Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İçinden geçeni paylaş... (1 Kullanıcı)

GülünSanaAşkı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Nis 2012
Mesajlar
435
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Allah'ım hayatım boyunca kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim.Hiç bu kadar üzülmemiştim çaresiz oluşuma.Sen bu durumumu görüyorsun.Ettiğim duaları kabul eyle.Sen bizi bu çaresizlikten kurtar..
Amin
 

Sedaa_*

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2012
Mesajlar
2,150
Tepki puanı
6
Puanları
0
Yaş
25
Offffffffffffffffffff offfffffffffffffffffffff! Hayattan soğudum yemin ediyorum. :a17: :a17: :a17:
 

melissa26

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,857
Tepki puanı
18
Puanları
36
Yaş
52
Offffffffffffffffffff offfffffffffffffffffffff! Hayattan soğudum yemin ediyorum. :a17: :a17: :a17:

Ne oldu canım?? Hani hayat dolu, mutluydun?? Hımm , biraz abdest al, iki rekat namaz, tamam rahatladın şimdi??
Yemin etme, yahu hayat dediğin nedir? Kapat gözlerini düşündüğünü önüne getir, istemediğini kaldır , sil gitsin, işte bu kadar basittir..
Daha dur, hayatın tüm güzelliklerini yaşamadın, can gözlüm, bilirim gecti değilmi??:a16:
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
Allah'ım hayatım boyunca kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim.Hiç bu kadar üzülmemiştim çaresiz oluşuma.Sen bu durumumu görüyorsun.Ettiğim duaları kabul eyle.Sen bizi bu çaresizlikten kurtar..
Amin



Bilirsin belki de bir inci nasıl oluşur?
O göz kamaştıran, sahip olmak için servetler ödenen muhteşem mücevher aslında değer biçilemeyecek bir şeydir…
O diğer mücevherlere benzemez…
Çünkü diğerleri taştır, cansızdır ve hiçbir zaman canlı olmamıştırlar…
Ama inci öyle değildir…
O aslında önemsenmeyen,istiridyenin tutunduğu kaya parçası üzerinde yıllarca hatta on yıllarca uğraşarak ufacık bir kum tanesini kendi bedeninin özleri ile kaplayan muhteşem bir güzelliğe dönüştürme çabasının ürünüdür…
Özü canlıdır, hayattan alır kaynağını…
Ama her istiridye inci oluşturmaz yüreğinde…
Belki bir inci meydana getirmek için gücü veya sabrı olmadığından belki de karşılaştığı kum tanesini inci tanesine dönüştürmeye değer bulmadığından…
Belki de istiridyeler içinde Yaradan’ın seçtiği, bu uzun ve zahmetli işi kaldırabilecek, o muhteşem güzelliği oluşturmak ve taşımak için gerekli özellikleri taşıyanlar vardır yada bu tamamen Yaradan’ın lütfu ve imtihanıdır seçtiği yarattıklarına. Ama sebep ne olursa olsun inci tanesini oluşturan istiridye kıskançtır…
İçinde, tam varlığının ortasında, kendi benliğini ekleyerek, bin bir kalp sızısı çekerek oluşturduğu o muhteşem güzelliği korumak ve göstermemek için kapatır kabuklarını çevresinde bir şeyler varsa…
Ve incisini ondan almak ancak o sımsıkı kapalı kabuklarını ayırmakla mümkün olacaktır. Direnir istiridye, vermek istemez varlık sebebini…
Evet o sadece bunun için gelmiştir bu dünyaya…
Çoklarının önem vermediği bir kum tanesini yüreğinin tam ortasına koyup tüm dünyayı kendine hayran edecek bir güzelliğe dönüştürmek için…
Dayanabildiği kadar dayanır…
Ama dayanacağı sınır aşılıp da kabukları ayrıldığında herkesin gözünü kamaştıran, kendi özü ile beslediği yürek sancısı çıkar ortaya…
Çoğu kez istiridyenin yüreğini almak ile incisini almak aynı şeydir… Ölür gider o sessiz maviliklerde, göz yaşları belli olmadan ağlayarak kaybettiği yürek yangınına… O hayatın kaynağı mavilikler, yaşam okyanusu mezarı olur onun… Ama kalbi ayrılığa dayanamayıp ölse de incisinin, yürek sancısının koruyucu kabuğu, onun yasını tutmak ve o bembeyaz ışıltının bir zamanlar onun içinden yayıldığını dünyaya haykırmak için zamana, o acımasız cellada kafa tutar elinden geldiğince tevazuu ile sessizce
Varlık sebebi özünü kullanarak bir inci oluşturmaksa yüreginde Yaradan’dan hediye bırak kor gibi yanarak ışıltısını versin sevgi denen inciye yok olma pahasına … ve büyütsün onu yüreginde çatlayana kadar …
ve unutma ki ne her kum tanesi inci olabilmek adına seçilmiş olabilir nede her istiritye bu kadar sabırlı canından can katarak özünü varlıgını ortaya koyarak ..
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
İstridyenin içindeki oluşum (inci) önce mini minnacık bir kum tanesiyle başladı.

İstridyenin içini acıttı.

İstridye acılara katlandı, içindekiyle birlikte yaşamaya karar verdi ve emeğiyle sabrıyla onu besledi, etrafını ördü.

İnciyi oluşturup olgunlaştıran, istridyenin içinde gelişen yeni duruma dayanma kararlılığı, geleceğe güveni ve gelecekten umuduydu.

Biz de kendi içimizde, önce bizi rahatsız eden yeni gelişim ve değişimlerden harikalar meydana getirebiliriz.

Bunun için kendimize sormamız gereken soru şu:

"Ben bir istridyeden daha mı beceriksizim?"

Merak etmeyin, istiridyeye verilen yardım, sizlere de verilecektir.

Ve dert etmeyin: "İncili olanlar, sancılı olurlar."

Yavuz Bahadıroğlu
(Yaşam Bir Avuç Gül, Bir Tutam Diken adlı kitabından...)

alıntı
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kendi halinde, sade ama mutlu bir hayatı vardı istiridyenin. Denizin derinliklerinde bir kayaya tutunmuş, yaşayıp gidiyordu. Tuzlu deniz suyundan yiyeceğini buluyor, sert kabuğu onu düşmanlarına karşı koruyabiliyordu. O da zamanının büyük kısmını sağından-solundan süzülerek geçen balıkları seyrederek geçiriyordu.
Derken, bir gün, istiridyenin içine bir sızı düştü. İçinde hissettiği acı sakin hayatını alıp götürmüş, yerine sıkıntılı ve sancılı günler getirmişti. İstiridye, bu sancıların nedenini öğrenmekte gecikmedi: bir kum taneciği! Küçücük bir kum taneciği nasılsa istiridyenin içine girmiş ve şimdi onu acılar içinde kıvrandırıyordu.
Bir gün istiridye kendi kendine bu kum taneciğini ne yapacağını düşünmeye başladı. “Bu sıkıntı neden benim başıma geldi? Nasıl oldu da böyle oldu?” gibi sorular sormanın gereksizliğini ve faydasızlığını biliyordu. En iyisi bu davetsiz misafirle birlikte yaşamaya çalışmaktı.
Bu kararının ardından istiridyenin sancıları sona ermedi, ama azaldı. Şikayet etse kat kat artacak olan sıkıntıları dayanabilir ölçüde kaldı. Günler, aylar ve yıllar geldi geçti. İlginçtir, istiridyenin ağrıları ve sıkıntıları da neredeyse sona ermiş ve ardında herkesin ziyaret etmekten zevk duyduğu bir istiridye bırakmıştı.
Çünkü hayatının uzun süre acılarla geçmesine neden olan o kum taneciği, onun sabrıyla inciye dönüşmüştü. İstiridyenin bulunduğu yerde yaşayan diğer deniz canlıları, onu sık sık ziyaret etmeye, zaman zaman kabuğunu açtığında ortaya çıkan muhteşem inciyi seyretmeye geldiler.
Ve bir şeye karar veremediler: acaba o harika inci mi istiridyeyi güzelleştiriyordu, yoksa sabır ve sükunet sembolü gibi duran istiridye mi inciyi öyle güzel gösteriyordu?
Sizce?

----------------------------------------------------------------------------------------------------------

İstiridyenin bir diğer istiridyeye dert yanıyordu:- Arkadaş, içimde çok büyük bir sıkıntı var. Yoğun bir sancı çekiyorum. Hiç keyfim yok devamlı eza ve cefa içindeyim. İçimdeki kocaman ve ağır bir şey var.Diğer istiridye arkadaşına kendinden memnun cevap verdi:- Arkadaş benim öyle bir derdim yok. İçim rahat, boş, hiçbir sancı hissetmiyorum. Rahatça hareket ediyorum. Sıhhat içindeyim.İstiridyelerin konuşmalarına kulak misafiri olan, oradan geçen bir yengeç, hiçbir sıkıntım yok diyen istiridyeye dedi ki:- Senin hiçbir sıkıntın yok, rahatım diyorsun. Ancak biliyor musun arkadaşına sıkıntı veren, ona sancı çektiren o kocaman şey, çok değerli ve sınırsız bir güzelliğe sahip bir inci. Hayatın akışında bazen çekilen acılar, sıkıntılar güzelliklerin doğması için gereklidir. Her anne için ona acılar ve sıkıntılar veren bebeği çok değerli, büyük ve güzel bir inci değil midir?
-----------------------------------------------------------------
Selamun Aleykum arkadasim umarim bu yazilari hosuna gider icine bir nebze olsun ferahlik veriri raabbim yar ve yardimcin olsun..
bende bu aralar sikinti icindeyim..
ve caresiz oldugum oyle durumlar varki ama sabir..
Mevlam Neylerse guzel eyler..
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
41
Emeğine, güzel yüreğine sağlık Gül Berra'cım..
İncili Olanlar Sancılı Olurlar.. Ne güzel bir yaklaşım..
Yaşam Bir Avuç Gül Bir Tutam Diken.. adlı eserden de alıntı yapmışsın..
Yıllar Önce okuduğum, defalarca okuduğum, bir ara çantamdan ayırmadığım bir eserdi..
Okudukça, okudukça içime işlerdi..
Rabbim tüm sıkıntılarımızı hayırlara çevirsin.. Ecrini nasip etsin hepimize..
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,683
Tepki puanı
1,083
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Hayat acılarla, gülümsemelerle dolu.
Sana ayrılan zaman ise kısa bir an bazen düşünmeye bile zamanın kalmaz seni alır götürür. Bakarsınki daha neler, neler yapacaktın, nasıl olduda bu kısa an bitiverdi dersin.
Gözlerinle ensevdiğin kişileri ararsın, uzakta ise bir anda bütün gücünü toplayarak pencereye koşarsın.
Acaba görebilirmiyim bir umud ama canın ayaklarından kesilmeye başlar.
Anlarsınki zaman bitmiş ömür denen dünya hayatı bitti bitecek.
Malların, eşin, çocukların gözlerinin önünden şerit gibi geçer.
Anlarsınki ALLAH’ tan başka dost yok.
Vaktin varsa şahadet getirirsin.
Ve emaneti teslim edersin.
Öyleyse bu dünya önemsenmeyecek kadar değersiz.
ALLAH’a emanet olun dostlarım.
Selam ve dua ile.
M.S.A
 

GülünSanaAşkı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Nis 2012
Mesajlar
435
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Ve Aleykum Selam..
Allah sizden razı olsun..Emeğinize ve yüreğinize sağlık.Gecenin bu saatinde bana ümit verdiniz.Rabbimde umarım sizi tüm sıkıntılarınızdan uzaklaştırır.Hayatta her daim gülersiniz.En çaresiz anlarınızda çare gönderir size İnşAllah Rabbim..
Haklısınız sabretmemiz gerek.Sabrediyorum.Biliyorum ki her gecenin kavuştuğu bir sabahı vardır.Tıpkı her derdin sarılacağı bir dermanı olduğu gibi..
Allah razı olsun sizden..
İyi geceler.
 

melissa26

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,857
Tepki puanı
18
Puanları
36
Yaş
52
Ölüm ne güzelsin be gülüm
Tertemiz kılarsın, herşeyi, sakin sessizlik kaplar her yeri
Vazgecemediklerin kalmıştır, telaşın hiç kalmamıştır
Ne de güzelsin be gülüm...


Senin korkuna yaşanır bu hayat, hayat dediysem biraz bayat
Ölüm denince asıl yaşanan ana bak,Rahman sımsıkı sarılıyor, öününde ki sonsuzluğa bir bak!
Senden vazgecenler, yanına gelmeyenler ne o şaşırdın? senden korkuyorlar bak!
Yalnız başına çekilirmi bu hayat?? olmaz üzülme , asıl aşk ile bakan gözlere bak
Özlediklerin karşında, hani Resul der üzülürdün, hayali ile avunurdun,
Şems diye , diye avurtlarınca bağırırdın, ne duruyorsun sevdiklerin değil senden uzak
Ya merakın? hani evreni süsleyen , herşeyi bir güzel düşünen asıl evrenin sahibi?
İşte O'nunla dopdolusun muradına bak
(tesellimi bunlar? hani dost dediklerim? ugruna yandıklarım?)
Olmaz mı? Aç sineni çıkar kalbindekileri , yanına koy ama sınama sevdiklerini
Sınadım mı ki? (nedir diye meraklanma) ama merakımı kandırma!
Çare yok mu Rabbim? dünya gözüyle görmek mümkünü yok mu??hep mi ahirete bırakacagım??
Ne zaman uslanacaksın?! hesabı tutmayacaksın!
Şems gibi bir dosta sahiplenmeyeceksin!(eyvallah) ona da selam olsun
Garip ne zaman adam olacaksın? (hiç, tamam şaka yahu! )
Akan suyu bulandırma, içenleri usandırma, yat uyu ama davanı fazla sulandırma (tamam) anlatamam mı?
Anlatmaya zaman varmı? başla! Bismillahirrahmanirrahim ...(sensin sen, herşey senden,Rabbim özledim )
Özlemini bir düşünelim...
 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0

Çünkü tanımadan yargılamak çok kolay.



400932_440177936029859_390767609_n.jpg
 

Su-Eda

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Tem 2009
Mesajlar
5,725
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
40
“Cenab-ı Hak peygambere “HABİBİM!” diye hitab ettiğine göre.
İslam aşk ve muhabbet dinidir.”

Muhyiddin-i Arabi (k.s)
 

Sedaa_*

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2012
Mesajlar
2,150
Tepki puanı
6
Puanları
0
Yaş
25
Ne oldu canım?? Hani hayat dolu, mutluydun?? Hımm , biraz abdest al, iki rekat namaz, tamam rahatladın şimdi??
Yemin etme, yahu hayat dediğin nedir? Kapat gözlerini düşündüğünü önüne getir, istemediğini kaldır , sil gitsin, işte bu kadar basittir..
Daha dur, hayatın tüm güzelliklerini yaşamadın, can gözlüm, bilirim gecti değilmi??:a16:

Sorun ailemde... Ailem kapanmamdan hiç memnun değil. Bütün akrabalarım memnun olsa da...

Yok efendim sen niye kapandın, senin yaşın kaç başın kaç da kapanıyorsun, sen kapanmaktan ne anlarsın, aç başını...

Anlamıyorlar beni, beni namazdan da soğutmaya çalışıyorlar. Ne ablam ne babam ne annem, işine gelmiyorsa namaz kılmıyorlar. Eğer namaz için eve gitmek istersem, neden geliyorsun o zaman diyorlar...
 

VuSLaT_üL ŞéHaDéT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Tem 2012
Mesajlar
263
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
28
Sorun ailemde... Ailem kapanmamdan hiç memnun değil. Bütün akrabalarım memnun olsa da...

Yok efendim sen niye kapandın, senin yaşın kaç başın kaç da kapanıyorsun, sen kapanmaktan ne anlarsın, aç başını...

Anlamıyorlar beni, beni namazdan da soğutmaya çalışıyorlar. Ne ablam ne babam ne annem, işine gelmiyorsa namaz kılmıyorlar. Eğer namaz için eve gitmek istersem, neden geliyorsun o zaman diyorlar...
bacım sen sadece ALLAHA dayan ona tevekkül et..RABBİMİN izniyle yardım bulacaksın inşALLAH...ALLAH qüzel isimlerini zikret ve onlarında idayet bulması için için için dua et...dua ile vesseLam...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt