Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hocalı Katliamı 26 Şubat 1992‏ (2 Kullanıcı)

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD de Türk öğrenciye soykırım ödevi!

08 Ocak 2010
New York'ta bir okulda Türk öğrenciden Ermenilerin iddialarını destekleyen bir ödev hazırlaması istendi.
ABD'de New York'un Manhattan semtinde bulunan bir lisede okuyan Türk öğrenciden, "Dünya Tarihi" dersinde, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını destekleyen bir ev ödevi hazırlaması istenince, öğrencinin ailesi hem okul yönetimine itiraz mektubu yazdı, hem de New York Başkonsolosluğu'na başvurdu.

Ailenin okul yönetimine yazdığı mektupta, ev ödevinin tamamen yanlı olduğu, ödevde ve ilgili okul kitabında konuyla ilgili verilen kaynakçaların tarafsız olmadığı belirtilerek, söz konusu iddiaları reddeden ve tarafsız bir görüş açısı sunan kaynakçaların neden yer almadığı sorusu da yöneltildi.

Mektupta, okul yönetiminin 1915 olaylarını tarafsız şekilde değerlendiren referanslara ve akademisyenlerin kitaplarına başvurması gerektiği vurgulandı.

Bu arada öğrenci, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının doğru olmadığını nedenleriyle anlatan ev ödevini öğretmenine verdi.

Aile ise New York Başkonsolosluğu'na da başvurarak durumla ilgili yetkilileri bilgilendirdi. Başkonsolosluk yetkilileri de derhal okul yönetimiyle temasa geçtiler.

Yetkililer, New York ve çevresindeki okullarda bu tür durumlarla karşılaşan Türk öğrencilerin ailelerinin durumdan kendilerini, "tcbknybroadviewnet.net" e-posta adresi üzerinden haberdar etmelerini, ABD'nin diğer eyaletlerinde benzer durumlarla karşılaşan velilerin de Türk Başkonsolosluklarına başvurmalarını istediler.

Amerikalı öğrencilerin yer aldığı bir sınıfta tek Türk olan öğrenciye, diğer Amerikalı öğrencilerle birlikte verilen ev ödevinde, öğrencilerden önce internet üzerinde 1915 olaylarına ilişkin tamamen Ermeni iddialarını savunan ve yaşlı Ermenilerle yapılan kısa röportajları içeren bir video filmi izlemeleri, ardından da Ermeni iddialarını destekler şekilde sorulmuş detaylı sorulara yanıt vermeleri isteniyor.

New York'ta 1996 yılından beri devlet liselerinde "Dünya Tarihi-Küresel Tarih" dersinde, Birinci Dünya Savaşı kapsamında 1915 olayları, Ermeni iddialarını destekleyen bir perspektiften verilerek okutuluyor ve okul kitaplarında
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
eger uzerinde Allah"ın indirdikleriyle hükm edilip, Allah"ın şeriatı uygulanacaksa Allah tekrar o toprakları almayı nasip etsin...eger aksi olucaksa ermenide olmuş, azeride olmuş, arapta olmuş bu toprak bnir degeri yoktur...müslumanın vatanı üzerinde Tevhid sancağının yükseldiği yerdir...
 

TakeOne

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Eki 2008
Mesajlar
6,064
Tepki puanı
38
Puanları
48
Konum
Ankara
Siyonist ermenileri boykot ediyorum. Allah onları kahru perişan etsin. Hayatını kaybeden kardeşlerimizi rabbimiz cennetleriyle ödüllendirsin. Rabbimiz islama ve müslümanlara yardım etsin. Allahu Ekber.

Allahın rahmeti sonsuz, azabı ise çok çetindir. Allah adaletini tamamlayacaktır.
 

İLK VAHİY

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 May 2009
Mesajlar
619
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.tevbequran.com
Onlar şu zamana kadar gündemde tutmayı başarıyorlar asılsız iddaalarını...
Biz ise gerçek olan zulmü yaşanmış katliamı küller içine gömüp unutturuyoruz.
Bir kişi iki kişi kaç kişi olursa olsun her şekilde canlı tutmalı.Gerçekler her an yaşatılmalı.
Nerdeyse çoluk çocuk zavallı ermeniler diye ağlaşmaya başladık.Nedir bu böyle?
Onlar politikalarına yandaşlar toplarken bizleri nasıl kendi saflarında yer aldırttırırlar.İnanamıyorum!
İslami forum siteleri çok güzel fırsat esasen.Konular sık sık işlenmeli.Varsın aynı konudan birden fazla açılsın.Olsun...Başımızı kaldırıp etrafa bakmalı ,göremeyenlere de göstermeli.Uyuşmuşluk,kanıksamalar,kendi kendinin boynunu vurmalar bunlardan silkelenmeli,uyanık olanlar tepki de alsa silkeleme vazifesini üstlenmeli.
Dostu düşmanı ayırt edemeyen toplumlar hezimete mahkumdurlar.
Tüm müslümanların şuurlarına katık ,imanlarına bereket olsun.
Selam ve dua ile...
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
HOCALI Katliamının Yıldönümü.

26 Şubat 2010
Bugün, Hocalı katliamının17.inci yıldönümü. 1992'de, Azerbaycan'ın Hocalı kasabasında Ermenilerin yaptığı katliamın yıldönümü bugün. Katliamının kurbanları törenlerle anıldı.
1991 yılında Azerbaycan Parlamentosu’nun halktan gelen baskılar karşısında Dağlık Karabağ’ın özerk bölge statüsünü ilga etmesine karşılık Dağlık Karabağ Parlamentosu bir referandum düzenleyerek cevap vermiştir. Çoğunluğu Ermenilerin oluşturduğu bölgede referandum sonucunda Dağlık Karabağ Parlamentosu bağımsızlığını ilan etmiştir. 1992’de Sovyet birlikleri de bölgeden çekilmiştir.
hocali-katliami.jpg

Hocalı’da gerçekleştirilen katliama giden süreçte, Ermenileri Rusların desteklediği yönünde ciddi bulgular bulunmaktadır. Ermeni gönüllülerden oluşan silahlı gruplar Karabağ’a yerleştirilmiştir. Ardından Gorbaçov, 25 Temmuz 1990’da yayımladığı bir kanun ile SSR (Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti) kanunları dahilinde olmayan silahlı grupların kurulmasını yasaklamış ve kanunsuz olarak saklanan silahlara el konulmasını sağlamıştır. Bu kanunla birlikte Azerbaycan’ın bütün bölgelerinde av silahları da dahil olmak üzere silahlar toplanmış, Dağlık Karabağ’da ise bu görev Rus askerleri tarafından yerine getirilmiştir. 1990 yılının Ağustos ve Eylül aylarında Ermeniler saldırılarını doğrudan Azerilere yöneltmeye başlamışlar, otobüs baskınları, yol kesme gibi terör eylemlerine kalkışmışlardır. 1990 yılı başlarında yaklaşık 186 bin Azeri, Ermenistan’dan Azerbaycan’a gitmeye zorlanmıştır. Ekim 1991’de ilk Azeri köyü Ermenilerce ele geçirilmiştir. Hocalı Katliamı, Rus askerlerinin desteğiyle 25–26 Şubat 1992’de Hocalı’ya ulaşan Ermeni kuvvetlerince gerçekleştirilmiştir. Rusya olaylarla ilgisinin olmadığını iddia etse de, Rus ordusuna ait 366. alayın 1991’in sonbaharından beri Ermenilerin safında savaştığı, alaydan kaçan dört askerce doğrulanmıştır.


10 bin nüfuslu Hocalı’da olaylar sırasında yaklaşık 3.000 Azeri bulunmaktaydı. Saldırıda ölenler hakkında verilen resmi rakam 613 kişi olmakla birlikte, katledilen toplam Azeri sayısının 1.300 kişi olduğu söylenmektedir. Saldırılar sırasında Hocalı’da yaşayan Ahıska Türkleri de evlerinde yakılarak öldürülmüştür. Kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller katledilmiştir. Katliamın ilk gecesinde sekiz aile bütün fertleriyle öldürülmüş, 700’den fazla çocuk anne ya da babasını kaybetmiştir. Yaralılar ise 1.000’in üzerindedir. Katliama tanık olan bir gazeteci, yaşananları şu şekilde aktarmaktadır:

“Dağlık Karabağ’ın Hocalı kentinin düşüşünü bir gün boyunca yaşadım. Görüntülerle belgeledim ve video çekimleriyle bir günde 1.300 Azerbaycan Türk’ünün Ermeni çetecilerce öldürülüşünü bütün dünyaya duyurdum. Hocalı katliamı anlatılamaz bir vahşetti. Azerbaycan yönetimi ve Cumhurbaşkanı Ayaz Mütellibov, olayı dört gün boyunca kamuoyundan gizlemeye çalıştılar. Bütün Azerbaycan şok olmuştu. Ermeni bıçaklarından, kurşunlarından kurtulmayı başaranlar; kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar karlı dağlarda tipi altında Agdam’a gelmeyi başardıklarında çoğunun ayakları donmuştu. Bazılarının ayakları ise kangrenden dolayı kesilmişti. Ermeniler vahşetin her türlüsünü sanki ibret olsun, örnek olsun diye yapmışlardı. İhtiyar dedelerin, yaşlı anaların yüzleri jiletlerle doğranmış, genç kadınların göğüsleri peynir gibi kesilmiş, bebeklerin kafa derileri yüzülmüştü. Hocalı ile Agdam arasındaki 12 kilometrelik orman boyunca cesetler dizilmişti.”

Gelişmelere seyirci kalan BM ve Batılı devletler, Ermenilerin yaptıkları katliamlara ve işgal hareketlerine ciddi bir tepki göstermemişlerdir. Ermenilerin Mayıs 1992’de Nahçıvan’a saldırmalarından sonra Türkiye 1921 Kars Anlaşması çerçevesinde bölgeyi korumak için askerî müdahalede bulunabileceğini açıklamıştır. Uluslararası toplum, ancak Ermenilerin nüfusu 60 binden fazla olan Kelbecer’e saldırmasıyla harekete geçti. BMGK, 822 sayılı kararı ile Ermeni kuvvetlerinin işgal altındaki topraklardan çekilmesini istedi, ancak bu sonuç vermedi. Kararın ardından AGİT bünyesinde arabuluculuk çalışmaları başlatıldı.

1994 yılında iki taraf arasında ateşkes ilan edilmiştir. Savaş sonrası çözüme kavuşturulamayan bir diğer sorun da, ülke içerisinde yerinden edilen ya da sığınmacı durumuna düşen bir milyon civarı Azeri’dir. Bunların büyük bir çoğunluğu Azerbaycan sınırları dahilinde yaşamaktadırlar. Azerbaycan nüfusunun %10’undan fazlası ülke içinde yerinden edilmiş sığınmacılardan oluşmaktadır ki bu, kişi başına dünyada yerinden edilmiş en büyük nüfus hareketlerinden biri anlamına gelmektedir. Bu insanlar hâlâ Ermenilerce işgal edilen topraklarda bulunan evlerine geri dönmeyi beklemektedirler. Azerbaycan Cumhuriyeti’nde yaşadığı yeri terk etmek zorunda kalan veya başka ülkelerden Azerbaycan’a gelen Azerbaycan vatandaşları, Azerbaycan hükümeti tarafından “göçkün” olarak adlandırılmaktadır. Sorunlarına hâlâ kalıcı çözümler bulunamayan göçkünler; mesken, iş, yiyecek, sağlık, eğitim ve can güvenliği gibi birçok sorunla karşı karşıyadırlar. Bu kişiler Bakü ve çevresinde, zor koşullar altında çadırlarda, barakalarda, okul ve yurtlarda, pansiyonlarda, dükkanlarda, yük vagonlarında, hatta yol kenarlarında yaşam mücadelesi vermektedirler.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53


akıncı o zaman bu zamandır
-bu zamandır-
zulmün dumanı tüten yerde
akıncı o zaman bu zamandır
-bu zamandır-


"ne uzlaşma, ne teslim
ne hiçlik
yalnız mutlak fikirde birlik
yalnız mutlak fikrin iktidarı"



dehşetin soluğu er ya geç
silinir hıncın gökgürültüsünde
ışık sütunlarından kurulur hayat
bilinir "yaşanmaya değer hayat"
sönük kalır deyişler:
ufuk açan leyla
dağlar delen ferhat...
ve silinir ne varsa
unutulmuş insanlıktan.
kanım yoluna... harcına kanım



moro dağları başkaldıranlar
bu manayı yaşatanlar:
bırak haksıza boyun eğeni
sıcak odalardan seyretsin
soğuktan ciğeri delinenleri
açları, çıplakları
unutsun ipe çekilenleri
kurşunlananları...

malı azalmasın onun
teni incinmesin tek.



bırak karışmayıp seyredeni
candan geçen gelsin safımıza
kavga kaçkını
fistan giysin dolaşsın...

gizli inançsız için değil
kılıçların gölgesindeki yer.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Ermeni Katil İşkenceyi kitabında gururla anlattı

hocalimberwwweee.jpg


'Askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Başından sinesinden ve karnından derisini soydum!' Bu bir korku filmi senaryosu değil, gerçek!

Bu anlatılanlar bir korku filmi senaryosu değil...20 yıl önce, Hocalı'da, dünyanın gözü önünde işlenen akıl almaz bir cinayetin öyküsü...

Ermeni askerlerinin Hocalı katliamı sırasında korkunç bir olay yaşandı. Ermeni doktor Zori Balayan, Azeri bir çocuk üzerinde akıl almaz bir deney yaptı. Çocuğun derisini diri diri yüzdü.
Zori Balayan, vahşi deneyini tıbbi bir titizlikle gerçekleştirdi. Notlar aldı, derisi yüzülen bir insanın ne kadar yaşadığını hesapladı. Sonra, dünyada belki ilk kez kendisinin yaptığı bu cani deneyin sonuçlarını, hiç çekinmeden kitabında yazdı.
Azeri doktorun sözünü ettiği kitabın adı, Ruhumuzun Canlanması... İnterpol tarafından kırmızı bültenle aranan Zori Balayan, o işkenceyi kitabında gururla itiraf ediyor.

"Askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Başından, sinesinden ve karnından derisini soydum. Saate baktım, Türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü. Türk çocuğuna yaptığım bu işkencelerden dolayı kendimi rahatsız hissetmedim. Ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlandı... Akşam aynı şeyi üç Türk çocuğuna daha yaptık."

Ermeni doktorun akıl almaz deneyini, azeri meslektaşı Profesör doktor Mubariz Allahverdiyev duyurdu dünyaya. Allahverdiyev, Azerbaycan Üniversitesi Tıp Fakültese'nde anatomi uzmanı...
Katliam günü bütün ailesi Hocalı'daydı. Haberi alır almaz Bakü'den Hocalı yakınındaki Ağdam'a gitti.
Yaralıları, işkenceyle öldürülen 613 cesedi tek tek gözleriyle gördü.

Mubariz Allahverdiyev, uzmanlığı gereği sürekli kadavralarla çalışıyordu. Ancak o gün gördüğü cesetler karşısında, o bile dehşete düştü.

Allahverdiyev, Ermeni doktorun yargılanmasını talep ediyor. Çağrısı, bütün dünyaya...
Tek isteği, hayvanlara bile reva görülemeyecek bu işkencenin cezasız kalmaması...


KANAL 7

 

salavatqetir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eki 2010
Mesajlar
1,596
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
31
Bir Ermeni Öldüğünde '' HEPİMİZ ERMENİYİZ'' Diyenler.
Bugün Hocalıda 613 Cana kıydığınız Gün,
Öyleyse ŞİMDİ HEPİNİZ KATİLSİNİZ...!!!
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt