Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sevdiğiniz 3 Kişiye GÜL Verin (2 Kullanıcı)

RECEB-I KAMER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,770
Tepki puanı
77
Puanları
48
Yaş
38
Konum
vakt-i seher
Gül vermeeek şart olmuuşşş =))

Muhtazaf abim , Nadas abim , ( aabilerin abisi olcadıı o tüühh unutmuşum :p ) Recep abim ve mavci abimee :)

tomurcuk-beyaz-gueller.jpg


Birine gül veripte size vermezsem kendimi suçlu hissediyorum ooyy :p

vaveylayla ibra'ya iki can hemşeriye
:a39:


b-383278-beyaz_g%C3%BCller.jpg

üzülme can kardeşim bi sonraki abiye hitap olmuş abilerin abisi hitabın :D çook teşekkürler cankardeşcik güzel ve temiz yüreğine sağlık..gönül bahçenden güller ile bu abilerini,kardeşlerini sevindiriyorsun..Rabbim de seni her daim sevindirsin inşallah..Rabbime emanetsini kardeşcik :)
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
22
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
beyazz güüll :D hiç alışkın değilim kırmızı olaydı iyiydii :p eyvallah kuzuumm :D
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
939
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
[h=3]Ey En Güzel Gül! Ey Şâh-ı Resül![/h]
b2cc4288eda28c53305bc509d7ac2e05_1290858050.gif
Ey En Güzel Gül!
Ey Şâh-ı Resül!
Sen Rabbinden “Eşyânın hâkîkatini öğrenmeyi” talep ederken, bu muazzam duânın sırrına eremeyen biz kalbi vîrâneler ise; hâkikâtini bilmediğimiz eşyalara sâhip olmak için ömür sermâyemizi boş yere tüketiyor ve evlerimizdeki eşya kalabalığı içinde “Hakikat Sırrı”nın farkına bile varmadan beyhûde yere yorulup tükeniyoruz...
Aslında bizler; Efendimiz’in teri gül koktuğu için, gülü her kokladığında salâvat getiren; gül yaprağının yere dökülmesini dahi günah addederek, kitap sayfaları arasında itinâ ile gül yaprağı kurutan bir medeniyetin vârisleriyiz... Bu “Gül Mevsimi”nde ellerimizi yaprak yaprak semâya açarak; aziz milletimizin gönlünün yeniden “Gül”e yâr olması için duâ edip yalvaralım.... Güzelliklerin hicret ettiği, huzurun terk-i diyâr edip gittiği bu mübârek vatan topraklarında yeniden “Gül” fidelerinin filiz vermesi için Hakk’ın dîvânına gözyaşlarıyla varalım... Çünkü, “Gül” kokusundaki aşk rüzgârlarından nasipdâr olanlar, seher vakti sevda yaylasının yollarını gözyaşlarıyla aşındırırlar... Öyleyse gelin hep birlikte, gönlümüzün sesini, gözyaşıyla ıslattığımız “Beyaz Dilekçe”lere cümle cümle dökerek: ‘Yâ Erhame’r-Râhimîn! Yeni bir Gül Cemresi düşür Ademoğlunun gönlüne…Bu garip ümmete baharı soluklat yine… Yeniden döndür kahraman milletimi tarihî mefâhirine…’ duâsını Cenâb-ı Allah’a arz edelim
“Âlemlere Rahmet” olan “Kâinatın Efendisi”den de şefâat isteyelim: ‘Ey Emsâli Olmayan Gül! Kalmadı bu mazlum ümmette, bu aziz millette artık tahammül, ne olur bize de bir gül, tebessümünle şâd olsun her mü’min gönül’ diyelim…
Duâlarımız odur ki, son nefesinde bir demet gül isteyip, onu koklayarak rûhunu teslim eden Hz. Ali (ra) gibi, bizim ömrümüzün bidâyeti de, nihâyeti de, ilk faslı da, son faslı da Fasl-ı Gül olsun… Ve gönlümüz dâima “Gül” aşkıyla dolsun.
“Gül Mevsimi”nde, Gül Yetimleri’nin “Gül’e sevdâlı yüreklerini Gül Cemresi’nden mahrum bırakma Yâ Rabbi!
Gül Efendim, gülümse bize… “Gül” yüzünden nur yağsın yüreklerimize… Yalnızız, yılgınız, yorgunuz, âciziz, perişânız, günahkârız, öyle muhtacız ki şefâatinize... Ne olur imdâd eyle bize...
“Erir canlar o Gül-bûy-ı revân-bahşın hevâsından,
Güneş titrer, yanar dîdârının bak, ihtirâsından,
Perîşân bir niyâz inler hayâtın müntehâsından
Cemâlinle ferah-nâk et ki yandım Yâ Resûlallah…”
Gel Ey Gül-İ Rana …
Kerem kıl,tesellim ol,düş içime cemreler gibi…Bir gelişle gel,bir gülüşle gel,güle düş de gel,hayalde gel,düşte gel…
Ayı ikiye bölen kutlu ellerinle gel,şirki kara yere karan tatlı dillerinle gel,saadet muştusunda bahtlı kullarınla gel…Ve ıtır,ıtır tomur tomur güllerinle gel…
Gel Efendim,Gül Kokuşlum…
Yetiştir suyu çorağa,tutuştur gülü yaprağa…Gül dikilsin yeniden toprağa…
Senin bir damla kokuna,bütün aşklarımı fedaya hazırım…!
Ve bir kırıntısına nazarının,bütün yüreğimi kanatmaya… Bir gülü koklamak gibi seni anmak…
Gel Ey…!
Avucumda hep dikenler…Kanıyor…Kanıyor...
Gel ey, güllerin efendisi!

Gel ey, konuşurken dudaklarına tebessümler karışan,yüzüne üzgünlerin üzüntüsünü dağıtmak yaraşan! Gel ey, âteş-i aşkına yanmak için âşıkları birbiriyle yarışan!
Gel ey!
Önce kendine çektin, sonra mugaylan dolu beyabanlarda dermansız koyup bizi bir başımıza gittin dönmemek üzere. Ve dudağının dokunduğu çeşmeler de gitti. Gittin ve vecd ile kendinden geçen zamanlar, sensizlik bunalımlarının gelgitleriyle kör kuyulara gömüldü. Gittin ve tenha elvedalarda düğümlendi sevinçlerimiz; durmuş çarklara sıkışıp kaldı çığlıklarımız. Sen gidince yanlış hesaplarında önce pazarlar kurduk köhne dünyanın, sonra köhne hesaplarıyla mezada çıkarıp aşklarımızı dünyalıklara sattık. Gittin de savrulan umutlarımızı ektik yollarına; sabrımızın gözlerine çekilen milleri çelik masıyetlerle mıhladık. Gerilmiş yaylarımız kepade düştü hoyrat ellerde, uykulu oyunlarda şahlarımız mat oldu; ve bileyli kılıçlarımız pas tuttu karanlık kınlarında.
Ak kor olduk.
Nemrudî alevlere soktular başlarımızı, hakikat, ak kor olduk...
Vurdular durmadan dinlenmeden...
Örslere konuldu başlarımız, hakikat vurdular dinlenmeden durmadan.
Ağlattılar ağladıkça biz....
Çeliğe su verelim diye ağladıkça ağlattılar bizi....
Heyhât! Tutturamadık kıvamını suyun, isabet ettiremedik gözyaşlarımızın damlalarını çeliğe ve ilk çalışta kırıldı kılıçlarımız kara keçelere. Yenildik, yorulduk, yığılıp kaldık çıkmaz sokaklarda.
Bütün sorularımızın cevapları cevapsız kaldı; bütün hayallerimizin hayali hayal oldu. Tel tel arzulara mahkûm edildi nefislerimiz ve ruhlarımız tül tül alevlerde yandı.
Gizemli bilinmezliklerimizin iksirlerini gizli dünyalara gizlediler bizden.
Gel ey!
Hani dostların vardı, kimi aşk okuyan Kitaplar Kitabı'ndan; kimi ilham dokuyan hitaplar hitabından.
Kimine köşkler düşmüştü cennetten, kimi cennette köşklere düştüydü hani. Kiminin ateşlerine rengi düşerdi gülün de; kimi güllere rengini düşürürdü ateşin... Kimine yıldızlar düşerdi göklerden, kiminin yıldızına düşerdi gökler ya...
Hani sen "Yıldızlarım," demiştin, "hangisine uyarsanız doğru yola ulaşacağınız yıldızlarım! " Sen gittin efendim ve hasretin yıldızlarını da çekti senden yana. Şimdi kim varsa yıldızlaşmaya yüz tutan, gökleri üzerine kapatıyor ehremenler. Bizler yanıyoruz, yanmamakta direniyor gökte yıldızlarımız... Güllerimiz küle durmakta yokluğunda, sultanlarımız kula dönmekte...
Gel ey!
Ayrılığında çoğalan alevleriyle arınalım aşkının; yanalım yandıkça ve yandıkça yanalım. Aşk yüzünden elbisesi yırtılan da, Hak uğruna gözlerini kurutan da seni arzulamakta şimdi. Bizi kendine madem yine sensin bağlayan ve ayrılığının derdine yine sensin ayrılıkla derman olan, o hâlde gülümse bize efendim, bize gülümse. "Allah onları sever; onlar da Allah'ı sever" sırrına ermekte rehberimiz ol, tut günahkâr ellerimizden; günahkâr ellerimizden tut.
Sen ey!
Gelsen hayallerimize bir kez.... Ve üzerine sepet sepet güller döksek biz. Gelsen düşüncelerimize bir an... Ve baharları sersek ayağına çiçek çiçek, mevsim mevsim, ıtır ıtır... Dolunaylar yerine doğsan dünyamıza bir vakit... Ve zatını gündüz değilse, hayalini gece göstersen bizlere... Girsen ansızın düşlerimize, şefkat parmaklarınla okşasan başımızı ışık ışık... Ve ışığına düşsek pervaneler gibi; pervaneler gibi ışığına düşsek...
Gel efendim...
Bir kez doğ içimize de isterse kaybolsun dolunaylar, güneşler... Gir gözümüze de bir nefes, isterse silinsin tûtyâlar, sürmeler.... İlham olup ak gönlümüze bir anda, isterse yitirilsin uçtan uca naatler ve gazeller, beyitler ve dizeler uçtan uca yitirilsin isterse...
Gel efendim, dostluğuna muhtacız; umutsuz ve çaresiz bırakma çaresizlerini... Gel yeter ki, hakkımızda verilecek her hükme razı olalım.
Gel ey, bitir bitmeyen hasretini içimizde!
Gel ey, onsuz mutluluk bulamadığımız!
Gel ey, kendisine layık olamadığımız!
Gel benim efendim, bir kez olsun dokun yüreğime, yüreğime dokun bir kez olsun...
Yüreğim kanıyor efendim, kanıyor yüreğim!
Çığlık çığlığa beşeriyet, çiğnenmiş reyhanlar misali hep seni arıyor..Uyandır zindanlara koyduğumuz Yusufî sevdalarımızı efendim... Uyandır bahtını üftadelerinin
Şeb-i hicrân yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtın uyanmaz mı?
"Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım, Peygamberim! Sana Uymayan Ölçü Hayat Olsa Teperim"
Yüzünden düşen bir damla terin talibi benim, talibi benim... Kapına konan sahipsiz gülün sahibi benim, sahibi benim...
ASRIN HaSReTLiGiNi SaKLiYoRuM YuReGiMDeKainatın yaratılış sebebi…
Salat ve Selam olsun sana…
Gönlümün Goncasi...
b4e4ead3632c74ed16f0d337c5843983_1290858220.gif

 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
43
... Gel ey, bitir bitmeyen hasretini içimizde!
Gel ey, onsuz mutluluk bulamadığımız!
Gel ey, kendisine layık olamadığımız!
Gel benim efendim, bir kez olsun dokun yüreğime, yüreğime dokun bir kez olsun...
Yüreğim kanıyor efendim, kanıyor yüreğim!....


Ellerine sağlık sevgili abim.. Allah c.c razı olsun...
Heybemizi salavatlarla doldurduğumuz bu güzel cuma akşamında
Yüreklerimize taze kanalar yollanı en ince damarlarımızdan...
Coşturdun yüreklerimizi Allah olsun...
Coştuk yine ADI GEÇİNCE EFENDİMİN...

Salat ve Selam olsun sana EFENDİM...

selam ve dua ile
 

ibra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Eyl 2009
Mesajlar
6,106
Tepki puanı
12
Puanları
38
Yaş
30
Konum
Konya
çiçeğin maşallahı varda ibra ben avantarına bayıldım o nedenle çiçekler bahane yani:) söylemek padon yazmak istedim:)))
bu mesajına çok önce cevap vermem lazım idi fakat kısmet olmadı acelem mi vardı neydi :)

Evet maşaALLAH pek tatlı bir çocuk :) ALLAH sana daha tatlısını ve eli dili kuranlı hayırlı evlat versin :) :) Amin :)
:) :)


Hani bu güldeki sarı tonlamalar var ya hah işte onlar fenerbaçenin sarısı olarak vaveylama
Beyaz yapraklar beşiktazın beyazı olarak Recep abime
Kırmızılar da Galatasarayın kırmızısı olarak ibra'ya
demeye hiç gerek yok bu gül mavci abi'ye :a12:


roses-white-pink-yellow-rose-flowers-3-rose-garden-art-baslee-troutman-baslee-troutman-fine-art-collections.jpg



:a40::a19:
:a03::a03::a43:


Birine gül veripte size vermezsem kendimi suçlu hissediyorum ooyy :p

vaveylayla ibra'ya iki can hemşeriye
:a39:


b-383278-beyaz_g%C3%BCller.jpg

Bu gülün hatrınaa :D önceki ni görmezden geleyim bari :a07: :)

Tüm kardeşlerimize gelsin :)
tulips7.jpg

EyvALLAH abi ama ben şooo arkadaki ford 6600 galiba onu alayım gerisi sizin olsun :D :))
 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0
üzülme can kardeşim bi sonraki abiye hitap olmuş abilerin abisi hitabın :D çook teşekkürler cankardeşcik güzel ve temiz yüreğine sağlık..gönül bahçenden güller ile bu abilerini,kardeşlerini sevindiriyorsun..Rabbim de seni her daim sevindirsin inşallah..Rabbime emanetsini kardeşcik :)

yorum yok..
EyvALLAH amin ALLAH razı olsun.. :)


beyazz güüll :D hiç alışkın değilim kırmızı olaydı iyiydii :p eyvallah kuzuumm :D

onuda başkası verssiiin yanii sen anlaa :p

ALLAH razı olsun Çeşm-i Bülbül kardeşim.

Cümlemizden abim.. :)

Bu gülün hatrınaa :D önceki ni görmezden geleyim bari :a07: :)

Gel bari.. :a18:

 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0
Küçümenimee Ahmet abiiimin gülünü veriyorum :a26:
Kandırıldııın yeğeeen :a28:
Ne diyeyim ALLAH herkese sen gibi kardeş versin =))

6386.jpg
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt