

Scott Ewing (Er): Çocuklara şeker vermemizin onları çok sevmemizden kaynaklandığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çocuklar araçlarımızın yanında olduğu zaman direnişçiler bize ateş açamıyordu. Bu nedenle sürekli şeker dağıtarak çocukları “canlı kalkan” olarak kullanıyorduk. Bize dağıtılan uyarı metinlerinde insanlara silahlı olduklarından emin olmadıkça ateş açmamamız öğütleniyordu. Ancak kağıtların son bölümünde “Bu kurallar hayatınızı tehlikeye atmanızı gerektirmiyor” notu vardı.

Cliff Hicks (Er): Amerikalı yarbayın aracına bir apartmandan ateş açıldı. Bir şey olmamıştı ama yarbay çok sinirlendi. Ertesi gece bir C-130 o apartmanı yerle bir etti. Oysa ki daha sabah içinde onlarca ailenin olduğunu görmüştük.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Pentagon'un Irak'taki cinayetleri

irak_katliam_resimleri.jpg

12 Nisan 2010
Irak ve Afganistanda devam eden saçmalık ve trajedinin ve savaş suçlarından ceza almış bir Pentagon serisinin bir belgesi olarak bu video kendisi gibi, 2001 yılından beri yayınlamış en gürültülü herhangi bir savaş karşıtı yayındır
Pentagon’un Savaş Cinayetleri

Pepe Escobar*

“Birçok insana çılgınca ateş ettik ve öldürdük, kanaatime göre, bu insanların hiçbiri gerçek tehdit gücü oluşturmuyordu.”

New York Times’da yazdığına göre bu sözleri söyleyen kişi, iki haftada bir hayalî” town hall”de toplanan üst düzey ABD’li komutanların bir toplantısında, ABD’nin Afganistan’daki en üst düzey komutanı Stanley McChrystal’den başkası değil.

McChrystal konuşmasına; “kanaatime göre, burada bulunduğum 9 ay süresince, yaralanma ve hadiselerin olduğu birçok olayda, intihar bombacısı veya silah olduğu şüphesiyle davrandığımız araçların içinde aileler vardı. İçinde aile olmayan, sadece eylemcidir dediğimiz, bir tek hadise bile yok.” Sözlerini de ilave etti.

Afganistan’daki kontrol noktalarında gerçekte neler olduğunu, kayıtlara geçecek şekilde itirafı, ayrıca sürekli füzeler gönderilen Afgan düğün törenleri üzerindeki patlamaları da izahıyla, Başkan Obama’nın “iyi savaşı”nı idareden sorumlu savaş kahramanı işte bu adam.

Obama’nın Afganistan üzerine eğilmeye başladığı 2009 yazından beri, ABD ve ANTO askerleri, kontrol noktalarında veya konvoylarda, 30 Afgan’ı öldürdü, 80 Afgan’ı ise yaraladı, üstelik bunlar resmî açıklamalar.

McChrystal’in sözcüsü Tadd Shoilts, generalin, esas olarak askerlerine “mertçe kendilerini tutmalarını” söylüyor dedi. Pentagon’daki genel kanı, bunun ne demek olduğunu görebildiği için; Orta Doğu’dan, Orta Asya’ya, komşularına zarara verecek “iç karışıklıklar” olarak tanımladı. Sivil hedeflere yönelik savaş suçu işlenmesinde, askerî gücün kullanılması Pentagon’u ciddî mânâda meşgul etti.

“Şu Ölü Piçlere Bak!”

Afganistan ve Irak savaşları arasındaki doğrudan bağlantı ve en çok rağbette olan şeyin, yani askerî gücün her ikisinde de “çılgınca bir şekilde sayısız insana ateş etmesi” küçük, bağımsız Wikileads web sitesi tarafından tamamen ispat edildi

Şimdiye kadar gizli kalmış olan, Yeni Bağdat’ın güney doğusundaki bir semtinde, 12 Temmuz 2007 tarihinde bir Apaçi helikopteriyle havadan gerçekleştirilmiş ve 30 kişinin öldüğü kitle katliamına dair bir video görüntüsünü, Wikileads deşifre etti ve bu Pazartesi yayınladı. Site, videonun ve diğer belgelerin kendilerine, ordu içindeki suistimalleri deşifre etmek isteyenler tarafından sunulduğunu açıkladı.

Sitebu habere “Colleteral Murder- Kazara Katil” adını verdi. ( bakınız: www.collateralmurder.com). Bu kesinlikle- Amerikalıların kendiliğinden kahraman, Iraklıların ise yüzsüz hayaletler olduğu- Akademi Ödülü (Oscar) kazanmış The Hurt Locker- Ölümcül Tuzak” filmi değil. Bu, video oyunu katilleri olarak Amerikan askerlerinin ve cesedler olarak Iraklıların olduğu, gerçek hayat. Bunlar, uzaktan ateşlemeli bir roket gönderirken, telefotolu lenslerde bir yanlışlık yapan, kibar kahramanlar.

Video kendiliğinden konuşuyor. Yukarıdan açılan ateşe maruz kalanlar arasında, iki Bağdatlı çocuk gibi (cidd3i şekilde yaralandılar) Reuters’ın 22 yaşındaki fotoğrafçısı Namir Nur Elden ve şoförü 40 yaşındaki şoförü Said Çımak (ikisi de öldü) vardı.

Reuters, 2007 yılından beri, haberalma özgürlüğü çerçevesinde, bu videoyu elde etmeye çalışmaktaydı. Reuters’ın baş haber editörü David Schlesinger Pazartesi günü şunları söyleyerek bir açıklamada bulundu: “Bu video, savaş gazeteciliğinin içerdiği tehlikeleri ve trajedilerle sonuçlanabilecek olayları gösteren bir delildir.” Reuters’ın baş editörü konuşmasında, videodaki bütün görüntülerin, Pentagon’un yönettiği örtülü operasyon işaretlerine rağmen, Pentagonu eleştirmeden bu sözleri sarfetti. Aynı zamanda, ordu sözcüsü Albay Scott Bleichwehl, açıkçası koalisyon güçlerinin düşman güçlere karşı savaşmakla meşgul olduklarında bir sorun yok, dedi.

Irak ve Afganistan’da devam eden saçmalık ve trajedinin ve savaş suçlarından ceza almış bir Pentagon serisinin bir belgesi olarak bu video kendisi gibi, 2001 yılından beri yayınlamış en gürültülü herhangi bir savaş karşıtı yayındır. Ve hayır, bu 2011
Oskarlarında, En İyi Atış Belgeseli ödülü için yarışıyor olmayacaktır.

“Vayy, Şu ölü Piçlere bak!”
“Harika”
“İyi atıştı”
“Teşekkürler.”

110420101922182280618_3.jpg


Hotel yirmialtı’dan; Çılgın at onsekiz’e:
“Heyy, şu ölü piçlere bak!”

*Brezilyalı ünlü gazeteci ve yazar.


Bu makale Fazıl Duygun tarafından timeturk.com için tercüme edilmiştir.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt