Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sevgiye Bir Not'ta siz düşün! İlahi Sevgi.... (3 Kullanıcı)

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,637
Tepki puanı
1,009
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
5000000002932510.gif

Sevgi!
O, olmasa bile onun varlıgını hissetmektir
...
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Sevgi, dünyaya gelen her varlıkta en esaslı bir unsur, en parlak bir nur, en büyük bir kuvvettir ve bu kuvvetin yeryüzünde yenemeyeceği hiçbir hasım yoktur. Sevgi evvelâ bütünleşebildiği her rûhu yükseltir ve ötelere hazırlar. Sonra da bu ruhlar sonsuzluk adına doyup duydukları şeyleri bütün gönüllere hâkim kılmanın kavgasını vermeye başlarlar. Bu yolda ölür ölür dirilir; ölürken “sevgi” der ölür, dirilirken de sevgi soluklarıyla dirilirler.
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Sevmeyen ruhların olgunlaşıp insanî semâlara yükselmelerine imkân yoktur. Evet onlar yüzlerce sene yaşasalar dahi olgunluk adına bir çuvaldız boyu yol alamazlar. Sevgiden mahrum bu sîneler, bir türlü egonun karanlık labirentlerinden kurtulamadıkları için, kimseyi sevemez, sevgiyi sezemez ve varlığın sînesindeki muhabbetden habersiz olarak kahrolur giderler.

Çocuk, ilk defa dünyaya gözlerini açtığı zaman sevgi ile karşılaşır, şefkatle gerilmiş ruhları görür ve muhabbetle atan kalblere sırtını vererek büyür. Daha sonraları ise, bu sevgiyi bazen bulur bazen de bulamaz; ama bütün bir hayat boyu hep o sevgiyi arar ve onun arkasından koşar.
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,637
Tepki puanı
1,009
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Sevgi emekmis!
Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür birakacak kadar çok sevmekmiş...

serbest-birakmak.jpg


Dünya için neyse güneş...
İnsan için odur sevgi...
Biraz uzaklaşsan donarsın..
Az daha yaklaşırsan yanarsın...
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Güneşin çehresinde sevginin izleri vardır. Sular buhar buhar o sevgiye doğru yükselir; yukarılarda damlalaşan su habbecikleri, o sevginin kanatlarıyla kanatlanır ve nâralar atarak başaşağı toprağın bağrına inerler. Güller, çiçekler sevgiyle gerilir ve gelip geçenlere tebessümler yağdırırlar. Yaprakların bağrına taht kuran jaleler, durmadan çevrelerine sevgi dolu gamzeler çakar ve sevgiyle raksederler. Koyun, kuzu sevgiyle meleşir ve birleşir; kuşlar ve kuşcuklar sevgiyle cıvıldaşırlar ve sevgi koroları teşkil ederler.
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Her varlık, kâinatdaki yeri itibarıyla bu geniş sevginin bir yanını, parlak bir senfonizma ile seslendirmekde, irâdî ve gayr-i irâdî, varlığın sînesindeki derin aşk ve muhabbeti göstermeye çalışmaktadır.

Sevgi, insan ruhunda öyle derin izler bırakır ki, o uğurda yurt-yuva terkedilir, icabında ocaklar söner ve her vâdide ayrı bir mecnun “Leylâ!” der inler. Ruhundaki sevgiyi kavrayamamış sığ gönüller ise bu işe delilik derler..!
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Diğergamlık ve başkaları için yaşamak, insanoğluna âid yüksek bir duygudur ve kaynağı da sevgidir.

İnsanlar arasında bu sevgiden en çok hisse alanlar en büyük kahramanlardır.

İçindeki kinleri, nefretleri söküp atmaya muvaffak olmuş en büyük kahramanlar...

Ölüm bu kahramanların soluklarını kesemez. Hazân onların çiçeklerini solduramaz.

Aslında hergün iç dünyalarında ayrı bir sevgi meş’alesi tutuşturup, kalplerini sevginin, mürüvvetin meşcereliği hâline getiren ve duygu dünyalarında açtıkları yollar ve tünellerle bütün gönüllere girmesini bilen bu çalımlı ruhlar, öyle yüksek bir divandan
“ebed-müddet”
yaşama hakkını almışlardır ki, değil ölüm ve fânilik, kıyametler dahi onların çiçeklerini solduramaz ve kadehlerini deviremez.
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Çocuğu için ölmesini bilen anne büyük bir şefkat kahramanı, ülkesi ve insanı için hayatını hakîr gören fert bir millet fedâisi, insanlık için yaşayıp onun için ölen kahraman ise, sînelerde taht kurmaya hak kazanmış bir ölümsüzlük âbidesidir. Böylelerinin elinde sevgi, her düşmanı yenebilecek bir silah, her kapıyı açabilecek sihirli bir anahtardır. Bu silah ve bu anahtara sahib olanlar, bugün olmasa da yarın mutlaka bütün cihanın kapılarını açacak ve ellerinde muhabbet buhurdanlıkları dörtbir yana huzur kokuları saçıp dolaşacaklardır.
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
İnsanların gönüllerini fethetmek için en kestirme yol sevgi yoludur. Ve sevgi yolu peygamberler yoludur. Bu yolda yürüyenlerin yüzlerine kapılar kapanmaz! Ezkazârâ, birisi kapansa bile onun yerine yüzlercesi, binlercesi açılır. Bir kere de sevgi yoluyla gönüllere girildi mi, artık halledilmedik hiçbir mes’ele kalmaz.

Ne mutlu sevgiyi kendine rehber yapıp yürüyenlere! Yazıklar olsun, ruhundaki sevgiyi sezemeyip bütün bir hayat boyu kör ve sağır yaşayan talihsizlere!

Ey yüceler yücesi Rabbim, kinlerin nefretlerin, gecenin koyu karanlıkları gibi dört bir yanı sardığı günümüzde, Sen’in sevgine sığınıyor, şu fevkalâde haşerî ve alabildiğine azgınlaşmış yaramaz kullarının gönüllerini, muhabbet ve insanî duygularla doldurman için son bir kere daha kapında inliyor ve iki büklüm oluyoruz
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Sevginizin gerekçisi ne?
En çok kimleri, hangi nedenlerden ötürü sevdiğinizi kendinize sorun. Sevdiklerinize karşı duygusal beklentileriniz mi, yoksa maddi beklentilerinizi mi var? İkinci şık ağır basıyorsa, sevginiz sağlam temellere oturmuyor ve kalbinizi devreye sokmanın zamanı geldi demektir
.
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,637
Tepki puanı
1,009
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
lighthouseanifc1.gif


RABBİNİ BİLEN HADDİNİ BİLİR düsturuyla haddini bilmeye çalışan bir aciz
Yaradılanı severim Yaradandan ötürü
Güçlü Olan Kimse Başkaların Sırtını Yere Getiren Değil, Sinirlendiğinde Öfkesine Hakim Olabilendir..
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Kimden ne bekliyorsunuz? Neden bekliyorsunuz, Bu beklentiler hangi boşluklarınızla ilgili. Bunları bir düşünün. Beklentiler farkında olmadığımız kaynakları kullanmamızı engelliyor olabilir mi? Savaş ve Şiddet insanın ruhunu, merak kediyi, beklenti aşkı öldürür. Beklentisizlik Kavramı yazısı dikkatinize sunuluyor.


İnsan hayatında değişim süreçleri hızlı veya yavaş devam eder. Bu süreçte tabii ki istenen ve istenmeyen değişimler olacaktır. Kişi kendi kararları ile değişimi yönlendiriyorsa istenen sonucun ortaya çıkması çok da kolaydır.


Sevmek önemli bir kavram ve fiil. Baktığımızda çevremizde kedileri, köpekleri seven çok sayıda insan görüyoruz. Birbirlerini seven ve sevdiklerini söyleyen insanlar da. İşlerini sevenleri çalıştıkları kurumu sevenler, politikayı sevenler, kendilerini tanrı yoluna adadıklarını söyleyenler. Bunları yapan ya da söyleyen kişiler, acaba neden bunları seviyorlar? Güç için mi?, iktidar için mi?, cennete gidebilmek için mi?, güzellik için mi?, maddi karşılık için mi?, birilerini kendilerine bağlamak için mi?. Bunları kimse bilemez ama o insanların zihninde belirlidir bu, onlar farkında olamasalar da.




Bir kadını güzel olduğu için seven erkek, ya da bir erkeği yakışıklı olduğu için seven kadının sevgisinde beklenti var mıdır? Hayatında kimseyi kendisine bağlayamadığı ve kimseye bağlanamadığı için sokak kedilerini besleyen insanları bu sevgisinde beklenti var mıdır?
Seçimi kaybedersem politikayı bırakırım diyen bir politikacı aslında gücü mü sevmektedir.
Zavallı olduklarını düşündükleri insanlara yardım edenler kendi içlerinde farkında olmadıkları düzeyde benzer bir duygu barındırıyor olabilirler mi? Somali'ye yapılan yardımlarda çıkan çarşaf çarşaf haberler insan sevgisi midir? Yoksa halkla ilişkiler faaliyeti mi? Cenneti vaadeden bir tarikat şeyhinin peşinden gidenlerin sevgisi için beklentisiz denilebilir mi? Gücü ve sermayeyi elde eden tarikat şeyhinin elinden bunlar alınsa, acaba aynı çabayı sarfeder mi? Bu soruların sayısını sınırsız sayıda arttırabilirsiniz.
Bu sebepten neyi ve kimi seviyorsanız, nedenlerinizi yazılı olarak sıralayın.
Güzel vakit geçirdiğiniz için.
Aynı zevkleri paylaştığınız için
Daha önce yaşamadığınız cinselliği yaşadığınız için.
O sizi daha çok sevdiği için.
Yalnızlığınızı hissettirmediği için.
Eğitim ve kariyeri parlak olduğu için.
Yanında olduğunda herkesin ona bakması hoşuna gittiği için.
Uzun yıllar birlikte olduğunuz için.
Evlenmek için,
Çocuk sahibi olmak istediğiniz için,
Bu "için"leri de istediğiniz kadar uzatabilirsiniz. Sonra yapmanız gerekn şey bunları tek tek üzerini çizerek sevginizin ne yönde değiştiğini kontol edin. Azalıyor ve bunu yaptığınız kişi sizden uzaklaşıyor mu? O zaman beklentili sevgiye sahipsiniz demektir ve bir müddet sonra bir başkasında daha fazlasını bulduğunuzda bitecektir. Sonra bir başka beklentili sevgiyi yaşamaya başlayacaksınız ama değişen hiçbir şey olmayacak.




Tanrı sevgisi için de benzer şeyler söylenebilir. Bizi istediklerimize ulaştırması için edilen dualar, onun din kitapları ile gönderdiklerine uygun davramdığımızda cennet ve hurilerin gelecekte bizi bekliyor olması da beklentinin göstergeleri sayılabilir. "Mesih ya da peygamber olmak beklentilerinin olması da. Camiye geç giderek dışarıda kalarak görünür olmaya çalışmak ta. Daha çok para için, güç için, bizi affetmesi için edilen dualar da beklenti odaklı olacaktır.
Sebeplerinizi bu içerikte de ortadan kaldırın. Bakalım geriye sevginizden ne kalıyor?
Bu anlamda yaradılanı severim yaratandan ötürü cümlesinde bile bir beklenti olduğu farkedilebilir.




Hiçbir neden yokken sevmek mümkün olabilir mi? Bütün beklentiler ortadan kalktığında ve gelecek için de hiçbir beklentiniz olmadığında ve karşınızdaki insan duygularınızı bilmediğinde bile onu sevebiliyor musunuz?
Bütün beklentileriniz ortadan kalktığnda duygularınızda hiçbir değişiklik olmuyorsa o zaman gelişme sürecinizde çok üst noktalara doğru ilerliyorsunuz demektir.
Zira sevgi farkında olarak ve farkında olduğunuz aklınızla ortaya çıkan bir süreç. Farkında olduğumuz aklımız sorgulamaların yapıldığı ve cevaplandırıldığı bir alan.



Bu alanda yaptığımız ve yapacağımız işlemlerin hepsi farkında olduğumuz aklımıza kaydediliyor sürekli olarak. Beklentisiz sevgi ile sorgulama olmadan farkında olduğunuz aklınızı meşgul ediyorsanız, farkında olmadığınız aklınız özgürleşiyor, kendisinde varolan bildiğiniz ve bilmediğiniz kaynakları harekete geçirebiliyor. Bu kaynakların ne olduğunu bilmenize gerek yok, sadece kullanmanız yeterli, hem de istediğiniz zaman ve istediğiniz yerde. Bu da bir beklenti sayılabilir gibi görünse de sistematik yapının açıklanması olarak algılanabilir.


Bu öğrenilebilir mi? dediğinizi duyar gibi oluyorum. Bunu bana öğreten kişinin kendisinde bu sonuçtan haberi olmadığına eminim. Hangi konuda çalışırsanız, hangi işi yapıyor olursanız olun, beklentilerinizi azaltın ya da yokedin. Ne kadar azaltabilirseniz, kendi konunuzda o kadar ileriye gideceksiniz demektir.



Yıllar önce NLP konusunu öğrenmeye başlarken hiçbir beklentim yoktu. Bunu sadece merak etttiğim için öğrenmeye çalışıyordum. Ne kitap, yazmak, ne sitede gördüğünüz gibi yazılar yazmak, ne gazete ve dergi haberi olmaki ne Ayşe Arman ile röportaj yapmak ve içeriksiz düşünmek, duygusal kekemelik, zihinsel detoks, farkındalık hipnozu, kishileaks ve benzeri kavramları üretmek gibi bir beklentim yoktu. Ama beklentisizliğin farkında değildim.Bu beklentilerim hala yok. Farkedilmesi gereken şu ki, hayaller de bir beklentidir ve onlarda zihni ve beynimizi sınırlıyor olabilir.



Uzun yolda bir çayhane de araba kullanmaya verdiğim bir arada, şimşek hızı ortaya çıkan bir düşünceydi. Beklentisizliği yazıya dökebiliyorum, bir gün sonrasında. Bunu gerçekleştirebilmek için kendi kararlarınızla ulaştığınız ve kendinizi iyi hissettiğiniz sonuçlara ait kaynaklarınızın olması gerektiğini söyleyebilmek mümkün. Bunu gerçekleştirdikten sonra hayallerinize de boşverip beklentisizlik sürecine geçebilirsiniz. Hayalleriniz de sizi sınırlıyor olabilir. Yola devam edin kendinizi iyi hissederek, bırakın sonuçlar akışta ortaya çıksın.


Bunu bana farkında olmadan anlamamı sağlayan kişiye teşekkür ediyorum tabii ki. "Olmayan istasyonda gelmeyecek treni bekliyor" olsanız bile gelişmek süreciniz çok hızla devam ediyor demektir.

alıntı

 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,637
Tepki puanı
1,009
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
sonbahar1tt0.jpg



SONBAHAR

Sonbanar bir hüzündür içimde
Yazdan kalan sevdalar gizli
Gönlümün derinliklerinde
Uzun bir yolda sıralanmış selviler
Kızıla çalan rengiyle
Ve ben sevdiğimle el ele yürür gibiyim
Hayallerimde ah ah sonbahar
Sonbahar bir hüzündür içimde

Kırık bir güvercin kanadı gibi gönlüm
Uçamaz yeni sevdalara
Çünkü öncekiler kırmıştır kanadını
Ve ben sonbaharı beklerim
Yeniden
ilkbahara giden yol olsun diye

Ben aşkı bir üveyikten satın aldım
Der Şair
Ve ben sonbaharda yitirdim aşkı
Yağmurlarda yıkanır
Gönlümün kanayan yaraları
Ah sonbahar sen yaklaştıkça ben
Yine yaralanırım
Sevdaların acılarıyla
Ve sen yine yağmurlarınla
Yetişirsin imdadıma
Aşkın mevsimi olmaz belki de
Kim bilir belki sonbaharda

yine yangınlara düşerim umutsuz aşklarla
Ey sonbahar sen bir hüzünsün içimde
Ben belki sana sevdalı...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt