Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dinimizi ögreniyoruz (2 Kullanıcı)

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Selamun Aleykum degerli kardeslerim
ben artik daha devam edemicm... istekli olupta bu konularla ilgilenen arkadaslar buradan itibaren devam edebilirler....
Allaha emanet olunuz.


اِتَّقِ اللَّهَ حَـيْثُمَا كُنْتَ وَأتْبِـعِ السَّـيِّـئَةَ الْحَسَنَةَ تَمْحُهَا
وَخَالِقِ النَّاسَ بِخُلُقٍ حَسَنٍ
Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran.
Tirmizî, Birr, 55.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
bu konuyu devam ettirecek kimse yok heralde neys ben imanin sartlarini yaziyordum 6.sart olan ahirete imanda kalmistik bunu da yazdiktan sonra burada kapatalim insALLAH...


AHIRET GUNUNE IMAN

Ahiret hayatı, herkesin yeniden dirileceği ve adaletle yargılanacağı günle başlayan ebedî yaşantı yeridir. İyi olan ve iyilik yapanlar ile kötü olan ve kötülük yapmışların ayrışacakları ve yaptıklarının karşılıklarını alacakları yerdir ahiret yurdu.

Mahşer meydanında insanlara amel defterleri dağıtılır. Kirâmen Kâtibîn adı verilen melekler tarafından yazılan bu defterler hakkında Kur’an’da şöyle buyurulur: “Kitap ortaya konur. Suçluları, kitabın içindekilerden korkuya kapılmış görürsün. ‘Eyvah bize! Bu nasıl bir kitaptır ki küçük, büyük hiçbir şey bırakmadan hepsini sayıp dökmüş!’ derler. Onlar bütün yaptıklarını karşılarında bulurlar. Senin Rabbin hiç kimseye zulmetmez.” ( Kehf Suresi, 49. ayet)
Sonra insanlar Allah tarafından hesaba çekilirler, herkes bir sorgulamadan geçer. Buna sual denir. Ardından, yapılan iyilikler ve kötülükler ilâhî adalet ölçüsüyle tartılır (mizan). Hesap, sual ve mizanda kesinlikle adaletsizlik yapılmaz, her şey en ince ayrıntısına varıncaya kadar değerlendirme kapsamına alınır. Ufacık da olsa “iyi” ve “kötü” her şey karşılığını bulur.

Hesap sonrasında iyilikleri ve sevapları ağır gelenler cennete, kötülükleri ve günahları ağır gelenler cehenneme giderler. Cennet eşi benzeri bulunmayan çeşit çeşit ödüllerin, her türlü nimetin bulunduğu, güzelliklerin, mutlulukların olduğu sonsuzluk yurdudur. Orada ne yakıcı sıcak ne dondurucu soğuk vardır. Cennette herkese gözünün gördüğü ve canının çektiği her şey ikram edilir. Cehennem ise sıkıntıların,azapların,mutsuzlukların
mekânıdır. Rabbimiz bizleri cehennem azabından korusun ve cennetiyle mükâfatlandırsın. Âmin.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
KAYNAKLAR.
Temel Dini Bilgiler (diyanet isleri baskanligi yayinlari
Dinimizi ögreniyoruz ( yaz kuran kurslari ögrenci kitabi) Türkye diyanet vakfi yayinlari
İlmihal, I, İman ve İbadetler, İsam, Türk Diyanet Vakfı, İstanbul, 1999
Büyük Islam ilmihali (Omer Nasuhi Bilmen)
Sorularla islamiyet.com v.b
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50

اِتَّقِ اللَّهَ حَـيْثُمَا كُنْتَ وَأتْبِـعِ السَّـيِّـئَةَ الْحَسَنَةَ تَمْحُهَا
وَخَالِقِ النَّاسَ بِخُلُقٍ حَسَنٍ


Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran.
Tirmizî, Birr, 55.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Gusül

Hadesten temizlenmek için bütün bedenin temiz su ile yıkanmasıyla yapılan temizliktir

Guslün Farzları
1. Ağza su almak
2. Burna su çekmek
3. Tepeden tırnağa bütün bedeni yıkayıp temizlemek

Guslün Alınışı
✿ Besmele çekip gusletmeye niyet ederiz.
✿ Bedenimizin herhangi bir yerinde pislik varsa temizleriz.
✿ Avret yerlerini yıkarız.
✿ Ellerimizi bileklere kadar üç defa yıkarız.
✿ Sağ avcumuza su alarak ağzımızı temizleriz.
✿ Ağzımızı temizledikten sonra burnumuzu, içine su çekerek
yıkarız.
✿ Namaz abdesti gibi abdest alır, su birikintisi varsa ayaklarımızı
yıkamayı guslün sonuna bırakırız.
✿ Abdest aldıktan sonra önce başımızı yıkarız. Saçlarımızın
dibine kadar suyun ulaşmasını sağlarız.
✿ Sağ ve sol omuzlarımıza üçer defa su döker ve ardından
bütün vücumuzu yıkarız.
✿ Hiçbir kuru yer kalmamasına dikkat ederiz.
✿ Ayaklarımızı yıkayarak çıkarız.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Guslün Vasıfları

Cünüblükten, hayız ve nifas kanlarından kesilişinden dolayı gusletmek farzdır. Bu farzın dışında bazı hallerde gusletmek sünnet veya müstahabdır. Bunların başlıcaları şunlardır:
1) Cuma ve iki bayram namazları için gusletmek.
2) Hac ve umrede ihrama girerken ve Arefe günü vakfe yapmak için yıkanmak (gusletmek).
3) Medine-i Münevvere ile Mekke-i Mükerreme'ye girmek için yıkanmak.
4) Müzdelife ve Mina'da bulunmak için yıkanmak.
5) Günahdan tevbe için yıkanmak.
6) Güneş ve ay tutulması halleri ile yağmur duasında bulunmak için yıkanmak.
7) Kan aldırmak ve ölü yıkamak için gusletmek müstahab olduğu gibi, baygınlıktan sonra ayılan kimsenin yıkanması da müstahabdır.
8) Yolculuktan dönenin ve yeni elbise giyecek kimsenin yıkanması.
9) Berat ve Kadir gecelerine kavuşmaktan dolayı yıkanmak.
10) İnsanların toplanacağı bir yerde bulunmak için yıkanmak.
11) İstihaze (illet kanından) kurtulan kadının yıkanması.
12) Cünüblüğünün hemen arkasından hayız (âdet) görmeye başlayan bir kadın, isterse, cünüblüğü için yıkanır, isterse yıkanmasını âdetin sona ermesine bırakır.
13) Her cinsel ilişki için yıkanmak: Zevcesi ile cinsel ilişkide bulunan kimse, henüz yıkanmadan tekrar ilişkide bulunabilir. Fakat bu arada yıkanması veya abdest alması mendubdur.
14) Henüz namaz vakti gelmeden yıkanmak. Çünkü namaz vaktine kadar cünüb bir kimsenin yıkanmayı geciktirmesi günah sayılmaz; fakat daha önce yıkanmanın fazileti vardır.
Sünnet ve müstahab olan gusüller, sadece hürmet ve temizlik için yapılır. Bu kısım müstahab ve sünnet olan yıkanmalarda ağıza ve buruna su çekmek mecburiyeti yoktur.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Gusül Etmesi Farz Olanlara Haram veya Mekruh Olan Şeyler

Üzerlerine gusül farz olanlara, gusletmeden önce haram olan şeyler şunlardır:
1) Namaz kılmak. Bir âyet olsa bile, Kur'an niyeti ile Kur'an okumak. Hamd ve dua ile ilgili âyetleri, dua ve zikir niyeti ile okumak caizdir. Cünüb veya âdet halinde olan bir kadının dua niyeti ile Fatiha Suresini okuması caizdir.
Yine bu durumda olan kimsenin çocuklara Kur'an âyetlerini kelime kelime öğretmesi de caizdir. Şehadet kelimesini söylemek, tesbih ve tekbir getirmek yine caizdir.
2) Kur'an-ı Kerime, bir veya yarım âyet olsa bile, el sürmek ve Mushaf-ı Şerifi tutmak haramdır. Ancak Kur'an'a yapıştırılmamış olan bir kılıf, bir mahfaza ve sandık içinde onu taşımak ve onu dış taraftan tutmak caizdir.
3) Kâbe'yi tavaf etmek ve bir zorunluluk olmadığı halde bir mescide girmek veya içinden geçmek. Fakat zaruret hali olursa, geçilebilir. Bir kimsenin evinin kapısı, mescidin içine doğru açılsa ve evine girip yıkanmak için mescit içinden geçmek zorunda kalsa, o kimse mescit içinden geçerek evine girer ve yıkanır. Bu bir mecburiyet halidir. Mescit içinde uyurken ihtilâm olan kimse, dışarıya çıkmak için teyemmüm eder; fakat bu teyemmüm ile Kur'an okuyamaz; namaz da kılamaz.
4) Üzerinde âyet-i kerime yazılı bulunan bir levhayı veya bir parayı el ile tutmak.

Üzerlerine gusül gerekli olanların yıkanmadan önce yapmaları Mekruh olan şeyler şunlardır:
1) Din kitablarından herhangi birini el ile tutup okumak.
2) El ve ağzı yıkamadan yiyip içmek.
El ile tutmayıp yer üzerinde bulunan bir sayfaya veya bir levhaya Kur'an'dan yazı yazmak. Bu da İmam Muhammed'e göre mekruhtur.
Cünüb ile hayız ve nifas halinde bulunanların Kur'an-ı Kerime bakmaları mekruh değildir. Bu, el ile tutmak hükmünde değildir.
(İmam Malik'e göre, cünüb olan kimse, Kur'an okuyamazsa da hayız halinde olan kadın okuyabilir; çünkü cünüb olan kimse hemen yıkanabilir. Fakat âdetli ise, âdet müddeti dolmadan yıkanamadığı için özürlü sayılır.)
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
ABDEST

Abdest; belirli ibadetlere bir ön hazırlık olan bir temizlenme biçimidir. Abdest almak, duruma göre farz, vacip veya sünnet
olur. Namaz kılmak için abdest almak farz, tavaf için vacip, yatmadan önce almak ise sünnettir.

Abdestin Farzları
1. Yüzü yıkamak
2. Kolları dirseklerle birlikte yıkamak
3. Başı meshetmek
4. Ayakları topuklarla birlikte yıkamak

Abdestin Alınışı

✿ Abdest almaya niyet ederiz.
✿ Eûzü besmele çekeriz.
✿ Ellerimizi bileklere kadar üç kere yıkarız. Parmaklarımızın
arasını ovarız.
✿ Sağ elimizle üç defa su alıp ağzımıza veririz, ağzımızı çalkalarız.
✿ Sonra üç defa sağ avcumuzla burnuza su veririz,
suyu genzimize kadar çeker ve her çekişte sol elimizle
temizleriz.
✿ Daha sonra iki avcumuza su alıp saçlarımızın dibinden
kulaklarımıza ve çene altımıza kadar yüzümüzü, üç
defa yıkarız.
✿ Önce sağ, sonra sol kolumuzu, dirsekler de dâhil olmak
üzere üçer defa yıkarız.
✿ Sağ elimizin içini ıslatıp başımızı meshederiz.
✿ Yine ellerimizi ıslatıp parmaklarımızla kulaklarımızın
içini ve arkasını ovarız.
✿ Ellerimizi yeniden ıslatmadan ellerimizin dışıyla boynumuzu
meshederiz.
✿ Son olarak önce sağ, sonra sol ayağımızı üçer defa
yıkar, parmak aralarını temizleriz.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Abdestin Sünnetleri

Abdestin başlıca sünnetleri şunlardır:

1) Abdeste başlarken önce temiz olan elleri bileklere kadar yıkamak. Temiz olmayan elleri önce yıkamak ise farzdır. Böylece diğer organlar kirlenmiş olmaz.

2) Abdeste "Eûzü Besmele" ile başlamak. Abdest arasında okunacak Besmele ile bu sünnet yerine getirilmiş olmaz.

(Hanbelîlere göre, abdestin başlangıcında Besmele okumak vacibdir; kasden terk edilirse, abdest batıl olur. Yanılarak veya bilmeyerek terk edilmesi abdesti geçersiz kılmaz.)

3) Niyet etmek: Abdesti, namaz kılmaya veya abdestsizliği gidermeye veya Yüce Allah'ın emrini yerine getirmeye niyet ederek almak.

Niyet kalb ile olur, Dil ile "Niyet ettim Allah rızası için abdest almaya" denilmesi güzel görülmüştür. Niyetin vakti, elleri veya yüzü yıkamaya başlama zamanıdır.

(Malikîlerle Şafıîlere göre, abdestin başında niyet etmek farzdır. Hanbelîlere göre de, niyet abdestin sıhhatının şartıdır.)

4) Mazmaza (ağıza su vermek) ve istinşak (buruna su çekmek). Şöyle ki: Elleri yıkadıktan sonra; önce üç kez ağıza dolusunca su alınır ki, buna "Mazmaza" denir. Sonra üç kez de burnun yumuşağına kadar gidecek şekilde burnuna su verilir ve sümkürülür. Buna da "İstinşak" denir. Her su verişte su yenilenir. Bunları yapmakla hem ağzın, hem de burnun içi yıkanmış ve kullanılacak suyun tadı ve kokusu anlaşılmış olur.

5) Mazmaza ve istinşakı aşırı derecede yapmak. Şöyle ki: Mazmazada su, boğaza kadar iner. İstinşakta su, burnun katı yerine kadar çıkarılır. Fakat oruçlu olanlar mazmaza ve istinşakı böyle aşırı yapmazlar.
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
44
Allah sizden razı olsun çok güzel ve engin bildiler için...
...Allah devamını da nasip etsin inşallah...
....Allah yar ve yardımcınız olsun...
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Allah sizden razı olsun çok güzel ve engin bildiler için...
...Allah devamını da nasip etsin inşallah...
....Allah yar ve yardımcınız olsun...

amin

Allahu Teala bizleri hakkiyla dinimizi ögrenip hayatina, yasantisina tatbik eden, uygulayan kullarindan eylesin.
selamlar
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Abdestin Edebleri

Abdestin bir çok edebleri vardır. Başlıcaları şunlardır:

1) Henüz vakit girmemişken abdest alıp namaza hazır bulunmak. Ancak özür sahibleri abdestlerini vakit girdikten sonra alırlar.

2) Kıbleye yönelerek abdest almak.

3) Abdest sularının elbiseye sıçramaması için, yüksek bir yerde durmak.

4) Abdest için başkasından yardım istememek. Ancak bir özür sebebi ile başkasından yardım istemelidir. Başkasının kendi arzusu ile abdest suyunu hazırlaması veya abdest alana su dökmesi edebe aykırı olmaz.

5) Abdest alma sırasında zaruret olmadıkça dünya lâkırdısı yapmamak.

6) Abdestin başından sonuna kadar niyeti unutmayıp kalbde tutmak ve her organı abdest niyeti ile yıkarken Besmele çekmek ve dua etmek, Salât ve selâm getirmek.

7) Elleri yıkarken dar olmayan yüzükleri oynatmak. Eğer yüzük dar ise, muhakkak surette yüzükleri oynatıp altına su geçmesini sağlamak gerekir.

8) Abdest alırken ağıza ve buruna sağ el ile su vermek ve sol el ile sümkürmek.

9) Yüzü yıkarken göz pınarlarını yoklamak, abdest suyunu dirseklerin ve topukların yukarılarına eriştirmek.

10) Abdest için yeterinden fazla su harcamamak. Organlardan su damlamayacak kadar da kısıntı yapmamak. Deniz kenarında bulunulsa bile, gereksiz su harcamak kerahet olur.

11) Abdest suyu güneşte ısıtılmış olmamalıdır.

12) Abdest için toprak ibrik kullanmak ve bunu sol tarafta bulundurmak. Kullanırken de, ağzından değil, kulpundan tutmak ve ibriği kendine özel yapmamak. Desteyi boş bırakmayıp diğer bir abdest için dolu bulundurmak.

13) Abdest tamamlanınca kıbleye karşı şehadet kelimelerini okumak. Bir hadis-i şerifin anlamı şöyle: "Sizden biriniz abdest alır da, abdestini noksansız tamamlar ve sonra:
اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَاَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ


"Şahidlik ederim ki, Yüce Allah'dan başka ibadet edilecek varlık yoktur; Hazret-i Muhammed de O'nun kulu ve Resulüdür; derse ona cennetin sekiz kapısı açılır. Artık dilediği kapıdan cennete girer."

14) Artan abdest suyundan ayakta kıbleye karşı biraz içip:

"Ya Rabbî! Beni, her günah işledikçe tevbe eden ve günahdan kaçınıp tertemiz bulunan iyi kullarından et," diye dua etmek.

Şöyle de dua edilebilir:

"Allah'ım! Senin şifanla beni şifalandır, senin ilacınla beni tedavi et. Beni korkudan, hastalıklardan ve ağrılardan koru."

15) Abdestin sonunda bir veya birkaç defa "Kadir" sûresini okumak,

16) Abdest aldıktan sonra, eğer kerahet vakti değilse, iki rekat namaz kılmak. Bu saydıklarımız, din ve sağlık yönünden çok yararlı oldukları için abdestin edebleri olmuşlardır. Abdestin sünnet ve edeblerine aykırı olan şeyler ya tahrimen, ya da tenzihen mekruhtur.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Abdesti Bozan Durumlar
1. Küçük veya büyük tuvaletini yapmak
2. Yellenmek
3. Vücudun herhangi bir yerinden kan, irin, sarı su çıkması
4. Ağız dolusu kusmak
5. Uyumak
6. Namaz kılarken yandaki kişinin işiteceği kadar gülmek
7. Bayılmak
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
ABDESTSIZ YAPILAMAYAN SEYLER

a) Namaz kilinmaz,
b) Kuran-i Kerim'e el sürulmez,
c) Tilavet secdesi yapilmaz,
d) Kabe tavaf edilmez. ( Kabeyi tavaf etmek için abdestli olmak vaciptir)
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Guslü Gerektiren Durumlar


Esasen hükmî-dinî temizlenme ve arınma vasıtası olan guslün sebebi hükmî kirliliktir. Bu sebeple hükmî kirlilik hali sayılan cünüplük, hayız ve nifas halleri guslü gerektiren üç temel sebeptir.

a) Cünüplük


Fıkıh dilinde cünüplük (=cenâbet), cinsî münasebet veya şehvetle meninin gelmesi (inzal) sebepleriyle meydana gelen ve belirli ibadetlerin yapılmasına engel olan hükmî kirlilik halinin adıdır. Meni gelsin veya gelmesin cinsî münasebet sonunda kadın da erkek de cünüp olur. Cünüplüğe yol açan cinsî münasebetin ölçüsü ve başlangıç sınırı, erkeklik organının sünnet kısmının girmiş olmasıdır. Erkek veya kadından şehvetle (cinsî zevk vererek) meninin gelmesi cünüplüğün ikinci sebebidir. Meninin uyku halinde veya uyanıkken, iradî ya da gayri iradî gelmesi sonucu değiştirmez. Şâfıîler hariç fakihlerin çoğunluğu, cünüplük için meninin şehvetle gelmesini şart gördüklerinden, ağır kaldırma, düşme, hastalık gibi sebeplerle meninin gelmesini cünüplük sebebi saymazlar.

Uyandığında ihtilâm olduğunu hatırlamamakla birlikte elbisesinde meni bulaşığı gören kimsenin gusletmesi gerekir. Buna karşılık ihtilâm olduğunu hatırladığı halde elbisesinde böyle bir iz görmeyen kimsenin ise gusletmesi gerekmez.

Cünüp olan kimsenin farz veya nafile herhangi bir namaz kılması, tilâvet secdesi yapması, Kabe'yi tavaf etmesi, Mushafı eline alması, camiye girmesi ve orada bulunması caiz görülmez. Bu kimseler dua ve zikir maksadıyla besmele çekip Fatiha, İhlâs, Âyetü'l-kürsî gibi sûre ve âyetleri okuyabilirler. Cünüp kimsenin bu halini herhangi bir farz namazın ifası vaktine kadar geciktirmesi ve bu arada yeme içme de dahil beşerî ve sosyal faaliyetlerini sürdürmesi fıkhen caiz ise de bir an önce cünüplükten kurtulması, bunun için de ilk fırsatta boy abdesti alması, değilse cinsel organını, el ve ağzını yıkaması tavsiye edilmiştir.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
b) Hayız Ve Nifas


Hayız (ay başı) ve nifas (loğusalık) kanlarının kesilmesiyle veya bu iki hal için öngörülen âzami sürelerin dolmasıyla gusül gerekli olur. Bu süreyi aşan kanamalar özür hali (istihâze) sayıldığından bu tür kanamanın sona ermesi halinde gusül gerekmez.

Hayız ve nifas halindeki kadının hükmü cünüp kimseninki gibidir. Ayrıca bu durumdaki kadınların cinsel ilişkide bulunması haramdır, oruç tutması da caiz değildir.

Fakihlerin çoğunluğuna göre, müslümanın cenazesinin -şehid hükmüne tâbi olanlar hariç- yıkanması gerekir ve bu görev geride kalanlar için cenaze namazı gibi farz-ı kifâye cinsinden bir dinî sorumluluktur. Bu yıkama bir yönüyle o müslümanın cünüp olarak ölmesi ihtimaline karşı bir tedbir mahiyetinde ise de esasen İslâm'ın insana verdiği değerin, müslüman olarak yaşamış bir kimseye karşı gösterilen sevgi ve saygının bir ifadesidir.

Yeni müslüman olmuş bir kimsenin sırf bu sebeple gusletmesi Mâliki ve Hanbelî fakihlerine göre vacip, Hanefî ve Şâfiîler'e göre ise mendup bir davranıştır. Cünüp ise gusletmesinin gerekliliğinde ittifak vardır. İslâm dinine giren kimsenin bu sebeple guslü, geride kalan manevî kirlilikten ve günahlardan arınıp yeni bir hayata tertemiz başlangıç anlamını taşır.

Yukarıda sayılanlara ilâve olarak cuma ve bayram namazları öncesinde, hac veya umre niyetiyle ihrama girerken ve Arafat'ta vakfe için gusletmek sünnet, cenaze yıkama, kan aldırma, Mekke ve Medine'ye girme, Berat ve Kadir gecelerini ihya etmeyi isteme, bir toplantıya katılma, yeni elbise giyme, bir günahtan tövbe etme gibi çeşitli sebep ve durumlarda gusletmek de müstehap görülmüştür.
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
TEYEMMUM

Teyemmüm, her yönden temiz olan toprak cinsinden bir şeyle yapılır. Şöyle ki: Üzerlerinde pislik dokunmamış olan toprak; kum, çakıl, horasan, alçı gibi toprak cinsinden olan şeylerle teyemmüm yapılır. Yine taş cinsinden olan mermer, kiremit, tuğla, yakut, zümrüt, zebercet, tutya ve mercanla veya nemli olsun, yanık olsun toprakla veya çoğu toprak karışımı olan maddelerle, kaya tuzu ile, çamurla sıvanmış duvarla da teyemmüm edilebilir. Bunların üzerinde toz bulunması şart değildir. Fakat kurumadıkça çamurla teyemmüm edilmez; bu İmam Ebû Yusufa göredir. İmam Azam'a göre, vaktin çıkmasından korkulur ve çamurun toprağı sudan ziyade olursa, çamur ile teyemmüm edilir.
Odunların ve otların yanması ile meydana gelen küllerle, demir, altın, gümüş gibi eriyip şekil değiştiren ve yumuşayan madenlerle, inci, cam, kumaş ve elbiselerle, hayvan postekileri ile teyemmüm yapılmaz. Çünkü bunlar toprak cinsinden sayılmazlar. Ancak bunların üzerinde belli bir şekilde toz bulunursa, o zaman üzerlerinde teyemmüm edilebilir.
Bir de üzerlerindeki topraklardan dolayı, cevher halinde bulunan altın, gümüş, bakır benzeri madenlerle teyemmüm edilebilir.
(İmam Ebû Yusuf ile İmam Şafiî'ye göre, teyemmüm yalnız toprakla yapılır. İmam Malik'e göre, toprak ve kumla teyemmüm caiz olduğu gibi otlarla, ağaçlarla ve karla da caiz olur. İmam Ahmed İbni Hanbel'e göre, teyemmüm yalnız yanmamış olan ve başkasından gasbedilmemiş olan tozlu bir haldeki temiz bir toprakla yapılır. Kum ve diğer şeylerle yapılmaz.)
Teyemmüm, su bulunmadığı veya suyu kullanma imkânı olmadığı zamanlarda temiz toprak veya toprak cinsinden bir şeye elleri sürüp kolları ve yüzü meshetmek suretiyle yapılan, abdest ve gusül yerine geçen özel bir temizliktir.

Teyemmümün Farzları

1. Niyet etmek
2. Elleri temiz toprağa iki kere vurarak yüz ve kolları meshetmek.

Teyemmümün Sünnet Üzere Yapılması
Sünnete uygun bir teyemmüm, aşağıdaki şekilde yapılır:
1) Teyemmüme başlarken Besmele getirip namaz için tahareti niyet etmelidir.
(Hanbelîlere göre, Besmeleyi okumak vacibdir, bunu yapmayınca teyemmüm olmaz.)
2) Parmaklar açık olduğu halde iki eli toprağa vurduktan sonra ileri sürüp geri çekmelidir.
3) Elleri kaldırınca, eğer fazla tozlanmışlarsa onları yan yana getirip birbirine hafifçe vurmalı. Bu şekilde ellerdeki tozlar silkildikten sonra, bu ellerle bütün yüzü meshetmelidir.
4) İlk vuruşta yapıldığı gibi elleri yine temiz toprağa tekrar vurduktan sonra silkmeli ve sol elin baş parmağını ayırarak diğer parmakların iç tarafları ile sağ elin parmak uçlarından başlayarak kolun dış tarafını dirseklere kadar çekip meshetmeli. Sonra yine sağ elin iç tarafına dönerek sol elin baş parmağı ile serçe parmağını halka ederek baş parmakla beraber elin ayası ile dirsekten bileğe kadar elin iç tarafını meshetmeli. Baş parmağı daha ileriye yürüterek sağ elin baş parmağının üstünü de meshetmelidir.
5) Sol elle sağ elin meshedilişi gibi, aynen sağ elle de sol eli meshetmelidir.
6) Açıklandığı şekilde teyemmümde sıra gözetilerek önce yüzü, sonra kolları meshetmeli ve bu işlemde kesinti yapmamalıdır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt