Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kıyamet alametlerini bildiren, her biri bir mucize olan hadis-i şeriflerden üçü şöyle (1 Kullanıcı)

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Kıyamet alametlerini bildiren, her biri bir mucize olan hadis-i şeriflerden üçü şöyledir:
(Kur’andan başka, delil kabul etmem diyenler çıkacak.) [Ebu Davud]

(Hadisi bırak, Kur’ana bak diyerek beni yalanlayanlar çıkacak.) [Ebu Ya’la]

(Sonra gelenler, önceki âlimleri cahillikle suçlayacak.) [İ.Asakir]
 

kadircan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Haz 2007
Mesajlar
18
Tepki puanı
0
Puanları
0
Kıyamet alametlerini bildiren, her biri bir mucize olan hadis-i şeriflerden üçü şöyledir:
(Kur’andan başka, delil kabul etmem diyenler çıkacak.) [Ebu Davud]

(Hadisi bırak, Kur’ana bak diyerek beni yalanlayanlar çıkacak.) [Ebu Ya’la]

(Sonra gelenler, önceki âlimleri cahillikle suçlayacak.) [İ.Asakir]


Bu hadislerin üçünde de, sanki din adamlarının kendilerine inanılmasını istediklerini ,kendilerinin sözlerine inanmıyanları, hadisler var söylediklerimize karşı çıkmayın,peygambere karşı çıkarsınız gibi bir hava seziliyor,

Yukardaki hadisler benzeyen, din alimlerinin kendilerini metheden çok
uydurma hadisler var...

Bu nedenle ben yukarıdaki hadisleri de şüpheli gördüm...
Şüphesiz bu sadece benim düşüncem....
 

mirvaha

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Ağu 2009
Mesajlar
23
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Bu hadislerin üçünde de, sanki din adamlarının kendilerine inanılmasını istediklerini ,kendilerinin sözlerine inanmıyanları, hadisler var söylediklerimize karşı çıkmayın,peygambere karşı çıkarsınız gibi bir hava seziliyor,

Yukardaki hadisler benzeyen, din alimlerinin kendilerini metheden çok
uydurma hadisler var...

Bu nedenle ben yukarıdaki hadisleri de şüpheli gördüm...
Şüphesiz bu sadece benim düşüncem....



ya biliyonmu ne fazla demagoji yapmana gerek yok
sensin canli alamet
hadislerin dogrulugunu ispatlayan , senin gibilerin inkari bile hadislerin dogrulugunu ispatliyo cunki siz haber verildiniz anladinmi ? :a01:
uydurma olan senin bos bos demagojilerin
ahirette seni ne bekledigini bi bilsen
ah bi bilsen behey nasipsiz
atese atilana sebeb olan su dilini kendin keserdin ...
 

kadircan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Haz 2007
Mesajlar
18
Tepki puanı
0
Puanları
0
ya biliyonmu ne fazla demagoji yapmana gerek yok
sensin canli alamet
hadislerin dogrulugunu ispatlayan , senin gibilerin inkari bile hadislerin dogrulugunu ispatliyo cunki siz haber verildiniz anladinmi ? :a01:
uydurma olan senin bos bos demagojilerin
ahirette seni ne bekledigini bi bilsen
ah bi bilsen behey nasipsiz
atese atilana sebeb olan su dilini kendin keserdin ...

Kardeş MİRVAHA,

Kardeş, ne olur biraz okuyunuz...
Korkmayın OKUMAKTAN kimseye bir zarar gelmez...

Birazcık okursanız SİZE ,SİZ diye hitabeden kişilere SEN diye hitap etmenin
ayıp olduğunu öğrenebilirdiniz...Mesela...

Sizden bu sütunda UYDURMA HADİSLER ?? başlıklı bir yazım var ,o yazıyı da okuyup, ELEŞTİRMENİZİ RİCA EDERİM....SAYGILARIMLA.....
 

mirvaha

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Ağu 2009
Mesajlar
23
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Kardeş MİRVAHA,

Kardeş, ne olur biraz okuyunuz...
Korkmayın OKUMAKTAN kimseye bir zarar gelmez...

Birazcık okursanız SİZE ,SİZ diye hitabeden kişilere SEN diye hitap etmenin
ayıp olduğunu öğrenebilirdiniz...Mesela...

Sizden bu sütunda UYDURMA HADİSLER ?? başlıklı bir yazım var ,o yazıyı da okuyup, ELEŞTİRMENİZİ RİCA EDERİM....SAYGILARIMLA.....

uydurma hadis sensin/ senin ne uyduracagini sasirmissin cunku hayal gucun yetmiyor artik uydurmaya ayni seyleri papagan gibi tekrar ediyorsun
edebiyatin zayif senin hangi okumaktan bahsediyorsun sen ?
guldurme insani sen okumak nedir bilmezsin

biz az degil cooook okuduk cok ilim ogrendik
insanlar arasinda en cok bilen Peygamberimizdi
senin noksan kafan basmiyor diye hadislere yalanci diyemezsin
ustelik bunu yapan sen kiyametle ilgili hadislerin dogrulugunun canli ispati oluyorken ...

senin safsatalarini okumaya zerre kadar istegim yok
yeni mi sandin senin gibi ahmaklar coktan zuhur etti
Imam Gazali 4 mezheb imamlari hayati boyunca bu yalancilarla savsastilar dinimizi Peygamberimizden sav geldigi gibi yasayabilmemiz icin Cennete girebilmemiz icin

biz onlara layik evlad olacagiz sen kork titre
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Bu hadislerin üçünde de, sanki din adamlarının kendilerine inanılmasını istediklerini ,kendilerinin sözlerine inanmıyanları, hadisler var söylediklerimize karşı çıkmayın,peygambere karşı çıkarsınız gibi bir hava seziliyor,

Yukardaki hadisler benzeyen, din alimlerinin kendilerini metheden çok
uydurma hadisler var...

Bu nedenle ben yukarıdaki hadisleri de şüpheli gördüm...
Şüphesiz bu sadece benim düşüncem....

Bak degerli kardesim uydurma hadis diyorsun bu hadisleri araştırdınmı ki uydurma oldugunu idda ediyorsun yada bütün hadisleri ezbere biliyormusun böyle kesin ve net bir sekilde konusabiliyorsun. bana kendi düşüncelerini söyleme kaynagını göstererek söyle. bak benim kaynagım hadisin hemen yanında yazıyor. o kişileri arastır öyle konussan daha iyi olur...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Kuran bize yeter görüşü henüz ResulAllah yeni vefat etmişken dile gelen bir görüşdür. Ne kadar yanlış olduğunu biz şuan yaşıyoruz , hangi ayetin nerede ne zaman indiğinde bile bir ortak görüş yok bırakın manasında ortak görüşü. nereye baksam bir rivayet çıkıyor karşıma. Allah yardımcımız olsun.

Amin Amin degerli kardesimde nereye baksam bir rivayet çıkıyor karşıma derken neyi kast etmek istediniz??????????????
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Bakın size bir örnek vereyim ; madem sordunuz ,

ALINTI (Esbabı Nüzül Tefisirinden)
Fatiha Sûresinin nerede ve ne zaman nazil olduğu konusu ihtilaflıdır ve bu konuda değişik rivayetler vardır.

Hz. Ali (ra)'den rivayete göre o şöyle demiştir: Fâtihatu'l-Kitâb Mekke'de Arş'm altında bir hazineden nazil olmuştur.

Bu rivayete bakarak usulcüler, Mücahid'in "Fatiha Sûresi Medine'de nazil olmuştur." sözünü hatalı görürler. Ayrıca Übeyy ibn Ka'b'den gelen sahih bir rivayette de Fatiha, Kur'ân'dan ilk nazil olanlar arasındadır ve o, es-Seb'u'l-Mesânî'dir. "Sana es-Seb'u'1-Mesânfyi verdik" mealindeki âyeti içinde bulun*duran el-Hıcr sûresinin mekkî olduğunda ise hiç ihtilâf yoktur.[1] İbn Abbâs, Katâde ve sahabenin çoğu da bu görüştedirler.

Übeyy ibn Ka'b'den gelen rivayete ek olarak Sa'lebî tefsirinde Amr ibn Şurahbîl'den gelen bir rivayete de yer verilir. Bu rivayette ise Fatiha Sûresinin ilk nazil olan sure olduğu ileri sürülmektedir.

Amr ibn Şurahbîl şöyle anlatıyor: Kur'ân'dan ilk nazil olan "el-Hamdu lillâhi Rabbi'l-âlemîn"dir. Şöyle ki: Hzt ResulAllah (sa) Hz. Hadice'ye gizlice "Bana (aklıma) bir şey karışmış olmasından korktum." demişti. Hz. Hadice: "O da ne ki? Nereden böyle bir korkuya kapıldın?" diye sorunca Efendimiz (sa): "Yalnız olduğum bir sırada "Oku!" diye bana seslenildiğini duydum." dedi. Sonra Hz. REsulallah Varaka ibn Nevfeî'e gidip durumu anlatınca Varaka: "Sana bu seslenme tekrar vukubulacak olursa olduğun yerde kal, kaçıp orayı terketme, iyice dinle." dedi. Hz. ResulAllah de Öyle yaptı. Cibril geldi ve ona: "Rahman Rahîm Allah'ın adıyla. El-hamdu lillâhi Rabbi'l-âlemîn" de, dedi. Bu haberin isnadı Ebu Sâlih'den, o da İbn Abbâs'tan şeklinde îbn Abbâs'a çıkarıl*maktadır.[2]

Bu haber Fâtiha'nm Hz. ResulAllah (sa)'e ilk nazil olan vahyin Fatiha ol*duğu anlamına gelmese bile herhalde Efendimiz (sa)'e ilk nazil olanlar içinde Fatiha'nın da bulunduğuna delâlet etmektedir.

Ebu'1-Leys Nasr ibn Muhammed es-Semerkandî'nin tefsirinde, surenin ya*rısının Mekke'de, kalan yarısının da Medine'de nazil olduğuna dair garip bir görüş de nakledilmiştir.[3]

Ancak rivayetler arasını te'lif sadedinde bazı âlimler de" Sûre bir kere Mekke'de namaz farz kılındığında, bir kere de Medine'de kıble Beytu'l-Makdis'den Ka'be'ye çevrildiğinde olmak üzere iki defa nazil olmuştur." derler.[4]

[1] Nizamuddîn ei-Hasen ibn Muhammed en-Neysâbûrî, öarâibu'l-Kur'ân ve Rağâibu'l-Furkân (Taberî Tefsiri kenarında), Kahire, Bulak 1323, i, 72.

[2] el-Fahru'r-Râzî, et-Tefsîru*l-Kebîr, Tahran tarihsiz (Dâru'l-Kutubi'l-İlmiyye), 1,177.

[3] Ebu Abdullah Muhammed ibn Ahmed el-Kurtubî, el-Câmiu li-Ahkâmi'l-Kur'ân, Beyrut 1408/1988,1,82.

[4] Şihâbuddîn es-Seyyid Mahmûd el-Alusî el-Bagdâdî, Ruhu'l-Ma'ânî fî Tefsîri'i'l-Kur'âni'l-Azîm ve's-Seb'i'l-Mesânî, Îhyâu't-Turâsi'l-Arabî, Beyrut tarihsiz, 1,33.

Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 1/13.

BU ÖRNEK YETERLİ Mİ DAHA YAZAYIM MI ÖRNEK ?
umarım derdimi anlatabilmişimdir ?

degerli kardesim derdinizi çok güzel anlatmıssınız ancak bu rivayet olmasaydı hadisi şerifler günümüze kadar nasıl gelecekti. hem kuran ayetlerinin nerede indiginin ne önemi var önemli olan o ayet niye inmiş ve nedemek istiyor. bunu anlayıp yaşamak önemlidir. Bence böyle düşünseniz sizin için çok daha iyi olur
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
değerli kardeşim
ben ne demek istediğimi size bir türlü anlatamadım sanırım ....

Kuran bize yeter görüşü doğru bir görüş değildir , sonuçta Kuranı Kerimi herkes kafasına göre yorumluyor ve kendisinin Haklı olduğunu iddia ediyor ama aslında Kurnaı Kerimi ResulAllah'ın anlattığı gibi yorumlamalıyız, bunun için de Kuranı Kerim ayetlerinin hangi sebeble neyin üstüne indirildiğini ve ResulAllah'ın bu konuda ayetler hakkında ne açıklamay yaptığını bilmeliyiz diyorum ....

İşte bu aşamada tarih çok fazla manupule edildiği için hangi kaynağın gerçek olduğu sorunu çıkıyor....Hatta bir tarihe bakıyorsunuz ki hadislerin yasaklandığı bir dönem çıkıyor karşınıza, tarihe bir bakıyorsunuz Kuranı Kerimlerin nerede ne şekilde inzal edildiğine dair ashabların elinde olan sahifeler zorla toplanıp yakılmış....

Bunun sonu ne oldu ; İşte bizim durumumuz neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda bir sürü ihtilaflı görüş olan bir dünya ,, şahsen ben hiç mutlu değilim,

Belki bir surenin nerede nazil olduğu çok önemli değil ama daha nerede nazil olduğu konusunda bile itilaf var diyorum ....

İş ayetin manasını anlamaya gelince herkes ayrı telden çalıyor o konuda hiçbir uzlaşı yok ...

Bİr tarihin akışına bakma lazım nasıl ve neden bu noktaya gelinmiş sonra devam etmek lazım konumuza..

sanırım bu sefer biraz daha fazla derdimi anlatabildim

Değerli Kardesim;

Söyledikleriniz çok iyi anladım. Vede haklıda olabilirsiniz. Ama sizin gibi düşünürsek biz neye inanacaz. Kuran diyoruz kuranı herkes yorumlayamaz. Belli bir ilim alınması gerekir. Sen ben bu konuda yetersiz kalırız. Ama dünyada ilim alan alimler seyhler Allah dostları çoktur. Mesela bizim imamımız (tabi ben hanifiyim siz bilmiyorum) İmamı azam. O insan verdiği fetvaların arkasındadır. Biz Onun fetvalarına inanmamız gerek. Biliyorsunuzki hak 4 mezhep vardır. Diğer mezheplere mesup olan insanların mezhep imamlarıda aynı sekilde. Eğer bunlar yanlış diyorsan orası ayrı senin bileceğim bir sey var ama ben bu insanların yanlış bir fetva verdiğine inanmıyorum. Günümüze gelince günümüzdede çok değerli alimler vardır. Bunlarda söyledikleri seyleri kafalarına göre yapmıyorlar. Ellerinin altında gerekli kaynaklar var onlara dayanaraktan yapıyorlar. Bir de zaten Alim oldukları için belki Rabbimiz ona birilerinin aracılığı ile rüyasında yardımcı oluyordur artık orasını bilmeyiz.

Diyeceğim su kardesim eğer senin gibi bu kaynaklar yanlış bunlara nasıl güvenecez tarihte saptamalar olmuş gibisinde düşüncelere girersek ozaman işin içinden hiç bir zaman çıkamayayız...
 

gulum.se

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
3,801
Tepki puanı
16
Puanları
38
Yaş
40
selamün aleyküm kardeşim...
nasılsın? hayırdır tatil bittimi...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
selamün aleyküm kardeşim...
nasılsın? hayırdır tatil bittimi...

Aleykum Selam abla
Allaha çok şükür iyiyim sen nasılsın?????
yok abla tatil bitmedi iş yerindeyim iş yoktur bi gireyim dedim ne var ne yok diye. senin tatil nasıl gidiyo??????
 

gulum.se

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
3,801
Tepki puanı
16
Puanları
38
Yaş
40
Aleykum Selam abla
Allaha çok şükür iyiyim sen nasılsın?????
yok abla tatil bitmedi iş yerindeyim iş yoktur bi gireyim dedim ne var ne yok diye. senin tatil nasıl gidiyo??????

hamdolsun kardeşim bende iyiyim. kardeşim ben çalışıyorum....
beni hatırlayabildinmi bilmiyorum ama...
ve ben halada çalışıyorum. şu an iş yerindeyim. her zamanki gibi...
iyi olmana sevindim. inşallah hep iyi olursun kardeşim...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
hamdolsun kardeşim bende iyiyim. kardeşim ben çalışıyorum....
beni hatırlayabildinmi bilmiyorum ama...
ve ben halada çalışıyorum. şu an iş yerindeyim. her zamanki gibi...
iyi olmana sevindim. inşallah hep iyi olursun kardeşim...

Allah kolaylık versin abla...
ne demek abla tabi tanıdım ben bana yardımcı olan insanları hiç bir zaman unutmamki...
Allah razı olsun abla bende senin iyi olmana sevindim. bizde çalışıyoruz abla ne yaparsın 3 4 günlük tatil yapabilmek için bütün yaz çalışmak zorundayım:):):)
 

gulum.se

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
3,801
Tepki puanı
16
Puanları
38
Yaş
40
Allah kolaylık versin abla...
ne demek abla tabi tanıdım ben bana yardımcı olan insanları hiç bir zaman unutmamki...
Allah razı olsun abla bende senin iyi olmana sevindim. bizde çalışıyoruz abla ne yaparsın 3 4 günlük tatil yapabilmek için bütün yaz çalışmak zorundayım:):):)


allah c.c razı olsun kardeşim...
olsun kardeşim çalışmak her zaman güzeldir...
boş durana allah sevmezmiş. çalışmak ibadettir..
anladım kardeşim hayırlısı olsun. nasıl gidiyor. arkadaşınla...
inşallah iyidir. kardeşim..
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
allah c.c razı olsun kardeşim...
olsun kardeşim çalışmak her zaman güzeldir...
boş durana allah sevmezmiş. çalışmak ibadettir..
anladım kardeşim hayırlısı olsun. nasıl gidiyor. arkadaşınla...
inşallah iyidir. kardeşim..

cümlemizden inşallah
evet çalışmak güzeldir zaten bos durmayı sevmiyorum bi pazar çalışmıyorum bütün gün bos bos yatıyorum yada kitap okuyorum ama çalışmak gibi olmuyor.
Arkadasımla yaz boyunca 3 sefer görüşme imkanım oldu bide 2 defe uzaktan görme şansım olmadı onun dısında görüşemiyoruz ama Allaha çok şükür aramız iyi okulun başlamasını bekliyoruz.
 

gulum.se

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
3,801
Tepki puanı
16
Puanları
38
Yaş
40
cümlemizden inşallah
evet çalışmak güzeldir zaten bos durmayı sevmiyorum bi pazar çalışmıyorum bütün gün bos bos yatıyorum yada kitap okuyorum ama çalışmak gibi olmuyor.
Arkadasımla yaz boyunca 3 sefer görüşme imkanım oldu bide 2 defe uzaktan görme şansım olmadı onun dısında görüşemiyoruz ama Allaha çok şükür aramız iyi okulun başlamasını bekliyoruz.

anladım. kardeşim...
iyi gitmesine sevindim. inşallah hep öyle olur...
güzel haberleri burada kutlarız birgün...inş..
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
mezheb konusu ayrı bir konu ama şu bir gerçek ki islam dini mezheblerle gelmemiş , tek din İslam dinidir , tek mezheb oda İslam dinidir ...

amma Allah bu zatlardan razı olsun ki elde kalan verilerle yapabileceklerinin en iyisini yapıp islam dinini mezheblere bölmek pahasına ki ilk mezhebi çıkaranlar bu zatlar değildir islam dininin temellerini derleyip toplamışlar...

Ama burada tartıştığımız konu Kuran Bİze yeter mi? yetmez mi? konusudur
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Kuran tek basına bize yetmez.

ediille şeriye diye bir kaide vardir bilmem bilirmisiniz.

kitap
sünnet
icmai ümmet
kıyastir.

bunlar nedir diye soracak olursan kısa sekilde açıklayayım

1. Kitap

Yani Kur’an âyetleridir. Farz ve Vacip hükümler genelde âyetlerden çıkar.

2. Sünnet

Hz. Peygamberin peygamber sıfatıyla söylediği sözler ve yaptığı işler demektir. Farz ve Vacibin dışındaki hükümler genelde sünnetlerden çıkar.

3. İcma

Hz. Peygamberin vefatından sonra müctehidlik vasfını kazanmış olan alimlerin herhangi bir meselede fikir birliği etmeleridir. İttifakla alınan böyle bir hüküm bütün ümmeti bağlar. Bir müctehidin kendi görüşü ise yalnız kendisini ve onu kabul edeni bağlar.

4. Kıyas

Kitap ve sünnette hükmü bulunmayan bir meseleye aralarındaki illet (gerekçe) birliği sebebiyle kitap ve sünnetle düzenlenmiş meselenin hükmünü vermektir. Şarabın haramlılığı âyetlerle sabittir sebebi ise sarhoşluk verme illetidir (özelliğidir). Aynı özelliği taşıyan fakat ismi Kur’an ‘da geçmeyen diğer içkilere kıyasla onların da haramlılığına hükmedilir.

Not: Bu dört delile asli (ana) deliller denir ki, bu dört delil üzerinde bütün alimler ittifak etmişlerdir. Bunlardan başka tâli (yan) deliller de vardır ki, alimler farklı yalnız tâli deliller ortaya koymuşlardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

a. İstihsan: Bir müctehidin genel hükümden vazgeçip, bazı sebeblerle güzel gördüğü başka bir çözümü benimsemesi demektir. Özellikle Hanefi fakihleri bu metoda sıkça başvurmuşlardır.

b. Masalaha: Fayda temin etme, zararı savma anlayışıdır.

c. Örf ve Adet: Bazı müctehidler ictihadlarında o bölgenin örf ve âdetini de dikkate almışlardır. Yalnız bu örf ve adetlerin hiçbir zaman âyet ve hadislere ters düşmemesi lazımdır.

d. Sahabe Sözü: Bazı müctehidler ictihadlarında Sünneti en güzel şekilde yaşamaya gayret eden sahabenin yaşayışını ve tavsiyesini dikkate almışlardır.

e. Sedd-i Zera’i: Harama yol açacak olan davranışların yasaklanması, kötülüğe gidecek yolların kapatılması demektir.

f. Rey ve İctihad: Olayları anlama ve İslam’ın emirleri doğrultusunda yorumlama demektir.

diyecegim şu ki kuranı tek olarak ele alırsak bizler kuranı anlayamayız o yüzden bize elbette hadisler icmalar ve kıyaslar yardımcı olcaktır
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
anladım. kardeşim...
iyi gitmesine sevindim. inşallah hep öyle olur...
güzel haberleri burada kutlarız birgün...inş..

Allah razı olsun abla..
İnşallah abla inşallah güzel haberleri sizin gibi degerli din kardeslerimle paylaştıgım zaman gerçekten çok mutlu oluyorum...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Peki değerli kardeşim ;

Güzel bir noktaya geldik ; şimdi sana sorum açık ve net olacak ;

Hz Ebubekir müctehid midir ?
Hz Ali müctehid midir?
Hz. Fatıma müctehid midir?

bak degerli kardesim müctehid nedir bunu biliyormusunuz. ben size kısaca yine açıklayayım;

Müçtehit kimdir ?

Müçtehit; Kur'an'ın sırlarını hakkıyla bilen, içtihat yapabilen, İslâmî ilimlerin bütün hükümlerinde otorite olan her fıkıh bilginidir. Bu zâtlar âyet ve hadislerin sırlarını bilme yeteneğine sahip seçkin insanlardır. Aklî ve naklî ilimlerin derinliklerine dalmış, keşfettikleri çeşitli cevherleri Müslümanların istifadesine sunmuşlardır.

Müçtehitlik, yüksek ve seçkin bir makamdır. Kişi o makama iddia ile değil; ilimde derinlik kazanma yanında Cenâb-ı Hakk'ın ikram ve ihsanı ile çıkabilir. O sahada onlarla yarışmak her kişinin kârı değildir. Dikkatle bakılırsa enbiyaya vâris olmanın en şanlı ve en muhteşem bir örneği, onlarda görülebilir. Büyük müçtehitlerin her biri hidayet nuruna mazhardır. İlâhî hükümlerdeki maksatları idrak etmek onları uygulama sahasına koymak, onların görevidir.

Sahabeden sonra şartlar değişmeye başladı. Muamelatta, ticarette, sanatta, ziraatta yeni gelişmeler meydana geldi ve yeni problemler ortaya çıktı. Örf ve adetlerde değişmeler oldu. Elbetteki, bu ihtiyaçlara lakayt kalınamazdı. İşte bu devrede her bir müçtehit, kendisine düşen görevin ağırlığını takdir ederek pek büyük bir gayret ve dikkatle içtihatta bulundu. Bütün yetenek ve gayretlerini sarf ederek fıkıh ilminin kural ve kanunlarını tespit ettiler. İşte bu zâtlar sayesinde içtihat ilmi kemal noktasına erişti.


o söylediklerinin hepsi sahabedir. Peygamber efendimiz 8sav)mi gören insanlardır. Elbette onlarda birer alimdir...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
şimdi sizin tabirinizle bu zatlar madem müctehid değil mi ?

Peki nasıl oluyor da FEDEK olayında ortak bir karar almıyorlar ?

Hz. Ali ve Hz. Fatma fedekin REsulAllah'ın kendilerine hediye ettiklerini ifade ediyorlar ve kuranı kerimden deliller getiriyorlar. Ayrıca 1 bayan 1 erkek (rivayete göre) şahid getiriyorlar kendilerine hediye edildiğine dair değil mi?

peki Hz. ebubekir ne getiriyor bir hadis getiriyor (doğruluğu tartışmalı )

Sonuç ne olmuş gücü olan hilafet sahibinin dediği olmuş ve FEDEK alınmış ...

Şimdi bu olayda iki haklı olması mümkün değil ;

Çoğunluğun kime uyduğunun kimi desteklediğinin bir önemi yok çünkü

ahzab 33. ayeti kerime ehlibeyt için inmiştir...

yani bir tarafda Hz. Ali , Hz Fatıma bir tarafda Hz. Ebubekir

ve bu zatlardan biri haklı , kimin haklı olduğu bence belli ama burada tartışmayacağım ...

iş bu haldeyken hala bana hadis, icma ,kıyas vs... yazmanız çok garib ,

benim gördüğüm şu gücü olanın dediği oluyor ,işine gelen hadisi uydurup icmayı yapıyor sonrada bunu hakmış gibi yutturuyor ... yutanlarda yutuyor ...

Burada kurtuluş Hakkın tam olarak yansıdğı kişiye tabi olmaktır bu kişi de döneminde tek veya az sayıda kişi olduğu için icma da çoğunluk vs... hikayedir...

Çoğunluğun bir delili kabul etmesi onu delil haline getirmez,,,

Galileo dünya yuvarlak dediğinde afaroz edilmiş kimse inanmamış ama o haklıydı bu konuda ....

Hakk'ın aynı olanın sözü geçerlidir , 1000 kişinin sözü bir ResulAllah efendimizin sözü yerine geçmez kim olurlarsa olsun isterlerse alim olsunlar , aynı şekilde icma da böyledir Hakk'ın kendisinden tezahur ettiği zatı şerifin sözü direk icmadır kıyasdır çoğunluk vs.. hikayedir.

benim ne demek istediğimi anlamaya çalışın tepki vermeden ...
yada bildiğiniz gibi yapın zaten geldiğimiz durum ortada ,

degerli kardesim FEDEK diyorsunuz. benim bildigim birazdan size ispatlayacagım FEDEGiN yarı efendimize kalmıs oda buran gelen geliri kendi zâtı, Haşimoğullarının küçükleri ile onların yetimlerini evlendirmek için sarfetmiştir.. olayın geniş olarak ele alırsak buyurun okuyun;

Fedek Yahudileriyle nasıl bir anlaşma yapılmıştır?

--------------------------------------------------------------------------------

Peygamber Efendimiz Hayber'in fethinden sonra Muhayyısa bin Mesûd'u İslâmiyete dâvet etmek üzere Medine'den iki konak mesafede bulunan Fedek köyünde oturan Yahudilere gönderdi. Fedek Yahudileri bir kaç kere sâir Yahudilerle birleşerek Medine üzerine yürümeyi kararlaştırmış, ancak buna muvaffak olamamışlardı.

Fedek Yahudileri, Resûlullahın elçisi Muhayyısa'nın sulh teklifini önce kabul etmediler. Sonra Peygamber Efendimizin üzerlerine yürüyüp, Hayber Yahudilerinin uğradıkları âkibete uğrayacaklarından korkup bu görüşlerinden vazgeçtiler ve sulh teklif ettiler. Peygamberimiz (s.a.v.) onların bu teklifini kabul etti.

Yapılan anlaşmaya göre, kanları bağışlandı. Arazilerinin yarısı kendilerine bırakıldı. Diğer yarısı ise Peygamber Efendimize (a.s.m.) mahsus kılındı. Sâir Müslümanlar arasında bölüştürülmedi. Zira, Haşr Sûresinin altıncı âyeti ile, hiç bir askeri hareket yapılmadan, barış yoluyla fethedilen yerler Peygamber Efendimize tahsis buyurulmuştur. Fedek'te aynı durum vuku bulduğu için alınan arazinin yarısı Peygamberimiz (s.a.v.)e kaldı.1 Resûl-i Ekrem Efendimiz, bunun gelirini, kendi zâtı, Haşimoğullarının küçükleri ile onların yetimlerini evlendirmek için sarfederdi.2

1. Sîre, 3:368.
2. Muhammed el-Huderî, Nuru'l-Yakîn, s. 195.

şimdi been size soruyorum

siz hadisi şeriflere inanıyormusunuz?
siz peygamber olarak kimi görüyorsunuz?
sizin mezhebiniz nedir?

bana açık ve net olarak söylerseniz sevinirim
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt