Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

hadis ve dua ezber derslerimiz (4 Kullanıcı)

can kırıkları

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Mar 2009
Mesajlar
1,967
Tepki puanı
13
Puanları
38
Yaş
38
haaaaaaaaa anladım tamam bildiğim bişey miş ama aniden afalladım hakkını helal et kardeşim
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
22
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
evet arada oluyo öyle şeyler
hakkım varsa helal olsun sen de helal et kardeşim
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
deniz yıldızı evet canım bitti dersimiz kırk hadis yaptık. bir gün dinleniriz belki sonra sıkı tekrarlar yapıcaz inşallah.

can kırıkları canım idrardan sakınmak lazım çok önemli. wc deyken erkeklerin oturarak durmaları bayanlarında kendince önlemler almaları lazım. biraz geri oturulabilir. bununla ilgili yazı bulursam daha anlaşılır olacak. klozetleri bu yüzden seviyorum. ayaklara sıçrama ihtimali yok.
 

can kırıkları

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Mar 2009
Mesajlar
1,967
Tepki puanı
13
Puanları
38
Yaş
38
ben klozetten korkarım evde vardı bu yüzden kırdırdık korku işte küçükken fare çıkmış birini evinde onu duyduğumdan beri korkarım
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
ben kapattım çocuğun dersini çalıştırayım bir satır zaten sonra yatıcam.

hayırlı geceler Allahümme bismike emutu ve ahya

bismillehillezi le yedurru measmihi şeyün filerdi vele fisseme ve hüvessemiul alim.
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
20. GÜN

HADİS EZBERİMİZ

40.idrardan sakının. çünkü o kulun kabirde ilk hesaba çekileceği şeydir.(TABERANİ)

DUA EZBERİMİZ

aksırınca dua
Sizden biriniz aksırınca;
"Elhamdülillah"
"ALLAH'a hamdolsun." desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;
"Yerhamükâllah"
"ALLAH'ın rahmeti üzerine olsun." desin.
O da;
yehdine ve yehdikümullah
"ALLAH size hidayet etsin (hidayette dâim kılsın) (Buhari; 7/125)
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
Hadiste kabir azabının çoğunun idrar saçıntısından ileri geldiği bildirilmiştir. Bu nedenle idrardan sakınmama ve buna önem vermeme kabir azabına sebeb olur. Ancak istem dışı olarak damlayan ve bundan sakınmak için elinden geldiği kadar tedbir alan kişiyi Allah'ın bağışlaması umulur. Allah hiç bir kuluna gücünün üstünde bir sorumluluk yüklemez.

İbni Abbas radıyallahu anh’ın şöyle anlattığı rivayet edildi: Peygamber aleyhisselâm iki kabre rastladı ve şöyle buyurdu: Bu kabirlerdeki iki kişi insanlarca mühimsenmeyen bir suçtan azap görüyorlar. Biri bevlettikten (idrarını yaptıktan) sonra korunmadığı ve dikkatsiz davranıp, pislikten kaçınmadığı için; diğeri de koğuculıık yaparken, insanların arasını bozduğu için azap görüyor. Sonra Peygamber aleyhisselâm yaş bir dal alarak ikiye ayırdı ve birer parçasını bu kabirlere dikti. (Etrafında bulunanlar):

— Ey Allah’ın Resulü, bunu neye böyle yaptın? diye sordular. Peygamber aleyhisselâm da:

— Yaş kaldıkları müddetçe azaplarının azaltılacağını ümid ettiğim için böyle yaptım, buyurdu. (Buhârî Cenâiz, 82; Müslim, İmân, 34; Ebû Dâvud, Tahâret, 26)
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
Sabah kalktığımızda taharat almadan abdest alıp namaz kılarsak olur mu?

Cevabımız

Değerli Kardeşimiz;

Her abdestten önce taharet almak şart değildir. Tuvalet ihtiyacı görüldükten sonra taharet alınır.

Namazın farzlarından birisi de necasetten taharettir. Yani bedenimizde veya elbisemizde bulunan necasetin giderilip o şekilde namaza durulması gerekir. Hanefi mezhebine göre az bir necaset namaza mani teşkil etmez. Bu bakımdan namaza mani olmayacak kadar bir necaset bulaşmışsa taharet alınmadan da abdest alınıp namaz kılınabilir. Bu necasetin ölçüsü aşağıda verilecektir. Ancak takvaya uygun olanı hiç necaset olmadan namaza durmaktır.

Şeriatın temiz saymadığı, necis (pis) kabul ettiği şeylerin fıkıh kitablannda iki kısma ayrılarak incelendiği görülür:

1 — Ağır Necaset (Necaset-i Galîza),
2 — Hafif Necaset (Necaset-i Hafife)

Bu ayırım, pisliğin az veya çok oluşuna göre değil, namazın sıhhatına mâni olup olmayan miktarına göre yapılmaktadır.

Yoksa pislik, ister galiz olsun, ister hafif, eşyayı kirletmekte birbirine eşittir. Meselâ, bunlar az miktarlardaki bir suyun içine düşseler, o suyu derhal necis (pis) ederler. Artık o sudan abdest almak caiz olmaz.

• Galiz Necasetten Namazın Sıhhatine Mâni Olan Miktar Ne Kadardır?
Bu pisliğin, kuru veya yaş bir madde olup olmamasına göre, namazın sıhhatine mâni olan miktar değişir. Şöyle ki: Galiz necaset tabir edilen ağır pislik, kuru bir madde ise, bir dirhem, yani, üç gramdan az olmalıdır. Üç gramdan fazlası, namazın sıhhatine mâni olur.

Eğer yaş bir madde ise, el ayası dediğimiz avuç içinden daha geniş bir alana yayılmamış olması şarttır. El ayasından fazla bir kısmı ıslatmış olan pislik, namaza mânidir. Namaz kılabilmek için bu miktardaki pisliklerden temizlenmek farzdır.
Bu miktarlardan aşağı olan pislikler, namazın sıhhatine engel teşkil etmez. Ancak yine de bu miktar pisliğin -eğer mümkünse yok edilmesi sünnettir.

Kaynak:Mehmed Dikmen, İslam İlmihali, Cihan Yayınları, İstanbul, 1991, ss. 162-163.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet Editör
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
Abdestten önce taharet almak ve oturarak bevletmek farz mı? Ayakta idrar yapmak hakkında bilgi verir misiniz?

2- Ayakta bevl etmek farz değildir. Ancak hem sıhhat bakımından hem de necasetin sıçramaması açısından oturarak bevl etmek gerekir.

İdrardan gereği gibi korunmak için şu tedbirlerin alınması gerekir;

1-İdrar sıçramasını önlemek için bir çukurun tam ortasına ya da tuvalet deliğinin tam ortasına yapılmalıdır. (En iyisi oturarak idrar yapmaktır)

"Sizden biriniz idrar yapmak istediği zaman, idrarı için müsait bir yer bulsun." (1). Bu sebeble banyoda yıkanırken idrar yapmak mekruh görülmüştür Redd-ül Muhtar’ da ''Kendi abdest aldığı yere bevl etmesi mekruhtur.'' (2) kaydı vardır.

Ebu Davud' tan nakledilen bir hadis söyledir. ''Sakın biriniz hamamda yıkandığı yere bevletmesin (idrar yapmasın) çünkü umumiyetle vesvese bundan doğar.'' Bu hüküm idrara akacak yol olmadığı ve zemin sert olduğu zamanki durumdur. Banyo yapan kimse, idrardan üzerine bir şey sıçradığını zanneder ve bundan vesvese alır. Rüzgara karşı idrar yapmak da böyledir.

Bu arada şunu da hatırlatalım. Klozet denilen alafranga tuvaletlere ayakta olmamak şartı ile idrar yapmanın bir mahsuru olmaması gerekir fakat bu tuvaletlere oturarak, bağırsakların tam boşalaması sağlanamadığından, hele umumi yerlerdeki klozetler veneryen hastalıkları (cinsel yoldan bulaşan, zührevi hastalıklar) bulaştırma bakımından mahzurludur.

2-Ayakta idrar yapmamalıdır Özürsüz olarak ayakta idrar yapmak mekruhtur. Bu hususta Peygamberimiz (a.s) şöyle buyurur:

Hz.Aişe (r.anha) ''Kendisine Kur’ân nâzil olmaya başlandığından beri, Resulullah (a.s) ayakta bevl etmemistir.'' (3).

Yine İmam Ahmed’ in,Tirmizi’ nin (Cilt:1, Sayfa: 226), Nesâi’ nin (307 nolu hadis-i şerif) ve ibn-i Mace’ nin tahric ettiği hadiste Aişe (r.anha) demiştir ki:

"Size Nebiyy-i Azam’ (s.a.s) ın ayakta bevl ettiğini kim haber verirse inanmayın, mutlaka oturarak abdest bozardı." (4).

Abdullah İbn-i Mesud (r.a) şöyle rivayet etmiştir: "Şüphesiz ki ayakta abdest bozmanda cefadandır'' (5)

Hz.Cabir’ den (r.a): “Rasûlullah (a.s) ayakta idrar yapmayı yasakladı'' (6)

Bazı âlimler de ayakta yapmayı caiz görmüştür ve ayakta idrar yapmaya ruhsat vermişlerdir. Dayandıkları isnat şu hadistir:

Hz.Huzeyfe’ den (r.a) ''Birgün Peygamber (a.s) bir kavmin çöplüğüne vardı ve oraya bevletti" (7).

Ayakta idrar yapmayı mekruh gören ulemâ, bu hadis-i şerif karşısında şu tevili yapmışlardır:

1- Kadı İyaz’ ın beyanına göre uzun zaman oturan Efendimiz’ i (a.s) bevli sıkıştırmış ve uzağa gidememiş hemen ayakta bevlini yapmıştır

2-Resulullah (a.s) dizindeki veya belindeki bir hastalıktan dolayı idrarını ayakta yapmıstır

3-Çöplükte (oturmak için) müsait bir yer bulamamıştır.

4-Bir ihtimal de, ayakta idrar yapmanın caiz olduğunu göstermek için yapmıştır.

Bu Hadis-i Şeriflerden çıkarılan sonuçlara göre, ayakta idrar yapmak mekruhtur. Bu mekruhiyet kerahet-i tahrimiyye olmayıp kerahat-i tenzihiyyedir.

Çömelerek idrar yapmanın tıbbi yararı şöyledir:

Çömelince karın kasları kasılır, dizler karına tazyik yaparlar; dolayısıyla mesane baskı altında kalır. İşeme sonucunda mesane tam boşaldığından mesanede artık idrar kalmaz. Mesane tam boşalır. Bu ise idrar yolları ve mesane taşlarının oluşmasını önlediği gibi, prostat hastalığı olanlarda şikayetlerin azalmasında da etkili olur. Çömelerek idrar yaparken hafif sol tarafa meyil edilmelidir.

1-Müsned; İmam Ahmed Ebu Davud Sünen 3 nolu hadis-i şerif
2- Redd-ül Muhtar Sh.593
3-Sünen-i Ebu Davud 1/93
4-Sünen-i Tirmizi Cild 1 Sh. 112
5-İbn-i Mace, Hadis No:300
6-Sünen-i Tirmizi C:1 Sh. 19/20
7-Tirmizi C:1, Sh. 19
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet Editör
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
İDRAR

Böbreklerde kandan süzülerek, idrar torbasında toplanan ve oradan da dışarıya boşaltıları sıvı.
İdrar'a sidik de denir. Arapça karşılığı bevl'dir. Necis olması bakımından ikiye ayrılır: Necaseti galize ve necaseti hafife. İnsanların idrarı ile eti yenmeyen hayvanların idrarı, necaseti galize gurubuna dahildir. Eti yenen hayvanlar ile atın idrarı ise, necaseti hafifeden sayılır.

İslâm dininin son derece önem verdiği namazın oniki farzı vardır. Bunların altısı namazın dışındaki farzlarıdır. Yani namazın şartlandır. Diğer altısı da, namazın içindeki farzları (rükünleri)dir. Bu oniki farzın ilk ikisi, temizlikle ilgilidir. Birincisi, abdestsizlik ve cünupluktan temizlik olan hadesten taharettir. İkincisi ise, namaz kılınan yerde, elbisede ve vücutta namaza engel olacak herhangi bir pisliğin bulunmaması demek olan necasetten teharettir (el-Mergînânî, el-Hidâye, I, 43). Temizliğe bu kadar önem veren İslâm'ın temeli olarak kabul edilen namazın ilk iki şartı, temizlikle ilgilidir. Zaten Allah, Kur'an-ı Kerîm'de Hz. Muhammed (s.a.s)'e hitab ederken, temizliği; cihâdı, İslâm'ı tebliğ ve Allah'ın adını zikretmekle beraber anmıştır. Bu konudaki ayetlerin meâli şöyledir:

"Ey örtüye bürünen! Kalk da (insanları) uyar. Rabbinin büyüklüğünü an. Elbiseni tertemiz tut (el-Müddessir, 74/1, 2, 3, 4).

Müfessirler, buradaki "Elbiseni tertemiz tut" ilâhî emrini tefsir ederken, şu açıklamada bulunmaktadırlar:
"Necasetten iyi korun. Zira taharetsiz namaz sahih olmaz. O, namaz için farz, namaz dışında ise, sünnettir (el-Beyzâvî, Envârü't-Tenzîl ve Esrârü't-Te'vîl, II, 285).

İslâm dini, maddi ve manevi temizliğe bu kadar önem vermiştir. Bu, insanların dünya ve ahiretleri için faydalı olan ilâhî bir hükümdür: "Allah size sıkıntı vermek istemez; ama sizi tertemiz yapmak ve şükredesiniz diye üzerinize nimetini tamamlamak ister" (el-Mâide, 5/6).

Namazın ilk şartı olan abdesti alabilmek için, idrar akıntısının kesildiğinde kanaat getirmek gerekir (et-Tahtâvî, Hâşiyetü ala Merâki'l-Felah Şerhu Nuri'l-İzah, s. 34). idrar akıntısını kesebilmek için, herkesin kendine göre uyguladığı bir usulû vardır. Ya öksürmek ya da çeşitli hareketlerde bulunmak yahut pamuk veya bez kullanmakla olur. Küçük abdesti bozduktan sonra, idrar akıntısının son bulduğuna kanaat getirmek için bu gibi hareketlerde bulunmaya, istibra* denir. Umumî olarak, büyük veya küçük abdestten temizlenmeye de, istinca* denir (Kemâluddîn İbnü'l Humâm, Fethu'l-Kadîr, I, 212).

Küçük abdesti yaptıktan sonra, idrar akıntısının son bulması için, aşağıdaki yukarıya doğru idrar yollarını hafifçe sıvazlamak, adaptandır. Fakat, istibrada bulunayım diye, aşırı derecede idrar yollarını sıkmak, bedenen sakıncalı ve zararlıdır.

İdrardan sakınmamak, pisliğe sebep olur. Bu akıntının devam etmesi, abdestin, dolayısıyla namazın sıhhatine engel olur. Yukarıda işaret edildiği gibi insan idrarı, necaseti galizadandır. Küçük veya büyük, herhangi bir insanın idrarı, el ayasından fazlası elbiseye, vücuda veya namaz kılman yere bulaşınca, namaza mani olur. Bir hadiste: "Kabir azabının çoğu, idrardandır" buyurulmaktadır (İbn Mâce, Tahâre, 36).

İbn Abbas'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.s) iki kabrin yanına uğradı ve:
"Dikkat edin, bunlar muhakkak azap görüyorlar. Hem de büyük birşeyden dolayı azap görmüyorlar. Bunlardan biri koğuculuk (dedikodu) yapardı; diğeri de bevlinden (idrarından) korunmazdı" buyurur (Müslim, Tahâre, 34).

Resulullah (s.a.s)'in bu hadisleri, idrardan gerektiği şekilde sakınmayı emretmektedir.
İdrar yapma veya genel olarak abdest bozma hususunda, İslâm dininin çeşitli emir ve yasakları vardır.

Herşeyden önce, tenha bir yerde abdest bozmak gerekir. Çünkü Câbir b. Abdullah: "Hz. Muhammed (s.a.s) abdest bozmak istediği zaman, tenha bir yere giderdi" demiştir (Ebû Dâvud, Tahâre, 1).

Abdest bozmak için tuvalete sol ayakla girip sağ ayakla çıkmak ve tuvalete girileceği zaman şeytanın şerrinden Allah'a sığınmak, abdest bozmanın adabındandır. Hz. Peygamber (s.a.s) tuvalete gireceği zaman:
"Ya Rabbi! Sana hubus ve habaisten (yani her çeşit şeytandan) sığınırım" duasını okurdu (Ebû Dâvud, Tahâre, 3).

Abdest bozarken, (nerede olursak olalım) ön veya arkamızı kıbleye çevirmek, aya, güneşe veya esen rüzgara karşı durmak ve sağ el ile temizlenmek tahrimen mekruhtur. Ebû Hureyre'nin rivayet ettiğine göre, Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur:

"Muhakkak ki ben, bir baba gibi size öğretirim (size dinî hükümleri anlatırım). Herhangi biriniz abdest bozduğu zaman, önünü veya arkasını kıbleye çevirmesin ve sağ eliyle temizlenmesin " (Ebû Dâvud, Tahâre, 4).

Durgun sularda, insanların dinlendiği gölgeliklerde, topraktaki deliklerde, yolların üstünde, meyve ağaçlarının altında ve ayakta abdest bozmak da mekruhtur (et-Tahtavî, a.g.e, 34).

Gerektiği gibi maddi ve manevi temizliğe, bilhassa idrardan korunmaya özen gösteren insanlar, hayat boyu temiz olarak yaşar, sıhhatli olur ve çeşitli hastalıklardan uzak dururlar. Ahirette de büyük sevaba ve Allah'ın rızasına kavuşurlar.
Nurettin TURGAY
 

ya mucib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
1,037
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
-"BİSMİLLAHİLLEZİ la yedurru ma'asmihi şeyün fil ardi ve la fissemai ve hüves-semi'ul alim"

-"BİSMİLLAHİLLEZİ la yedurru ma'asmihi şeyün fil ardi ve la fissemai ve hüves-semi'ul alim"

-"BİSMİLLAHİLLEZİ la yedurru ma'asmihi şeyün fil ardi ve la fissemai ve hüves-semi'ul alim"


Yüce ALLAH'in ismiyle hareket ederim. O yüce ALLAH ki, O'nun mübârek ismiyle hareket edildigi (O'nun ismi söylendigi) vakit, yerde ve gökte hiçbir sey okuyana zarar veremez. O yüce ALLAH, her seyi en iyi isiten ve en mükemmel bir sekilde bilendir.

HAYIRLI SABAHLARRR
 

ya mucib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
1,037
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
20. GÜN

HADİS EZBERİMİZ

40.idrardan sakının. çünkü o kulun kabirde ilk hesaba çekileceği şeydir.(TABERANİ)

DUA EZBERİMİZ

aksırınca dua
Sizden biriniz aksırınca;
"Elhamdülillah"
"ALLAH'a hamdolsun." desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;
"Yerhamükâllah"
"ALLAH'ın rahmeti üzerine olsun." desin.
O da;
yehdine ve yehdikümullah
"ALLAH size hidayet etsin (hidayette dâim kılsın) (Buhari; 7/125)
 

NDYZLF

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Mar 2009
Mesajlar
960
Tepki puanı
6
Puanları
0
Yaş
44
Selamün Aleyküm
Hayırlı günler , Sıla ablacım paylaşımınız için Allah razı olsun...



HADİS EZBERİMİZ

40.idrardan sakının. çünkü o kulun kabirde ilk hesaba çekileceği şeydir.(TABERANİ)

DUA EZBERİMİZ

aksırınca dua
Sizden biriniz aksırınca;
"Elhamdülillah"
"ALLAH'a hamdolsun." desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;
"Yerhamükâllah"
"ALLAH'ın rahmeti üzerine olsun." desin.
O da;
yehdine ve yehdikümullah
"ALLAH size hidayet etsin (hidayette dâim kılsın) (Buhari; 7/125)
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
aleyküm selam canlarım amin okuduğunuza sevindim. teşekkürler. hayırlı sabahlar hepinize.

uyanınca okunacak dua
elhamdülillehillezi ahyana bademe emetene ve ileyhinnüşür.
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
22
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
HADİS EZBERİMİZ

40.idrardan sakının. çünkü o kulun kabirde ilk hesaba çekileceği şeydir.(TABERANİ)

DUA EZBERİMİZ

aksırınca dua
Sizden biriniz aksırınca;
"Elhamdülillah"
"ALLAH'a hamdolsun." desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;
"Yerhamükâllah"
"ALLAH'ın rahmeti üzerine olsun." desin.
O da;
yehdine ve yehdikümullah
"ALLAH size hidayet etsin (hidayette dâim kılsın) (Buhari; 7/125)
 

ayşe-rana

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Tem 2008
Mesajlar
1,732
Tepki puanı
46
Puanları
48
Yaş
50
HADİS EZBERİMİZ

40.idrardan sakının. çünkü o kulun kabirde ilk hesaba çekileceği şeydir.(TABERANİ)

DUA EZBERİMİZ

aksırınca dua
Sizden biriniz aksırınca;
"Elhamdülillah"
"ALLAH'a hamdolsun." desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;
"Yerhamükâllah"
"ALLAH'ın rahmeti üzerine olsun." desin.
O da;
yehdine ve yehdikümullah
"ALLAH size hidayet etsin (hidayette dâim kılsın) (Buhari; 7/125)

selamün aleyküm,hayırlı günler arkadaşlar
nasılsınız?
 

minabetül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 May 2009
Mesajlar
92
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
65
Hazreti Ali (radıyallahü anh)’ın Kaside-i Mecdiyyesi

لَكَ الْحَمْدُ يَا ذَا الْجَدِّ ذُو الْمَجْدِ وَالْعُلاَ تَبَارَكْتَ تُعْطِي مَنْ تَشَاءُ وَتَمْنَعُ
إِلٰهِي وَخَلاَّقِي وَحِرْزِي وَمَوْئِلِي إِلَيْكَ لِذِي الْإِعْسَارِ وَالْيُسْرِ أَفْزَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ جَلَّتْ وَجَمَّتْ خَطِيئَتِي فَعَفْوُكَ عَنْ ذَنْبِي أَجَلُّ وَأَوْسَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ أَعْطَيْتَ نَفْسِي سُؤْلَهَا فَهَا أَنَا فِي رَوْضِ النَّدَامَةِ أَرْتَعُ
إِلٰهِي تَرَى حَالِي وَفَقْرِي وَفَاقَتِي وَأَنْتَ مُنَاجَاتِي الْخَفِيَّةَ تَسْمَعُ
إِلٰهِي فَلاَ تَقْطَعْ رَجَائِي وَلاَ تُزِغْ فُؤَادِي فَلِي فِي سَيْبِ جُودِكَ مَطْمَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ خَيَّبْتَنِي أَوْ طَرَدْتَنِي فَمَا حِيلَتِي يَا رَبِّ أَمْ كَيْفَ أَصْنَعُ
إِلٰهِي أَجِرْنِي مِنْ عَذَابِكَ إِنَّنِي أَسِيرٌ ذَلِيلٌ خَائِفٌ مِنْكَ أَخْضَعُ
إِلٰهِي وَأٰنِسْنِي بِتَلْقِينِ حُجَّتِي إِذَا كَانَ لِي فِي الْقَبْرِ مَثْوًى وَمَضْجَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ عَذَّبْتَنِي أَلْفَ حِجَّةٍ فَجُلُّ رَجَائِي مِنْكَ لاَ يَتَقَطَّعُ
إِلٰهِي أَذِقْنِي طَعْمَ عَفْوِكَ يَوْمَ لاَ بَنُونَ وَلاَ مَالَ هُنَاكَ يَنْفَعُ
إِلٰهِي إِذَا لَمْ تَرْعَنِي كُنْتُ ضَائِعًا وَإِنْ كُنْتَ تَرْعَانِي فَلَسْتُ أُضَيَّعُ
إِلٰهِي لَئِنْ لَمْ تَعْفُ عَنْ غَيْرِ مُحْسِنٍ فَمَنْ لِمُسِيءٍ فِي الْهَوَى يَتَمَتَّعُ
إِلٰهِي لَئِنْ فَرَّطْتُ فِي طَلَبِ التُّقَى فَهَا أَنَا إِثْرَ الْعَفْوِ أَقْفُو وَأَتْبَعُ
إِلٰهِي ذُنُوبِي نَدَّتِ الطَّوْدَ وَاعْتَلَتْ وَصَفْحُكَ عَنْ ذَنْبِي أَجَلُّ وَأَرْفَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ أَخْطَأْتُ جَهْلاً فَطَالَمَا رَجَوْتُكَ حَتَّى قِيلَ مَا هُوَ يَجْزَعُ
إِلٰهِي يُنَجِّي ذِكْرُ طَوْلِكَ رَوْعَتِي وَذِكْرُ الْخَطَايَا الْعَيْنَ مِنِّي يُدْمِعُ
إِلٰهِي أَقِلْنِي عَثْرَتِي وَامْحُ حَوْبَتِي فَإِنِّي مُقِرٌّ خَائِفٌ مُتَضَرِّعُ
إِلٰهِي أَنِلْنِي مِنْكَ رَوْحًا وَرَاحَةً فَلَسْتُ سِوَى أَبْوَابِ فَضْلِكَ أَقْرَعُ
إِلٰهِي لَئِنْ أَقْصَيْتَنِي أَوْ أَهَنْتَنِي فَمَنْ ذَا الَّذِي أَرْجُو وَمَنْ ذَا يَشْفَعُ
إِلٰهِي حَلِيفُ الْحُبِّ بِاللَّيْلِ سَاهِرٌ يُنَاجِي وَيَدْعُو وَالْمُغَفَّلُ يَهْجَعُ
وَكُلُّهُمْ يَرْجُو نَوَالَكَ رَاجِيًا بِرَحْمَتِكَ الْعُظْمَى وَفِي الْخُلْدِ يَطْمَعُ
إِلٰهِي يُمَنِّينِي رَجَائِي سَلاَمَةً وَقُبْحُ خَطِيئَاتِي عَلَيَّ يُشَنَّعُ
إِلٰهِي فَإِنْ تَغْفِرْ فَعَفْوُكَ مُنْقِذِي وَإِلَّا فَبِالذَّنْبِ الْمُدَمِّرِ أُصْرَعُ
إِلٰهِي بِحَقِّ الْهَاشِمِيِّ مُحَمَّدٍ وَحُرْمَةِ أَبْرَارِهِمْ لَكَ خُشَّعُ
إِلٰهِي فَأَنْشِدْنِي عَلَى دِينِ أَحْمَدَا مُنِيباً تَقِيًّا قَانِتًا لَكَ أَخْضَعُ
فَلاَ تَحْرِمْنِي يَا إِلٰهِي وَسَيِّدِي شَفَاعَتَهُ الْكُبْرَى فَذَاكَ الْمُشَفَّعُ
وَصَلِّ عَلَيْهِ مَا دَعَاكَ مُوَحِّدٌ وَنَاجَاكَ أَخْيَارٌ بِبَابِكَ رُكَّعُ
* * *
Allahım! Hamd Sanadır, ululuk tahtının Sultanı Sen’sin
Bereketi dilediğine verir, dilediğine de vermezsin.

Allahım! Beni Sen yarattın; sığınağımdır rahmetin
Bollukta da, darlıkta da en büyük ümidimdir şefkatin.

Allahım! Hatalarım pek büyük ve çok olsalar da
Hiç şüphesiz Sen’in affın onlardan daha büyüktür.

Allahım! Dileğimi yerine getireceğin ümidindeyim
Şu perişan halime bak; yaptıklarımdan bin pişmanım.

Allahım! Hâl-i pürmelâlimi, aczimi görür ve bilirsin
Gizli gizli yakarışlarımı da sadece Sen işitirsin.

Allahım! Ümitsizlik vadilerine düşmeme izin verme
Lütfuna ihtiyacım sonsuzdur, kalbimi de kaydırma!

Allahım! Şayet kovarsan beni ya da haybete uğrarsam
O zaman ne yaparım, hangi kapıya gidebilirim!?

Allahım! Azabından, gazabından, ikabından, Sen koru!
Huzurunda kulluk tasmasıyla duran bu boynu bükük kulu!

Allahım! Orada ne diyeceğimi lisanıma Sen yerleştir
Acı mıdır kabirdeki halim, bilemem nedir?

Allahım! Azabınla cezalandırsan da beni bin sene
Rahmetinden ümidim kesilmeyecek bir an bile.

Allahım! Bağışlayıcılığının lezzetini duyur gönlüme
Evlâd ü iyalin, malın-mülkün fayda vermediği günde.

Allahım! Tutmazsan elimden, zayi olur giderim ben
Fakat koruyup kollarsan, kaymaz ayaklarım yerinden.

Allahım! Sadece muhsinleri affedersen eğer Sen
Hevasına yenik düşmüş mücrimleri bulunur mu affeden!?

Allahım! Takva talebinde ifrata girmişsem şayet
İşte huzurundayım, tevbe ediyorum, günahımı affet!

Allahım! Dağlar cesametinde olsa da günahlarım
Affın ondan da büyüktür, bağışlanma umarım.

Allahım! Cahillik edip günahlara dalmış olsam da
“Kulumun korkmasına gerek yok”, nidası kulağımda.

Allahım! Lütfunu hatırlayınca bütün korkularım diniyor
Günahlarım zihnime hücum edince, gözlerim yaş akıtıyor.

Allahım! Sürçmelerimi görmezden gel, günahlarımı sil
Bin pişmanım yaptıklarımdan, kalbimdeki yangındır delil.

Allahım! Bir bîçareyim, rahmetini ve fazlını gözlüyorum
Sen’in ihsan kapından başka bir kapıyı çalacak da değilim.

Allahım! Dergahından uzaklaştırılır ya da iltifat görmezsem
Kimin affını umabilir ve kimden şefaat bekleyebilirim!?

Allahım! Seven gönül gecelerde uyumaz, dua eder, yalvarır
Gafillerin yaptığı tek şeyse, kulağı üzerine yatıp uyumaktır.

Allahım! Kulların hep Sen’in bol rahmetini ümid ederler
Ve Cennet bahçelerinde ebediyyen kalmayı dilerler.

Allahım! Reca hislerim coşunca kurtulacağım zannediyorum
Günahlarımı düşündüğümde de kendimi çok levmediyorum.

Allahım! Kulunu affedersen eğer, affınla kurtuluşu bulur
Yok eğer affetmezsen, sayısız günahlarıyla helak olur.

Allahım! Habibin Hazreti Muhammed Mustafa hürmetine
Ve O Nebiler Serveri’ne ittiba eden salih kulların hürmetine.

Allahım! Hazreti Ahmed ü Mahmud’un dini üzere sabit kıl,
Gönlüme de, inabe, takva, taat ve hudû hisleri sal.

Allahım! Rahmeti Sonsuz Allahım! Kulunu mahrum etme
Etme de, O mahlukatın en hayırlısının şefaatine nail eyle.

Allahım! Kulların ellerini açıp Sana dua ettiği müddetçe
Sen de Kainatın İftihar Tablosu Efendimiz’e salât eyle!
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt