Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kapanmak isteyipte kapanamayan arkadaşlar haydi buyrun... (11 Kullanıcı)

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
41
adea arkadaşım sana imrendim bana sırt çevirmeyecekler belkş ama oturup kalktığım her dakika laf söyleyecekler var biliyorum kayınpederim başta hiç istemiytor kapalı gördüğü zaman laf söyler anneme bile laf söylemiş insan düşünün söylesin isterse konuşmasın elbet oda hatasını anlayacak biliyorum karar verdiğim şeyi keşke anında yapabilseydim daha eşim hacdayken beklemekle hata yaptım belki o zaman sıcağı sıcağına birşey diyemezdi şimdilik bekle dedi onu kapalı karşılasaydım ben bu kadar uzun süreceğini hiç düşünmemiştim Allah c.c biliyor
 

mehtap58

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2012
Mesajlar
864
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
mehtap kerdeşim seninle şöyle oturup karşılıklı muhabbet etmeyi çok isterdim inşallah birgün nasip olur bellimi olur ezan vakti dualarına amin diyorum eşim kimseye eşim istemiyo deme nasip de diyor hatasının farkında yani az kaldı Rabbim biliyor ya çok istiyorum
inşallah nasip olur konyadayım ben birgün yolun düşer olur mutlaka haber ver
ben de hep dua ediyorum Allahım bana seni hatırlatan arkadaşlar nasip eyle diye çok dua ediyorum.
eşin haccadda gitmiş insanmış illaki doğruyu eğriyi biliyordur
bi şu nefsini kırabilse
 

Adea

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2013
Mesajlar
10
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
canim kardesim sagol beni yanliz birakmadin,cok kotuyum inan,kaynanam konusmasin hadi ne,ama esim de butun gun ters ters bakiyor cikart cikart aileni bozacaksin,cocuklari mahvedeceksin diyor,bilmiyorum ne dusunuyor,ya annesinin etkisi uzerinde cok,tabbi ki dinlesin anasi diyorum ama herseyde de o hakli olamaz ki,ben nerdeyim,benim de istekleim inanclarim var ya',namaz kilmiyor,sahadet cektigini duymadim,kulhuvallahu duasini sadece biliyor baska bilemem,ya on yil ldu evladi oleli simdi cekistirmek gibi olmasin ama bir yasin bile okumuyor,ben tanimadigima ragmen her cuma gecesi kuyorum,hatimi de okudum,ama o yok,kayinpederim de kapanmama karsi,cevremis musait degilmis,cevremizde yokmus tesetturlu hanimlar,ya bana ne cevreden,cevre yanlis yoldaysa ben de mi yanlisa gideyim,oysa ki kurani kerimi okumus biri,ve cok ayetler cok dualar biliyor ama sadece sabahleyin iki rekat namaz kiliyor,bes vakit,vakti olanlar icindir diyor,oysa ki butuuun gun evde,ama neyse kerkes kendine,,,,cok korkuyorum ya,,ya esim de beni birakirsa,aman ALLAHIM NNE OLACAK BILMIYORUM,,,butun genc kizlarimiza burdan sesleniyorum evlenmeden evel es adayinin para ve guzellikten evel Allahi nekadar tanidigini arastirin,ben esimi tanidigimda sahadet kelimesini tam olarak bilmiyordu,33 yasinda lmasina ragmen,belki suc sadece kendinde degil ana baba ogretmemis ki,neyse fazla derinlere girip sizin de caninizi SIKMayim.ama cok uzgunum,,,ne yapacagim,,,bilmiyorummm
 

Adea

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2013
Mesajlar
10
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
isallah Allah da sana yardim eder,en nemlisi esinin dusuncesi,baskalari hic ama hic umurumda degil onlar konustukca senin gunahin azalir,bunu dusun sen,,,ama iste esimizzzzzzzzzz,onlari nasil razi edecegiz bilmiyorummmmmAllah yardimcimiz olsun
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
44
''Gevşemeyin, hüzünlenmeyin. Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz. '' ( Ali İmran 139 )

Ne Kadar güzel bir güvence değilmi...
Sakın üzülmeyin... ve GEVŞEMEYİNDE... Ş.eytanın hileleri çok.. çevre baskı yapabilir...
Ki her zaman yaptılar.. Efendimiz (s.a.v ) i yalnız bırakmak için neler yaptılar...
Her devirde her asırda ve her yerde bu oldu olacak...
Yüce RABBİMİZ her şeyi bildiğinden bizlere ince bir uyarı ve Garanti bir UMUT sunumuş...
'' EĞER GERÇEKTEN İnanmışsak üstün geleceğiz..
Teminat RABDEN ise artık gam olurmu.. keder kalırmı...

'' Allah size yardım ederse, sizi yenecek yoktur. Eğer sizi yardımsız bırakırsa, ondan sonra size kim yardım edebilir? Mü’minler, ancak Allah’a tevekkül etsinler. '' ( Ali İmran 159)

Selam ve dua ile
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
44
'' Allah, iman edenlere ise, Firavun’un karısını örnek gösterdi. Hani o, “Rabbim! Bana katında, cennette bir ev yap. Beni Firavun’dan ve onun yaptığı işlerden koru ve beni zalimler topluluğundan kurtar!” demişti.'' ( TAHRİM 11 )

Firarvun eşi Asiye ANNEMİZ...
Dünyanın en ünlü manevi mimarları olan kadınlardan; Kur’an-ı Kerim’de övgüyle bahsedilenler.
Firavun’un Hanımı Asiye..
İmran Kızı Meryem..
Hüveylid Kızı Hatice...
Muhammet. S.A.V Kızı Fatma, hanımların hanımıdırlar..
Asiye bir eli yağda, diğer eli balda Firavun’un gözdesi,
Nil’in Kraliçesi, sarayın hanımı,
her türlü nimeti elinin tersi ile bir tarafa itiyor Musa’nın getirdiği dini kabul, Allah’a iman ediyordu.
Âsiye'yi inancından vazgeçiremeyeceğini anlayan Firavun, sonunda onun çarmıha gerilmesini emretti. Âsiye'yi çarmıha gerdikten sonra başını büyük bir taşla ezerek öldürdüler…
Âsiye'nin can verişi çok feci oldu…
Ne var ki cellatlarının gözünün önünde işkenceyle can verirken Allah'a yalvarıyor. O'nu zikrediyordu. Kur'an-ı Kerim onun işkence sırasındaki o dayanılmaz durumuna işaretle şöyle buyurur:
"Allah imanı tam olanlara Firavun'un karısını örnek verir; hani o demişti ki: "Rabbim! Bana kendi katında cennette bir ev yap. Beni Firavun ve işkencesinden ve onun zalimlerinin elinden kurtar!…"
Asiye Annemiz, Firavunun akıl almaz işkencesi karşısında kocasının ilahlığını redederken bir olan Allah’a iman etmiştir.
Dünyanın gelmiş, geçmiş en büyük kadınlarından biri olarak Ku’an-ı Kerimde ismi geçmiştir.
Allah Şefatine nail etsin
Allah c.c. arkalarından hakkıyla gidenlerden eylesin amin..

Selam ve dua ile
 

mehtap58

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2012
Mesajlar
864
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
sevgili mir erhan abii, ne kadar güzel ifade etmişssin başka söze gerek yok aslında.
eğer korkulsaydı islam yayılır mıydı
mübarek kanlar dökülmeseydi
göz yaşları akıtılmasaydı
zalime haksıza cahile çıkarcıya karşı gelinmeseydi islam yayılır mıydı
ben kapanmak mevsusunda etrafımca hiç zorluk çekmedim
konyada yaşıyorum zaten burada açık bayanlar parmakla gösteriiliyor
benim sıkıntım nefsimle olmuştu
hala sızlar nefsim bak açık olsaydın der hala sataşır durur
ama anladım ki nefsi doyurmak hiç mümkün değil
Allah bize bir dünya verse biz ikinci bir dünya daha isteriz
bunun idarakine vardım nefsim bir sus hele dedim
nefsi doyurmak mümkün bişey olmadığı gibi
başkalarını memnun edebilmek de mümkün değil
başkalarının her dediğini yapsak da isteklerini susturamayız
ben buradan ezbere konuşuyorum
yazmak kolay belki diyecekler evet haklıllar da
ben repsol ve adea gibi hissedemem belki onların yaşadıklarını hissettiklerini
adeanın kayınpederi nefsine uymuş gidiyor 5 vakit namaz vakti olanlar içinmiş halbuki vakti yaratan da Allah değil mi
biz Rabbimiz için vakit açalım ki vaktimiz bereketlensin
işte cahillikten de ötesi bu bilip de yapmamak bu
kim isterki eşi kendisini bıraksın ama en önemlisi Rabbimiz bizi bırakmasın adea
O bırakırsa halimiz ne olur kim koruyup gözetir bizi
sevgili adea Rabbim seni öyle seviyor ki bak senin kalbine tekrar kapanma aşkını düşürmüş
sana doğru yolu göstermiş
seni düşünüyorum kendimi senin yerine koyuyorum
seni anlıyorum
kayın valideni geç eşinden destek bekliyorsun
beklediğin destek gelmiyor
ne diyeceğimi bilemiyorum
sadece
ne olur vazgeçme
 

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
41
inşallah nasip olur konyadayım ben birgün yolun düşer olur mutlaka haber ver
ben de hep dua ediyorum Allahım bana seni hatırlatan arkadaşlar nasip eyle diye çok dua ediyorum.
eşin haccadda gitmiş insanmış illaki doğruyu eğriyi biliyordur
bi şu nefsini kırabilse
inşallah yenecek biliyorum az kaldı konyaya gitmeyi düşünüyoruz inşallah mevlanayı ziyaret etmek istiyoruz gelecek olursak inşallah buradan haber veririm Allah nasip ederse görüşürüz
 

melissa26

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,857
Tepki puanı
18
Puanları
36
Yaş
52
Selamun aleykum can kardeslerim ,
Gaflet içinde kapali iken karismayan insanlar bilince gecince karsima durdular, hiç vazgecmedim ... korkuyorsunuz degil mi?
korkmadim , ayriliksa ayrilik, Rizik Rabbimin elinde degil mi? sevgi? seven sevdigine hosgörulu olmaz mi?
lafin kisasi ne yaptilarsa vazgeciremediler, taviz vermeyin verdikce isterler... bari o okumalari yapma? niye?? kafayi bozarsin!
Namazi evde kilarsin?? niye ? kazaya kalsin? sonunda Rabbim guzel Rabbim beni kazandirdi...
Rabbime guvenin inanin, sabredin kazanin, hem dunyada, hem ahirette , hem iman imtihani bu inandigin nerden belli olacak?
Rabbim ne diyor? 'inandim' demekle iman olmaz, imtihan olacak elbet, bu yakinlarimizin olmasi canimizi yaksada, dayanin , Rabbim bizimle elbet...
Sabirla, namazla Allah'tan c.c yardim isteyin
Rabbim yardimciniz olsun...
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
40
Başörtülü Hanımlara Açık Mektup


Yazarı Bilinmiyor:

Muhterem Başörtülü Hanımefendi Kardeşlerim,


Bendeniz İlahiyat Fakültesi mezunu, evli ve iki çocuk babası bir kardeşinizim. Hergün binlerce insanın geçtiği işlek bir yol üzerinde bir dükkanım var. Bu yüzden birçok farklı insan görüyor ve yine birçok insanla görüşüyorum.



Sizlere bu mektubu yazmamın sebebi her gün gördüğüm insanların içinde yer alan yüzlerce Başörtülü kardeşimin bazılarında tesbit ettiğim giyinme yanlışları hakkında sizleri uyarmak istememdir.

Buna cür`et etmemin sebebi de Yüce Rabbimiz Allah`ın şu ayeti ve önderimiz Hz. Muhammed`in (s.a.v.) şu sözleridir:



* "Sizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir." (Al-i İmran Suresi Ayet 104)



* "Sizden birisi bir kötülük görürse onu eli ile değiştirsin, buna gücü yetmezse dili ile değiştirsin, buna da gücü yetmezse kalbi ile bu durumu kötü görsün; ki bu da imanın en zayıfıdır." (Hadis-i Şerif)



* "Ya iyiliği emreder, kötülüğü menedersiniz; ya da başınıza Allah`tan gelecek bir musibeti beklersiniz." (Hadis-i Şerif)



* "Muhakkak ki din nasihattır." (Hadis-i Şerif)

Muhterem Kardeşlerim,



Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, bazı İslam düşmanlarının iftiralarının aksine bu din, kadını hor gördüğünden değil; tam aksine onu herkesin istediği şekilde göremeyeceği nadide bir mücevher gibi kabul ettiğinden, onu kem gözlerden korumak istediğinden yani ona değer verdiğinden dolayı örtünme emrini getirmiştir. Şu bilinmelidir ki İslam`dan başka hiçbir sistem, hangi inançtan olursa olsun, sonuçta bütün insanların ulaşmak istediği en değerli yer olan Cennet`i, "anneler`in ayağının altında" kabul edecek kadar; "Sizin en iyiniz kadınlarına karşı en iyi olanınızdır." diyecek kadar ve doğum sırasında ölen kadını "şehid" kabul edecek kadar kadınlara değer vermemiştir.



Başörtüsü ve örtünme emri, farz olduğu "müslümanlar" tarafından kesin olarak bilinen bir emirdir; bu konuda hiç bir şüphemiz yoktur ve müslümanlar bu emri severek yerine getirirler. Çünkü onlar Allah`ın ve Rasulunün emirlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar ve "şiddeti her tarafa yayılacak olan büyük bir günün azabından" korkarlar.



Son senelerdeki başörtüsü tartışmaları, bazı bilgisiz veya kötü niyetli kişilerin yanlış veya kasıtlı yorumları halkımızdan bazı kesimleri yanıltma ve sanki İslam`da örtünme emri yokmuş gibi bir hava estirme amacı gütmektedir. Birtakım yeni yetme İlahiyatçı veya din adamı görüntüsündeki şahıslar dünyada tek akıllı kendileri kalmış gibi Allah`ın ve Peygamberi`nin bu kesin emrini ilgili ayet ve hadisleri kendi hevesleri doğrultusunda yorumlayarak yozlaştırmaya çalışmaktadırlar. Bu kişilere sormak gerekir; örtünme emrini (hâşâ) Peygamberimiz`den başlayarak asırlar boyunca bütün Sahabe, herbiri yüzlerce eser vermiş bütün İslam alimleri ve sonra bütün Müslümanlar yanlış anladı da; üç-dört kitap yazmayla profesör olan bu yeni yetmeler mi doğru anlıyor(?) Tabii ki hayır... Hadi bir anlık bütün dînî emir ve kavramları bir tarafa bırakalım, din diye birşey yok farzedelim; bu durumda bile başörtüsü bizim için vazgeçilmezdir. Çünkü başörtüsü bizim örfümüzde, kültürümüzde, tarihimizde kayıtlıdır, kazılıdır: İşte Anadolu Kurtuluş Savaşı`nda kağnıyla cepheye mermi taşıyan Başörtülü ninelerimiz, işte köyüne saldıran düşmana satırla girişen Nene Hatunlar, işte örtüye uzanan bir düşman eli sebebiyle Maraş`tan Güneydoğu Kurtuluş hareketini başlatan Kahraman Maraş halkı ve işte "İstiklal Marşımızın yazarı" büyük şair, büyük insan Mehmet Akif Ersoy ve onun iki dizesi...:



Kızımın iffeti batmakta rezîlin gözüne;

Acırım tükrüğe billâhi tükürsem yüzüne!

Başörtüsüne karşı duran bir Anadolu insanı bırakın dinine karşı olmayı, kendi milliyetine ve kültürüne karşıdır demektir, bir zamanlar Maraş`ta örtüye el uzatan düşmanla aynı safta demektir... Bu girişin ardından tekrar esas konumuza dönelim.



Çok Değerli Başörtülü Hanım Kardeşlerim,



Örtünme emrinin amaçları arasında siz değerli hanım kardeşlerimizi kem gözlerden, hain bakışlardan korumak ve yabancı erkeklerin dikkatinin üzerlerinize çekilmemesini sağlamak olmasına rağmen, bazı kardeşlerimiz bu emri yerine getirmeye çalışırken yaptıkları hatalarla bu amaçların tersinin gerçekleşmesine sebep oluyor ve maalesef örtünüyoruz sandıkları halde örtünmüyorlar.

Bu durum da sizleri seven ve saygı duyan biz erkek din kardeşlerinizi üzüyor. Çünkü siz bizler için çok değerlisiniz. Sizler bizim ya anamız, ya bacımız, ya kızımız ya da hanımımızsınız. Bizler sizin yalnızca Allah`ın emrini tutarak örtünmenizden dolayı sizlerle gurur duyuyoruz, sizler bizim namusumuz ve Fatih`leri doğuran ve doğuracak en değerli varlıklarımızsınız, bizler sizin saçınızın bir telini bile esen rüzgardan sakınırız, kıskanırız.



Şimdi burada öncelikle konumuzla ilgili olan ve eğer müslümansak bizleri bağlaması gereken, hanımların giyinmesi ile ilgili bir ayeti, Peygamberimizin sözleri olan hadislerden birkaçını ve O`nun ocağında yetişmiş değerli hanımı Hz. Aişe`nin iki sözünü sizlere hatırlatmak istiyorum:



1- Ayet: "Mü`min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları hariç, zinetlerini açmasınlar. Başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar... Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar..." (Nûr Suresi Ayet 31.)



2- Hadis: Hz. Aişe`den rivayet edildiğine göre bir gün kızkardeşi Esma ince bir elbise ile Rasulullah`ın huzuruna girmişti. Hz Peygamber bunun üzerine hemen ondan yüzünü çevirdi ve şöyle buyurdu: "Ey Esma! Şüphesiz kadınlar erginlik çağına ulaşınca onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir." Hz Peygamber bunu söylerken yüzünü ve ellerini işaret etti. (Ebu Davud Libas 31.)



3- Hadis: "Ümmetimin son dönemlerinde giyimli fakat çıplak bir takım kadınlar olacak, bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52.)



4- Hadis: Birgün Peygamberimiz bir arkadaşına Mısır`da dokunmuş bir keten kumaş vermiş, yarısından kendine gömlek diktirmesini, diğer yarısından ise hanımının giysi yapmasını istemiştir. Ancak daha sonra şöyle buyurmuştur: "Hanımına git söyle altına bir gömlek diksin. Çünkü vücut şeklinin ortaya çıkmasından korkarım." (El Kurtubî, El Cami`, XIV, 156.)



5- Peygamberimizin Hanımı Hz. Aişe`nin Sözleri: Temim Oğulları kabilesinden bir takım kadınlar Hz Aişe`yi ziyarete gelmişlerdi. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hz Aişe onlara şöyle dedi: "Eğer sizler mü`minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü`min değilseniz o zaman durum değişir."

Yine birgün onun huzuruna, ince Başörtülü bir gelin getirilmişti. Bunun üzerine O şöyle dedi: "Nûr Suresine inanan bir kadın bunu örtünmez." (El Kurtubî, El Cami`, XIV, 157.)



6- Hadis: "Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına giderse zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)



7- Hadis: "Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)



Muhterem Başörtülü Kardeşlerim,



Şimdi sizlere bu mektubu yazma sebebim olan noktalara değinmeye geçebilirim. Burada bazı hanım kardeşlerimizin özellikle yaz aylarında düştükleri örtünme ve giyinme yanlışlarını madde madde sayarak sizleri uyarmak istiyorum:



A- SOKAKTA GİYİLEN ELBİSEDE YAPILAN YANLIŞLIKLAR:



1- İçi gösteren astarsız ve ince gömlek, elbise, özellikle etek (şifon ve organze türü):

Bazı kardeşlerimiz sokakta dış elbise olarak, güneş ışığı veya dükkanların ışıkları vurduğu zaman ve hatta ışık vurmadan bile içini gösteren ince elbise veya ceket altı etek giyiyorlar. Bu da çok vahim sonuçlara neden oluyor ve maalesef bazen içiniz görünüyor. Bu tür giyinme hatası geçen yaz mevsiminde had safhada idi bu yaz da öyle olacağa benziyor. Kardeşlerimiz bu tavırlarıyla yukarıda saydığımız 2, 3, 4 ve 5. hadislere aykırı davranıyorlar. Lütfen bu yanlışa düşmeyin.



2- Dar ve vücuda yapışan elbise, tişört ve gömlek:

Sokakta dış elbise olarak bu tür şeyler giyilince vücut hatları belli oluyor ve erkeklerin dikkatini çeker bir hale geliyor. Bu tür giyinişler de örtünme emrinin genel amaçları ile yukarıdaki 3. ve 4. hadislerin emirlerine aykırı. Lütfen sokakta dış elbise olarak bu tür şeyleri giymeyin.



3- İçi göstermese ve dar olmasa bile kumaşının türü sebebiyle vücuda yapışan ve vücut hatlarını belli eden elbise ve etek. (Buzy, ipekli türü vb.):
Bir üst maddedeki mahzurlar bu tür giyinişte de mevcut. Lütfen sokakta dış elbise olarak bu tür şeyleri giymeyin.



4- Pantolon:

Bazı Başörtülü hanım kardeşlerimiz dış giysi olarak beline kadar bir üst elbise veya ceket giydiği halde belden aşağısı açıkta kalacak şekilde altına pantolon, hatta bazen dar pantolon ve hatta ne kadar acıdır ki bazen de bulucin giyiyorlar. Bu da vücut hatlarını belli ediyor ve dikkat çekiyor. Üstelik Başörtülü bir hanımın böyle giyinmesi daha çok dikkat çekiyor ve İslam`la alakası olmayan insanların bile "Şuna bak bir de başörtüsü takıyor!" demesine neden oluyor. Onların öyle demesi bir yana bu tür giyinişler örtünme emrinin genel amaçları ile çelişki halinde. Bir de bu tür bir giyiniş yukarıdaki 7. hadiste geçen Peygamber Efendimizin şiddetli yasağının sınırlarını zorluyor. Lütfen bu tür olumsuzluklara sebep ve bir erkek giysisi olan pantolonu sokakta giymeyiniz.



5- Kısa kollu elbise:

Hayret edilecek bir şekilde son zamanlarda bu tür giyinişlere de rastlıyoruz. Özellikle bazı genç hanım kardeşlerimiz de üstlerine delikli, dantelli veya saydam bir üst giyisisi alıyor ve kısa kollu giyisisi bunun altından görülüyor. Oysa örtünme emrinin gerçekleşmesi için kolların kapalı olması gerekiyor. Yukarıdaki 2. hadiste Peygamberimiz, hanımların yabancı erkeklere karşı yalnızca yüz ve ellerinin açık kalacabileceğini söylüyor. Lütfen bu noktaya dikkat edin ve bu tür yanlışlara düşmekten kaçının.



6- Yırtmaçlı etek:

Anlaşılması çok güç ama bazı kardeşlerimiz de dış elbise olarak altlarına yırtmaçlı etek giyiyorlar. Gene anlaşılması çok güçtür ki bu yırtmaç bazen diz kapaklarına kadar bile çıkabiliyor. Kardeşlerim! Böyle örtünme olur mu? Yanlış yapıyorsunuz! Yoksa son zamanlardaki tesettür tartışmaları, televizyon ve tesettür defileleri vs. bizlere temel bazı şeyleri, bazı değerleri unutturdu mu? Kardeşlerim bu tarzda bir giyinmeyle ayete de hadise de, örtünme emrinin amaçlarına da muhalefet ediyorsunuz. Tesettürlü bir hanımınefendinin böyle bir giyiniş tarzı olamaz. Lütfen bu hataya düşmeyiniz.



7- Manto ve pardesü türlerinden: 1-İçini gösteren, 2-Çok aşırı süslü, 3-Çok dikkat çekici renkli (mesela kırmızı), 4-Dar, 5-Uzun yırtmaçlı, 6-Parlak deri, 7-Bele doğru daralan (Rus modeli):



Bu tür pardesü ve mantolar da dikkatleri üzerinize çekmenize veya bazen vücut hatlarınızın belli olmasına sebep oluyor. Oysa örtünme emrinin amaçları arasında bunları önlemek var. Lütfen pardesü ve mantonuzun böyle olmamasına özen gösterin.





B- BAŞÖRTÜSÜ YANLIŞLARI:



1- İçini gösteren ince türde baş örtüsü:

Yine arkadan ışık vurunca ve hatta bazen vurmadan bile içini gösteren başörtüler takılıyor. Bu durum da yukarıda 5. maddede Hz. Aişe`nin söylediği gibi dinin bu emrine açık bir muhalefet oluyor. Lütfen sokakta takacağınız başörtünüzü seçerken ve takarken içini göstermeyecek kalınlık ve kalitede olmasına dikkat edin.



2- Boynu örtmeyen baş örtüsü:

Bu yanlış uygulamaya da oldukça çok rastlanıyor. Yalnızca çene altında veya ensede bir düğüm atılınca boyun açık kalıyor ve yukarıdaki 1. ayette geçen "Başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar" emri gerçekleşmiyor. Lütfen başörtünüzün ucunu boynunuzu da kapatacak şekilde yakanızın üzerine sarkıtın.



3- Saçı tam örtmeyen, saçtan arkaya kayan ve saçın önünü dışarı çıkaran baş örtüsü:

Bu yanlışa bir üst 2. maddedeki gibi başını bağlayan kardeşlerimiz düşüyor ve örtünme emri tam olarak gerçekleşmiyor. Lütfen başörtünüzü güzel ve sağlam bağlayarak veya altına tülbent takarak kaymamasını ve saçınızın hiçbir tarafının görünmemesini sağlayınız.



4- Aşırı süslü, dikkat çekici renkte (mesela kırmızı) ve yaldızlı başörtüsü: Bu tür başörtüsü de dikkatleri ve bakışları üzerinize çekiyor. Oysa ki bu sonuç örtünme emrinin hedeflerinden değil. Lütfen sade veya aşırı süslü olmayan başörtülerini tercih edin.



5- Pardesü veya elbisenin içinde bırakılmak ve boyun veya ense üzerinde düğümlenmek suretiyle sıktırılan, böylece başın veya saçın şeklini ortaya çıkaran başörtüsü:
Yukarıda saydıklarım kadar tehlikeli olmasa da bu uygulama özellikle genç hanım kardeşlerimiz arasında oldukça yaygın. Hele bazı kardeşlerimiz başörtülerini böyle bağlamakla birlikte bir de saçlarını topuz yapıyor veya yukarıya doğru topluyorlar. Bu durumda başları 3. hadiste geçen tabirle "deve hörgücü"ne benziyor. Takdir edersiniz ki bu da çok dikkat çekici oluyor ve örtünmenin amacını bir ölçüde tehlikeye düşürüyor. Bu kardeşinizi dinlerseniz lütfen böyle yapmayın ve ayette geçtiği gibi başörtünüzü yakanızın üzerine koyarak sarkıtın derim.



C-AKSESUAR VE AYRINTI YANLIŞLARI:



Bunları şöyle sıralayabiliriz:

Bazı genç hanım kardeşlerimin kullandıkları;

-Özellikle nakışlı eşarp altı alın süsleri,

-Dış elbisenin üzerine giyilen çok süslü ve dikkat çekici delikli, dantelli, saydam veya çok parlak deriden ceketler,

-Cafcaflı ve parlak çantalar,

-Aşırı süslü, dikkat çekici, uzun topuklu veya çok yüksek tabanlı ayakkabılar,

-Tıbbî zorunluluğu olmayan ve gösteriş niyetiyle takılan güneş gözlükleri,

-Yukarıdaki 6. hadise aykırı olarak aşırı tarzda parfüm sürünme ve makyaj.



Çok Değerli Genç Hanımefendi Kardeşlerim!



Gençlik çağında olmanız sebebiyle güzel görünmek ve beğenilmek istediğinizi biliyorum. Ancak inanın ki siz kardeşlerimin güzel olmak ve beğenilmek için bu süslü şeylerin hiçbirine ihtiyacınız yok. Çünkü sizin yüzünüzde Allah`ın verdiği bir nur var, sizin yüzünüzde Peygamberimizin "İmandandır" dediği "Hayâ"nın yani utanmanın güzelliği, berraklığı, temizliği var. Ben, şu dizelerde sizleri görüyorum:



O YÜZ, HER HATTI TEVHİD KALEMİNDEN BİR SATIR;

O YÜZ Kİ, GÖZ DEĞİNCE ALLAH`I HATIRLATIR...

Bu güzelliği ve nuru siz göremeseniz de biz görüyoruz; siz bilemeseniz de biz biliyoruz. Hatta öyle ki bu nurunuz bazı karanlık odakları ve yarasaları da rahatsız ediyor... Bu güzelliğiniz, bu nurunuz yıkılmak, yok edilmek isteniyor...



Kardeşlerim, tabii ki temiz, uyumlu ve size yakışanı giyeceksiniz, tabii ki paspal olmayacaksınız. Temizlik ve düzen zaten bizim dinimizin emirleri arasında. Ama bir müslümanın çoğu işinde olması gerektiği gibi orta yolu kaybetmeyeceğiz. Bahsettiğim türlerde yanlış giyinerek dikkat çekme sınırına geçmeyeceğiz. Ve genç kardeşlerim şunu da bilin ki eğer evleneceğiniz erkek, sizi sadece görünüşünüzden ve güzelliğinizden dolayı beğenecekse bu durumun ileride sizin için bir felaket olma ihtimali vardır. Çünkü güzellik birgün gidebilir veya birgün sizden daha güzel bir insan çıkabilir; eğer o kişi sırf güzelliğinize bakıp da sizi tercih etmişse böyle bir durumda sizden uzaklaşması ihtimali de yüksektir. Buna karşılık beğenilmenizi ve tercih edilmenizi sağlayan sizin temizliğiniz, sadeliğiniz, iç güzelliğiniz, hayânız, terbiyeniz ve ahlâkınız olursa -Allah`ın izniyle- ömür boyu hiç bitmeyecek güzellikler başlar.

Eğer imanlı ve dindar beyler istiyorsanız bu niyette olmanızı tavsiye ederim. Çünkü sizi arayacak olan müslüman ve dindar erkekler de Peygamber Efendimizin şu hitabıyla karşı karşıyadır ve ona göre hareket edeceklerdir: "Kadın dört şeyi için nikâhlanır: Malı, güzelliği, soyu ve dini için. Sen dindar olanını tercih et..."



Kardeşlerim, bendeniz buna inandım, böyle yaşadım, böyle dua ettim, böyle aradım ve Allah da bana tam istediğim gibi bir hanım verdi...Umarım size de salih beyler nasib eder.



Değerli Başörtülü Hanım Kardeşlerim,


Bu söylediklerimi lütfen "İyi dost acı söyler." sözü çerçevesinde, sizleri seven bir kardeşinizin uyarısı olarak alın. Benim kimseye bir kastım veya ithamım yok. Allah ve Rasulunu tasdik eden herkes müslümandır. Ancak Allah`ın bir emrini yerine getirirken bunu doğru uygulamak lazım; yoksa bilmeden zararlı çıkılabilir veya hedeflenen fayda elde edilmez. Dediğim gibi sizler bizim için çok değerlisiniz. Onun için bu kadar şey söyledim. Değerli olmasanız "hadi canım banane" der geçerim. Ama bunu yapamıyorum, çünkü sizler bizim umudumuzsunuz.



Son olarak sizlerden iki ricam var;

Birincisi, lütfen kitap okuyarak veya alim insanların katıldığı hanım toplantılarına katılarak, İslamî radyoların programlarını dinleyerek bilginizi artırın ve dinimizi doğru öğrenin, doğru öğrenilmesini sağlayın. Dünya hayatınız ile ilgili bilgilerin yanında ahiret hayatınız için de bilgiler öğrenin. Benim burada anlattıklarım bazı yanlışlara dikkat çekmektedir, sizin başörtüsü ve diğer meseleler ile ilgili bilmediğiniz bir konu varsa ayrıntılı bilgi için güvenilir ilmihal kitaplarına başvurun ve bilgiyi tam kaynağından öğrenin.



İkincisi ve en önemlisi; lütfen burada yaptığım uyarıları tanıdığınız Başörtülü arkadaşlarınıza da ulaştırın ve bunların mümkün olduğu kadar çok insana ulaşmasını sağlayın ki bu yanlış uygulamalar sona ersin.



Mektubuma burada son verirken hepinize en içten saygılarımı sunuyor ve sizleri Allah`a emanet ediyorum. Umarım siz de bana dua eder ve: "Allah`ım bu kardeşimize ilim yolunu nasib et ve onun ilmini artır." dersiniz.



Esselâmu Aleyküm.
 

mehtap58

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2012
Mesajlar
864
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
buket, kardeşim nerelerdesin gerçekten çok merak ettim senii
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
40
ah canım o kadar yoğunum ki yazamadım bir türlü varya
işler çok arkadaş izne ayrıldı yazayım diye giriyorum sayman bi iş daha veriyo sen nasılsın akşam konuşuruz müsait olursan
 

mehtap58

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2012
Mesajlar
864
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
tamam canım inşallah konuşuruz açmaya çalışacağım
 

hira06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Ağu 2012
Mesajlar
559
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
38
İSLAM DÜŞMANI FAŞİSTLERİN BASKI VE SİNDİRME POLİTİKALARIYLA UYGULADIKLARI ÇAĞDIŞI BİR YASAK DAHA TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE GÖNDERİLİYOR...!!!

BÜYÜK MÜJDE İÇİN SON 5 GÜN
TARİH: 15 MART !
Memurlar 15 Mart'tan Sonra Başörtülü Çalışabilecek .!!
Çok Şükür Diyenleri Bir görelim..!
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
40
İSLAM DÜŞMANI FAŞİSTLERİN BASKI VE SİNDİRME POLİTİKALARIYLA UYGULADIKLARI ÇAĞDIŞI BİR YASAK DAHA TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE GÖNDERİLİYOR...!!!

BÜYÜK MÜJDE İÇİN SON 5 GÜN
TARİH: 15 MART !
Memurlar 15 Mart'tan Sonra Başörtülü Çalışabilecek .!!
Çok Şükür Diyenleri Bir görelim..!

öle büyük bir hevesle bekliyorum ki o günü şu kapıdan giresim gelmiyor çünkü...
eğer gerçekse işte o zaman o gün özgürlükler ülkesi olacağız inşallah....
98 yılında yaşanan herşeye karşı bu bir zafer o gün zulüm gören kardeşlerimizin emeklerinin karşılığı olacak inşallah...
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
40
CANIM meleğim nasılsın bi türlü konuşamadık senle ya çok yoğunum bu aralar akşamda kız rahat durmuyor nasıl gidiyor hazırlıklar
 

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
41
İSLAM DÜŞMANI FAŞİSTLERİN BASKI VE SİNDİRME POLİTİKALARIYLA UYGULADIKLARI ÇAĞDIŞI BİR YASAK DAHA TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE GÖNDERİLİYOR...!!!

BÜYÜK MÜJDE İÇİN SON 5 GÜN
TARİH: 15 MART !
Memurlar 15 Mart'tan Sonra Başörtülü Çalışabilecek .!!
Çok Şükür Diyenleri Bir görelim..!

inşallah yapabilirler çok insan var çalıştığğı yerde başını açmak zorunda kalan
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt