Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yûsuf….Kayboldum Zindanlarda …! (1 Kullanıcı)

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Hz.Yakup... Oğlu Yusuf'u kaybettiğinde yıkıldı... Ve yıllarca, kendini küçük oğlu Bünyamin'le avuttu... Birgün bu tesellisini de kaybedince, tamamen yıkılacağı zannının tersine büyük bir ümit ve azimle yerinden doğrulup görmeyen gözlerini ufka çevirerek şöyle mırıldandı: "İşte şimdi Yusuf'un kokusunu duyuyorum!.."
Ya bizler?
Biz bir kere Yusuf'u kaybettik... Yıllar sonra, kendimizi avuttuğumuz İmam-hatipleri, Kur'an Kurslarını, partimizi, vakıflarımızı, başörtüsüyle okuma hakkımızı vs. elimizden aldılar... Şimdi bizim de gözlerimiz ufukta; Yusuf'un kokusunu duyduk bir kere; tesellilerimizi geri verseler de kanmayız artık!...
ALLAH razı olsun emeğin ve paylaşımın içn gönüldaşım..
RABBİME emanetimsin..
selam ve dua ile.
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Yusuf,
Kenan ilinin en güzel gülü,
Yusuf,
Peygamber soyunun nazlı sümbülü.
Güneş bile sönük kalır yanında
Asalet akar durur kutlu kanında
Yüzüne bir bakan, kendinden geçer
Onu bir kez görmek ömre değer…

Sureti güzeldir,
Yaratılmış her güzelin en güzelinden
Ahlakı daha da güzeldir,
Yaratılmış tüm güzelliklerden

Yusuf
Göklerden indirilmiş bir melek,
Yusuf’a neler gösterecek bilinmez felek
Yakup’un gözbebeği
Kenan’ın geleceği
Peygamberlik ağacının son sürgünü
Yusuf
Nebinin gonca gülü…

Haset
Yakan, bitiren her nesneyi
Dağlayan, ağılayan yüreği
İntikam, o engereğin içeceği
Haset,
En evvel yakar
Anlamasa da haset edeni
Haset
Yüreğe çöreklenmiş zehirli yılan
Bu yılandır kalbe kini salan…

Bu zehirle ağılanmış, taşlaşmış kalpler
Yusuf’a gizli bir kin besler
O gülü koparmak olur tüm emeller
Bir hain pusu kurulur Yusuf’a
Bütün suç yüklenir kurdun sırtına
Zavallı kurt masumdur lakin;
O gün bugün adı anılır: hain
Kenan’ın nadide gülü sökülür vatanının bağrından,
Ayrılır anayurdundan
Peygamber ocağından
Ancak ne acıdır
O misalsiz güle kıyanlar
Yine peygamber soyundan! ..


Kuyu karanlık,
Kuyu soğuk,
Kuyu zor,
Şanlı babadan ayrılmaktır
Yusuf’u yakan kor…

Kervanlar gelir,
Kervanlar gider.
Yusuf meleklerle hasbıhal eder.
Bilmezler kuyudaki misalsiz inciyi
Gece, gündüzü kovalar
Yusuf’un çilesi yavaş yavaş dolar
Yusuf kuyuya veda eder.
Yeni çileler Mısırda onu bekler…

Mısır
Gücün, ihtişamın, zevkin kenti,
Ölümsüzlüğü taş binalarda arayanların şehri,
Nil’in kalbi,
Yusuf’un menzili,
Mısır
Ben-i İsrail’in incisini köle eden
Meleklerin dostuna zindanı reva gören

Züleyha
Mısır’ın nazlı çiçeği
Aziz Kıtfir’in candan öte sevdiği
Tüm Mısır ona hayran
Bilinmez neler gösterecek ona devran,
Züleyha
Nadide bir nilüfer, Nil’in bağrında açan
Bakılmaya, koklanmaya kıyılmaz
Lakin Yusuf’a onun bile yüreği dayanmaz…


Aşk,
Nice gül yüzleri soldurur
Kimini Mecnun eder çöllere düşürür
Kimini Ferhat eyler dağları deldirir
Kimini canından bezdirir
Aşk,
Yakar köz eder girdiği yüreği
Aşka düşen ayıramaz artık
Ne gündüzü ne geceyi…

Gündüzler gece oldu ceylan gözlü Züleyha’ya
Bir yanda dünyalar güzeli Yusuf
Bir yanda nikâhlısı Aziz Kıtfir
Gönlü Nil gibi coşkun Yusuf’a akar
Aklı durmadan hakikati tartar
Doluya koyar almaz
Boşa koyar dolmaz
Mısır güzeli Züleyha
Bir çıkar yol bulamaz.
Akıl günlerce aşkla savaşır,
Bazen akıl kazanır
Bazen aşk
Sonunda akıl terk eder başı
Aşk kalır.

Züleyha,
Perişan, serer yüreğini Yusuf’a
Mısır’ın nazlı sultanı köleye köle,
Köle sultana sultan olur.
O yalvarır, yakarır, dilenirken
Aşkı için Yusuf’a
Yusuf imdat için yalvarır Yaratan’ına


Yusuf
Dünyanın en güzeli
Yusuf
İffetin, ahlakın en yücesi
Yusuf
Geleceğin korunmuş peygamberi
Korkar,
Günahın kirinden, pisinden
Yardım diler tüm gönlüyle Rabbinden

İbrahim’i ateşle,
İsmail’i Zemzemle,
Yunusu balıkla,
Nuh’u tufanla koruyan
Yusuf’u da korur zindanla
Zindan bir medrese olur bu elmas ruha
Kutsiler yoldaş olur, cennet gülü Yusuf’a.


Zindan karanlık,
Zindan soğuk,
Beşere dayanılmaz çile
Yusuf’a sabrı, kadere rızayı, tevekkülü öğreten
İki zorlu hece:
Zindan…

Kader ağlarını iplik iplik örer,
Rahman emriyle gün gelir çile biter.
Kölelik zinciri çıkar Yusuf’un bileğinden
Mısır hazineleri saçılır kutlu ellerinden
Dünün kölesi bugün sultan
Zorlu bir imtihandır geride kalan.

Yakup
Ciğerparesini yitirmiş dertli dolap,
Bilinmez ona ne güzellikler tattıracak Çalap
Yusuf’un acısıyla kör olmuş yaşlı gözler,
Senelerdir o güzelin dönüşünü gözler…

Kıtlık
Zengini fakir
Fakiri hepten yoksul eden kıtlık
Kasıp kavurur cihanı açlık
Ana bir lokma aş bulamaz yavrusuna


Ölür analar,
Ölür yavrular,
Yağmur inat eder yağmaz,
Ölü çıkmadık yer kalmaz.
Analar ağlar
Bebeler ağlar
Kenan ağlar
Kenan’da bir koca nebi
Yakup ağlar…

Mısır
Kıtlığa meydan okuyan bir şehir
Yusuf’un elinden bereket akar
Mısır yurdu açlara kucak açar
Dünyanın her yanından gelen çaresizler
Yurtlarına rızıklarla dönerler

Yusuf
Yakup’un ciğerparesi,
Yusuf
Dünün ayağı zincirli kölesi.
Bugünün adil Azizi
Gece saçlı Züleyha’nın
Biricik eşi…

Yusuf
Senelerce rüyada muştulananı bekler,
Vatanının bağrından söküp atanı bekler,
Allah’ın adaletini bekler,
Ben-i İsrail’i
Canından azizi
Nebiler nebisi
Gözü yaşlı Yakup’u bekler…

Ve bir gün beklenenler gelir Mısır’a
Aç, perişan, mahzun
Kıtlık cana yetmiş,
Ölümün yeli eve esmiş,
Açlığa altının, elmasın bile
Hükmü geçememiş
Peygamber ailesi
Mısır’a imdada gelmiş

Yüce gönüllü Yusuf unutur geçmişi
Sonuna dek açar tertemiz yüreğini
Serer önlerine tüm servetini
Yıllar öncesinin muştulanan rüyası gerçek olur
Yusuf güneş olur,
Ay olur kardeşleri
Önünde eğilir her biri
Pişmanlık ateşi yakar sineleri,

Utançtan yere eğilen başlar,
Yusuf’un şefkatiyle ancak kalkar.
Diller lal olur, konuşamaz
Susar,
Gözlerden akan yaşlar,
Hasetten çoraklaşmış gönülleri sular.

Kenan’da yaşananlar unutulur,
Ben-i İsrail çoluk çocuk yola koyulur,
Çileli Yakup kuş olur Yusuf’a uçar,
Yusuf dostuna düşmanına kucak açar.
Yakup kavuşur Yusuf’una
Yusuf kapanır müşfik babanın ayağına,
Peygamber varisine doya sarılır.
Yıllardır görmeyen gözler dünyaya açılır,
Mısır peygamber neslini buyur eder,
Varını yoğunu önlerine serer,
Çekilen elemler son bulur,
Mısır Kenan’la kardeş olur…
…….
Kulak verin ve dinleyin
Rüzgâr neler der,
Kenan’dan Mısıra
Züleyha’dan Yusuf’a
Bir içli öykü söyler.


Ve her şeyi özetler
Kenan:
İli
Mısır:
Menzili
İhanet, aşk, esaret, sultanlık:
Hikâyesi
Yusuf’tur asırlardır güzelliğin timsali
Yusuf
Çilenin peygamberi
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
54
İbrahim’i ateşle,
İsmail’i Zemzemle,
Yunusu balıkla,
Nuh’u tufanla koruyan
Yusuf’u da korur zindanla
Zindan bir medrese olur bu elmas ruha
Kutsiler yoldaş olur, cennet gülü Yusuf’a.


Zindan karanlık,
Zindan soğuk,
Beşere dayanılmaz çile
Yusuf’a sabrı, kadere rızayı, tevekkülü öğreten
İki zorlu hece:
Zindan…

Allahcc e emanet olasınız gönüldaşımız ve kardeşimiz...
Allahcc yar ve yardımcınız olsun...
Allahcc ne muradınız varsa versin...
BESMELE...SELAM...DUA..
AKIN BAŞLADI SÜRER...
HANGİ DÜŞLERİ SAKLARSA SAKLASIN GECE...
NE ZINDAN DUYGUSU...
NE ÖLÜM KORKUSU...
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
İbrahim’i ateşle,
İsmail’i Zemzemle,
Yunusu balıkla,
Nuh’u tufanla koruyan
Yusuf’u da korur zindanla
Zindan bir medrese olur bu elmas ruha
Kutsiler yoldaş olur, cennet gülü Yusuf’a.


Zindan karanlık,
Zindan soğuk,
Beşere dayanılmaz çile
Yusuf’a sabrı, kadere rızayı, tevekkülü öğreten
İki zorlu hece:
Zindan…
Allahcc e emanet olasınız gönüldaşımız ve kardeşimiz...
Allahcc yar ve yardımcınız olsun...
Allahcc ne muradınız varsa versin...
BESMELE...SELAM...DUA..
AKIN BAŞLADI SÜRER...
HANGİ DÜŞLERİ SAKLARSA SAKLASIN GECE...
NE ZINDAN DUYGUSU...
NE ÖLÜM KORKUSU...

ALLAH razı olsun gönüldaşım...
RABBİM cennetliklerden eylesin sizi..
ALLAHA emanetsin...
selam ve dua ile..
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Yusuf Güzellemesi
“Kenan yüzlü bir çocuk mu yanardı içinde Züleyha

Bir çocuk muydu yakan tenini,

Ruhunu…

Bu neyin sancısıydı?

Bu neyin acısıydı?

Nil akardı gözlerinden Züleyha…

Bu ne menem sevdaydı?”

Kimin aklından geçerdi ki bu çocuk

/Güzelliği Kenan’a bedel

Kenan kadar güzel

Kenan yüzlü…Yusuf/

Bir gün babasının sevgisinden kıskanan on bir kardeş tarafından ter edileceği

Ama güneş kesmeyeninden…

Ama zindan

Ama zulüm

Ama kuyu…Ama kin…Ama öfke…

/Bir öfke ki ; aslında görünmeyen, Ama dinmeyen…Ama…/



Yusuf…cuk

Sen kuyular harcısın…

Böyle verildi ferman

Katli kardeş elinden…



Arkada bir Kenan kenti ufalır… uzaklaştıkça

Sen gidince Kenan hüzne kapılır..

On kardeş, bir Yusuf…

/Evde kalan - Elde kalan Bünyamin… Bünyamin ; Kenan’ın öteki yüzü/

Bir güneş döner durur alıcı kuşlar gibi

Sarı

Sıcakça…



Gerdi yayı abisi...

Bıraktı oku...

Ceylan koştu koş Yusuf

Ceylan koşulu Yusuf soluk soluğa

Ceylan artık koşamadı ve düştü..

Gözlerine baktı

Yusuf küstü…

Ufacık bir Yusuf kalbi iki damla yaş olup ellerine döküldü

Ufacık bir ceylan kalbi…

Gömleğine sar Yusuf…

Yusuf'un gömleği kanlı..



Ve Yusuf artık kuyuda..

Bekle Yusuf çıkacaksın kuyudan..

Sığın ve bekle..

Sen koruması en güzel olan tarafından korunuyorsun...



Su çek Yusuf kuyudan

Ellerimiz kana bulaşacak

...............Birazdan…

Şüheda İslâm


 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
54
Ve Yusuf artık kuyuda..

Bekle Yusuf çıkacaksın kuyudan..

Sığın ve bekle..

Sen koruması en güzel olan tarafından korunuyorsun...


Allahcc yar ve yardımcınız olsun gönüldaşımız ve kardeşimiz...
BESMELE...SELAM....DUA..
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Ve Yusuf artık kuyuda..

Bekle Yusuf çıkacaksın kuyudan..

Sığın ve bekle..

Sen koruması en güzel olan tarafından korunuyorsun...

Allahcc yar ve yardımcınız olsun gönüldaşımız ve kardeşimiz...
BESMELE...SELAM....DUA..

AMİN İNŞAALLAH..
RABBİM cümlemizin yar ve yardımcısı olsun...
gönüldaşım...
selam ve dua ile..
 

minabetül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 May 2009
Mesajlar
92
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
65
suya Muhammed'i (s.a.v.) çağrıştırsın diye ve Lale Allah (c.c.)' a yakarsın diye eğilen dallarıyla. Bu suyun renklerle oynadığı bir aşk oyunu. Bu güzeller güzeli yusufun züleyhayla oyunu daha çok yüreğini yansıtıyor yusuf züleyhaya. Renklerini serpişiyle, renklere hayat katışıyla ve sonunda aşkını gülle, laleyle ifade edişiyle önce dokunan, sonra okunan bir aşk oyunu bu.
Önce “Aşk suya düştü,”
Sonra “Su aşka yenik düştü”…züleyhanın yusuf aşkı
LEVLAKE LEVLAKE
LEMA HALAKTÜL EFLAKE

Sevgili kardeşim allah razı olsun.çok güzel bir yazı.Allah kalemine ve kalbine güç kuvvet versin.Allah yolunu ve bahtını açık etsin.
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
suya Muhammed'i (s.a.v.) çağrıştırsın diye ve Lale Allah (c.c.)' a yakarsın diye eğilen dallarıyla. Bu suyun renklerle oynadığı bir aşk oyunu. Bu güzeller güzeli yusufun züleyhayla oyunu daha çok yüreğini yansıtıyor yusuf züleyhaya. Renklerini serpişiyle, renklere hayat katışıyla ve sonunda aşkını gülle, laleyle ifade edişiyle önce dokunan, sonra okunan bir aşk oyunu bu.
Önce “Aşk suya düştü,”
Sonra “Su aşka yenik düştü”…züleyhanın yusuf aşkı
LEVLAKE LEVLAKE
LEMA HALAKTÜL EFLAKE

Sevgili kardeşim allah razı olsun.çok güzel bir yazı.Allah kalemine ve kalbine güç kuvvet versin.Allah yolunu ve bahtını açık etsin.

ALLAH razı olsun değerli büyüğümüz..
RABBİM yar ve yardımcınız olsun....
selam ve dua ile...
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Yusuf olmak zor çok zor
Yusufsan önce sevmekle başlayacaksın çileye
Öyle bir seveceksin ki; şüphe olmayacak içinde.
Öyle saf, öyle temiz olacak işte.
En yakınların kesecek başını
En yakınların itecek seni karanlıklara
En yakınların yakacak her zerreni.
Ve sen güzel görecek, güzel bakacaksın her şeye

Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor
Bu dünya perdesinde Yusuf olmayı seçtiysen, önce dar kapılardan geçeceksin
Dört duvara dokunacaksın, her köşe başında bir kuyu olacak sen girecek - sen çıkacaksın.
Her çıkış bir başlangıç, her düşüş bir devrin bitişi olacak.
Ve Ondan başka kimseyi imdada çağırmayacaksın.
Zindanların yakın edecek bütün yaratılmışı...
Dağlar yoldaşın, taşlar arkadaşın, kuyular sırdaşın olacak.
Önce sıla yakacak içini
Sonra adı hasret olan tüm özlemler gelecek peşinden…
Sabırla başlayacak dünya sürgünün.

Yusuf olmak zor çok zor Nurunda hoş, narında
diyeceksin.
Tüm ateşleri gül diye tutacaksın.
Kor önce avucunu, sonra yüreğini yakacak, susacak susacaksın
demeyi bile çok göreceksin diline.
Şikâyet kapılara gelip gelip gidecek eski yerine..
Sevmenin ne zor olduğunu elbet anlayacaksın.

Yusuf olmak zor çok zor
Köle olup önce pazarlarda satılacaksın
Saraylara ayağında kelepçeyle gireceksin.
Toprak değecek tenine, rüzgâr savuracak tanelerini gözlerine
Kimse inanmazken sana, yitirmeyeceksin hiç ümidi.
Hamken yanacak, yandıkça pişeceksin,
Elhamdülillah kemerini kuşanacaksın,
Çileden geçmeden gidilmez hiçbir yere..
Çekecek çekecek hep pişeceksin
İmtihanı öyle kolay olmayacak aşk yolunun
Her adımda bir kez daha bileneceksin.

Yusuf olmak zor çok zor
Her yanışında anlayacak; Yusuf olmak zor diyeceksin.
Sonra aşkın ne zehir olduğunu tadacaksın,
Kılıçtan keskinliğini, nankörlüğünü, acizliğini
Yolun zindanlara düşecek, edep perdesinin ardında bekleyeceksin.
Beyaza değen siyah temizlenene kadar sürecek bekleyişin.
Öyle kolay olmayacak siyahtan arınmak,
Yani seneler sürecek bekleyişin.
Kapılara asılacak Yusuf gömleğin,
Bakıp bakıp, eğeceksin başını
Ama mahcubiyetten değil, yine edepten olacak sakınışın.
Ne zamanki sebepler kapısını kapatıp tümden,
Dönünce yüzünü Rahmana bir haber gelecek gaybtan:
Yusuf tertemizdir günahtan
Sultanlığın yolu zindandan geçecek bileceksin

Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor..
Yusufken sultan olmakta zor
Hele Yusufun Yakupu olmak, işte o hepsinden zor
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Züleyha’nın düştüğü yerdeyim,
Yusuf’un aynasıyım ölüm arefesinde yitirilen..
Züleyha yanığıyla,
Yusuf’un aynasına;
Aksetti ruhum bütün yaralarıyla..

Özlemek ki,
Ruh bencilliği yapamam artık kendimde..
Tenim de senin olsun,
Kalbim de,
Aklım da,
Fikrim de..
İste yeter ki sen;
"Gelsene!" de,
Ancak Züleyha’nın aşk’ı kadar olurum o zaman,
Ötesine geçemem,
Ötesi yok!..

Züleyha’nın düştüğü yerdeyim..
O ki Yusuf’u:
"Sevmiş ve sevecek bütün kalplerin sırrına ortak olarak sevdi.."
Ötesi yok!
Ruhum da senin olsun,
Bedenim de..
Al beni,
Ancak Yusuf kadar sev beni..
 

yalniz_yolcu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Şub 2008
Mesajlar
634
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Hâlâ gelmeyişin neden ?! Uyu(ya)mayışımdan mı yoksa ?..

kardeşim emeğinize sağlık begeniyle okudum güzel bi paylaşımdı...etkileyici bi yazı olmuş allah razı olsun selametle...
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Hâlâ gelmeyişin neden ?! Uyu(ya)mayışımdan mı yoksa ?..

kardeşim emeğinize sağlık begeniyle okudum güzel bi paylaşımdı...etkileyici bi yazı olmuş allah razı olsun selametle...

ALLAH razı olsun kardeşim..
gözlerinize yüreğinize sağlık..
ALLAHA emaentsiniz..
selam ve dua ile..
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39

kuyudan çekilen bir hayat
aşkı bulan. yüreğini kanatan
on bir kardeşin. ihanet hatırası
kekeme gözlerle büyüleNdiğin rüyâ 1
ve pişmanlığıyla Çölü yürüyen kervan


tuttu iki eliyle zaman mütebessim yüzlerden
avuçlara kapanan sıcak / öyle merhamet


kimdi şem sunan kör akşamına
yakûb’un. nasıl biterdi umudu her gölgeden
aşk hangi bereket.ten dökülürdü sofraya


ve kesilen el.lerinde yırtılan gömlek 2
zindana atılan güzelliğindi. yalnızlık. dağıL!
lükmenin ışığında kuruttuğumuz yazı
tenha harflerin koRkusuna. bahar gelecek
yaramıza müptela / münzevî Solgun çiçek


defne sanıyor kendini kadifeden açelya
kırsa da dilini acemi âşık. her gün âh
kaç nil kurutacak bu yanan yürek
ve kalbi üşüyen kurak




parçalanır sûret dokunulmadan aşka
öpmekle ölmek arasında
kavlini dâra çeken bir sükutla göç


gülümseyen hicrete yaslandı ömür
ayak izinde. ne çok küskün kum ve vaha
söyle çöl / kırık aynada hatırlanan hikâye 3
yusûf mu aşk yoksa aşk mı züleyhâ
/ rüyâ için/de rüyâ

___________________

Ay ve güneşle secdeye kapanan. yıldızlar
neden söndü. içimizde. bitmeyen kenân

giydiğin hangi gömlekti yusuf
Yaralanan kalbine. dudak payı bırakmadan
züleyhâ’nın aşkını kanatıyor hüsn

Şİmdi bütün kuyular kandan gözyaşı
hasreti tartamayan terazi ve üç dirhem
muhabbetten Taşırdığımız şiir
bir sultan bir gömlek ve cennet aynası irem
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
kalpou9.jpg



Ey içimdeki yıldızlar mütercimi, ölü olmayan kuşlarım benim
Mısr'ın sularına dökülmüş kandillerin aydınlığı
Gizli bahçelerden geçen yeşillerin ıslak çoğulluğu
Konuşan ağacım bana, konuşan ırmağım benim.
Işıklı yağmurum.
Gözlerimle gören ey, ey gözleriyle gördüğüm.

En derin kuyusunda kaybolduğum ey,
Nil'in sesi geliyor, gelsin, sesim Nil'e gitmiyor gitmesin.
Sesi bana gelmeyen, sesim ona gitmeyen ey.

Züleyha sayfanıın tam ortasına devam etti, Yûsuf, dedi.

Ey kalbimle seven
Ey kalbiyle sevdiğim.
Muhabbeti kolay giyilir libas olmayan,
Vahayı terk edip çölün rahmetine düşen defterim,
Yitik tahtına gönlünce kurulan çöl misillemesi sevdiceğim,
Dağ lâlesi
Çöl çiçeği

Âh benim yitik ezel gülü vasfınca sahiplendiğim,
âh beni ezel gülü vasfınca sahiplenip de sahiplendiğini henüz bilmeyen sevgilim,



Âh benim! Âh benim!
Ey adı gelecek zamanların ve mekanların insanlarına adımla birlikte kalacak olan,
Ey adım adıyla bile yazılacak olan
Sularıma dökülen karanlık, yoklarımı örten aydınlık
Tezatlarım benim, benim tekrirlerim
Ama muhabbetinden asla dönmediğim
Gün geçtikçe çoğalan benzetmelerim,
Sözcüklerim, lugatim. lisan hacmince vasıfladığım vâsıfım
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
54
Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat;


Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...


Yalnız seccademin yönünde şefkat


Beni kimsecikler okşamaz mâdem;


Öp beni alnımdan, sen öp seccadem!NFK..

BESMELE...SELAM..DUA..
 

Nazar57

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ağu 2008
Mesajlar
1,308
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Ahh ..!
Hâlâ gelmeyişin neden ?! Uyu(ya)mayışımdan mı yoksa ?..
Muhtaç olunduğunu düşünmemenden midir? Uyuyuverip de sana yorumlatacak tek bir rüya göremeyişimden mi Yûsuf?
Hadi yâr.. Hadi çıkıver artık şu kuyudan … Tutuver uzattığım elimden ..tUT da çık hadi.. Hadi gel Yûsuf..Geldiğin yerde görmek istemiyorsan , itiver kuyuna bu garip bedevini..!
Senle olamıyorsa.. Yalnız kalıyorsa kuyuların başında.. Hep kuyunun dibindeyse gözleri.. Bırak bari..Kuyusunda kokusuyla kalsın Yûsuf’un..

Yusuf'u kaybettim sevda çölünde..
Allah razı olsun
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat;


Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...


Yalnız seccademin yönünde şefkat


Beni kimsecikler okşamaz mâdem;


Öp beni alnımdan, sen öp seccadem!NFK..
BESMELE...SELAM..DUA..

RABBİM razı olsun kardeşim...
selam ve dua ile..
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,574
Tepki puanı
34
Puanları
48
Yaş
39
Her aşk O’na çıkar sonunda..
O’ndan başkasını sevmek imkansız gibidir..
Seven neyi sevdiğini bilse de bu böyledir..
Bu yüzden değil mi ki kendini kaybetmek gibi görünen aşk, aslında kendini bilmek..
İstese de insan O’ndan özgeyi sevme şansı yok..
Şans sözcüğü yok lügatlarda bundan böyle,
O’ndan özgeyi sevme ihtimali yok..
Ve neyi sevdiğini bilenle bilmeyen arasındaki fark, sadece bilmenin bilincinden ibaret..
Küçük bir biliş farkı,
Mülk gibi aşk da Allah’tan..
Ruhun da O, kalbin de O, aklın da O..
Tenin de O, canın da O, cismin de O..
Ve aradan perdeleri kaldırarak O’nu bilmek olarak tanımlanan şey, bu seyr-ü sefer, sadece O’nu bilmeyi bilmenin sancısından ibaret..
Sevginin yanılgısı yok..
Yanlış olan, neyi sevdiğini bilmemek ve yolu yanlış çizmek..
Hangi kaynaktan geldiğini suyun, hangi dağın üstünden döküldüğünü aydınlığın, bilmemek.. Bilmemek yanlış kılar sevgiyi..
Züleyha ki Yûsuf’u sevdi. İbtida, neyi ve kimi sevdiğini bilmedi..
Sonra aşkın kaynağını bildi;
Yûsuf’u değil, Yûsuf’ta tecellâ eden nuru sevdiğini farketti..
Yûsuf da, ki rüyasında güneş, ay ve on bir yıldız O’na secde etmişti, bir kuyuya atılmış ve kendisine zindanda rüya yorumu verilmişti, önce aşkın kaynağını bildi, sonra nurun Züleyha sûretinde tecellâ ettiğini fark etti..
Biri sûretten nura yükselirken, diğeri nurun sûrette tecellâ ettiğini idrak etti..
İşte bütün hikaye...
Kim düştü kuyuya, Yûsuf mu?.. Yakub mu?.. Züleyha mı?..
Zindan kimin kaderi?...
Yûsuf’un mu?.. Yakub’un mu?.. Yoksa Züleyha’nın mı?..
Yûsuf, Yakub ve Züleyha yok aslında...
Hepsi BİR,
Hepsi O BİR..
Hepsi TEK BİR
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt