Manto veya etek veya pardesü altına pantolon giyebilirler. Sadece pantolon giyip de avret yerleri görülecek bir şekilde gezemezler. Yâni, pantolon giymek yasak değil; pantolonu üstünden etekle, pardesü ile veya entari ile örttü mü, pantolon giymek çok iyi... Çünkü pantolon daha iyi koruyor. Düşse de, bayılsa da hiç bir yeri açılmayacak, saçılmayacak. Tesettür bakımından uygun olduğundan pantolon iyi...
Peygamber Efendimiz, şalvar giyenlere, "Allah onlara rahmet eylesin, rahmetine gark eylesin..." diye dua etmiş. O devirde tabii şalvar dikmek, giymek de kolay değil; teşvik etmiş. Şöyle bir peştemal gibi bir şeyi bürünüp öyle gezerlermiş. Kumaş yok, terzi yok, iplik yok, iğne yok... Bizim sahip olduğumuz şartlar yok...
Dünyanın bir çok yerinde böyledir. Malezyası, Hindistan'ı, Pakistan'ı, Afrika'nın bir çok yerleri hâlâ böyledir. Ne yapsın, böyle örtünüyor; içine bizim giydiğimiz gibi bir don giyemiyor. Ama içdonu giymek, şalvar giymek, pantolon giymek tesettürü sağladığı için, erkek için de iyidir, kadın için de çok iyidir.
Ama kadın, pantolonu giyer de üstüne bir şey giymezse çok fenâ oluyor. Niye fenâ oluyor?.. Câzibedar oluyor, haram yerler meydana çıkıyor. Bu sefer daha büyük günah oluyor. Örtünmüş olmuyor.
Örtünmenin esasını her zaman burda söylüyorum: Örtünmede vücut hatları örtülecek, belli olmayacak. Vücudun hatları saklanacak!.. Ne diyor:
(Velâ yübdîne zînetehünne) "Kadınlar zînetlerini izhar etmesinler, göstermesinler!" buyruluyor Kur'an-ı Kerim'de... Zînet nedir?.. Göğüs zînettir, kalça zînettir, bel zînettir, gerdan zînettir, saç zînettir; göstermeyecek bunları!.. Başını örtecek, saçını örtecek, boynunu örtecek... Vücudunu da bol bir şeyle örtecek ki, görünmesin!.. Göründü mü, veyahut belli oldu mu; olmaz!..
--Efendim böyle şey olur mu, Fâtıma Ana gömleği gibi?..
--Tabii ya, bak ne güzel söyledin, Fâtıma Ana gömleği diye... Bol olacak tabii...
Hacca gidiyor hacı hanımlar, köylü hacı teyzeler... Güzel, entarisi bol, omuzdan büzgülü, bol yapmış. Beline bir kuşak sarmış. Yâ kim söyledi sana bu kuşağı sar diye?.. Bir kuşak bağlamış, iyi olmamış. Neden?.. Her şeyi meydana çıkmış.
Pakistanlı hanımlar geliyor hacca... Onları memleketi çok sıcak galiba; başına incecik bir tül örtmüş, incecik bir tülden blüz yapmış... Terliyor da... Haydii, çıplak gibi oluyor. Kâbe-i Müşerrefe'yi tavaf ederken, orada namaz kılarken, bu kıyafetle oraya gelinir mi?.. Bunların hocaları yok mu, söylemez mi?.. Hocaların söylemesi lâzım!..
Olmaz böyle, bu tesettür değil... Altını göstermemesi lâzım!.. Altı göründü mü, tesettür değil... Şekli belli oldu mu tesettür değil... Erkek için de öyle... Şimdi kadın için söylüyoruz.
Erkek de bir blue-jean pantolon giyiyor; önü arkası boğum boğum, yumuk yumuk her tarafı meydanda... Olmaz! Namaz da olmaz. Arkasındakinin namazını da bozar.
Niye hocaefendiler cübbe giyip mihraba geçiyor?.. Tesettürü sağlasın diye... Erkeğin de tesettürü var, erkeğin de bir yerlerinin belli olmaması lâzım!.. Olmaz öyle şey...
Onun için, kızlar mantonun altına, eteğin altına, pardesünün altına pantolon giyebilirler. Pantolon yasak değil... Üstüne bir şey örtmeden, sırf pantolon giymek tahrik edici oluyor; o doğru değil...