Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
**Gıybet Testi** (3 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan Aşk-ı Hicab
- Başlangıç tarihi
ALLAH c.c. bizi gıybetten, kinden garezden korusun.
Rabbim uygulayanlardan eylesin.. Gerçekten çok zor..
İstemesek bile kendimizi içerisinde bulabiliyoruz..
Rabbim yardımcımız olsun..
Amiin inşaAllah..
Gıybet yapılan bir ortamda nasıl davranmalıyız? Ortamı terk etmemiz mümkün değil; konuyu da değiştiremiyoruz. Bazen de sevdiğimiz biri hakkında konuşuluyor. Susmak mı iyi yoksa savunmak mı?..
Gıybeti anlatan kişi kadar dinleyen kişi de mesul olur. Bu bakımdan gıybet eden kişiye karşı bir şey söyleyemesek de hal ve hareketlerimizle yapılan gıybeti dinlemek istemediğimizi göstermemiz gerekir.
İman hizmetine çok emeği geçmiş büyük bir insanın dediği gibi:
Gıybeti anlatan kişi kadar dinleyen kişi de mesul olur. Bu bakımdan gıybet eden kişiye karşı bir şey söyleyemesek de hal ve hareketlerimizle yapılan gıybeti dinlemek istemediğimizi göstermemiz gerekir.
İman hizmetine çok emeği geçmiş büyük bir insanın dediği gibi:
"O, bir gün birkaç hususu haber vermek ve bir meselede de şikayetini arz etmek için Bediüzzaman Hazretlerine gidiyor. Tam söze başlayacağı sırada, Hazreti Üstad -o kendine has red ifade eden tavrıyla- “Kardeşim ben bir şey bilmiyorum.” diyor. O zat, bir süre sonra bir fırsatını bulup tekrar söz alıyor; Üstad yine, “Kardeşim ben bir şey bilmiyorum.” diyor. Bir kere daha deneyince yine aynı cevapla karşılaşıyor: “Kardeşim ben bir şey bilmiyorum.”
Bir başka zaman, diğer bir kişiden benzer bir hatıra ise şöyledir:
“Bir gün Üstad’ın yanına gittim. Bir meselenin halli için, belki birileri hakkında zemm de ifade eden bazı şeyler söyleyecektim. Üstad anlatmak istediğim mevzuyu bilmiyordu. Fakat, ben ne zaman söze başlasam, “Kardeşim, ben dinlemek istemiyorum.” deyip meseleyi kapattı. Ben anlatmakta ısrar ettim; ara ara söze girmeye çalıştım ama O da her defasında “Kardeşim, bu hususta bir şey dinlemek istemiyorum.” dedi ve bana başkalarıyla alakalı tek cümle söyleme fırsatı bile vermedi.”(F. Gülen, İkindi Yağmurları, s, 123-124)
Bediüzzamanın davranışı, suizanna, gıybete ve insanlar hakkındaki kesin bilgiye dayanmayan hükümlere karşı tavır alma demektir. Zannediyorum, biz de bir kaç yerde böyle ders versek, yanımızda vazifemizi alakadar eden konular haricinde konuşulmasına fırsat vermesek, suizanları seslendirme ve gıybetlere girmelerin alanı da kendi kendine daralacaktır. O türlü hırıltıların alanının genişlemesi, biraz da bizim hırıltılara müsamahamızdan kaynaklanmaktadır. Maalesef, biz müsamaha gösterilmemesi gerekli olan bir konuda müsamahalı davrandığımızdan, gıybet edenlerin ve müfterilerin hareket alanlarını da genişletmiş oluyoruz.Bir başka zaman, diğer bir kişiden benzer bir hatıra ise şöyledir:
“Bir gün Üstad’ın yanına gittim. Bir meselenin halli için, belki birileri hakkında zemm de ifade eden bazı şeyler söyleyecektim. Üstad anlatmak istediğim mevzuyu bilmiyordu. Fakat, ben ne zaman söze başlasam, “Kardeşim, ben dinlemek istemiyorum.” deyip meseleyi kapattı. Ben anlatmakta ısrar ettim; ara ara söze girmeye çalıştım ama O da her defasında “Kardeşim, bu hususta bir şey dinlemek istemiyorum.” dedi ve bana başkalarıyla alakalı tek cümle söyleme fırsatı bile vermedi.”(F. Gülen, İkindi Yağmurları, s, 123-124)
Es selamu aleykum canım..
Nasılsın? Umarım iyisindir..
Yine faydamıza olan harika bir konuyu paylaşmıssın bizimle.. Allah celle celaluhu razı olsun..
Yazıdaki tesbit çok doğru.. Biraz da bizim tavır ve davranışımızdan kaynaklı olabiliyor..
Ben de gıybet edilen ortamlarda bulunduğumda kalbi huzursuzluk alan biriyim..
Eşimle de paylaşıyorum bunu bazen.. Acaba ne yapmalıyım bazı durumlarda diye..
Tavrımızı en baştan belli etmemiz bizim faydamıza olacaktır..
Bir de gıybet ile ilgili ayet-hadis ve kitaplar hediye etmek de yarar sağlayacaktır..
Bu konu ile ilgili ''Dilini Tutan Kurtuldu'' adlı eser çok faydalı..
Gıybet, ibadetlerdeki lezzeti azaltıyor, bizi küçültüyor. Kişinin kendine olan saygısını zedeliyor..
Rabbim gıybet etmekten de, yapılan gıybeti dinlemekten de hepimizi muhafaza eylesin.. Amiin..
Ve aleykum selam ablacim
Allah razi olsun ablacim iyi kotu karisik biraz ablacim
suan hastanedeyim hastanede nett var simdi biraz gireyim dedim oyle cok sukur ablacim..idare eder
sen nasilsin ablacim malum ayni hastaliktan muzdaribiz
Allah senden de razi olsun ablacim,elimden geldikce ogrendiklerimi paylasmaya calisiyorum insaALLAH amel etmekte nasib olur amiin..
evet ablacim bu konuda haklisiniz bende oyle bi durumda uyarmaya ve cok gunah oldunu anlatmaya calisiyorum,ama bana verilen cevap yalan konusmuyoruz olani konusuyoruz,durumu aciklamaya calisiyorum kendi capimda ama yeterli olamiyorum..ve o artamda elimden geldikece bulunmamaya calisiyorum zaten inanin kalbimde cok rahatsiz oluyor..ve o insana karsi vicdan azabi cekiyorum sanki..ya ablacim malaesef pek kitap okuayan biri yok tavsiye edebilecegim ama eger yapabiliyorsam konuyu hemen degistirmeye calisirim..malesef ablacim bu konuda elimizden pek gelen yok ama eger biz durusumuzu belli edersek kimse onumuzde bu soyleri sergilemez..elbetteki gucumuz herkeze yetmez ama kendi muhabbet ettigimiz insanlar bunu yapmaz...
cok sukur yapmiyorda zaten..
Amiin ablacim abiim..
ya bir insan birinin arkasandan konustuktan sonra nasi yuz yuze bakabiliyor anlamiyorum Rabbim muhafaza eylesin,amiin..
ve sunuda soylemek isterim ki ablacim insanin degeri herkez katinda dusuruyor yani o insan guvenilmez hale geliyor,
zaten saygi ve sevgiyide kaybediyor..
kalbi kirleniyor kalbimiz kirlenirse hic bir zaman tam manasiyla artik rabbimi zikredemeyiz ve yaptigimiz hic bir ibadetten zevk alamayiz
ve ALLAH muhafaza rabbimin rizasindan cikiyor...