Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hadislerde günah kavramı (3 Kullanıcı)

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ZİNAYA ZORLANAN KADINA ZİNA CEZASI UYGULANMAZ

Alkame b. Vâil el Kindî (r.a.)’in babasından rivâyete göre: Rasûlullah (s.a.v.) zamanında mescidde cemaatle namaz kılmak için evinden dışarı çıkan bir kadını bir adam yakaladı, üzerine kapanarak ona tecavüz etti kadın bağırınca adam kaçtı o esnada oradan başka bir adam geçiyordu. Kadın dedi ki: Beni şöyle böyle yapan adam budur. Muhâcirlerden bir grup oradan geçiyordu yine kadın o adam bana şöyle şöyle yaptı dedi. Kadının kendisine tecavüz etti sandığı kimseyi yakalayıp kadına getirdiler. Kadın: Evet işte budur dedi. Bunun üzerine adamı Rasûlullah (s.a.v.)’e getirdiler. Taşlanarak öldürülmesini emredince kadına gerçekten tecavüz eden kişi ayağa kalkarak: Ey Allah’ın Rasûlü bu cezanın uygulanacağı kimse benim dedi. Peygamber (s.a.v.), kadına sen git Allah seni affetsin dedi. Suçsuz yere yakalanan adama da gönül alıcı sözler söyledi, gerçek suçlu adama ise: “Onu taşlayarak öldürün” buyurdu ve şöyle devam etti. Bu adam öyle bir tevbe etti ki Medîne halkı o şekilde tevbe etseydi bütün Medîne halkının günahlarına keffâret olurdu. (Müsned: 25980)
Tirmizî:
Bu hadis hasen garib sahihtir. Alkame b. Vâil b. Hucr, babasından hadis işitmiştir. Alkame kardeşi Abdulcebbar b. Vâil’den büyüktür. Abdulcebbar b. Vâil babasından hadis işitmemiştir.


SÜNEN-İ TİRMİZİ
Hadler bölümü
Bölüm 22 Hadis no 1454
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
GÜNAH İŞLEMEK İÇİN ADAK YAPILAMAZ

1524
Âişe (r.anha)’dan rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Günah işlemek için nezretmek yoktur; yani böyle bir nezrin yerine getirilmesi yoktur. Bunun keffâreti aynen yemin keffâreti gibidir.”
(Buhârî, Eymân ve’n-Nüzûr: 28; İbn Mâce, Keffare: 16)
Tirmizî:
Bu konuda İbn Ömer, Câbir Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî:
Bu rivâyet sahih değildir, çünkü Zührî, Ebû Seleme’den bu hadisi işitmemiştir. Muhammed’den işittim diyor ki: Bu hadis aralarında Musa b. Ukbe, İbn ebî Atîk’te bulunan pek çok râvîler vasıtasıyla Zührî’den, Süleyman b. Erkâm’dan, Yahya b. ebî Kesîr’den, Ebû Seleme’den, Âişe’den rivâyet edilmiştir ki; gerçek rivâyet budur.

1525
Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Günah işlemek için nezretmek adak adamak yoktur yani böyle bir adağın yerine getirilmesi yoktur. Bunun keffâreti aynen yemin keffâreti gibidir.
(Buhârî, Eymân ve’n-Nüzûr: 28; İbn Mâce, Keffare: 16)
Tirmizî:
Bu hadis garibtir. Bu rivâyet Ebû Safvân’ın Yunus’tan rivâyetinden daha sağlamdır. Ebû Safvân Mekkeli olup ismi Abdullah b. Saîd b. Abdulmelik b. Mervan’dır. Hadiscilerin önde gelenlerinden Humeydî ve pek çok kişi ondan hadis rivâyet etmişlerdir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları “Allah’a isyan yolunda adak yapılamaz böyle bir şeyin keffâreti yeminin keffâreti gibidir.” Ahmed ve İshâk da aynı görüşte olup Zührî’nin Ebû Seleme ve Âişe’den de rivâyet ettiği hadisi delil olarak kabul etmektedirler. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları ise: “Allah’a isyan yolunda adak yapılamaz ve bunun için keffâret de yoktur” derler. Mâlik ve Şâfii’de bu görüştedir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Adaklar bölümü
Bölüm 1 Hadis no 1524-1525
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
İSLAMDAN BAŞKA BİR MİLLETTEN OLMAYA YEMİN EDEN KİMSENİN DURUMU

Sabit b. Dahhâk (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Her kim İslam dininden ve milletinden başka bir dinden olmak üzere yalan yere yemin ederse o kimse o söylediği din sahibi gibidir.”
(Buhârî, Eyman: 7; İbn Mâce, Keffare: 3)
 Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamları bu konuda değişik görüşler ortaya koymuşlardır. Bir kısmı: Bir kimse İslamın dışında bir din ve sistem adına yemin ederse yani Yahudi ve Hıristiyan olmaya veya yapacağı şeyi yaptığı takdirde büyük bir günah işlemiş olur ve böyle bir şey için de keffâret gerekmez derler. Medînelilerin görüşü budur. Mâlik b. Enes ve Ebû Ubeyd’te aynı görüştedir. Peygamber (s.a.v.)’in ashabından tabiin döneminden ve başkalarından bazı ilim adamları ise böyle bir durumda o kişiye yemin keffâreti gerekir demektedirler.
Sûfyân, Ahmed ve İshâk bu görüştedirler.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Adaklar bölümü
Bölüm 15 Hadis no 1543
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
CİHÂDA HER YÖNÜYLE BAĞLI OLARAK ÖLEN KİMSENİN MÜKAFATI

Fedâle b. Ubeyd (r.a.), Rasûlullah (s.a.v.)’den bize aktararak şöyle demiştir: “Her ölen kimsenin amel defteri kapanır ancak Allah yolunda kalbi cihâda bağlı olarak ölen kimse müstesna onun ameli kıyamet gününe kadar çoğalıp artar ve o kimse kabir fitnesinden de güvendedir.”
Ve Rasûlullah (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu da işittim: “Mûcâhid nefsinin isteklerine karşı cihâd ederek günahlardan uzak durmak için mücadele eden kimsedir.”
(Müslim, Imara: 42; Ebû Dâvûd, Cihâd: 36)
Tirmizî:
Bu konuda Ukbe b. Âmir ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî:
Fudale hadisi hasen sahihtir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 2 Hadis no 1621
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
BİNİTLER (ATLAR) KAÇ ÇEŞİTTİR?

Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Hayır ve iyilik kıyamete kadar atların (binit) alınlarında bağlıdır. At üç çeşittir;
kimi atlar vardır ki:
Sahibi için sevap kazandırır,
kimi atlar vardır ki:
Sahibinin fakirlik ve yoksulluğunu örter,
kimi atlarda vardır ki:
Sahibine günah kazandırır.”
“Sahibine sevap kazandıran at; Allah yolunda cihâd için hazırlanıp büyütülür ki bu at sahibine daima sevap kazandırır o atlara yedirilen her şey karşılığında Allah o kimseye sevap yazar.”

Bu hadis biraz uzuncadır.
(Nesâî, Hayl: 1; İbn Mâce: Cihâd: 14)
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir.
Mâlik b. Enes, Zeyd b. Eslem’den, Ebû Salih’den, Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 10 Hadis no 1636
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ŞEHÎDLİK KUL BORCU DIŞINDA TÜM GÜNAHLARI SİLER Mİ?

Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Allah yolunda öldürülüp şehîd olmak tüm günahlara keffarettir. Cibril (as.) dedi ki: Borç müstesnadır. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.)’de borç müstesnadır” buyurdular.
(Nesâî, Cihâd: 32; İbn Mâce, Cihâd: 16)
Tirmizî:
Bu konuda Ka’b b. Ucre, Câbir, Ebû Hüreyre, Ebû Katâde’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis garibtir. Bu hadisin Ebû Bekr’in rivâyetinden olduğunu sadece bu ihtiyar adam olan Yahya b. Talha el Yerbûî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz.
Tirmizî:
Muhammed b. İsmail’e bu hadis hakkında sordum hadisi tanımadı ve şöyle dedi: Zannedersen Yahya b. Talha, Humeyd’in Enes vasıtasıyla rivâyet ettiği: Cennetlikler arasında şehîdten başka tekrar dünyaya dönmekten mutluluk duyan bir kimse yoktur” hadisini kastediyor olabilir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 13 Hadis no 1640
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ŞEHÎDLERİN DERECELERİ VE ALLAH KATINDAKİ DURUMU

Ebû Yezîd el Havlânî (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Fedâle b. Ubeyd’den işittim şöyle diyordu: Ömer b. Hattâb’tan işittim şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’den işittim şöyle demiştir: Şehîdler dört çeşittir;
1- Düşmanla karşılaşıp öldürülünceye kadar Allah’a sadık kalan, sağlam imanlı mümin kişidir. Bu kişiye kıyamet günü insanlar gözlerini kaldırarak bakacaklardır derken başını o derece kaldırdı ki başındaki külahı düştü. Râvî diyor ki külahı düşen Peygamber mi idi yoksa Ömer mi idi bilemiyorum.
2- Yine bir kimse ki düşmanla karşı karşıya gelip şaşkın bir okun kendisine isabet etmesiyle şehîd olmuştur, bunun da duyduğu acı sanki muz ağacının dikeni batmış gibi ürkeklik duyan kimse gibidir. Bu da sağlam imanlı, mümin bir kişidir ki ikinci derecede olan da budur.
3- Hayatta iken iyi işleri de olup kötü işler de işleyen günahkar bir mümin kimse düşmanla karşılaşır ve Allah’a verdiği sözü yerine getirinceye kadar sözünde durup şehîd olan kimsedir ki buda üçüncü derecedir.
4- Yine bir adam ki hayatı boyunca nefsine zulmederek fazla günah işleyerek düşmanla karşılaşmış ve Allah’a verdiği sözde durarak şehîd oluncaya kadar savaşan kimsedir ki dördüncü derecede budur.”

(Müsned: 145)
Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Atâ b. Dinar’ın rivâyetiyle bilmekteyiz. Muhammed’den işittim şöyle diyordu: Saîd b. ebî Eyyûb bu hadisi Atâ b. Dinar’dan rivâyet etmiştir. Dedi ki: Havlân şeyhlerinden rivâyet etmiştir ve bu rivâyetinde de “Ebû Yezîd”ten dememiştir. Atâ b. Dinar rivâyet yönünden zararsız makbul bir kimsedir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 14 Hadis no 1644
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
HANGİ SAVAŞCI, ALLAH YOLUNDA SAVAŞMAKTADIR?

Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyet edilmiştir. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Yapılan her iş niyete göre değerlendirilir. Herkesin niyet ettiği ne ise eline o geçer. Kimin memleketini terk etmesi veya günahlardan uzak kalması Allah ve Rasûlü’nün isteği doğrultusunda ise onun bu yaptığı iş Allah yolunda sayılır ve ahirette hesabı ona göre görülür. Kimin de memleketini terk edişi eline geçireceği bir dünyalık veya elde edeceği bir kadın için olursa onunda bu hicreti hicret ettiği şeye aittir. Böylece onları elde etmiş olur, ahirette de hesabı ona göre verilir.
(Buhârî, Bed-il Vahy: 1; Müslim, Imara: 45)
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir. Mâlik b. Enes, Sûfyân es Sevrî ve pek çok hadis imamları bu hadisi Yahya b. Saîd’den rivâyet etmişlerdir ve bu hadisi sadece Yahya b. Saîd el Ensârî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Abdurrahman b. Mehdî der ki: Bu hadisi her konunun başına koymak gerekir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 16 Hadis no 1647
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ŞEHÎDLER HEP ŞEHÎD OLMAYI MI İSTERLER?

1663
Mıkdam b. Ma’d, Kerib (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Şehîdin, Allah katında altı özelliği vardır; şehîd olur olmaz günahları affedilir, Cennet’teki gidip kavuşacağı yer kendisine gösterilir. Kabir azabından korunur kıyametteki en büyük korkudan güven içindedir. Başına vakar tâc’ı giydirilir o taç üzerindeki tek bir yakut taşı dünyadan ve içindekilerden daha değerli ve kıymetlidir. Cennet’teki iri gözlü yetmiş iki huri ile evlendirilir. Akrabalarından yetmiş kişiye şefaat edebilmesine izin verilir.”
(İbn Mâce: Cihâd: 16)

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 25 Hadis no 1663
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ŞEHÎD OLMAK TÜM GÜNAHLARI SİLER Mİ?

Katâde (r.a.)’in babasından rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), bir gün sahabesi arasında kalkıp cihâdın ve Allah’a imanın amellerin en değerlisi olduğundan bahsetmişti. Bu arada bir adam:
Ya Rasûlullah dedi. Allah yolunda şehîd olarak can verirsem günahlarıma keffâret olur mu? Ne dersiniz? Rasûlullah (s.a.v.), Allah yolunda sabır ve dirençle savaştan kaçmaksızın düşman saflarına ilerliyerek savaşıp şehîd olursan evet günahlarına keffâret olur dedi. Sonra Rasûlullah (s.a.v.), nasıl demiştin? Dedi. O kimse de sorusunu tekrar ederek Allah yolunda savaşırken şehîd düşersem günahlarıma keffâret olur mu? Ne dersiniz deyince Rasûlullah (s.a.v.): “Evet sen mükafatını sadece Allah’tan bekleyerek sabır ve dirençle savaştan kaçmaksızın hep düşman üzerine ilerleyerek savaşıp öldürülürsen evet tüm günahlarına keffâret olur sadece borç bunun dışındadır. Bunu bana böylece Cibril söyledi.”
(Dârimî Cihâd: 21; Nesâî, Cihâd: 31)
Tirmizî:
Bu konuda Enes, Muhammed b. Cahş ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Bu hadis hasen sahihtir. Bazıları bu hadisi Saîd el Makburî’den ve Ebû Hüreyre’den benzeri şekilde rivâyet etmişlerdir. Yahya b. Saîd el Ensârî ve pek çok kişi aynı hadisi Abdullah b. Ebî Katâde’den ve babasından rivâyet etmiş olup bu rivâyet Saîd el Makburî’nin, Ebû Hüreyre’den rivâyetinden daha sahihtir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Cihad bölümü
Bölüm 32 Hadis no 1712
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
YERE DÜŞEN LOKMA VE YİYECEK PARÇALARI NE YAPILMALI?

Ebû’l Yemân el Mualla b. Râşid (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Sinan b. Seleme’nin çocuk doğuran cariyesi ninem Ümmü Âsım’dan rivâyet ederek şöyle dedi: Nübeyşetül Hayr bize geldi biz bir tabakta yemek yiyorduk, bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu bize aktardı: “Her kim bir kapta yemek yer ve o kabı da tertemiz hale getirirse o tabak kendisi için istiğfar eder yani o kimsenin günahlarının bağışlanmasını ister.”
(Ebû Dâvûd, Etıme: 17)
Tirmizî:
Bu hadis garib olup bu hadisi sadece Mualla b. Râşid’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Yezîd b. Harun ve hadis imamlarından pek çok kimse bu hadisi Mualla b. Râşid’den rivâyet etmişlerdir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
Yiyecekler bölümü
Bölüm 11 Hadis no 1804
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ANA BABAYA KARŞI GELMEK BÜYÜK GÜNAHLARDAN MIDIR?

Abdurrahman b. ebî Bekre (r.a.)’den ve babasından rivâyete göre, şöyle demiştir:
“Rasûlullah (s.a.v.), büyük günahların en büyüklerinden size haber vereyim mi? buyurdular. Sahabe evet Ey Allah’ın Rasûlü! Dediler.
Buyurdu ki:
Allah’a ortak koşmak,
Ana babaya karşı gelmek.

Yaslanmış olduğu halde iken doğrulup oturumuna gelerek şöyle devam etti:
“Yalancı şâhidlik ve yalan söylemek” bu son sözü o kadar tekrarladı ki; biz keşke sussaydı dedik.
(Müslim, Birr ve Sıla: 1; Ebû Dâvûd, Edeb: 119)
Tirmizî:
Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Bekre’nin ismi Nüfey’ b. Harîs’tir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 4 Hadis no 1901
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
ANA BABAYA KARŞI GELMEK BÜYÜK GÜNAHLARDAN MIDIR?

Abdurrahman b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Kişinin kendi anne ve babasına sövmesi büyük günahlardandır.” Sahabe: ey Allah’ın Rasûlü dediler insan kendi anne ve babasına hiç söver mi? “Evet” buyurdular. “Kişi bir adamın babasına söver de oda bunun babasına söver yine aynı kişi birinin annesine söver de o da onun annesine söver.”
(Ebû Dâvûd, Edeb: 119; Müslim, Birr ve Sıla: 1)
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 4 Hadis no 1902
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
YETİMLE İLGİLENEN KİMSE DE CENNETE GİRENLERDEN MİDİR?

İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Her kim Müslümanlar arasında bir yetimi tutar götürür yiyecek ve içeceğine onu ortak ederse Allah onu mutlaka Cennete koyacaktır. Ancak affedilmeyecek bir günah işlenmiş ise o başka.”
(Ebû Dâvûd, Edeb: 121)
Tirmizî:
Bu konuda Mürre el Fıhrî, Ebû Hüreyre, Ebû Ümâme ve Sehl b. Sa’d’tan da hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî:
Haneş, Hüseyin b. Kays olup Ebû Ali er Rabbî’dir. Süleyman et Teymî, Haneş hadisçiler yanında zayıf sayılır demektedir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 14 Hadis no 1917
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
DOĞRULUK VE YALANCILIK KİŞİYİ NEREYE GÖTÜRÜR?

Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’in hiç hoşlanmayıp kızdığı huy ve ahlak yalan söylemektir.
Rasûlullah (s.a.v.)’in yanında bir kimse yalan söylerse o kişinin hemen tevbe edip o günahından dolayı temizlenmesini arzu ederdi.
(Müsned: 24027)
Tirmizî:
Bu hadis hasendir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 46 Hadis no 1973
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
NE DİRİ NEDE ÖLÜ OLANLARA SÖVÜP SAYMAMALI

Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Hakkı gasbedilen mazlum taraf ileri gitmedikçe sövüşen iki kişinin günahı sövmeyi başlatan kimsedir.”
(Ebû Dâvûd, Edeb: 42; Buhârî Edeb: 44)
Bu konuda Sa’d, İbn Mes’ûd ve Abdullah b. Mugaffel’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 51 Hadis no 1981
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
İNSANLARA GÜZEL AHLAKLA MUAMELE ETMEK GEREĞİ

Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Nerede olursan ol Allah’a karşı sorumluluk bilinciyle yaşa, işlediğin bir günahın arkasından hemen bir sevap işle ki onu imha edip yok etsin. İnsanlara güzel ahlakla muamele et.”
(Dârimî, Rıkak: 71)
Tirmizî:
Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir.
Mahmûd b. Gaylân, Ebû Ahmed ve Ebû Nuaym vasıtasıyla Sûfyân’dan ve Habîb’den bu senedle bu hadisin bir benzerini bize nakletmiştir. Mahmûd şöyle dedi: Vekî’, Sûfyân’dan, Habib b. ebî Sabit’den, Meymun b. ebî Şebîb’den ve Muâz b. Cebel’den bu hadisin bir benzerini bize nakletmiştir. Mahmûd diyor ki: Sahih olan Ebû Zerr hadisidir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 55 Hadis no 1987
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
KÖTÜ ZAN BESLEMEK MÜSLÜMANIN DAVRANIŞI DEĞİLDİR

Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Zan ve kötü tahminden daima uzak durunuz çünkü sözlerin en yalanı kötü zan ve tahminlerdir.”
(Ebû Dâvûd, Edeb: 37)
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir.
Tirmizî:
Abd b. Humeyd’in, Sûfyân’nın arkadaşlarından bazı kimselerden şöyle aktardığını işittim: Sûfyân dedi ki:
“Zan iki çeşittir; günah olan zan, günah olmayan zan.
Günah olan zan şudur:
Bir kimse bir kimse hakkında bir zanda bulunur ve onu söyler.
Günah olmayan zan ise şudur:
Bir kimse bir kimse hakkında bir zanda bulunur fakat o zan kalbinde kalır onu kimseye söylemez.”


SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 56 Hadis no 1988
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
TARTIŞMA, MÜNAKAŞA TERKEDİLMELİDİR

1994
İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Düşmanlığı devam ettirmek suretiyle hayatı sürdürmek günah yönünden sana yeter.”
(Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Bu hadis garib olup sadece bu şekliyle bilmekteyiz.

1995
İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Kardeşinle tartışmaya girme, onunla kırıcı şekilde şakalaşma ve yerine getiremeyeceğin sözü ona verme.”
(Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî:
Bu hadis hasen garibtir. Ancak bu şekliyle biliniyor.
Tirmizî:
Abdulmelik bana göre İbn Beşîr’dir.

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 58 Hadis no 1994-1995
 

tahsin33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
2,697
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
69
KÜS VE DARGIN OLANLAR CENNETE GİREMEZLER Mİ?

Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Cennetin kapıları Pazartesi ve Perşembe günleri açılır. Bu iki günde Allah’a ortak koşmayan herkesin günahı bağışlanır. Ancak birbirine dargın olan iki kişi bu affedilenlerin dışındadır. Bu iki kişiyi barışıncaya kadar Cennete bırakmayın denilir.”
(Müslim, Birr: 54; Ebû Dâvûd, Edeb: 70)
Tirmizî:
Bu hadis hasen sahihtir. Bazı rivâyetlerde “Bu iki kişiyi barışıncaya kadar bırakın” denilir.
Tirmizî:
“Mütehâcirîn” sözünün manası: Dargın ve küs olmak demektir.
Bu da: “Rasûlullah (s.a.v.)’in, Müslüman’a üç günden fazla din kardeşiyle dargın ve küs durması caiz olmaz”

SÜNEN-İ TİRMİZİ
İyilik ve irtibatı koparmamak bölümü
Bölüm 76 Hadis no 2023
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt