Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Tunus'ta İntikam ve Devrim! (3 Kullanıcı)

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Cezayir halkı da devrime yürüyor..
Mübarekten Sonra Sıra Sende Buteflika

images


Cezayir'de bugün halk sokaklara döküldü. Güvenlik güçleri ile halk arasında çıkan çatışmalarda birçok kişi yaralandı.
images

Cezayir halkı da halk devrimi için sokaklarda. Bugün binlerce kişinin katıldığı gösterilere, güvenlik güçleri müdahale etmeye çalıştı. Göstericiler ile polis arasında çıkan arbedede birçok kişi yaralandı. Birçok göstericinin de polis tarafından gözaltına alındığı belirtildi.

Cezayir'de "sistemin değişimi" için büyük bir gösteri düzenleyen muhalif hareket Kültür ve Demokrasi Partisi'nin yetkilileri, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in düşüşünü kutlamak için dün gece yapılan spontane gösteriye polisin müdahale ettiğini, bazı göstericilerin yaralandığını ve 10 kişinin gözaltına alındığını belirtti.

Başkent Cezayir'de yapılan gösteride göstericiler, "Rejim yıkılsın" ve "Mübarek'ten sonra sıra Buteflika'da" diye slogan attı.

ALİ BELHAC DA GÖSTERİDE

Polis kordonu altında yürüyen göstericiler arasında, kapatılan İslami Selamet Cephesi (FIS) liderlerinden Ali Belhac'ın da bulunduğu ifade edildi.

Yaklaşık 3000 göstericinin başkentteki 1 Mayıs Meydanında güvenlik güçleri tarafından engellendiği, buna rağmen eylemcilerin kordonu zorlayarak geldikleri nokta olan Şehitler Meydanına doğru yeniden yürüyüşe geçtiği belirtildi.

Ülkedeki muhalif koalisyon, yetkililerin yasaklamasına rağmen başkent Cezayir ve başka kentlerde "sistemi değiştirmek" için gösteri çağrısı yaptı. Çağrının ardından özellikle başkentte geniş güvenlik önlemleri alındı ve kente girişlerdeki polis barikatlarının sayısı arttırıldı.

HÜKÜMETİ İSYAN KORKUSU SARDI

Cezayir Devlet Başkanı Abdülaziz Bouteflika, geçtiğimiz günlerde Cezayir halkını yatıştırmak için, işsizlik sorununu gündemine alacağı ve 199'de beri yürürlükte olan OHAL'in başkent dışında kaldırılacağını açıklamasında bulunmuştu.

Bununla birlikte, Tunus ve Mısır'daki halk ayaklanmalarının bir benzerinin ülkede gerçekleşmesinden korkan hükümet, günler öncesinden planlanan gösteriyi yasaklama yoluna gitti. Hükümet, kararın kamu güvenliği nedeniyle alındığını ileri sürse de, halk bu açıklamayı inandırıcı bulmuyor.

Hükümetin yasak kararı, demokratik hakların genişletilmesi, hükümetin istifası ve iş talepleriyle bugün sokaklara çıkacak halk ile güvenlik güçleri arasında çatışmaların yaşanabileceğine işaret ediyor.

Cezayir hükümetinin aldığı güvenlik önlemleri, ülkedeki egemenlerin halkın ayaklanmasından ne kadar korktuğunu da gözler önüne seriyor.

BAŞKENT KOLLUK GÜÇLERİNİN ABLUKASINDA

Eylemin başlamasından iki saat önce, yüzlerce polis kasklı, silahlı ve coplu yüzlerce kolluk gücünün meydana çıkarma yaptığı bildiriliyor. Polis helikopterleri meydanın üzerinde uçuş yaparken, onlarca polis aracının da meydanın etrafında park halinde olduğu ifade ediliyor.

Sabah saatlerinde yürüyüşün başlayacağı meydana ulaşmayı başaran küçük bir gösterici grubu, Cezayir'in 12 yıllık devlet başkanı Abdülaziz Bouteflika'yı hedef alarak "Bouteflika defol!" diye slogan attı. Göstericilerin, polis tarafından gözaltına alındığı bildirildi.

Başkentin farklı noktalarında binlerce polis bugünkü eylem için görevlendirilmiş durumda. Kentin bazı bölgelerinde konuşlandırılan polis sayısının, mahalle sakinlerini geçtiği bildiriliyor.

22 Ocak'ta gerçekleşen ve 5 kişinin yaşamını yitirdiği ve 800'den fazlasının yaralandığı gösteride 20 bin kolluk gücünün yer aldığı, bugünkü gösteriler için buna 10 bin kişilik bir takviye kuvvetin eklendiği belirtiliyor.

Bazı önemli kavşaklarda zırhlı araçların hazır beklediği kente tüm giriş çıkışlar kolluk güçleri tarafından kapatılmış durumda. Trenler çalışmazken, diğer toplu ulaşım araçlarının da ilerleyen saatlerde hizmet vermeyeceği belirtiliyor.

CEZAYİR'DE BİR KİŞİ DAHA KENDİNİ YAKTI

Cezayir'de bir işsiz daha kendini yakarak intihar etti. Cezayir'in doğusunda Tunus sınırı yakınlarındaki El Ued kentinde 36 yaşındaki işsiz ve altı çocuk babası Lütfi Maamir'in kendini yakarak öldürmesiyle, Ocak ayı ortasından bu yana ülkede aynı şekilde hayatına son verenlerin sayısı 4'e yükseldi.

Ailesi, ağır yanıklarla hastaneye kaldırılan Maamir'in kurtarılamadığını belirttiler.

Komşu ülke Tunus'ta Aralık ayı ortasında 26 yaşında bir seyyar satıcının tezgahına el konmasından sonra kendisini yakarak öldürmesiyle patlak veren olayların ardından Devlet Başkanı Zeynelabidin Bin Ali ülkeyi terketmiş, bu ülkedeki "Yasemin devrimi" aralarında Mısır'ın da bulunduğu diğer Arap ülkelerindeki protesto hareketinin fitilini yakmıştı.

BİR SONRAKİ ÜLKE CEZAYİR Mİ?

Mübarek'in dün akşam gelen istifası ve önceki ay Tunus'ta Zeynel Abidin Bin Ali'nin devrilmesi, tüm Arap dünyasını derinden etkiledi. Otoriter rejimlerin hüküm sürdüğü tüm bu ülkelerde halk öfkeli. Herkes, bir sonraki ülkenin hangisi olacağını soruyor.

Tunus ve Mısır'daki halk isyanları, diğer Arap ülkelerindeki egemenlerin yüreğine korku saldı. Ürdün Kralı Abdullah, ülkedeki protestoların ardından başbakanı görevden alırken, Yemen'da 3o yılı aşkın bir süredir iktidarda olan Ali Abdullah Saleh yeni seçim döneminde aday olmayacağını açıkladı.

Akademisyenlerin ve hastane çalışanlarının da katıldığı haftalarca süren grevlere karşın, Cezayir, Mısır'da ya da Tunus'ta olduğu gibi ani ve kitlesel bir ayaklanma yaşamadı. Uzmanlar Cezayir halkının değişim istediğini ancak geçmişin travmalarının etkisinden kurtulamadıklarını dile getiriyor.

1962 yılında Fransa'ya karşı başlatılan özgürlük mücadelesinde bir milyon kişi katledilmiş, 1990larda yaşanan iç savaşta ise 200 bin kişi yaşamını yitirmişti.

Cezayir'de yaşanabilecek olası bir ayaklanmanın dünya ekonomisini ciddi bir şekilde etkileyebileceği yorumları yapılıyor. Bununla birlikte, uzmanlar önemli bir petrol ve doğal gaz ihracatçısı konumunda olan ülkede, Mısır'dakine benzer bir ayaklanmanın yaşanmasının zor olduğu görüşünde. Buna neden olarak, enerji zengini hükümetin verebileceği ekonomik tavizler gösteriliyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Ortadoğu alev alev

Mısır'da haftalarca süren protestoların sonucunda Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in 30 yıldır sürdürdüğü görevinden ayrılmasının ardından Ortadoğu'da sular durulmuyor.

16 ubat 2011, 11:39
kullanici.png
Anadolu Haber


Peş peşe birçok ülkede hükümet karşıtı protestolar düzenleniyor. Zaman zaman yaşanan çatışmalar nedeniyle can kayıpları ve yaralanmalar olduğu bildiriliyor.

Kuzey Afrika'yı da içine alan geniş Ortadoğu bölgesinde son durum:

İRAN
İran devlet televizyonunun internet sitesinde, başkent Tahran'da hükümet yanlıları ile karşıtlarının çatıştığı duyuruldu. AFP ajansının haberine göre, rejim yandaşlarıyla muhalifler arasındaki çatışmalar, geçtiğimiz günkü gösterilerde hayatını kaybeden Sanei Jale isimli öğrencinin cenaze töreninde yaşandı.

Tahran'daki muhalefet gösterisinde vurularak öldürülen Jale konusunda taraflar birbirini suçluyor. Hükümet Jale'yi muhaliflerin öldürdüğünü iddia ederken, muhaliflere ait internet siteleri ise İranlı öğrencinin güvenlik güçleri tarafından vurulduğunu öne sürüyor.

İran'da bu hafta içinde düzenlenen protesto gösterilerinde iki kişi hayatını kaybetmişti.


LİBYA
Libya'nın Bingazi kentinde hükümet karşıtlarıyla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda en az 14 kişi yaralandı.

Associated Press haber ajansı, ülkenin en büyük ikinci kentindeki çatışmaların dün akşam saatlerinde gerçekleştiğini bildirdi. Gösterilerin bugün de başkent Trablus, Bingazi ve diğer şehirlerde de devam ettiği ifade edildi.

Ajansın görgü tanıklarına dayanarak verdiği haberinde, protestocuların Başbakan Bağdadi el Mahmudi'nin istifa etmesini istedikleri belirtildi. Ancak Libya lideri Muammer Kaddafi aleyhine slogan atılmadığı bildirildi.

Ülkenin birçok kentindeki protesto gösterileri devam ederken, Reuters'a konuşan bir insan hakları aktivisti, yasaklı örgüt Libya İslami Mücadele Grubu'na üye olduğu için tutuklanan 110 kişinin bugün içinde serbest bırakılacağını söyledi.


BAHREYN
Bahreyn’in başkenti Manama’da hükümet karşıtı protestocuların eylemleri sürüyor. Dün Bahreyn Kralı’nın gösterilerde polis kurşunlarıyla hayatlarını kaybeden iki protestocu için özür dilemesine rağmen bugün göstericiler bir kez daha şehrin ana meydanındaki anıtın çevresinde toplanıyor.

Siyasi reform ve insan haklarında düzenleme talep eden protestocular dağılmayı reddediyor. Bahreyn’de bulunan ancak güvenlik gerekçeleriyle adı açıklanmayan El Cezire muhabiri bugün sabah erken saatlerden itibaren binlerce göstericinin meydanda toplanmaya başladığını belirtti.

“Göstericiler çok iyi organize olmuş durumda. Manama’nın İnci Kavşağı Bahreyn’in Tahrir Meydanı gibi olacak diyorlar” ifadelerini kullanan El Cezire muhabiri bazı protestocuların kavşaktan başlayarak bir yürüyüş düzenlemeyi planladığını bazılarının ise meydanı işgal etmeye devam etmeyi düşündüklerini söyledi.

Dün Bahreyn Kralı Şeyh Hamid bin İsa el Halife televizyona çıkarak “iki sevgili oğlumuzun ölümü” için başsağlığı dilemiş ve bir komitenin bu ölümleri soruşturacağını belirtmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü PJ Crowley ise basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “ABD Bahreyn’deki protestolarda yaşanan şiddet olaylarından dolayı çok kaygılı. Bütün tarafları şiddetten kaçınmaya ve itidale çağırıyoruz” dedi.

Bahreyn, Washington’ın bölgedeki en önemli müttefiklerinden biri.


hürriyet
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Yemen ve Cezayir'de isyanın ilk kıvılcımları
images



Yemende Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih rejiminin destekçileri ve sağlam haberlerin her geçen gün sayılarının arttığını ifade ettiği muhalifleri var


DİYA EL FAHUM /
Ürdün gazetesi Düstur


Yemen’in farklı bölgelerinde ve özellikle de güneyinde özgürlük, sosyal adalet, iktidar partisinin tekelleşmemesini isteyen, daha iyi yaşam ve çalışma standartları talep eden büyük gösteriler yapılıyor. Yani sosyal adalete ve özgürlüklere dayalı ve şaibe götürmez bir demokrasi.
Muhalefetin Salih’in talepleri dikkate alan yeni bir diyalog başlatılması yönündeki çağrısına onay vermesiyse yüreklere su serpti. Niyetler temiz olduğu takdirde, Yemen’i karışıklıklardan kurtarmak mümkün. Fakat anlaşmaya varılmazsa bu durum, ülkeyi iç savaşa ve hatta Yemen’in güneyinin kuzeyinden ayrılmasına dahi götürebilir.
Yemen, köklü bir Arap ülkesi. Başta Filistin olmak üzere, daima haklı Arap sorunlarının destekçisi oldu. Görünen o ki muhalefet, Salih’in kendisinin ve hiçbir aile ferdinin aday olmama niyetini açıklamasından daha fazlasını istiyor ve devletin bütün alanlarda kapsamlı reformları yapması gerektiğinde ısracı. Salih ve hükümetininse, Yemen halkına hayır getirmeyecek büyük ayrılmayı bertaraf etmek için, muhalefetin ‘halkın çoğunluğunun talebi’ olarak nitelediği taleplere karşılık vermesi umudu büyük.

Yetkililer güven vermeli
Arap ülkelerinde güvenlik ve istikrarın doğru ve değişmez temellere dayanarak hâkim olması önemli. Bu temeller, ülkelerin çıkarlarını koruma, Filistin’deki öfkeli oluşuma nokta koyma, Kudüs’ü İsrailli yetkililer ve Siyonist yerleşimcilerden kurtarma çabalarını birleştiren kapsamlı Arap dayanışmasına yönelme imkânı verecek. Dünya bilmeli ki Filistin halkı, haklarının yenmesini kabul etmedi, etmeyecek.

Cezayir’de yaşananlar da oldukça önemli. Çünkü bir milyon şehit vermiş bir halk, özgürlüğün, sosyal hakların ve demokrasinin olmadığı, saygın yaşamın şartlarının sağlanmadığı bir ortama razı olmaz. Başkent Cezayir’de geçen cumartesi halkın taleplerini barışçıl biçimde ifade etmekten alıkonulması, onları şiddetle karşılık vermeye sevk edebilir. Bu da çok sayıda can ve mal kaybına neden olabilir.
Bu durumda Yemen ve Cezayirli yetkililerin, ülkelerindeki sorunları çözerken basiretli davranmaları, halklarının eğilimlerine karşılık veren ve saygınlıklarını koruyan barışçıl politikaları benimseyerek, kendileriyle halkları arasında güven inşa etmeleri gerek.



Radikal
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.



Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.


Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.



Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.



Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.



Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Necip Fazıl'dan Müthiş Tespit!

images


Necip Fazıl Kısakürek'in 'DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR' isimli eserinde İslam dünyasına dair çarpıcı tespiti ve şu anda İsyan ile karşı karşıya kalan Libya lideri Kaddafi'ye yönelik tespitleri bugüne adeta ışık tutar cinsten.



Günün İslâm Âlemini ben ehramlara benzetiyorum. Yazılarımda ye konferanslarımda da belirttim.

Kaidesi, yani oturduğu yer ehramın, müslüman...
Çünkü milletler mü'min...
Yukarıya doğru, iman azalıyor, zirvede devlet güdücüleri kadrosu inkarcı...
Adi taklitçiler..
Bütün îslâm Alemi böyle!..
Bunun sebebi var.. Bunlar maket gibidir. Malûm Batılılaşma hareketinin maketleri..
Bunlar birbirinin de maketleri.. Ve hepsine birden sosyalizm uyuzu hâkim.. Ne sosyalizmi bilirler, ne Batıyı tanırlar, ne de îslâmi.. İşte Burgi-ba'sı, işte susu, işte busu!.. Bu adam o kadar ileri gitmiştir ki, Ramazanda oruç tutulmamasını memurlarına emretmiştir.
Burada bir garip nokta var. Sen bunu nasıl emredebiliyorsun? Ya tutuyorsa? Tutup tutmadığını nasıl anlıyorsun!.. Çünkü oruç öyle bir ibadet ki, bozulduğu zaman yapılmadığı belli olur; yapıldığı zaman belli olmaz. Zorla mı yedireceksin! Oraya kadar giriyor, vicdana hulule kalkıyor.

Arada bir yüksek sesle «Şeriat» diye bağıran bir delikanlı tanıyoruz: Kaddafi.
Onun da hiçbir dirayet ve siyaset sahipliğine inanmıyoruz.

İslâm, dünyanın beklediği inkılâbı va'dedici yegâne mihrak noktasıdır. Dünyada model olmak da muazzam bir dirayet ve siyaset ister.

Dünya - çapında bir fikir ve iş mimarisi..

DÜNYA BİR İNKILÂP BEKLİYOR / KONFERANS / ESER: 37 - 40
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD'nin Libya'da Asıl Korkusu İslam!

images


ABD'de Gölge CIA olarak bilinen Stratfor düşünce kuruluşunun Libya ile ilgili yaptığı analiz ABD'nin asıl korkusunu gündeme getirdi.ABD bölgede Kaddafi'den değil ,Cihadist hareketlerden korktuğunu adeta deşifre eden bu analizi aşağıda sizlerin ilgisine sunuyoruz....

Libya'da İslamcı militanların rolü korkutuyor

Ortadoğu'da son dönemde yaşanan devrimlerin en yakından izlenen boyutlarından biri İslamcı savaşçıların olaylarda ne kadar etkili olduğu ve yaşananlara nasıl tepki verdikleriydi. Özellikle cihatçıların yuvası olan Libya'daki protestolara El Kaide'nin destek vermesi, gözlerin bir kez daha İslamcı savaşçılara dönmesine neden oldu.

İslamcı militanlar, özellikle de cihatçılar uzun yıllar boyunca Müslüman dünyasındaki rejimleri devirmek için uğraştılar. Bir istisna olan Afganistan dışında, başarılı olamadılar. Hatta Afganistan’da Taliban’ın yükselişi bile gerçek bir devirmeden çok iktidar boşluğunu doldurma şeklindeydi. Somali’de Yüksek İslam Mahkemeleri Konseyi’nin kısa süreli idaresi de benzer koşullarda gerçekleşti.

Ancak, cihatçılar hükümetleri devirme konusunda başarılı olamasa da Tunus, Mısır, Libya gibi ülkelerin liderleri tarafından hala bir tehdit olarak görülüyor. Söz konusu rejimler bu tehditlere çok sert yanıt veriyor.

Libya’da yaşananlarla ilgili olarak, Tunus ve Mısır’ın aksine sadece bir iktidar değişikliği değil, aynı zamanda bir rejim hatta devlet değişikliği olması ihtimali üzerinde duruluyor. Mısır ve Tunus’un aksine Libya’da ordunun zayıf olması Kaddafi’nin yerine geçecek bir kurum olmadığı anlamına geliyor. Dolayısıyla Somali ve Afganistan’da olduğu üzere Libya bir kaosa sürüklenip, cihatçıların gelişimi için ideal bir zemine dönüşebilir.

Dolayısıyla bir kez daha Libya’daki cihatçıların durumunu gözden geçirmekte fayda var.

LİBYALI CİHATÇILAR HER YERDE

Libyalılar geçmişte Afganistan, Bosna, Çeçenistan ve Irak gibi yerlerde askeri operasyonlara katıldı. Libyalılar 1990’larda Afganistan’ı terk ettikten sonra hatırı sayılır büyüklükte bir cihatçı ülkelerine dönerek “kafir” olarak nitelendirdikleri Kaddafi’yi devirmek için bir silahlı kampanya başlattı


1995’te kendilerini Libya İslami Mücadele Grubu (LIFG) olarak tanıtmaya başlayan grup Kaddafi’ye suikast girişimlerini de içeren düşük yoğunluklu bir isyan hareketinin yanı sıra asker ve polise saldırılar düzenledi. Kaddafi bu girişimlere demir yumrukla yanıt vererek militanların kaleleri olan Derne ve Bingazi gibi şehirlerde sıkıyönetim ilan etti. Bir dizi askeri müdahalenin ardından 1990’ların sonunda Libya isyancılardan temizlendi. Birçok LIFG üyesi de ülkeyi terk etti.

Libya hükümeti vatandaşlarının dünyanın diğer yerlerindeki silahlı çatışmalara katılmasına açık destek vermedi, ancak zımnen onayladı. Bölgedeki diğer ülkeler gibi Kaddafi rejimi de cihatçıları yurtdışına göndermeyi kendi sorunlarını çözmenin yolu olarak gördü. Ancak zayıfların ayıklanacağı ve geriye sadece güçlülerin kalacağı hesaba katılmamıştı.


LIFG EL KAİDE'NİN PARÇASIYDI

Kasım 2007’de yayınlanan bir ses mesajında El Kaide’nin iki numaralı lideri Ayman el Zevahiri, LIFG’nin resmen El Kaide’nin bir parçası olduğunu açıkladı. Libyalıların Irak’taki varlığı Eylül 2007’den itibaren hızla belirginleşti.


Trablus hükümeti Irak ve Afganistan gibi ülkelerde faaliyet gösteren ve sonra ülkelerine dönen Libyalı savaşçıları yakından takip etti. Suudi rejiminin yaptığına benzer bir ödül-ceza yaklaşımını benimseyen Libya yönetiminin bu çabalarının sonucunda LIFG ve diğer cihatçılar Kaddafi rejimine karşı ciddi bir tehdit yaratamadı ve uzun bir süre sessiz kaldı.


Kaddafi’nin oğlu Seyfülislam LIFG militanlarının rehabilitasyon sürecini başkanı olduğu vakıf aracılığıyla yönetti. Rejimin LIFG’yle ilgili kaygılarının en net yansıması da olayların ilk günlerinde yapılan ve örgütün savaşçılarının serbest bırakılma sürecinin devam edeceğini belirten açıklama oldu.

DERNE VE BİNGAZİ CİHATÇI YUVASI

Hazırlanan raporlarda Libyalı cihatçıların yüzde 60’ı memleketlerinin Derne, yüzde 24’ü Bingazi olduğu belirtildi. Ülkenin doğusunda bulunan bu iki şehir aynı zamanda son günlerde en yoğun protestoların yaşandığı noktalar. Her iki şehirde de orduya ait depolar kısmen İslamcılar tarafından yağmalandı.



Wikileaks’in yayımladığı Trablus mahreçli 2008 tarihli bir ABD Dışişleri Bakanlığı belgesinde de doğu illerindeki radikallik dalgasına işaret edildi. Belgeyi kaleme alan ABD’li diplomat dünyanın başka yerlerinden ülkesine dönen birçok Libyalı savaşçının Derne’ye yerleştiğini ve şehrin Irak’taki yabancı savaşçıların kaynağı olduğunu aktardı.



Belgede ayrıca bölgedeki genç erkeklerin yaklaşık yüzde 70’inin işsiz olduğu ifade edildi. ABD’li diplomat son olarak bu genç erkeklerin büyük çoğunluğunun Irak’taki savaşı son yıllarda Libya’daki rejimi desteklediğini düşündükleri ABD’ye saldırmak için bir yol olarak gördüğünü belirtti.

İKTİDAR BOŞLUĞU CİHATÇILARA YARAYACAK

Libya’nın doğusundaki bu derin radikalizm hareketi, bizi tekrar en başa götürüyor. Bu noktada cihatçıların Libya’da kontrol sağlaması pek olası görünmese de Kaddafi’nin devrilmesi ve Libya’da bir kaos dönemi başlaması durumunda bu militanlar hiç olmadığı kadar geniş bir hareket alanı bulmalarına izin verebilir.


Rejim devrilmezse ve doğu ile batı arasında iç savaş çıkarsa yaşanacak kaos ortamında da aynı oranda geniş hareket alanı bulabilirler. Kaddafi ya da yerine geçecek şahıslar düzeni sağlamayı başarsa bile askeri depoları yağmalayan militanlar bir anda ağır silahlı kuvvetlere dönüşebilir. Bu da Libya’nın yıllardır kaçındığı tehditle karşı karşıya kalması anlamına gelir.


STRATFOR'un "Jihadist Opportunities in Libya" başlıklı analizinden derlenmiştir

Hürriyet
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Yemenliler isyanının ilk 11'ini çıkarttı


Başkent Sana'daki gösterilerde protestocular, isyanın ilk 11'ini çıkarıp, posterlere taşıdı.

Yemen'de bugün binlerce hükümet karşıtı başkentteki Sana Üniversitesi'nin önünde gösteri düzenlerken, ülkenin en etkin iki aşiretinin liderleri, düzenledikleri basın toplantısında, Devlet Başkanı Salih ile bağlarını kopardıklarını açıkladı.
Haşit aşiretinin lideri Şeyh Hüseyin Bin Abdullah El Ahmar, Sana, Taiz ve Aden'deki barışçı gösterilerin bastırılmasını protesto etmek için Salih'in Genel Halk Kongresi partisinden ayrılırken, bu istifayı Bakil aşireti liderlerinin de memnuniyetle karşıladığı ifade edildi.
Çok sayıda aşiretin temsilcisinin katıldığı Sana'daki basın toplantısında, aşiretlerin bundan böyle 27 Ocak'ta başlayan Salih karşıtı ayaklanmaya destek vereceği bildirildi.
yemen_3.jpg

İŞTE İSYANIN İLK 11'İ

1- Suudi Arabistan Kralı Abdullah
2- Moritanya Devlet Başkanı Sidi Muhammed Şeyh Abdallahi
4- Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad
5- Kuveyt Şeyhi Sabah El Ahmed El Sabah
6- Mısır eski Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek
7- Tunus eski Devlet Başkanı Zeynel Abidin Bin Ali
8- Ürdün Kralı 2'nci Abdullah
13- Yemen Devlet Başkanı Ali AbdullahSalih
14- Filistin lideri Mahmud Abbas
15- Cezayir Devlet Başkanı Abdülaziz Buteflika

HÜKÜMETTEN YALANLAMA

Aşiretlerin desteğini çekmesiyle üzerindeki baskı daha da artan Yemen hükümetinden bugün yapılan açıklamada, Aden kentinde dün düzenlenen gösterilerde güvenlik güçlerinin halkın üzerine ateş açtığı haberleri yalanlandı.
Yemen Savunma Bakanlığı'nın internet sitesinden yapılan açıklamada, güvenlik güçlerine ve halka ateş açanların ayrılıkçı bir gruba mensup silahlı kişiler olduğu belirtildi.
Ayrılıkçı grubun göstericilerin arasına karıştığı ve izinsiz yürüyüş sırasında kamu mallarına zarar verdiği belirtilen açıklamada, biri asker 3 kişinin öldüğü, 4 asker ve bazı sivillerin yaralandığı ifade edildi.
Hastane kaynakları ve görgü tanıkları, Salih'in istifasının talep edildiği kent merkezindeki gösteride, güvenlik güçlerinin müdahalesinde 4 kişinin öldüğünü, 40 kişinin yaralandığını bildirmişti.
ÇABALARI YETERSİZ KALDI

Yemen Devlet Başkanı Salih, haftalardır yüksek olan tansiyonu düşürmek için iktidar karşıtı protestocularla diyalog için komite kurmuş ve göstericilerin korunması için güvenlik güçlerine emir vermişti.
Başbakan tarafından başkanlık edilen 5 kişilik komitenin görevinin, "protestocular da dahil tüm muhaliflerle yapıcı ve açık diyalog kurmak ve onların şartlarını ve görüşlerini dinlemek olduğu" belirtilmişti.
Yemen'de 32 yıldır iktidarda bulunan Salih'in istifası talebiyle yapılan gösterilerde 17 Şubat'tan bu yana 21 kişinin öldüğü bildirildi. İstifa etmeyi reddeden Salih, 2013'te yeniden aday olmayacağını açıklamıştı.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Erdoğan: Nato'nun Ne İşi Var Libya'da?

images


Başbakan Erdoğan Almanya'daki konuşmasında AB' ye çok sert sözlerle yüklendi.Ve Libya hususunda ise Nato'nun müdahalesine karşı çıktı!

Başbakan Erdoğan, AB liderlerinin Türkiye karşıtı tutumlarını Almanya'da eleştirdi. Erdoğan,
Türkiye'nin schengene dahil edilmemesini eleştirerek, "Brezilya'ya, Paraugay'a, uruguay'a Bolivya'ya vize muafiyeti vereceksiniz. Bu ülkelerin AB ile hangi ortak yanı var. 50 yıldır AB'nin içinde olan Gümrük Birliği olan ve müzakere süreci içinde olan Türkiye'ye schengen'i müsaade etmeyeceksiniz. O zaman benim aklıma başka şeyler geliyor. Medeniyetler İttifakı'nın merkezinin değil, Hristiyan Birliğinin merkezi olmayı düşünüyor. Böyle geliyor. Ben açık sözlü olmayı severim" diye konuştu.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Türk-Alman Sanayi Odası'nın Hannover'deki toplantısında yaptığı konuşmada AB liderlerini ağır sözlerle eleştirdi. Erdoğan'ın mesajları özetle şöyle :
AKLIMA BAŞKA ŞEYLER GELİYOR
Geri kabul anlaşmasının imzalanmasını istiyoruz. Derdimiz, buradan bize vize muafiyetinin sağlanması. AB'nin genelini kastediyorum. Brezilya'ya, Paraugay'a, uruguay'a Bolivya'ya vize muafiyeti vereceksiniz. Bu ülkelerin AB ile hangi ortak yanı var. 50 yıldır AB'nin içinde olan Gümrük Birliği olan ve müzakere süreci içinde olan Türkiye'ye schengen'i müsaade etmeyeceksiniz. O zaman benim aklıma başka şeyler geliyor.
Avrupa Birliği değil Hristiyan BirliğiMedeniyetler İttifakı'nın merkezinin değil, Hristiyan Birliğinin merkezi olmayı düşünüyor. Böyle geliyor.
BİRBİRİMİZE ÇALIM ATMAYALIM
Ben açık sözlü olmayı severim. Öyle değilse çıkıp desinler Biz Türkiye'yi istemiyoruz. Başım gözüm üstüne. Ama bizi oyalamayın. Ne siz yorulun ne biz yorulalım. Birbirimizi oyalamayalım. Birbirimize çalım atmayalım. Müktesebat belli. Maçın içinde kural değiştiriyorlar. Penaltı'nın kuralı değişti. Böyle şey olur mu? Ahde vefa AB'nin en önemli şartı. Nerde ahde vefa. İkili olarak bir araya geldiğimizde ahde vefa diyorlar. Nerde ahde vefa. Geçen hafta Sarkozy'ye de söyledim. Kalkıp da Güney Kıbrıs'a AB üyeliğinin yolunu açıyorsunuz. AB Müktesebatını çiğneyerek Kıbrıs diye bir ülke yokken alıyorsunuz. Güney Kıbrıs ve Kuzey Kıbrıs var. Kıbrıs adası senin değil ki Kuzey'de Türkler var. Annan Planı içinde Kuzey, Kıbrıs Türk Devleti diye geçer.
Ben siyaseti dürüstlük olarak algılıyorum. Siyaset dürüst temellere dayanmıyorsa o ülkeler bedelini er veya geç öder. Almanya'nın Türkiye'ye destek olması, ilişkilerimizin normal seyrine yaraşır. İlişkilerimize popülizm hakim olmadıkça ilişkilerimiz gelişir.
ALMAN HALKINA SESLENDİ : TÜRKİYE'DE İNANÇ HÜRRİYETİNE BASKI YOK
Erdoğan, konuşmasında, "Türkiye'de inanç hürriyetinin kısıtlı olduğunu, Türkiye'de inanç hürriyetine saygı duyulmadığına yönelik" bazı propagandalar yapıldığı yönünde bilgi aldığını belirterek, bazı örneklerle inanç hürriyetine sağlanan kolaylıkları sıraladı. Patrik seçimi için St. Snod Meclisi'ne üye olanların Türk vatandaşı yapılması, Rum Yetimhanesi'nin Patrikhaneye devredilmesi, Sümela Manastırı'nın aine açılması, Mersin'de bir Alman kilisenin aine açılması ve Akdamar kilisesinin onarılıp aine açılması gibi uygulamaları anlatan Erdoğan, şöyle konuştu :
İMAR PLANLARINDAN CAMİYİ ÇIKARDIK ; MABED YAZDIK
Nerde sıkıntı var. Azınlıkların bulunduğu yerlerdeki kiliselerde zaten ainlerini yapıyorlar. Bize gelen ekstra talepler karşısında yaptıklarımızı anlatıyorum. Ak Parti iktidarında kimse bunun örneğini veremez. Bunun en büyük garantisi biziz. Bizim laiklik anlayışımız içinde her inanç grubu devletin garantisi altındadır. Ülkemizin yüzde 99'u Müslüman. Biz imar planlarında cami yazardı. Camiyi imar planlarından çıkardık. Biz onun yerine mabed yazdık: Olur ya hristiyanların mabed talebi olur diye. Bunları biz yaptık.
MERKEL'İ ALMAN İŞADAMLARINA ŞİKAYET ETTİ : LİDERLER VİZYONER OLMALI
Erdoğan, Türk-Alman Sanayi Odası'nda yaptığı konuşmada, Alman Başbakanı Merkel'i Alman işadamlarına şikayet etti. Türk ve Alman halklarının dostluklarını yüzyıllar ötesine dayandığını kaydeden Erdoğan, isim vermeden Merkel'e şu sözlerle yüklendi : "Türkiye Almanya ilişkilerinin gündelik politik çıkarlarla, popülist yaklaşımlarla ele alınması doğru değildir. Liderlerin vizyoner olmaları gerektiğini, uzun vadeli politikalar üretmeleri gerektiğini, hadiselere daha geniş vizyonla yaklaşmaları gerektiğini savunduk. Liderler arasında kin olamaz. Halkları etkiler. Liderler kalıcı değil gelip geçici. Ben de Almanya'daki liderler de kalıcı değil. Ama halklar arasındaki ilişkiler kalıcılığa sahip. Almanya'daki Türkler geçmişten bu yana farklı farklı iktidarlara oy verdiler. Liderlerin birbiriyle sürtüşmesi dost düşman gibi bir anlayış asla olamaz.
LİBYA'YA NATO MÜDAHALESİ SAÇMALIK
Bakın son aylarda Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde demokrasi için adeta intihar komandoları gibi ölümü göze alanları görüyoruz. Türkiye olarak onları iyi anlıyoruz. Her türlü müdahale kabul edilemez sorunlara neden olur. Gazeteciler bana, "NATO, Libya'ya müdahale etmeli midir?" diye soruyor. Böyle saçmalık olabilir mi? NATO'nun ne işi var Libya'da NATO üyesi olan ülkelerden talep gelmesi halinde müdahale edebilir. Biz Türkiye olarak bunun karşısındayız dedik. Biz Tunus'u Tunuslular'ın Mısır'ı Mısırlılar'ın olarak görüyoruz. Kendi mukadderatlarını o ülkelerin halkları belirlemelidir. Kimse kalkıp da o ülkelerdeki petrol kuyularının hesabını yapmasın. Demokrasi adına temel hak ve özgürlükler adına tavsiyelerde bulunacaksak bunları konuşalım ama petrolün hesabını yapmayalım. Bunun bedeli çok ağır olur.
TRABZONLU YUNUS EMRE
Çok dikkatli olunmalı. Libya halkını ve yabancı ülke vatandaşlarını sıkıntıya sokacak her türlü girişimden uzak durulmalı. Bize niye Libya'ya bir şey demiyorsunuz diyorlar. Biz kabile idare etmiyoruz. Oradaki vatandaşlarımızdan bir tanesinin öldürülmesinin bedelini ben nasıl ödeyeceğim. Nitekim Trabzonlu Yunus emre geri gelebilecek mi? Annesinin gözyaşını kim dindirebilir? Libya şu anda doğu ve batı olarak fiilen bölünmüş durumda. Ama biz Libya'nın tekrar bir iri ve diri olmasını istiyoruz.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İngiltere'yi yerin dibine sokan yalvarış!

images


Libya devlet televizyonunda dün gece yayınlanan bir telefon kaydı İngiltere'yi yerin dibine soktu. İngiliz elçisinin 6 İngiliz SAS komandosu ve 2 diplomatın serbest bırakılması için bir isyancı liderine yalvarırken duyuldu.

Söz konusu telefon görüşmesinde, İngiltere’nin Trablus Büyükelçisi Richard Northern, Libya'da Kaddafi karşıtları tarafından esir alınan 6 İngiliz SAS (Özel hava kuvveti) komandosu ve 2 diplomatın serbest bırakılması için bir isyancı liderine yalvarırken duyuldu.
Libya’da yaşanan karmaşa nedeniyle Londra’da bulunan Northern, isyancıların lideriyle yaptığı konuşmada kelimeleri bir araya getirmekte zorlanırken, isyancıların gözaltına aldığı İngilizlerin, “aslında kalacak bir otel bulmaya çalıştıklarını” söyledi.
Northern’ın konuştuğu isyancı komutan, gözaltına aldıkları İngilizler için, “Helikopterle gelmekle büyük bir hata yaptılar” ifadesini kullanırken, İngiltere Büyükelçisi buna karşılık, “Öyle mi? Libya’ya nasıl geldiklerini bilmiyordum” dedi.
İngiliz özel birliklerine ait askerler ve korudukları diplomatlar, İngiliz hükümeti tarafından isyancılarla temasa geçmesi için Libya’ya gönderilen öncü bir grubu oluşturuyordu.
Ancak, sözde gizli operasyon, grubun, Cuma akşamı indikleri isyancıları kalesi Bingazi’de gözaltına alınmalarıyla suya düştü. İsyancılar, gözaltına aldıkları İngilizleri ev hapsinde tutarken, cep telefonlarına el koydu. Londra ile isyancılar arasında başlayan görüşmeler nihayetinde dün sonuç verdi ve sekiz İngiliz bir firkateyn vasıtasıyla Malta’ya iletildi.
İsyancıların İngiliz özel birliklerine ait helikopter ve silahlara da el koyduğu belirtildi.
Dışişleri Bakanı William Hague, isyancılarla temasa geçmesi için gönderilen ekibin “bazı zorluklarla karşılaştığını”, ancak Kaddafi karşıtı gruplarla ilişkileri güçlendirmek için bir başka ekip göndermeyi düşündüklerini ifade etti.
Ancak gizlice Libya'ya girmeye çalışan gruplarla konuşmayı reddeden isyancılar, sadece kurulacak normal diplomatik kanallar aracılığıyla görüşmeye yanaşacaklarını açıkladı.
133520110307101638382.jpg

İngilizleri Malta'ya götüren HMS Cumberland gemisi
İNGİLİZ BASINI: OLAY ÜLKE ADINA UTANÇ VERİCİ
İngiltere basınında, Libya'da muhaliflerin denetimindeki Bingazi kentinde ikisi İngiliz dış istihbarat servisi MI6 görevlisi, altısı da İngiltere'nin dünyaca ünlü SAS komandolarına mensup sekiz kişinin yakalanması ülke adına utanç verici olarak nitelendiriliyor.
Guardian, fiyaskoyla sonuçlanan gizli operasyonla ilgili habere, yaşananlarla dalga geçen bir başlık atmış.
Gazete, SAS komandolarının amblemindeki 'Cesaret eden kazanır' sloganına atfen 'Cesaret eden Libyalı çiftlik bekçileri tarafından derdest edilir' demiş.
Haberde, yedi kişilik bir ekibin Libyalı muhaliflerle iletişim kurmak için helikopterle bölgeye gönderildiği ve birkaç aydır çiftlikte çalışan Tom adlı İngiliz ajanıyla buluştuğu belirtiliyor.
Komandoları ve MI6 görevlilierini bir buğday tarlasında nöbet tutan bekçilerin yakaladığı ve çantalarında silah, cephane ve farklı ülkelere ait pasaportlar bulunduğu kaydediliyor.
'Büyük utanç'
İngiliz ajan ve SAS komandolarının, Kaddafi rejimine çalışan paralı askerler olduğundan şüphelenen muhalif liderler tarafından sorgulandıktan sonra serbest bırakıldığı ifade ediliyor.
Gazete, grubun bu şekilde gözaltına alınmasının İngiliz hükümeti açısından büyük bir utanç olduğunu söylüyor.
Haberde ayrıca yaşananların, muhaliflerin Libya'daki devrimin tamamen iç kaynaklı olduğu iddiasına zarar verebileceği söyleniyor.
Haberde sözlerine yer verilen Bingazi'deki muhalif liderlerden Essam Geyrani, 'Yeni düşmanlar edinmek istemiyoruz ama, çok sayıda silah, pasaport ve casuslara özgü malzemelerle gelip iletişim kurulmaz ki. " diye yakınıyor.
'Çöldeki beceriksizlik'
Guardian, başyazılarından birini de bu konuya ayırmış ve bu makaleye de, 'İngiltere ve Libya: Çöldeki beceriksizlik' başlığını atmış. Dikkat çeken satırlar şöyle;
''Libyalı isyancıların ahlaki gücü ve siyasi anlamda halkın gerçek sesini temsil ettikleri iddiası kısmen, Mısırlılar ve Tunuslular gibi buraya kadar tek başlarına gelmelerinden kaynaklanıyor. Bu onların ayaklanması ve kimsenin maşası da değiller. Yeni efendiler aramak için değil, zorba bir yönetime son vermek için mücadele ediyorlar. Kaddafi'nin güçleri isyancıların ilerlemesini durdurmayı başarsa da, içsavaş giderek uzasa da, sonunda Kaddafi rejiminin yok edilmesini sağlayan isyanın bu ulusal kimliği olacak.''
Times - HÜRRİYET - BBC Türkçe
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
bütün islam aleminin birlik olacağı günün hayaliyle yasıyoruz

Allah insallah gösterir o güzel günleri

İNsanlar; kandan, kavgadan, küfür ,fesad tan elini cekip birlik olarak

kardeşce yasadıkları bir dünya istiyorum Rabbimizden.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
bütün islam aleminin birlik olacağı günün hayaliyle yasıyoruz

Allah insallah gösterir o güzel günleri

İNsanlar; kandan, kavgadan, küfür ,fesad tan elini cekip birlik olarak

kardeşce yasadıkları bir dünya istiyorum Rabbimizden.
Gönlüne bereket gönüldaş...
Rabbimize emanetsin...
 

Tevhid Davası

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
349
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Web Sitesi
www.tevhidvesunnet.com
İMAR PLANLARINDAN CAMİYİ ÇIKARDIK ; MABED YAZDIK
Nerde sıkıntı var. Azınlıkların bulunduğu yerlerdeki kiliselerde zaten ainlerini yapıyorlar. Bize gelen ekstra talepler karşısında yaptıklarımızı anlatıyorum. Ak Parti iktidarında kimse bunun örneğini veremez. Bunun en büyük garantisi biziz. Bizim laiklik anlayışımız içinde her inanç grubu devletin garantisi altındadır. Ülkemizin yüzde 99'u Müslüman. Biz imar planlarında cami yazardı. Camiyi imar planlarından çıkardık. Biz onun yerine mabed yazdık: Olur ya hristiyanların mabed talebi olur diye. Bunları biz yaptık.


Allah sizi kahretsin..birde anlatıyor kafirlere şöyle yardım ettik böyle yardım ettik diye...12 yaşına kadar Kuran öğrenmeleri çocuklara yasak bu baskı değil mi bu zulm değil mi niye bunları dile getirmiyorsunuz din istismarcıları.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Allah sizi kahretsin..birde anlatıyor kafirlere şöyle yardım ettik böyle yardım ettik diye...12 yaşına kadar Kuran öğrenmeleri çocuklara yasak bu baskı değil mi bu zulm değil mi niye bunları dile getirmiyorsunuz din istismarcıları.
Erdoğan: Nato'nun Ne İşi Var Libya'da?

images

Senin Suud Vahabi kralın da ABD ve İngilizlerle yaptığı anlaşmalarla övünsün...
Yıkılan kafir diktatörlükler için dövünsünde dövünsün...
O KADAR UĞRAŞTI,OLMADI,FİRAVUN HÜSNÜ MÜBAREK DEVRİLDİ...
TUNUS DİKTATÖRÜ DEVRİLDİ...
Nasılsa sıra kendisine gelecek...
Tayyipi ise, -Nato'nun Ne İşi Var Libya'da?-sözünden dolayı kutlarız..
Allahcc,İngiliz ve ABD ajanı Suud Vahabi Kralının belasını versin..
 

Tevhid Davası

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
349
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Web Sitesi
www.tevhidvesunnet.com
Natonun libyada ne işi var sözünü kutluyorsunda...Hristiyanlara yaptığı kıyağıda mı kutluyorsun...Trilyonlarca para harcayıp onardığı kiliselerde git sende bir mum yak mürmüdük hadi...YA Allah bismillah diyerek kilise açılışını git sende kutla
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Natonun libyada ne işi var sözünü kutluyorsunda...Hristiyanlara yaptığı kıyağıda mı kutluyorsun...Trilyonlarca para harcayıp onardığı kiliselerde git sende bir mum yak mürmüdük hadi...YA Allah bismillah diyerek kilise açılışını git sende kutla
Tayyip demokratım diyor,bunları yapıyor...
İnşaALLAH şeriatçı Tayyipi de görürüz...
Senin Vahabi Suud Kralın ise ihanetleri,batı işbirlikçiliğini Şeriatçıyım diye yapıyor...
Bizim akidemiz ve inancımız İslam Şeriatıdır...
Vahabilikte anlattığın gibi mum seansları varsa seni bağlar...
ABD kuyrukçusu Suud kralı senin liderin anlaşılan...
Benim liderimin kim olduğunu sen bilirsin...
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Suriye'de isyan: Esad'ın heykeli yıkıldı
images



Suriye'nin Dera kentinde göstericiler Hafiz Esad'ın heykelini yakıyor. Kentte yoğun silah sesleri duyulduğu ve çatışmalarn sürdüğü haberleri geliyor.

Orta Doğu'da isyan dalgası Suriye'ye sıçradı. Kentte son günlerdeki gösterilerde yüzlerce kişi öldü. İktidar reform vaadinde bulundu.

Esad, 48 yıllık sıkı yönetimi kaldırma vaadinde de bulunmasına rağmen ülkenin Dera kentinde muhalifler gösteri düzenliyor. Kentte silah sesleri gelirken, Esad'ın heykelinin yakıldığı ve askerlerin göstericiler üzerine ateş açtığı haberleri geliyor...El cezire televizyonun haberine göre Dera yakınlarındaki Sanameyn'de askerin göstericiler üzerine ateş açması sonrası en az 20 ölü var. El Arabia televizyonu ise en az 30 ölünün olduğunu duyuruyor..
İsyan dalgasının her geçen gün arttığı Suriye'ye Türkiye'den çağrı var: Reformları hayata geçir.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt