İş yerinde patronundan bir aferin almak için türlü çabalar gösteren çalışan bayanlar, aynı çabayı beylerini mutlu etmek, beyinin bir iltifatını kazanmak için gösterseler, o ev güllük gülistanlık olur. Aynı şey beylerin tarafında da farklı gerçekleşmekte, çalıştığı iş yerinde karşılaştığı hanımlara gösterdiği nezaketin, kibarlığın, komplimanın dörtte birini evdeki hanımına gösterse, hanımının saygı ve sevgisini daha çok kazanırdı herhalde…
Evet, gerçekten de bizim ve çocuklarımızın hizmetiyle, evimizin düzeni, tertibi, temizliğiyle, ilgilenen hatta sıkıntılara göğüs germekte hep bizimle olan hanımlarımız, dışarıdaki bayandan çok daha fazla ilgi ve nezakete layık
şimdi kafamı biraz toparladım hamd olsun.bakınız kardeşim biz patrondan aferim almak ,iltifatlarını kazanmak için çalışmadık.siz ne yazdığınızı veya nerden ne kopyaladığınızı farkındamısınız?siz ne demek istiyorsunuz?bence iyi okuyun.kızmayın diyorsunuz ama kızmıcak gibi değil ki.tamam bayanlar çalışmasın ama kalkıpta yok aferin almak yok iltifat almak ne kadar çirkin.
yok evde oturan bayanlar daha çok ilgiye nezakete layık.iyi çıkarın çalışan bayanları asın meydanda, layık değilsiniz hiçbir şeye diye.
siz sabahın saatinde kalkıp işe gitmeyi ,akşama kadar çalışmayı ,evde bıraktığınız çocuğunuzu düşünerek ağlamak kolay mı sanıyorsunuz.siz genelleme yapıyorsunuz bunada hiçmi hiç hakkınız yok.saygı duyun duymayın hiç önemli değil.
Bakın Sizin Koyduğunuz resimde 'ALLAH KULUNA KAFİ GELMEZMİ' diyorsunuz. Buna inanın bir insan nasıl rızkından endişe eder.?
Hem istihdam olarak siz orada olmasanız, işsiz gezen evine değil soğan, ekmek bile götüremiyen bir erkeğin orada istihdam edileceğinin farkındamısınız. Sizce bir aileden iki kişi çalışırken, diğer bir ailede her ikisininde işsiz kalması sizce ne kadar vicdani.
Evet bakacak kimsesi olmayan, kadınların, kadınlar arasında örtülü olarak çalışmasına izin verilmiş. Eğer bunuda bulamassa erkekler arasında çalışabilir oda örtülü vegayet ciddi bir şekilde, olmalı , hergün hal hatır sorarak, şakalaşarak değil.
Bakın Muhammed bin Kutbuttini izniki hazretleri Evlilere rehber kitabında bir hadise anlatıyor.
Adamın biri sefere gidicek. Hanımına soruyor, Sana ne kadar erzak bırakıyım diye.
Kadın cevaben , - Ne kadar yaşayacak isem o kadar bırak diyor.
Adamcağız.. - ne kadar yaşayacağını nereden bileyim diye sorunca
Kadın - O zaman benim ne kadar yaşayacağımı bilene bırak diyor.
Adam sefere gidiyor. Tabii komşu kadınlar boş dururmu. Merak ya...
Beyin ne kadar erzak bıraktı diye soruyorlar.
Kadının cevabı manidar...
O RIZIK VERİCİ DEĞİL RIZIK YİYİCİDİR.......
Şunu sormak istiyorum . Biz böyle tevekkül ettikte Rabbimiz bizi açmı bıraktı..?
Allahü teala rızka kefilim buyuruyor. Ama imana kefil değil
