Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Allah Nasıl Misafir Edilir? (4 Kullanıcı)

m_muaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
7,359
Tepki puanı
0
Puanları
0
Musa Aleyhisselâmın ümmeti:

- Ya Musa! Rabbimizi yemeğe davet ediyoruz. Buyursun bir gün misafirimiz olsun. Nemiz varsa ikram etmeye hazırız, dediklerinde Musa Aleyhisselâm, onları azarladı. «Nasıl olur, Allah (haşa) yemekten, içmekten ve mekândan münezzehtir» diyerek bir daha böyle bir şeyi akıllarından bile geçirmemelerini tenbihledi. Fakat Musa Kelîmullah Turu Sina'ya çıkıp, bazı münasaatta bulunmak istediğinde, Allah tarafından şöyle nida olundu:

- «Ya Musa neden kullarımın davetini bana getirip söylemiyorsun?»

Musa Aleyhisselâm: «Ya Rabbi, böyle daveti size gelip söylemekten haya ederim. Nasıl olur, Zatı Ulûhiyetiniz onların söylediklerinden beridir» dedi.

Allah (c.c.): «Söyle kullarıma, onların davetine Cuma akşamı geleceğim» buyurdu.

Musa Aleyhisselâm gelip kavmini durumdan haberdar etti, hazırlığa başlandı, koyunlar, sığırlar kesildi. Mümkün olduğu kadar mükellef bir yemek sofrası hazırlandı. Çünkü misafir gelecek olan ne bir vali, ne bir padişah, ne bir başka yaratıktı. Kâinatın yaratıcısı misafir olarak gelecekti. Hazırlıklar tamamlandıktan sonra, akşam üstü uzak yollardan geldiği belli; yorgun argın, üstü-başı birbirine karışmış bir ihtiyar gelip: «Ya Musa! Uzak yollardan geldim, acım, bana bir miktar yemek verin de karnımı doyurayım» dedi. Hz. Musa:

- Acele etme, hele şu testiyi al da biraz su getir bakalım. Senin de bir katkın bulunsun. Biraz sonra Allah (c.c.) gelecek, dedi.

Tabii adam daha fazla diretmeden çekip gitti. Yatsı vakti oldu, beklenen misafir halâ gelmedi. Sabah oluncaya kadar beklediler, halâ gelen giden yoktu. Neyse ümidi kestiler. Hz. Musa taaccüp içinde idi.

İkinci gün Hz. Musa Tur'a gidip:

- Ya Rabbi, mahcup oldum, ümmetim: «Ya Sen bizi kandırdın, ya Allah sözünde durmadı» diyorlar dediğinde, şöyle hitap olundu:

- Geldim ya Musa, geldim. Açım dedim, beni suya gönderdin, bir lokma ekmek bile vermedin. Beni ne sen, ne kavmin ağırladı.» Bunun üzerine Hazreti Musa Kelîmullah:

- Ya Rabbi bir ihtiyar geldi sadece, o da bir kuldu, Allah değildi. Bu nasıl olur? dediğinde Cenabı Allah:

- «İşte ben o kulum ile beraberdim. Onu doyursa idiniz, beni doyurmuş olacaktınız. Çünkü ben ne semalara, ne yerlere sığarım, ben ancak aciz bir kulumun kalbine sığarım. Ben o kulumla beraber gelmiştim. Onu aç olarak geri göndermekle, beni geri göndermiş oldunuz» buyurdu.

Demek ki, Allah için yapılan her şey, bizzat Allah'ın kendisine yapılmış gibi olmakta, Allah o kimseden razı olmaktadır.


B)B)B)B)B)
 

akberzah

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Tem 2006
Mesajlar
18
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

İnşallah ALLAH(C.C.) cümlemizden razı olur şu fani dünyada onun rızasından daha önemli ne var :(:(:(
 

m_muaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
7,359
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

dogrudur kardeşim allah razı olsun .allah a emanet ollB)
 

goNuL_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
551
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

NE KADAR ÖNEMLİ BİR KONU ALLAHIN RIZASINI KAZANMAK KADAR DAHA GÜZEL BİŞEY OLABİLİRMİ?RABBİM BİZLERİ RIZANI KAZANMIŞ KULLARINDAN OLMAYI NASİP ET İNŞALLAH AMİN..güzel bi paylaşımdı kardeşim ALLAH SENDEN RAZI OLSUN
 

m_muaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
7,359
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

sizdende kardeşim allah a emanet olun..B)
 

tek_tek

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Şub 2007
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

--------------------------------------------------------------------------------

namaz-003-01.jpg


Yıllar önce bir otobüsle yolculuk ederken sabah namazının vakti girmişti. Her yolculukta yaşadığım “namaz sancısı” her yanımı öylesine kaplamıştı ki, uyuyamıyordum. Şoför bir türlü mola vermiyor, vakit gittikçe daralıyordu.


Birlikte yolculuk ettiğimiz arkadaşıma yöneldim:


— Namaz geçmek üzere. Ben şoföre namaz için ricada bulunacağım. Durmazsa ineceğim, dedim. Kaşlarını çattı, alaycı bir ifadeyle:


— Ya sen aklını mı kaçırdın, dedi.


Şaşırdım, üzüldüm, kırıldım. Namazlarını kılan bir kimseydi o. Gerçekten ben aklımı mı kaçırmıştım? Otobüste mışıl mışıl uyuyup, Rabbimi düşünmeden oturmalı mıydım?


Kendimi sorguladım. Sabah namazını bu kadar düşünmekte haksız mıydım?


Oysa bir gece dayısına misafir olan babam, sabah hıçkırık sesleriyle uyanıyor. Dayısının oğlu çocuk gibi gözyaşı döküyor. Sebebini sorduğunda aldığı cevap ilginç:


— Sabah namazına kalkamadık. Baksana, güneş doğmuş; onun için ağlıyorum.


Evet, namaz için ağlanır, namaz için akıl kaçırılır, ona can ve canan feda edilir. Ne yazık ki, şimdi bu gerçek tam anlaşılmıyor.


Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, sabah namazını düşünmek “delilik”, kalkamayınca ağlamak “gariplik” olabiliyor! Gerçekten sabah namazını kaçırınca üzülmemiz gerekmez mi?


“İmandan sonra en büyük ve en mühim mesele olan namaz”ın bir vakti geçirilince hiçbir şey olmamış gibi normal mi karşılamalıyız?


Sabaha kadar dünya kupası maçlarını izlemek mantıklı, ama Kur’an’da en fazla emredilen ibadet olan namazı düşünmek gereksiz mi? Oysa sabah uyanamadığı için üniversite sınavını kaçıran bir genç, üzüntüsünden, kahrından, yeri göğü yıkabiliyor.


Peki, Peygamberimizin (s.a.v.), iki ayrı hadiste, “Dünya ve içindekilerden hayırlıdır” dediği sabah namazının sünneti ve farzı, bir maç kadar önemli değil mi? Dünya ve içindeki tüm hazinelerden daha değerli olan sabah namazı, bir üniversite imtihanı kadar ehemmiyet taşımıyor mu?


Bir ankete göre, ülkemizde namaz kılanların oranı yüzde 25, kılmayanlar ise yüzde 75. Beş vakit namaz kılan mü’minler içinde, haftada, ayda veya birkaç ayda bir namazını kaçıranların sayısı oldukça fazla.



Oysa sabah namazı ve tüm farz namazlar, başta Peygamberimiz (s.a.v.) ve onun güzide ashabının üzerinde titrediği muhteşem bir ibadettir. Bir mü’min namazını kaçırdığında “aklını kaçırmış gibi” deli divane olmalı, dünyası kararmalı, yemek yiyecek bir iştah bulamamalı, kendini cezalandırmalıdır.


Ve hepsinden önemlisi, namazı kaçırmayı kesinlikle “sıradan” bir olay gibi görmemeli, “olabilir” kabul etmemeli; nefsine, gaşetine, uykusuna isyan etmelidir. Hemen, “Nerede hata ettim? Hangi tedbiri almalıyım ki, bir daha bu acıklı azaba düşmeyeyim?” diyerek çözüm arayışına girmeli, çözümü bulmalı ve derhal uygulamalıdır.


Çünkü söz konusu olan çocuk oyuncağı değil, basit bir hadise değil, üç günlük dünya hayatını ilgilendiren bir mesele değil. Sözünü ettiğimiz; bizim, kâinatın ve her şeyin Sahibi, Sultanı, Yaratıcısı olan Allah’ın huzuruna girme; Onun dergâhında secdeye kapanma; canımız, cananımız, biricik varlığımız, sevenimiz, ********iz olan Zât-ı Zülcelâle ibadet etme meselesidir.



Dünyada hiçbir şey bundan daha mühim, daha lüzumlu, daha sevimli, daha vazgeçilmez olamaz. Eğer burada bir eksiğimiz varsa, hata bizdedir. Kulu olmakla iftihar ettiğimiz Rabbimiz bizden namaza karşı umursamazlık, vurdumduymazlık istemiyor. Ümmeti olmakla şereflendiğimiz sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), bize ihmalkârlığı değil, aksine hassasiyeti emrediyor.


Namaz konusunda nasıl bir durumda olursak olalım, ister onu haftada bir, ister yılda bir, hatta birkaç yılda bir kaçırıyor olalım; yeni bir ubudiyet şuuruyla donanmak, yeni bir cehd ve gayret kılıcını kuşanmak, yeni bir tebliğ ve ikaz harekâtı başlatmak durumundayız.
namaz-003-02.JPG

namaz-003-03.jpg
 

tek_tek

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Şub 2007
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

Yorumlarınızı bekliom:Ç)
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

çok güzel ben allahın izniyle mümkün mertebe sabahları namaza kalkıyorum inş.devamı gelir ecmain
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

ve evet namaz için ağlanır ne güzel bende bazen yapyorum
 

nigdeli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Şub 2007
Mesajlar
4,908
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

Allah razı olsun...Selametle...
 

sindy

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2007
Mesajlar
169
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

RE: NAMAZ İÇİN AĞLANILIRMI?

ALLAH RAZI OLSUN HİKAYE İÇİN BENCE NAMAZ İÇİN ÖLÜNÜR BİLE BENİM İÇİNB)B)B)
 

fatih_22

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2007
Mesajlar
43
Tepki puanı
0
Puanları
0
Allah Nasıl Misafir Edilir?

Musa Aleyhisselâmın ümmeti:

- Ya Musa! Rabbimizi yemeğe davet ediyoruz. Buyursun bir gün misafirimiz olsun. Nemiz varsa ikram etmeye hazırız, dediklerinde Musa Aleyhisselâm, onları azarladı. «Nasıl olur, Allah (haşa) yemekten, içmekten ve mekândan münezzehtir» diyerek bir daha böyle bir şeyi akıllarından bile geçirmemelerini tenbihledi. Fakat Musa Kelîmullah Turu Sina'ya çıkıp, bazı münasaatta bulunmak istediğinde, Allah tarafından şöyle nida olundu:

- «Ya Musa neden kullarımın davetini bana getirip söylemiyorsun?»

Musa Aleyhisselâm: «Ya Rabbi, böyle daveti size gelip söylemekten haya ederim. Nasıl olur, Zatı Ulûhiyetiniz onların söylediklerinden beridir» dedi.

Allah (c.c.): «Söyle kullarıma, onların davetine Cuma akşamı geleceğim» buyurdu.

Musa Aleyhisselâm gelip kavmini durumdan haberdar etti, hazırlığa başlandı, koyunlar, sığırlar kesildi. Mümkün olduğu kadar mükellef bir yemek sofrası hazırlandı. Çünkü misafir gelecek olan ne bir vali, ne bir padişah, ne bir başka yaratıktı. Kâinatın yaratıcısı misafir olarak gelecekti. Hazırlıklar tamamlandıktan sonra, akşam üstü uzak yollardan geldiği belli; yorgun argın, üstü-başı birbirine karışmış bir ihtiyar gelip: «Ya Musa! Uzak yollardan geldim, acım, bana bir miktar yemek verin de karnımı doyurayım» dedi. Hz. Musa:

- Acele etme, hele şu testiyi al da biraz su getir bakalım. Senin de bir katkın bulunsun. Biraz sonra Allah (c.c.) gelecek, dedi.

Tabii adam daha fazla diretmeden çekip gitti. Yatsı vakti oldu, beklenen misafir halâ gelmedi. Sabah oluncaya kadar beklediler, halâ gelen giden yoktu. Neyse ümidi kestiler. Hz. Musa taaccüp içinde idi.

İkinci gün Hz. Musa Tur'a gidip:

- Ya Rabbi, mahcup oldum, ümmetim: «Ya Sen bizi kandırdın, ya Allah sözünde durmadı» diyorlar dediğinde, şöyle hitap olundu:

- Geldim ya Musa, geldim. Açım dedim, beni suya gönderdin, bir lokma ekmek bile vermedin. Beni ne sen, ne kavmin ağırladı.» Bunun üzerine Hazreti Musa Kelîmullah:

- Ya Rabbi bir ihtiyar geldi sadece, o da bir kuldu, Allah değildi. Bu nasıl olur? dediğinde Cenabı Allah:

- «İşte ben o kulum ile beraberdim. Onu doyursa idiniz, beni doyurmuş olacaktınız. Çünkü ben ne semalara, ne yerlere sığarım, ben ancak aciz bir kulumun kalbine sığarım. Ben o kulumla beraber gelmiştim. Onu aç olarak geri göndermekle, beni geri göndermiş oldunuz» buyurdu.

Demek ki, Allah için yapılan her şey, bizzat Allah'ın kendisine yapılmış gibi olmakta, Allah o kimseden razı olmaktadır.


Kaynak:
Büyük Dini Hikayeler, İbrahim sıddık İmamoğlu, Osmanlı Yayınevi
 

fatih_22

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2007
Mesajlar
43
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

rica ederim.. Allah hepimizden razı olsun
 

efsude

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2006
Mesajlar
671
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Allah Nasıl Misafir Edilir?

selamunaleykum
cok guzeldı.allah razı olsun.selam ve dua ıle...
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
namaz için aglanır mı???

namaz için aglanır mı???

namaz-003-02.JPG



Yıllar önce bir otobüsle yolculuk ederken sabah namazının vakti girmişti. Her yolculukta yaşadığım “namaz sancısı” her yanımı öylesine kaplamıştı ki, uyuyamıyordum. Şoför bir türlü mola vermiyor, vakit gittikçe daralıyordu.


Birlikte yolculuk ettiğimiz arkadaşıma yöneldim:


— Namaz geçmek üzere. Ben şoföre namaz için ricada bulunacağım. Durmazsa ineceğim, dedim. Kaşlarını çattı, alaycı bir ifadeyle:


— Ya sen aklını mı kaçırdın, dedi.


Şaşırdım, üzüldüm, kırıldım. Namazlarını kılan bir kimseydi o. Gerçekten ben aklımı mı kaçırmıştım? Otobüste mışıl mışıl uyuyup, Rabbimi düşünmeden oturmalı mıydım?


Kendimi sorguladım. Sabah namazını bu kadar düşünmekte haksız mıydım?


Oysa bir gece dayısına misafir olan babam, sabah hıçkırık sesleriyle uyanıyor. Dayısının oğlu çocuk gibi gözyaşı döküyor. Sebebini sorduğunda aldığı cevap ilginç:


— Sabah namazına kalkamadık. Baksana, güneş doğmuş; onun için ağlıyorum.


Evet, namaz için ağlanır, namaz için akıl kaçırılır, ona can ve canan feda edilir. Ne yazık ki, şimdi bu gerçek tam anlaşılmıyor.


Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, sabah namazını düşünmek “delilik”, kalkamayınca ağlamak “gariplik” olabiliyor! Gerçekten sabah namazını kaçırınca üzülmemiz gerekmez mi?


“İmandan sonra en büyük ve en mühim mesele olan namaz”ın bir vakti geçirilince hiçbir şey olmamış gibi normal mi karşılamalıyız?


Sabaha kadar dünya kupası maçlarını izlemek mantıklı, ama Kur’an’da en fazla emredilen ibadet olan namazı düşünmek gereksiz mi? Oysa sabah uyanamadığı için üniversite sınavını kaçıran bir genç, üzüntüsünden, kahrından, yeri göğü yıkabiliyor.


Peki, Peygamberimizin (s.a.v.), iki ayrı hadiste, “Dünya ve içindekilerden hayırlıdır” dediği sabah namazının sünneti ve farzı, bir maç kadar önemli değil mi? Dünya ve içindeki tüm hazinelerden daha değerli olan sabah namazı, bir üniversite imtihanı kadar ehemmiyet taşımıyor mu?


Bir ankete göre, ülkemizde namaz kılanların oranı yüzde 25, kılmayanlar ise yüzde 75. Beş vakit namaz kılan mü’minler içinde, haftada, ayda veya birkaç ayda bir namazını kaçıranların sayısı oldukça fazla.






Oysa sabah namazı ve tüm farz namazlar, başta Peygamberimiz (s.a.v.) ve onun güzide ashabının üzerinde titrediği muhteşem bir ibadettir. Bir mü’min namazını kaçırdığında “aklını kaçırmış gibi” deli divane olmalı, dünyası kararmalı, yemek yiyecek bir iştah bulamamalı, kendini cezalandırmalıdır.


Ve hepsinden önemlisi, namazı kaçırmayı kesinlikle “sıradan” bir olay gibi görmemeli, “olabilir” kabul etmemeli; nefsine, gaşetine, uykusuna isyan etmelidir. Hemen, “Nerede hata ettim? Hangi tedbiri almalıyım ki, bir daha bu acıklı azaba düşmeyeyim?” diyerek çözüm arayışına girmeli, çözümü bulmalı ve derhal uygulamalıdır.


Çünkü söz konusu olan çocuk oyuncağı değil, basit bir hadise değil, üç günlük dünya hayatını ilgilendiren bir mesele değil. Sözünü ettiğimiz; bizim, kâinatın ve her şeyin Sahibi, Sultanı, Yaratıcısı olan Allah’ın huzuruna girme; Onun dergâhında secdeye kapanma; canımız, cananımız, biricik varlığımız, sevenimiz, sevgilimiz olan Zât-ı Zülcelâle ibadet etme meselesidir.






Dünyada hiçbir şey bundan daha mühim, daha lüzumlu, daha sevimli, daha vazgeçilmez olamaz. Eğer burada bir eksiğimiz varsa, hata bizdedir. Kulu olmakla iftihar ettiğimiz Rabbimiz bizden namaza karşı umursamazlık, vurdumduymazlık istemiyor. Ümmeti olmakla şereflendiğimiz sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), bize ihmalkârlığı değil, aksine hassasiyeti emrediyor.


Namaz konusunda nasıl bir durumda olursak olalım, ister onu haftada bir, ister yılda bir, hatta birkaç yılda bir kaçırıyor olalım; yeni bir ubudiyet şuuruyla donanmak, yeni bir cehd ve gayret kılıcını kuşanmak, yeni bir tebliğ ve ikaz harekâtı başlatmak durumundayız.
 

laves

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Eki 2007
Mesajlar
285
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
36
Allah razı olsun kardeşim paylaşımların için gerçektende artık bukadar önem gösteren çok az kişi var itiraf etmeliyimki benki kaçırdığım namazların sayısı oldukca var hemen kazasını etsemde vaktınde kılnan namaz gıbı olmaz tabı Rabbim bizi doğru yoldan ayırmasın nefsimize uydurmasın Hakkını helal et kardeşim Rabbime emanet ol
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Selamün Aleyküm Nur damlası, çok güzel bir paylaşımdı.. Rabbimiz c.c razı olsun senden ebeden..Cennet hatunlarından eylesin inşallah güzel kardeşimi..Rabbimize kulluk yolunda en önemli fiiliyatlardan biri de namaz.. Evet, namaz için ağlanır.. Hatta kılmayı bir yana bırakırsak, gereği gibi kılamamak da başlı başına ağlama sebebi olmalı.. Rabbimiz c.c namazlarımızı kabul eylesin inşallah, gereği gibi kılanlardan olmamızı nasip eylesin.. Rabbimize emanetsin güzel kardeşim..Ahirette buluşmak duasıyla inşallah yazdığın gibi;).. Selam ve duaların en güzeli ile..Hayırlı akşamlar..B)B)
 

tevbeYA-HAK

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Kas 2007
Mesajlar
2,050
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
TÜRKİYE'NİN UZAK DOĞUSUNDAN
Kaçirdiğimiz Her Vakit Namazin Ayri Ayri Bedeli Var Yanliş Hatirlamiyorsam Bu Bedel 80 Yil Cehennemde Kalmak Olmali...rabbim Affetsin Bize Akil Fikir Versin....kaçirdiği Namaz Için Ağlayabilen Insan Baya Bi Ilerlemiş Demektir Zaten...allah Bizide O Haleti Ruhiyeye Sevketsin Inşallah...
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Selamün Aleyküm Nur damlası, çok güzel bir paylaşımdı.. Rabbimiz c.c razı olsun senden ebeden..Cennet hatunlarından eylesin inşallah güzel kardeşimi..Rabbimize kulluk yolunda en önemli fiiliyatlardan biri de namaz.. Evet, namaz için ağlanır.. Hatta kılmayı bir yana bırakırsak, gereği gibi kılamamak da başlı başına ağlama sebebi olmalı.. Rabbimiz c.c namazlarımızı kabul eylesin inşallah, gereği gibi kılanlardan olmamızı nasip eylesin.. Rabbimize emanetsin güzel kardeşim..Ahirette buluşmak duasıyla inşallah yazdığın gibi;).. Selam ve duaların en güzeli ile..Hayırlı akşamlar..

aleykum selam hayırlı akşamlar gül tanem
amin inşallah senide canım kardeşim ;)
dediğin gibi kardeşim gereği gibi gibi kılmamak için bile aglanır...
sende güzel rabbimize emanetsin inşallah canım kardeşim
:evet ahirette buluşmak duasıyla canım kardeşim
selam dua ve muhabbetle inşallah
<<<B)>>>​
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt