RE: Dünyaya geliş gayesinin anahtarı
Âmin ecmain İnşAAllah abi;
ben de sürekli baktığım sözlükten alıntı yaparak yayınlıyorum konumuz bu değil ama olsun bilgi sonsuz denizdir...
RESÛL:
1. Yaratılışı, huyu, ilmi, aklı ve her bakımdan zamânında bulunan bütün insanlardan üstün olan ve yeni bir din ile gönderilen peygamber.
Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:
Resûl size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allahü teâlâdan korkun. Çünkü Allah'ın azâbı çetindir. (Haşr sûresi: 7)
Allahü teâlâ Âdem aleyhisselâmdan beri her bin senede bir resûl vâsıtasıyla insanlara bir din göndermiştir. Son resûl Muhammed aleyhisselâmdır. O'ndan başka peygamber gelmeyecektir. O bütün insanlara peygamber olarak gönderilmiştir. (Abdülhakîm bin Mustafâ)
Allahü teâlânın, resûlleri vâsıtasıyla bildirdiği emirlerin, bilgilerin herhangi birine inanmamak ve şüphe etmek küfürdür. Çünkü resûle inanmamak veya îtimâd etmemek, resûle yalancı demek olur. Yalancılık kusurdur. Kusurlu olan peygamber olamaz. (Seyyid Abdülhakîm Efendi)
Cenâb-ı Hak, bütün insanlara, sayılamayacak kadar çok nîmet, iyilik vermiştir. Bunların en büyüğü ve en kıymetlisi olarak da, resûller ve nebîler (aleyhissalevâtü vetteslîmât) göndererek ebedî seâdetin yolunu göstermiştir. (Hâdimî)
2. Elçi, haberci.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Onlara o şehir (Antakya) halkını misâl getir. Hani oraya (Îsâ aleyhisselâmın) resûller gelmişti. Biz o zaman kendilerine iki elçi göndermiştik de onları tekzîb etmişlerdi, yalanlamışlardı. Biz de bir üçüncü ile bunları takviye etmiştik de "Hakîkat, biz size gönderilmiş elçileriz" demişlerdi. (Yâsîn sûresi: 13,14)
Allah c.c. emanet ol abi...B)
Ve Aleyküm Selam abierdal yazdı:
SELAMIN ALEYKÜM FERİT KARDEŞ ...
KANDİLİNİZ VE CUMANIZ MUBAREK OLSUN..
AÇIKLAMALARINIZA TEŞEKKÜR EDİYORUM...
BU HUSUSLA İLGİLİ DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ AÇIKLAMASINI SUNMAKLA YETİNECEĞİM...ALLAH'A (c.c.) EMANET OLUNUZ...
RESUL:
Sözlükte “risalet görevini yerine getiren elçi” anlamına gelen resul, dinî literatürde, Allah tarafından yeni bir kitap ve yeni bir şeriat ile bir topluma veya bütün insanlığa gönderilen kimsedir. Buna mürsel de denir. Çoğulu rusüldür. Rasûl kelimesinin kökü olan “risl”, yumuşaklık ve kolaylık üzere göndermek veya yumuşaklıkla yürümek ve yol almaktır.
Resul kavramı nebi kavramına oranla daha kapsamlıdır. Zira her resul aynı zamanda bir nebidir. Fakat her nebi bir resul değildir. Hz. Muhammed hem resul hem de nebidir. Çünkü o müstakil ve mükemmel bir din olan İslâm ile onun hükümlerini ihtiva eden Kur’ân’ı getirip açıklamıştır. Resul kelimesi bazen melekler için de kullanılmıştır. Her resul insanları irşad, ıslah ve hak yola davet etmek için kendi kavminin dilini konuşacak şekilde gönderilmiştir. Şu âyet de bu hususu ifade etmektedir: “(Allah’ın emirlerini) onlara iyice açıklasın diye her peygamberi yalnız kendi kavminin diliyle gönderdik. Artık Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. Çünkü O, güç ve hikmet sahibidir.” (İbrâhim, 14/4) (İ.K.)
Âmin ecmain İnşAAllah abi;
ben de sürekli baktığım sözlükten alıntı yaparak yayınlıyorum konumuz bu değil ama olsun bilgi sonsuz denizdir...
RESÛL:
1. Yaratılışı, huyu, ilmi, aklı ve her bakımdan zamânında bulunan bütün insanlardan üstün olan ve yeni bir din ile gönderilen peygamber.
Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:
Resûl size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allahü teâlâdan korkun. Çünkü Allah'ın azâbı çetindir. (Haşr sûresi: 7)
Allahü teâlâ Âdem aleyhisselâmdan beri her bin senede bir resûl vâsıtasıyla insanlara bir din göndermiştir. Son resûl Muhammed aleyhisselâmdır. O'ndan başka peygamber gelmeyecektir. O bütün insanlara peygamber olarak gönderilmiştir. (Abdülhakîm bin Mustafâ)
Allahü teâlânın, resûlleri vâsıtasıyla bildirdiği emirlerin, bilgilerin herhangi birine inanmamak ve şüphe etmek küfürdür. Çünkü resûle inanmamak veya îtimâd etmemek, resûle yalancı demek olur. Yalancılık kusurdur. Kusurlu olan peygamber olamaz. (Seyyid Abdülhakîm Efendi)
Cenâb-ı Hak, bütün insanlara, sayılamayacak kadar çok nîmet, iyilik vermiştir. Bunların en büyüğü ve en kıymetlisi olarak da, resûller ve nebîler (aleyhissalevâtü vetteslîmât) göndererek ebedî seâdetin yolunu göstermiştir. (Hâdimî)
2. Elçi, haberci.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Onlara o şehir (Antakya) halkını misâl getir. Hani oraya (Îsâ aleyhisselâmın) resûller gelmişti. Biz o zaman kendilerine iki elçi göndermiştik de onları tekzîb etmişlerdi, yalanlamışlardı. Biz de bir üçüncü ile bunları takviye etmiştik de "Hakîkat, biz size gönderilmiş elçileriz" demişlerdi. (Yâsîn sûresi: 13,14)
Allah c.c. emanet ol abi...B)