Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

---SİZDE EKLEYİN BİR HADİS- ŞERİF--- (4 Kullanıcı)

erdal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Nis 2006
Mesajlar
3,212
Tepki puanı
1
Puanları
38
ALLAH Teala Hazretleri ferman etti :

İzzetim hakkı için , mağfiret etmek istediğim hiç kimseyi,bedenine bir

hastalık,rızgına bir darlık vererek boynundaki günahlardan temizlemeden

dünyadan çıkarmayacağım.



Hz.Muhammed s.a.v.__ (Rezin)
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
283da7.jpg
 

DuaLar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2008
Mesajlar
1,107
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
لاَ يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ، حَتَّى يُحِبَّ ِلأَخِيهِ ماَ يُحِبُّ لِنَفْسِهِ.
Sizden biriniz, kendisi için arzu ettiği bir şeyi din kardeşi için arzu etmedikçe, gerçek mü’min olamaz

اَلْمُؤْمِنُ لِلْمُؤْمِنِ كَالْبُنْياَنِ، يَشُدُّ بَعْضُهُ بَعْضاً
“Mü’min, mü’min kardeşi için birbirine destek veren bir binanın tuğlaları gibidir”.
 

erdal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Nis 2006
Mesajlar
3,212
Tepki puanı
1
Puanları
38
''KUL , ANNE VE BABASINA DUA ETMEYİ TERKETTİĞİNDE ONDAN RIZIK

KESİLİR.''





Hz. Muhammed s.a.v. (Ramuz el-Ehadis)
 

ÜMMÜGÜLSÜMİREM

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Şub 2008
Mesajlar
29
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Kolaylastiriniz, güçlestirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.

Buhârî, Ilm, 12; Müslim, Cihâd, 6.



Insanlarin Peygamberlerden ögrenegeldikleri sözlerden biri de: “Utanmadiktan sonra diledigini yap!” sözüdür.

Buhârî, Enbiyâ, 54; EbuDâvûd, Edeb, 6.



Hayra vesile olan, hayri yapan gibidir.

Tirmizî, Ilm, 14.



Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz. (Mümin, iki defa ayni yanilgiya düsmez)

Buhârî, Edeb, 83; Müslim, Zühd, 63.



Nerede olursan ol Allah'a karsi gelmekten sakin; yaptigin kötülügün arkasindan bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. Insanlara karsi güzel ahlakin geregine göre davran.

Tirmizî, Birr, 55.



Allah, sizden birinizin yaptigi isi, ameli ve görevi saglam ve iyi yapmasindan hosnut olur.

Taberânî, el-Mu'cemü'l-Evsat, 1/275; Beyhakî, ?u'abü'l-Îmân, 4/334.



Iman, yetmis küsur derecedir. En üstünü “Lâ ilâhe illallah (Allah'tan baska ilah yoktur)” sözüdür, en düsük derecesi de rahatsiz edici bir seyi yoldan kaldirmaktir. Haya da imandandir.

Buhârî, Îmân, 3; Müslim, Îmân, 57, 58.





Iki göz vardir ki, cehennem atesi onlara dokunmaz: Allah korkusundan aglayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.

Tirmizî, Fedâilü'l-Cihâd, 12.



Zarar vermek ve zarara zararla karsilik vermek yoktur.

Ibn Mâce, Ahkâm, 17; Muvatta', Akdiye, 31.



Hiçbiriniz kendisi için istedigini (mü'min) kardesi için istemedikçe (gerçek) iman etmis olamaz.

Buhârî, Îmân, 7; Müslim, Îmân, 71.



Müslüman müslümanin kardesidir. Ona zulmetmez, onu (düsmanina) teslim etmez. Kim, (mümin) kardesinin bir ihtiyacini giderirse Allah da onun bir ihtiyacini giderir. Kim müslümani bir sikintidan kurtarirsa, bu sebeple Allah da onu kiyamet günü sikintilarinin birinden kurtarir. Kim bir müslümani(n kusurunu) örterse, Allah da Kiyamet günü onu(n kusurunu) örter.

Buhârî, Mezâlim, 3; Müslim, Birr, 58.



Iman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de (gerçek anlamda) iman etmis olamazsiniz.

Müslim, Îmân, 93; Tirmizî, Sifâtu'l-Kiyâme, 56.



Müslüman, insanlarin elinden ve dilinden emin oldugu kimsedir.

Tirmizî, Îmân, 12; Nesâî, Îmân, 8.



Birbirinize buguz etmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize arka çevirmeyin; ey Allah' i n kullari, kardes olun. Bir müslümana, üç günden fazla (din) kardesi ile dargin durmasi helal olmaz.

Buhârî, Edeb, 57, 58.



Hiç süphe yok ki dogruluk iyilige götürür. Iyilik de cennete götürür. Kisi dogru söyleye söyleye Allah katinda siddîk (dogru sözlü) diye yazilir. Yalancilik kötüye götürür. Kötülük de cehenneme götürür. Kisi yalan söyleye söyleye Allah katinda kezzâb (çok yalanci) diye yazilir.

Buhârî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103, 104.



(Mümin) kardesinle münakasa etme, onun hosuna gitmeyecek sakalar yapma ve ona yerine getirmeyecegin bir söz verme.

Tirmizî, Birr, 58.



( Mümin) kardesine tebessüm etmen sadakadir. Iyiligi emredip kötülükten sakindirman sadakadir. Yolunu kaybeden kimseye yol göstermen sadakadir. Yoldan tas, diken, kemik gibi seyleri kaldirip atman da senin için sadakadir.

Tirmizî, Birr, 36.



Allah sizin ne dis görünüsünüze ne de mallariniza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve islerinize bakar.

Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
Resulullah (sav)'a bir bedevi gelerek: "Ey Allah'ın Resulü, (kuraklıktan) insanlar meşakkate düştüler. Aile efradı zayiata uğradı. Hayvanlarımız da helak oldular. Bizim için Allah'a dua et, su göndersin. Zira biz Allah'a karşı senin şefaatini, sana karşı da Allah'ın şefaatini taleb ediyoruz!" dedi. Resulullah (sav) adama şu mukabelede bulundu: "Yazık sana, söylediğin şeyin idrakinde misin? Sübhanallah!" Resulullah (sav) sübhanallahları o kadar tekrar etti ki bunun tesiri Ashab'ın yüzünden okunmaya başladı. Sonra Resulullah (sav) sözüne şöyle devam etti: "Yazık sana, mahlukatından hiç kimseye karşı Allah şefaatçi kılınmaz. Allah'ın şanı böyle bir şey yapmaktan çok yücedir. Bak hele! Sen Allah'ın (azametinin) ne olduğunu biliyor musun? O'nun Arş'ı, semavatının şöyle üzerindedir. -Parmaklarıyla işaret ederek- tıpkı üzerinde bir kubbe gibi. Arş Zat-ı Zülcelal sebebiyle inleyip ses çıkarır, tıpkı süvarisi sebebiyle atın ses çıkarması gibi."

Ebu Davud, Sünnet 19, (4726)

 

eminkms

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Haz 2007
Mesajlar
1,299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
59
Konum
BURSA
bismillah7yh6xy.gif


No : 0145Ravi: EnesTanım: Resulullah (sav) yere bir çizgi çizdi ve: "Bu insanı temsil eder" buyurdu. Sonra bunun yanına ikinci bir çizgi daha çizerek: "Bu da ecelini temsil eder" buyurdu. Ondan daha uzağa bir çizgi daha çizdikten sonra "Bu da emeldir" dedi ve ilave etti: "İşte insan daha böyle iken (yani emeline kavuşmadan) ona daha yakın olan (eceli) ansızın geliverir."
Kaynak: Buhari, Rikak 4; Tirmizi, Zühd 25, (2335); İbnu Mace, Zühd 27, (4232)
 

gül kokusu06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Şub 2008
Mesajlar
441
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
28
"
Basra`da kader üzerine ilk söz eden kimse Mabed el-Cüheni idi. Ben ve Humeyd ibnu Abdirrahman el-Himyeri, hac veya umre vesilesiyle beraberce yola çıktık. Aramızda konuşarak, Ashab`tan biriyle karşılaşmayı temenni ettik. Maksadımız, ondan kader hakkında şu heriflerin ettikleri laflar hususunda soru sormaktı. Cenab-ı Hakk, bizzat Mescid-i Nebevi`nin içinde Abdullah İbnu Ömer (ra)`la karşılaşmayı nasib etti. Birimiz sağ, obürümüz sol tarafından olmak üzere ikimiz de Abdullah (ra)`a sokuldu. Arkadaşımın sözü bana bıraktığını tahmin ederek, konuşmaya başladım: "Ey Ebu Abdirrahman, bizim taraflarda bazı kimseler zuhur etti. Bunlar Kur`an-ı Kerim`i okuyorlar. Ve çok ince meseleler bulup çıkarmaya çalışıyorlar," Onların durumlarını beyan sadedinde şunu da ilave ettim: "Bunlar, "kader yoktur, herşey hadistir ve Allah önceden bunları bilmek iddiasındalar." Abdullah (radıyallahu anh): Onlarla tekrar karşılaşırsan, haber ver ki ben onlardan beriyim, onlar da benden beridirler" Abdullah İbnu Ömer sozünü yeminle de te`kid ederek şöyle tamamladı: "Allah`a kasem olsun, onlardan birinin Uhud dağı kadar altını olsa ve hepsini de hayır yolunda harcasa kadere inanmadıkça, Allah onun hayrını kabul etmez! Sonra Abdullah dedi ki: Babam Ömer İbnul-Hattab (ra) bana şunu anlattı: "Ben Hz. Peygamber (sav) yanında oturuyordum. Derken elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah bir adam yanımıza çıkageldi. Üzerinde, yolculuğa delalet eder hiçbir belirti yoktu. Üstelik içimizden kimse onu tanımıyordu da. Gelip Hz. Peygamber (sav)`in önüne oturup dizlerini dizlerine dayadı. Ellerini bacaklarının üstüne hürmetle koyduktan sonra sormaya başladı: Ey Muhammed! Bana İslam hakkında bilgi ver! Hz. Peygamber (sav) açıkladı: "İslam, Allah`tan başka ilah olmadığına, Muhammed`in O`nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmen, namaz kılman, zekat vermen, Ramazan orucu tutman, gücün yettiği takdirde Beytullah`a haccetmendir." Yabancı:"Doğru söyledin" diye tasdik etti. Biz hem sorup hem de söyleneni tasdik etmesine hayret ettik. Sonra tekrar sordu: "Bana iman hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) açıkladı. "Allah`a, meleklerine, kitablarına, peygamberlerine, ahiret gününe inanmandır. Kadere yani hayır ve şerrin Allah`tan olduğuna da inanmandır." Yabancı yine: "Doğru söyledin!" diye tasdik etti? Sonra tekrar sordu: "Bana ihsan hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) açıkladı: "İhsan Allah`ı sanki gözlerinle görüyormuşsun gibi Allah`a ibadet etmendir. Sen O`nu görmesen de O seni görüyor." Adam tekrar sordu: "Bana kıyamet(in ne zaman kopacağı) hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) bu sefer: "Kıyamet hakkında kendisinden sorulan, sorandan daha fazla birşey bilmiyor!" karşılığını verdi. Yabancı: "Öyleyse kıyametin alametinden haber ver!" dedi. Hz. Peygamber (sav) şu açıklamayı yaptı: "Köle kadınların efendilerini doğurmaları, yalın ayak, üstü çıplak, fakir (Müslim`in rivayetinde fakir kelimesi yoktur) davar çobanlarının yüksek binalar yapmada yarıştıklarını görmendir." Bu söz üzerine yabancı çıktı gitti. Ben epeyce bir müddet kaldım. (Bu ifade Müslim`deki rivayete uygundur. Diğer kitaplarda "Ben üç gece sonra Hz. Peygamber (sav)`la karşılaştım" şeklindedir) Hz. Peygamber (sav) Ey Ömer, sual soran bu zatın kim olduğunu biliyor musun? dedi. Ben: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" deyince şu açıklamayı yaptı: "Bu, Cebrail aleyhisselamdı. Size dininizi öğretmeye geldi."​
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Salih Amelden Ayrilmayan Kimsenin Iki Rekat Namazi, Iyi Ile Kötü Ameli Karişik Kimselerin Bin Rekat Namazindan Daha Efdaldir.


( Hadisi şerif, Münavi)))
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Hz. Aişe'den (r.ah.) rivayet edildiğine göre:
O; Hz. Peygamber'e (a.s.) ailesinin evlendireceği genç kızın nikâhı hususunda görüşü sorulup rızasının alınıp alınmayacağını sormuştur. Resulüllah, Aişe'ye: "Evet kendisi ile istişare edilir" buyurmuştur. Aişe, Resulüllah'a: Genç kız utanır dediğinde Allah Resulü cevaben: "Genç kızın susması onun iznidir" buyurmuştur.

Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 2544
 

GizliOzne

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Şub 2008
Mesajlar
395
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Konum
Karanlığın Sustuğu Yerden
"Nafile oruç, namaz ve zekâtın derecesinden daha üstün olan bir şeyi size bildireyim mi?"
"Evet," dediler.
"iki kişinin arasını bulmak."
Ebû Derda radıyallahu anh. Tirmizî.
 

LUTFI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Haz 2007
Mesajlar
2,120
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hz. Enes radıyallahu anh buyurdular ki: "Ebu Talha, Ümmü Süleym radıyallahu anh'la evlendi. Aralarındaki mehir müslüman olmaktı. Ümmü Süleym, Ebu Talha'dan önce müslüman olmuştu. Ebu Talha, Ümmü Süleym'i istetince, Ümmü Süleym: "Ben müslüman oldum, sen de müslüman olursan evlenirim'' dedi. Bunun üzerine o da müslüman oldu. Ümmü Süleym'in mehir olarak istediği şey müslüman olması idi.''

Nesâi, Nikâh 63, (2, 114).

 

LUTFI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Haz 2007
Mesajlar
2,120
Tepki puanı
0
Puanları
0
Meymune radıyallahu anha anlatıyor: "Ey Allah'ın Resûlü! dedim, bize Beytu'l-Makdis hakkında fetva verin!"

"Ona gidin, içinde namaz kılın!" buyurdular. -O zaman her tarafta savaş vardı. (Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bu durumu nazar-ı itibara alarak sözlerini şöyle tamamladılar:)- "Gidip, içinde namaz kılamıyorsanız, hiç olsun kandillerinde yanacak zeytinyağı gönderin!"

Ebu Dâvud, Salat 14.
 

erdal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Nis 2006
Mesajlar
3,212
Tepki puanı
1
Puanları
38
Mü'min,isabet eden hastalık ve baş ağrısı ile günahı Uhud dağı kadar olsa bile onlardan arınıp tertemiz olur,bir hardal tanesi kadar bile kalmaz.


Hz.Muhammed s.a.v.
 

LUTFI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Haz 2007
Mesajlar
2,120
Tepki puanı
0
Puanları
0
Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi: Ben dostum sallallahu aleyhi ve sellem'i şöyle buyururken işittim: "Mü'minin nuru ve beyazlığı, abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır."

(Müslim, Tahâret 40. Ayrıca bk. Nesâî, Tahâret 109)
 

MEHBUL

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Ocak 2008
Mesajlar
67
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Her Kim Kardeşini Seviyorsa Ona Unu Sevdiğini Söylesin.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt