tevbeYA-HAK
Kayıtlı Kullanıcı
İbadetlerimize dikkat edelim
İmam efendiler teravih namazını çabuk bitireceğiz diye ibadetin sıhhatine halel getirecek şekilde hızlı kıldırmasınlar. Teravih namazını hızlı kıldırma yarışına dönüştürmesinler. Hızlı kıldırılan namazların cemaate de, imama da hiçbir faydası yoktur. Bir de Fatiha'dan sonra bir kısa ayet okuyarak fıkha aykırı bir uygulama yapmasınlar. Namazın beş on dakika uzamasında hiçbir sakınca yoktur. "Jet imam... Pilot imam", "Yatsıyı ve teravihi on beş dakikada kıldırdı..." gibi haberler üzücü ve düşündürücüdür. Saatlerce zevzeklik ederken vakti düşünmüyoruz, iş namaza, teravihe gelince aman çabuk bitsin diyoruz. Müslümana böyle şeyler yakışmaz. Bu bakımdan İmamlar, namaz kıldırırken "süratten" kaçınmalı, teravih namazını kısa sürelerle kıldırmalı, imkanlar ölçüsünde bazı camilerde hatimle teravih namazı kıldırılmalıdır.
Jet imamların kıldırdıkları namazın sıhhatinden şüphe edilir; teravihi gerekenden fazla uzatmak da doğru değildir. Bazı yerlerde hatimle kıldırılabilir, arzu edenler oralara giderler, geri kalan cemaat sıkıntıya ve bıkkınlığa düşürülmeden teravihi kılabilmelidir. Sesi olmayan, musiki bilgisi olmayan bir takım amatör müezzinlerin ellerine mikrofonu alarak avaz avaz bağırmalarının mutlaka önüne geçilmelidir. Müezzinlik yapacak zat mutlaka işin ehli olmalıdır. Cami avaz avaz bağırma mekânı değildir. Ses yok, musiki yok, eda yok, üslup yok ve adam bağırdıkça bağırıyor. Efendi, bir yerin mi ağrıyor ki, bu kadar haykırıyorsun?
Londra'daki Yusuf İslâm Ramazan'da İstanbul'a gelse ve diyelim büyük camilerden birinde yatsı ve teravih müezzinliği yapsa ne olur? Halk akın akın oraya koşar, mâbette yer kalmaz, cemaat caddelere, sokaklara taşar. Teganniye kaçmadan güzel Kur'ân okuyan kaç kişi kaldı? Hem musiki bilecek, hem de sesi çok güzel olacak.
Elli senedir Ezana gereken önemi vermedik; ülkenin en iyi sesli, müzik kulağı olan dindar gençlerini müezzin olarak yetiştirmedik. Sonunda bugünkü durumlara düştük. Elbette iyi ezan okuyan birkaç kişi var ama nicelerinin de nefretî makamından ezan okuduklarını unutmayalım.
Halkın namazdan, cemaatten, teravihten uzaklaşmasının birinci sorumlusu dindar kesimin üst tabakasıdır. Elli yıldır çürük ipliklere hayal ve kuruntu incik boncukları diziyorlar. Uzun yıllar boyunca bazıları "Biz Asr-ı Saadet'i geri getireceğiz..." şeklinde konuştular.
Başları örtülü kızlarımızı okullara ve üniversitelere gönderemiyoruz. Başbakan, başı eşarplı eşiyle Çankaya köşküne çıkamıyor. Kendi öz yurdumuzda ikinci sınıf vatandaş statüsündeyiz.
Ezan okunca, vâiz efendilerin de konuşmalarını kesmeleri gerekir...Millet yorgun, ibadetini yapacak evine gidip istirahat edecek... Her yıl teravih namazlarının cemaati azalıyor. Bunun sebeplerini araştırmak gerekir. Elbette birçok sebebi vardır bu gevşekliğin. Bence bu sebeplerin başında cami hizmetlerinin yetersiz oluşu geliyor.Yatsı ezanı okunmuş, beş dakika geçmiş, vaiz efendi hâlâ konuşuyor... Vâiz efendiler! Ezan okundu mu, vaazı, konuşmayı, Kur'ân-ı Kerîm okumayı bırakalım ve ibadete başlayalım. Hele cuma namazlarında, ibadeti beş-on dakika geciktirmeyelim. Günahtır, cemaate zulümdür. Çok güzel ve tesirli vaaz ediyorsan sana her zaman cemaat bulunur.
Mehmet TALU
İmam efendiler teravih namazını çabuk bitireceğiz diye ibadetin sıhhatine halel getirecek şekilde hızlı kıldırmasınlar. Teravih namazını hızlı kıldırma yarışına dönüştürmesinler. Hızlı kıldırılan namazların cemaate de, imama da hiçbir faydası yoktur. Bir de Fatiha'dan sonra bir kısa ayet okuyarak fıkha aykırı bir uygulama yapmasınlar. Namazın beş on dakika uzamasında hiçbir sakınca yoktur. "Jet imam... Pilot imam", "Yatsıyı ve teravihi on beş dakikada kıldırdı..." gibi haberler üzücü ve düşündürücüdür. Saatlerce zevzeklik ederken vakti düşünmüyoruz, iş namaza, teravihe gelince aman çabuk bitsin diyoruz. Müslümana böyle şeyler yakışmaz. Bu bakımdan İmamlar, namaz kıldırırken "süratten" kaçınmalı, teravih namazını kısa sürelerle kıldırmalı, imkanlar ölçüsünde bazı camilerde hatimle teravih namazı kıldırılmalıdır.
Jet imamların kıldırdıkları namazın sıhhatinden şüphe edilir; teravihi gerekenden fazla uzatmak da doğru değildir. Bazı yerlerde hatimle kıldırılabilir, arzu edenler oralara giderler, geri kalan cemaat sıkıntıya ve bıkkınlığa düşürülmeden teravihi kılabilmelidir. Sesi olmayan, musiki bilgisi olmayan bir takım amatör müezzinlerin ellerine mikrofonu alarak avaz avaz bağırmalarının mutlaka önüne geçilmelidir. Müezzinlik yapacak zat mutlaka işin ehli olmalıdır. Cami avaz avaz bağırma mekânı değildir. Ses yok, musiki yok, eda yok, üslup yok ve adam bağırdıkça bağırıyor. Efendi, bir yerin mi ağrıyor ki, bu kadar haykırıyorsun?
Londra'daki Yusuf İslâm Ramazan'da İstanbul'a gelse ve diyelim büyük camilerden birinde yatsı ve teravih müezzinliği yapsa ne olur? Halk akın akın oraya koşar, mâbette yer kalmaz, cemaat caddelere, sokaklara taşar. Teganniye kaçmadan güzel Kur'ân okuyan kaç kişi kaldı? Hem musiki bilecek, hem de sesi çok güzel olacak.
Elli senedir Ezana gereken önemi vermedik; ülkenin en iyi sesli, müzik kulağı olan dindar gençlerini müezzin olarak yetiştirmedik. Sonunda bugünkü durumlara düştük. Elbette iyi ezan okuyan birkaç kişi var ama nicelerinin de nefretî makamından ezan okuduklarını unutmayalım.
Halkın namazdan, cemaatten, teravihten uzaklaşmasının birinci sorumlusu dindar kesimin üst tabakasıdır. Elli yıldır çürük ipliklere hayal ve kuruntu incik boncukları diziyorlar. Uzun yıllar boyunca bazıları "Biz Asr-ı Saadet'i geri getireceğiz..." şeklinde konuştular.
Başları örtülü kızlarımızı okullara ve üniversitelere gönderemiyoruz. Başbakan, başı eşarplı eşiyle Çankaya köşküne çıkamıyor. Kendi öz yurdumuzda ikinci sınıf vatandaş statüsündeyiz.
Ezan okunca, vâiz efendilerin de konuşmalarını kesmeleri gerekir...Millet yorgun, ibadetini yapacak evine gidip istirahat edecek... Her yıl teravih namazlarının cemaati azalıyor. Bunun sebeplerini araştırmak gerekir. Elbette birçok sebebi vardır bu gevşekliğin. Bence bu sebeplerin başında cami hizmetlerinin yetersiz oluşu geliyor.Yatsı ezanı okunmuş, beş dakika geçmiş, vaiz efendi hâlâ konuşuyor... Vâiz efendiler! Ezan okundu mu, vaazı, konuşmayı, Kur'ân-ı Kerîm okumayı bırakalım ve ibadete başlayalım. Hele cuma namazlarında, ibadeti beş-on dakika geciktirmeyelim. Günahtır, cemaate zulümdür. Çok güzel ve tesirli vaaz ediyorsan sana her zaman cemaat bulunur.
Mehmet TALU