Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İçinden geçeni paylaş... (1 Kullanıcı)

Zindanda_Mahkum

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Nis 2012
Mesajlar
1,367
Tepki puanı
15
Puanları
88
Konum
Çerkezköy 59
yok be kardeşim kimse konuşmayınca sıkılırım be kardeşim bu arada bana yazdıklarını silebilirmisin kardeşim hastayım onu okuyunca moralim hepten bozulur sen sil olurmu??

İşte bu yüzden dedim silincek yazılar yazmamak için sen iyileş havadan sudan güzel şeylerden konuşalım yoksa silinen mesajlara kızan biriyim ama sen hastasın diye istisnasın :)
 

smyyes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
3,791
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
32
İnşaAllah yarın bursa sonra da istanbuldayım.
insanın memleketinden ağır basabilir mi İstanbul sevgisi ya:)
 

ahmet_99

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2007
Mesajlar
1,767
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Gönlü güzel kardeşm çevrimiçi olmuş, çok mutlu oldum.. :a12: İnş sıkıntısı da geçmiştir..
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
umutsuzluklarla ve hüzünle dolu…
güneşinden yoksun umut, bulutlar ardında
gökyüzü kapkaranlık ve biz burada ışıksızız
yollar aşılamaz türden, ufuklar bizden uzak....
 

sahaff

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Kas 2009
Mesajlar
276
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
''Dediklerine bakılırsa yeryüzünde aramışlar aramışlar, bir tek dilsiz kadın bulamamışlar..!''

Plautus
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,683
Tepki puanı
1,084
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com


Bismillahirrahmanirrahim
Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa hemen Allah'a sığın.
Çünkü O her şeyi işitir ve bilir.
(FUSSİLET/36)
 

ahmet_99

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2007
Mesajlar
1,767
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
herkese hayırlı geceler.. Allah'a emanet..
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
Bu yazıyı okurken, birden durun ve kendinizi düşünün. Şu anda ne yapıyorsunuz? Bu yazıyı mı okuyorsunuz? Aslında tam olarak bu yazıyı okumuyorsunuz, aklınızdan binlerce düşünce geçiyor ve tam olarak yazıya kendinizi veremiyorsunuz.

Beyniniz sadece bu yazı için çalışamıyor çünkü halen egonuz devrede ve kitap okumanın farkındalığını yakalayamıyorsunuz. Bu yüzden öncelikle beyninizi boşaltmaya çalışın, sadece kitabı okumayı düşünün. Egoyu devre dışı bırakın, ona durumların farkında olduğunuzu içinizden söyleyin. Daha sonra kitabı okumaya yönelin.
“Bir kızı öperken düzgün araba kullanan birisi, öpücüğe hak ettiği dikkati vermiyor demektir.” Albert Einstein

Farkındalık; Yaptığınız olay dışında, hiçbir şey düşünmemektir. Yani, yemek yiyorsanız sadece yemek yemeyi düşününün. Su içiyorsanız sadece su içmenin tadını alın. Sevgilinizle beraberseniz sadece bu mutluluğa odaklanın. Basit gibi mi görünüyor? Dünya üzerinde bunu yapabilen insan sayısı %1′in bile altında. Çünkü Ego son sürat çalışıyor.

Daha önceki yazılarımda Egonun tanımını yapmıştım ve onun ne kadar güçlü olduğunu defalarca dile getirdim. Bu seferde Farkındalık konusun da Ego karşımıza çıkacak. Ego sadece durup dururken bizi üzmekle yetinmeyecek aynı zaman da mutlu zamanlarımızda da karşımıza çıkarak. O anki mutluluğumuzu görmemizi engelleyecek fakat biz bu durumların farkına varabilirsek işte o zaman Farkındalığımızı kazanacağız. Farkındalığı başaran İnsanlar arasında Mevlana, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Nietzsche, Einstein gibi çok büyük insanlar var. Bunların dışında binlerce insan var. Fakat bu sayı dünya nüfusunun çok altında. Farkındalığı anlatırken özlü sözlere, hikayelere ve büyük düşünürlerin yazılarını da yer vereceğim. Şunu unutmayın ki her şey zihinde bitiyor. Bu dünya da iyi veya kötü diye birşey yok. İyiyi ve kötüyü biz belirliyoruz. Bizim için iyi olan başkası için kötü olabilir. Her şey zihnimizin yorumu. Ve her düşüncemiz dünyaya bir enerji yayıyor. Hayatımızı biz şekillendiriyoruz. Mutlu olmamız bizim elimizde, egoyu yenmemiz bizim elimizde. Sadece durumların farkına varabilmeliyiz…

Oyun
Yolda yürürken karşınızdan gelen birisi size omuz atıyor. Ve arkanızı dönüp ona baktığınızda sizin ona söyleyeceğiniz kelimeleri beklermiş gibi durduğunu görüyorsunuz. Yani size rahatsız etmek istiyor, siz ona ne söylerseniz söyleyin kesin yanınıza gelip dövüşmek için uğraşacaktır. İşte Ego burada devreye girecektir. Hemen sizi sinirlendirecek ve o durumda dövüşmeniz için gerekli her türlü ortamı hazırlayacaktır. Fakat siz arkanızı dönüp, “kardeş pardon” deyip geçerseniz işte o zaman Ego uzaklaşacaktır. Çünkü Ego sizden dövüşmenizi bekliyordu. Fakat siz sanki suç sizdeymiş gibi arkanızı dönüp Pardon dediniz. Karşıdaki kişinin sizin hakkında ne düşündüğünün hiçbir önemi yok. Sizi korkak olarak görebilir veya sizle dalgada geçebilir. Bunun hiçbir önemi yok. O kişi hasta, o kişinin kurtuluşu yok fakat siz gelişiyorsunuz. O kişi sizi asla anlayacak durumu gelemeyecektir. İsteseydiniz size omuz atan kişiyi dövebilirdiniz de! Ama bunu yapmadınız, sadece Pardon deyip geçtiniz. Bununla ilgili bir hikayeyi anlatalım;

Dünyaca ünlü ,,,,sör Muhammed Ali, sahilde yürüyüş yaptığı sırada dikkatini bir bayan çekiyor. Bayanın etrafında toplanan 3-4 kişi, kadını rahatsız ediyor. Bayan çaresiz şekilde hiçbir yere kıpırdayamıyor. ,,,,sör; kadının yanına gelip bir sorun olup olmadığını soruyor. Kadının çevresindeki erkekler bir sorun olmadığını ve Muhammed Aliye gitmesini söylüyorlar. Muhammed Ali çok rahat bir şekilde 3-4 kişiyi dövebileceğini biliyor. Dünya şampiyonu olmasından 2 ay sonra gerçekleşiyor bu olay ve halen formunda olduğunu biliyor. Karşısındakiler onun Muhammed Ali olduğunu bilseler saten muhabbete bile girmeden uzaklaşacaklar fakat farkında değiller. Peki ne mi yapıyor Muhammed Ali? Veya siz olsanız ne yapardınız? Büyük ihtimalle 3-4 kişiyi orada paketleyip hakkettikleri dersi verirdik diye düşünüyorsunuzdur fakat Muhammed Ali öyle yapmadı. Kadının etrafındaki erkeklerden birini yanına çağırıp, kimliğini gösterdi. Kimliği gören kişi, özür dileyerek diğer arkadaşlarıyla beraber uzaklaştı. İşte Ego bu oyunda da kazanamadı. Farkındalığı kazanmak hem kendimiz için hemde toplum için büyük bir şans. Büyük bir onur. Böyle büyük bir olgunluğa erişmek elbet de kolay olmayacaktır.

Farkında Olma Klavuzu

Buraya kadar olan yazılarda Egonun bize ne kadar zarar verdiğini ve yaşadığımız hayatı aslında kendimizin yönetmediği anladık. Şimdiye kadar olan süreçte yapmış olduğumuz hatalar ve pişmanlıklar aslında bizim Farkında olmadan yaptığımız durumlardan meydana gelmişti. Egonun katkılarıyla yaşadığımız o hayat, bizim hayatımız değil, o dönemde yapılan hataların cezasını biz çekmeyeceğiz. O kişiyle uzaktan yakından hiçbir ilişkimiz yok. O Robotdu ve sadece çevreden aldığı birikimlerle hareket etti, şimdi ise Farkındalık kazanacak ve yeni bir hayata başlayacağız…
Düşünceleri İzlemek

Kafamızdan milyonlarca düşünce geçiyor, saçma sapan görüntüler oluşuyor ve bazıları bizim geçmişimizle alakalı veya isteklerimizi yansıtan düşünceler. İçeriğinin hiçbir önemi yok! Önemli olan bizim dışımızda gelişmesi. Sizce beynimizin kontrolü bizde mi? Denemek çok basit. Geçmişte sizi üzen bir olayı şimdi hatırlayın, ve bu olayı bir daha düşünmeyeceğinizi veya düşünseniz bile üzülmeyeceğinizi zihninize söyleyin. Bakalım kabul edecek mi?
Zihin kabul etmeyecektir. Sürekli olarak aynı kaseti bize çevirecek ve yıllarca izlettirecektir. Bıkmayacak, durmayacaktır. Çünkü kontrol Egonun elinde ve onun istediği hayatı yaşıyoruz. Bu durumdan dolayı önce zihnimizi izlemeliyiz. Oturalım bir köşeye, bize ne gösterdiğine bakalım.
Zihnimizde oluşan düşünceler; hayata bakış açımızı,enerjimizi ve gelecek hayatımızı etkiler. Eğer biz zihnimizi kontrol altına alamıyorsak o vakit geleceğimizi de kontrol altına alamayız. Ego denilen varlığın(şeytan) olduğuna inanmamız için düşüncelerimizi izlemek yeterli olacaktır.

Zihnimizi izlediğimiz vakit anladık ki; Sürekli olarak olumsuz görüntüler oluşuyor. Bizim kontrolümüzde olmadığı için, bu düşünceler bize hayatın her anında gelebilir. En güzel zamanlarımızı bile negatife çevirebilir. O yüzden bu durumu ortadan kaldırmamız lazım. Bu durumu düzeltmek için benim en büyük önerim gülümsemedir
“Karanlık düşünce, utanç ve garez,
Hepsini gülerek karşıla kapıda
Ve buyur et içeri.” Mevlana Mesnevi 5. cilt- 3676

Gülümseme Egoyu devre dışı bırakmada etkili olacaktır. Yapmanız gereken, sizin zihninize giren düşünce, üzüntü duymanızı sağladı anda hemen gülümseyin. “Ego Seni Yakaladım, Kaçamazsın!” bu sözü ona içinizden söyleyin. Rahat olun, o üzüntüye,sıkıntıya sadece gülümseyin. Rol yapmayın, iç den gülümseyin. Unutmayın; Farkında olmadan yaptığınız hiçbir olay sizin suçunuz değil fakat Ego bu olayları size bağlayacak ve üzülmenizi isteyecektir. Bu durumun farkına varmalısınız. Onun kafanıza istediği düşünceyi sokmasına şimdilik engel olamayabilirsiniz ama ona gülümseyerek cevap verebilirsiniz. Emin olun rahatlayacaksınız ve Egodan güçlü olduğunuzun farkındalığıyla içinize bir rahatlık gelecek.

Sevgili Ego: “SEN KİM OLUYORSUN Kİ! SENİ BEN YARATTIM! SENİ YİNE BEN SİLECEM!”
Ona meydan okuyun, gülümseyin ve ona sıradaki en büyük acıyı göstermesini söyleyin. Kendi kendinize Egonuzla sohbetlere girin. Ve şunu unutmayın ki; Egonuzun sizin zihninize sokarak gösterdiği olayları siz kendi isteğinizle düşünürseniz asla üzülmezseniz.
Çünkü Farkında olarak yapılan şeylerde acı yoktur. En büyük acınızı düşünün şimdi. Size en acı veren olaya odaklanın.
Bu acının adına X diyelim. Bu X’i Ego sürekli olarak kullanıyor demi? Evet; O zaman yapmamız gereken X olayını incelemek. Belki çok büyük bir hatadan kaynaklandı X veya bir ihanet, Ya da aşk acısı veya güvenlerin boşa çıkması… Her şey olabilir; Bizim için önemli olan X olayını Egonun bizim hayatımıza sokmaması. İşte olayın kilit noktası burasıdır!

Şunu unutmayın, Ego bize canımızı sıkan görüntüyü bizi direk göndermiyor; Onun yaptığı, bizim kafamızdan geçen milyonlarca düşünce içinden bizi üzecek olanı anlaması. Bunun bizim sayemizde anlıyor.
Kafamızda yer alan düşüncelerden bazıları bizim tüm enerjimizi çekiyor ve üzülüyoruz, Ego da bu durumu keşfediyor ve kullanıyor. O zaman o olaya üzülmemiz lazım.
Kısacası demek istediğim Egonun bize gösterdiği görüntüler için Egoya biz yardım ediyoruz. Bizi üzün olaya X demiştik.
O zaman X’e üzülmezsek Egoda bize X’i dayatamayacaktır
. Aslında, Egodan tamamen kurtulduğumuz vakit kafamızda saten milyonlarca düşünce olmayacak sadece kendi istediğimiz olayları düşüneceğiz. Fakat şimdilik Farkındalığın başındayız.
Bu yüzden, bu tür bilgileri bilmeniz ilerisi için yardımcı olacaktır.
X’e Üzülmemek!

Egonun bizi vurduğu silah.
Genelde gücünü geçmiş olaylardan alır ve bize sürekli olarak hatırlatır.
Çünkü X bizim içimizde acıyı temsil eder. aklımıza geldiğinde üzülürüz,pişmanlık duyarız veya negatif bir his oluşur.
Ego ya X’in bize üzmediği ispatlayabilirsek, Ego bu seçeneği silmek zorunda kalacaktır. Peki X’i nasıl sileceğiz?

Üzülme! Dert etme can! Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan, yürüyebiliyorsan Ne mutlu sana! Elinde olmayanları söyleme bana. Elinde olanlardan bahset can! Üzülme! Geceler hep kimsesiz mi geçecek?
Gidenler dönmeyecek mi?
Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede Veya bir bahar sabahında karşına çıkmış Bil ki! Güzellikler de var bu hayatta Gel Git’lerin olmadığı bir hayat düşünebilir misin? “Hüzün olgunlaştırır” , “Kaybetmek sabrı öğretir” MEVLANA
Şu gerçeği öncelikle asla unutmamalıyız. X hangi olayı temsil ederse etsin; Geçmişte yaptığımız tüm olayların suçu bizim değildir.
Ego bu durumu bilmemizi istemiyor çünkü bilirsek üzülmeyeceğiz ve o başarısız olacak.

X dediğiniz olay bir başarısızlıkmıydı? Hata mı yaptınız? Beklediğiniz gibi gelişmedi mi olaylar? Bakın Albert Einstein size ne söylüyor:
“Hiç hata yapmamış bir insan yeni bir şey denememiş demektir.”

X dediğiniz olay sizi aldatan sevgiliniz mi? Çok büyük bir acınız var ve bu durumu kaldıramıyormusunuz?
“Kötü bir döneme girdiğinde ve her şey sana karşı gibi göründüğünde, bir dakika bile dayanamayacakmışsın gibi geldiğinde, SAKIN PES ETME ! Çünkü işte orası “gidişatın” değişeceği yer ve zamandır” Hz. Mevlana

X dediğiniz olay gelecek kaygısı mı? Hayatın zorluklarımı? Kredi Borçlarımı?
“Dileyin verilecektir.Arayın bulacaksınız,kapıyı çalın size açılacaktır,çünkü dileyen alır,arayan bulur,kapı çalınana açılır” (İncil – Luka 11/9)

“Ayağın kırıldı diye üzülme. Allah sana belki kanat verecek. Kuyu dibinde kaldın diye kırılma, belki oradan bile bir kapı açılır.” MEVLANA

Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde..Uzun uzun düşün..Ve hatırla yaratanını!.”ALLAH kuluna kafi değil mi?
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
Sözü süz de söyle..
Mânâyı inci gibi diz de söyle..
Yüzde söyle, gıybet olmasın..

Ukdeyi içinden çözde söyle, yapmasın yara..
Öyle bir söyle ki hoş gelsin yâre
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
2310.jpg

Siz hiç ağlarken güldünüz mü?

Ortada hiçbir şey yokken saatlerce ağladınız mı?

Sonra niçin ağladığınızı düşünüp gözyaşlarınızın o engin sularından bir cennet oluştuğunu gördünüz mü hiç?

Sizin canınızın sıkıldığı, hayata, insanlara, eşyaya kırıldığınız, incindiğiniz olmadı mı?

Her şeyden bıktığınız, hayattan hiçbir tad alamadığınız anlar olmadı mı hiç?
Dünyanın bile üstünüze geldiğini düşünüp, çatlayacak gibi olduğunuzda, bir köşeye çekilip saatlerce ağlayarak kendi gözyaşlarınızda boğulmadınız mı hiç?

Ve sonra;
Gözyaşlarınızın o engin sularında tam boğulurken…
Birden bire rahatlayıp huzur bulmadınız mı?
Hayata yeniden gelmiş gibi bir hisle bütün bu olumsuz düşüncelerinizin yerini sıcak, içten ve samimi bir tebessüm almadı mı?


Sadece bir gününüzü insanlara adayın ve çevrenizdeki insanlara dikkatli bir şekilde bakın.
Bu insanların kaçı hayata tebessüm ederek bakıyor?

Kaçı hayattan zevk alarak yaşıyor?
Kaçı mutlu?
İnsanlar maalesef tebessüm etmeyi unutmuş. İnsanlarımızın birçoğu en küçük şeyde birbirlerine kızar, bağırır, sinirlenir olmuş. Öfke potansiyeli en üst seviyeye ulaşmış. Oysa bizim kültürümüz tebessümü, insanlara tebessüm etmeyi, güler yüzlü davranmayı sadaka olarak değerlendirir.
Öyleyse bir soru daha:
Çevrenizdeki insanları mutlu ve güler yüzlü olarak mı görmek istersiniz; yoksa stres küpü olmuş umutsuz ve mutsuz olarak mı?
Başkasının acı çekmesinden zevk alan, sadist bir kişiliği olmayan her insan, birlikte olduğu insanların mutlu olmasını, tebessüm etmesini ister. Birlikte olduğu kişileri mutlu olarak gördüğünde kendisi daha da mutlu olur; yok eğer karşıdaki kişinin bir sıkıntısı varsa, mutsuzsa, onun sorununu halletmeyi ilk vazife olarak görür kendine.
Kolay değildir tebessüm edebilmek, hele günümüzde hiç kolay değildir. Bilim, teknik ve medeniyet devamlı ilerlerken; insanoğlu her geçen gün biraz daha unutuyor tebessüm etmeyi.
İnsanlar hep kahreder her şeye lanet eder olmuş ne yazık ki! Otobüste, trende, vapurda ve sokaklarda insanları güler yüzlü görmek neredeyse imkânsız olmuş. İnsanlarımız tebessüm etmeyi unutmuş.
İnsanoğlu her istediğine, hatta istemediğine bile, anında kavuşabilmesine rağmen neden mutsuz? "Medeniyet" ile "tebessüm" arasında yoksa ters bir orantı mı var? Bu da ayrı bir soru işareti...
Ne güzel, hayata tebessüm ederek bakanlara,
Ne güzel tebessümü sadaka olarak değerlendirip onu tüm insanlara dağıtanlara,
Ne güzel, birlikte olduğu insanlar arasında yalnız kaldığında bile tebessüm edebilenlere,
Ne güzel, tebessümü hayat felsefesi yapanlara,
Ne güzel, göz yaşlarında tebessüm saklayanlara ve
Ne güzel, tebessümü göz yaşında arayanlara…
 

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
Heryerde olmak gibi bir Dua'n varsa, gönüllere gir...Çünkü sevenler, sevdiklerini gönüllerinde taşırlar ...
Hz. Mevlana ...

Selam olsun tüm gönül dostlarına ...
Cumamız mübarek olsun ...
 

merveneva

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Mar 2012
Mesajlar
239
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Es selamü aleykum tüm kardeşlerime hayırlı sabahlar hayırlı cumalar. Çoktandır giremedim. Işlerimiz çok yoğun fazla mesai yapıyoruz. Herkes iyidir inşallah. ALLAHA EMANET OLUN KARDEŞLERIM SELAM VE DUA ILE.
 

TakeOne

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Eki 2008
Mesajlar
6,069
Tepki puanı
43
Puanları
48
Konum
Ankara
Ankaraya yağmur yağıyor, özlemişim yağmurda yürümeyi. :)
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
28
Puanları
0
Yaş
56
Konum
istanbul
Es selamu aleyküm ve rahmetullah..
Herkese hayırlı cumalar.
Dualarda buluşmak duasıyla inşaallah..
Hayırlı gÜNLER ..

Bu zamana kadar başımıza ne geldiyse,şaşırtıldığımız,bezdirildiğimiz ve yıldırıldığımız için geldi. Şaşırmayacağız,bezmiyeceğiz,yılmayacağız. Şaşırtırlar; şaşırmamanın devâsı zekâdır. Bezdirirler; bezmemenin ilâcı aşktır. Yıldırırlar; yılmamanın merhemi İMANDIR...


(N-F-K)
 

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
Hicretin en faziletlisi, Allah'ın sevmediği şeyleri terk etmektir ...
Hz.Muhammed S.A.V


Ve aleyküm selam gönlü güzel kardeşim :)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt