Esselamu aleykum,
Değerli kardeşlerim herkesler fikirlerini güzelce yazmış,herkesde kendi fikrinin doğru olduğunu düşünüyor ne hoş

,kimisi diyor zaruret,kimisi diyor mecbur kaldım,kimisi diyor ayakta durmak gerek ve kimiside diyor ki evde oturmalı, bizi ilgilendiren daha doğrusu beni ilgilendiren islami kısmı yani dinimize uyuyormu,Kur-an ve sünnete göre doğrumu kadının çalışması,Peygamber efendimiz (s.a.v) bir kadına pazarı denetleme görevi vermiştir,ancak kadın yaşlıdır ve ayrıca başından ayak tırnağına kadar kapalıdır bu kadın,bütün görevi pazar kurulduğu zaman pazarcıların sattığı meyve sebzenin tazeliğini ve fiyatını takip etmektir,Peygamber efendimizin hanımlarından Zeynep anemizde (R.a) evde EL İŞLERİ yaparmışlar ve o yapıp sattıkları ilede sadaka dağıtır fakirlere yardım edermişler,Benim abimin hanımıda buna benzer bir şey yapıyor havlu işliyor evinde az da olsa eşine yardım ediyor kazancı ile,bazı arkadaşlarım var asgari ücretle geçinip çocuk okutuyorlar,bazı arkadaşımda varki hanımı ile beraber çalıştığı ,evide kendinin olduğu halde borç içindeler yani BEREKET meselesi,ben şunu demek istiyorum ki bir kadın bana göre karaçarşaf dediğimiz cilababın içinde olmadığı müddetce tesettürlü değildir,diğer türlü gördümmü bana kapalı gelmiyorlar,bu halde erkeklerin içinde oldukları müddetcede başkalarını etkilemeleri içten bile değil,şuana kadar tesettürlü veya tesettürsüz çalışanların çalışma sebeplerini kur-an veya sünnette bulamadık ,aslında konu yine dönüp dolanıp laikliğe gelecek diye korkuyorum,Allah-u teala erkeği kadına üstün kıldığını belirtmiştir kur-an da,kadının yerinin evi olması gerektiğide peygambr efendimiz ve sahabe hanımlarının ve hatta son 100 yıl evveline kadar ecdadımızın da bir sünnetidir kadının evinde olması,kadın ne zamanki erkek içine çıkarıldı,işde o zaman fitne uyandı,kadın istediği kadar namuslu ve kapalı olsun ki;bizim bütün kardeşlerimiz elhamdülillah öyledirler,erkek o kadından birşekilde etkilenir,yaradılışı gereğidir bu vede şeytanın elindeki en büyük silah gereğidir bu,peki kardeşim buraya kadar anladıkda bundan sonra ne olacak bu düzen,bir bakın yaşam alanlarımıza değerli kardeşlerim,kaç kişi dinini yaşıyor,birbirine maruf yapıyor,birbirinin eksiğini açığını kapatıyor,eskiden namaz kılan damat aranırdı şimdi evi arabası olan adamın içkisi erkek işi kumarı olur bazı başka kadınlara düşkünlüğü ise övgü meslesi erkek damat oldu,belki abarttım biraz !!! bu zaman asrı saadet olmadığı gibi Peygamber efendimizde (s.a.v) bizi yönetmiyor,bizi yönetenler bu zamana kadar açılmamız saçılmamız için çalıştılar,zinanın,içkinin,kumarın serbest vede hatta teşvikli olduğu bir ülkede bu konuları nekadar konuşursak konuşalım BOŞ,Allah (c.c) O eski zamanlardaki kıtlıklara rağmen kadınların çalışmadıkları dönemdeki bereketi artıkvermiyor bize çünkü haketmiyoruz,babam anlatırdı ''Annenle kaçgün bir domatesi bölüştük yedik'' diye,şimdi başımızda Allahın izni ile diye konuşmalarını yapan reisler var bacılarım rahatca kapalı gezsin diye uğraşıyorlar ama nerdeeeeeeeeee,hala bazıları cehennemin sıcağını hissedemiyor yanaklarında,şimdi bizlere düşen birey olarak,eski değerlere sahip çıkmak,eş seçimlerinde titiz olamak,bi kere namaz kılmıyorsa evlenme onla,evlenirken çok masrafa sokup insanları ezdirtipde ben bunu almalıyım mecburiyeti ile borca sokturmamak,bi evlenelim sonra düzelir hayatımız deniyor hiç düzelmiyor 10 sene borç öde sonra,şimdi bize düşen tesettürümüze sahip çıkmak,dinimizin emirlerine sahip çıkmak,gelirlerimizi savurmamak,insan nefsini şımarttıkca istekler bitmiyor,birini yerine getirdinmi nefsin emirlerinden diğerini istmek için şımarıyor,bu yazdıklarımın çoğu yeni evlenecek olan ve çalışmayanlar içindi,çalışan kardeşlerime gelince,bir erkeğin kalbinden ne geçtiğini hanginiz ne biliyor,bu kadar rahatca çalışabiliyorsunuz,belki akşam evde kur-an okuyor svap kazandığını sanıyorsun ama belkide gündüz akşama kadar kaç kişiyi günaha sokuyorsun,bakmasınlar kardeşim diyenleride duyuyorum,baktırtma kardeşim,mecbur kalıpta çalışanlara diyecek birşeyler bulamıyorum,kocası terk etmiş kadınlarımızda var,peki kardeşim sen evlenirken eşine sordunmu ,namazı,orucu,farzı,sünneti,veya hut hangimiz soruyoruz,o vicdansızın o sormadığın Allahından korkusu olsaydı gitmezdi,ve en kötüsü hep konuşuyoruz hiç kimse bir şey yapmıyor yada ders almıyor,çünkü aslında hatalarıda olsa nefis hemen boşver bu dengesizi ne dediğini bilmiyor u pat diye yapıştırıyor sineye,kendi kendimize düşmanlık ediyoruz,bana ne avrupadan bana ne batıdan bana ne onlardan ben kendimi bildikten sonra,hangimiz böyle diyebiliyoruz ki,yada kaçımız grçekleri görüyor,kaçımız asrı saadeti gerçekten arzuluyor,hadi bir şeyleri değiştirelim bu değiştireceğimiz şey kendimiz olsun,30 yıldan sonra ben kendimi değiştirdim ama bana pahalıya mal oldu,size mal olmasın,kimsede suç aramayalım asıl suçlu o hallere sebep olan bizleriz...
Bu nedenle kimseyi suçlamıyorum,çalışanda,çalışmayanda sebeplerini düşünsün,başkasında bir hata aramadan evvel gerçekten mecburmu,yoksa sıkıntıya gelemiyormu,iki dilim aşım fazla olacak diye birşeyleri feda etmek gereklimidir.
Selametle kalınız...