Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

---SİZDE EKLEYİN BİR HADİS- ŞERİF--- (2 Kullanıcı)

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Sirkede, hurmada ve sütte bereket vardır.” (Hadis-î Serif/İbni Mace)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Alışverişte çok yemin etmek malın bereketini kaçırır.”



(Hadis-î Serif/Muslim)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
“İlk çocuğun kız olması, kadının bereketindendir.”


(Hadis-î Serif/İbni Asakir)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
“Muhammed isimli kimse bulunan ev ve yerde bereket olur.” (Hadis-î Serif/Deylemi)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Evde çöp bulunması bereketsizliğe sebeptir.(Hadis-î Serif/ Deylemi)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
(Kına yakın. Zira güzelliğinizi, gençliğinizi ve nikah sevginizi artırır.) [Ebu Nuaym, Bezzar]
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
(İlk kına yakan İbrahim Peygamberdir. Siyahla ilk boyanan da Firavun’dur.) [Deylemi]
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Ve aleyküm selam, inşaallah resim yüklemeyi becerebilmişimdir:]
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Yaşindan Dolayi Bir Ihtiyara Ikramda Bulunan Gence, Allahü Teala Yaşliliğinda Kendisine Ikram Edecek Kimseler Lütfeder.


(tirmizi, Sünen)
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Küçüklerimize Merhamet Etmeyen Ve Büyüklerimizin şerefini Tanimayan Bizden Değildir.
( Hadis -i şerif,ebü Davud)
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
Sa'd bin Evs el-Ensârî anlatıyor: Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur.

Ramazan Bayramı sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler:

"Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz. O, bol iyilik ve ihsanda bulunur. Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir. Siz gece ibadet etmekle emrolundunuz ve emri yerine getirdiniz. Gündüz oruç tutmakla emrolundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız.

Bayram namazını kıldıktan sonra bir münadi şöyle seslenir:

"Dikkat ediniz, müjde size! Rabbiniz sizi bağışladı, evlerinize doğru yola ermiş olarak dönünüz. Bayram günü mükâfat günüdür. Bugün semâ âleminde mükâfat günü olarak ilan edilir."
(el-Tergîb ve't-Terhîb Trc. 2:332)
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
Enes ibni Malik Radiyallâhu Anh anlatıyor:

Cahiliye devrinde yılda iki gün vardı ki, halk o günlerde eğlenirdi. Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Medine´ye gelince şöyle buyurdu:

"Sizin de eğleneceğiniz iki gününüz var. Allah, Cahiliye devrindeki o günlerin yerine size daha hayırlısını verdi. Onlar Ramazan ve Kurban Bayramı günleridir." (Nesâi, İydeyn: 1)

---

Enes ibni Mâlik Radiyallâhu Anhın anlattığına göre Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, Ramazan Bayramı günü birkaç tane hurma yemeden bayram namazına çıkmazdı. (Buhari, İydeyn: 4)

Cabir ibni Abdullah Radiyallâhu Anh Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin bayram namazını şöyle anlatıyor:

"Bayram günü Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle birlikte namazda hazır bulundum. Hutbe okumadan önce, ezan okumadan ve kamet getirmeden namaza başladı. Sonra Bilal´e dayanarak ayakta iken Allah´a karşı takva üzere bulunulmasını tavsiye etti. Allah´a itaate teşvik ederek halka vaaz ve nasihatte bulundu. Sonra yürüdü, kadınların bulunduğu tarafa gelince onlara vaaz ve nasihatt etti." (Müslim, Salâtü´l-İydeyn: 4)

---
Bayram namazından sonra sadaka vermek de Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin üzerinde önemle durduğu hususlardan biridir. Bu konudaki hadis-i şerifin meali şöyledir:

İbni Abbas Radiyallâhu Anhümâ anlatıyor:

Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, Ebu Bekir, Ömer ve Osman ile birlikte Ramazan Bayramı namazında hazır bulundum. Bunların hepsi de namazı hutbeden önce kıldırır, sonra da hutbeyi okurlardı.

Bir defasında Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin hutbeden sonra minberden aşağıya indiğini, cemaatin dağılmaması için eliyle "oturun" işareti yaptığını görür gibiydim.

Sonra yanında Bilâl olduğu halde, erkeklerin saflarını yara yara kadınların bulunduğu yere geldi. Resulü Ekrem:

"Ey Peygamber! İnanmış kadınlar, Allah´a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah´tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir" (Mümtehine Suresi, 12) âyetini okuduktan sonra kadınlara:

"Sizler bu biat üzere sabit misiniz?" diye sordu.

İçlerinden kim olduğu bilinmeyen bir kadın:

"Evet, ey Allah´ın Resulü" dedi.

Diğerleri cevap vermedi. Bunun üzerine Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, "Öyle ise sadaka verin" buyurdu.

Bilâl elbisesini yayarak, "Babam, annem size feda olsun! Haydi gelin atın" dedi.

Onlar da halkalarını, yüzüklerini Bilâl´in elbisesi içine atmaya başladılar." (Müslim, Salâtü´l-İydeyn: 1)

---

Bayram günlerinde meşru dairede oyun ve eğlenceye de müsaade edilmiştir. Bu husustaki Peygamberimizin müsaadesini Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâ anlatıyor:

Bir def´a Mina günlerinde (yani Kurban Bayramının ilk üç günlerinden birinde) Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem yanıma girdi. Karşımda Buâs ezgilerini def çalarak okuyan iki kız vardı. Yatağına uzanıp yüzünü çevirdi.

Derken Ebu Bekir girdi: "Bu ne hal? Resulullah´ın yanında şeytan çalgıları mı?" diyerek beni azarladı.

Bunun üzerine Sallallâhu Aleyhi Vesellem ona dönüp, "Onlara ilişme" diye buyurdu.

Babamın zihni başka bir şeyle meşgul olunca kızlara işaret ettim, onlar da çıktılar.

Buhari´nin rivayetine göre Muhammed Sallallâhu Aleyhi Vesellem, "Onlara ilişme" dedikten sonra "Her kavmin bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır" ya da "Bu günler bayram günleridir" diye eklemiştir.
(Müslim, İydeyn: 16-22, Buhârî, İydeyn: 25)


Asr-ı Saâdette, bugünkü folklore benzer şekilde millî geleneğe dayanan mızrak oyunları ve rakslar vardı. Bunu genellikle Habeşistanlılar oynardı. Buhârî ve Müslim gibi hadis kitaplarında bu hususta Hz. Âişe´den nakledilen bazı rivayetler vardır.

Bir bayram günü Sudanlılar kalkan ve mızrak oyunu oynayıp raks ederken Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem onları gördü, Hz. Âişe´nin bu oyunu seyretmesine izin verdi.

Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâ bu durumu şöyle anlatıyor:

"Habeşliler gelerek raksetmeye başlayınca Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem beni çağırdı. Ben de gelerek başımı onun omuzuna dayadım. Habeşlilerin oyununa bakmaya başladım. Nihayet onlara bakmaktan ilk vazgeçen ben oldum."

Hatta böyle bir oyunda Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Habeşlilere, "Haydi bakalım Efrideoğulları, göreyim sizi!" buyurarak bir teşvikte de bulunmuştu.

Öyle ki, böyle bir ekibi görünce taşlamak sûretiyle onlara engel olmak isteyen Hz. Ömer Radiyallâhu Anha Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem:

"Bırak onları, yâ Ömer!" diyerek teskin etmişti.
(Müslim, Îydeyn: 18-22)

---

Ramazan ve Kurban Bayramlarının dinimizdeki önemi, İslâmın iki temel ibadeti olan oruç ve hac ibadetiyle ilgili olmalarından kaynaklanır.

Ramazan Bayramı oruç ibadetine duyulan bir şükrün sevincidir, Kurban Bayramı da kurban ve hac ibadetinden dolayı duyulan bir şükrün sevincidir.

Ramazan Bayramı, oruç gibi bir ay süren meşakkatli bir ibadete gösterilen sabır imtihanının başarılması demektir.

Nefislerini bir ay süreyle Allah rızası için yeme, içme ve cinsel arzularından alıkoyan mü´minler, böylesine bir bayramı hak ederler. Ramazan Bayramı bu anlamda bir aylık Ramazan orucunun toptan iftar vaktidir. Bu sır içindir ki, bu bayrama "Fıtır Bayramı" adı verilmiştir.

Her gün oruçlarını kusursuz tamamlayanların iftarla sevindikleri gibi, bir ayı tamamlayanların da bayramla sevinmeleri, Ramazan Bayramının en manalı ve duygulu bir yönünü teşkil eder.

Her sene bu iki bayramı kutlamanın sevincini yaşarız. Allah´a olan şükrümüzü bir kat daha arttırmaya çalışırız.
 

abdullah usame

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Haz 2007
Mesajlar
104
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hadislerin Kaynaklari

Hadislerin Kaynaklari

Kardeşlerim Allah Sizden Razi Olsun...
çok Faydali Bir Işi Yapmaktasiniz.

Ama Bazilarimiz Hadis-i şerifin Kaynaklarini Unutmuş. Hadis-i şeriflerimizi Kaynaklari Ile Beraberyazarsak Hem Doğru Yapmiş Oluruz. Hem De Güvenilirlik Derecesini Iyi Bilirzi. Inşaallah Bundan Sonra Daha Fazla Dikkat Ederiz.

Allah Hepimizden Razi Olsun...
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
"Sizden biriniz birini mutlaka medhedecekse ve eğer o kimse hakkında övgüye değer vasıflar varsa: "şöyle zannediyorum" desin.

Onun hesabı Allah´a aittir. Allah´a karşı ise, hiç kimse aklanamaz." (Buhari, Müslim)



İnsanlar birbirleri hakkında görülen dış yüzlerine göre hüküm verirler. Kimse kimsenin içyüzünü, kalbinde taşıdığı niyetini, tenhadaki halini ve amellerini bilemez. Bu durumda, hiç kimsenin hiç kise hakkında yüzde yüz fikir beyan etmeye, kesin hüküm vermeye yetkisi yoktur. Sadece gördüğü ile hükmeder ve şöyle sanıyorum diye şahsi izlenimini ortaya koyar.

İnsanların gerçek hallerini bilen sadece Allah´tır ve hesap sormak da ona aittir. Allah´tan başka hiçbir kimse insanı gerçek manada temize çıkaramaz, aklayamaz.
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
Hz. Enes´den:

"Allahım, hayat ancak âhiret hayatıdır.
(Başka yok)."

(Buhari-6413)

__________________________________________________________________________

Bu dünya hayatı, geçici ve biticidir. Yaşamın gayesi olamaz.

Dünyamız, insan için bir sınav salonudur. Hayatın gayesi Allah´a kulluk ve onun emir ve yasaklarına uygun bir hayat sürmektir. İnsan bu dünyada hayatının gayesini kabul edip etmeme sınavını vermektedir.

Gerçek hayat, gerçek mutluluk; geçici ve bitici dünya yaşamında değil, ölüm sonrası gidilecek olan ahiret âlemindedir. Bu dünya imtihanındaki başarı durumuna göre, insanı ya sonsuz bir mutluluk, veya sonsuz bir mutsuzluk; yani ya cennet sarayları veya cehennem zindanları beklemektedir
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
"Yetimin ağlamasından (çok) sakının. Zira insanlar uykuda iken, o ağlama gece yürür (seher vakti Allah´a yükselip kendisini ağlatandan şikayette bulunur)."
(Esbehani)

__________________________________________________________________________

Yetimin canının yakılıp ağlatılması, gereken ilgi ve şefkatin gösterilmemesi, hele yetim malının haksız yere yenilmesi; İslâmda büyük bir günah, ağır bir zulümdür.

Bilinçli bir mü´min böyle bir günaha ve zulme yanaşmaz. Hadiste, yetimin ağlamasının gece sessizliğinde yükselip Allah´a ulaşacağına, yetime zulmedenin başına bela ve musibet olarak geri döneceğine işaret vardır.
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
"Cehenneme girecekler 5 sınıftır:

- Onun bunun peşine takılıp giden, dünya ve ahirette kendine faydası dokunacak hiçbir isteği (ve işi) bulunmayan zayıf ve hafif akıllı kimseler,

- Gördüğü her şeye hırsla göz diken hainler,

- Akşam sabah, başkasının malına ve canına hile düşünenler,

- Cimrilik edip yalan söz konuşanlar,

- Çirkin ve kaba söz ve hareketlerde bulunanlar."
(Müslim)

________________________________________________________________________

Hadiste cehennem ehlinin 5 özelliğine işaret edilmektedir:

Dünyada uydum kalabalığa diyerek gayesiz ve boş yaşayanlar, helal haram demeden hırsla her şeye göz dikenler, hilekârlar, cimri ve yalancılar çirkin ve kaba sözlü insanlar.
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
Bir gün Allah Resûlü, sahabileriyle birlikte mescidde oturuyordu. Birden 3 adam çıkageldi. İkisi Allah Resûlüne doğru yöneldi. Üçüncüsü ise geri dönüp gitti.

Hz. Peygambere yönelenler onun yanına varınca durdular. Birisi halkada boş bir yer gördü, oraya gidip oturdu. Öbürü ise, sahabilerin arkasında oturdu.

AllahResûlü sohbetini bitirdikten sonra, şöyle buyurdu:

- Size şu yeni gelen 3 kişi hakkında bilgi vereyim mi?

Onlardan biri Allah´a sığındı. Allah da ona oturacak bir yer lutfetti.

Ötekisi oturanlara sıkıntı vermekten utandı. Allah da ona bu hayasından dolayı mükafat verdi.

3.sü ise meclisten yüz çevirdi. Allah da ondan yüz çevirdi (rahmetini esirgedi)." (Buhari, Müslim)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt