Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

ALLAH'ım İsrail'i Kahhar isminin tecellisi adına kahreyle (1 Kullanıcı)

cemcemil

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Şub 2011
Mesajlar
177
Tepki puanı
1
Puanları
16
Yaş
33
SİYASİ PARTİLERİ ve liderleri hedef göstermeyin sadece chp yapmadı bunları one münit diyip 1 hafta sonra israili OECD ye kabul ettik hiç mi düşünmediniz neden tükürdüğümüzü yaladık diye başımızda dini bütün birileri var diyoruz ama sadece laf üretiyoruz gerçek Allah tan korkan ahmet mahmut ünlünün dediği gibi ne israil ne amerika dinler müslümanlar orda eziyet görürken o yolda ölmektende öldürmektende çekinmez ama şimdi sadece laf üretiyoruz kim başa gelirsede bu böyle gidecek oradaki müslümanlaıda kafalarına göre ezicekler diyeceksniz kaç kişi kabul edicek böyle bir durumu koca ülkede ordaki insanları zulumden kurtarmak için savaş gerekiyorsa peşindende bu iş için ülkenin %10 ben varım bu işte diyorsa o %10 karşısına Allah izin verdikten sonra dünya bile karşısında duramaz dişimizi gösterelim kafirler zaten korkaktır ve zulüm biter en azından müslümanlara yakışı bir davranışta bulunmuş oluruz
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
SİYASİ PARTİLERİ ve liderleri hedef göstermeyin sadece chp yapmadı bunları one münit diyip 1 hafta sonra israili OECD ye kabul ettik hiç mi düşünmediniz neden tükürdüğümüzü yaladık diye başımızda dini bütün birileri var diyoruz ama sadece laf üretiyoruz gerçek Allah tan korkan ahmet mahmut ünlünün dediği gibi ne israil ne amerika dinler müslümanlar orda eziyet görürken o yolda ölmektende öldürmektende çekinmez ama şimdi sadece laf üretiyoruz kim başa gelirsede bu böyle gidecek oradaki müslümanlaıda kafalarına göre ezicekler diyeceksniz kaç kişi kabul edicek böyle bir durumu koca ülkede ordaki insanları zulumden kurtarmak için savaş gerekiyorsa peşindende bu iş için ülkenin %10 ben varım bu işte diyorsa o %10 karşısına Allah izin verdikten sonra dünya bile karşısında duramaz dişimizi gösterelim kafirler zaten korkaktır ve zulüm biter en azından müslümanlara yakışı bir davranışta bulunmuş oluruz
Doğru siyasetle,yanlış siyaset bulamaç edilmiş...
Kimseyi hedef göstermiyoruz...
Topun ağzında durmasınlar...
İşne gelinece eleştirmeyi bilirsin,işne gelmeyince CHP zihniyetini hedef göstermeyin dersin...Sen de birilerini hedef göstermişsin...Demekki doğruları söylemek hedef göstermek değil...
3578842383_0cecd8849e_o.gif
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İsrail’e Ne Yapıyoruz?

Av. Zeliha Kılıçparlar

Bir ülkede bir hukuk kuralı açıkça ihlal edilmek isteniyorsa, bunu önlemek veya engellemek için en iyi hukukçuları getirip en iyi savunmayı dahi yapsanız, bu ihlale yönelik en ufak bir geriletme mümkün olmayacaktır. Hatta adalete aykırılığı isbatlamak için hukuk kurallarını arz etmeniz sizi komik ve âciz bir mevkie sokacaktır. Sadece ülkelerin iç meselelerinde karşılaşılmayan bu durum, aslında milletlerarası alanda daha net çizgilerle kendini göstermektedir. Milletlerarası alanın en önemli unsurları olarak kabul edilen BM Teşkilatı ve BM Şartı, muhtevasına bakılınca, Güvenlik Konseyi’nin karar alma mekanizması dahi 5 büyük devletin tasarrufuna bırakılmış barışsever(!) bir çözüm sistemidir. BM Şartı’nın hayat sahası ise zayıf devletler üzerinde sınırlı kalmaktadır. Tabiî ki bu uygulamalar büyük devletler lehine gerçekleşmektedir.
Meselâ, Kore Savaşı’nda güç kullanma kararı alan BM Güvenlik Konseyi, bunu ABD’nin liderliğinde gerçekleştirmiştir. Kezâ Körfez Savaşı’nda Güvenlik Konseyi’nin ekonomik ambargo uygulama kararı alması ve bunun üzerine ABD’nin harekâta girişmesi hep Güvenlik Konseyince alınan kararlar istikametinde gerçekleşmiştir.
Milletlerarası platformda düzen bu şekilde işlemekteyken, bizim, İsrail’in Mavi Marmara’ya saldırı hadisesini BM’ye havale etmemiz, böyle bir teşkilattan medet ummamız, bir devlet olarak siyasî güçsüzlük alâmetidir. Saldırının ardından yaklaşık iki ay geçmesine rağmen, Türkiye’nin taleblerine herhangi bir karşılık verilmemiştir diyecekken, son dakikada, İsrail’in gemileri iade kararı aldığını öğreniyoruz. Ancak İsrail’den beklenen özrün dilenmediğini ve yine İsrail hakkında soruşturma açılmasına yönelik kararın alınmadığını bilmekteyiz. Bildiğimiz diğer şey de, hadiselere ilişkin tepkilerin -devlet açısından- Başbakanın yapmış olduğu tepki konuşması ve TBMM’ce yayınlanan deklarasyonla sınırlı kaldığıdır. Diplomatik yollarla anlaşmaya çalışmak gayesiyle hareket eden Türkiye’nin mevcut durumu için de geçerli bir tesbiti verelim: ”...iktidarların ‘hayatî millî çıkarlar’ yahud sınırsız hükümranlık gibi saldırgan anlayışlarla hareket ettiği bir zamanda barış ve dayanışma fikirlerinin çok fazla şansı olduğunu düşünmek de aynı derecede ikiyüzlülük olur.” [1]
Ve Türkiye’nin muhatab olduğu, ”Uyuşturucu bir ideoloji ve bir seri vahşi ve terörist hareketten doğmuş bu İsrail devleti, sömürgeci Batı Güçlerinin öldürücü baskısı ile alınan illegal bir Birleşmiş Milletler kararı ile oluşturulmuştur. Bu devlet, kendi öz gücü ile değil, vaktiyle aynı yolu izleyen Haçlılar gibi Batı’dan akan silah ve para yardımı ile ayakta durmakta” [2] olan İsrail’dir.
Bu çerçevede, İsrail saldırısına çareyi BM kapısında aramak beyhudedir. Ülkenin askerî ve ekonomik zaafları dikkate alınarak, Türkiye ile yapılan sözleşmelerin iptali, İsrail’in diplomatik olarak anlayabileceği bir dil olabilir. Bu vesileyle Batı ile olan ilişkilerin de gözden geçirilmesi sözkonusu edilmelidir. Meselâ NATO üyeliği; dün Sovyetler’in Türkiye’den resmen toprak istemesine tedbir olarak gerçekleştirilen üyeliğin varlığına bugün kim daha muhtaçtır? Irak’ta gömülen ABD mi yoksa Türkiye mi? Bunların dışında, milletlerarası sözleşmelere dayalı olarak mücadele edileceğini zannetmek vakit kaybetmek ve olayların soğumasını sağlamaktan başka bir işe yaramayacaktır. Ve bu sözleşmelerin iptali gündeme getirilmediği takdirde, bu tutum İsrail’e bir sonraki saldırılar için cesaret verecektir. ”Alçak koltuk” hadisesi ve sonra Mavi Marmara saldırısı, İsrail’in şiddetini tedricî bir şekilde arttırdığını göstermektedir. Fakat buna karşı Türkiye tarafından gösterilen tepkinin şiddetinin değişmediği, esip gürleme tarzından vazgeçilemediği bir gerçektir. Fert olarak İsrail’e esip gürlemenin bir kıymeti yoktur. Ancak bunu bir Devlet Reisi söylediği zaman tabiî ki aynı kıymette olmayacaktır. Fakat müteaddit kez aynı konuşmaları tekrarlamak da o metodu kıymetsizleştirecek ve kişileri daha tesirli metodlara müracaat beklentisi içine sokacaktır. Tıpkı İsrail hakkında duyulan beklenti gibi.
Peki Başbakan bu beklentileri karşılayabilecek midir? Etrafına baktığımız zaman, iç açıcı bir tablo göremiyoruz. Sağında Otorite yanlısı Fetullah Gülen’in destekçisi Bülent Arınç, solunda Başbakanın çıkışlarının -şişede biriken gazı kaçırma misâli- ülkedeki “antisemitizm”i engelleyici bir amaçla yapıldığını belirterek Başbakan’a samimiyetsilik ithaf eden Hüseyin Çelik [3]. Mahallî siyasetçiler arasında ise ilişkilerin bozulmasından rahatsızlık duyanlar bulunduğu sürece, İsrail’e ciddi müeyyideler uygulamak biraz zor görünmektedir.
Bugün İsrail ve Türkiye arasındaki meseleyi İsrail lehine çözümlere bağlamak, milletlerarası alanda Türkiye’yi âciz, iradesiz bir hiç olmaya mahkûm etmektedir. Meseleyi BM’nin insiyatifine bırakmak da yine İsrail lehine bir çözüm yoludur. Evet “Açık Denizler Serbestiyeti” ilkesi ihlal edilmiştir. Bu ihlale karşı misilleme, misliyle mukabele, tazminat vs. gibi müeyyideler düzenlenmiştir. Ne var ki bunlar İsrail nazarında yok hükmündedir. Güvenlik Konseyinden beş daimi üyenin İsrail menfaatine aykırı bir karar çıkarması ise, fiilen pek mümkün görünmemektedir. Çıkmış olduğu farzedilse bile, yukarıda da belirttiğimiz gibi, İsrail menfaatlerine aykırı her kural, karar yok hükmündedir ve bu da İsrail’in kurulduğu günden bugüne kendini milletlerüstü bir pozisyonda görmesinden kaynaklanmaktadır.
Gemilerin iadesi kararı da bizi İsrail’in taviz verdiği konusunda yanıltmamalıdır. Bu karar TBMM’ce yayınlanan deklarasyondaki taleblerden sadece biridir. Zaten yapılması gereken bir durumun bir lütuf gibi sunulması bizi aldatmamalıdır.
Kısacası “insan hakları”, “eşitlik”, “adalet” ve “hürriyet”, milletlerarası alanda muhafaza edilmekten ziyade hep istismar konusu yapılan ve antlaşmalara hukuk motifi işlenmesinden başka işe yaramayan içi boş kavramlar olarak kalmıştır.
Ve son söz: «”Yeni Dünya Düzeni” demokrasi kılıfında tertiplenirken, demokrasi cümlesinden olan ve Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nın “İnsan Hakları Bildirisi” ile Birleşmiş Milletler Antlaşması’nın “insan haklarına” ilişkin maddelerinde geçen “ırk, cins, dil veya din farkı gözetmeksizin” kuru bir palavradan ibarettir... Devletlerin eşit olarak oturmadıkları bir masa etrafında, milletler nasıl eşit olacak?..» [4]

DİPNOTLAR
1- Edward W. Said, Kültür ve Emperyalizm, Trc. Necmiye Alpay, 2. Basım, Hil Yayın, Aralık 2004, s. 60
2- Roger Garaudy, Siyonizm Dosyası, Trc. Nezih Uzel, 3. Basım, Pınar Yayınları, Ekim 2000, s. 178
3- Devrim Sevimay-Hüseyin Çelik röportajı, 14 Haziran 2010, www.milliyet.com.tr
4- Salih Mirzabeyoğlu, Başyücelik Devleti, 2. Basım, İbda Yayınları, Aralık 2004, s. 101
Aylık Dergisi, Ağustos 2010
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Raid Salah Mavi Marmara'yı ziyaret etti
images



Mirasımız Derneği’nin davetlisi olarak İstanbul’a gelen İslamî Hareket lideri Şeyh Raid Salah, Haliç tersanesinde bakım ve onarımı devam eden Mavi Marmara gemisini ziyaret etti.



Gemiye çıkarak incelemelerde bulunan Salah, Mavi Marmara yolculuğunu adeta tekrar yaşadığını ifade etti. Daha önce oturduğu yere gelerek bir kez daha oturan Salah, “Bütün yolculuğum burada geçti. Burada 3 şiir yazdım. Üçüncüsünü bitiremedim. Çünkü İsrail saldırısı başlamıştı” dedi.

32759.jpg

Daha sonra İsrail askerlerinin saldırısı anında namaz kıldığı yere geçti. Namaz kıldığı yeri yanındaki heyete gösterdi. İsrail askerlerinin kendisini nasıl darp ettiğini, nasıl kelepçelendiğini anlattı.

Kaptan Mahmut Tural, Şeyh Raid Salah’a Mavi Marmara’nın tamirinde gelinen son durumu anlattı. Tural, Raid Salah’a şehitlerin vuruldukları yerleri gösterdi.

Salah’ın gemiyi gezerken duygulanması dikkat çekti. Salah’a Mavi Marmara gemisini ziyareti sırasında Mirasımız Derneği Başkanı Muhammed Demirci ve İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Sönmez eşlik etti.


Şeyh Raid Salah, 1948 yılında İsrail tarafından işgal edilmiş Filistin topraklarındaki İslami Hareket’in lideridir. 1990′lı yıllarda Ummul Fahm şehrinin belediye başkanlığını yapan Salah özellikle 2003 yılından sonra aktif olarak İslami Hareket’i yönlendirmeye başladı.

Raid Salah, Filistin’deki mücadelesi sebebiyle İsrail tarafından zaman zaman tutuklanmasıyla biliniyor. Salah, Mescid-i Aksa’nın muhafızı olarak biliniyor.


timetürk
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İsrail, Türkiyeden ayrılan gemiye el koydu
images

images


İsrail Türkiye'den yola çıkan ve Gazze'deki gruplara silah götürdüğü ileri sürülen gemiye el koydu.

İsrail ordusu, Türkiye'den yola çıkan ve Gazze'deki silahlı gruplara silah götürdüğü öne sürülen yabancı bir gemiye el koydu.

İsrail ordu sözcülüğü, "Türkiye'nin bu olayla hiçbir bağlantısı olmadığını vurgulamak isteriz" ifadesini kullandığı açıklamasında, Liberya bandıralı, bir Alman şirketine ait, işletmesini ise bir Fransız firmasının yaptığı "Victoria" gemisine, İsrail sahillerinin yaklaşık 200 mil açıklarında operasyon düzenlendiğini bildirdi.

Mersin limanından iki gün önce hareket ettiği belirtilen gemiye operasyon düzenlenmeden önce Alman, Fransız ve Liberyalı yetkililere bilgi verildiği kaydedildi.

Geminin, Mısır'ın İskenderiye limanına doğru yol aldığı ifade edildi.

Genelkurmay Başkanı Beni Gantz'ın, Savunma Bakanı Ehud Barak'a geminin "silah taşıdığına" dair bilgi vermesinin ardından operasyon kararının alındığı kaydedilen açıklamada, Şayetet 13 komandolarının gemiye el koyduğu, operasyon sırasında mürettebatın direniş göstermediği, güvertede "içinde silahlar olan konteynırların" bulunduğu belirtildi.

Gemi ve mürettebatın İsrail Deniz Kuvvetleri refakatinde bir İsrail limanına götürüldüğü bildirildi.
images

NETANYAHU: GEMİDEKİ SİLAHLAR İRAN'DAN

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail donanmasının bugün uluslararası sularda el koyduğu Liberya bandıralı gemide ele geçirilen silahların "İran kaynaklı" olduğunu söyledi.

Netanyahu, Mısır ile İsrail arasındaki sınırda inşa edilen güvenlik bariyerlerine yaptığı bir ziyaret sırasındaki açıklamasında, olayla ilgili halen bilgi topladıklarını belirterek, "Kesin olan bir şey var, silahlar Suriye'deki bir aktarma istasyonu aracılığıyla İran'dan" dedi.

Netanyahu, gemideki silahlara uluslararası yasalar doğrultusunda el koyduklarını da belirtirken, bunların İsrail vatandaşlarına zarar vermek amacıyla Gazze'deki "terör gruplarına" gittiği kanısında olduklarını ifade etti.

Netanyahu, gemiye el konulması için dün akşam talimat verdiğini, silah kaçakçılığını önlemenin hem hakları hem de görevleri olduğunu, gemiyle ilgili ülkeleri de durumdan haberdar ettiklerini bildirdi.

Geminin Suriye'nin Lazkiye limanından yola çıkıp, Mersin'e de uğradığı ifade edilirken, İsrail ordu sözcülüğü, olayla Türkiye'nin hiçbir bağlantısı bulunmadığını vurgulamıştı.
images
 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Allahım,senin sabrın çoktur bilirim,biz aciz kullarının sabrı kalmadı...nasıl ki dilediğine dilediğin cezayı-belayı anında verip ortalığı yerle bir ediyorsun,bu şerefsiz,haysiyetsiz,kafir,lanetli kavmin bir an önce belasını ver!..İbret-i Alem için yerlerini yurtlarını başlarına yık!..AMİN!
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
KAFİRLER HER YERDEN SALDIRIYA GEÇTİ...
İsrail Gazze'yi Bombaladı
http://haber5.com/israil-saldirisi-sonr ... -122470.aw

images

Siyonist işgal yönetimi, bu gece Gazze'yi bombaladı.

Bölgeden gelen bilgilere göre Cebali Sadi bölgesi olmak üzere Gazze'nin büyük bir bölümünde şiddetli bombardıman yapıldı.



Bombardımanın zamanlamasıysa dikkat çekiyor. Dünyanın dikkati Libya'ya yoğunlaşmışken bombardımanın olması, İsrail'in fırsattan yararlanmaya çalışması olarak yorumlanıyor.

Saldırıların 23:00 sularında başladığı ve 7'si çocuk 17 kişinin yaralandığı da gelen bilgiler arasında.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İHH: İsraillileri Alanya'ya SOKMAYIN

images


Mavi Marmara gemisine İsrail'in operasyonuyla adını duyuran İHH'nın Genel Başkanı Yıldırım, Antalya'da Hükümetleri özür dilemeden İsraillileri Alanya'ya sokmayın dedi
images

İsrailli turistleri Alanya’ya sokmayın
İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) Başkanı Bülent Yıldırım, Filistin’in Gazze kenti için hazırlanan yeni filoların haziran ayında karadan ve denizden yola çıkacağını belirtti. Sağlık Eğitim Bilgi İletişim Ahilik Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (SEBİLAY) Alanya Şubesi tarafından önceki akşam Atatürk Spor Salonu’nda “Mavi Marmara Şehitlerini Anma Mazlum Ortadoğu Halklarına Destek ve Dayanışma Gecesi” düzenlendi. Geceye İHH Başkanı Bülent Yıldırım da katıldı. Etkinlik, İsrailli komandoların “Mavi Marmara” adlı gemiye yaptığı baskın anının görüntülerinin sinevizyon eşliğinde gösterilmesiyle başladı.

Buralarda tatil yaptırmayın
Daha sonra kürsüye çıkarak bin kişiye hitap eden ve Alanya’nın turizm kenti olduğunu ve gemi yoluyla İsrailli turistlerin ilçeye geldiğini hatırlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
“İsrailliler para harcamazlar ama gelirler. Onlar için tatil beldesi olarak sadece Türkiye vardır. Bunu şehitler adına istiyorum. Bu adamları, özür dilemeden, tazminat ödemeden, ambargoyu kaldırmadan ve de bu katliamı işleyen başbakanları, bakanları cezaevine girmeden buralarda tatil yapmasına karşı çıkın. Zaten para için sessiz kalalım desek bunlar cimridir. Bir kuruş harcamazlar.”
Bir filo daha yola çıkıyor
Konuşması sık sık alkış ve sloganlarla kesilen Yıldırım, “Bir filo daha yola çıkıyor. 31 Mayıs anısına hazırlanmış bir filomuz var. Ama haziranın ortalarını bulacak. Her ülkeden bir gemi çıkacak. Bizim ‘Mavi Marmara’da Avrupa’dan yola çıkacak. Dünyanın her yerinden gemiler gelecek. İsrail şunu çok iyi bilecek. Bu Akdeniz İsrail’in değil. Biz şehit oluruz diye korkmuyoruz. Geri adım atmayacağız. Gazze’de ambargo kalkana kadar ve Mescidi Aksa yürüyüşü tamamlana kadar bu deniz ile kara harekatı devam edecek. Bunu herkes bilsin. Sadece denizden değil kara konvoyları da hazırlanıyor ve bir uçak satın alma projesi gerçekleşmek üzere ” diye konuştu.
Yıldırım sözlerini şöyle tamamladı: “Şimdi dünya liderlerine sesleniyoruz. Gazze’de insanlar ölürken bizim rahatça yaşamamızı beklemeyin. Mescidi Aksa esirken bizim sessiz kalmamızı da beklemeyin. Biz açık söylüyoruz. Hıristiyan ve Yahudilerle hiçbir problemimiz yok. Ama bizim bir yerle problemimiz var. Bunu da cesurca ve korkmadan söylüyoruz. O da insanlığa bir virüs gibi bulaşan siyonizmle bir problemimiz var.”
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
images

SİYONİST ALÇAK KAFİRLER GAZZEYİ YİNE VURUYOR...
İsrail Gazze'ye Fosforla Saldırıyor
images

images

images

images

images

images



İsrail, Gazze'ye füze saldırıları düzenlemeye devam ediyor. Sabah saatlerinde bir aracın hedef alındığı füzeli saldırıda biri Hamas komutanı 3 kişi şehid oldu.

09 Nisan 2011, 10:07
kullanici.png
Anadolu Haber



Gazze halkına karşı saldırılarını sürdüren siyonistlerin fosfor bombası attığı bildirildi.
Gazze şeridinde bir hedefi vuran İsrail füzesi, 3 kişinin ölümüne yol açtı.

Filistin hastane kaynaklarına göre, sabaha karşı düzenlenen saldırıda, Mısır sınırı yakınındaki Refah'ta bir araç hedef alındı. Ölenlerden birinin bir Hamas komutanı olduğu, diğer ikisinin ise koruma olduğu bildirildi.

Perşembe günü Filistin tarafından fırlatılan ve bir okul otobüsünü hedef alan, 16 yaşında bir çocuğun ve bir yetişkinin ağır yaralandığı saldırı sonrasında İsrail tarafından tank ve uçaklarla düzenlenen misilleme saldırılarında ölen Filistinlilerin sayısı böylece 17'ye yükseldi. Çatışmanın tırmanmaya başladığı 20 Mart sonrasında ölen Filistinlilerin sayısı da 35'e yükselmiş oldu.

Han Yunus'a yapılan siyonist saldırıda 3 Kassam Mücahidi şehid oldu. Kassam Mücahidlerinin arabasını vuran Siyonistler sabırları taşırdı. Şehid olan Mücahidlerin isimlerinin Tayser Ebu Sneema, Shadi El Zatma
ve Muhammed Awaja olduğu öğrenildi

Çok ağır saldırıların gerçekleştiği Gazze'de her yer alarmda her yer şiddetli sarsıntılarla sallanıyor.

Misilleme amacıyla düzenlenen İsrail hava saldırılarında ölen 17 kişi arasında 11 yaşında bir erkek çocuğu da dahil olmak üzere çok sayıda sivil de bulunuyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İHH filosu ne zaman yola çıkacak?
images


images


İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Sözcüsü Salih Bilici, Gazze'ye gidecek kafilenin Haziran ayı sonunda yola çıkmasını planladıklarını söyledi.


Bilici, yaptığı açıklamada, daha önce filonun 31 Mayıs'ta yola çıkacağına ilişkin düşünceleri olduğunu belirterek, "Filo, genel seçimlerden sonra, Haziran ayının sonuna doğru yola çıkacak" dedi.
Avrupa'daki aktivistlerle görüşme içinde olduklarını ifade eden Bilici, onların da Haziran sonuna kadar hazır olacaklarını ve birlikte harekete geçeceklerini söyledi.
Kafilede insani yardım gönüllüleri, gazeteciler, aydınlar ve sanatçıların bulunacağını kaydeden Bilici, gemilerle yine inşaat malzemesi, gıda, ilaç, oyun parkı, prefabrik evler gibi insani yardım malzemelerinin götürüleceğini anlattı.
Bilici, kafilenin hareket planıyla ilgili olarak şu ana kadar Dışişleri Bakanlığı ya da diğer devlet birimleriyle herhangi bir görüşmeleri olmadığını belirterek, sivil bir hareket olduklarını vurguladı.
Polemiklere sebep olmamak için seçimlerden sonra yola çıkmayı daha doğru bulduklarını ifade eden Bilici, 31 Mayıs'ta ise anma etkinlikleri düzenleyeceklerini söyledi.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Mü’minler İslam’a karşı durana
Biraz öfkelenip kafayı taksa
Esir mi olurdu Mescid-i Aksa
 

TakeOne

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Eki 2008
Mesajlar
6,064
Tepki puanı
38
Puanları
48
Konum
Ankara
Kuruluş yıl dönümünde yakıl, yıkıl, yok ol ey siyonist israil. Allahın el kahhar esması senin üzerinde tecelli etsin.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
israil-nakbanin-63-yil-donumunde-saldirdi-300x225.jpg



İşgalcinin Sınırlarında Çatışma.



Nakba'nın 63. yıldönümünde, İsrail terorist güçleri Lübnan, Suriye ve Batı Şeria sınırlarını geçmek isteyenlere ateş açtı; en az 14 şehid.

İsrail’in Suriye ve Lübnan sınırlarında gerginlik yaşanıyor.

Askeri yetkililer, Suriye sınırındaki Golan Tepeleri’ni geçmek isteyenleri engellemek amacıyla havaya ateş açıldığını söyledi. Ancak Kanal 2 televizyonu olaylarda 4 kişinin öldüğünü duyurdu. İsrail Ulusal Kurtarma Servisi de olaylarda 10 ila 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

İsrail, Golan Tepeleri’ni 1967 yılında işgal etmişti. Suriye barış için İsrail’in Golan Tepeleri’nden çekilmesini barış için ön koşul sayıyor ancak bugüne kadar iki ülke sınırında bir değişiklik olmadı.

Suriye sınırındaki çatışmalarla aynı sıralarda Lübnan sınırı da karıştı. İsrail askerleri sınırda gösteri yapmak isteyen Filistinlilere ateş açarak müdahale etti. Lübnan güvenlik kaynaklarına göre olaylarda 10 Filistinli gösterici hayatını kaybetti.

İsrail'in Gazze sınırında da çatışmalar yaşandı. Sınıra yaklaşan Filistinlilerin üzerine ateş açıldı.

Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de büyük felaket günü dolayısıyla sokaklara dökülen Filistinli gençlerle İsrail askerleri arasında çatışma çıktı. Bu olaylarda ölen ve yaralananlar oldu. İsrail askerleri taş atan Filistinli gençlere gözyaşartıcı gaz ve mermiyle karşılık verdi. Çok sayıda Filistinli de gözaltına alındı.

"EGEMENLİĞİMİZİ KORUMAKTA KARARLIYIZ"
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Nakba'nın 63. yıldönümünde İsrail'in Suriye ve Lübnan ile sınırlarında meydana gelen kanlı protestolarla ilgili olarak, İsrail'in egemenliğine yönelik hiçbir saldırıyı kabul etmeyeceklerini söyledi.

Netanyahu, "Sükunetin hızla yeniden tesis edileceğini ümit ediyoruz. Ancak kimse hata yapmasın. Sınırlarımızı ve egemenliğimizi korumakta kararlıyız" dedi.

Açıklamasında, Nakba'nın yıldönümünde özellikle Suriye ve Lübnan sınırında meydana gelen olaylara değinen Netanyahu, binlerce kişinin Suriye ve İsrail arasındaki sınırda toplanıp, sınır çitlerini aşıp Golan Tepeleri'ndeki Mecd el-Şems'e girmeye çalıştığını, aynı olayların Lübnan ve Gazze ile olan sınırlarda da yaşandığını kaydetti.

Netanyahu, şiddet gösterilerinin liderlerini suçlayarak, "onların mücadelesi 1967 sınırları için değil. 'İsrail devletinin varlığına karşıyız' demişlerdi" diye konuştu.

İsrail Başbakanı, "Bunlar İsrail devletini 'düzeltilmesi gereken bir felaket' olarak nitelendiriyorlar. Gerçekleri görmek ve karşımızda kim olduğunu bilmek zorundayız" ifadelerini de kullandı.

Öte yandan, Suriye ve Lübnan sınırındaki şiddet olaylarında 3 İsrailli subay ve 10 askerin de yaralandığı bildirildi. Mecd el-Şems yakınında İsrailli 10 sivilin de atılan taşlardan yaralandığı belirtildi.

Bu arada, İsrail polisi, Suriye sınırında ölen 10 kişinin cesedinin Suriye tarafına iade edildiğini bildirdi.

Sınırı geçen onlarca protestocunun tamamının da kendi ülkelerine döndüğü belirtiliyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
779097_1.gif


'15 gemi 1500 aktivistle gidiyoruz'

İnsani Yardım Vakfı (İHH) Başkanı Bülent Yıldırım, ''(Filistin'e) İkinci filo ile gideceğiz. Bunu bütün dünya bilsin, geri adım atmayacağız'' dedi.


Yıldırım, Adana'daki Merkez Park Amfi Tiyatro'da gerçekleştirilen, ''Filistin'e insani yardım malzemesi götüren Mavi Marmara gemisini ve gemide hayatını kaybeden Çetin Topçuoğlu'nu anma etkinliği''ne katıldı.

Konuşmasında, Mavi Marmara'nın birinci seferinin başarıya ulaştığını belirten Yıldırım, ''Mısır Firavunu''nun yıkıldığını, Refah Kapısı'nın açıldığını ve yer yüzündeki bütün diktatörlükler yıkılıncaya kadar yollarına devam edeceklerini söyledi.
Filistin'e insani yardım götürmek için ikinci filo ile gideceklerini bildiren Yıldırım, ''Bunu bütün dünya bilsin, geri adım atmayacağız. İsrail yalnızlaştı, Mısır'ı ve Türkiye'yi kaybetti. Hemen ABD'ye sığındı. ABD Türkiye'ye mektup yazdı, 'Sakın bu filoyu yola çıkarmayın. Çünkü bunun hiçbir anlamı yoktur' dedi. Biz de ABD'ye diyoruz ki en son akıl alacağımız sizsiniz. ABD, önce Afganistan'ın Irak'ın hesabını verecek, sonra kalkıp bize akıl verecek'' diye konuştu.

Bazılarının, ''Refah Kapısı açıldı, niçin gidiyorsunuz'' dediğini belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

''Doğru Refah Kapısı açıldı ama bunun için Mavi Marmara'da canımızı verdik, kanımızı Akdeniz sularına akıttık. Yine bazıları bize akıl veriyor. Herkes duysun ve konuşmalarına dikkat etsin. Diyorlar ki 'Gitmeyin, nasıl olsa ambargo kalktı'. Eğer geçen yıl yola çıkarken İsrail, ABD ve o zamanki Firavun Hüsnü Mübarek karşımıza geçip deselerdi ki 'Refah Kapısı'nı açacağız, bu Mavi Marmara'ya gerek yok'. Refah Kapısı'nın açılması karşılığında bunu düşünürdük. Ama şimdi bu bizim için yeterli değil. 9 kardeşimizi şehit verdik. Bunun karşılığını mutlaka alacağız.''

BİN 500 KİŞİLİK FİLO

Gemilerle yine yardım götüreceklerini ifade eden İHH Başkanı Yıldırım, şunları söyledi:

''15 tane gemi, 100'ün üzerinde ülkeden bin 500 civarında aktivist olacak. İsrail yine bağırıyor. Biz de İsrail'e sesleniyoruz, sizin bize izin vermemeniz işimize yarar. Gazze Kapısı'nı kapatmanız, bizim için çok kötü değil. Biz ambargoyu kaldırmaya çalışırken orada gündem oluşturursak, sizin bu kirli yüzünüzü gören tüm dünya siyonizmin temellerini sarsacak. O nedenle istiyorsanız bizi Akdeniz sularında günlerce tutun. Biz de tüm dünyaya çağrı yapalım. 15 gemi, günler sonra olsun yüzlerce gemi ve deniz intifadası başlasın. Bakalım nasıl karşı koyacaksın.

Herkes bilsin, özellikle İsrail takip etsin. Bu ikinci filoyu gözünüzde çok büyütmeyin. Bu çok küçük bir adım. Bu bir süreç. Bundan sonra yapacağımız sürprizler çok daha büyük. Eğer bu filoya izin vermezseniz, gelecek yıl Mayısın 15'inde milyonlarca insanla beraber, siz Gazze'ye nasıl ambargo uyguladıysanız, biz de işgalci İsrail Devleti'nin bütün sınırlarına yığılırız ve ablukayı size uygularız. Bunu bilesiniz.''

Etkinliğe, çok sayıda vatandaş katıldı.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com




Taksim'de tek ses Kahrolsun İsrail!

Terör devleti İsrail'in Mavi Marmara gemisine yaptığı saldırıda şehit olan 9 kardeşimizi anmak için onbinler Taksim'de buluştu.

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, geçtiğimiz yıl Gazze'ye yardım malzemesi götüren Mavi Marmara Gemisi'ne yönelik saldırının birinci yıl dönümünde anma programı düzenledi. Beyoğlu Tünel'den Taksim Meydanı'na yürüyen on binlerce kişi, saldırıyı protesto etti. BBP ve Saadet Partisi ve bir çok dernek ,vakıf ile çeşitli stk'ların da destek verdiği etkinliğe katılanlar, yürüyüşün ardından Taksim Meydanı'nda toplandı.

Geçtiğimiz yıl birinci filoda yer alan ve saldırıya tanık olan bazı kişilerin de katıldığı etkinlikte alanı dolduran on binlerce kişi, ellerinde pankartlar ve meşalelerle İsrail'e tepki gösterdi.Sürekli olarak Kahrolsun İsrail sloganlarının atıldığı meydanda Tekbirler eşliğinde İsrail ve ABD bayraklarının yakılması dikkat çekti.

Ellerinde Filistin Bayrakları ve İsrail aleyhtarı dövizler taşıyan grup, ‘Kahrolsun İsrail’, ‘İsrail hesap verecek’ şeklinde sloganlar attı. İsrail askerlerinin saldırısına uğrayan ve 9 Türk'ün şehid edldiği Mavi Marmara gemisinin maketi de İstiklal Caddesi boyunca dolaştırıldı.


Taksim Meydanı’nda kurulan platformdan kalabalığa seslenen İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, uluslararası toplumun Filistin’de yaşananlara karşı duyarlı olmasını istedi. Bülent Yıldırım ABD'yede seslenerek bize engel olmaya çalışan ABD önce Irak ve Afganistan'ın hesabını versin diye konuştu.

Mescid-i Aksa muhafızı olarak bilinen Şey Raid Salah'ın konuşması sonrasında onbinlerce kişi büyük tepki ve öfke ile tekbirler getirerek adeta 'ortadoğu'da İsrail diye bir devlete yer yoktur' dercesine dünya'ya Taksim ve Türkiye'nin tepkisini bir kez daha gösterdi.




 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Gurur verici eylemler devam etsin inşaallah...Sözün bittiği yerdeyiz...
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Gurur verici eylemler devam etsin inşaallah...Sözün bittiği yerdeyiz...
Gönlüne bereket gönüldaş...
Sözün işe döndüğü gündeyiz inşaALLAH...
Mazlumların intikamı teker teker alınacak...
Siyonist Terör Örgütü İsrail Yok Edilecek...
Ortadoğuda Siyonist Devlete Yer Yoktur,diye ferman buyurmuş Kumandanımız...
İSRAİL MUTLAKA YOKEDİLECEKTİR...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt