Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE (1 Kullanıcı)

seher vakit

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Kas 2006
Mesajlar
1,103
Tepki puanı
0
Puanları
0
Konum
berlin
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

aliye_aliye yazdı:
tezhip-line-1.gif


Sevmek, sevgiyle yaşayabilmek; ömrümüz boyunca sahib olduğumuz cevherlerdir. Sevgi etrafındakiler için aydınlatan bir ışık, yıkayıp arındıran bir Rahmet, besleyip büyüten bir gıda, kazandırıp zengin eden bir sermaye demektir. Sevgi; ilahi bir tılsımdır. Girdiği her yere inanmayı, güvenmeyi, yardım etmeyi ve hoşgörüyü getirir. Sevgiyle yola çıkan her yolcu; engelleri aşar. Menzillere ulaşır. Aradığını bulur. Sevgi; bütün güzelliklerin tohumudur. Bizler sevgi dolu yüreklerle, tebessümlerle çevremize sevgi ışıkları saçarsak bizim bir sevgimiz bin sevgilere gebe kalır inşaallah. Sevgi fidanları büyüyüp muhabbet çınarları yetişir. Kökü sevgiyle beslenmiş gövdesi muhabbetle sulanmış bu çınarlar ise kolay kolay devrilmez toplumlar oluşturur. İlahi vuslatlara ererler.

Sevmek gönül işidir, sevmek her kişinin değil, er kişinin hakkıdır. Seven kişi her olaya sevgiyle, merhametle bakar. Her şeyde sevilebilecek bir güzellik görür. Hatta en çetin imtihanlar en zorlu kişilerde bile bunu Vedud olan Rabbim yarattı. O sevgi kaynağının yarattığı varlık nasıl kötü olabilir? Nasıl sevilemez diye merhamet eder. Ve her şeyi sever. Sevdiği için de Hz. Hamzanın ciğerini vahşice parçalayan Vahşi gibi tevbe edip birer sevgili olmaya and içen yürekler çoğalır.

Sevmeyenler ise yaşamayanlardır. Onlar ölü kalplerdir. Hayatı anlamsız ve tatsız duygularla bitkisel hayatta yaşarlar. Gönüllerinde sevgi yerine menfaat, kin, hırs, nefret beslerler. Bunun için de bulundukları ortamlarda anarşiye ve bunalıma düşerler. Etrafındaki en yakın insanlarla bile çatışma içindedirler. Yürekleri sevgiden mahrum oldukları için de hiç bir zaman güzellikleri göremezler. Nimetlere ulaşamazlar. Devamlı kısır dünyalarında egoistçe yaşarlar.

Sevgiyle yaşayarak, birer sevgi insanı olabilmek en çok özlenen şeyler.

Herkesi ama Rabbimin yarattığı herkesi istisnasız sevmeli, tanıdıklarımıza Seni seviyorum, bunun için de arıyorum, önem verip ziyaretine geliyorum, seviyorum, sevdiğim için de seccademde oturup Ganiyy olan Rabbimden isterken senin için de istiyorum desek, hastalandığında biz de onunla ağrı çeksek, işleri bir ucundan biz de tutsak. Mutlu olduğunda tebessümümüzle katkıda bulunsak, zor anlarında yemeğimizi onlarla bölüşsek herhalde hayat bir başka olurdu.

Hz. Ali gibi sevdiğimiz için ölüm döşeklerine yatabiliyor muyuz? Hz. Ebu Bekir gibi yılan deliklerini ayağımızla tıkayabiliyor muyuz? Ensar gibi kardeşlerimiz için evimizin yarısını, aşımızın tamamını verebiliyor muyuz? Yunusun deyimiyle dost için ağuları şeker gibi yutabiliyor muyuz? Varımızı yoğumuzu bir gönül karşılığında kıyabiliyor Yoksa sevgi mağdurları olarak sevgisiz, aşksız, muhabbetsiz, Bunlar olamaz mı diyoruz? Ama büyük bir yitiğimiz de var.. Sevgi, muhabbet, samimiyet. Sevginin tadını doyasıya yaşamış Mevlanamız da öyle söylemiyor mu?

Altın ne oluyor? Can ne oluyor? İnci mercan da nedir? Bir sevgiye harcanmadıktan, bir Sevgiliye feda edilmedikten sonra...

Niye herkesi gönülden sevip, sevginin yollarına dökmüyoruz her şeyleri... Hele bir verelim sadakaları tebessümlerle...

Niye Efendimiz (sav) ısrarla Sevdiğini sevdiğine söyle diye nasihat etmiş. Belki de sevgiler ortalara dökülsün, konuşulsun. Çağlayanlar gibi coşsun, diye.

tezhip-line-1.gif

ALLAH RAZI OLSUN KARDESIM EMEGINIZE SAGLIK
SEVGIYLE KALINB)B)B)
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

seher vakit yazdı:
aliye_aliye yazdı:
tezhip-line-1.gif


Sevmek, sevgiyle yaşayabilmek; ömrümüz boyunca sahib olduğumuz cevherlerdir. Sevgi etrafındakiler için aydınlatan bir ışık, yıkayıp arındıran bir Rahmet, besleyip büyüten bir gıda, kazandırıp zengin eden bir sermaye demektir. Sevgi; ilahi bir tılsımdır. Girdiği her yere inanmayı, güvenmeyi, yardım etmeyi ve hoşgörüyü getirir. Sevgiyle yola çıkan her yolcu; engelleri aşar. Menzillere ulaşır. Aradığını bulur. Sevgi; bütün güzelliklerin tohumudur. Bizler sevgi dolu yüreklerle, tebessümlerle çevremize sevgi ışıkları saçarsak bizim bir sevgimiz bin sevgilere gebe kalır inşaallah. Sevgi fidanları büyüyüp muhabbet çınarları yetişir. Kökü sevgiyle beslenmiş gövdesi muhabbetle sulanmış bu çınarlar ise kolay kolay devrilmez toplumlar oluşturur. İlahi vuslatlara ererler.

Sevmek gönül işidir, sevmek her kişinin değil, er kişinin hakkıdır. Seven kişi her olaya sevgiyle, merhametle bakar. Her şeyde sevilebilecek bir güzellik görür. Hatta en çetin imtihanlar en zorlu kişilerde bile bunu Vedud olan Rabbim yarattı. O sevgi kaynağının yarattığı varlık nasıl kötü olabilir? Nasıl sevilemez diye merhamet eder. Ve her şeyi sever. Sevdiği için de Hz. Hamzanın ciğerini vahşice parçalayan Vahşi gibi tevbe edip birer sevgili olmaya and içen yürekler çoğalır.

Sevmeyenler ise yaşamayanlardır. Onlar ölü kalplerdir. Hayatı anlamsız ve tatsız duygularla bitkisel hayatta yaşarlar. Gönüllerinde sevgi yerine menfaat, kin, hırs, nefret beslerler. Bunun için de bulundukları ortamlarda anarşiye ve bunalıma düşerler. Etrafındaki en yakın insanlarla bile çatışma içindedirler. Yürekleri sevgiden mahrum oldukları için de hiç bir zaman güzellikleri göremezler. Nimetlere ulaşamazlar. Devamlı kısır dünyalarında egoistçe yaşarlar.

Sevgiyle yaşayarak, birer sevgi insanı olabilmek en çok özlenen şeyler.

Herkesi ama Rabbimin yarattığı herkesi istisnasız sevmeli, tanıdıklarımıza Seni seviyorum, bunun için de arıyorum, önem verip ziyaretine geliyorum, seviyorum, sevdiğim için de seccademde oturup Ganiyy olan Rabbimden isterken senin için de istiyorum desek, hastalandığında biz de onunla ağrı çeksek, işleri bir ucundan biz de tutsak. Mutlu olduğunda tebessümümüzle katkıda bulunsak, zor anlarında yemeğimizi onlarla bölüşsek herhalde hayat bir başka olurdu.

Hz. Ali gibi sevdiğimiz için ölüm döşeklerine yatabiliyor muyuz? Hz. Ebu Bekir gibi yılan deliklerini ayağımızla tıkayabiliyor muyuz? Ensar gibi kardeşlerimiz için evimizin yarısını, aşımızın tamamını verebiliyor muyuz? Yunusun deyimiyle dost için ağuları şeker gibi yutabiliyor muyuz? Varımızı yoğumuzu bir gönül karşılığında kıyabiliyor Yoksa sevgi mağdurları olarak sevgisiz, aşksız, muhabbetsiz, Bunlar olamaz mı diyoruz? Ama büyük bir yitiğimiz de var.. Sevgi, muhabbet, samimiyet. Sevginin tadını doyasıya yaşamış Mevlanamız da öyle söylemiyor mu?

Altın ne oluyor? Can ne oluyor? İnci mercan da nedir? Bir sevgiye harcanmadıktan, bir Sevgiliye feda edilmedikten sonra...

Niye herkesi gönülden sevip, sevginin yollarına dökmüyoruz her şeyleri... Hele bir verelim sadakaları tebessümlerle...

Niye Efendimiz (sav) ısrarla Sevdiğini sevdiğine söyle diye nasihat etmiş. Belki de sevgiler ortalara dökülsün, konuşulsun. Çağlayanlar gibi coşsun, diye.

tezhip-line-1.gif

ALLAH RAZI OLSUN KARDESIM EMEGINIZE SAGLIK
SEVGIYLE KALINB)B)B)

sizden de rabbim razı olsun inşallah kardeşim. selametleB)B)B)
 

cemil cemil

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Mar 2007
Mesajlar
304
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sevgiliye Mektup

RE: Sevgiliye Mektup

İş, güç, yalnızlık,güneşsizlik ve günsüzlük…
Yeni yazının başlığı böylemi olsa acaba.
Yada yazı yazamasam.
Köşe yazarlarının, entelektüellerin, düşünürlerin, gazetecilerin dönüp dolaştıkları
yerleri bugün aklımdan geçirmesem diyorum.
Bugün akımların etkisi altında kalmayıp, irademin ve bedenimin secde ettiği Allah’ın
Habibi için toplasam kalemlerimi ve birleştirsem.
Bütün akılların birleşip onun kullandığı bir bağların derinliğine erişemeyeceklerini
bilerek bütün kalemlerimi toplasam ve çok bilmişliğimi, artristik kelimelerimi,
felsefik tartışmaların ateşlediği nefsimi, dağ kılmak yerine dağlasam bugün…


Bugün Peygamber efendimize bir mektup yazsam...

Ellerim hiç bu kadar titrememişti efendim.
Kütüphanedeki hiçbir kitabı tanımıyorum seni düşününce, kitaplarıma kaldığım yerden
devam edemiyorum.
Fikri tartışmalarda savunacağım düşünceleri bile savunamıyorum.
Sonu izmle biten düşüncelerin yozluğunu umursamıyorum.
Kesip biçenlere, atıp tutanlara, entelektüel dergahın içinde, tanrı kabul ettikleri
bilimin savrukluğuna aldırmıyorum.
Sen olsaydın diyorum, tartşılmazdı kavramlar, uzlaşırdık her konuda…
Demogoji yaparak kutsanan beyinlerce, iteklenen herşey biterdi.
İlmini alır haddimizi bilirdik.
Azıcık susardık, sen olsaydın burnumuzun dikine gitmezdik.
Aklımıza esen havayla, ağzımıza geleni söylemezdik. Sen olsaydın, kendimizin bir
karşılığı olurdu.
Sen olsaydın bildiğimizi bilirdik.
En çok satan kitapları okuyarak, kendimizi bir bilen ilan etmezdik.
Kelimeleri israf etmezdik, matematiği kutsamazdık.
Dar düşünüp çıkar yol bulamamaktan yakınmazdık.
Her el sıkıştığımız düşünce karşısında, benliğimizin sömürülmesine izin vermezdik.
Dilimizi başkalarının diline çevirmezdik.
Sen olsaydın şiir yazılmazdı ve köşe yazılarının kapanırdı köşeleri.
Fizik yasalarını mutlak aklın yarasaları haline dönüştürenlerin,kesilirdi dönüşümleri.
Sırf konuşmak olsun diye, harf sırasına göre boşluğa düşmezdik.
Sen değdiğinde bize biz sana değen olurduk ve sana erişirdik, sen bizleri
ertelemezdin,
sana danışan ümmetini geri çevirmezdin.
Açıklardın, anlatırdın, aklımıza su serper bizleri endişe tuzağına düşüren düşünce
sahiplerine kendini siper ederdin.
Sen olsaydın Uhudu, Bediri, Hudeybiyeyi yaşardık.
Ve bütün bunlar karşısında, kimse bize hikaye anlatmazdı.
Akılcıların, çoğulcuların, liberallerin, demokratların, milliyetçilerin,
sosyalistlerin kelimeleri silinirdi kendi akıllarından.
Yabancı düşünürlerin, epikilüstlerin, stoisyenlerin, hedonistlerin söyledikleriyle
fikir hamallığı yapmazdık, sen olsaydın sana yaslanırdı akıllarımız ve seni bilirdik
sadece.
Sen olsaydın bozguna uğramakla yenilmek arasındaki çizgiyi hatırlar ve yenilgiyle
sonlanan fikri mücadelemizi bile hayra yorar bize Uhudu hatırlatırdın.
Şimdi ellerim titriyor efendim…o çok bildiğim sandığım bütün bilimler kırışıyor
senin bir zerre ilmin karşısında.
Şimdi aklın sarsılıyor efendim, düşüncelerim susmakta, sana ve senin kullandığın
küçük bir virgülü bile fikrinin bağrına basıyor ve bastıkça parçalanıyor, dahada
küçük parçalara ayrılıyor dünyanın atomları.
Şimdi sadece sen olsaydın, ve bizde sadece sussaydık. Konu sıkıntısı çeken dar
beyinlerin sana koştuğunu görseydik, bilimlerini ilminle kıyaslayanların susup seni
dinlediklerini görebilseydik.
Ve seni bize gönderen Allah a seninle şükretseydik,.
Şimdi sen olsaydın, dili tutulurdu dünyanın, eli ayağı birbirine dolaşırdı
denklemlerin, parabollerin…
Şimdi sen olsaydın sadece sen olurdu kainat…

Fani dünyamıza şeref verdin, onu anlamlandırdın, doğrusu sana doyamadık efendim.
Seni sevdik ve her zaman özlemini büyüttük yüreğimizde, seni sevmeyi ve özlemeyide
ibadet bildik, seni hiçbir zaman unutmayacağız.
Efendim taptaze bir haberdir gelişin, iyiki geldin, hoş geldin.
Kutlu doğumunun yıldönümünde seni rahmetle , minnetle anıyoruz.
(S
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

cemil cemil yazdı:
İş, güç, yalnızlık,güneşsizlik ve günsüzlük…
Yeni yazının başlığı böylemi olsa acaba.
Yada yazı yazamasam.
Köşe yazarlarının, entelektüellerin, düşünürlerin, gazetecilerin dönüp dolaştıkları
yerleri bugün aklımdan geçirmesem diyorum.
Bugün akımların etkisi altında kalmayıp, irademin ve bedenimin secde ettiği Allah’ın
Habibi için toplasam kalemlerimi ve birleştirsem.
Bütün akılların birleşip onun kullandığı bir bağların derinliğine erişemeyeceklerini
bilerek bütün kalemlerimi toplasam ve çok bilmişliğimi, artristik kelimelerimi,
felsefik tartışmaların ateşlediği nefsimi, dağ kılmak yerine dağlasam bugün…


Bugün Peygamber efendimize bir mektup yazsam...

Ellerim hiç bu kadar titrememişti efendim.
Kütüphanedeki hiçbir kitabı tanımıyorum seni düşününce, kitaplarıma kaldığım yerden
devam edemiyorum.
Fikri tartışmalarda savunacağım düşünceleri bile savunamıyorum.
Sonu izmle biten düşüncelerin yozluğunu umursamıyorum.
Kesip biçenlere, atıp tutanlara, entelektüel dergahın içinde, tanrı kabul ettikleri
bilimin savrukluğuna aldırmıyorum.
Sen olsaydın diyorum, tartşılmazdı kavramlar, uzlaşırdık her konuda…
Demogoji yaparak kutsanan beyinlerce, iteklenen herşey biterdi.
İlmini alır haddimizi bilirdik.
Azıcık susardık, sen olsaydın burnumuzun dikine gitmezdik.
Aklımıza esen havayla, ağzımıza geleni söylemezdik. Sen olsaydın, kendimizin bir
karşılığı olurdu.
Sen olsaydın bildiğimizi bilirdik.
En çok satan kitapları okuyarak, kendimizi bir bilen ilan etmezdik.
Kelimeleri israf etmezdik, matematiği kutsamazdık.
Dar düşünüp çıkar yol bulamamaktan yakınmazdık.
Her el sıkıştığımız düşünce karşısında, benliğimizin sömürülmesine izin vermezdik.
Dilimizi başkalarının diline çevirmezdik.
Sen olsaydın şiir yazılmazdı ve köşe yazılarının kapanırdı köşeleri.
Fizik yasalarını mutlak aklın yarasaları haline dönüştürenlerin,kesilirdi dönüşümleri.
Sırf konuşmak olsun diye, harf sırasına göre boşluğa düşmezdik.
Sen değdiğinde bize biz sana değen olurduk ve sana erişirdik, sen bizleri
ertelemezdin,
sana danışan ümmetini geri çevirmezdin.
Açıklardın, anlatırdın, aklımıza su serper bizleri endişe tuzağına düşüren düşünce
sahiplerine kendini siper ederdin.
Sen olsaydın Uhudu, Bediri, Hudeybiyeyi yaşardık.
Ve bütün bunlar karşısında, kimse bize hikaye anlatmazdı.
Akılcıların, çoğulcuların, liberallerin, demokratların, milliyetçilerin,
sosyalistlerin kelimeleri silinirdi kendi akıllarından.
Yabancı düşünürlerin, epikilüstlerin, stoisyenlerin, hedonistlerin söyledikleriyle
fikir hamallığı yapmazdık, sen olsaydın sana yaslanırdı akıllarımız ve seni bilirdik
sadece.
Sen olsaydın bozguna uğramakla yenilmek arasındaki çizgiyi hatırlar ve yenilgiyle
sonlanan fikri mücadelemizi bile hayra yorar bize Uhudu hatırlatırdın.
Şimdi ellerim titriyor efendim…o çok bildiğim sandığım bütün bilimler kırışıyor
senin bir zerre ilmin karşısında.
Şimdi aklın sarsılıyor efendim, düşüncelerim susmakta, sana ve senin kullandığın
küçük bir virgülü bile fikrinin bağrına basıyor ve bastıkça parçalanıyor, dahada
küçük parçalara ayrılıyor dünyanın atomları.
Şimdi sadece sen olsaydın, ve bizde sadece sussaydık. Konu sıkıntısı çeken dar
beyinlerin sana koştuğunu görseydik, bilimlerini ilminle kıyaslayanların susup seni
dinlediklerini görebilseydik.
Ve seni bize gönderen Allah a seninle şükretseydik,.
Şimdi sen olsaydın, dili tutulurdu dünyanın, eli ayağı birbirine dolaşırdı
denklemlerin, parabollerin…
Şimdi sen olsaydın sadece sen olurdu kainat…

Fani dünyamıza şeref verdin, onu anlamlandırdın, doğrusu sana doyamadık efendim.
Seni sevdik ve her zaman özlemini büyüttük yüreğimizde, seni sevmeyi ve özlemeyide
ibadet bildik, seni hiçbir zaman unutmayacağız.
Efendim taptaze bir haberdir gelişin, iyiki geldin, hoş geldin.
Kutlu doğumunun yıldönümünde seni rahmetle , minnetle anıyoruz.
(S

gul.gif
selamün aleyküm kardeşim.. bu çağda efendimize duyulan özlem, onun ahlakına olan hasret günbegün artıyor.. çağ ona muhtaç gerçekten..
katkınız için çok teşekkür ederim. selametle
gul.gif
 

gurbetten

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Tem 2006
Mesajlar
1,474
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
47
Konum
ALMANYA/MANISA
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

Sevmeyenler ise yaşamayanlardır. Onlar ölü kalplerdir. Hayatı anlamsız ve tatsız duygularla bitkisel hayatta yaşarlar. Gönüllerinde sevgi yerine menfaat, kin, hırs, nefret beslerler. Bunun için de bulundukları ortamlarda anarşiye ve bunalıma düşerler. Etrafındaki en yakın insanlarla bile çatışma içindedirler.

ALLAH ÖYLE INSANLARLA KAR$ILA$TIRMASIN.AMINB)ELINE SAGLIK
 

meftun61

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
3,386
Tepki puanı
5
Puanları
0
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

S.A ALLAH RAZI OLSUN.
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

gurbetten yazdı:
Sevmeyenler ise yaşamayanlardır. Onlar ölü kalplerdir. Hayatı anlamsız ve tatsız duygularla bitkisel hayatta yaşarlar. Gönüllerinde sevgi yerine menfaat, kin, hırs, nefret beslerler. Bunun için de bulundukları ortamlarda anarşiye ve bunalıma düşerler. Etrafındaki en yakın insanlarla bile çatışma içindedirler.

ALLAH ÖYLE INSANLARLA KAR$ILA$TIRMASIN.AMINB)ELINE SAGLIK

gul.gif
amin Alah razı olsun kardeşim inş. selametle kalın..
gul.gif
 

nigdeli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Şub 2007
Mesajlar
4,908
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

Hz. Ali gibi sevdiğimiz için ölüm döşeklerine yatabiliyor muyuz? Hz. Ebu Bekir gibi yılan deliklerini ayağımızla tıkayabiliyor muyuz? Ensar gibi kardeşlerimiz için evimizin yarısını, aşımızın tamamını verebiliyor muyuz? Yunusun deyimiyle dost için ağuları şeker gibi yutabiliyor muyuz? Varımızı yoğumuzu bir gönül karşılığında kıyabiliyor Yoksa sevgi mağdurları olarak sevgisiz, aşksız, muhabbetsiz, Bunlar olamaz mı diyoruz?...

Selamun aleyküm kardeşim...Yine harikaydı..Rabbim c.c. razı olsun paylaştığın için...Sevmek, sevilmek duasıyla;)Rabbime emanetsin...Selametle kal inş..
 

andelib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Nis 2007
Mesajlar
434
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Konum
izmir
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

B)B)B)
 

derya_gulu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2007
Mesajlar
474
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

S.A güzel kardeşim sevgi üzerine yazdığın yazıların genellikle denk geliyor severek olkuyorum emeğine sağlık güzel kızım Allah'a emanet ol
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: SEVDİĞİNE, SEVDİĞİNİ SÖYLE

derya_gulu yazdı:
S.A güzel kardeşim sevgi üzerine yazdığın yazıların genellikle denk geliyor severek olkuyorum emeğine sağlık güzel kızım Allah'a emanet ol

ve aleyküm selam ablacım, sağolasınız.. çok teşekkür ederim zaman ayırdığınız için... Rabbim razı olsun inşallah, çok sağolun.. selametle kalın inş. dua ileB)B)B)B)​
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt