Kaan Erdem
Yönetici
- Katılım
- 9 Ara 2006
- Mesajlar
- 11,197
- Tepki puanı
- 230
- Puanları
- 63
EŞİMLE ANLAŞAMIYORUM
Eşlerin anlaşamamasının üç sebebi vardır;
Manevi sorunlar,
maddi sorunlar
ve çevrenin etkisi.
maddi sorunlar
ve çevrenin etkisi.
Allah insana öyle bir beyin vermiş ki, problemlerin bütününü çözebilir. Eşler arasında maddi durum sorun olmamalı. Durum ortada. Ne kazanıyorsak, onu yiyeceğiz. Bu dünyada pek çok fakir zevk içinde, huzurla yaşamıştır. Pek çok zengin de rahat bir nefes alamadan göçüp gitmiştir.
“Et getir, ekmek getir, baldan da haberin olsun. Et yok, ekmek yok, halden de haberin olsun.”
Manevi sorunlar tesettür, ibadet veya cinsel hayat yönünden olabilir. Böyle problemleri yaşayanlar uzman kişilerin desteğini alabilir. Dindar ve ehil birine danışıp “Benim şu şu problemlerim var, ne yapabilirim, nasıl halledebilirim ? derse,Allah ’ın izniyle o kişinin söylediği ona şifa olur. Amma dinlerse.
Evlilik , matematik hesabı gibi değildir. Şöyle davranırsak şöyle olur, böyle yaparsak böyle olur gibi teknik hesaplar evlilikte tutmaz. Kişi kendi çözümünü önce kendi bulmalıdır.
İnsan yaprak gibi olmamalı. Yaprak , esen rüzgara tabidir. Evlendiğimde annem yanımdaydı. Şöyle düşündüm.
Evlilik , matematik hesabı gibi değildir. Şöyle davranırsak şöyle olur, böyle yaparsak böyle olur gibi teknik hesaplar evlilikte tutmaz. Kişi kendi çözümünü önce kendi bulmalıdır.
İnsan yaprak gibi olmamalı. Yaprak , esen rüzgara tabidir. Evlendiğimde annem yanımdaydı. Şöyle düşündüm.
Bu annemdir, bu da karımdır. Her ikisinin de hukukunu korumalıyım. Evliliği kötü yöne sürükleyen huylardan biri de laf taşımaktır. Laf taşımak cahillerin işidir. Düşüncesi kıt olanlar, ne yaptığını bilmeyenler, taşı nereye attığının farkında olmayanlar taşıdıkları lafla kafa kırarlar.
Kavga, ailede yaşanabilecek en kötü durumdur. Evlilikte sorunlar varsa, eşler her şeyi bırakıp oturup düşünmeli; “Ben neyim, ne yapmam gerekiyor ?
sorunlarına cevap aramalıdırlar.
Genç bir hanım bana, “Eşimle anlaşamıyorum.” dedi . Al eşini karşına ve eşine, “Kocacığım, biz mesut olmak için evlendik. Fakat anlaşamıyoruz. Nasıl hareket etmemi istersin ? Seni nasıl memnun edebilirim, onları söyle de yapayım. Mutluluğumuz için ben bir adım atmış olayım.” De, dedim.
Kadın hemen itiraz etti;
“Ben onun köle simiyim ? O benim istediğimi yapsın !” “Bu düşüncenden vazgeçebilir misin ? dedim. “Hayır” dedi.
Yaşlandıkça insanların huyları kemikleşir. Değişmez, yeni bir şekle girmez. Ben böyleyim, diye inat eder. O inat, aileyi tarumar eder. Küçük anlaşmazlıklar ve gereksiz inatlar büyük dertlere sebep olur.
“Ben onun köle simiyim ? O benim istediğimi yapsın !” “Bu düşüncenden vazgeçebilir misin ? dedim. “Hayır” dedi.
Yaşlandıkça insanların huyları kemikleşir. Değişmez, yeni bir şekle girmez. Ben böyleyim, diye inat eder. O inat, aileyi tarumar eder. Küçük anlaşmazlıklar ve gereksiz inatlar büyük dertlere sebep olur.
İki şoför yarışa çıkıyor ve ikisi de kaza yapıyor. Yollar yarışmak için değil, gideceğimiz yere ulaşmak içindir. Evlilik üstünlük gösterme meydanı değildir. “Nasıl mutlu olunur ?” sorusuna cevap arama yeridir.
Rahat olmanın, huzurlu olmanın en iyi yöntemi, eşinin iyi taraflarını görmektir. Bu şekilde denge sağlanır. Eşinin huyları yüzünden kendini heba eden, uçurumdan yuvarlanan insanlar tanıyorum. Adamın huzuru yok ne yapsın ! Şu kocaman dünyada bir yere sığamıyorlar. “Ben de sakin bir hayat istiyorum! diye teselli isteyen insanlar gelirdi bana. “Sabret “ derdim. Konfor yerinde. Gezmedikleri, görmedikleri yer kalmamış. Öyle bir noktaya gelmiş ki, mutluluğu başkalarıyla kuracağı ilişkilerde arayacak amma, insanlardan korkmuş.
Kadın kocasının, koca da karısının her istediğini yerine getiremez. Asıl anlaşmazlık bundan çıkıyor. Gözlemlediğim kadarıyla evlilikte yapılan en büyük hata “anlayışsızlık” Kadın da erkek de, eşinde İslamiyet’in esaslarını görmek ister
Evin reisi, İslamiyet olmalıdır
Hekimoğlu İsmail