Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yaprak Dökümü (1 Kullanıcı)

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Sonbahar.gif
KOŞAN günler, kaybolan günler, âşıklarını ardından ağla*tan günler... Hepsi, her gelişinde birşeyleri beraberinde geti*rirler, ama “Tadına doyan var mı?” demeden, getirdiklerini alır götürürler. Günlerden nice ömürler olur; günlerle bera*ber nice ömürler ölür.
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
sonbahar3.gif

Bütün ilkbahar ve yaz günleri boyunca ağaç yaprakları önemli bir görev yaparlar.Küçük besin fabrikaları gibi çalışarak,ağaca besin sağlarlar.Bunun için havaya,suya,güneş ışığına ve topraktan aldıkları minerallere gerek vardır. Köklerden gelen su ağaç gövdesinden geçerek yapraklara ulaşır.
sonbahar1.gif
Yapraklar üzerlerinde bulunan ve ancak mikroskop aracılığıyla görülebilen deliklerden soluk alır verirler.Nefes verdikleri zamanlar gözle görülemeyecek kadar küçük su damlacıkları çıkarırlar. Bütün yaz mevsimi boyunca küçük besin fabrikaları ağaca besin sağlamak için çalışırlar.Sonbaharda güneş ışığı azaldığından bu görevi yapamazlar.
Sonbahar.gif
Zaten ağaç artık kendisine kış için gerekli olan besini depolamıştır.Orman hayvanlarının yaptığı gibi kış uykusuna rahatça yatabilir.Ama kış uykusuna yatmadan önce,yaprakların sapının dibinde su geçiren küçük delikleri kapaması gerekir.Buralarda sert ve su geçirmez küçük bir parça mantar oluşur ve bu mantar yaprağı iter.
Böylece yapraklar düşer.
Sonbahar.gif


Bu soruların cevapşarını biliyormusunuz ?

1.Yapraklar ağaca nereden besin sağlarlar?

2.Ağaçlar nefes alırlar mı?

3.Ağaç yaprakları sonbaharda neden besin sağlama görevini yapamazlar?


 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
010osen30jd1le2.jpg


Gönlümde hüzün var, yaklaştı akşam
Ömrümün güneşi zevale döndü.


Akşamları sevmek belki çare olurdu—şafakla beraber o da çekip gitmeseydi!

Ama dünyada beni bırakıp gitmeyecek ne var, söyler misi*niz dünya âşıkları?

En güzeli bahardı; şimdi kefenine bürünmüş yatıyor.

Niye durmadı buralarda? Durmayacaksa niye geldi? Ar*dından ağlatacaksa eğer, niye yüzüme gülüp durdu çiçekleriyle? Öyle bir gaddarlık, böyle bir güzelliğin arkasında ken*dini nasıl sakladı?

Yeşil tomurcuğun içinden fışkıran pembe gül, solacağını niye haber vermedi?

Penceremin önünde cıvıl cıvıl öten serçecik, öleceğini niye söylemedi?

Yoksa söyledi de ben mi işitmedim?

***
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
10807242hx9.jpg


Yaz geçti
Yapraklar dökülülüyorlar
Her yaprak dökümü
Kalbimi de solduruyorlar
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
"Sonbahar bir ak doğuşun şafak emaresi,
Ve hazan boşluğunda tın tın ümidin sesi."


jesien06cm0.jpg
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
sonbahar_1.jpg


YAPRAKLAR peş peşe döküldü toprağa. Çiçekler birbiri ardınca soldu. Kuşlar ve kelebekler birer birer öldü. Şimdi yalnız iskeletler var dağ eteklerinde. Ve onların ayaklarını örten bembeyaz bir kefen.

Günler, beraberinde getirdiklerini alıp götürdüler. Günlerle gidenler ise...

Durun bir dakika!

Onlar aslında hiçbir şey götürmedi, götüremedi. Çünkü kendilerine ait hiçbir şeyleri yoktu.

 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34


Irmağın üzerinde hızla akıp giden damlacıkların parıltıları kendilerinden olsaydı, arkadan gelenler nasıl parlayacaktı? Halbuki o damlacıklar karanlıklardan çıkıp gelmişlerdi.

Gülün fidanında da o pembe tebessüm yoktu. Serçe yu*murtasında o sevimlilik yoktu. Gelincik tohumlarında o nazenin güzellik yoktu. Elma çiçeklerinin iskeletinde kuru bir odun yığınından başka hiçbir şey yoktu.

Onlar geldiler ve gittiler. Gitmek istediklerinden gitmedi*ler. Gitmek zorundaydılar.

Çünkü onlarda görünen güzellik, başka başka aynalar iste*di.

Çünkü öyle bir güzellik bir güle, bir bülbüle, bir bahara razı olmazdı.

Öyleyse sen de bir güle, bir bülbüle, bir bahara, bir dünya*ya razı olma. Eskimiş aynalar, bırak, kırılsın gitsin. Sen yeni aynalarda seyret güzelliği.

7059408lp5.jpg

 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
08.jpg


Sabret; şu kefenin koynunda uyuyan bahar, yeniden gülleriyle yüzüne gülecek. Serçeler yine cıvıldaşacak. Dağ yamaç*ları yakında gelinciklerle dolacak, iskeletler canlanıp gelinliklerini giyecekler. Gurup secdesine kapanmış yüz binler çeşit güzeller, yine dirilip karşında belirecekler. Onlarda cilvele*nen Esmâyı, bu sefer tazelenmiş ve özlenmiş olarak bulacak*sın.

Ve o Esmânın cilvelerinde, sevilenlerin sevenleri asla terk etmediği âlemlere bir çağrı okuyacaksın.

İstersen, şimdiden zevk edebilirsin o âlemleri. Cismin ye*rinde dursa da hayalin, ruhun ve kalbin geçmiş ve gelecek bütün baharlarla beraber o âlemlerden de dilediğin kadar çi*çek toplar ve koklar.
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
osen_28.jpg


Bak, soldu dediğin güller, öldü dediğin bülbüller, asıl ve nesilleriyle el ele vermiş, tesbihatlarıyla süslenmiş, misâl âleminin levhalarında, gayb âleminin derinliklerinde, âhiret âlemlerinin menzillerinde hâlâ diriler ve diri kalacaklar.

Onun için, sen aynayı bırak, Esmâyı bul.

Leylâ’yı bırak, Mevlâ’yı bul.

Yoksa Leylâ’yı arayan ancak belâyı bulur.

Mevlâ’yı arayan ise, bütün fâni sevgililerin arkasından dö*külen gözyaşlarını bir anlık sohbetiyle ebedî sürurlara çevi*ren bir Habîbu’l-Bekkâîn ile beraber olur.

Gülün açmasında ve solmasında, bülbülün ötmesinde ve susmasında, baharın doğmasında ve ölmesinde hep Onun se*ninle baş başa bir sohbeti var.

Hâlâ cevap vermeyecek misin?

***
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
osen_30.jpg


YAPRAKLAR birbiri ardınca koştu Onun çağrısına.

“Lebbeyk” dedi ve toprağın koynuna düştü.

Çiçekler, kuşlar, kelebekler, böcekler, birer birer Ona dön*dü.

Hepsi de tesbihatlarını ve bütün hayatlarının mahsulâtını Ona sunarak resmigeçitteki yerlerinden ayrıldı.

Toprak onları Rabbinin emriyle bağrına bastı, yorganını üzerine çekti.

Yeni bir baharda yeni bir şevkle dirilmek için uykuya dal*dı.

Dün cemâl tecellileriyle kaynayan bu yerlerde şimdi bir iz*zet ve celâl tecellîsi hüküm sürüyor.
İkisi de aynı yerden geliyor.

Öyleyse giden yok, ölen yok, ayrılan yok, kaybolan yok...

Ezelî Esmânın bir Müsemmâsının değişik tecellîleri var sa*dece.

Merhaba kış!

Dünyamıza hoş geldin.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt