Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Cihad Allah Içindir Ve Allah Yolundadir (2 Kullanıcı)

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
SELAMÜN ALEYKÜM CANIM KARDEŞİM.YİNE NE GÜZEL BİR PAYLAŞIMDA BULUNMUŞSUN.ALLAH RAZI OLSUN.HERŞEYİ NE KADARDA YANLIŞ ANLAMIŞIZ.BİR ARKADAŞIMLA BU KONUYU TARTIŞMIŞTIK.MÜSLÜMANLAR CİHAT CİHAT DEYİP NEDEN KAN AKITMAK İÇİN ELLERİNDEN GELENİ YAPIYORLAR DEMİŞTİ.BİRDE DİNDE ZORLAMA YOK DİYORSUNUZ CEVAP VEREMEMİŞTİM.ÇIKTISINI ALIYORUM HELAL ET ARKADAŞIMA GÖNDERİCEM.ALLAH RAZI OLSUN.


ve aleyküm selam ablacım.Allah c.c sizden de razı olsun inşallah.. Cihad konusu, islam düşmanlarının en çok çarpıttıkları, provoke etmeye çalıştıkları konulardan biri.. Cihadın gayesini, önemini ve gereğini idrak edebilirsek ve Allah c.c rızası için de yapabileceğimiz kadar yaparsak inşallah, rahmete mazhar olan kullardan olabiliriz..

İnşallah faydalı olur ablam.. Siz de İnşallah bir kardeşimize vesile olursunuz..Hakkım yoktur varsa da helaldir ablam..Çok memnun oldum, inşallah daha çok kişinin bilinçlenmesini sağlayabiliriz.Rabbime emanet olun..Selam ve dua ile..B)B)
 

talipamca

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
1,472
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
65
"Ey iman edenler! ALLAH(CC)'dan korkun ve O'na yaklaşmaya vesile arayın ve onun yolunda cihad edin ki kurtuluşa erebilesiniz"MAİDE:35

"Sizler gerek ağırlıksız ve gerek ağırlıklı olarak seferber olunuz ve mallarınızla canlarınızla ALLAH(CC) yolunda cihad ediniz.Eğer bilirseniz,bu sizin için daha hayırlıdır."TEVBE:41"

Ebu Cebel'den(r.a.);Allah(CC)'ın Resülü(SAV)'ne soruldu:

-Allah yolunda cihadın sevabına denk olacak (amel) nedir Ya Resulüllah ?
-O'na güç yetiremezsiniz..
Sahabiler suallerini iki-üç kez daha Efendimiz(SAV)'e arzettiler. Her bir soruşlarında aynı şekilde "ona güç yetiremezsiniz" cevabını verdi, son olarak şu açıklamayı buyurdular:
-Allah yolunda cihad eden kişinin benzeri ancak "Gündüzleri oruç tutup,Geceleri Allah(CC)'ın ayetlerini okuyarak namaz kılan,fakat Allah yolunda cihad eden kişi dönünceye kadar da oruca ve namaza hiç mi hiç ara vermeyen kişidir.(Et-Tac 4/327..Teysirül-vusül K.cihad vel mücahidun 1/215)

Selamunaleyküm Yeğenim;Allah(CC) razı olsun,küçük bir katkımın mahsuru yoktur inşaallah.Selam ve dua ile..
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
İnananlar: "Keşke bir sure indirilse de cihada çıksak" derlerdi. Fakat kesin anlamlı bir sure inip, orada savaş zikredilince, kalplerinde hastalık olanların, ölüm korkusuyla bayılmış kimselerin bakışları gibi, sana baktıklarını gördün. Oysa onlara itaat etmek ve uygun olanı söylemek yaraşırdı. İş ciddileşince Allah'a verdikleri anda doğruluk gösterselerdi, onların iyiliğine olurdu.


Muhammed Suresi /20. Ayet
 

istikbal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
1,236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Uzun ve düşünülmüş yoldan.
Esselemü alayküm verahmetullahi vebereketuh
Kelimelerle ifade edilemiyecek kadar güzellikte olan paylaşımı bize sundunuz Allah c.c sizden razı olsun.Güzel paylaşımlarınızın tekrarını bekleriz inşallah,Allah yar ve yardımcınız olsun...
Allahın c.c. emirlerini haykırmanın şu zamanda kendini çok bilmiş bazı çevrelerce suç sayıldığı şu zamanda böyle güzel paylaşımları okumak insanı sevince boğuyor.Paylaşımı okuyunca bir kez daha anlıyoruz ki bu dava öksüz kalmadı,yetim kalmadı ve de hiç bir zaman da kalmayacak kafirler istemese de...
Benim gözlemlediğim kadar cihat ve cihatla ilgili ayetler,bir oruç gibi,bir zekat gibi,bir namaz gibi her yerde anlatılmadı kapalı kapılar ardında tutuldu.Halbu ki Allah c.c. cihatı müslümanlara farz kıldı.
Alllah c.c. kutsak kitabımız Kur'an-ı Kerim'de bizlere şöyle buyuruyor.

Siz hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram'ın bakım ve onarımını, Allah'a ve âhiret gününe iman edip Allah yolunda cihad eden kimse(lerin amelleri) gibi mi tuttunuz? Bunlar Allah katında eşit olmazlar. Allah zâlim topluluğu doğru yola erdirmez. (Tevbe Suresi 19 ayet)


Rabbim bizleri inşallah kendi rızası doğrultusunda yaşamayı ve şehit olmayı nasib eylesin aminnnnn.....:A:A:A
 

istikbal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
1,236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Uzun ve düşünülmüş yoldan.
Esselemü alayküm verahmetullahi vebereketuh
Kelimelerle ifade edilemiyecek kadar güzellikte olan paylaşımı bize sundunuz Allah c.c sizden razı olsun.Güzel paylaşımlarınızın tekrarını bekleriz inşallah,Allah yar ve yardımcınız olsun...
Allahın c.c. emirlerini haykırmanın şu zamanda kendini çok bilmiş bazı çevrelerce suç sayıldığı şu zamanda böyle güzel paylaşımları okumak insanı sevince boğuyor.Paylaşımı okuyunca bir kez daha anlıyoruz ki bu dava öksüz kalmadı,yetim kalmadı ve de hiç bir zaman da kalmayacak kafirler istemese de...
Benim gözlemlediğim kadar cihat ve cihatla ilgili ayetler,bir oruç gibi,bir zekat gibi,bir namaz gibi her yerde anlatılmadı kapalı kapılar ardında tutuldu.Halbu ki Allah c.c. cihatı müslümanlara farz kıldı.
Alllah c.c. kutsak kitabımız Kur'an-ı Kerim'de bizlere şöyle buyuruyor.

Siz hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram'ın bakım ve onarımını, Allah'a ve âhiret gününe iman edip Allah yolunda cihad eden kimse(lerin amelleri) gibi mi tuttunuz? Bunlar Allah katında eşit olmazlar. Allah zâlim topluluğu doğru yola erdirmez. (Tevbe Suresi 19 ayet)


Rabbim bizleri inşallah kendi rızası doğrultusunda yaşamayı ve şehit olmayı nasib eylesin aminnnnn.....:A:A:A
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
CIHAD VE MUCAHIDLERIN FAZILETI

962 - Hz. Osman (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i dinledim soyle diyordu:
"Allah yolunda bir gunluk ribat, diger menzillerde (Allah yolunda gecirilen) bir gunden daha hayirlidir."
Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 26; ( 1667, 1664, 1665); Buhari, Cihad 73; Muslim, Imaret 163; Ibnu Mace, Cihad 7, Nesai, Cihad 39, 6, 39).

963 - Fadale Ibnu Ubeyd (radiyalahu anh) anlatiyor: "Her olenin ameline son verilir, ancak Allah yolunda olen murabit mustesna. Cunku onun ameli kiyamet gunune kadar artirilir. Ayrica o, kabir azabina da ugratilmaz."
Tirmizi, Fedailu'1-Cihad 2,(1621); Ebu Davud, Cihad 16, (2500).

964 - Tirmizi'nin rivayetinde su ziyade mevcuttur: "Gercek mucahid, nefsiyle cihad edendir."
Fedaiiu'l-Cihad 2, (1621).

965 - Hz. Enes (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ogleden evvel veya ogleden sonra bir kerecik Allah yolunda yola cikis, dunya ve icindeki her seyden daha hayirlidir."
Buhari, Cihad 5, 6, 73, Rikak 2, 51; Muslim, Imaret 112- 115, (1880); Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 17, (1648, 1649, 1651); Nesai, Cihad 11, 12,(6,15); Ibnu Mace, Cihad 2,(2755-2757).

966 - Ebu Hureyre (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"(Musluman erkeklerden) kim, Allah yolunda, ila-yi kelimetullah icin, devenin iki sagimi arasinda gecen muddet kadar savasacak olsa cennet kendisine vacib olur."
Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 21, (1657); Ebu Davud, Cihad 42, (2541); Nesai,Cihad 25, (6, 26); Ibnu Mace, Cihad 15, (2792).

967 - Muaz Ibnu Cebel (radiyalahu anh) anlatiyor: "Icinden samimi sekilde Allah yolunda cihad yapmayi temenni eden bir kimse, bilahare olse de, oldurulse de sehid sevabi kazanir. Kim de Allah yolunda yara alsa veya Allah yolunda -dusmanin sebep olmadigi- bir musibetle bile yaralansa bu yara, kiyamet gunu, en buyuk hali icinde rengi zaferan renginde, kokusu da misk kokusunda olarak gelir. Kimin vucudunda, Allah yolunda iken cikan, iltihab gibi bir yara acilacak olsa bu da onun icin Sehidlik muhru olur."
Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 21, (1657); Ebu Davud, Cihad 42, (2541); Nesai, Cihad 25, (6, 26).

968 - Ebu Hureyre (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Allah yolunda yaralanan hicbir yarali yoktur ki, kiyamet gunu, yarasi kaniyor olarak gelmis olmasin, bu kanin rengi kan renginde, kokusu da misk kokusundadir."
Buhari, Cihad 10, Zebaih 31; Muslim, Imaret 103; Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 21, (1656); Nesai, Cenaiz 82, (4, 78), Cihad 27, (6,28); Muvatta, Cihad 29, (2, 461).

969 - Ebu Hureyre (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Allah Teala Hazretleri, Allah rizasi icin yola cikan kimse hakkinda:
"Bu kulum, benim yolumda cihad etmek uzere bana inanarak peygamberlerimi tasdik ederek yola cikmistir, artik onu ya cennetime koymak yahut da ucret veya ganimet elde etmis olarak, cikmis oldugu meskenine geri cevirmek hususunda garanti veriyorum" diyerek te'minat verir.
Muhammed'in nefsini kudret elinde tutan Zat-i Zulcelal'e yemin olsun ki, Allah yolunda yaralanmis hicbir yarali yoktur ki, kiyamet gunu, yaralandign ilk gunku manzarasiyla gelmis olmasin: (Yarasi taze) kan renginde, kokusu da misk kokusunda olarak.
Muhammed'in nefsini kudret elinde tutan Zat-i Zulcelal'e yemin ediyorum ki, Muslumanlar'a mesakkat vermeyecek olsam, Allah yolunda gazveye cikan hicbir seriyyeden asla geri kalmazdim. Ancak onlari hayvana bindirecek imkan bulamiyorum. Onlar da beni takibe imkan bulamiyorlar. Benden geri kalmak da onlara zor geliyor.
Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Zat-i Zulcelal'e kasem olsun Allah yolunda gazaya cikip oldurulmeyi, sonra tekrar hayat bulup gazada tekrar oldurulmeyi, sonra tekrar gazaya cikip oldurulmeyi ne kadar isterim.
Buhari,Iman 25, Cihad 2,119, Hums 8, Tevhid 28, 30; Muslim, Imaret 103- 107, (18?6), (8, 119); Muvatta, Cihad 2, (2, 444), 40, (2, 465); Nesai, Cihad 14,(6, 16), Iman 24.

970 - Hz. Ebu Hureyre (radiyalahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'tan bir gun sordular:
"- Ey Allah'in Resulu! Allah yolunda yapilan cihada hangi amel denk olur?"
" (Baska bir amelle) dedi, ona guc getiremezsiniz !"
Soruyu soranlar ikinci ve hatta ucuncu sefer tekrar sordular.
Resulullah her seferinde ayni cevabi verip:
" (Bir baska amelle) ona guc getiremezsiniz!" dedi ve sonra sunu ilave etti:
" Allah yolundaki mucahidin misali (gunduzleri ve geceleri hic ara vermeden oruc tutup, namaz kilan, Allah'in ayetlerine de itaatkar olan ve Allah yolundaki mucahid, cihaddan donunceye kadar namaz ve oructan hic gevsemeyen kimse gibidir. "
Buhari, Cihad 2; Muslim, Imaret 110, (1878); Tirmizi, Fed ilu'l-Cihad 1, (1619); Nesai, Cihad 17, (6,19); Muvatta, Cihad 1, (2, 443).
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
"Ey iman edenler! ALLAH(CC)'dan korkun ve O'na yaklaşmaya vesile arayın ve onun yolunda cihad edin ki kurtuluşa erebilesiniz"MAİDE:35

"Sizler gerek ağırlıksız ve gerek ağırlıklı olarak seferber olunuz ve mallarınızla canlarınızla ALLAH(CC) yolunda cihad ediniz.Eğer bilirseniz,bu sizin için daha hayırlıdır."TEVBE:41"

Ebu Cebel'den(r.a.);Allah(CC)'ın Resülü(SAV)'ne soruldu:

-Allah yolunda cihadın sevabına denk olacak (amel) nedir Ya Resulüllah ?
-O'na güç yetiremezsiniz..
Sahabiler suallerini iki-üç kez daha Efendimiz(SAV)'e arzettiler. Her bir soruşlarında aynı şekilde "ona güç yetiremezsiniz" cevabını verdi, son olarak şu açıklamayı buyurdular:
-Allah yolunda cihad eden kişinin benzeri ancak "Gündüzleri oruç tutup,Geceleri Allah(CC)'ın ayetlerini okuyarak namaz kılan,fakat Allah yolunda cihad eden kişi dönünceye kadar da oruca ve namaza hiç mi hiç ara vermeyen kişidir.(Et-Tac 4/327..Teysirül-vusül K.cihad vel mücahidun 1/215)

Selamunaleyküm Yeğenim;Allah(CC) razı olsun,küçük bir katkımın mahsuru yoktur inşaallah.Selam ve dua ile..



Ve aleyküm selam Talipamcamız.. Rabbimiz c.c razı olsun inşallah sizden daimen.. Est. ne mahsuru? Memnun oldum, ellerinize sağlık..Konuya katkıda bulunduğunuz için çok teşekkürler..Devamını mümkünse getirmenizi isterim inşallah.. Allah'a emanet olun. Selam ve dua ile..
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Esselemü alayküm verahmetullahi vebereketuh
Kelimelerle ifade edilemiyecek kadar güzellikte olan paylaşımı bize sundunuz Allah c.c sizden razı olsun.Güzel paylaşımlarınızın tekrarını bekleriz inşallah,Allah yar ve yardımcınız olsun...
Allahın c.c. emirlerini haykırmanın şu zamanda kendini çok bilmiş bazı çevrelerce suç sayıldığı şu zamanda böyle güzel paylaşımları okumak insanı sevince boğuyor.Paylaşımı okuyunca bir kez daha anlıyoruz ki bu dava öksüz kalmadı,yetim kalmadı ve de hiç bir zaman da kalmayacak kafirler istemese de...
Benim gözlemlediğim kadar cihat ve cihatla ilgili ayetler,bir oruç gibi,bir zekat gibi,bir namaz gibi her yerde anlatılmadı kapalı kapılar ardında tutuldu.Halbu ki Allah c.c. cihatı müslümanlara farz kıldı.
Alllah c.c. kutsak kitabımız Kur'an-ı Kerim'de bizlere şöyle buyuruyor.

Siz hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram'ın bakım ve onarımını, Allah'a ve âhiret gününe iman edip Allah yolunda cihad eden kimse(lerin amelleri) gibi mi tuttunuz? Bunlar Allah katında eşit olmazlar. Allah zâlim topluluğu doğru yola erdirmez. (Tevbe Suresi 19 ayet)


Rabbim bizleri inşallah kendi rızası doğrultusunda yaşamayı ve şehit olmayı nasib eylesin aminnnnn.....:A:A:A


Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatühü, dualarınıza amin, ecmain inşallah kardeşim. Rabbimiz c.c tüm İslam ümmetinin yardımcısı olsun inşallah..Bunun üzerine çok uzun bir yorum gider aslında..Çünkü bu konuda söyleyecek çok şeylerin olduğunu düşünüyorum. Kur'anın muhtelif yerlerinde cihad, namazdan bile daha çok zikredilmektedir. Geçtiği ayet sayısı ise 570 küsür..İslam bu günlere cihadla (tebliğ cihadı v.s) ulaştı..Şu an cihad, bilincinin yitirilmesi, ümmetin bu hale gelmesine sebep oldu..Sanırım çağımız müslümanları, cihadı artık müslüman kardeşlerine(!) yapıyorlar. Yapacağımızı kendimize yapıyoruz bir manada.. Fırkalara bölünmüşüz ve bir türlü ''ümmet'' olamıyoruz. İşte islam düşmanlarının da en çok işine yarayan durum bu parçalanmışlık ve bölünmüşlüğümüzdür..Cihad, bugün sizin de yazdığınız gibi pek gündemde değil, arada bir dünya haberlerine bakılmasa herhalde hiç aklımıza gelmeyecek..Diğer konulara göre ayet ve hadislere de pek rastlamıyorum ben de..Oysa her müslümanın hayatta en azından ''sözle (dille) cihad'' yapması gerekir..Elimizden bedenen savaşa girmek gelmiyor olabilir, veya mali olarak da mallarımızla cihad yapamıyor olabiliriz ama en azından kalben buğzetme ve sözle cihad etmekten geri kalmamalıyız..Cihad bugün manası, gereği ve amacı itibariyle de çok yanlış değerlendirilen, farklı taraflara çekilmeye çalışılan bir konu..Benim fikrimce önce müslümanların, cihadın ne olduğunu bilmeleri ve hayatlarında bunu uygulamaları gerekir..Biz kendimiz bunu başaramazsak, gayrimüslümlerin v.s cihada bakışını nasıl açıklayacağız ki? Daha kendi içimizden bile cihadı ''vahşilik, canilik'' olarak görenler var..Allah c.c ıslah eylesin Önce biz bilinçlenmeliyiz, akıbet bunu gösteriyor..

Yorumunuz için Allah razı olsun kardeşim..Elimden geldiğince cihad konusuna değinmeye gayret göstereceğim Allah'ın izniyle. En azından anlaşılması konusunda az da olsa faydamız olursa buna da amenna..

Rahman ve Rahim olana emanet olunuz. Selam ve dua ile.
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Amr İbnu Abese radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselam'a gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Cihadın hangisi en faziletlidir?" dedim. "Kanı dökülen ve iyi cins atı yaralanan mücahid(in cihadı en faziletli cihaddır)" buyurdular."

Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Allah yolunda yaralanan hiçbir yaralı yoktur ki -ancak kimin O'nun yolunda yaralandığını Allah bilir- Kıyamet günü, yarası, yaralandığı gündeki şekliyle getirilmiş olmasın: Kanı kan renginde, kokusu misk kokusunda olarak."

Hz.Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) gazve yaptığı zaman:
"Ey Rabbim sen benim destekcim ve yardımcımsın. Senin sayende çâre düşünür, senin sayende saldırır, senin sayende mukâtele ederim" derdi.
Tirmizî, Da'avât 132, (35, 781; Ebu Dâvud, Cihâd 99, (2632).
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Hz. Ebu Hüreyre (radıyalahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'tan bir gün sordular:
"- Ey Allah'ın Resûlü! Allah yolunda yapılan cihada hangi amel denk olur?"
" (Başka bir amelle) dedi, ona güç getiremezsiniz !"
Soruyu soranlar ikinci ve hatta üçüncü sefer tekrar sordular.
Resûlullah her seferinde aynı cevabı verip:
" (Bir başka amelle) ona güç getiremezsiniz!" dedi ve sonra şunu ilâve etti:
" Allah yolundaki mücâhidin misâli (gündüzleri ve geceleri hiç ara vermeden oruç tutup, namaz kılan, Allah'ın âyetlerine de itaatkâr olan ve Allah yolundaki mücâhid, cihaddan dönünceye kadar namaz ve oruçtan hiç gevşemeyen kimse gibidir. "
Buharî, Cihad 2; Müslim, İmâret 110, (1878); Tirmizî, Fed ilu'l-Cihâd 1, (1619); Nesâî, Cihâd 17, (6,19); Muvatta, Cihâd 1, (2, 443).
 

istikbal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
1,236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Uzun ve düşünülmüş yoldan.
Cihad Üzerine

"Allah uğrunda hakkını vererek cihad ediniz. O sizi ideal ümmet olarak seçti. Din konusunda, sizin üze­rinizde (geliştirmenizi önleyecek) hiç bir zorluk (bas­kı) getirmedi. Atanız İbrahim'in milletinin (ilkele­rinin) aynısını (model alınız)."



Enes (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyur­muştur:



"Allah yolunda bir sabah yahut bir akşam cihada çık­mak, bütün dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır." (Buhari, Müslim ve Tirmizi)



Ebu Hureyre (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:



"Allah kendi uğrunda cihada çıkanı güvencesi altına alır. Zira sadece benim uğrumda cihadı, bana gerçekten imanı ve benim resulümü kendi davranışlarıyla onaylaması o kulumu yola çıkarmıştır. Bu nedenle ya onu cennete koy­mak veya sabahleyin cihad niyetiyle çıktığı eve, elde et­tiği ecirle yahut ganimetle birlikte döndürmek benim üze­rime borçtur. Muhammed'in canı elinde olana andolsun ki, o kulun Allah yolunda konuştuğu hiç bir söz yok ki, kıyamet günü, o sözü konuştuğu günün yapısı gibi hu­zura gelmesin, rengi o günün kah renginde, kokusu o gü­nün misk-ü amber kokusundadır. Muhammed'in nefsi elinde olan Allah'a andolsun ki, eğer müslümanlara zor olmasaydı Allah yolunda sefere çıkan hareket timinden kimseyi geri bırakmazdım. Fakat kendimde yetenek bulamıyorum ki onları taşıyabileyim. O müslümanlar da hem kendilerinde yetenek bulamıyorlar, hem de benden vazgeçmeleri onlara ağır geliyor. Nefsim denetimi altın­da olan Allah'a yemin ederim ki Allah uğrunda savaşa katılsaydı/n da ölseydim, tekrar katılsaydım da ölseydim. Olmazsa tekrar savaşa katılsaydım da ölseydim; ne ka­dar çok isterim!" (Ebu Davud ve İbni Mâce dışındaki dört Sünen)



Yine ondan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur:



"Yâ Resûlallah (s.a.v) Allah yolunda cihada hangi amel denk gelir? diye sordular. Resûlullah:



—Sizin gücünüz yetmez, buyurdu ve ekledi: —Allah yolunda cihad yapan kişinin dönmesine ka­dar, gündüzleri oruçlu ve geceleri ayakta olan, ayrıca Al­lah Teâlâ'nın âyetleri içine dalan kişidir. Mücahid ciha­dından dönünceye kadar ne orucundan ne de namazın­dan hiç ayrılmaz" (Ebu Davud dışında kalan beş hadis kitabı)



Ebu Said (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur:



"Şimdi beni dinler misiniz? Size en iyi insan en kötü in­san dengesini anlatayım?



En hayırlı insan atının sırtında, yahut devesinin sır­tında. Yahut ayakları üzerinde ölüm gelip çatıncaya ka­dar Allah yolunda sâlih amel işleyen adamdır. En kötü adam, Allah Teâlâ'nın kitabını okuyup üzerinde yaşa­ması gerekirken hiç bir şeyine zerre miktarı saygı gös­termeyen adamdır." (Nesâi)



Kuşkusuz Allah Tebâreke ve Teâlâ mü'minlere şöyle ses­leniyor:



"Ey inananlar! Sizi acı azaptan kurtaracak ticaretli işi size göstereyim mi? Allah'a ve Resulü'ne inanır, malla­rınız ve canlarınızla Allah yolunda savaşırsınız. Eğer bi­lirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Böylece O, sizin gü­nahlarınızı yarlığar. Sizi zemininden ırmaklar akan cen­netlere; Adn cennet indeki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur. Seveceğiniz diğer bir kazanç daha var; İşte Allah yardımı ve Allah zaferidir. Mü'min­lere bunları müjdele." (Saff, 10-13)



Fakih kişiler kitaplarında, İslâm ülkesinin topraklan düş­man çizmesi ile çiğnendiği zaman cihadın farz-ı ayn olduğu­nu belgeleriyle belirtmişlerdir. El-Muğni yazarı şöyle diyor:

"Cihad şu üç pozisyonda belirlenir:



A) İki ordu karşı karşıya gelip iki birlik de karşılaştığı zaman orada bulunanın geri kaçması haram olur. Allah Teâ-lâ'nın şu fermanına göre savaş yerini alması onun için kesin­leşmiş olur:

"Ey iman edenler! Bir düşman topluluğuyla karşılaştığı­nız zaman kararlılık gösterin ve Allah'ın adını çok anın ki kurtulabilesiniz." (Enfâl, 45)



Ayrıca:

"Direnç gösteriniz. Zira Allah direnenlerle beraberdir." (Enfâl, 46)



Diğer bir âyet-i kerimede:



"Ey mü'minler! Toplu halde kâfilerle karşılaştığınız zaman onlara arkanızı dönmeyin. Tekrar savaşmak için kaçar gibi bir tarafa çekilmek veya diğer başka bir birli­ğe katılıp savaşmak amacıyla olan dışında kim öyle bir günde onlara arka çevirirse muhakkak ki o, Allah'ın ga­zabı içinde yerini alır. Zaten onun yeri cehennemdir." (Enfâl, 15-16)



B) Kâfir orduları herhangi bir şehre girip konakladıkla­rında müslümanın savaşmaya hazır olması ve onları geri püs­kürtmesi farz olmuş olur.



C) Yönetici imam, bir kavmini savaşa çağırırsa her gücü yetenin o imama katılmaları zorunludur. Zira, Allah Teâlâ, şöyle buyuruyor:



"Ey iman edenler! Size ne oldu ki: Allah yolunda sava­şa çıkın!' denildiği zaman yere çakılıp kalıyorsunuz?" (Tevbe, 38)



Resûlullah (s.a.v) de şöyle buyuruyor;

"- Savaşa katılmanız istendiği zaman hemen katılınız."



Bütün İslâm fıkhı kitaplarında, mezheplerin ufak-tefek ayrılıklarına rağmen sonuç hepsinde aynıdır.



İlk müslümanlar bu gerçekleri çok iyi kavramışlardır. On­lar ya ibadet ediyor, ya ticaretle uğraşıyor veyahut savaşçı olu­yordu. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:



"Şüphesiz senin, gecenin üçte ikisine yakın bölümünü, bazan yarısını, bazan da üçte birini yatmadan geçirdiği­ni ve beraberinde bulunan topluluğun da böyle olduğu­nu Rab bin belgeleriyle biliyor. Gece-gündüzü dengeye koyan ancak Allah'tır. O sizin, bunu sayamayacağınızı (fazlasını yapamayacağınızı) bildiği için sizi bağışladı. Ar­tık siz, kolay olan bölümü uygulamaya koyunuz. Allah Teâlâ bilir ki içinizden hastalananlar olacak, diğer

kısmınız Allah'ın takdir buyurduğu rızkı aramak ama­cıyla yeryüzünde yol tepecekler. Başka bir bölümünüz de Allah yolunda çarpışacaklardır. Artık siz, kolayınıza gelen mesleği uygulayınız. Namazınızı dosdoğru kılın, zekâtınızı verin, en güzel bir borçlandırmayla Allah (kullarına (kredi) veriniz; harcayınız." (Müzemmil, 20)



İyi dinleyiniz; bugün İslâm'ın yaşandığı ülkeler ve şehir­ler müslümanların yakından tanıdığı ve tam bir kavrayışla kav­radığı şu düzeydedir: İslâm karapara ticareti yapanların ve kirli işlerle uğraşan maceracıların ellerinde parsellenmiş talan mal­ları durumundadır. Öyleyse böyle kişilere savaş açmak şu anda en muhkem bir görev ve üst düzeyde zorunluluktur.



Müslü­man ülke krallarına veya cumhurbaşkanlarına halkı bu yön­de sevk ve idare etmeleri, savaşı başlatmaları ve halkı topyekün savaşa çağırmaları da onlara farzı ayındır. Bu yolla hem dünyada üstün başarı, onurluluk ve destek görmek ayrıca­lıkları onların olduğu gibi, âhirette de ödüllendiriliş ve cen­net onların hakkıdır. Şöyle ki:



"Her kim onu işittikten ve kabullendikten sonra değiş­tirirse, günahı yalnızca onu değiştirenleredir. Şüphesiz Al­lah sonsuz işiten ve sonsuz bilgi sahibidir." (Bakara, 181)



En büyük Allah! Hamd yalnız O'nadır.

Yazar:Şehit Hasan EL BENNA
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Cihad Üzerine

"Allah uğrunda hakkını vererek cihad ediniz. O sizi ideal ümmet olarak seçti. Din konusunda, sizin üze­rinizde (geliştirmenizi önleyecek) hiç bir zorluk (bas­kı) getirmedi. Atanız İbrahim'in milletinin (ilkele­rinin) aynısını (model alınız)."



Enes (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyur­muştur:



"Allah yolunda bir sabah yahut bir akşam cihada çık­mak, bütün dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır." (Buhari, Müslim ve Tirmizi)



Ebu Hureyre (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:



"Allah kendi uğrunda cihada çıkanı güvencesi altına alır. Zira sadece benim uğrumda cihadı, bana gerçekten imanı ve benim resulümü kendi davranışlarıyla onaylaması o kulumu yola çıkarmıştır. Bu nedenle ya onu cennete koy­mak veya sabahleyin cihad niyetiyle çıktığı eve, elde et­tiği ecirle yahut ganimetle birlikte döndürmek benim üze­rime borçtur. Muhammed'in canı elinde olana andolsun ki, o kulun Allah yolunda konuştuğu hiç bir söz yok ki, kıyamet günü, o sözü konuştuğu günün yapısı gibi hu­zura gelmesin, rengi o günün kah renginde, kokusu o gü­nün misk-ü amber kokusundadır. Muhammed'in nefsi elinde olan Allah'a andolsun ki, eğer müslümanlara zor olmasaydı Allah yolunda sefere çıkan hareket timinden kimseyi geri bırakmazdım. Fakat kendimde yetenek bulamıyorum ki onları taşıyabileyim. O müslümanlar da hem kendilerinde yetenek bulamıyorlar, hem de benden vazgeçmeleri onlara ağır geliyor. Nefsim denetimi altın­da olan Allah'a yemin ederim ki Allah uğrunda savaşa katılsaydı/n da ölseydim, tekrar katılsaydım da ölseydim. Olmazsa tekrar savaşa katılsaydım da ölseydim; ne ka­dar çok isterim!" (Ebu Davud ve İbni Mâce dışındaki dört Sünen)



Yine ondan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur:



"Yâ Resûlallah (s.a.v) Allah yolunda cihada hangi amel denk gelir? diye sordular. Resûlullah:



—Sizin gücünüz yetmez, buyurdu ve ekledi: —Allah yolunda cihad yapan kişinin dönmesine ka­dar, gündüzleri oruçlu ve geceleri ayakta olan, ayrıca Al­lah Teâlâ'nın âyetleri içine dalan kişidir. Mücahid ciha­dından dönünceye kadar ne orucundan ne de namazın­dan hiç ayrılmaz" (Ebu Davud dışında kalan beş hadis kitabı)



Ebu Said (r.a)'dan naklen Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur:



"Şimdi beni dinler misiniz? Size en iyi insan en kötü in­san dengesini anlatayım?



En hayırlı insan atının sırtında, yahut devesinin sır­tında. Yahut ayakları üzerinde ölüm gelip çatıncaya ka­dar Allah yolunda sâlih amel işleyen adamdır. En kötü adam, Allah Teâlâ'nın kitabını okuyup üzerinde yaşa­ması gerekirken hiç bir şeyine zerre miktarı saygı gös­termeyen adamdır." (Nesâi)



Kuşkusuz Allah Tebâreke ve Teâlâ mü'minlere şöyle ses­leniyor:



"Ey inananlar! Sizi acı azaptan kurtaracak ticaretli işi size göstereyim mi? Allah'a ve Resulü'ne inanır, malla­rınız ve canlarınızla Allah yolunda savaşırsınız. Eğer bi­lirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Böylece O, sizin gü­nahlarınızı yarlığar. Sizi zemininden ırmaklar akan cen­netlere; Adn cennet indeki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur. Seveceğiniz diğer bir kazanç daha var; İşte Allah yardımı ve Allah zaferidir. Mü'min­lere bunları müjdele." (Saff, 10-13)



Fakih kişiler kitaplarında, İslâm ülkesinin topraklan düş­man çizmesi ile çiğnendiği zaman cihadın farz-ı ayn olduğu­nu belgeleriyle belirtmişlerdir. El-Muğni yazarı şöyle diyor:

"Cihad şu üç pozisyonda belirlenir:



A) İki ordu karşı karşıya gelip iki birlik de karşılaştığı zaman orada bulunanın geri kaçması haram olur. Allah Teâ-lâ'nın şu fermanına göre savaş yerini alması onun için kesin­leşmiş olur:

"Ey iman edenler! Bir düşman topluluğuyla karşılaştığı­nız zaman kararlılık gösterin ve Allah'ın adını çok anın ki kurtulabilesiniz." (Enfâl, 45)



Ayrıca:

"Direnç gösteriniz. Zira Allah direnenlerle beraberdir." (Enfâl, 46)



Diğer bir âyet-i kerimede:



"Ey mü'minler! Toplu halde kâfilerle karşılaştığınız zaman onlara arkanızı dönmeyin. Tekrar savaşmak için kaçar gibi bir tarafa çekilmek veya diğer başka bir birli­ğe katılıp savaşmak amacıyla olan dışında kim öyle bir günde onlara arka çevirirse muhakkak ki o, Allah'ın ga­zabı içinde yerini alır. Zaten onun yeri cehennemdir." (Enfâl, 15-16)



B) Kâfir orduları herhangi bir şehre girip konakladıkla­rında müslümanın savaşmaya hazır olması ve onları geri püs­kürtmesi farz olmuş olur.



C) Yönetici imam, bir kavmini savaşa çağırırsa her gücü yetenin o imama katılmaları zorunludur. Zira, Allah Teâlâ, şöyle buyuruyor:



"Ey iman edenler! Size ne oldu ki: Allah yolunda sava­şa çıkın!' denildiği zaman yere çakılıp kalıyorsunuz?" (Tevbe, 38)



Resûlullah (s.a.v) de şöyle buyuruyor;

"- Savaşa katılmanız istendiği zaman hemen katılınız."



Bütün İslâm fıkhı kitaplarında, mezheplerin ufak-tefek ayrılıklarına rağmen sonuç hepsinde aynıdır.



İlk müslümanlar bu gerçekleri çok iyi kavramışlardır. On­lar ya ibadet ediyor, ya ticaretle uğraşıyor veyahut savaşçı olu­yordu. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:



"Şüphesiz senin, gecenin üçte ikisine yakın bölümünü, bazan yarısını, bazan da üçte birini yatmadan geçirdiği­ni ve beraberinde bulunan topluluğun da böyle olduğu­nu Rab bin belgeleriyle biliyor. Gece-gündüzü dengeye koyan ancak Allah'tır. O sizin, bunu sayamayacağınızı (fazlasını yapamayacağınızı) bildiği için sizi bağışladı. Ar­tık siz, kolay olan bölümü uygulamaya koyunuz. Allah Teâlâ bilir ki içinizden hastalananlar olacak, diğer

kısmınız Allah'ın takdir buyurduğu rızkı aramak ama­cıyla yeryüzünde yol tepecekler. Başka bir bölümünüz de Allah yolunda çarpışacaklardır. Artık siz, kolayınıza gelen mesleği uygulayınız. Namazınızı dosdoğru kılın, zekâtınızı verin, en güzel bir borçlandırmayla Allah (kullarına (kredi) veriniz; harcayınız." (Müzemmil, 20)



İyi dinleyiniz; bugün İslâm'ın yaşandığı ülkeler ve şehir­ler müslümanların yakından tanıdığı ve tam bir kavrayışla kav­radığı şu düzeydedir: İslâm karapara ticareti yapanların ve kirli işlerle uğraşan maceracıların ellerinde parsellenmiş talan mal­ları durumundadır. Öyleyse böyle kişilere savaş açmak şu anda en muhkem bir görev ve üst düzeyde zorunluluktur.



Müslü­man ülke krallarına veya cumhurbaşkanlarına halkı bu yön­de sevk ve idare etmeleri, savaşı başlatmaları ve halkı topyekün savaşa çağırmaları da onlara farzı ayındır. Bu yolla hem dünyada üstün başarı, onurluluk ve destek görmek ayrıca­lıkları onların olduğu gibi, âhirette de ödüllendiriliş ve cen­net onların hakkıdır. Şöyle ki:



"Her kim onu işittikten ve kabullendikten sonra değiş­tirirse, günahı yalnızca onu değiştirenleredir. Şüphesiz Al­lah sonsuz işiten ve sonsuz bilgi sahibidir." (Bakara, 181)



En büyük Allah! Hamd yalnız O'nadır.

Yazar:Şehit Hasan EL BENNA


Selamün Aleyküm kardeşim.. Allah c.c razı olsun. Şehit Hasan El Benna'nın bu harika yazısını paylaştığınız için çok teşekkür ederim.. Cihadla ilgili çok güzel açıklamalarda bulunmuş. Rabbimiz c.c rahmet eylesin, şehadetlerini kabul etsin inşallah..Her yazısı gibi bunu da beğenerek okudum. Şevkimizi ve azmimizi arttıran çok değerli ifadeler var.. Şüphesiz bu güzel yazıda, çağımıza bir sesleniş, ve bizlerin rotamızı belirlememiz konusunda bir haykırış var..Ders alınacak birçok unsur var.. Cihadla hayatını geçiren, böylesine kıymetli bir zatın hayatından öğrenilecek çok şey var.. Sağolasınız kardeşim. Tekrar tekrar teşekkür ederim. Allah c.c bizlere de şehadet nasip eylesin, Allah c.c yolunda mücadele etmek nasip eylesin inşallah..Allah'a emanet olun.Selam ve dua ile.
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
ALLAH YOLUNDA NÖBET
6813 - Ukbe İbnu Âmir el-Cüheni radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Allah askerlerin nöbetini tutan kimseye rahmet eylesin (veya eylemiştir)."
6814 - Enes İbnu Mâlik radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Allah yolunda bir gece nöbetcilik, bir adamın ailesi içinde bin yılda kılacağı namaz ve tutacağı oruçtan daha hayırlıdır, (bu zikredilen) yıl üçyüzaltmış gündür ve bir gün bin yıl gibidir."
CİHADA ÇIKMAK
6815 - İbnu Abbas radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Cihada çağırıldığınız zaman cihada koşun."
6816 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissaIatu vesselâm buyurdular ki: "Allah yolunda kim tek bir yürüyüş yapsa, kendisine isabet eden toz, Kıyamet günü mislince misk olur."

KÜTÜB-İ SİTTE'DEN
 

istikbal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
1,236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Uzun ve düşünülmüş yoldan.



Herkese uğradın sen bana küsülümüsün
Bir coğuna göz kırptın bana yeminlimisin
Ben senin askın ile kavrulurken burada
Ey sehadet sen bana neden nazlar edersin .

Bilsemki ne zaman denk gelecek o gelisin
Damat gibi hazırlanıp güzelce süslenirdim
Kanımı toplardım tam fışkıracağı yerden
Ey sehadet sen benim aşkımsın can özümsün .

Ey sehadet kurtulus azadelik sendedir
İzzet seref ar namus yolunun üstündedir
Kanımın fışkırması gelişine mujdedir
Ey sehadet cabuk gel bana getir müjdemi .

Ahde sadık olanlar evliya enbiyalar
Gözlerini kırpmadan sana talip oldular
Bir gülü koklar gibi haz ile kokladırlar
Ey sehadet kokunun lezzetine vardılar .

Gerçi her isteyene nasip olmadıysada
Duam şudur rabbimden nasip olsun banada
Nasip olsun yarabbaim bu aşkla yananlara
Sehadet kokusuyla bütün küfrü devirir.

HAYAT GEÇ KALANLARI AFFETMEZ..!




5000000000734118.gif
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Herkese uğradın sen bana küsülümüsün
Bir coğuna göz kırptın bana yeminlimisin
Ben senin askın ile kavrulurken burada
Ey sehadet sen bana neden nazlar edersin .

Bilsemki ne zaman denk gelecek o gelisin
Damat gibi hazırlanıp güzelce süslenirdim
Kanımı toplardım tam fışkıracağı yerden
Ey sehadet sen benim aşkımsın can özümsün .

Ey sehadet kurtulus azadelik sendedir
İzzet seref ar namus yolunun üstündedir
Kanımın fışkırması gelişine mujdedir
Ey sehadet cabuk gel bana getir müjdemi .

Ahde sadık olanlar evliya enbiyalar
Gözlerini kırpmadan sana talip oldular
Bir gülü koklar gibi haz ile kokladırlar
Ey sehadet kokunun lezzetine vardılar .

Gerçi her isteyene nasip olmadıysada
Duam şudur rabbimden nasip olsun banada
Nasip olsun yarabbaim bu aşkla yananlara
Sehadet kokusuyla bütün küfrü devirir.

HAYAT GEÇ KALANLARI AFFETMEZ..!




5000000000734118.gif


Selamün Aleyküm değerli kardeşim. Çok güzel bir şiirdi. Allah c.c razı olsun..Bu önemli konuya, çok değerli katkılarınız oldu..Çok teşekkür ederim. Şiir, şehadet sevgisini ve özlemini ne güzel anlatıyor.. Rabbimiz c.c bizleri de layık görsün o yüce ve şerefli makama..O'nun uğrunda canını vermekten daha güzel ne olabilir bir kul için? Alışverişlerin en hayırlısı budur, Rabbimiz ile..Dünyamızı satıp ahireti satın almak, o tatlı canımızdan Allah için vazgeçmek...Sonunda da Rabbimizin izniyle eşsiz mükafatlara kavuşmak..''Allahümme ruzuknu şehade..'' Allah c.c bizleri şehadetle rızıklandırsın inşallah..Şehadetle temizlenen kullardan olmak ümidi ve duasıyla..Rabbimize emanetsiniz kardeşim..Selam ve dua ile inşallah..

408779435_bf9c97178c_m.jpg
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt